Katalog

20 NİSAN1994 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP, Ecevit'ten yanıt bekliyor • ANKARA (Cumhuriyet • Sn-osu)-CHPMerkez V ürütme Kurulu'nda (MYK) "solda birlik" görüşüldü. Genel Başkan Deniz Baykal başkanlığında MYK üyeleri ve milletvekillerinin ortaklaşa yaptığı toplantıda, iktidar ortağı olması nedeniyle, SHP ile birleşmenin güçleştiği görüşü benimsenirken, DSP lideri Bülent Ecevit'in yakacağı "yeşil ışık'ın beklenmesi kararlaştınldı. Paul Svveezy İstanbul'da • Haber Merkezi -Yaşayan en önemli Marksist iktisatçılardan Paul Svveezy, konferans ve söyleşilere kaulmak üzere dün İstanbul'a geldi. İktisat Fakültesi Mezunlan Cemiyeti'nin daveti üzerine Istanbul'a gelen Sweezy, ilk olarak yann saat 14.00'te Shareton Oteli'nde "Kapitalizm nereye gidiyor" konulu bir konferans verecek. Svveezy, 23 Nisan'da da Tarih Vakfı'nda bir söyleşiye katılacak. Ünlü Monthly Revievvdergisinin kuruculan arasında yeralan ve başyazarhğını yapan Svveezy. ıcapitalizm ve özellikle tekelci kapitalizm üzerine yazdığı önemli kitaplan ile Marksist ve Marksist olmayan iktisatçılan derinden etkiledi. 84 yaşındakı ünlü iktisatçı sosyalist ülke ekonomıleri üzerine yaptığı araştırmalannda da ekonomist sistemlerin yozlaşmasını ve giderek kendi karşıtlanna dönüşmelerini daha 196O'lı yıllarda görmüştü. Cindoruk'un Demirel ziyareti •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMM Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, KİT'lerin kapaülmasına karşı olduğunu belirterek, ekonomik kararlannın, sıkıyönetim kararlanna benzemedığı görüşünü yineledi. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e, dün olağan bir ziyarette bulunan Cindoruk, görüşmenin ardından yaptfğı açıklamada. Demirel'e TBMM'ninçalışmalan hakkında bilgi verdiğini söyledi. Yarayalçın'ın gezileri • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)- SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardıması Murat Karayalçın. bölge toplantılannda SHP'nin iktidarda kalmasının gerekçeleri ile istikrar ve demokraükleşme paketleri konusunda örgütü bilgilendirecek. Karayalçın, bugün ilk olarak İstanbul'da düzenlenen bölge toplantısına katılacak. Yann Ankara, 24 nisan pazar günü de Muğla bölge toplantısında konuşacak. SHP Genel Sekreteri Fikri Sağlar, solda birlik için önkoşulsuz, içtenlikle her türlü görüşmeye hazır olduklannı yinelerken, DSP-CHP yakınlaşması konusunda da "Solda birlik için atılan her adımı dikkatle izliyoruz, olumlu birgelişme olarak görüyoruz. İkili birleşmeler daha sonra üçlü birleşmelere yol acabilir"dedi. Hükümete mitingle yanıt •ANKARA (Cumhuriyet Börosu)- İşçi, ekonomik paketi uygulayan hükümete, mitinglerle "hayır" diyecek. Türk-Iş, ekonomik istikrar paketini. 24 nisan günü Ankara'da düzenleyeceği "İşsizlik ve Pahalıhğı Protesto" mitingiyle "İşsizlik ve pahalılık kader degildir" diyerek protesto edecek. Hak-İş de aynı gün Karabük'te gerçekleştireceği mitingJe, "Tabrikalar kapatılamaz, Karabük karartılamaz" mesajıru verecek. Yetki yasa tasarısı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümete, özelleştirme uygulamalannın düzenlenmesi ve özelleştirme sonucunda doğabilecek istihdamla ilgili sorunlann çözümlenmesine ilişkin olarak üç ay süreyle kanun hükmünde kararname (KHK)çıkarma yetkisi veren "yetki yasa tasansf'. yapılan küçük değişikliklerleTBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edildi. SHP lideri, isyancı milletvekilleriyle tek tek görüşerek ikna etmeye çalışacak Karayalçınçözüıııarıyor• Karayalçın 10 milletvekilinin "Koalisyondan ayrılahrn" bildirisiyle ilgili rahatsızlıklannı dile getirirken Grup Başkanı Aydın Güven Gürkan'ı da "Niçin bu tür girişimlerden benim haberim olmuyor. sizin haberiniz olmuyor" diye uyardı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yar- dımcısı Murat Karayalçın, 10 milletve- kilinin "Koalisyondan aynlma" çağnsı- nı içeren bildirisiyle ilgili rahatsızlıklan- nı dile getirirken Grup Başkanı Aydın Göven Gfirkan'ı. "Niçin bu tür girişim- lerden benim haberim olmuyor, sizin ha- beriniz olmuyor" diye uyardı. Gürkan, milletvekillerinin kendisine de haber vermeden açıklama yaptıklannı. anlık ve duygusal bir tepki göstermediklerini, tepkilerinin bir birikimin yarattığı umutsuzluktan kaynaklandığını söyle- di. Karayalçın, isyancı milletvekilleriyle tek tek görüşmeyi kararlaştırdığı muha- lif milletvekillerini ikna etmeye çalışa- rak önümüzdeki günlerde yapılacaklan anlatacak. SHP lideri Karayalçın, önceki akşam Grup Yönetim Kurulu (GYK) toplan- tısına katıldı. Bu toplantıya "Koalisyon- dan çekileüm" bildirisine imza koyan GYK üyelerinden Salman Kava, Mus- tafa Yüıîıaz (Malatya), Cemalettin Gür- büz ve Şahin Ulusoy katılmadı. Bu mil- letvekillerinin, aynı saatlerde TBMM •İdare Amiri İstanbul Milletvekili İbra- him Gürsoy'un odasında bir araya gel- dikleri kaydedildi. Parti içi muhalefeti yürüten milletvekillerinin çoğunluğu. dün yapılan grup toplantısına da katıl- madılar. Edinilen bilgiye göre Karayal- çın GYK toplantısında, 10 milletvekili- nin açıklamasından duyduğu rahatsızlı- ğı dilegetirerek iletişimsizlikten yakındı. Karayalçın'ın, "grubu toparlayamadığı- nı" söyleyen Grup Başkanı Aydın Gü- ven Gürkan'ı da "Niçin bunlardan be- nim haberim olmuyor, niçin sizin haberi- niz olmuyor" diye uyardığı öğrenildi. Gürkan'ın ise milletvekillerinin engelle- yeceği düşüncesiyle kendisine haber vermediklerini vurgula>arak gösterilen tepkinin; anlık, duygusal bir tepki ol- madığını, beklenen çizgi değişikliğinın gerçekleşmemesinden, bakanlann gru- ba karşı tavnndan kaynaklanan bir umutsuzluğun sonucu olduğunu söyle- diği belirüldi. 'Yeni bir atılım' Karayalçın da "koalisyona devam" karan alındığını anımsatarak "Devam kararı alındıktan sonra bunların yapı- Iması hoş değil. Biz yeni bir atılım yap- mak istivoruz. \ ergi vasası çıkacak, de- mokratikleşme paketi açıklanacak ve orada anılanlar yaşama geçirilecek. Böy- le bir dönemde birlikte olmamız gerekîr. Tereddütler varsa, bu iş nasıl yürüyecek" dedı. Toplantı sonunda Karayalçın'ın isyancı milletvekilleriyle tek tek görüşe- rek hedeflerini, koalisyondan bekledik- lerini anlatması görüşü benimsendi. GYK'da aynca bakanlann, ya tama- mının değiştirilmesi ya da hiçbırinin de- ğiştirilmemesi isteği yinelendi. Grup Başkanı Avdın Güven Gürkan, organ- lann yenilenmesı çerçevesinde. GYK - nın da istifava hazır olduğunu yeniden bildirdi. Karayalçın'ın da "Öbür düzen- lemeleri yapalun, gerekirse sonra onu da yaparız" dediği öğrenildi. İsyancı milletvekilleri. önümüzdeki günlerde partinin ılkelerine. koalisvon protokolüne sahip çıkılması konusunda ısrarlı olacaklannı bildirdiler. Bu millet- vekilleri. Ayasofya'nın ibadete açılma- sına ilişkin yasa önerisinin TBM M gün- demine alınması ola>ında DYP'lilerin tavırlanna dikkat çekerek "Artık bu tür olaylar tekrarlanmamaiı. DYP'den bu tür bir tek tavır daha görürsek hemen çe- kilmeliyiz. Biz partimi/den kopmak is- temiyoruz. Ama ilkelerimizden de daha fazla ödün >ereme\iz" dedıler. ANAP Yılmaz'danaktif muhalefetkararı OSMAN AYDOĞAN ANKARA - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, 27 Mart yerel seçim sonuçlanru değerlendirmek için milletvekilleri. MKYK üyeleri ve il başkanlanyla yaptığı toplantılann ardından. "aktif ve sorumlu muhalefet" yapacaklanru açıkladı. ANAP için "yeni bir dönem" başladığını belirterek tüm örgütten çok çalışılmasını isteyen Yılmaz, RP'yi hedefalanpolitikalarbelirleyeceklerini bildirdi. Koalisyona girme yanlısı olmadığını, ancak Türkiye'nin laik-antilaik çatışmasının körüklendiği hassas bir noktadan geçtiğini ve SHP'nin aynlmasının söz konusu olduğunu söyleyen Yılmaz, "KoşuUar gerektirdiğinde sorumluluktan kaçamayacakiarını" belırtti. Yılmaz. partisınin 66 ıl başkanıyla. 12 saat süren bir toplantı yaparak seçim sonuçlannı değerlendirdi. İl başkanlan. koalisyona girilmesine kesinlikle karşı olduklannı belirterek koalisyonun dağılması durumunda D YP'ye dışandan destek verilmesi dışında fedakarlık yapılmaması ANAP üderi Yılmaz: gerektiğini söyledıler. İç Anadolu Sorumluluktan kaçmam Bölgesi'ndervgelen il başkanlan. partı poliükalannda "milliyetçi-muhafazakar" görüşlerin öne çıkanlmasını isteyerek bu görüşlerin öne çıkanlmaması nedeniyie RP'nin yükseliş gösterdiğini sayundular. Güneydoğulu il başkanlan ise 1983 ruhuna ve Özal'a sahip çıkılmasını v e Özal ailesiyle banşılmasını istediler. İl başkanlan, Yılmaz'ın diğer vaatlerde bulunmadığmj eleştirmedikJerini, ancak seçmene, hedef gösterilmesi gerektiğini bildirdiler. Yılmaz'a tam bağlılıklannı bildiren il başkanlan, baa genel başkan yardımcılanru eleştirdiler. ÇİZMEDEN YUKARI / MUSA KART NATO. BOŞNAKLARJN ARKAŞtNDA DÎMDİK DURACAKTlRL Elazığ milletvekillerinin Çiller'in önündeki kavgasında silahlann çekilmesi güçlükle önlendi D YP milletvekilleribirbirine girdiANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)- DYP'de seçim sonuçlan değerlendirmesi kavga getirdi. Elazığ milletvekilleri Ahmet Küçükel ve Ali Rıza Septioğlu. Başbakan Tansu Çiller'in önünde birbirlerine gardiler. Kulisteki kavgada, silahlann çekilmesi güçlükle önlenebildi. DYP TBMM gnıbunda 27 Mart yerel seçim sonuçlan ile il- gili değerlendirmeler dün de sürdürüldü. Başbakan Çiller, toplantının basına açık bölü- münde >aptığı konuşmada. ekonomik paket ve terörle mü- cadele konusunda bilgı verdi. Terörle mücadelede vaz ayla- nnda yeni bir dönüm noktasına gelineceğini bildiren Çiller, mü- cadelenin, hazırlanan plan çer- çevesinde yürütüldüğünü söy- ledi. • DYP Meclis Grubu'nda Elazığ milletvekilleri Ahmet Küçükel ile Ali Rıza Septioğlu Başbakan Çiller'in önünde seçim sonuçlan nedeniyle kavga etti. Silahlann çekilmesine kadar uzayan kavgada Çiller'ikorumalan korudu. Ekonomik paketin. Türk halkının refahı için hazırlandı- ğını da bildiren Çiller, "Bunlar ne Dünya Bankası, ne IMFnin desteğini almak için yapılmadı. Ama onlar destek verdi. Sami- miyetle sövlüvorum, IMF ya da Dünya Bankası'nın desteği olsa da olmasa da bu önlemleri alır- dık" diye konuştu. Çiller'in konuşmasından sonra Genel Başkan Yardımcı- sı Şinasi Altıner. yerel seçim sonuçlan ile ilgili olarak genel merkezın hazırladığı rapor hakkında bilgi verdi. Altıner. her ildeki seçim sonuçlan ve DYP'nin oylannın durumunu anlattı. Altıner'in, baa iilerde olduğu gibi Elazığ'da da DYP'- nin önemli ölçüde oy kaybetti- ğini dile getirdi. Altıner'in, Elazığ ile ilgili bu değerlendirmesi, büyük bir kavganın ateşleyicisi oldu. Uzun süredir aralannda sorun- lar olduğu bilinen Elazığ millet- vekilleri Ahmet Küçükel ve Ali Rıza Septioğlu. seçim sonucu- nun sorumluluğunu birbirlen- nin üzerine attılar. Çiller'e etten duvar Grup toplantısından sonra kuliste Başbakan Çiller'in yanı- na giden Septioğlu. Elazığ se- çim sonuçlan ile ilgili olarak kendisiyle görüşmek ıstedığını bildirdi ve Küçükel'i suçlava- rak "Parti aleyhine çaltşanlar yüzünden oy kaybedildiğini" öne sürdü. Bu sırada Çiller'in >anında bulunan Küçükel ise buna sert tepki gösterdi. Küçükel'in de Septıoğlu'nu başka partiler için çalışmakla suçlaması üzerine tartışma kav- gaya dönüştü. Küçükel. bir anda Septioğlu'nun boğazına sanldı. Birbirlerine, "Köpoğlu köpek", "Eşşoğlu eşşek" diye bağıran iki milletvekilinin itişip kakışması sırasında 81 yaşında- ki Septioğlu. bir anda elini beli- ne attı. Çiller. hemen önündeki kavgayı şaşkınhkla izlcrken ko- rumalançjvresinde etten duvar örerek güvenliğini sağlamaya çalıştılar. Septioğlu'nun silahını çekmesinı ise DYP Genel Baş- kan Yardımcısı ve Adana Mil- letvekili Hafit Dağlı önledi. Araya giren öteki milletvekille- ri. iki milletvekilini de tutarak a>n vönlere doğru uzaklaştınr- ken sinirlenen Septioğlu'nun. "Hele uşaklar nerdesiniz" diye bağırarak adamlanna çağn yapması dikkat çekti. Çiller. korumalann etten du- van arkasında Meclis'i terk ederkenmilletvekillerininçaba- sı sonucu. TBMM çatısı allında veni bir silahlı olav vaşanması önlenmış oldu. TBİMM'deyine benzer nedenlerle Sıirt milletve- killeri arasında çıkan tartışma- da DYP Milletvekili Abdürre- zak Ceylan. AN \P'h İdris An- kan tarafından öldürülmüştü. POLTI1KA GUVLUGU HIKMET ÇETINKAYA Şeriatçı Yöneticiler... Milli Eğitim Bakanlığı'nda yıllarca görev yapmış bir üst düzey yöneticiyle konuşuyordum. Milli Eğitim Ba- kanlığı'nın bugünlere nasıl geldiğini anlattıktan sonra aynen şöyle dedi: "Milli Eğitim Bakanlığı 'nda Fethullah Gülen Hoca, ba- kandan daha etkilidir. Bakanlıkta Fethullah Gülen "m de- diği olur..." Bir öğretmen lisesinde müdürlük yapan ve siyasal ter- cihini "Ben DYP'liyim" diyerek vurgulayan yönetici ise şöyle diyordu: "Milli Eğitim Müdürü. Fethullah Hoca'nın cemaatin- den. Bu yüzden ben okulda hiçbir tarikatçı öğretmen hakkında soruşturma açtıramam..." Türkiyedegerçekten neleroluyordu? Hükümetin DYP kanadı tarikatların Milli Eğitim Bakan- lığfndaki örgütlenmelerini nedense çok geç anladı. RP'- nin yerel seçimlerde başarılı olması, DYP içindeki kimi bakan ve milletvekillerini uyandırdı. Bir süre önce DYP Manisa Milletvekili ÜmKCanuyar partisınin grup toplan- tısında şöyle dedi- "Milli Eğitim Bakanlığı kadrolarmı RP ve MHP'Iİ mili- tanlar kuşattı..." 27 Mart yerel seçimlerinde Milli Eğitim müdürleri, okul müdürleri RP seçim merkezlerinde görev aldılar. Fethullah Hoca'ya yakın olan yöneticiler, açık açık şöyle diyorlardı. "Laiklerin defterini dürmek için Müslüman adaylara destek vereceğiz..." Imam hatip liseleri ve öğretmen liselerinde örgütle- nen "şenafc/yöY?ef/c/7er"son2yıldırburaları "şeriatyu- valanna" dönüştürmüştü. Velilerin şikayetlerine kimse kulak asmıyordu. Milli Eğitim Bakanlığı'nda dün başlayan operasyon önce "tepe noktaları" temizlemek amacını güdüyor ve DYP'liler bu işte kararlı görülüyor. Acaba iş işten geçti mi? Takkeli liboşların savunduğu "kara yobaz çeteleri" panik içindeler. Olayı saptırmak için yoğun birçaba har- cıyorlar. Her zaman olduğu gibi' demokrasimaskesini" kullanıyorlar. Aman dikkat!.. Kara tehlikeyi DYP'nin saptaması ve üzerine gitmesi çok sevindiricidir. ilk aşamada Milli Eğitim Bakanlığı Ta- lim Terbiye Kurulu Başkanı Yusuf Ekinci, Teftiş Kurulu Başkanı Cemal Şeker, Personel Genel Müdürü Ersin Sapmaz ve llköğretim Genel Müdürü Ekrem Yangın'ın görevden alınmaları olumlu bir gelişmedir. Fethullah Gülen ve ekibi üç gündür "perişan" bir du- rumda. Milli Eğitim Bakanlığı'nda ve İçişleri Bakanlığı'- nda örgütlenen Fethullahçılar, DYP'ye karşı "harekat" düzenledi. Bir takkeli liboş bu olup bitenleri bakın nasıl değerlen- diriyof "DYP, tek partı donemi uygulamalarını günümüze ta- şımak isteyen SHP'nin taleplerine kulak verirse ilk se- çimde tokadı yıyecektir. Amerikalılar sonu önceden bel- li bir maceraya neden para yatırsınlar ki..." Takkeli liboşAmerikadandestekarıyoraklısıra. Kara yobaz çetelerini savunurken kendi düz mantığı içinde her zaman olduğu gibi senaryolar üretmekten kendini alamıyor... Ne denir böylesine? Vah zavallı vah! Refah Partisi'nin bu denli yükselişinde okul müdürle- rinin ve öğretmenlerinin büyük etkısi olmuştur. Okul yö- neticilerinin İstanbul, Ankara gibi kentlerdeve diğer ver- leşim birimlerinde "parti militanı" gibi çalıştıkları bir gerçektir. Refah yuvalarının nerede olduğu bellidir. Fethullah Hoca ve ekibinin nerelerde örgütlendiği bilinmektedir. işte takkeli liboşların telaşı bu yüzdendir. Taksim ve Kızılay Alanı'nda yeşil bayrak açan, laik Türkiye Cumhuriyeti'ni yıkmak isteyen şeriatçı güçlere destek çıkanların gerçek yüzleri iyice ortaya çıkmıştır. Kimdir bunlar? Yıllardır adlarını sergiledik, nasıl din simsarlığı yaptık- lannı uzun uzun anlattık. Şimdi bir telaş ve panik içinde bağırıp çağırıyorlar: "DYP okullardaki mescitleri kaparsa ilk seçimde halk- tan tokat yer..." DYP'nin fazla zamanı kalmadı. Milli Eğitim müdürlük- lerine bakın, kime hizmet ediyorlar anlayacaksınız. O nedenle operasyon sürmeli. Laik cumhuriyet düşmanla- rı saptanmalı, Fethullah Hoca'nın yandaşları Milli Eğitim Bakanlığı'ndan uzaklaştırılmalı... Geç kalmadan!.. ÇUlev'inenuiyle Bülent Gühekin'e soruşturma ANKARA (ANKA) - Başbakan Tansu Çiller, Merkez Bankası Başkanlığı gibi çok önemli bir görev verdiği Bülent Gültekin hakkında. yıllaröncesinin müTeahhit avanslan için soruşturma açılmasını istedi. Başbakanlık Teftiş Kurulu. Başbakan Çiller'in emri üzerine Bülent Gültekin hakkında KOİ Ortakhğı Idaresi Başkanlığı dönemi için soruşturma başlattı. Soruşturma kapsarmnda. eski KOİ Başkanı ÖkkeşÖzuygur ile başkan yardımcıları Süleyman Vaşar ve Mehmet Coşan da bulunuvor. Bunalımlardan var olan yapıyla çıkılamayacağını söyleyen SHP Grup Başkanı, SHP'li bakanlann değiştirilmesini istiyor Gürkan: Örtadabirsiyasal sorumluluk sorunuvarANKARA (Cumhuriyet)-SHP içinde hü- kümetten çekiHp çekilmeme tartışması sürer- ken Grup Başkanı Aydın Güven Gürkan IMF'ye gitmek zorunda kalrruş hükümetten SHP'nin çekilmesinin artık olanaksız olduğu görüşünde. "Vanhğmuz nokta sosyal demokrasi açı- smdan bana elem veriyor" diyen Gürkan bun- dan sona yapılması gereken şeyleri sıralarken. bugüne vanîan noktanın her aşamasında so- rumluluk üstlenen SHP'li bakanlann değişme- si gerektiğini belirterek şunlan söylüyor: "Hem ülkeyi IMPye götören politikalann miman olacaksıruz hem de avnı anda ülke eko- nomisini kurtarmava soyunacaksum. Bu ikisi aynı anda ounaz. Bövle bir program ve kadro anlaytsma ben güven du\madığHn gibi kimse de güven duymaz." Gürkan. hükümetin yeniden güvenoyu al- masının zorunlu olduğunu da ekliyor ve şöyle diyor "Bence bu çok önemli istikrar programı- ran gerekli siyasai güvene ve desteğe sahip ola- bfimesi için yeni bir hüriimet kurulmau, bu hü- kümet yeni bir program sunmalı ve yeni bir gü- venoyu almahdır. Bu, Türkiye'yi siyaseten çok rahatlatacakür."SHP Grup Başkanı Gürkan Cumhuriyet'in. 5 Nisan kararlan ve SHP için- deki huzursuzluğa ilişkin sorulannı yarutkdı: - İstikrar paketine SHP Grup Başkanı ola- rak nasû bakıvorsunuz? GÜRKAN - İstikrar paketini üç açıdan de- Y6Bİ hÜkÜIHBt, yBllİ OÜVCnOyilİstikrar programınm gerekli siyasal güvene\edesteğe sahip olabilmesi için yeni bir hükümet kurulması gerektiğini söyleyen SHP Grup Başkanı Aydın Güven Gürkan, "Bu hükümet yeni bir program sunmalı veyeni bir güvenoyu almahdır. Bu, Türkiye'yi siyaseten çok rahatlatacaktır" diyor. ğerlendirebiliriz: Pa- ketin teknik içeriği. paketin sosyal dava- naklan ve paketin siyasal desteği... İstik- rar programı ile ilgili olarak bu saydığım üç noktada da ciddi nok- sanhklar görüyorum. İstikrar programının çok başanlı olmasını yürekten diliyorum. Çünkü bu prograrrun başansız olması demek: buna benzer pek çok prograrrun art arda uv- gulanması demekür. Buna bir ülkenin eko- nomik, sosyal ve siyasal yapısı çok zor daya- nır. Bu şok program belirgin olumluluklara ulaşabilmeli ki >eni şok programlara ihtiyaç duyoılmasın ve sürekli ama yumuşak önlem- lerle ekonominin iç ve dış fınansmanındakı yapısal bozukluk giderilebilsin. Bence şu nok- tayı bilmek ve inanmak son derece önemlidir. Bugün Türkive'de kim iktidar olursa olsun bunu ya da buna benzer bir istikrar prog- ramıru uygulamak zorundadır. Bence soru "Niçin bu istikrar progranunı uvguluvorsunuz" olmamalıdır. Bence sorun "Niçin bövle bir is- tikrar programma gerek duyulınayacak koşul- ları geçmiş yıllarda oluşturmadınızT" olmahdır. Ortada bir siyasal sorumluluk sorunu vardır. - Programda ki noksanlıklar nelerdir? GÜRKAN - Programı bırçok noktada eksiklı görüyorum. Bunlann başında orta va- deli hedeflerin vetennce önemsenmemiş ol- ması gelmektedir. Bu hedeflerin başında kuş- kusuz vergi yapımızın köktenci bir biçimde ye- nilenmesi yer almaktadır. Bu vergi sistemi ko- rundukça iç fınansman sıkınümız kalıa bir bi- çimde aşılamaz. Aynca program orta vadeli bir hedef olarak bütçe anlayışımızı ve bütçele- me tekniklenni yenilemevi de benimsemeliydi. Bütçe anlayışımız ve sistemimiz de çağdışıdır. Savurganlık. verimsizlik ve denetimsizlik ade- ta otomatiğe bağlanmıştır. Bir orta vadeli he- def de dışsatım sektörünün yeniden yapı- landınlması olmalıvdı. Dışsatım sektörü an- cak olağanüstü düşük ücret düzeyi ve olağa- nüstü yüksek dövız kurlanyla dışsatım yapa- bilmektedir. Türkiv-e'nin dışsatım sektörü orta sürede yeniden duzenlenmelidir. Bankaalık sektörünün ve menkul sermaye pi>asasının da hedeflere tam uygun olarak calışmadığı bir gerçekliktir. Bunlann da orta sürede yeniden düzenlenmesi gerekir. BirdeTürkive'nin uzun sürede muıkıkii bir temcl hedetl olmalıdır. O da dev let v apımızın her şev ı ile yeniden düzen- lenmesidir. - Peki program sizce hiç değilse ktsa süreli he- deflerine ulaşabilecek midir? G Ü R K A S - Ben programı kısa süreli eko- nomik hedeflen açısından da birkaç noktada çok riskli görüvorum. Bunlann başında döviz kurundaki belirsizlik gelmektedir. Saruyorum bir istikrar programını ilk kez bütünüyle ser- best piyasaya bırakılmışdöviz kurlanyla uvgu- lamayı dcniyonız. Bu bana çok kaygı veriyor. Hatta kaygıdan da öte ürküntü duyuyorum. Döviz kurundaki aşın yükselmeler. hem fiyat- lar düzeyini aşın > ükseltir hem de bütçe denge- sini hızla bozar. Döviz kurundaki aşın yüksel- meler. zamlar nedenivle halkın yüklendiği fa- dakarlıklann dışanya aktanlması sonucunu doğurur. Bu da yeniden zam yapılmasını zo- runlu kılar. Döviz kurunu piyasa koşullanna bırakarak u>gulanan bir istikrar programı. bence olağanüstü belirsiz bir ortama terk edil- miş demekür. Üstelik bu program sağlam dö- viz rezervlenyle de uygulanmaya başlan- mamıştır. Bu durum döviz kurunu çök yüksek faizlerle denetim alüna alma>i zorunlu kı- lmaktadır. Bu da hem gelir bölüşümünün ada- letli kalabilmesini hem de üretim gücünün varlığıru koruyabilmesıni çok güçleştirmekte- dir. Oretimin de, adaletin de çok gerilemesin- den korku duyuvorurn. Avnca paketin, vergi öniemlerini de çok ye- tersiz gorüyorum. Hem bütçeye kalıa ve yeter- li ek gelir bulmak hem de adalet yönünden pa- keti yetersiz buluyorum. Programın özelleştir- me ile ilgili hedefleri de bana gerçekçi gelmiyor. Hükümet ısrarla sağlam bir hukukı altyapı oluşturmadan. bir özelleştirme programı ön- görmeden, güvenilir bir sosyal dayanışma çer- çevesi oluşturmadan ve gerekli uzlaşmalan sağlamadan özelleştirme yapmaya çabşmak- tadır ve bu nedenle de olağanüstü bir dirençle karşılaşarak, özelleştirmeyi yapamamaktadır. Parlamentoya sevk edilen Yetki Yasası'nın bu eksiklikleri giderdiğiru düşünmüyoram. Sanı- yorum hükümet, gerçek anlamda özelleştirme yapmak yenne telefon hizmetleri gibi kârh bir- kaç alanı yabana sermayeye hızla satmayı planlamaktadır. Bu, döviz sorunumuza ve bütçe açığı sorunumuza çok kısa süreli bir çö- züm getirir. ama kamu ekonomisinin yeniden düzenlenmesi ve verimliliğin artünlması soru- nu variığını korur. StRECEK