Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 NİSAN1994 CUM ARTESİ CUMHURİYET SAYFA
DUNYADAN
Bati'runçöplüğü: PolonyaDoğu ülkelerine Batı 'dan mal taşıyctn kamyonlar, özelolarakyükledikleri zararlı atıkları
Polonya'dan geçerken yol boyuna atıyor. Bunların toplanmasında askerleregörev verildi
^oğuk savaş donemınden kal-
ma zeytın rengı unıformalan
ıçındekı Polonyah askerler ar-
tık yenı bır duşmanın peşınde Yenı
bır sınır bolgesınde, yenıden doğmuş
bır ulkede, değışım geçırmış bır kıta-
da peşıne duştuklen bu duşmanın
adı çop Bazı ekonomıstler bu mut-
hış duşmana atık kaynaklar adını
vermeyı daha uygun buluyor
Teğmcn öariusz Kalczynski,
adamlannın gorevlenne daha sıkı
sanlmalannı sağlamak ıçın şunlan
soyluyor "Bevler, btzim buna ihti-
yacımız yok. Kendi çopumuz var ve
burada sadece onunla uğraşmalıyız.
Gözlerinızi açın."
Eğer açarlarsa goreceklen şu 1989
yılında "Demır Perde'nın duşmesıyle
eskı Doğu Bloku yanm asırdır ılk defa
sınırlararası tıcarete tamamen açılmış
oldu Ancak Doğu Avrupa'ya geçen
kamyonlann arasında son derece tatsız
bır Baü ıhracatına araabk edenler de
var Batılılann kendı kendılenne yok
etmeyı çok pahalı ya da uygunsuz bul-
duklan yuz bınlerce ton atık madde
Son derece tehlıkelı tozlar, çop, moloz,
<anh şınngalar, kesılmış uzuvlar.
kullanım surelen sona ennış kımyasal
maddeler ve boyalar. kınk dokuk mo-
bılyalar, paslanmış buzdolaplan, en-
rruş lastık parçalan Kısaca Batı, kulla-
namadığı her şeyı Doğu'ya göndenyor,
ustebk her ıkı tarafta da bunu kesın bır
dılle smırlayan yasalar bulunmasına
ALMANYA
HOLLANDA
ABD
İSVİÇRE,
KANADA-
!
âû&
En çok tehlikeli atık ihraç
eden beş ülke :
Bın MetrikTon olarak, 1980'lenn sonlarında
200 400 600 800 1.000 1.200
karşın Durum boyle olunca da ış PQ-
lonya'nın yenıden orgutlenmış ve eskı
ıdeolojık cephelenn >ok olmasıyla yenı
gorevler peşınde koşmaya heveslı sınır
muhafizlanna duşuyor Kuresel
ısınma. sera gazlan
dunya pazarlanna kapalı olan ulkeler-
dekı doğal kaynaklann somurulmesın-
de gorulen korkunç artış yenı atık dağ-
lan yaratmıştır Öte yandan, eskı Doğu
Bloİcu'nun \e gelışmekte olan ulkelenn
yenı yenı açılma>a
ve okyanuslann çop- YÜZ binlcrce tOIl ütlğin başlayan sınırlan
luğe donuşturulmesı
ulusal sınırlan aşan
ekolojık tehlıkeler-
den sadece bazılan
Ancak bunlardan
daha az tanıdık ve
başa çıkması daha zor gorunen bır so-
run ıse atıklann sorunu Serbest pazar
kapıtalızmının yaygınlaşması, dunya-
dakı atık sorununun ıkı onemlı yonde
buyutmuştur Bır yandan. onceden
imhasıyerine
Polonya'ya atılması
daha ucuza geliyor
çevresel atıklann
dunya çapında pa-
zarlanması gıbı çır-
kın bır tıcaretı des-
teklemektedır
Dünyanın yenı
ekonomık kurallan, atıklann dünya
çapında taşınmasını hem mumkun
hem de kârh bır hale getırmektedır Ör-
neğın VVashıngton e>aletı. tukeüaler-
den topladığı plastığın uçte ıkısını As-
ya'ya yolluyor Atık maddelenn
ıdaresını ve tıcaretmı yapanlar ıçın
Doğu Avrupa'nın açılması ve
Asya ekonomılennın hızlı yukselışı
çoplennden kurtulmak ıçın yenı
olanaklar sağladı
1980'b yıllarda çevre eylemcıler
ve araştırmacılann, Batı'nın en-
dustnyel ve toksık atıklannın du-
zenlı bır bıçımde Üçuncu Dunya
ülkelenne atıldığını belgelemelen
uzenne her ıkı tarafın hukumetlen
bu tıcaretı engelleyecek yasalar
koymaya başladılar Ancak bugün
bır anda daha serbest bır hale gelen
kuresel ekonomı atık tıcaretını
ınanılmayacakolçüdearttırdı Atı-
klann bır kısmı yardım adı altında
geliyor Polon>a'nınhardpdurumdakı
komur madenı bolgesı Katovıçe'dekı
hastanelenn yonetıalen arük gelen
kamyonlan açma zahmetıne gırmıyor
Sozum ona Avrupa'dan. Avustralya'-
dan ve ABD'den tıbbı malzemegetıren
kamyonlar acıldığında Batı'dan gelme
kırlı hastane atıklan ve kullanma sure-
len dolmuş ılaçlar çıkıyor Katovıçe
gumruk memurlanndan bın "Bir
kam>on açtığımda tuvalet malzemeleri,
kullanılmış şırıngalar >e \ıkanmamış,
kirli iç çamaşırları buldum" dıyor yuzu-
nu buruşturarak Memur, bu kamyon-
lann gûmruk bıldınmlennın genellıkle
"bağış" olarak yapıldığını da belırtı-
yor Ste>e Coll
InternationaJ Herald Tribune
Avrupa, teknolojidegeridekaldı
Teknolojiyarışmasında Amerika ve Japonya karşısında Avrupa'nın rekabetgücü tartışılıyor
A rupa, dunyanın başlıca endust-
/ l nleşmış ulkelen arasındakı bı-
XX. hmsel ve teknoloıık avantaj
yanşında gen kalmaktadır Japonya nın
ve ABD'nın nasıl one geçtıklennı ve on-
derhklennı nasıl daha one goturduklen-
nı gormek ıçın sadece bırkaç ıstatıstığe
bakmak kâfıdır
Yuksek teknoloji (hı-tech) urunler,
ABD ıhracatının l/3"unu, Japonya'nın
1 4'ten bıraz fazlasını oluştururken Baü
Avrupa ulkelennın toplam ıhracat-
lannın sadece 1 5'ten bıraz azıru oluştur-
maktadır Avrupa Patent Ofısı'ndekı
(EPO) kayıtlar, yenı ıcatlann yapılması-
nda Avrupa'nın ABD ve Japonya'nın
arkasında kaldığıru gostermektedır
EPO'nun Başkanı Sayın Patıl Braend-
K, Avrupa'dakı patent başvuru mık-
tannın 1987 den ben artış gostermeme-
sını. buna karşıbk ABD'dekılenn % 30.
Japonya'dakılenn ıse % 8 artış goster-
t
nış olrnasıru alarm vena bulmaktadır
Braendb "Bu durum, peşinen, ya-
ratKilıkta tembel otduğumuz veya icatlan
keşfedemediğimizin guzet bir gosterge-
skfir" demektedır Ancak bılım ve tek-
noloji konulannda uluslann rrulb guçle-
nnı karşılaşürma. uyumsuz tanımlardan
dolayı zor bır eylemdır Aslında prensıp
olarak gırdıler -Araştırma Gebştırme'ye
(AR-GE) aynlan kaynaklar- takıp edıl-
mesı kolay venlerdır Asıl zor olan. değı-
şık ulkelenn bıbm:>el çıktılannın mıktar
ve kalıte olarak olçulmesıdır
Pans'tekı OECD'den alınan venler,
1980'lerde AR-GE harcamalannda Av-
rupa'nın ABD ve Japonya'nın arkası-
nda kaldığını gostermektedır Avrupa'-
nın pertonmansı ozellıkle Ingıltere -AR-
GE ıçın Gayn Safi Mıllı Hasıla'nın
(GSMH). 1991'de 1981'dekınden daha
az olarak en az mıktanru ayıran sanayı-
leşmış ulke- ve sadece çok kuçuk bır
artışı olan Almanya >uzunden gen
kalmışür
Fransa ve Italya harcamalan daha
duşuk bır tabandan daha hızlı olarak
yukanya çekmışlerdır ABD ve bazı Av-
rupa ulkelenndekı
asken AR-GE'ler
göz önune abnıp re-
sımden çıkanldığı-
nda Japonya'nın
dunyada bder olduğu
gorulmektedır Bı-
lımsel ve teknolojık
ticari' AR- GE araştırmalanna, ABD'-
nın vuzde 2 1, Avrupa nın yuzde 1 8'ını
GSMH dan ayırmasına karşılık Japon-
ya yuzde 2 8'ını ayırmaktadır AR-GE'-
nın çıktısını gozlemlemek ıçıh bır çok
mumkun yol vardır Endustnyeletkınbk
dolaylı olarak bıbmsel temele oturmuş
sanaynleşmış ulkelenn ıthalat/ıhracat
oranlan ıle olçulebıbr Bu venler Avru-
pa'run, 1985'te 0 54"luk bır orandan
1990'da 0 39'a duşmesı>le (ABD 0 95,
Japonya 3 96) bılgısayar ve ofis makıne-
lenndeka zayıfbğıru gostermektedır An-
A
cak gene aynı venler, 1990'da Avrupa'-
nın 1 78 ıle (Japonya'da 0 32 ve ABD'de
1 65) ılaç sanayıınde ûstunluğunu de
gostermektedır Ancak uretım endustn-
lennde başan AR-GE dışında bırçok
faktore de bağlıdır, orneğın başanlı yo-
netım, pazarlama kabıbyetlen ve kabte
kontrol gıbı Teknoloji ve bıhmdekı ba-
şanyı olçmek ıçın bunlardan daha doğru
teknık ıse bır şırket veya ulke tarafından
alınan patent mıktan ve bılımsel ma-
kalelenn kabtesıdır Avrupa'nın, ABD'-
de -kı rekabet edebıbr gûç hakkında en
guvenıbr ka>nak olarak kabul edılır- tes-
cıl etürdığı patent sa-
yısı, Japonya'nın cıdcü,
genışlemesı ve yenı en-
T İÇİndekl bilimsel ve *ısüjlesen Asya ulke-
• , . lennden dolayı, 1980 -
sınaıışbırhgı d e n t e s a l J l l e n p a .
SOrununu ÇÖzemiyor tentlen tarayan. Nevv
Jersey.ABD'dekıCHI
Araşürma'nın Başkanı Dr Franris Na-
rin, "Rakamlar Avrupa ulkelerinin zayıf
oldukları elektronik tuplerde geriledik-
lerini, ancak ilaç, tıp >e bioteknolojı gibi
kuvvetli olduklan konularda dunımJannı
koruduklarmı göstermektedir" demekte-
dır
İlaç ve tıpta, Ahnanya, Fransa ve
İngıltere'nın toplam olarak ABD'de tes-
al ettırdıklen patent sayısı 1982'de yuz-
de 22 7'den. 1993'te 18 l'e düşmuştur
Elektronik ekıpmanda ıse Avrupa'nın
hıssesı 1982'de yûzde 16'dan, 1992'de
yuzde 0 l'e düşmuştur
Ancak Avrupa nın teknoloji ureten
endustnlennde -hatta elektronıkte bıle-
Avrupa'nın en genış elektronik grubu
olan Almanya'run Sıemens'ı Doğu Al-
manya'da Dresden'de, telekomurukas-
yon ve araç sektoru ıçın guçlu hafıza çıp-
lennı gebştırmek ve ımal etmek uzere 1 4
mılyardolarükyaünmvapmaktadjr Ve
ıkıncı buyuk Phılıps. Japon>a'nın taşı-
nabılır bılgısayarlarda kullanılan sıvı
knstal ekranlan ımalatındakı hderlığını
zorlamak uzere Hollanda'da AR-GE
merkezmın yaruna 660 mılyon dolarbk
yatınm yapmaktadır
Ancak genelde bakıldığında AR-GE
konusunda hem şırket hem de fert baz:-
nda Avrupablann Amenkalılara kıyasla
nsk almada ısteksız olduklan gorulmek-
tedır Japonya'da ıse fertlenn çekıngen
obnasına karşın VValkman'ı >aratırken
Sony'nın gosterdığı gıbı şırketlercesaret-
bdır Avrupa'nın araşurmayı daha etkılı
olarak hızb ekonomık geruşlemeye akta-
ramamasından -sosyal, kulturel, polıtık,
eğıtımsel ve fınansal- bırçok faktorun
arasında nsk almadakı ısteksızlık suç-
lanmaktadır
Önumuzdekı on yıllar. ekonomılenn-
de duşüş gostenrse bır ıhtımal. Avrupa'-
da yapılacak olan, kâınau bır arada tu-
tan kuvvetler ve molekuller hakkındakı
buluşlar Avrupablan >aratıahk konu-
sunda bıraz teselb edebılecektır
Clive Cookson ve Andrew Fisber
Ingiltere tartışıyor: - — 7
—
Eşcinselmületvekiline
oy verir miydiniz?
"Vermezdim."
"Nedenr
Duşunmeye çalışıyorum
Bence hoş değıl Eşcınsellenn
parlamentoda yer almalan eş-
ansellığı korukleyebılır Sızce
o>le mı doğdular9
Sızce, eskı-
ye kıyasla daha çok mu eşcın-
sel olduruluyor^ Ya o kulotlu
çoraplı adam9
Öldurulmuştu
değıl mı*> Benı bağışlayın. ama
oyle bır oğlunuz olsa onu yıne
severdınız Yıne de durum
benı rahatsız edıyor Yaşlanı-
nca bunu anlamak daha da
guçleşıyor Eastenders'tekı
adam oyle değıl mı?
"MiUervekilinizin bir eşcin-
sel olmasına aldırır mıvdınız"
sorusu, geçenlerde Guney
Derbyshıre'de sıradışı bılınç
akışlannı da ortaya çıkardı
İngıltere'nın bu yoresı. eşcm-
sel seksın yasal sayılma
yaşının 21"den 16'va ındınl-
mesını oneren Edwina Cur-
rie'run bolgesı Geçenlerde
meclıse sunulan onen, uzun
suren tartışmalar sonunda 18
yaş lehıne o> kullanılarak ka-
bul edıldı 16 yaş onensının
gen çevnlmesı, eşansel hak-
lannı savunanlann çeşıtlı gos-
tenlenyle kınandı
| Yaş ve hoşgörü
Ülkede eşansel karmaşası
hangı bo> utlara uldşmış
9
Toplum gerçekten de eşcinsel
bır mılletvekılıne karşı mı
0
Bu
sorulara yanıt bulmak
amacıyla farklı cınsıyet, yaş ve
sosyal sınıflardan rastgele se-
çılen 60 deneğın bu konuda
goruşlenne başvuruldu So-
nuçta, deneklenn % 60'ı eş-
cınsellığe karşı oy venrken %
4O'ı bu durumu destek-
ledığını belırttı Ancak
venlen yanıtlann ne
denlı ıçten olduğu bı-
lınmıyor
Deneklenn cınsıyet,
yaş ve >aşadıklara yere
gore verdıklen yanıtlar değer-
lendınldığınde orta>a son
derece şaşırtıcı sonuçlar çıktı
Kadınlar, kendı kocalan bu
durumda olmadığı surece. er-
keklere kıyasla eşcınsellığe
daha hoşgorulu yaklaşıyor-
lar Eşcinsel yanlısı olanlann
genellıkle eşcinsel bır dostu ya
daakrabasıvar Yaş ılerledık-
çe bu konuya gostenlen hoş-
goru de gıderek azalıyor
Kırsal kesımde vaşayanlar
ve ortadırekten olanlar eşan-
sellığe varhklı olanlardan
daha sıcak bakıyor Sosyete-
nın yaşadığı Svvandlıncote'-
dan 71 yaşında dul bır kadın,
"Tiimii, kücük bir adaya stirü-
lüp vurulmalı" dıyerek duy-
gulannı dıle getınyor Aşın
karşıt grup, küçuk bır azınlık
oluşturmakla bırlıkte, eşcinsel nı
karşıtlan bır butun olarak ele
alındığında. one surulen ge-
rekçelenn daha ıçgudusel ol-
duğu, mantıktan çok duygu-
ya dayandığı goruldu Bunlar
eşcınsellığı daha çok, "Do-
ğadışı >e anormal bir durum"
olarak nıtelendınyor Gerek-
çeler arasında AIDS'ten de
sıklıkla soz edılıyor Genelde,
bu konuda da bır aydınlanma
çağıyaşanı>or Torelen alt ust
etmedıklen, ozel yaşamlannı
ortaya dokmedıklen ve ço-
cuklann peşını bıraktıklan
%J ohnMajor,eşcınselk seksın
yasal sayılma y aşını 16'ya ındırmeyı
kabul etmedığı ıçın kınandı
surece, ınsanlar oylannı ra-
hatlıkla bır eşcınsele verebıle-
ceklennı belırtıyor
Avam Kamarası'nın eşcın-
sellığı yasal savma >aşının
18"e ındınlmesı yolunda oy
kullanması uzenne, eşcınselle-
nn yılmaz onden Peter Tatc-
hell, hukumetı yureğınden
vurdu
Tatchell ve eşcinsel eylem
grubu Out Rage'ın dort uyesı.
John Major'ın peşıne duşerek
uzlaşma yoluna gıtmeyı ta-
sarhvordu Ancak Major su-
reklı kaçmayı yeğledı Tatc-
hell ıse eşcınsellığı yasal kılma
vaşı 16'ya ındınlınceye dek
Major'ın yakasını btrakma-
maya kararlı
Kuçuk bır orgut olmasına
karşın Out Rage'ın onderhğı-
yapan Tatchell. eşcinsel •
haklan konusunda va>garayı
bastı İşçı Partısı'nden
adaylığını koyan. ancak
basının baskısıyla çekılmek
zorunda kalan Tatchell şımdı
gostenler duzenleyerek muca-
deleyı surduruyor Tatchell,
eşcınsellığı lanetleyen Vatı-
kan'ı protesto amacıv la VV'est-
mınster Katedralı onunde
"bir eşcinseli çarmıha gerdi-
rip" Trafalgar Meydanı nda
eşcinsel duğunlen düzenledı,
tutucu devlet dasrelennın du-
varlanna eşcınsellen konu
alan poster v e pankart-
lar astı Ülke çapında
eşcinsel toplantılanna
katılıp gelen mektup-
lan yanıtlayan Tatc-
hell, konu\a daha
sıcak yaklaşan gazete-
cıîenn telefon göruşfnelennı
de gen çevırmıyor Parlamen-
terler gelışmelen merakla ızlı-
yor
Tatchell, geçenlerde yapı-
lan oylamada eşcnsel parla-
menterlenn ov kullanmalan-
na ızın venlmemesı konusuna
cıddı>etle eğıleceğını belırtı-
yor Peter Tatchell'e gore par-
lamentoda 40 kadar eşcinsel
bulunuyor Konu. son gun-
lerde basını oyalıyor Şıddet
dışında her yola baş koya-
cağını belırten Tatchell. ba-
kaTım bu kez suçlamalara go-
ğus genp eşcinsel haklannı
kurtarabılecek mı°
The Independent
Aydınlık bir gelecek için
ayrıcalığı.
LİSE 2. SINIF (4. DÖNEM) ÖĞRENCİLERİ!
1994-1995 ÖĞRETİM YILI ÜNİVERSİTEYE HAZIRLIK İÇİN,
• MYT (MEF YETENEK TESTİ) ve
• DÜZEY BELİRLEME SINAVI
16 NİSAN 1994 tarihinde, kayıtlı öğrencilere uygulanacaktır.
Bu tarihten önce kayıt için şubelerimize başvurunuz.
MODERN EĞİTİM FEN DERSHANESİ
GENEL MUDUBLUK (Beşrkta?) Serencebey Yokuşu No 4 Tel 259 74 26 (4 Hat)
ŞÜBE I (Bejıktaş) Barbaros Bulvarı S Bağcı Işhanı No 56 58 Tel 258 43 46 258 43 47 260 72 00 (4 Hat)
ŞUBEII (Kadıköy) Kuşdılı Caddesı Sevimlı Işhanı B Blok Te) 346 27 58 346 27 62
ŞUBE III (Bakırköy) Istanbul Caddesı Kırmızı Şebboy Sokak Gurdamar Iş MerVezı Tel 542 33 80 542 37 77
Avrupa'da paylaşılamayan kuşlar
Avrupa Komisyonu soyu tükenen kuşlarla ilgili maddeleri gündemine aldı
lnsan dışındakı canlılardan
yoksun bır dunyada yaşam ne
kadar çekılmez olacaktır kım-
bılır Çekılmezlığın derecesmı
bılmesek de etrafımızdakı can-
Jılann sayısal ve turler yonun-
den her gün bıraz daha azaldı-
ğını goruyoruz
Dehşet vena yalnızbğın bı-
lınane vanruş olanlar, bıreysel
çıkışlarla, topluluklar oluştura-
rak ınsanlan uyandırmaya
çalışıyorlar Ama çabalann he-
nuz yetennce venmb olduğu
soylenemez Ozellıkle Turkıye'-
de bu konudakı vurdumduy-
mazlık urkutucu duzeyde Nıce
sevımlı varbk, çoktan bızı
bırakıpgıtt!
Uyanışın başladığı ulkeler-
deyse canblan ve turlen koru-
ma kav galan y apıbyor Işte sıze
İngıltere ve Fransa arasında bır
kuş tarüşması The Tımes mu-
habın Margot Nornıan kavgayı
şoyle anlatıyor
"Avrupa Komısyonu'ndan
İngıhzlen oldukça rahatsız ede-
cek bır karar çıkartılmaya çalı-
şılıyor Bu değışıklığın nedenı-
nın tum Av-
rupa'da son
ierece
ygın ola-
rak gorulen
bır kuş ol-
ması ne tu-
haf Karata-
vuk denılen
bu kuşlar oy-
lesıne yaygın
kı tüm Avru-
pa dıllennde
adının bır
karşılığı bulunuyor Kımseonu
Latınce adı olan Turdus Menıla
olarak tanımaz ve her ulke onu
kendısıne aıt kabul eder
Fransızlar, guneyde geçınlen
bır kıştan sonra yuva yapmak
ıçın İngıltere'ye donmek uzere
olan karatavuklanmızı "evlen-
Katar petrolde dünya zengini
Petrolgeliri ülkeye yettiği için Katarhlar hiçbir vergi ödemiyor
P
etrol fiyatlannı yukan çekebılmek ıcın
uretımde ındınme gıdeceklennıı j -
reüru veren OPEC uyesı ulkeler ge-
çenlerde Cenevre'de bır araya geldı
OPEC ulkelen. bağımsız uretıcılenn bol mık-
tarda petrol sağladığı bır dunyada,fiyatlarko-
nusundakı belırleyıalıklennın kaybolacağı
korkusunu yaşıyor Gelecek uç yılda. petrol
kotalannın duşuk duzeylerde kalabıleceğı bek-
lentısı. bazı uyelen, petrol dışında yenı gelır
kaynaklan aramay a v onelttı
Körfez'de kuçuk bır emırbk olan Katar'da
yaşayan 150-200 bın Katarlı. petrol gelırlen sa-
yesınde, vergılerden muaf bır yaşam suruyor
Ancak rezervlenn azalması ve duşuk fiyatlar,
yonetımdekı El-Tani aılesını, tıcan hırslannı
Katar'ın en onemlı kaynağı, doğalgazla tatmın
etmeye yonelttı Katar'ın kuzey sahıllennde,
kullanım alanı gıderek yaygınlaşan ve çevre
ıçın de tehlıke oluşturmayan doğalgaz yatak-
lanndan bol mıktarda bulunuyor
Katar dunyadakı en ayncalıklı toplumlar-
dan bınne sahıp Ev sorunu yok Hındıstan
Pakıstan ve Fılıpınler den gelen ışçıler duşuk
diizeyJerdekı ı^lcn usllcndığınden. Katarlılara,
kamu sektorundekı yonetım kademelennı dol-
durmak kalıyor Ancak tum bu koşullar, Orta
Doğu standartlanna gore oldukça alçakgonul-
lu sayılabılecek ve bu gıdışle. en fazla 25-30 yıl
kadar yetecek olan petrol rezervnne bağlı (3 mıl-
yar 700 mılyon vanl) Katar ın geleceğını, pet-
rolden doğalgaza bağlama çabalan da buradan
kaynaklanıyor
Bu çabalar, ocak ayında Arap dunyasında
şpk etkısı gosteren bır haberle su yuzune çıkü
Yetkılıler. Araplann ekonomık boykotuna
karşın, doğalgaz sağlanması ıçın tsraıl'le
doğrudan gftruşmeler yurutulduğunu kabul et-
tıler Ozellıkle Sunye. kapsamlı bır anlaşmaya
vanlmadan Katar ın ambargoyu delmesınden
endışe duyuyor Ancak Katar, bu eleştınlere
omuz sılkmekle yetınıyor Katar'ın Enerjı Ba-
kanı gaz satışlannın Tel Avıv'le komşulan
arasındakı bır banş anlaşmasına bağlı olduğu-
nu kabul edıyor
Financial Times
ne donuş yolunda vurabılmek
ıçın Avrupa Parlamentosu'-
ndanonay almakıstıyor Buul-
kedekı karatavuklann çoğun-
luğunun goç etmedığını ya da
edenlerden bırkaçınm kay bının
tum karatavuk populasyonuna
bır etkısı olmayacağını boşve-
nn
Sussex'tekı yuvasında ola-
cağı yerde kendını bır Fransız
tenceresınde bulan bır karaia-
vuk duşuncesı bıle ınsanlan ra-
hatsız etmeye vetıyor.
I Av sezonu
Gocmen kuşlar ıçın av se-
zonunu uzatmak ısteyen
Fransız avalann taleplen bu-
gune kadar uç kere Avrupa
Mahkemesı nce gen çevnldı
Ozellıkle av sporuvla ılgılenen-
ler ve muhafazakârlar Fransız
avcılann vurmavı planladığı
bazı turlerden dolayı panığe
kapılmış durumdalar Bu turle-
nn arasında sayılan son derece
az olduğu ıçın bır kaç yıldır
Ingılız avcılannın vunnasına
ızın venlmeyen bıldıran da bu-
lunuyor
Fransızlann çabalan kuşlar
hakkında bır bılgısı olmayan ve
olması da gerekmeyen Avrupa
Komısyonu'nu. değışık bolge-
lerdekı değışık kuşlar ıçın duzı-
nelerce yenı tanh belırlemeye
zorlarsa çok yeızık olur Av ku-
rallan en ıyı, gelenekler ve uy-
gulamalarla desteklendığınde,
yasalar bılgıyle guçlendınldı-
ğınde ışler Burada çok az kuş
turunun avlanmasına ızın ven-
lıyor ve kurallar genellıkle ıvı
bılınıp ıncelendıklennden uy-
gulanması daha kolay oluyor
Ingılız kuş dunyasında avcılar-
la muhafazakârlar arasındakı
fıkırbırlığı bu yonde
The Times
Margot Norman