Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26TEMMUZ1994SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Servetaraştırma
komisyonu
• ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu) - Siyasi partiler ve
liderlerinin mal varhğı ile
ilgili araştırma yapacak olan
TBMM komisyonu bugün
oluşturuluyor. TBMM
Genel Kurulu bugün yeterli
çoğunluğu bulup
toplanabilirse, partilerin
komisyona bildırdiği adaylar
onaylanacak. Böyle bir
araştırmaya karşı çıkan
RP'nin katılmadığı
araştırma komisyonuna
ANAP'ın vereceği 3 üye de
dün belirlendi. Araştırma
komisyonunda ANAP'tan
Artvin Milletvekili Süleyman
Hatinoğlu, İstanbul
milletvekilleri Selçuk
Maruflu ve Yusuf Namoğlu
görevyapacaklar.
Güvenoylaması
istemi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-RP Grup
Başkenvekili Şevket Kazan,
"Geniş çaph bir bakan
değişikliği anayasanın 111.
maddesi çerçevesi içinde,
Başbakan tarafından bir
güven istemini gerekli kılar"
dedi. Kazan. parlamentoda
düzenlediği basın
toplantısında. revizyon
çerçevesinde Bakaniar
Kurulu'nun üçte birinin
yenilenmiş olacağını söyledi.
Kazan, bu yenilemenin
beraberinde yeni bir
programı getirdiğini söyledi.
TDK'denH
yabancısözcüğe
Türkçe karşılık
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Türk Dil Kurumu
(TDK), dilin yozlaşmasına
karşı başlatılan kampanya
kapsamında, 14yabancı
kökenli kelimeye daha
Türkçe karşılık önerdi.
TDK'nin, Ingilizce ve
Fransızca kaynaklı olan
kelimelere önerdiği
karşılıklar şöyle: Konsept-
Kavram. Krupiye- Oyun
görevlisi, oyun ebesi. Logo-
Ayırmaç. Marj- Pay.
Marjinal- Uç, uçta, sıra dışı.
Misyon- Görev, amaç.
Platform- Alan. By-pass (tıp
için) damar aktarma, (siyaset
için) devre dışı bırakma.
Metro- Yeraltı treni.
Partner- Eş, ortak, arkadaş.
Likit- Sıvı, (ekonomi terimi
olarak) nakıt, akışkan.
Likidite- Akışkanlık. Rating-
Değerlendirme. Asambl-
Topluluk.
AF öpgötünden
suçlama
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Merkezi
Londra'daki Uluslararası Af
Örgütü. Güneydoğu
Anadolu'da isimlerini
açıkladığı Kürtlere güvenlik
güçlerince işkence yapıldığı,
kadınlara cinsel tacizde
bulunulduğu ve bölgedeki
halkın zorla göç ettirildiğj
savlannı öne sürdü. Örgüt,
üyelerine, Kürt köylerinin
zorkullarularak
boşalülmasının
engellenmesi, geniş çaph ve
keyfı tutuklamalann sona
erdirilmesi için Türk
Genelkurmay Başkanlığı ile
İçişleri Bakanlığı'na
başvurmalanru tavsiye etti.
Sağlarkrtap
hesabıverdi
•ANKARA (ANKA)- SHP
Genel Sekreteri ve Kültür
Bakanı Fikri Sağlar,
bakanlığı sırasında
kütüphaneler için alınan
kitaplann hesabını verirken,
"Kültür Bakanlığı
etkinliklerinde
sağcı-Marksist ya da solcu
gjbi değerlendirmeleri ölçût
almadık/'dedi. Sağlar,
geçen yıl toplam 352 bin 288
kitap satın alındığını ve 11
milyar 488 milyon 854 bin
lira ödendiğini bildirdi.
Cudioperasyonu
sûrüyop
•YurtHaberteriSenisi-
Olağanüstü Hal Bölge
Valiliği'nden yapılan
açıklamaya göre Şımak'ın
Cudi DağVnda 20 temmuzda
başlatılan ve halen süren
planlı operasyonda 10
terörist daha öldürüldü.
Operasyonda şimdiye kadar
öldürülenlerin sayısı 35'e
çıktı. Açıklamada aynca
Diyarbakır'ın Kocaköy üçesi
Şaİdat ve Kulp ilçesi Hamzalı
köyü kırsalında 3,
Tunceli'nin Nazimiye köyü
Kılköy yakınlannda da 2
teröristin öldürüldüğü
bildirildi. Öte yandan Van'ın
Çatak ilçesi yakınlanndakı
Kato Dağı Belmuka Tepe
mevkiinde operasyona giden
askeri araç teröristlerin yola
döşediği mayına çarpu.
Patlama sonucu Müslüm
Selçuk adh korucu şehit
olurken 9 er de yaralandı.
Kavgalı İstanbul II Kurultayı'nda yönetim eleştirildi. Milletvekili Gürsoy'dan ağır suçlama:
SHP hırsızlardanteıııizleıısiııİstanbul Haber Servisi-
SHP İstanbul İl Danışma
Kurultayı'nda muhalefe-
tin "hükümetten çekilerek
olağanüstü kurultaya git-
mek" istemi reddedildi. Ancak hükü-
met protokolünün işleyişinin takvime
bağlanması istendi. Partinin adının
SDP (Sosyal Demokrat Parti) olarak
değiştirilmesinin de küçük kurultaya
sunulması benimsendi. Kurultayda ga-
zete muhabirlerinin tartaklanması tep-
kiyle karşılandı.
önceki gün yapılan tarüşmalara ve
yumruklaşmalara sahne olan, kül ta-
bakJan ve sandalyelerin havada uçuştu-
ğu il danışma kurultayı yaklaşık 12
saatte tamamlanabildi. Sık sık kanşan
salonda konuşmacılar ve delegeler hem
birbirlerini hem de genel merkezi ağır
bir dille eleştirdiler.
'Sola yapılan en büyük ihanet'
SHP Genel Başkanı Murat Karayal-
çuı'a eleştiri yöneltenlerin arasında ku-
rultayda kendisini destekleyenlerin
bulunması da dıkkat çekti.
Eski Kağıthane İlçe Başkanı Zeynel
öztûrk, sık sık müdahalelerle kesilen
konuşmasında. bu hükümette kalmayı
savunmanın ülkeye ve sola yapılmış_en
büyük ihanet olduğunu söyledi.
İSİm değişikliği SHP İstanbul İl Danışma Kurultayf nda
muhalefetin hükümetten çekilme isteği reddedildi.
Kurultay hükümetin işleyişinin takvime
bağlanmasını isterken, parti isminin SDP olarak
değiştirilmesini Küçük Kurultay'a sunma karan aldı.
türk, "Bu hükümette kalmayı savunmak
ülkeye ve sola yapılmış en büyük ihanet-
tir" dedi. Kurultay delegesi Nahit Töre
de partinin her şeyiyle yeniden yapılan-
ması gerektiğini vurguladı.
İstanbul Milletvekili tbrahim Gürsoy.
ASKİ ve İSKİ konusunu açarken parti-
nin "hırsızlar ve yolsuzluklardan temiz-
lenmedikçe doğnı yola giremeyeceğini"
söyledi. Gürsoy, "Sosyal hırsızlar partisi
denilmesüie yol açan, bu izi yaratan sah-
tekarlar bu çatı altında barmdırılmamalı.
ISKİ'ye bulaşanlar sorgulanmah. BLz
bunlan söylüyoruz, ama bazıları hala ba-
kanlık koltuğuna oturtuluyor" dıye ko-
nuştu. Kendisini "5 Nisan Kararları'na
Imza atan SHP'li olarak görmek isteme-
diğini" belirten özkal Yici de "Partimi
arıyorum. güçlü bir SHP istiyorum, par-
tinin kurulduğu günlerdeki coşkuyu arı-
yorum. 1 Mayıs'ta alanlara inmeye kor-
kan parti, benim partim olamaz. Bu
hükümette kalmanın partiye ne yaran
var, hala anlayabilmiş degilim. Hükü-
metten derhal kurtulunması gerektiğine
inanryorum" sözleriyle isteklerinı dıle
getirdi.
MDK üyesi Güven Aydoğmuş, muha-
lefetin divana sunduğu "hükümetten
acilen çekilme ve seçimli olağanüstü ku-
rultaya gidilmesini" içeren karar taslağı-
nı "yoldan gelip geçerken birileri tarafın-
dan verilmiş taslak" olarak niteledi ve
tüzüğe göre gündeme alınamayacağını
söyledi. Bunun üzerine il yönetim kuru-
lu üyeleri Yusuf Gürlevik ve Hatem
Akbıilut ayağa kalkarak, "Biz, yoldan
gelip geçen biri değil, İstanbul il yönetim
kurulu üyeleriyiz. Doğru konuş" diye iti-
raz ettifer. Eskı Kartal İlçe Başkanı
Nurettin Sarıbal. konuşmasında isim
vermeden Çahşma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı Mehmet Moğultay'ı suçlayarak.
"Başka bakan arkadaşuıın koltuğuna
oturmasını yadırgıyonım" dedi.
SHP Genel Başkan Yardımcısı Mus-
tafa Timisi konuşmasında parti içi mu-
halefeti eleştirerek olağanüstü kurultay
çağnsına gerek olmadığını, bunun par-
tiyi yaralayacağını belirtti. Timisi'nin,
Sıvas olayının sürekli politik malzeme
olarak kullanıldığını bu nedenle bu ola-
yın artık kapatılması gerektiğini söyle-
mesi tepkiyle karşılandı.
5 ilçe başkanı ve 3 il yöneticisinin ih-
raç istemine yol açan La Bella toplantı-
şına katılan ve metni yazan Üsküdar
İlçe Başkanı Muammer Demirtaş'ın ku-
rultayda ise olağanüstü seçimli kurultay
istemlerini eleştirmesi ve "Bir Mehdi mi
bekh'yorsunuz? Mehdi gefaneyecek. Ku-
rultayda Karayalçm gidip başkası gelin-
ce sorun çözülecek mi?" demesı şaşkınlık
yarattı.
Gece 22.00'de yapılan oylamada mu-
halefetin verdiği karar taslağı reddedi-
lirken il yönetiminin sunduğu karar
tasansı kabul edildi. Küçük kurultaya
sunulacak karar tasansında şu görüşle-
re yer verildi:
"Sosyal demokrat ideolojinin savunu-
labilmesi için sosyal demokrat bilinç öne
çıkardmalıdır. E>e>letçilik. millivetçilik,
halkçılık adı altındaki tarihi dayanakla-
nmız tekrar gözden geçirilip bu tarihi
dayanaklann misyonlarını tamamladığı
kararını alıp buna uygun olarak partinin
adını SDP (Sosyal Demokrat Parti) ola-
rak değiştirip amblemimizi de bu yönde
dizayn etmenüz gerekmektedir. Sosyal
demokrat parti olarak, hedef kitlelerimiz
netleşmelidir."
Gazetemiz muhabirlerinden Kaan Sağanak bu kareieri çektikten sonra, defnokratikieşme konusunda iddialı SHP
1
nin yumruk •
laşan delegeleri tarafından saldırıya uğradı, tartaklandı ve makinasmdaki filmler zorla alınmak istendi.
Gazetedleresaldınkmandı
Sansürün kaldırılışmuı 86. yüdönümünde SHP İstanbul İl Kurultayı 'nda
göreviniyapmaya çalısangazetecilerin engellenmesi tephilereyolaçtı
İstanbul Haber Servisi - SHP'nin İl Da-
nışma Kurultayı'nda gazetecilerin dövül-
mesi tepkiyle karşüandı. Çeşitli kişi ve ku-
rumlar, olayı kmayan açıklamalar yap-
tılar.
Önceki gün SHP İl Danışma Kurul-
tayı'nda delegelerin karşıhklı kavgalannı
görüntülemek isteyen basın mensuplan,
partililerin saldınsına uğradı. Gazetemiz
muhabirlerinden Miyase Dknur, Ayşe Yıl-
dmm ve Kaan Sağanak ile Anadolu
Ajansı'ndan Esra Kurt, Sabah gazetesin-
den Salim Yavaşoğulları tartaklanarak
fılmleri alınmak istendi. Türkiye Gazete-
ciler Sendikası Başkanı Orhan Erinç yap-
tığj açıklamada. "Gazetecilere saldıruun,
demokratikleşme konusunda iddialı bir
partinin üye ve yönericüeri tarafından ya-
pılması üzücü ve düşündürücü. Saldınnın,
24 Temmuz gibi mesleğimizin özel bir günü-
ne rastlamış ounası, uzüntümüzü daha da
arttırmaktadır" dedi.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafın-
dan yapılan yazılı açıklamada da olaydan
duyulan üzüntü dile getirilerek, "Halkın
gerçekleri görüp öfrenme hakkına saldın
niteliğindeki bu da\ranışın. sansürün kaldı-
nlışının 86. yüdönümünde ounası ayn bir
talihsizlikrir. Bu saldın, sansürün kaba
kuvvetle uygulanmak istenmesinin bir örne-
ğidir" denildi.
Bu arada Cumhuriyet gazetesi çalışan-
lan, SHP Genel Merkezi ve İstanbul İl
BaşkanlığYna çektikleri imzalı bir metinle
olayı kınadı. Metinde şu görüşlere yer ve-
rildi:
"Demokratikleşme paketinin neden
Meclis'te beklediğini, işcilerin-memurlaruı
neden sokaklarda dövüldüğünü; arkadaşla-
rınuz Ayşe Yıldınm, Miyase DJuıur ile
Kaan Sağanak'ın 24 Temmuz 1994 Pazar
günü İstanbuTda gerçekleşririlen SHP İl
Danışma Kurultayı'nda görevlerini yapma-
ya çaltşırken tartaklanmasıyla daha iyi an-
lamış bulunuyoruz. MilletvekiUerinin so-
kakta tartaklanmasına bile ses çıkarmayan
SHP'nin ve yandaşlarının basına hoşgörülü
davranmasını zaten bekkmiyoruz. Bu tutu-
munuzu protesto ediyor, bu çirkinliğin yo-
rumumı ise kamuoyuna bırakıyoruz."
Adalet Bakanı Seyfı Oktay, Gazeteciler
Sendikası Başkanı ve Cumhuriyet Gazete-
si Genel Yayın Danışmanı Orhan Erinç'i
arayarak üzüntülerini belirtti ve olayı kı-
nadı.
Eski SHP Küçükçekmece İlçe Başkanı
Çemal Canpolat ve SHP İl Başkanı Ali
Özcan ise gazetemize gönderdikleri mesaj-
larda olaydan duyduklan üzüntüyü dile
getirdiler.
SHP'Lİ KERİMOĞLU
'Soysal
birikimini
çocukça
teslimetti'
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - SHP'de, kabine
değişikliğindekî tutumu
dolayısıyla Genel Başkan ve
Başbakan Yardımcısı Murat
Karayalçm ile Dişışlen
Bakanlığı görevini kabul eden
Ankara Milletvekili Mümtaz
Soysal a yönelik tepkiler
sürüyor. Ankara Milletvekili
Mehmet Kerimoğlu, Soysal'ın
birikimlerini 'çocukça
gerekçelerle' hükümete teslim
ettiğini savunurken Tunceli
Milletvekili ve TBMM
Başkanvekıli Kamer Genç,
"Bakan değişikliğindeki ölçütle-
ri ve tercihleri anlaj abilmek için
Sayın Genel Başkan'ın kafası-
nm içinden geçenieri gösterecek
bir alete ihtiyaç var" dedi.
Soysal'ın, parti içi muhalefetin
temsilcisi olarak kabineye
alındığj değerlendirmelerine
tepki gösteren Mehmet
Kerimoğlu da "Sayın
KarayalçuTın, parti içinde ilkeli
muhaiefet yapanlarla bir
diyaloğu yoktur, böyle bir ihti-
yacı da duymamaktadır. Sayın
Soysal, çok sevdiğimiz bir
arkadaşımızdır, ama bizimle
ilgisi yoktur" dedi.
Kerimoğlu, Karayalçm ve
Soysal'a şu eleştirileri yöneltti:
"Sayın Karayalçm, kendi hi-
zibinde yorulanlan aldı, yerine
yenilerini koydu, kendi hîzibini
genişletti. Sayın Soysal ise biri-
kimlerini çocukça gerekçelerle
hükümete teslim etti. İse başlar-
ken "vuruşarak aynlmak' gibi
garip bir anlayışla ortaya çıktı.
Bir insan "Boşanacağım'diye
evlenmez. Bir hükümete katıl-
maya 'Evet' diyorsanız, böylesi
garip gerekçeler öne süremezsi-
niz. Bunun si\ asal tutarlüıkla
ilgisi \okrur. Bu mantıkla hare-
ket edenler bizden destek göre-
mezler, bizim adınuza hareket
edemezler."
DYP'li muhalifler 'Çiller ve Karayalçın'ı iç hesaplaşmayı önlemek için koltuk dağıtmakla suçladı
6
Soysal'ınkabulü,DYFnin tavizîdir9
ŞEBNEMGÜNGOR
ANKARA - Hükümetin
SHP kanadında 10 ay ge-
cikmeyle gerçekleştirilen
değişiklik kapsamında,
özelleştirmeden dış politi-
kaya kadar hemen her konuda hükü-
meti eleştiren Mümtaz Soysal'ın Dışişle-
ri Bakanlığı'na getirilmesinin DYP için-
de yaratuğı rahatsızlık sürüyor.
Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü
Yddmm Aktuna, 'zeki ve akhselim sahi-
bi' olarak nitelendirdiği Soysal'ın, mu-
halif milletvekili kimliğini bakan olduk-
tan sonra sürdürümeyeceğini söyledi.
"Biz Çetin'den memnunduk" dıyen
DYP Grup Başkanvekıli thsan Saraç-
lar, Dışişleri Bakanhğı'ndaki yönetim
değişikliğini onaylamadığını ifade etti.
DYP'li Çiller karşıtlanndan Sinop Mil-
letvekili Yaşar Topçu, kabine değişikli-
ğini izlenen yöntem açısından 'siyasi
ayıp' olarak değerlendirirken Çiller ve
Karayalçın'ı. 'bakaniık koltuklanm,
parti içi hesaplaşmalan önlemek için
dağıtmakla' suçladı. Topçu, "DYP, işle-
vini tamamlamış bir koalisyonun sürmesi
için taviz verdi. Oysa Soysalia bu işin
yürümeyeceği baştan beüi" diye konuş-
tu.
Hükümet Sözcüsü Aktuna, Cumhuri-
yet'e yaptığı değerlendirmede, Soysal'ın
bakanlığına önyargılı yaklaşıldığı görü-
şünü savundu. "Herkes, Sayın Soysal'ı
muhalif milletvekih' kişiliğiyîe değerlen-
diriyor" diyen Aktuna, "Oysa iktidar,
• Hükümet Sözcüsü Aktuna,
Soysal'ın, muhalif milletvekili
kimliğini kabinede sürdüremeyeceğini
söyledi. DYP'li muhaliflerden
Topçu'ya göre kabine değişikliği,
yöntem açısından siyasi bir ayıp.
Demirel onaylamamab.
sorumluluk ister. Kabine üyeleri, hükü-
metin politikaları ve programuıa uymak
durumundadır. Sayın Soysal da muhalif
kimliğini kabinede sürdürmeyecektir.
Kendisi, bu olgunluğa ve akİLselime sa-
hiptir" dedi. Soysal'ın, iızlaşmacı' bir
tavır içinde olacağına inandığını kayde-
den Aktuna, bu nedenle kabinede
uyumsuzluk sorununun yaşanmaya-
cağını savundu.
'Çetin'den memnunduk'
DYP Grup Başkanvekili İhsan Sa-
raçlar, "Biz Çetin'den memnunduk" di-
yerek, Dışişleri Bakanlığı'nda yapılan
değişikliği onaylamadığını ifade etti.
Çetin'i çok sevdiğini ve beğendiğini be-
lirten Saraçlar, "Bu nedenle konuya bi-
raz duygusal yaklaşıyorum" dedi. Kabi-
ne üyelerinin, hükümet programı ve po-
litikalanna uyma yükümlülüğü bulun-
duğunu vurgulayan Saraçlar, "Hiç kim-
se bunlara aykırı tavır içinde olamaz"
diye konuştu.
DYP içinde Çiller karşıtı grup içinde
yer alan Sinop Milletvekili Yaşar Top-
çu, kabinenin SHP kanadında yapılan
değişikliği. izlenen yöntem açısından "si-
yasi ayıp" olarak nitelendirdı.
Cumhuriyet'e yaptığı değerlendirme-
de, Çiller ve Karayalçın'ın, bakaniık
makamlannı, partilerindeki iç hesaplaş-
malan önlemek amacıyla dağıtüklan
görüşünü savunan Topçu, şunlan söy-
ledi:
"Millete ait makamlan, parti dengele-
rini gözeterek, kendi iç hesaplaşmalarını
dikkate alarak kullanmaya kalkıyorlar.
Hiçbir gerekçe gösterUmeden, ehliyet ve
liyakat ölçüsüne dayanılmadan koltuklar
el değişüriyor. Başarüı, başından bu
yana hükümetie uyum içinde çalışmış bir
bakan mantıklı bir gerekçe gösterilmek-
sizin görevden alınıyor. Bunun karşılı-
ğında, sırf parti içi muhalefetten olduğu
için bir hocaya yalvar yakar bakaniık ve-
riliyor. Bu siyasi bir ayıptır."
Karayalçın'ın, kabine değişikliği için,
SHP'li bakanlardan genel başkanüğa
seçildiği gün aldığı tarihsiz istifalan kul-
landığını öne süren Topçu, "Tüm bu ge-
lişmeleri dikkate alarak, Saym Cumhur-
başkanı'nın atamaları onaylamaması ge-
rekli • Atamalan kabul etmemesi ülke
yaranna olur " diye konuştu.
Topçu, Soysal'ın Karayalçın'a ilettiği
koşuÛann koalisyondan çekilme şantajı
gündeme getirilerek Başbakan'a sunul-
masının da "şık" olmadığını söyledi.
Topçu, "Sırf Soysal bakan olacak diye
bu şartlann kabul edilmesi, DYP açısı-
ndan bir tavizdir. Üstelik DYP bu taviz-
leri verirken, ülke yararını da gözetnü-
yor. Sadece aman bu koalisyon bozul-
masın diye tavizler veriyor. Oysa kamuo-
yunun beklentisi yeni bir hükümet oluştu-
nılması yönündedir. DYP'nin de bu
fırsatı sağlama yükümlülûgü vardır. Bu
koalisyon işlevini tamamlamıştır. Zoraki
yönetilmeye çalışüıyor" dedi.
'Uyumsuzluk yaratır'
Topçu, Soysal'ın dış politikada sa-
vunduğu görüşlerin, bugüne kadar Tür-
kiye'nin izlediği milli politikadan farklı
olmasının da, hükümette uyumsuzluk
yaratacağmı savundu.
DYP Genel Başkan Yardımcısı Halit
Dağlı ise İzmir'de düzenlediği basın top-
lantısında. "Hikmet gider, Mümtaz ge-
lir, ama politika aynıdır. Ters düşen olur-
sa o görevde kalamaz" diye konuştu.
SHP'nin bakanlannı değiştirmesinin
kendi iç sorunu olduğunu belirten
Dağlı, "Ama bakacağız tabii... Bizimle
uyum sağlayamazsa, o zaman çaresini
düşünüruz" dedi.
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
İnönü'yü Arıyor musunıız?
SHP eski Genel Başkanı Erdal inönü partisinin bugün-
kü durumu için ne diyor?
Aynen şöyie:
"Yorum yapmam. Demokrasilerde siyasi partiler iti-
bar da kazanırlar, itibar da kaybederler. SHP her zaman
halkın umududur. Bir parti kazanır da kaybeder de..."
Erdal inönü konuşmak istemiyor SHP içinde olup bi-
tenlerle ilgili olarak.
Diyoruz ki:
"SHP Izmir Milletvekili Erdal İnönü olarak bugün par-
tinizi nasıl görüyorsunuz?"
İnönü susuyor. Sorumuza yanıt vermek istemiyor...
Diyor ki:
"Ben bu konuda konuşmaktan yana değilim..."
Biraz diretiyoruz...
Erdal İnönü her zaman olduğu gibi yine öz yanıt veri-
yor:
"Yorum yapmak istemiyorum. Izmir milletvekili ola-
rak partime sadık bir kişiyim, genel başkanıma bağlı-
yım..."
Soruyoruz:
"SHP bugün kan kaybediyor, siz ne diyorsunuz?"
Yanıt yine kısa oluyor:
"Bir parti niye kaybediyor diye düşünülür, çare ara-
nır..."
Son günlerde kafama takılan bir soru var, o da şu:
"Acaba SHP'nin Genel Başkanı Erdal İnönü olsaydı,
parti bugünkü durumda mı olurdu?"
Bu soruya yanıt vermek oldukça güç. Ama 1988'li yıl-
lara dönüp baktığımızda, ortada bir gerçeğin olduğu da
apaçık. O yıllar Erdal İnönü SHP Genel Başkanı. SHP
kendi iç dinamizmini yitirmemiş, kimlik arayışında değil.
Parti içinde iki başlılık olsa bile örgüt dokusu henüz bo-
zulmamış. örgüt tabanı Erdal inönü'nün kusuru oldu-
ğundan yakınıyor sadece:
"İyi hatip değil. Lider dediğin gümbür gümbür konuş*
malı..."
Eleştiriler Erdal Bey'in kulağına geliyor. Her zaman
olduğu gibi espri yapmaktan geri kalmıyor:
"Ben de bir gün gümbür gümbür konuşacağım..."
Bir yıl sonra yerel seçimler yapılıyor ve SHP İstanbul,
Ankara, Izmir, Adana gibi büyük kentler başta olmak
üzere yerel yönetimleri kazanıyor.
1989 yılı sonları SHP'nin inişe gectiği dönemdir...
SHP içindeki hizip, Ikinci Cumhuriyetçilerle, Osmanlı
sosyalistleriyle kol koladır. Her şey bitmiş, altı ok tartış-
maya açılmıştır. Sanayici ve işadamları, parti içi hizbi,
basının "köşebaşlanm" tutmuş kimi dönek sosyalistler
ve avantacılarla birlikte pompalamaya başlamıştır.
1990 yılında yapılan SHP il ve ilçe kongrelerini anım-
sayanlar var mı?
Erdal inönü'yü genel başkanlıktan indirmek isteyen
grubun Kürt kökenli sözcüleri "Sew"i savunuyorlar,
SHP'nin CHP geleneğinden gelen "resmi ideolojiyi"
özümseyen bir parti olduğunu söylüyorlardı. Alkış kıya-
met koparken parti bir bölünmeye doğru gidiyordu. Ama
kimse bunun farkında değildi. inönü, bu gerçeği görü-
yor, bir yıl sonra yapılacak genel seçimlerde sandıktan
çıkacak sonucu biliyordu.
1989 yılında yerel seçimlerde esenrüzgar bir yıl sonra
durmuştu. SHP içindeki ideolojik farklılıklar partiyi çağın
gerisine itmişti. Lumpenler SHP'yi kendi çıkariarı için
kuşatmış, belediye meclisleri aynı etiketi taşıyanların
"çıkar tezgahına" dönüşmüştü.
Şimdilerde ise durum çok değişiktir. SHP'nin bugünkü
durumu ne 1991 seçimlerindeki HEP olayıdır ne de 1989
yılındaki iç çatışmadır. SHP bugün kendi dokusunu, sol
kimliğini yitirmiştir. Ancak örgütleri hala dinamiktir.
özellikle Ege ve Akdeniz yöresindeki örgüt dokusu ve
dinamizmi yine vardır.
Bir siyasal partinin ayakta kalması, kendi kimliğine
kavuşması için yükselen değerlerle değil, eskiden oldu-
ğu gibi kendi öz değerlerini savunmasıyla gerçekleşir.
Emekçi yığınları çevresine toplayıp toplumun istemleri-
ni görmesiyle sağlıklı bir yapıya kavuşur.
SHP bir tabela partisi değildir. Halkçı Parti, SOOEP ve
SHP, siyasal yaşamımızda 11 yıldır önemli işlevler üst-
lenmiştir. O nedenle SHP'nin, 2.5 yıldır DYP ile iktidar ol-
duğu halde bir varlık gösterememesi toplumun tepki-
sine neden olmaktadır.
SHP eski Genel Başkanı Erdal İnönü'yü (sizler ister
sevin, ister sevmeyin) ben arıyorum. Türk toplumuna ve
özellikle sosyal demokratlara ters gelen, bağırıp çağır-
mayan, gürleyip esmeyen Erdal inönü, çağdaş demok-
ratik yapısıyla ayakta tutmuştu SHP'yi. Eğer örgütler ve
özellikle belediye başkanları "parti içinde parti" t\a.vas\-
na girmeseler, SHP'yi lumpen kadrolardan arındırsalar-
dı durum daha farklı olurdu bugün...
Ne diyor inönü:
"Demokrasilerde partiler itibar kazanırlar da kaybe-
derler de."
Neden kazanırlar, neden kaybederler?
Sanırız İnönü'nün bu sözlerini en iyi değerlendirecek
kişi Murat Karayalçın'dır...
Topuz,hükümeteen
çok ikioy ömürbiçti
İstanbul Haber Servisi- CHP
Genel Başkan Yardımcısı Ali
Topuz, Başbakan Yardımcısı
ve SHP Genel Başkanı Murat
Karayalçm tarafından
'hükümeti kurtarma' adına
yapılan kabine değişikliğinin,
sonun başlangıcı olduğunu
öne sürdü. Murat
Karayalçın'ın hem "Bakaniar
başarılıydı" deyip hem de
kabine değişikliğine gitmesini,
topluma karşı yapılmış büyük
bir gaf ve suç olarak niteleyen
Topuz. "Kabine değişikliğinin
temelinde, koltuklarda birkaç
ay daha fazla oturma sevdası
yatmaktadır. Değişiklik,
hükümeti bir-iki ay daha
ayakta tutabilir, ki buna bile
ihtimal vermiyonım" dedi.
Topuz, Dışişleri Bakanlığı'na
getirilen Mümtaz Soysal'ı ise
SHP'nin gelecekteki
potansiyel lideri olarak
tanımladı. Solda bütünlük
konusuna da değinen Ali
Topuz, DSP ile CHP çatısı
altında birleşmeye her zaman
için haarolduklannı söyledi.
CHP Genel Başkan
Yardıması Ali Topuz, dün
partisinin İstanbul il
örgütünde bir basın toplantısı
düzenleyerek Türkiye'de
yaşanan son siyasal
geüşmeleri değerlendirdi.
Topuz, basın acıklamasında,
Türkiye'de yaşanan
ekonomik ve siyasal
sorunlann, ülke yönetiminin
başındaki 'yeterli ohnayan
yetküilerden' kaynaklandığını
ileri sürdü. Bu tür kişilerin
siyaset kurumunu kirleterek
toplumun siyasetçilere
duyduğu güveni sarsüğını dile
getiren Topuz, bu durum
nedeniyle merkez sağ ve
merkez soldaki siyasal
yapılanmalann büyük bir
darbe yediğini vurguladı.
Topuz, Türkiye'nin söz
konusu durumdan
kurtulmasını; siyaset! çıkmaza
sokan, kirleten ve gözden .
düşüren, ekonomıyi altüst
ederek ahlaki çöküntüye
neden olan yöneticilerden
kurtulmasma bağladı. Basın
toplantısından sonra
gazetecilerin sorulannı
yanıtlayan Ali Topuz, bir soru
üzerine, hükümette yapılan
kabine değişikliğini sonun
başlangıcı olarak nitelendirdi.
Topuz, Başbakan Yardımcısı
Murat Karayalçın'ın
kaldıramayacağı kadar büyük
sorumluluklann altına girdiği
için ezildiğıni ve bu nedenle de
'kendisini kurtarmak' adına
yapmaması gereken şeyleri
yaptığını öne sürdü.