Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURIYET 20 NİSAN1994 ÇARŞAMBA
OLAYLAR VE GORUŞLER
Laiklik-şeriatçılık çatışmasıf)
Kutuplaşmav a \e gıderek çatışma> a \ onelen ıkılıklenn kalıcı
çözumu zorlanmış bırhklerde değıl. gonullu, hoşgörülü
çeşıtlılıktedır Halkın sesı Hakkın sesıdır Ona kulak verelım.
Prof. Dr. BOZKURT GÜVENÇ
B
ırand ıle Dundar"ın "Çap-
raz \tcş" (Shovv TV II
Mart 1994) programında
uzlaşma bekle>enler du$
kınkhğıru uğradı Gı\sılc-
rın sımgesel dılınden \ola
kovulan tartışma, gıderek laıklık-şen-
atçılık çatışmasına donuştu "Lz-
laşmaya hazınm" dı>en sozculer otekı-
nı dınlemedı. dıvalog kurulamadı
Tartışma>ı ızleşenler uzlaşmazlığın
buvuyenbo>utlannıgormeklebırlıkte
umutsuzluğa kapılmadı Ancak. de-
mokrasılerde tukenmeven çareler bu
koşuüar altında nasıl bulunabılır0
Bı-
lınçlı ya da bıhnçaltında, soruna ço-
lum >olunu gosterecek kurtancıvı \a
da mucızeyı bekler olduk Programa
katılan tartışmacılann da kdbul ettığı
gıbı sorun kıvafet (çarşaf, ortu. ortun-
mek) değıl." ıdeolojıktır "Çapraz
Ateş" altında tuten dumanın ka>-
nağını bulmaya, ozune ınmeye çaüşı-
yorum
Karşıtlık ve karşılıklılık
İnsan-insan ve insan-toplum ıh-jkıle-
pnınkavnağında I) Karşıtlık (otekıle-
re karşı ben bız) ve 2) Karşılıklılık (re-
ciprocite) ılkelen \atmaktadir Bırbı-
n>le çelışık gıbı gorunen bu ıkı ılke.
toplumun değer, tutum ve da\ranışla-
nna gore karşıt da olabılır, yöndeş de
Kendı kımlığını ötekilere karşı algıla-
yan dunya goruşu sa>aş°a da y onelebı-
lır, banş'a da Gerçı karşıtlık mutlaka
duşmanlık değıldır. ama dunya ayna-
sında o!up bıtenlere dostça ya da duş-
manca bakan kışıleraynada kendılen-
nı gorurler Sıyaset. dın ve ınanç dun-
vaları bu evrensel kuralın dışında ka-
lamamıştır
Tannlı-Tannsız. peygamberlı-pey -
gambersız. kıtaplı-kıtapsız hemen bu-
tun dınlenn, ahlak ve hukuk duzenle-
nnın ozunde a>nı karşılıklılık ılkebi
bulunur "Öteki sana nasıl davransın
istivorsan sen de oyle davran Ötekine."
In^anoğlu bu gerçeğı bılır. oğutler,
ama yenne getırmekte guçluk çeker
Tanh boyunca tek bır şaır çıkıp "Ben
otekiyim" dıvebılmıştır Çoğunluk,
o'ekılenn kendısını anlamadığı. ken-
dısıne karşı olduğu gerekçesıyie karşıt-
lığı veğler. bırlığı ıkılığe, dostluğu duş-
manlığa donuşturur Taraflardan bın-
nın bu yolu seçmesı, karşılıklılığı
karşıtlığa çevırmeye yeter Onun ıçın
dılımızden duşmeyen banş sağlana-
maz. banş donemlen uzun omurlu
olamaz karşıtlık çatışmayı çağırdığı
halde, karşılıklılık ıkı değerlılı, karar-
sızbırdurumdur Uzlaşmaya da gıder.
çatışmaya da Sonucu, toreler, kışıler
değıl, toplumun ya da kulturun tanh
ve bılınç duzeyı. vapısı belırler
Laiklik-şeriatçılık tartışması. son
çozumlemede Tanrı devletı ıle dunya
devlctı arasındadır Toplumun ya da
ınsanırı yazgısına hangısı egemen ola-
cak1
Egemenlık gucunu Tann'dan
alan din de>leti mı. yoksa mılletten
alan diinya devleti mı1
Hınstıyanhğın
ortaçağlan ıkı devletın savaşlanyla
geçtı Laıklık ılkesı ustune kurulan
Turkıye Cumhunyetfnde aynı çatış-
ma suruyor Şenatçılar, Osmanlı'nın
(Allah) devletını. laıkler ıse Turk un
(Dunya) devletını savunuyor Ikı tur
egemenlık uzlaşamıyor Şenatı teblığ
edenler
Bız kıtabımızın emırlenne uyuyo-
ruz. laık devletın kul yapısı anayasası-
nı tanımıyoruz Laık veçoğulcu oldu-
ğunu soyleven hukuk devletı (yanı
TC) benım varlığımı kabul etmek, be-
nı tanımak zorundadır Laıkler Ku-
ran"ı Kenm'ın her emnnı yenne getır-
meyebılır. ama kıtabımı şavet redde-
derse onlan yok etmek gorevımı yen-
ne getınnm, dıyor
Tartışmaya doğrudan katılmayan
ılahıyatçılar, kutsal kıtabın gercckten
boyle soyledığını doğrularken, laık
dev letın sozculen
TC devletinin yasaları, tatandaşını
dini inanc ve ibadetinde tamamen ozgur
bıraktığına göre tatandaş, kendisine bu
hakları veren anayasaya ve ona dayalı
yasalara savgılı olmak zorundadır.
Doğrudan ya da dolaylı olarak demok-
ratik cumhuriyeti y ıkmay a > onelik dav-
rantşta bulunamaz. eylemlere katıla-
maz. Şeriat isteyenler, dinlerine sahip
çıkma hakkını nasıl kendilerinde gorii-
yorsa. biz laıkler de inandığunız cumhu-
riyeti koruyonız, koruma gorevimizi
yapacağız, sozümüzu tutacağız dıyor
Laıkler ve şenatçılar bırbırlennı
reddettıklenne gore savaş yaklaşıyor
demektır Laıklenn 'gelın dın ıle dev-
letı. ıbadet ıle sıyasetı bırbınnden ayn
tutalım. banş ıçınde bırlıkte yaşaya-
lım' çağnsı boşta kalıyor Şenatçıhğın
yurtdışından yukselen sesı. gerekçeyı
şovle açıklıyor
İslamijet hetn din hem devlet, hem
ibadet hem siyasettir. İslamın siyaseti
ibadet, ibadeti siyasettir. Siyasetsiz ve
devletsiz İslamiyet olmaz.
Şenatçıhğın davası, ibadet değıl si-
yasettir Kendı sozlenyle
AUah'a mahsus clan hakimiyet hak-
kını insanlardan a!ıp \llah
-
a iade et-
mektir. Hakimiyet milletin değil, Al-
lah'ındır. Kanun koyma yetkisi \llah'a,
uygulama gorevi kullara aittir.
Ne var kı şenatçılık. hakimiyet hak-
kını doğrudan kullanmayan Allah'ın.
dunya ışlennı yıne kullanna bıraktığı-
nı ya da -daha doğrusu- kımı ınsanla-
nn dunyayı Allah adına yonetüğını
vurgulamıyor
Sonuç: Birlik mi, çeşitlilik mi?
Laıklenn "Siz böyle inanıyorsunuz,
ama karşı düşuncede olanlar da var.
Öyleyse bırakınız devletimiz laik kal-
sın; herkes dinini, ibadetini inandığı gi-
bi, özgurce yerine getirsin" goruşu
islamın tevhid ılkesıyle karşılaşıyor
"İslam birdir. tektir. İslam tefrikayı
(bolunmeyı) kabul etmez!" denıyor
Oysa İslamın tevhidi. ideal'dır İslam
ibadetinde. sıyasetınde ve hukukunda
farklı mezhepler, fırkalar (partıler),
okullar ve ıçtıhatlar, çoğulculuk var-
dır İslam ınancında tevhid (bırlık) ıl-
kesı vardır. ama yaşayan Islamıyette
ideal-gerçek ıkılemı (dengesı) gorulur
"İslamivefte zorlama yoktur" ama la-
ık cumhunyetı yıkıp 0Mnanlı\ı yenı-
den ıhya edeceğını. laıklerden ıntıkam
alınacağı korkusunu salan zorbalar
çoktur Tevhid, ıkıhğın bırbınnı red-
dedıp çatışmasını değıl, uzlaşmasını
gerektınr Islamıyetın asıl gucu bırlık-
teklık ılkesınde değıl, çoğulculuktadır
Gerektığınde, milletin O
o98'ı Muslu-
mandırdıyenlenn, bu ulkede hangı ge-
rekçeyle Dar-ul Harp (savaş) ılan ede-
ceğını anlamak zordur Savaş ılanedı-
leceğıne -hatta belkı de edılmış bulun-
duğuna- gore, laıklen Musluman
saymıyorlar demektır Musluman şa-
yılmayan laıklen kuvvet zoruyla İs-
İamlaştırma. islamın temel ılkesıne
ters duşmuyor mu7
Uzlaşma umudu,
yolu yıne de çoğulculuktan geçer La-
ıklığın gerekçesı de, hedefı de budur
Farkhlığın. yanı çeşühlığın korunma-
sıdır Çeşitlilik ıçınde sağlanan bırlık-
tır Mutlak yada ıdeal bırlığı (tevhidi)
sağlamak gerekçesıyie eeşıtlılığı orta-
dan kaldırmak eğılımı kuvvet değıl
zayıflık gostergesıdır Ölumlu ınsan
ıçın guç olan yaşamak ve yaşatmaktır
olmek ya da oldurmek değıl
Laiklik-şeriatçılık tartışmalannda
kalıcı bır uzlaşmaya vanlamamasının
nedenlennden bın mantık farklandır
İnancın mantığı tumden (Tann'dan)
gelır Bılımın mantığı (metodolojısı)
tume (gerçeğe) varmaya çabalar In-
san aklı her ıkısını de oğrenebılır Bın-
nı kullanmak otekıne engel değıldır
Tumel gerçeklere ulaşan da, ınanan da
ınsan aklıdır Öyleyse akıl yurutmele-
nmızın ıkı y onu bırbıny le çelışık değıl,
sadece karşıttır Isterlerse yaşam seru-
venının bır durağında buluşup konu-
şur. uzlaşabılırler Kavgalanmızın
amacı (varlık şartı) banş (sulh) ıse uz-
laşmak zorundadırlar Savaş hazırlığı-
nın banş getırmedığı gerçeğını gorebı-
len akıl, neden banşa hazırlanmıyor9
Tann sozunu ve emırlennı teblığ eden-
ler, yazanlar, yorumlayanlar da bızım
gıbı ınsancıklar değıl mı9
Ötekılenn
yanıldığına ınananlar. kendı yanıl-
mazlıklanndan nasıl emın olabıİırler9
Dogmatık islam belkı değışmıyor,
ama tanhı islam (İslam tanhı) ıbret
vena yanılgılarla dolu değıl m\° Yan-
lışlar, çoğu kez, hak ve hukuk adına
yapılmadı mı0
Bugun karşısında oldu-
ğumuz bazı fıkır ve ınançlan yakın ge-
lecekte savunuyor olabıleceğımızı ha-
tırdan çıkarabıhr mıyız9
Kutuplaşmaya ve gıderek çatışma-
ya yonelen ıkılıklenn kalıcı çozumu
zorlanmış bırhklerde değıl. gonullu.
hoşgorulu çeşıtlılıktedır Halkın sesi
Hakkın sesidir. Ona kulak verelım
Canh. cansız, canlı-ustu her turlu var-
lık alanı ıle unsıyetı olan (ıletışım kura-
bılen) ınsanoğlu, Tann vergısı o gor-
kemlı akıl ve ıkna gucunu (ferasetını
belagatını) kendı turunden, kendın-
den esırgeyemez, ınananı taşıyorum
Yarulıyor muyum acaba, ne dersınız
0
* Seçımlerden ve Ekonomık Pakel ın açılmdsın
dan on<x \dz1lm15t1r
ARADABIR
PROF. DR. METE TAPA1N
Buyukşehır Belednesı eskı Genel Sekreter
Yardımcısı
"FetiiTçi Zihniyet!
insanlar yaşamları boyunca çeşıtlı muamelelerle kar-
şı karşıya kalabılırler Bu muameleler sonucunda bazen
gururlanırlar bazen de kırılırlar Özellıkle kırılmalarma
neden olan muameleler daha da buyuk bır yara açar bı-
reyın gonlunde
Bu yaranın sarılması zaınan alır, hatta bazen de bu
yara sarılmaz ve ınsanoğlu hep o muameleyı kafasında
kurar ve bazen çaresızlık ıçınde susar bazen de gerılır
ve patlar, denetımını kaybeder sokağa dokulur ya da
her şeyı ıçıne atarak toplumla olan ılgısını kesmenın yol-
larını arar Kuşkusuz bıreyın soğukkanlılığını koruması
en doğru, en sağlıklı yoldur Ama tepkısını gostermesı
de o denlı doğrudur Cunku tepkısız bırey gudulur, de-
mokrası onun ıçın bır lukstur Tepkısızlık ınsan onuruyla
bağdaşmaz
Bu duşuncelerımı aktarmamın nedenı Sayın Erba-
kan'ın Istanbul Buyukşehır Beledıyesı'ndekı devır tes-
lım toıenı amacıyla halka yaptığı konuşmasında "Bu
olay Istanbul un ıkıncı fethıdır dıye sozlerıne başlama-
sıdır Fetıh ' sozcuğu sanırım Erbakan Hoca tarafın-
dan talıhsızce kullanılmış ya da Hoca nın dılı surçmuş
otsa gerek
Bılındığı gıbı dılımızde kullanılan bu yabancı "feth"
sozcuğuyle Turkçe etmek yardımcı eylemınden oluşan
bu eylem (fııl) duşmandan bır yerı kurtarmak anlamına
gelır Eğer bu talıhsız konuşma bılerek yapılmıssa, ya
beş yıl gorev yapmış yonetımt ya da Refah Partısı ne oy
vermeyen Istanbul halkını duşman olarak gormektır,
Sayın Erbakan
Bu seslenış bıçımmden dolayı Hoca nın tum istanbul
halkından ozur dılemesı gerekır Yoksa, istanbul'da, bu
mantıkla ışgalcılerle ışgal edılenler beraber yaşamak
zorundakalacaklardır Ayrıca Hoca ya bır şeyı deanım-
satmakta yarar vardır Fetheden ıster ıstemez zulum ya-
par Bu gerçektarıhsel bırolgudur
Sayın Hoca, belkı bu konuşmanın boyle yorumlanaca-
ğını duşunmemıştır Amasızden rıcam sozunuzu lutfen
gerı alın Toplum bıreylerının barıs ıçınde yaşaması ıçın
çaba gostermek her bır aydının polıtıkacının kutsal go-
revıdır Bu fırsatla, bır kez daha belırtmek ısterım, Ata-
türk ve cumhurıyet ılkelerının sonsuza kadar yasa-
yacağından da kımsenın kuskusu olmasın
Yaşadığımız 'düşündürücü' günler
Demokratık haklannı kullanan memurlan coplamak. poiıs gücünün
göstergesi olmadığı gıbı; >asaya aykın, ızınsız gösten düzenleven,
duzen karşıtı antılaık radıİcal dıncıler karşısında sessız ve seyırcı kal-
mak da "demokratik hoşgörü" değıldır.
TÜLAY TEZEL Öğreîmen
B
ugune dek olagelen radıkal
dıncı gehşmeler ve özellıkle 10
Nısan 1994 pazar gunu, salt
ulusal kamuoyu değıl. dunya
kamuoyu onunde gerçekleşen
olaylar, sıyasal çıkarlar adına
laıklıkten odun verenlere dıkkat çekıa.
uyancı dahası dank ettıncı olmalıdır
Bu "sözde" ve "söz"de laıklık savunucu-
lan, "öz"de verdıklen odunlenn sonucu
olarak yıllardan ben besleycgeldıklen radı-
kal dıncı akımlann gozudonmuşluğunun
hedefı de olmuşlardır
Yaşanan bu 10 Nısan 1994 olaylan, salt.
geleyana getınlmış kıılelenn saptınlmış
amaçlara suruklenmek ıstenmesıyle değıl,
bırçok yonden çarpıcı ozelbğe sahıptır
"10 Nisan..." neyın gunuydu
9
"10 Nisan, Laiklik Gûnü"ydu İsmet
İnonu ve 120 arkadaşının 1220 sayılı yasa
onensını TBMM'ye benımsetmesıyle. Tur-
kıye Cumhunyetı Dev letı'nın laık duzenı-
nın anayasa ıle belırlendığı gundur
66 yıl sonra bugun. laık duzenı yıkmayı
hedefleyen. şenat ozlemlenyle gozu don-
muş radıkal dıncıler sanklanyla, yeşıl bay-
raklanyla sokaklara dokuluyor
"Laiklik Günü" antı-laık gostenlenn
sergılendığı gun oluyor Duşundurucu-
dur
Ardına gızlenılen bahane hazır Bosna
Katlıamı
Laıklık, devlet polıtıkasıdır, hukumet
pohtıkası değıl Oy kaygısıyla alanlarda
"Kuran, ezan. bayTak" söylemlenyle "laik-
müslüman" karşıthğı yaratmak ısteyenlenn
çıkarlannı okşayanlar. artık anlamalıdırlar
kı, bugun yaşanan sorunlann kokenınde
"laik-antilaik karşıthğı" yatmaktadır Ve
bu karşıtlık gıderek çatışmaya suruklen-
mektedır
Bu aşamada pohtıkacılanmız. bu "laik-
antilaik" karşıtlığını demagojık provokas-
yonlarla "laik-muslûman" karşıtlığına do-
nuşturmek ısteyen, getırmek ıstedıklen du-
zenın "şenatçılık" olduğunu. yok etmek ıs-
tedıklen demokratık haklardan yararla-
narak açıkça vurgulayan radıkal dıncılenn
bu oyunlanna gelmemelıdırler
Aynca "10 Nisan" Polıs Gunu'dur
19 yy 'ın ılk yansında kurulan polıs or-
gutunün 149 kuruluş yıldonumudur Top-
lumsal guvenlığj sağlama gereklılığınden
doğan kurumlaşmış bır "guvenlık orgutu'-
nun kuruluş yıldonumudur
149 yıl once bugun, "toplumsal guvenlik"
adına kurumlaşmış bır "guvenük gucu"
oluşturuluyor 149 yıl sonra bugun. hem
toplumsal guvenlığı ve hem de toplumsal
geleceğı açıkça ve pervasızca tehdıt eden
olaylar karşısında etkısız. hatta "seyirci"
kalabıhyor
Gerek gozler onunde ızınsız mıtıng ya-
pılmasıyla yasa. gerekse kendı uzerlenne
(bankatlara) yurunmesıyle "güvenlik gü-
cü"nun gucu çığnenıyor Üstelık. kurum-
sal olarak varoluş yıldonumlennde' "Po-
lis Günü". polıs gucunun çığnendığı gun
oluyor Duşundurucudur Ardına gızlenı-
len bahane yıne aynı Bosna Katlıamı
Demokratık haklannı kullanan memur-
lan coplamak. polıs gucunun göstergesi ol-
madığı gıbı. yasaya aykın ızınsız gosten
duzenleyen, duzen karşıtı antılaık radıkal
dıncıler karşısında sessız ve seyırcı kalmak
da "demokratik hoşgörii" değıldır 149 yıl-
lık kurumlaşmış bır ozgeçmışı olan guven-
lık guçlennın. toplumsal guvenlığı sağla-
mada. hangı koşullarda nasıl davranması
gerektığıbılıncınıartıkedınmesıve"toplum-
sal guvenliği" sağlama konusunda "toplum-
sal guveni" kazanması gerekır
Çunku uygulamada çıfte standart uygu-
landığı ınancının yerleşmesı ve gelışmesı.
hem toplumun hem guvenlık guçlennın
varlığını zedeleyecektır
Duşundurucu olan bır başka onemlı
nokta da, "Başbakanlık"ın, "Dtşişkri Ba-
kanlık"ından bağımsız, hatta kopuk tavır
aldığı ızlemının uyanmasıdır
İyı bır polıtıkacı aynı zamanda "öngörii-
lü" olmak zorundadır Gunubırbk karar-
larla ya da olaylann ve durumlann akışına
kendını bırakmışlıkla yurutulmeye çalışı-
lan polıtık anlayış, hem kendını hem savu-
nucusunu mutlak bır çokuntuye goturur
Sayın Başbakan'm, toplumsal duyarlıh-
ğırun koruklendığı ve yanlış amaçlara çe-
kılmek ıstendığı bu konuda ve bu noktada,
doğruluğu kesın olarak saptanmamış ha-
berler doğrultusunda (duygusallığa yenık
duşerek), konunun yetkılı organı Dışışlen
Bakanlığı'nın bılgısıne başvurmaksızın de-
meçler vererek, "radikal dinci" akımlann
oyununa (kendı ısteğının dışında da olsa)
getınlmış olması. düşündürücü, bır olçude
de üzücü'dur Pekçok onemlı konularda
"konsensüs" sağlanması gereklılığının vur-
gulandığı polıtık arenada devletı oluştu-
ran organlann "birbirierine karşın" butun-
luk dışı tavırlar sergılemesı, ıçınde bulun-
duğumuz durumu daha da karmaşıklaştır-
maz mı
9
10 Nısan 1994 pazar gunu yaşanan antı-
laık ve radıkal akımlann sergıledığı bu
olaylar, bır gerçeğı daha açıkça gostermış-
tır kı. yayıncıhk sınırlan yasalarla belırlen-
memış kımı kuruluşlar. toplumu, ulusal
esenlığı tehdıt ve nske edıcı olaylann ıçıne
surukley ebılmektedırler
Ne acıdır kı. ozgurluk haklannı. ozgur-
luklen yok edıa olaylann yaratılmasında
etkın rol oynayarak yanlış ve yanlı kullan-
maktadırlar
Buyuk bır yureklılıkle "5 Nisan" karar-
lannı yururluğe koyan yetkılıler antı-laık
ve radıkal dıncı goruşlenn beslenme ve ye-
tışme ortamlan olan ımam hatıp okullan-
nın laık eğıtım veren okullara donuşturul-
mesı konusunda da aynı yureklılık ve ka-
rarhhkla. hem de ıvedılıkle kararlar almalı
ve uvaulamalıdır
ASLAN SOSYAL
DEMOKRATLAR
TOKTAMIŞ ATEŞ
Aslan Sosyal Demokratlar, ul-
kemızdekı sosyal demokrasının ya-
şadığı sorunlardan unıversıtenın so-
nınlanna, demokratıkleşmemn so-
runlanndan ozgurluğun sorunlan-
na, emeğın ve emek.çının yaşadığı
sorunlarfan medyanın getırcığı so-
runlara, 'dcğışım' modasından ay-
dın sorumluluğuna kadar bırçok ko-
nuda yurtsever bır sesın duşunce
ve yorumlannı ıçenyor Asîarı Sos-
yal Demokratlar. Keyıfle ve huzun-
İe okuyacaksınız
ASLAN
SOSYAL
DEMOKRATLAR
TOKTAMŞ ATEŞ
Çmar Yayınları
RIFAT ILGAZ KULTUR MERKEZI
Kuçukparmakkapı Sk No 23 80060 Beyoğlu-ISTANBUL
Tel 0(212) 293 23 98 - 293 23 99 Fax 0 (212) 293 28 %
SatılıkDevreMulk
Bodrum, AkçabukTatıl Koyu
Tel.(0212)2526314-15
FATİH1. SULH HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
703
Mahkememızın 1993 703 esas 1994 274 karar 11 4 1994 tanhlı
ılamı ıle Hasan ve Kadıfe oğlu 1939 doğ Recep YanardagUr a kısıt-
lanarak ablasi Sebahat Turbav kendisine \ası tayın edılmıştır Ilan
olunur 18 4 1994
Basın
19.
İKTİSATCILAR HAFTASI
21-22f-23 NİSAN 1994
İSTANBUL SHERATON OTELI BALO SALONU
DUNYA VE TURKIYE'DE
YENİ EĞİLJMLER
Sabah
Sunus
Açılıs
Otuaım Baslonı
Panelstler
Saat1000
Yrd Doç Dr UfukUras
Prof Dr Esfender Korkmaz
TaJatOtıon
IktısadıKnz ve Degıstm Dinamıklerı
1.GÜN 21 NİSAN 1994
Ogjeden sonra
Teblığ
CHurum Baskanı
Panelıstler
Prof Dr TansuCıller
Prof Dr BurhanSenatalar
Prof Dr KorkutBoratav
CemBoyner
RıdvanBudak
Prof Dr Gulten Kazgan
Saat14 00
Kapıtal ızm Nereye Gıdıyor?
Paul M SAieezv
Prof Dr Izzettın Onder
IshakAlaton
Doc Dr Caglar Keyder
Prof Dr Oguz Oyan
Prof Dr AhmetTonak
ZGÜN 22 NİSAN 1994
Sabah Saat1000 Ogleden Sonra Saat14 00
Demokratıktesmenın Neresındeyız
7
Medya KulturuveSıyasa Kırlenme
Açılıs
Oturum Baskanı
Panelıstler
Murat Karayalcın
Prof Dr Toktame Ates
Prof Dr AlıUlkuAzrak
IsmaılCem
Ragıp Duran
Abdullah Gul
Açılıs
Oturum Baskanı
PanelısJer
Bahattn Yuce!
Ayhan Bermek
MerımetAlı Bırand
KursatBumın
CezmıErsoz
Prof Dr Unsal Oskay
LİSAN
ÇÖZÜM
Bızımlelngılızce
sorununuzu çok kısa
zamanda
çozebılırsınız
Lutfen bızıarayın
Tel: 349 59 38
Bahariye Cad. 62/3
Romanlanmz ve
Ansıklopedılennız
yerinızden alınırt
Tel: 554 08 04
Nufubcuzdanımı Gazetecıler
Cemıvetıkımlıkkartımı İs\ıçre
Sıgorta Ha>at Sıgortası kartımı
Yeşıla> uvekartımi TBMM
serbesl gınş kartımı \ unus Emre
Dernea onur kartımı \e
çocuklanmın resımlennı
ka\bettım Hukumsuzdur
TLLA) B4TT4L
Sabah SaatlOOO
Iç/DısGoç EksenındeKımlıkSorunlan
Açılıs Doc Dr DenızBaykal
Oturum Başkanı Prof Dr FarukSen
PanelısHer Prof Dr Bozkurt Guvenç
Prof Dr OrhanGuvenen
Prof Dr NermınAbadan
Unat
3. GÜN 23NİSAN 1994
ûgleden Sonra Saat1400
ÇevreSorunlanveYerelYonetımlnısıyatıfi
Açılıs SuteymanDemırel
Teblığ AlexanderCockburn
Oturum Baskanı AlıZaferTacıroglu
Panelıstter Dr MeiıhBas
Turksen Başer Kafaoglu
Prof Dr Zafer Uskul
Prof Dr TolgaYarman
Kımlıgımı ka\ bettım
Hukumsuzdur
VIST4F4Y1LDIR1V
Nufuscuzdanımı kav bettım
Hukumsuzdur
ii MSGİLB4HCE
YıldızTeknık Lnıversıtesı
Mımarlık Fakultesı Mımarlık
Bolumu 9 V94 donemı 000492
nolukımhk I62'09nolu
pasomuvıtırdım Hukumsuzdur
ESR4ERE\
PENCERE
Geçti 0 Güzel Günler...
Yobazlar Sıvas ta 37 sanatcı yazar, saır ve aydını yaktık-
ları zaman vıcdan sahıbı her ınsan dennden sarsıldı Bın
yıllık tarıhımızın en kara sayfalarından bın yazılmıstı Bır
ulke ıcın en buyuk ayıplardan bın ıslenmıstı Solcu aydınla-
rımız Sıvas ta yakılan değerlenmıze gozyaşı dokerken
Marksıst doneklerle şenatçılar alay ettıler
Bunlar olusevıcı
Olusevıcılık (nekrofılı) bır tur cınsel çapıklıktır sevdığını
yıtırdığıne uzulene bu sozcuğu yakıstırmak ıçın ınsanın ın-
sanlıktan ıstıfa etmesı gerekmez mı'?
17 Nısan hem Koy Enstıtulerı nın kuruluşyıldonumu hem
Özal ın olum gunuydu Koy Enstıtusu ne gonul verenler
toplandılar torenler yaptılar Ozal ısevenlereskıCumhur-
başkanı nı andılar
Bırıncı olum yıldonumunde Özal ıcın gozyası dokenler
elbet olusevıcı değıllerdı Insan sevdığını yıtırse de unut-
maz sıralı sırasız anar duygularını tazeler sıcaklığını du-
yumsar, saygıya değer bır davranıstır bu
•
Ancak kımı sıyaset esnafı ve yağdanlıklar, Özal'ın olum
yıldonumunu, anma gunu olmaktan cıkardılar, zırtapozlu-
ğun lunaparkına donusturduler, ortaoyunu sahnesı kurdu-
lar
Kavuklu:
-Ah Ah
Pişekâr
- Ne var?
- Rahmetlı şımdı sağ olmalıydı'
- Ne yapardı?
- Atlardı ucağına
- Sonra?
-Verelım Bosna1
- Deme1
- Gorajde ye dalıp cıkar Clinton ı yakasından tutup sılke-
ler, Karabağ ın altını ustune getırdıkten sonra IMF nın hak-
kından gelırdı
-Ah Ah
•
Gazetelerdebaşlıkbıleatılıyor Şımdı Özal olsaydı1
"
Ne yapardı'?
Daha once yaptığını yapardı Turklerı ana-baba çoluk-
çocuk zorunlu goç yollarına dokup suren burnumuzun dı-
bındekı Bulgarıstan a ne yapabıldı Ozal
7
Kuzey Irak'takı
Kurtlerıdede torun erkek kadın Turkıye sınırlarına suren
Saddam a ne yapabıldı
9
Korfez Savaşı nda Beyaz Sa-
raydan esen yele gore ruzgâr horozunu ayarlamaktan
başka ne yaptı?
Özal 12 Eylul askerı yonetımıne sırtını dayayarak polıtı-
kaya tepeden ınme gırdı sıyasal yasaklı bır ulkede saltanat
surdu yasaklar kalkınca da ınıse gectı
Yaşamının ozetı bu
1
•
özal saltanatında saraya kapılanmış olanlara gerçeğın
acı dılı -ne yazık kı- şoyle soyluyor
- Geçtı o guzel günler'
Bır 12 Eylul daha gundeme gırerse emekçı halkı buldo-
zerle ezerse, yuz bınlerı hapıshane tumıkesınden geçırır-
se, sıyası partılerı kapatıp lıderlerıne sıyasetı yasaklarsa,
ortahğı dıkensız gul bahcesıne çevırırse Amerıka Turkıye
ıçın ehven bır lıder ararsa belkı o zaman bır özal daha or-
tayaçıkabılır
Ama geçtı o guzel günler
Ve bır daha gelmeyecek
ı, Kuzey Iraklı i
UKVT
"ABDyegüvendık,
Saddam a karşı sanldık sılaha
dıyortar Körfez
Savaşında Saddam ın karşısına dikılenlenn, kendılenne ılgisız
kalışının nedenlennı düşünüyorlar Celal BAŞLANGIÇ,
yalnızca Kuzey Iraktan kaçan Kürtlen degıl, Turkıye de
yaşayanlan da bu kıtabın kapsamı ıçıne aldı Kımı yer ve
zamanlarda ölümü çok yakınında duyumsar ınsan "Nereye
konacagı bellı olmayan bır kuşun kanadındadır, sank ölüm"
dıyor BAŞLANGIÇ, bu duyguyu tatmış bır gazetecı olarak.
Kıtapta okuyacaklannız onun görüp yaşayıp göztedıkleri
CELAL BAŞLANGIÇ'ın kitabı tüm kitapçılarda
Binlerce Kürt yürüyor, çoluk çocuk, kadın erkck, hastası
saglıklısıyla ölümü arkada bırakmanın sevınci ıçındeler
Yaşamı, Turkıye sınırından geçınce yakalayacaklanna inanıyor
hepsı Ustelık 1988'de Saddam'ın 'bombayı kımyası"nın
acılan henüz unutulmamışken, yagmur çamurda yürüyor Kuzey
Iraklı Kürtler 199rdeki bu göçün, Kuzey Iraklı KüıtJenn
yaşam kavgasının tanıgı Celal
BAŞLANGIÇ
Uçaklardan ahlan ytyecek
gıyecek kolılen büe ölüm
getinyor onlara
ÖLUM KUŞUN
KANAD1NDA
GORGU TANIGI ARANIYOR
9 Şubat 1994 Çarşamba
gunu saat 17 30 sulannda
Taksim Tarlabaşı Polis Karakolu
onunde ıkı araba bırbırlerıyle çarpışarak
orta refujde beklemekte olan
yayaya çarpmıştır.
Kazayı gorenlerın aşağıdakı telefonları
aramalan nca olunur
Tel: 385 60 70 - 38465 67
Arkadaşlarımız Songül Çarpar ıle
Güner Yavuz'un annelerı
ZEKİYE
YAVUZ'un
vefatını üzüntu ıle öğrendık.
Arkadaşlanmızın acısını paylaşır. başsağlığı
dılenz
CUMHURIYET