25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 TEMMUZ 1994 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yayla şenlıklerinde gözaltı •İSTANBUL (AA)- Doğu ICaradenizbler Kültür ve Vardımlaşma Derneğf nce önceki gün Pendik Kumaköy Kavakh mevltiinde düzenlenen yayla şeniiklerinde, kemençe eşliğinde horonlar oynayarak coşan baa kişiler ruhsatlı ve ruhsatsız silahlanyia havaya ateş açtılar. Açılan ateş sırasında. boş kovanlardan biri gözüne gelen 16 yaşındaki Cemal Oncü, hafîf şekilde yaralanarak Kartal Devlet Hastanesi'ne kaldınldı. Jandarma ekipleri olayla ügüi 7 kişiyi gözaltma aldı. Nasrettin Hoca • KONYA (Cumhuriyet) • 21. Uluslararası 35. Geleneksel Nasreltin Hoca Şenlikleri, Akşehir'de dün temsili Nasrettin Hoca'nın halkı şenliğe davet etmesiyle başladı. 10 temmuzda sona erecek olan şenliklerin ilk gününde, temsili Nasrettin Hoca Selim Güvendik, Akşehir Gölü'ne maya çaldı. Şenliklerin bugünkü bölümünde Kültür Bakanlığı Bursa KJasik Türk Müziği Korosu'nun programı yer alıyor. Şef Ümit Atalay yönetimindeki konser, Akşehir Açıkhava Tiyatrosu'nda verilecek. Gültekin Dayıoğlu'nun halk kütüphanesindeki konferansı ise saat 17.30'da başlayacak. YKM'ye bomba • Istanbul Haber Servisi- Yeni Karamürsel Mağazalan'run Kadıköy Şubesi'ne konulan bir bomba. görevlilerce fark edilince uzman ekıpler tarafından ımha edildi. Yenikaramürsel Mağazalan'nın Altıyol Kuşdili Caddesi üzerindeki Kadıköy Şubesi'nin erkek konfeksiyon bölümünde bir paltonun cebine konan zaman ayarb yangın bombası görevlilerce şans eseri fark edildi. Polise haber verilmesi üzerine olay yerine gelen uzman ekipler, bombayı etkisiz hale getirdiler. Topkapı'da cinayet • İSTANBUL (AA>- Topkapı'da bir kişi. kızkardeşi ile ilişkiye girmekle suçladığı taksici ile arkadaşını tabanca ile vurarak öldürdü. Dün sabah saatlennde Çamlık Mezarbğı'run arkasında 34 THD50plakalıticari otomobil terk edilmiş olarak bulundu. Plaka kaydının araştınlması üzerine otomobilin Şehremini'de oturan Güven Gerceniş'e ait olduğunu belirleyen güvenlik kuvvetleri, 26 yaşındaki Gerceniş'in arkadaşhk kurduğu kız yüzünden uzun süredir tehdit edilmesini dikkate alarak bu kızın ağabeyi Halil İbrahim Dinç'i (32), tabanca ile yakalayarak gözaltınaaldı. 8 kişi boğuldu •İSTANBUL (AA> İstanbul'da denize ve baraj gölüne girerek serinlemek isteyen 8 kişi boğularak hayatınıyitirdi. Şile'de önceki gün denize giren Cengiz Karahan (30). Gonca Karahan (20) ve Yücel Gencer (29) adlı kiş/lerin cesetlerinin, güvenlik güçlerinin araştırmalan sonucu denizden çıkanldığı öğrenildi. Dün yine Şile'de •denize giren Sabri Karaoğlan (27) ve Gültekin Gülyağ (27) adb kişiler boğularak yaşamlannı yitirdiler. Bu arada. Kilyos'ta denize giren Abdullah Dernir (23) ve İhsan Karaçelik (52) adlı kişiler de aynı şekilde yaşamlanru yitirdiler. Öte yandan ailesiyle piknik yapmak için gittiği Ömerli Barajı'nda yüzmek isteyen Orhan Çoban (15) adb şahıs da boğularak hayatını kaybetti. Cezaevindeniki firar • ÇANAKKALE(AA)- Çanakkale Yan Açık Cezaevi'nden, iki mahkum fırar etti. Cinayet suçundan lOyılhapiscezasına mahkum Mahmut Yalçınkaya ile Mustafa Yalcın, dün sabah yapılan sayımda bulunamadı. Yetkililer, firar olayırun nasıl gerçekleşüğirun araştınldığını, kaçak mahkurrdann yakalanmasına çalışıldığıru kaydettiler. Bayramda kesilen kurban derilerinin yüzde 52.2'sini köktendinci örgütler topladı Deıileryîne dinei örgütlerin CENGİZ YILDIRIM Kurban Bayrarru"nda Türkiye gene- ünde kesilen kurban deri ve bağı- rsağının yüzde 52.2'si köktendinci ör- gütler, PKK. Hizbuilah, tarikatlar, bazı vakıf, yurt ve yardım dernekleri tarafı- ndan toplandı. Türk Hava Kurumu'- nun (THK) ise "Kurban derisi ve bağı- rsağın" yalnızca yüzde 47.8'ini toplaya- bildiği bebrlendi. Köktendinci kuruluş- lann kampanyası ve baa bölgelerde po- lisin 'kayrtsızlığı' nedeniyle yasal olrna- yan kuruluşlarca toplanan kurban den- si, bağırsak, fıtre ve zekat için; KDV, • THK'nin kurban derisi ve bağırsağın yalnız yüzde 47.8'ini toplayabildiği belirlendi. THK son yerel seçimlerde RP'nin kazandığı bölgelerin çoğunda kurban derisi, bağırsak, fıtre ve zekât toplamada zorlandı. kurumlar ve gelir vergisi ödenmediğin- den devletin bir trilyon brayı aşkın za- ran olduğu bildirildi. THK Genel Başkanlığı'nın bilgisayar verilerine göre Türkiye genelinde yakla- şık 3 milyon kişi kurban kesti. Türk Hava Kurumu. yurt genelinde örgütlü bulunduğu 559 şubesiyle 1 milyon 434 bin 375 kişiden kurban derisi topladı. Geri kalan ve yüzde 52.2'sini oluşturan 1 milyon 565 bin 625 kişinin kurban de- risi de köktendinci örgütler. PKK. Hiz- builah, tarikatlar, bazı vakıf, yurt ve yardım derneklerince yasal olmayan bir şekilde toplanarak değerlendirildi. Türk Hava Kurumu yetkib'leri, kur- ban derisi, bağırsak. fitre ve zekat topla- mada. tek yasal kuruluşun THK oldu- ğunu* ammsatarak "Bizim dışımızda ka- çak olarak toplanan kurban derisi ve Iştenatdnudar,BakanlarKıauhüukı •Adana'dan Ankara'ya yürüyen işçileri kabul eden Murat Karayalçın, haksız işten çıkarmalar karşısında mevzuatın yetersiz kaldığuu belirterek konuyu Bakanlar Kurulu'na getireceğini söyledi. ANKARA (Cıuninıriyet Bürosu) - ANAP'lı Adana Anakent, Seyhan ve Yüreğir belediyele- rinden çıkartılan 435 işçi adına Ankara'ya yürü- yen yaklaşık 100 işçi, Ankara'daki çözüm arayı- şlannda bir sonuca ulaşamadılar. Ankara giri- şinde, RP"b Ankara Anakent Belediyesi'nden atıian işçi ve memurlar ile Sincan Belediyesi'nden aülan işçilerle birleşerek ANAP ve Refah Partisi genel merkezlerine giden işçiler. sorunlannı ak- tarmalanna karşın nasihatla yeündiler. Adana'dan 12 haziranda yola çıkan ve yak- laşık 500 kılometreyi yaya olarak gelen Genel-İş üyesi 100'e yakın işçi. önceki gün Gölbaşı İlçesi'- nde konakladıktan sonra, dün sabah erkenden siyasi partilere gitmek üzere yola çıkülar. Sabah 06.00'da Gölbaşı'ndan hareket eden işçiler. Oran Kavşağı'nda demokratik kitle örgüüeri temsil- cileri, aileleri, Can Şenliği Tiyatrosu oyunculan ve SHP Ankara Milletvekili Salman Kaya tarafı- ndan karşılandı. Daha sonra Başbakanlığa gitmek üzere Eski- şehir yoluna çıkan işçiler. Bahçeli kavşağında polis tarafından durduruidular. Bunun üzerine. işçiler arasından seçilen 11 kişibk temsilci heye- ti, Başbakanhğa gelerek. Başbakanbk Müste- şar Vekili Ali Naci Tuncer ve Başbakan Yar- dımcısı Murat Karayalçın'la ayn ayn görüştü- ler. Karayalcın, 27 Mart yerel secimleri sonrasın- da Türİciye'de özelbkle belediyecibk sektörün- de, haksız işten çıkarma uygulamalannın yay- gınlaştığını bebrterek ANAP ve RP'li yönetici- lerin soruna "siyasi" yönden bakmalannı eleş- tirdi. Hangi partiden olursa olsun, Türkiye'- deki hiçbır belediyenin, ihtiyacı olduğu ölçüde işçi çalişürdığından bahsedilemeyeceğini, bu- nun nedeninin de Türkiye'deki istihdam yeter- sizb'ği olduğunu anlatan Karayalçın. "Ben bu olava sivasi açıdan bakmıyorum ve fazla işçileri sülük olarak kabul etme zihniyetini protesto edi- yonını" dedi. 5 Nisan Kararlan'nın, işçi çıkar- malan ve ücret dondurumunu öngörmediğini vurgulayan Karayaiçın, bu nedenle gebşmeler- den SHP'nin sorumlu tutulamayacağını söyle- di. Türkiye'de haksız işten çıkarmalar karşısın- da mezvuatın yetersiz kaldığmı belirten Kara- yalçın. "Haksız atılmaJarda sadece tazminat ödenmesini yeterli bulmuyoruz. İşcilerimizin gö- revlerine geri iadeleri de söz konusu olabilmeli. Bu konuyu Bakanlar Kurulu'nda ve TBMM'de gündeme getireceğiın" diye konuştu. bağırsak taa, devletin kaybı, bir trilyon li- rayı aşmaktadır" görüşünü belirttiler. Kurum vetkilileri, bu görüşlerine gerek- çe olarak da, THK'nin topladığı deri, bağırsak, fıtre ve zekat için makbuz kes- tiğini, böylece devlete KDV olarak mil- yarlarca lira ödenirken kaçak deri ve bağırsak toplayan kişi ve kurumlann bir kuruş ödemediklerini savundular. Biündiği gibi toplanan yardımlardan sağlanan gelirin yıizde 4O'ı Türk Hava Kurumu'na aynlıyor. yüzde 60'ı da Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Va- kıflan, Kızılay, Sosyal Hizmetler ve Ço- cuk Esirgeme Kurumu ile Diyanet Vakfı arasında pay ediliyor. THK, son yerel seçimlerde Refah Partisi'nin (RP) belediye başkanlıklannı kazandığı Istanbul, Ankara, Adıyaman, Ağn, Bingöl, Bitlis, Çorum, Diyarbakır, Elazığ, Erzurum, Kayseri, Konya, Kütahya, Malatya, K. Maraş, Muş, Nev- şehir, Rize Sakarya, Siirt, Si- vas, Tokat, Trabzon, Ş. Urfa, Van, Aksaray, Bayburt ve Bat- man gibi il ve birçok ilçede kur- ban derisi, bağırsak, fıtre ve ze- kat toplamada zorlandı. THK, bu illerin birçoğunda geçen yıla göre daha çok kurban derisi ve bağırsak toplamasına karşın. azsayıdaderi toplayabildi. Ku- rum yetkibjeri, kurban derisi, bağırsak, fitre ve zekat top- lamada tek yasal kunıluşun THK olmasına karşın', söz ko- nusu illerde, ilgililerden bekle- nen desteği göremediklerini kaydettiler. 2.5 trilyonluk pazar Türkiye Deri Sanayicileri Derneği'nin verilerine göre Kurban bayramlannda Türki- ye genelinde yaklaşık 3-3.5 mil- yon adet kurban kesiliyor. Kurbanlann deri ve bağırsak- lannın çoğu bilgisizbk, kesim hatası gibi çeşitli nedenlerle bo- zuluyor ve hiçbir işe yaramı- yor. Bir adet tuzlanmış yaş ko- yun derisinin ortalama 300 bin h'ra, sığjr cinsi hay'van derileri- nin bir kilosunun değerinin de ortalama 25 bin lira olduğu varsayıbrsa "giysi" olarak de- ğerlendirilip ihraç edildiginde, 2.3 trilyon lirabk bir pazar oluşturuyor. Deri sanayicileri- ne göre aynca, Kurban Bay- ramı'nda kesilen hayvanlann işlenmiş deri ve bağırsaklanrun değerlendirilmesi haünde ise toplam 2 trilyon 637 milyon li- ralık döviz girdisi sağlanabile- ceği hesaplanıyor. ANAP ve Refah Partisi genel merkezlerine giden işçiler, sonınlannı aktarmalanna karşın nasihatla yetindiler. (Fotoğraf: RIZA EZER) DISK GenelMerkezi'nde değişim ııizgaıı İstanbul Haber Servisi - DÎSK Genel Merkezi'nde de- ğişim rüzgarlan esiyor. Sendi- kalar arasında daha önce yapı- lan konsensüs nedeniyle Kemal Nebioğlu'na DİSK Ge- ne! Başkanı gözüyle bakıbr- ken. Gıda-İş Sendikası'nda son anda ortaya çıkan yönetim değişikliğinin ardından 4 ağus- tosta yapılacak DİSK Genel Kurulu'nda da değişim bekle- niyor. Gıda-İş Genel Başkanlığı'- ndan "resnü olarak görev al- masına rağmen füü olarak yararlı olamadığı" gerekçesiyle vazgeçen DİSK Genel Başka- nı Kemal Nebioğlu, henüz adaylık konusunda görüş be- lirtmedi. Ancak. yeniden oy- birhğiyle Tekstil Sendikası'na Genel Başkan seçilen Rıdtan Budak. "DİSK'in aktif ve dina- mik bir konfederasjon" olması için "yönetiminin yenilenmesi ve gençleşmesi gerektiğini" be- lirterek "DİSK Genel Başkan- lığı'na adayım"dedi. Sosyal-İş Sendikası Yönetim Kurulu'- nun. DİSK Genel Başkanlığı'- na, Özcan Kesgeç'i aday göş- terdiğı belirtılirken Genel: İş Sendikası Genel Başkanı İs- mail Hakkı önal'ın da önü- müzdeki günlerde adaybğıru açıklaması bekleniyor. DİSK'in bin kurucu üyesin- den birisi olan Genel Başkan Kemal Nebioğlu'nun. önceki gün yapılan genel kurulda Gıda-Iş Genel Başkanı olma- ması "DİSK'e yeni genel baş- anlamı çıkanbnamalı" dedı. Kemal Nebioğlu. DİSK bün- yesindeki bazı sendika yöneti- cileriyle aralannda söylemde değil ancak uygulamalar sonu- cunda ideolojik farklıhklar or- taya çıktığını söyleyerek "DİSK'te bir yönetim değişikli- ğj olabilir, işci sınıfı mücadelesi • 4 ağustosta yapılacak DİSK Genel Kurulu'nda da değişim bekleniyor. DİSK Genel Başkanı Kemal Nebioğlu, DİSK'teki genç kuşak yöneticileriyle söylemde değil, uygulamalar sonucunda ideolojik farklıhklar ortaya çıktığını söyledi. kan geliyor" yorumJanna yol açtı. Gıda-İş Genel Başkanbğı adaybğından son anda çekilen Nebioğlu. "DİSK Başkanlığı konusunda ne aday olacağım ne de adavlığımı koyma>acağım diye herhangi bir kararım yok. Eğer adaylığımı koymazsam bundan mücadeleden kacrığım çizgisinde bir kavis de çizilebi- lir, anıa bunu hedefe varma mücadelesinde voldan sapma olarak değerlendirmemek gere- kir"dedi. Nebioğlu. konuşma- sıru şöyle sürdürdü: "Başkanlar kurulu tartışma- larında görüyorum, _veni olu- şumlar >ar. Gıda-Iş Genel Kurulu'nun açılış konuşmasın- da bir geri çizgi >ardı. Bu geri çizgi sadece konuşanın kafasın- da değil, bazı arkadaşların sa- vunusunda, değerlendirmesinde de var. Ben sendikaların siya- saJ, ekonomik ve ideolojik mü- cadeleyi bir bütün olarak sür- dürmeİeri gerektiği inancında- yun." DISK Genel Başkanbğı'na aday olduğunu ve başkanlar kurulu da dahil olmak üzere bütün kamuoyunun kendisini başkan olarak görmek istedi- ğini belirten Rıdvan Budak ise "Düşüncelerini açıkça ifade eden, aktif, çalışkan >e üretken bir DİSK'e ihrivacımız var. DİSK pasif kaldı.' Bunun nede- ni, büyiik ağırlıkla zayıf yöne- timdir" dedı. Budak. adayhğı açıklanan Sosyal-İş Sendikası Genel Başkanı Özcan Kesgeç ya da Kemal Nebioğlu ile ara- lannda bir ideolojik fark bu- lunmadığmı belirterek sözlen- ne şunlan ekledi: "Ben çok çalışırım. DİSK'i DISK yapmak için aktif çalışı- rım, söylemlerimin eyleme yan- sıması benim için ayırt edici özelliktir. Bu da aslında bir ideolojik farklılıktır." Türk-Iş'tenhükümeteuyanmektubuANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ücret zammı makasını yürürlüğe koyan koahs- yon hükümetine karşı, "genel grev" silahı- nı çeken Türk-İş, hükümeti son kez mek- tupla uyardı. Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral, Başbakan Tansu Çiller. Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın ile ANAP Genel Başkanı Mesııt Yılmaz'a gönderdiği mektup ve Türk-İş Başkanlar Kurulu bildirisiyle hükümetin "net tavruıı resmen açıklamasını" istedi. Hükümete 11 temmuza kadar süre tanı- yan Türk-İş, 12 temmuzda bini aşkın pro- fesyonel sendika yöneticisiyle Ankara'da toplanarak Başbakanlığa yürüyecek. 28 haziranda toplanan Başkanlar Kurulu'- nun. karanna göre 20 temmuzda "genel eylem" yapılacak. Türk-İş'in hükümete ilettigi Başkanlar Kurulu bildirisinde, enflasyon farkmın ödenmemesinin "tartısma konusu yapd- • Hükümetin ücret zamlan konusundaki net tavnnı, 11 temmuz tarihine kadar resmen açıklaması istenerek 20 temmuzdaki genel eylem karanna dikkat çekildi. madığı" kaydedilerek, "hukuk devterinin gereğinin eksiksiz yerine getirUmesi" isten- di. Bildiride, hak grevinin 1982 Anaya- sası'nda yasaklandığı kaydedilerek, "Hu- kuk devletinin ihlali durumunda yasal yol- ların ve meşru eylemlerin gündeme geriril- mesi kararlaştırılnuştır. Kamu giderlerini kısmanın yolu, devletin bir avuç vurguncu tarafından soyulmasını ve kamu kesiminin siyasi paıtilerin arpaljğı olarak kullanüma- sını önlemekten geçmektedir. Kamu gider- lerini ksmak için işçi ve memur sayısımn ve bunların ücretlerinin azaltüması çabalanna son verilmeüdir" görüşüne yer verildi. Bugüne kadar yaklaşık 300 bin kamu iş- çisine enflasyon oranındaki ücret zammı- nj fiilen ödemeyen hükümetin, "enflasyo- nun altındaki ücret zammı" önerisinin gündeme alınmadan reddedildiği Başkan- lar Kurulu'nda Meral, hükümete, "Işçile- rin fedakarlık yapacak takari kalmamışrır. Sözlerini tutsunlar. Yoksa, bindikleri dalı keserler"demişti. Devlet Bakanı BekirSa- mi Daçe de Türk-İş'in genel eylem karan- nı "işçi sınıfının bindiği dalı kesmesi, ekmek yediği kapıyı kaparması" olarak nitelendi- rerek. "Konuşma yolunun kapatılmasını, demokratik sistem haklı görmez" açıkla- masını yapmıştı. Hükümet, Türk-İş Başkanlar Kurulu toplantısından 4 gün önce Türk-İş Başka- nı Meral'e, enflasyona endeksli zam yeri- ne iletilen 4 seçenekli ücret zammı önerisi- ni iletmişti. İstanbul Belediyede bagış çeKşkisi YAHYA KOÇOĞLU Refah Partib Recep Tayyip Erdoğan ın göreve geldiğj gün- den itibaren "kuraldışı uygula- malanyla" dikkatlen çeken İstanbul Büyükşehir Beledi- yesi'nde bağış toplanması ko- nusunda da çelişkib davranıldıgı saptandı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Yaaişleri Müdürlüğü'nün. Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla 16 mayıs günü yayımladığı 69 numaralı bildiride. belediyeye bağb kuru- luşlarda "her ne amaçla olursa olsun" her türlü bağış ve yardım toplanması yasaklanırken ertesi gün yayımlanan 70 numaralı bildiride bir müftülük ile iki be- lediye başkanının "bağış" istemi işleme kondu. Gece biletleri 16 mayıs tarih ve 69 numaralı "Bitet Satışı" üst başbklı bildi- ride, belediyenin adının kulla- nılarak çeşitli nedenlerle düzen- lenen gecelere bilet sauldığı şika- yetleri üzerine, bu tür biietîerin satışının yasaklandığı vur- gulandı. Yazıda. bağış toplan- masınm söylentilere açık oldu- ğu, befediyeyi ve çalışanlannı şa- ibe altında bırakabileceği vurgu- lanarak aksine davrananlar hakkmda yasal işlem yapılacağı uyansında bulunuldu. İstanbul Bü^kşehir Belediye Başkanlığı Yazıişleri Müdürlü- ğü, belediye başkanı adına. Ge- nel Sekreter Kahraman Emmi- oğlu tarafından imzalanan bildi- risinde ise bir önceki bildiride belediyeye bağb kuruluşlara gönderilen "Yardım Kampan- yası'' üstbaşbkb yazıda İspir Be- lediye Başkanbğı, Ordu ih' Ulu- bey Belediye Başkanbğı ve Kur- talan Müftülüğü'nün yardım is- teklerini içeren yazılan, kuruluş- lann "bilgifcrine sunuldu". Emmioğlu'nun, kuruluşlann "bilgisifii rica ettiği" yaalardan 4 mayıs tarihli Kurtalan Müftü- lüğü'nünkinde, Kurtalan Do- ğan Camii imamı Şah Taka'nın 2 mayıs günü trafik kazasında öldüğü belirtiliyor. TOKTAMIS ATES Ferit llsever'e Yanıt 25 Haziran 1994 tarih ve 366 sayılı Aydınlık gazetesinin başyazısı "Toktamış Ateş'e Cevap" başlığtnı taşıyordu. Ferit İlsever bu yazısında, "İslamiyet" konusundaki uz- laşmacı tavrımı eleştiriyor; "laiklikle Müslümanlık bağ- daşabilir" biçiminde özetleyebileceğimiz laiklik anlayı- şımı "Kernalizmin kireçlenme döneminin formülasyo- nu" olarak nitelendiriyordu. Yüzlerce kez tanımladım laikliği. Bir kez daha tanım- layayım: Laiklik bir toplumda yönetenlerin, "yönetme yetkisini"din dışı bir kaynaktan almaları ve yönetim ilke- lerinin Tanrı buyrukları dışından kaynaklanmasıdır. Ne laikliği "din ve devlet işlerinin birbirinden aynlması" olarak tanımlarım ne de laiklikle "din ve vicdan özgürlü- ğünü" kanştırırım. Eğer böyle bir karışıklık görüyorsa, bu benim tanımlarımdan değil, Sayın ilsever'in kafasın- daki bir karışıklıktan kaynaklanmaktadır. "Ateş'in laiklik anlayışı, şeriatçı akıma bütün alanları açıyor, hatta bu alanlarda ona teslim oluyor. Bir tek siya- set yapması yasak!" diyen Sayın İlsever, " Din beyinle- re, vicdanlara hükmettikten sonra niçin 'siyasal bir dü- zen biçiminde' örgütlenmesin" sorusunu soruyor. Işte işin 'püfnoktası'burada. Din siyasal birdüzen biçiminde örgütlenme hak ve yetkisine sahip değilse, o düzen laik bir düzendir. Laiklikten anlaşılması gereken budur. Bir Islam şeriatı düzeninden yana olanların, "Dini mektebe ve camiye hapsedemezsiniz" sloganlarıyla, Sayın İlse- ver'in görüşleri, inanılmaz bir biçimde örtüşüyor. "İslamiyet bizim 'moral yapılanmamızın' önemli bir parçasıdır", "Yaşadığımız toplumsal düzenin temel de- ğerleri arasında Müslümanlık da vardır" gibisinden ifa- delerime çok takıldığı anlaşılan Ferit İlsever, benim "ra- dikaldinci"olarak tanımladığım dincileri "GerçekMüs- lümanlar"olarak nitelendiriyor. "İslam tam budur"diye değerlendiriyor. "Islamı saf haliyle" savunduklarını ve "siyasal iktidan da açıkça istediklerini" ileri sürüyor. Radikal dinci grupların dergi ve gazetelerinde çok okuduğumuz ve radikal dincilerden çok dinlediğimiz bu yanlışlıkların, Sayın İlsever'in kalemine ne denli yakıştı- ğı konusunda hüküm vermek bana düşmez. Bu, kendi bilecekleri bir şeydir. Ama burada çok ciddi iki hata var- dır. Bu hatalardan biri 'kuramsal', öbürü de 'siyasal'dır. Sayın İlsever ve Aydınlık grubunun 'kuramsal' hataları, salt kendilerini bağlar. Ama 'siyasal' hataları, kendileri dışındaki kimi insanlara ve siyasetlere de zarar veriyor. Zaten bu meseleyi daha önce ele alışımın nedeni de bu olmuştu. ' Gerçek Müslümanların radikal dinciler"olduğuiddia ve görüşü, hiçbir bilimsel temeli ve mantığı olmayan bir kanıdan başka bir şey değildir. Kimin 'gerçek' kimin 'ya- rı gerçek', kimin 'az\ kimin 'çok' Müslüman olduğuna karar verme yetkisi acaba nereden gelmektedir? Ge- çenlerde bir televizyon kanalmda izledik. Çok 'samimi' Müslüman olduklarından kuşku duymayacağımız beş yazar ve bilim adamı, Islamiyetle ilgili en basit konular- da bile düşünce birliği sağlayamadılar. Acaba bunlar- dan hangisi gerçek Müslümandı? Acaba hangisinin Müslümanlığı, su götürür Müslümanlıktı? Birdahaki se- fere Sayın llsever'i çağırsınlar da, hangisinin gerçek Müslüman olduğuna o karar versin... Bugünlerde üzerinde en çok spekülasyon yapılan 'ör- tünme' konusunda bile anlaşamıyor insanlar. Hem de Kuran'da hüküm olduğu halde. Çünkü kullanılan soz- cükler yoruma-tefsire açık. Bu koşullar altında 'gerçek- lik' konusunda kim iddialı olabilir? Libya mı gerçek Müslüman, Suudi Arabistan mı, Iran mı? Hepsi birbirini 'sapkınlıkla' itham ediyor ve eminim ki, hepsi son derece samimi. Bu durumda ne yapaca- ğız? Sayın İlsever'in daha 'vahim' olan siyasal hatasına gelince, bu da kuşkusuz kuramsal hatasının bir uzantısı- dır. Sevseler de, sevmeseler de bu toplumun büyük bir çoğunluğu kendini 'Müslüman' olarak tanımlamakta ve Müslüman/ığını 'kendince yaşamaktadır'. Gene bu in- sanların büyük bir çoğunluğu 'racWca/d/nc/"olmadıkları- na göre "Sizler gerçek Müslüman değilsiniz..." gibisin- den bir karşı çıkış, herhalde Türk siyasal yaşamında yer arayan bir grup için son derece akıldışıdır, irrasyoneldir. Bu toplumun insanlarına "Eğer laik olursanız Müslü- man sayılmazsınız" mesajını götürmek isteyenler, radi- kal dincilerdir ve bu mesajlarıyla neyi amaçladıkları açı- kça ortadadır. Amaçları laik kesimi parçalamak ve kitle- yi radikal Islama kazandırmaktır. Elbette bunun ar- dından nelerin geleceği açıktır: Siyasal iktidar, ekono- mik güç ve ortaçağ karanlığı... Sayın İlsever ne derse desin, ne kadar kızarsa kızsın, İslamiyet benim 'moral yapılanmamın' önemli bir par- çasıdır. Ve bu duygu toplumumuzun büyük bir kesimi ta- rafından paylaşılan bir duygudur. Ve ben bunu ne tartı- şırım, ne de tartıştırırım. Ve bu duygum, asla laiklik anla- yışıma aykırı da değildir. Umuyorum toplumumuzdaki yaygın laiklik anlayışına da aykırı olmasın. Kendi yanlış anlayış ve kanılarına katılmayan insanla- rı 'korkaklıkla' suçlamak; ne Ferit ilsever gibi deneyimli (olması gereken) bir siyasetçiye, ne de Aydınlık grubu- na yakışır. Ama laik cumhuriyetimizi ortaçağ karanlığı- na götürmek isteyen şeriatçı kalemlerle aynı safta sa- vaşmak ve aynı görüşleri dile getirmek, eğer kendileri- ne ağır geliyorsa; ya o kalemlerini kırarak bu işlere veda etmeleri ya da oturup düşünerek ve tartışarak ciddi bir özeleştiri yapmaları gerekir. Beni şeriatçıların takiyye- sini güçlendirmekle itham ederken, kendileri şeriatçıla- rın kucağına düşenlerin, tek çıkış yolu budur... Öğrettnenlik için başvurular 18-29 temmuzda yapılacak ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Milli Eğitim Bakanlığı'nca açılan 20 bin kişibk öğretmen kadrosu için başvurulann 18-29 temmuz tarihleri arasında yapı- lacağı açıklandı. Milli Eğitim Bakanbğı'ndan bildirildiğine göre ilk kez açık- tan. kurum içi ve daha önce öğ- reünenlikte stajyerbği kalkmış olanlardan, kurumlar arası na- kil yoluyla abnacak 20 bin öğret- menin branşlan da beürledi. Buna göre öğretmen açığı olan branş ve kontenjanlar şöyle: Okul öncesi öğretmenbği 147. sınıf öğretmenliği 9600, Türkce- Türk dib ve edebiyatı 1500, felse- fe 200, tarih 650,' coğrafya 450. matematik 1300, İngjlizce mate- matik 150, biyoloji 100, Jngibzce biyoloji 50, fızik 300, İngilizce fi- zik 50, kimya 300, İngilizce kim- ya40, İngibzce 1100, bedeneğiti- mi 500. resim-iş 400, müzik 400, iş ve teknik eğitim 100, ev eko- nomisi 100, ticaret 50, din kültü- rü ve ahlak bilgisi - imam hatip bsesi meslek dersleri 1150, reh- ber öğretmen 150, muhasebe - işletme grubu 100, sekreterlik grubu 70, turizm ve otelcilik gru- bu 30. ışitme engeUiler sınıf öğ- retmenliği 61, zihinsel engelliler sınıf öğretmenbği 21, görme en- gelbler sınıf öğretmenbği 18, elektrik 325, elektronik 130, bil- gisayar 100, motor 80, mobilya dekorasyon 75, metal işleri 50, tesviye 50, sıhhi tesisat 15, giyim 45, nakış 15, hazır giyim 10, tri- kotaj 5, Japonca 6 ve gazetecibk 7. Tarih, coğrafya. biyoloji, fi- zik, künya ve matematik branş- lannda öğretmenbğe atanabile- cek yükseköğretim kurumlann- dan mezun olanlar, kendi alan- lan ya da sınıf öğretmenliği için başvuruda bulunabilecekler. G.Doğu'yal4bin Adaylar, yüzde 70'i kalkm- mada öncelıkb yöreler olmak koşuluyla gereksinim duyulan illere atanacaklar. özür grup- lanndan, sadece eş durumu özürünü başvuru sırasında belgelendirenlerin istekleri, branşlara göre atama yapıla- cak iller ve bu illerin gereksini- mi ölçüsünde dikkate abna- cak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle