Katalog

5TEMMUZ1994SALI CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11 Aden'de susuzJuk • ADEN (AA) - Uluslararası KızılhaçÖrgütü (ICRC), iç savaşın devam ettiği Yemen'de, Kuzey ordusunun bağımsızlık ilan eden Güney Yemen'in başkenü Aden'e yönelik bombardımanınm kentte yaratüğı susuzluk tehlikesinin giderek daha vahim bir boyut kazanacağını bildirdi. Son top ve roket bombardımanlannda çocuklar dahil toplam 23 sivilin öldüğü, 91'inin yaralandığı Aden'deki ana su kaynağına Kuzey birliklerinin saldınsı nedeniyle ulaşılarıuyor, şebeke onanmJan yapılarruyor. Pakistan'da sel feJaketi: 22 ölü • tSLAMABAD(AA)- Pakıstan'da geçen hafta sonu başlayan şiddetli yağmurlann yol açtığı sellerde, yaklaşık 22 kışinin öldüğü bildirildi. Yerel gazeteler başkent İslamabad ve Ravvalpindi bölgesindeen az 7 kişinin öldüğünü, 35 kişinin de yaralandığı nı kaydettiler. Ülkenin güney liman kenti Karaçi'de ise 2 kişinin öldüğünü yazan gazeteler, diğer bölgelerdede ölenlerin olduğunu belirttiler. Pakistan'da meydana gelen sel felaketinde, birçok kişinin evini terk etmek zorunda kaldığı da kaydedildi. • Dış Haberler Servisi - Papa II. John Paul, önceki gün yaptıgı konuşmada, Katolik kilisesinin evûlik öncesi ve evlilik dışı sekse karşı olduğunu ifadeetti. Papa, Vatikan'ı ziyaret eden bir grup genç hacıya hitaben yapüğı konuşmada, "Çocuklar, birerkekle bir kadın arasındakı aşkın meyveleridir. Cinsel birbktelikler sadece evlilik içinde yaşanmalıdır" dedi. Papa bu açıklamayı, binlerce ltalyan eşcınselin Roma'da bir araya gelerek yeni Başbakan Silvio Berlusconi ve hükümetini faşistlikle suçladıklan bir protesto gösterisı düzenlemelerinin ertesi günü yapo. Irak'ta ölüm cezası • LEFKOŞA (AA) - Irak'ta, antika kaçakçılığı yapanlann, bundan sonra ölüm cezasına çarpünlacaklan bildirildi. Irak haber ajansının dün verdiği habere göre, arkeolojik eserleri kaçırmaktan suçlu bulunanlar ya ölüm cezasına çarpünlacaklar ya da ömür boyu hapse mahkum olacaklar. Rabbanr'den yemöneri • PEŞAVER(AA)- Afganistan Devlet Başkanı Burhaneddin Rabbani'nin ülkedeki çaüşmalara son vermek amaa ile yönetimi, oluşturulacak tarafsız bir hükümete bırakmayı önerdiği bildirildi. Devlet Başkanı Rabbani'nin sözcüsü Mesud Halili, Reuters'e yapüğı açıklamada. Rabbani'nin bir dönem daha aday olmama ve yönetimi tarafsız hükümete devretme konulanndaki garantilerin bir mektupla karşı tarafa iletilmek üzere İslam Konferansı Teşkilaü Genel Sekreteri Hamid El Gabid'e verildiğini söyledi. Kıngız Başbakam Ermenistan'da •MOSKOVA(AA)- Kırgızistan Başbakanı Apas Cumagulov, ekonomik işbirliğinin geliştirilmesi çerçevesinde, önceki akşam Ermenistan'a geldi. Cumagulov, Erivan Havaalanı'nda yapüğı açıklamada, "Ermenistan'ı ziyaret eünemin amaa, iki üÜce arasında geçmişte var olan, ancak son yülarda unutulan işbirliğini yeniden kurmakür" dedi. THE INDEPENBENTgazetesine göre ülkede açlık kritik aşamaya geldi. Başkent Havana'da kedi kalmadı KübahlaraçlıktaııkediyiyorDış Haberler Servisi - Küba'- da milyonlarca insan açlık tehli- kesi ile karşı karşıya. Ingiliz The In- dependent gaze- tesinin muhabi- ri. başkent Ha- vana'dan gön- derdiği haberde, halkın açlık tan kedileri yediğıni, şehirde kedi kalmadığını bıldiriyor. Devlet hastanesinde yöneüci olarak çalışan 32 yaşındaki Ba- yan Sylvia şöyle diyor: "Hava- na'dan ilk kaybolan hayvanlar kediler oldu. Kedi etinin tadının fena obnadığı anlaşılınca, insan- lar kedi avina başladı. Ocak ayı- da 3 kedimi çaldılar." Köpekler şimdilik gûvencede Genç kadın şöyle devam edi- yor "Bazılarının köpek vediğini de duydum. I üv lü olmayan ufak köpekler. Ama köpek etinin tadının çok kötü olduğu söyleni- yor. Bu nedenle Havana'da kö- peklere hala rastlamyor. Sonra ne olur bUemem." The Independent muhabıri, Küba'da yaşayan 11 milyon ınsanın açlığının "kritik bir aşa- KİMLİK KARTIKÜBA Nüfus: 10.850.000 Hükümetşekii: Komünist yönetim Devlet Başkanı: Fıdel Castro Sanayi: Çımento, gıda, şeker. Endnemli iirün: Şeker. tütün, kahve. Kişi başına duşen > ıllık getir 2.644$ (1990) İthalat: 3.7 mılyar$( 1991) İhracat:3.6milyar$(199!) Tuıüm geliri: 250 milyon S (1990) Okunıa yazma oranı: Yüzde 99 maya"ulaştığını bildiriyor. Ka- nada, Güney Amerika ve Avru- pa'dan gelen turistlere, Hava- na'nın gerçeklerini görme ola- nağı verilmiyor. Turist gruplan havaalanından otobüslerle alınıp doğru deruz kıyısındakı lüks otellere götürülüyor. Ama dolan olmayan Kübalı- lar, Batı yanküresınin en fakir ülkesi olan Haiü'nin halkı gibi açlık çekiyor. Haıtilıler gibi Kübahlar da teknelerle Florida sahillerine kaçmaya çabalıyor. ABD'ye sığınabilmek için siyasi mülteci olduklannı, Küba polisinden kaçuklannı söylüyorlar. Ama aslında polısten değil, açlıktan kaçıyorlar. Bu yıl ilk 6 a> içinde Ameri- kan sahil botlan, derme çatma teknelerle açılıp boğulma tehlı- kesı ile karşılaşan 3500 Kü- bahyı kurtardı. Bu sayı geçen yıl 12 ay içinde ülkelerinden ka- çan Kübalılann sayısından iki kat fazla. Castro, ABD'yi suçluyor Küba'nın efsanevi lideri Fidel Castro, ülkesindeki besin mad- desı sıkınüsından dolayı ABD'- nin 30 yıldır uygulamakta oldu- ğu ambargoyu suçluyor. Bu arada Doğu Bloku'nun çöküşü ve Küba'nın bu ülkelerle ticare- tinın son bulması da Castro re- jimi için ağır bir darbe oluştur- du. Yıyecek maddelerine ancak dolarla ulaşılabiliyor. Bu olgu da hırsızhk ve yankesicılik gibi suçlann büyük ölçüde artması- na yol açmış. Hırsızlık haberleri devlet kontrolundaki basında yer almıyor. Ama halkla konu- şulduğuna bunlan öğrenmek mümkün. Ara sıra otomobiller de çalınıyor. Ama şu sıralarda en fazla çalınan araç bisiklet. Ülkede büyük yakıt sıkıntısı ol- duğundan devlet halkı bisiklel kullanmaya teşvik ediyor. Bisikletlerin artmasıyla bir- likte, bisiklet hırsızlığı da artmış. The Independent muhabiri- nin konuştuğu Bayan Sylvia'- nın maaşı ayda 150 peso. Bir Amerikan Dolan 100 peso ol- duğundan, Sylvia'nın maaşı ayda 1.5dolaraeşit. Ayda çeyrek tavuk Sylvia, günde bir ekmek alma hakkına sahip. Süt ve ta- vuk sadece çocuklara veriliyor Sylvia, ayda çeyrek tavuk alabı- liyor. Kişi başına ayda 6 yu- murta düşüyor. Tüm yiyecek maddelen karneye bağlanmış durumda. Örneğin, bir kişi ayda 2 kilo dolayında pirinç aîabilivor. Yakıt sıkıntısı çekilen Küba'da benzin istasyonlan artık sadece bisiklet lastiklerini şişirmeye yarıyor. Ruanda'daki Fransız birliğineilk kezTutsi gerillalan tarafmdan ateş açıldı TutsilerbaşkentKigali'yialdılarDış Haberier Servisi - Ruanda'da Hutu yönetimine karşı savaşan Tutsilerin önder- liğindeki Ruanda Yurtsever Cephesi (RYC) gerillalan dünbaşkent Kıgalı ile güneyde Hutulann SOB kalesıolan Butare kentini ele geçirdiler. Gözlemciler, Tutsilerin bu zaferle, Hutu- lara çok ağır bir darbe indirdiklerini belir- terek "Tutsiler iç savaşı kazanmtş sayıür" şeklinde konuştular. Ruanda'da nisan ayında Devlet Başkanı Habyarimana'nın öldürülmesinden sonra çoğunluktaki Hutular, azınlıktaki Tutsile- re karşı büyük bir soykınm başlatmış, kat- liamlarda yaklaşık 500 bm kişi ölmüştü. Bu arada, Fransız askerleri. Ruanda'da ınsani amaçla başlatüklan "Turkuaz Ope- rasyonu"nun 11. gününde ilk kez bir Tutsı saldınsına maruz kaldılar. Fransız Albay Didier Thibault, Ruanda'- nın güneyindekı Butare kentınde mahsur kalan yetimler ve sivillerin önceki günkü tahliyesi sırasmda Ruanda Yurtseverler Cephesi'ne bağh gerillalann bir tepeden kendilerine ateş açtığını bildirdi. Albay Thibault. "Kente gelir geünez ateşe başladı- lar. Geri çekilmeye çalışırken geliş sırasmda kapalı olmayan yolun da barikatla kesilmiş olduğunu gördûk" dedi. Albay, bunun üze- rine Fransız askerlerinin de karşı ateş aç- üklannı ve çatışmanm yanm dakika kadar sürdüğünü söyledi. 15 araçlık konvoyda bulunan 270 sivılle 55 askerin yara almadığını bıldiren Thiba- ult, Tutsilerin kayıp vermiş olabileceğını belirtti. Daha sonra gerillalarla görüşerek yolun açılmasını sağlayan Fransız askerle- ri, Butare'dekı 700 yetim ve 270 sıvili tahlı- ye etti. Ruanda Yurtsever Cephesi Başkanı Ge- neral Theogene Rudasjngvva ise çaüşma haberini kesinlikle yalanlayarak "Bu iddia- lan duymak beni çok şaşırttı" dedi. Tutsı- ler, "düşman askerieri" olarak nıtelendir- dikleri Fransızlann müdahalesine şiddetle karşı çıkıyor. Fransa ise yalnızca ülkedeki sivilleri koruma amaçlı olduğunu bildirdiğı operasyon sırasmda Tutsi ve Hutular ara- sındaki çaüşmalara kanşmama sözü ver- mijti. Öte yandan Fransa Dışişlen Bakanı Ala- in Juppe, Ruanda'da çatışmalann yoğun- laşması üzerine ülkenin güneyinde bir "gö- venli bölge" oluşturulması gerektiğinı söyledi. Juppe, yoğunlaşan çauşmaların göçleri ve soybnm riskini arttırdığını belir- terek "Çatışmaların bizi vavaş javaş Zaire sınırına geri götürmesini istemi.vorsak bir güvenlik şeridi oluştunnak gerek" dedi. Kigali've 50 kflometre uzakhktaki Nogororero kampmdaki hasta mülteci çocuk, anncsinin kucağmda ağhyor. AIDSkorkususekstarikatınıalarmageçirdiDış Haberler Servisi - Dini eleştiren ve özgür seksi savunan Hintü guru Bhagvvan Rajneesh, ölümünden dört yıl sonra müritleri tarafmdan hala tann olarak kabul ediliyor. Ancak tüm dünyayı saran AIDS korkusundan onlar da paylanna düşeni almış durumdalar. Dünyanın dört bir yanından binlerce üyesi bulunan tarikaün Hindistan'ın Pune kenündeki karargahının duvarlan, guru Rajneesh'in ya da müritlerin kullandığı adıyla Osho'nun kocaman fotoğraflanylasüslü. Girişteki bekçiler, gelen müritlerin ancak AIDS testinden geçükten sonra elde edebildikleri özel kartlannı kontrol ederek içeri abyorlar. Komün üyelerine dağıülan kitapçıkta, "Artık komünün AIDS'ten anndmlmtş bölgesüıûı bir parçasısuıız. Ancak unutmayın ki siz ya da komünün bir başka üyesi hala AIDS virüsü taşıyor olabilir" yazılı. Ardından da şöyle diyor: "AIDS'i komünden tamamen uzak tutmak için oral y a da anal seksten veöpüşmekten kesinlikle kaçınmak gerekmektedir." Alınan bu tedbırler, komünün kurulduğu 1974 yıhndan bu yana çok şeyin değiştiğıni kanıthyor. Komünün kunıluşundan önce felsefe öğretmenliği yapmakta olan guru Rajneesh, mesajının tüm dünyada yayılmasıyla gitgide daha tanınan bir kişilik haline gelmış. Değişik uluslardan ve dinlerden ınsanlan kendine çeken mesaj ise şöyle: "Din, acı çekmeyi yücelttiği için v ararsızdır. Tarikatın amacı ise bireyi pişmanlık duvgusundan kurtararak dünyanın maddi zevklerinin tadını çıkarmasını sağlamaktır." Mesaj. özeliikle 70'lerin Baü toplumunda tutunamayanlan cezbediyordu. Bu insanlar. Hindistan'ın batı sahillerinde nirvanaya ulaşmak için modern dünyadan kopan çiçek çocuklannın ayak izlerinı takip ediyorlardı. Akşamlan. komünün cam kubbeli oditoryumunda toplanan müntler, gurulannın konuşmalannı banttan tekrar tekrardinliyorlar. Törenler. her akşam konuşmalann etkısiyle kendilerinden geçen müritlenn çığlıklanyla sona enyor. Oditoryumun hemen yanında Osho'nun küllerinin saklandığı mermer ve camdan yapılmış biranıt var. Küllerin durduğu kemerin üzerinde "Osho, Asla Doğmadı-Asla Ölmedi. Sadece 11 Aralık 1931-19Ocak 1990Tarihleri Arasında Bu Gezegeni Ziyaret Etti" diye yazıyor. LJzun yıllar ABD'deki 26 bin hektarlık komün arazisinde gösterişli bir yaşam süren guru. I985yılındasahteevlilikler düzenlemek suçundan bu ülkeden sınırdışı edildikten sonra Hındıstan'a geri dönmüş. Tarikatın yeni liderlerinden biri olan Svvami Prem Amrito, komün içinde grup seks yapıldığa ve uyuşturucu kullanıldığı gibi iddialan kesinlikle reddediyor. Rajneesh'in cinsellikten çok söz etmesinin altında yatan amacın insanlan gizli saplantılanndan kurtarmak olduğunu söylüyor. RAUF DENKTAŞTAN AÇIKLAMA: Federasyon kaldınlsın İZZETRtZAVALFN LEFKOŞA - KKTC Cum- hurbaşkanı Rauf Denktaş, "KKTC'nin Türkiye ile özerk- lik Andlaşması yapması" görü- şümde ısrarlı görünü>or. Denktaş, dün Başkanlık Konutu'nda "Rum tarafının Kıbrrs'ta üniter bir Rum devleti kurnıak için harekete geçtiğini, bun önlemenin tek yolunun Meclis'te federasyon karannın kalduıunası ve Kıbns Türk ege- menliğinin esas olduğu bir an- laşmaya hazır bulunduğunun açıklanması oiduğunu" duyur- du. Denktaş, bu açıklamasında- ki uyanyı 20 Temmuz Banş Harekaü'nın 20. yıldönümü dolayısıyla kendısini ziyaret eden Şükran Etkinliklen He- yetı'ne yaptı. Denktaş. söz konusu çözüm yolunu açıklar- ken. "Bu yol, bunun yanında Rumların. V unanistan'la birlik- te attıkJarı ner adımı aynı şekil- de aynı orantıda karşı bir adım atüniası, Ecevit'in ortaya koy- duğu formülün derinliğioe te her vönüyle incelenerek bir ka- rara vanİması zamanıdır" diye konuştu. Denktaş. 1 temmuzda ABD'nin Lefkoşa Büyükelçisi Ricard Boucher ile Başkanlık Konutu'nda görüştükten son- ra duyurduğu bu "ısrarlı iste- ği" hala daha sürdürüyor. Denktaş, bu "Brar"ını. "Kıbns Rumlannın Avnıpa Birliğj'ne alınması olasılığı"na dayandınyor. Böyle bir geliş- menin, Güney Kıbns ile Yuna- nistan'ın bütünleşmesine (en- tegrasyon)a yol açacagına dikkati çekiyor. Karşı çıktı KKTC Cumhurbaşkanı'nın bu yöndeki istemine, KKTC Meclısi'ndeki dört parüden ikisi Ulusal Birlik Partisi (UBP) ile Demokrat Parti (DP) destek belırtirken, Cum- huriyetçi Türk Partısı (CTP) ile Toplumcu Kurtuluş Paru'si (TKP) karşı çıktı. Mustafa Akıncı TKP Genel Başkanı Musta- fa Akıncı da "Özerklik For- mülü"ne karşı çıkarak. "Rum- ların Avnıpa Birliği'ne girme olasılığıvla bağlantılanan özerklik formülü yerine. iki ta- raf arasında anlaşmaya varıl- dıktan sonra KKTC'nin Avrupa Birliği ü>cline alınma konumu- na yükseltilmesi bu yapıya ula- şabilmek için de KKTC'nin Türkiye'ye olan bağımlılığının azaltüması" gerektığıne işaret etti. Edınılen bilgiye göre, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş. ABD Büyükelçisi'yle görüşmesinde. "Rumlarla Sal- dırmazlık Paktı imzalanması istemini dile getirdiği gibi gö- riişmeden sonra da basın yayuı mensuplanna, Türkiye ile KKTC arasında imzalanmasın- da ısrarlı olduğunu" söyledıği "özerklik Anlaşması" istemi- ni. Cumhurbaşkanı olarak yazılı bir şekilde ilgililere de göndermişti. Cumhurbaşkanı Denktaş, dün 20 Temmuz Banş Hareka- tı Şükran Etkınlikleri ziyaretle- ri dolayısıyla kendisini ziyaret eden kurum temsilcilerine şöy- le konuştu: "Rum federasyon konuşulmasın olmasın diye ve Kıbrıs'ta üniter bir Rum devleti kurulsun diye harekete geçmiş- tir. Bunu önlemenin yegane yo- lu yeni bir değerlcrtdirme yap- maktır. Egemenliğimiz kabul ediunedikçe artık bu insanlarla eşit şartlarda görüşü>oruz, hi- kayesine inanmamaktır. Bu zannedersem meclisten federas- yon karannın kaldırılması zamanıdır." FRAJVSA LIUUIL,saralıkızı işkenceyleöldürdü Dış Haberler Servisi - Fran- sa'nın kuze>ınde Roubaix kentindeki bir caminin imamı ile vaizinin 19 yaşındaki sara hastası Luisa Larpjoune'u "dn- den kurtaıma" ışlenıi sırasmda işkence ederek öldürmeleri olayına tepkiler büyüyor. Roubaix kenü valisi Rene Vandierendonck, söz konusu cami hakkında dava açacağmı söyledi. Cami yetkililerinin bu- rada dönen karanlık işler ko- nusunda bir kaç kez uyanldığı- nı söyleyen vali. olayın Rou- baix'deki Müslümanlan zor durumda bıraktığını söyledi. Fransa Müslüman cemaati de cinayeti büyük öfkeyle kar- şıladı. Müslüman Aileler Birli- ği ile Paris Camii imamı ve ce- maat liden. "taş devri ya da or- tacağ zihniyetli barbar eylemi" diye niteledikleri olayı şiddetle kınadılar Olayla ilgili soruşturmayı yürüten Lille SavcılığYnın ver- diği bilgiye göre anne ve babası Cezayirlı olan 19 yaşındaki Larpjoune. bir yıl önce geçirdi- ği beyin ameliyaündan sonra tutulduğu sara nöbetlerinin "şeytan ya da cin işi" olduğu inancıyla ağabeyinden yardım istedi. Ağabeyi de Roubaix'- deki camıye başvurdu. İmam Morat Seİmane ile vaız Mu- hammed Kersasi, ağabeyinin yardımıyla 5 saat boyunca "ci- ni defetmek" amacıyla kızın boğazını sıkular. ağzına havlu tıkülar, litrelerce tuzlu su içir- meye kalkıp kamış darbeleriy- le bir çeşit falakaya yatırdılar. Bu işkence sırasmda hayaünı kaybeden genç kızın boynun- da boğma derecesinde sıkma izleri saptandı. Gözaltındakı üç sanık, hü- küm giydikleri takdırde ömür boyuna kadar varan hapis ce- zasına çarpünlabilecekler.