06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 2 NİSAN1994 CUMARTESİ GENÇLÎK - EĞİTİM mavatonu başhyor Gençlik-Eğitinı Servig - Öğrencılerin yaklaşık üç ay sürecek sınav maratonu bu- gün yapılacak meslek liseleri sınavıyla başhyor. 26 haaranda yapılacak olan üniversiteye giriş sınavıyla son bulacak olan sınav ma- ratonuna, 2 milyona yakın öğrenci katılacak. Meslek lıselenne giriş sınavı bugün 76 il merkezin- de yapılacak. Milli Eğitiın Bakanlığı tarafmdan gerçek- leştırilecek olan sınav saat 10.00'da başlayacak. Sınav- da öğrencılerden 100 daki- kada 100 soruyu yanıtlama- lan istenecek. Millı Eğıtim Bakanlığı'ndan alınan bilgi- ye göre sınav sonucunda 120 bin dolayında öğrenci mes- iek lıselerine girmeye hak ka- zanacak. Sonuçlar haziran ayının ilk yansından itiba- ren öğrencilere gönderilecek. Başanlı öğrencilenn kesin kayıtlan ise 1-31 ağustos ta- rihleri arasında gerçekleştiri- lecek. öte yandan Anadolu öğ- retmen lıselerine giriş sınavı 9 nısan, kurumlar sınavı 10 ni- san. ara sınıflar devlet para- sız yatılılık ve bursluluk sınavı 7 mayıs, ortaokul so- nu devlet parasız yatılılık ve bursluluk sınavı 8 mayıs. anadolu lıselerine giriş sınavı 14 mayıs, fen liselerine giriş sınavı 4 haziran, ilkkokul sonu devlet parasız yatılılık ve bursluluk sınavı 5 hazi- randa yapılacak. Sınavla öğ- renci alan özel okuilann giriş sınavı ise 30 nisanda 7 mer- kezde gercekleştirilecek. 1994-1995 öğretim yılı için ÖSYM sınavına 1 milyon 200 bin 139 öğrenci başvu- ruda bulundu. Sınavın birin- cı basamağı 17 nisan 1994 ta- rihinde yapılacak. • Istanbul tiyatro günleri Gençük-Egitim Servisi - Amatör Tiyatro Çevresi ta- rafından düzenlenen "İstan- bul Amatör Tiyatro Günleri '94 (İATG)", 2 nisan-8 ma- yıs tarihleri arasında altı ayn sahnede gerçekleşecek. Daha önceki yıllarda bâğırnsız ola- rak düzenlenen şenlikleri de bır çatı altında toplayan İATG '94 kapsamında 23 ti- yatro grubu 34 gösteri sergı- leyecek. Boğaziçi Ünıversitesi, Cer- rahpaşa Tıp Fakültesi, Ev- rensel Kültur Merkezi, Kar- tal Sanat Tiyatrosu, Sanyer Halk E&tım Merkezi, Ör- man Fakültesi tiyatro salon- lannda sunulacak oyunlann yanı sıra şenlikte seminer ve söyleşiler de yer alacak. İATG '94'e katılan gruplar şunlar: Anıcde Bricolo (Isviçre), Ankara Büyük Kolej, An- kara Karmaşık Tiyatro, Bakırköy Oyunculan, Bo- ğaziçi Üniversitesi Oyuncu- lan, Bursa Ekim Tiyatrosu, Edirne Halk Eğitim.Merkezi Tiyatro Kolu, Ege Üniversi- tesi Tiyatro Topluluğu, ıstanbul Sahnesi, Istanbul Üniversitesi ıktisat Sahnesi, Istanbul Üniversitesi Tıp Fa- kültesi Tiyatro Topluluğu, Kartal Sanat Tiyatrosu, Ke- çiören Genç Oyuncular Sah- nesi, Lüleburgaz Genç Oyuncular, Mehmet Beyazıt Lisesi Tiyatro Kolu, Orman Fakültesi Oyunculan, San- yer Halk Eğitım Merkezi Ti- yatro Kolu, Tespis (Roman- ya). Tiyatro Elele, Tiyatro Merdiven. Tiyatro Telekom, Tiyatrosfer, Zonguldak Sa- nat Sahnesi. Senlık. bugüne kadar düzenlenen amatör şenlıkjerin en kapsamlısı olma özelliğini taşıyor. fîazetecilik eğitiıııi yetersiz Gazetedler iyi gazetecilik için egitimin şart olmadığını vurgularken, iletişim fakültesi öğrendleri de verilen egitimin yetersiz olduğu görüşünde birleşiyor HÜLYA TOPÇU İyi bir gazeteci olmak birçok gencin hayalıni süsler. En çok da iletişim fa- kültesi öğrencilerinin. Ancak her yıl yuzlerce mezun veren bu okullarda okuyan öğrenciler okullannı bitirme- den ış bulma kaygısı taşıyorlar. Bunun en temel nedenlerinden bıri okuilann çok sayıda mezun vermesinden yarar- lanan medya sektörünün nıtelikli ve tecrübeli elemanlara öncelik vermesi. Pekıyi günümüzde gazeteci olabil- menin koşulu iletişim fakültesi mezunu olmak mı? Bu okullarda verilen eğitim gençleri mesleğine yeterince hazırlıyor mu? Bu sorulan yıllardır gazetecilikle uğraşan- lara ve öğrencilere yönelttik. Görüştü- ğümüz gazeteciler, günümüzde gaze- telerde çalışan birçok insanın iletişim fakültesi mezunu olmadığı halde bu işi iyi bir şekılde yaptığını ve gazeteci yetiş- tirme konusunda iletişim fakültelennın eğitimının eksik kaldığını söylüyorlar. Öğrenciler ise gördükleri derslerin mesleğin sadece teorik yanlannı öğret- mesinden yakınıyorlar. Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi, gezeteci olmak için iletişim fakültesi mezunu olmak gerekmediğini vurgu- layarak politika gibi gazetecilığın de her meslekten ınsana açık olması ge- rektiğini söylüyor. Ekşi. "İletişim fa- kültelerinin verdiği eğitim gerekenin çok çok altında, yani öğrencinin bu bilgilerle bir şeyler yapması zor. Ancak bu okul- lardan parlak gençler de çıkıvor" dıyor. asın Konseyi Başkanı Ekşi, gazeteci olmak için iletişim fakültesi mezunu olmak gerekmediğini vurgulayarak politika gibi gazeteciliğin de her meslekten insana açık olması gerektiğini söylüyor. ölaşan. Şuna da inanıyorumki gazetecilik, eğitimle verilecek bir nesne değildir. Her şeyden önce insanın içinde gazeteci olma isteği olmalıdır. Meslek içinde öğrenilecek bir sanat dalı Gazetecı-yazar Emın Çölaşan ise Türkıye"de gazetecilik yapanlann yansının iletişim fakültesi mezunu ol- madığını belırtıyor: "Bizler Uetişim fa- kültesi mezunu değiliz, ama gazeteci ol- mak için iletişim fakültesini bitirmek ge- rekmiyor. İletişim fakültelerinin verdiği eğitim konusunda çok bilgiye sahip deği- lim. ama sanırım teorik bilgiler ağır bası- >or. Bunu gelen arkadaşlardan görüyo- rum. Ga/etecjük konusunda hiçbir şe> bilmiyorlar, îakat onlar da haklı tabii, ga- zetecilik mesleğin içinde öğrenilerek elde edilecek bir sanat dalı. Şuna da inanıyo- rum ki gazetecilik, eğitimle verilecek bir nesne değildir. Her şeyden önce insanın içinde gazeteci olma isteği olmalıdır." Çağdaş Gazeteciler Derneği Istanbul Şube Başkanı Celal Toprak. iletişim fa- kültelerinde \erilen eğıtımi şöyle değer- lendiriyor: "İletişim fakülteleri >er- dikleri eğitimle gazeteciliğin alt yapısını hazırlama eğiliminde. Ama bugün bu fa- kültelerden yüzlerce kişi mezun oluyor. Hepsi gazeteci olacak diye bir şey yok. İletişim fakültelerinin son dönemlerde verdikleri eğitimi net bir şekilde bilnüyo- rum. Ama Tiirkiye'de tıp fakültesinden me/un olan doktorluğu. Ingilizce öğret- menliğinden mezun olan da İngilizceyi tam olarak bilmiyor. Yani bu eğitiin yapısıvla ilgili genel bir sonın. Gazeteci- lik okullarında da bir alt yapı yok. Bence okulda 3.5 yıl eğitiın verilsin, yanm yüda staj yapılsın" İletişim fakültesi öğrencisi Pınar Kel- teci aldığı eğitimi yeterlı bulmadığı için okulunda kamuoyu araştınnalan ya- pan Akademedya grubunda çalışıyor. Pınar okuluyla ilgili şunlan söylüyor: "Gazetecilik bölümünde okuyorum, ama branşımla ilgili üç tane ders gö- rüyorum. Fotoğrafçılık, Temel Gaze- tecilik ve Kitle İletişim Araçlannda Metin Yazma Tekniği. Bunun dışında İletişim Sosyolojisi dersi görüyoruz. Bu ders sosyolojiden çok ortaçağ felsefesi- ni anımsatıyor. Sınıflar deseniz çok ka- labalık. Çoğu zaman ayakta ders dinli- yoruz." Şu an yerel bir gazetede çalışan iletişim fakültesi mezunu Tülin Belgin Özdoğan, gazeteci olmak için iletişim fakültesi mezun olmanın gerekmediği- ni söylüyor ve şöyle devam ediyor: "Ben haber yazmayı bile çalışmaya başladıktan sonra öğrendim. Okulda gördüğümfiz dersler, işin hep teorik yanını veriyordu. Yani ben bugün başka bir fakülteyi bitirseydim yine bir gazete- de çalışıyor olurdum. Sonuçta çalışma- ya başladıktan sonra gazeteciliği öğren- meye başlıyorsunuz. " Liseli tiyatrolardan ses çıkmıyor AZMt KARAVELÎ Çevremiz- de okul sıra- lannda filizle- nen gızh kalrruş sanat- çılann varlığını hepi- miz biliriz. "Ben de zamanında okul miisa- meresinde oynamtştım. yani eski bir sanatçı sayılırun" ya da "Sen benim ortaokulda beyaz atlı preus olduğumu biliyor mu- sun da böyle konuşuyorsun?" türünden muhabbetlere sık sık rastlanz. Profesyonel olsun ya da olmasın tiyatroya gönül vermiş sanatçılar da sahnenin ilk çekiciliğini okul sıralannda yaşadıklannı kabul ederler. Lise ve üniversitelerdeki ti- yatro topluluklan, öğrencilenn en çok ilgi gösterdıkleri kol ya da klüplerin başında geliyor. Bu çekicilik ister istemez belli bir devınimi de beraberinde ge- tiriyor. Ancak liselerde, özel- likle son ynllarda yaşananlar bu hareketlilığin yerini bir dura- ğanlığa bıraktığı izlenimi veri- yor. Tiyatro çevreleri bu duru- ma, okullara son dönemlerde darngasını vuran dinselleşme politikalannın bir uzantısı ola- rak bakıyorlar. Bu iddianın doğru olup olmadığı bir yana. pek çok lisede okul yönetimlen tiyatro faaliyetleri sözkonusu olduğunda "çaltşmak için yer >ok", "kızılay kolu nenize yet- miyor" "çalıştmcılanmız okulu btraktı" türünden bahaneler üretmekte hiç zorlanmıvorlar. 'Giinti kurtarma' endişesi Uzun yıllardır lıselı tıjatro topluluklannın çaüştıncıhğmı yapan Mehmet Esatoğlu, tiyat- ro kollannda son yıllarda ba- şanlı oyunlara rastlanama- masında en büyük etkeni me- zun olan öğrencılerin geriye kalıcı bır yapı bırakmamalan- na bağlıyor. Diğer bırdeyişle li- seli tiyatrolar bugün kurumsal- laşmadan çok uzakta. çalış- malanna "günü kurtarma" en- dişesiyle yaklaşıyorlar. 80'Ierde başanlı tiyatro ça- lışmalanyla dikkatlen çeken İzzet Ünver, Ümranıye Lisesi. Erenköy Kız. Haydarpaşa lLi- selennden son yıllarda pek ses çıkmadığı jgözlcniyor. Uzun yıllar İzzct Unver Lisesi Tiyat- ro Kolu'nu çalıştıran Cem Yalın'ın bu konudaki iddialan oldukça ılginç "1980 yılından 89'a kadar 9 oyun üreten, ka- tıldığı liseler arası tiyatro şen- liklerinde başanlı sonuçlar alan lisede benim 1989 yılında okul- dan ayrılmamla birlikte tiyatro yapılrhaya başlandı." İzzct Ün\er Lıstsi Müdürü Nuri Bayraktaroğlu ise bu du- ruma gerekçe olarak eski okul ıdaresınin tavnnı göstenyor. Bayraktaroğlu aynca okulda bu yıldan itibaren çalışmalara başlandığını da sözlerine ekli- yor. Tiyatro çalışmalannın son yıllarda yapılmadığı okullar arasında Haydarpaşa Lisesi de bulunuyor. Lise müdürünün tiyatrokolukurulmasına"Oku- lun itibarı bozulur" gerekçesiyle karşı çıktığı ıddia ediliyor. Mü- dür Huzeyfe Coşkun ise iddiayı yalanlarken tıyatro çalışma- lannın olmamasını yer yeter- sizliğıne bağlıyor. Yınc geçmişte okulun öğret- meni Mustafa Gezer'in yazdığı "Sevgi Çiçekleri" adlı oyunuy- la İstanbul Liselerarası Tiyatro ŞenkğYnde ödülleralan Ümra- nıye Lisesi de durgunluk >aşa- yan lıselerden bin. Okul müdü- rü İlyas Pehlivanoğlu, Gezer'in aynlmasından sonra çalış- malan aynı düzeyde sürdü- remediklerinı bclirtiyor. Pehlı- vanoğlu. her yıl bir oyun çı- kartmaya çabştıklannı da söz- lerine eklıyor. 70'lı yıllarda lıselı tiyatrolar arasında profesyonellere taş çı- kartan oyunlanyla ön plana çıkan Galatasaray Lisesi, Özel Robert Lisesi gibi okullarda ise özellıkle 80'lerin ıkinci yansı- ndan sonra aynı heyecanın kaybolduğu görülüyor. Geniş olanaklann varlığına karşın bu okullarda dikkat çekici oyun- lara son yıllarda rastlanmıyor. 70"lerin sonlannda "Demir'in Fıyatı Kaça" adlı Brecht'ın hıç bilinmeyen bır oyununu dünya 'Şimdi tetris zamam' YTL Fotograf Programı SL LTA.N ÇfNİCÎ prömiycri düzeyinde oynayan Galatasaray Lisesi, son yıllar- dakı durağanlığına karşın di- ğer okullannkaulımıyla"İkin- ci Tiyatro GünlerP'ni 25-29 ni- san tanhlerinde düzenlemeye hazırlanıyor. Tiyatro Günleri kapsamında özellikle son gün- lerde kamuoyunun gündemine gelen "Kavuk Kimin" konusu, düzenlenecek bır panelde tartı- şılacak. Bugüne kadar kendi içinden öğrenciler tarafmdan yöneülen Galatasaray Lisesi Tiyatro Kolu, ilk kez bu yıl dı- şardan gelen yönetmenler ta- rafından çalıştınlıyor. M. Beyazıt Lisesi Lise tiyatro kolu, bu yıl An- ton Çehov'un "Jübile" adlı oyununu sahneliyor. Liseli tiyatro topluluklan arasında Mehmet Beyazıt Li- sesi düzenli çalışmalanyla dik- kat çekiyor. 1981 -82 dönemin- de 57 kişinin sahneye koyduğu Fakir Baykurt'un aynı adlı ro- manından uyarladıklan "Kap- lumbağalar" oyunuyla Lisele- rarası Tiyatro Şenliğı'nde bü- yük ödül kazanan Mehmet Be- yazıt Lisesi, o yıldan sonra katıldığı her şenlikte ödüller aldı. Lise tiyatro kolunun yetiş- tirdığı oyunculardan Jale Yü- cel, Rüyam Özveri ve Burak Karaman, çeşitli illerdeki Dev- let Tiyatrolan'nda görev yapı- yorlar. Mehmet Beyazıt Lisesi Tiyatro Kolu, Amatör Tiyat- rolar Çevresi (ATÇ)'nin İstan- bul Amatör Tiyatro Günleri kapsamında 28 nisan günü Ev- rensel Kültür Merkezi'nde kendi yazdıklan "Ambiyoz" adh oyunu sahneleyecek. Bu yıl liselerde tiyatro çalış- malannı sürdüren okullar arasında Beşiktaş Atatürk Li- sesi A. Çehov'un "Ayı" İstan- bul Lisesi ise Moliere'iıı "Tar- tuffe" adlı oyunlannı sergili- yorlar. Özel okullardan Saint Joseph, Turgut Özakman'ın yazdığı "Ocak"ını, Saint Mic- hel ise İpek Ongan'ın "Yaş on- yedi" adh oyunlanm sahneli- yorlar. Sakıp Sabana Lisesi Tiyatro Kolu ise Oktay Ara- yıcı'nın "Rumuz GoncagüT- ünü hazırlıyor. AÇIKOTURUM "Oltanın Ucundaki Balık Türkiye" Aç4ş Konuşması: Pfof. Dr. Türkân Saylan Mehmet Emin Değer, Okan Cindemir Bugün, saat: 11.00-14.00 arası Tank Zafer Tunaya Kültür Merkezi, Tünel ,. fŞMA »Koku/lararas/ Ha/k O y l Yanşması Rock Dergisi Müzik Ödülleri Töreni Bugün, saat: 16.00'da Kemancı (Altkat) Sıraselviler, Takam j-g İstanbul Amatör Tiyatro Günleri '94 Kartal Sanat Tiyatrosu "Abbas Yola Giden" Bugün, saat 18.00'de Evrensel Kültür Merkezi, Galatasaray UMUT İLE, SEVGİ İLE, DÜŞ İLE G Ü L S Ü M A K Y Ü Z Merhaba dostlar... Bildi- ğiniz gibi, şu anda ülkede nerkes seçım sonuçlannı konuşuvor, şaşkınlığını, öf- kesinı belirtıyor; ev kadı- nianndan semt bakkahna, taksi şoförlerinden öğren- cilere, hatta ilkokul öğren- cilerine kadar herkes seçim sonuçlannı ve gelecek günle- rin neler getireceğini konu- şuyor. Bu konuşmalann ağırlık noktasını Kefah'ın yaygın örgütlenmesi, militanca çanşması, yoksul kesime para erzak dağıtılması ve seçimlerde yolsuzluk yapıldığı gibi konular oluş- turuyor. özellikle tstanbul ve An- kara olmak üzere ülkenin E k çok yanında, çöplük- de bulunan yanmış, yırtılmış oy pusulalan, seç- men listeleri, bu söylentile- rin pek de temelsiz ol- madığını göstenyor. Ancak bütün bunlar. Refah'ın ülkenin birçok bü- yük kentinde, ilinde, ilçe- sinde başkanlık kçltuğuna oturduğu gerçeğjni değıjti- remiyor. Ben bu yazıda Re- fah'ın seçim kazanmak için neler yaptığını tartışmak istemiyorum. Evet, onlar onu yaptı, bunu yaptı, şunu yaptı... Peki, ya biz ne yaptık? Aralannda gerçek- te ıdeolojik hiçbir aynm bu- lunmayan, yalnızca kişisel hırs ve tutkular nedemyle bır araya gelemeyen sosyalist ve sosyal demokrat partiler ne yaptı? Birlesemedilerse, seçim işbirliği de mi yapa- mazlardı? 1980 öncesinin; vurduğu yerden ses getiren DGM direnişlerini, 1 Mayıs'lannı örgütleyen sendikalanmız, sendikaa- lanmız ne yaptı, genel ku- rullannda üç kuruş para için birbirleriyle didışekten başka? Aydınlar, Atatürkçüler, demokratlar, sosyal de- mokratlar. sosyalıstler ne yaptılar; 12 Eylül'ün yıkı- mından kurtulmak, emekçi halkın gelişen toplumsal muhalefetin sözcüsü olmak için? Gençlerimize nasıl ör- nek olduk, onlara hangi se- çenekleri sunduk? 1980 ön- cesi örgütlü kadın, şençlik, işçi, memur hareketı içinde savaşım veren deneyimli in- sanlanmız nerede. şu anda ne yapıyorlar, hangi örgüt- lü hareket içinde yer alıyor- lar? Yoksa sistem bizi tes- lim mi aldı? Koyup iç ceple- rimize kredi kartlannı, kon- forlu evlerimizde oturup, çocuklanmızı özel okullar- da okutup, araba marka^ ve eşya fetişizmine kapıhp sistemin sadık tüketicileri mi olduk? Yoksa; saç- lanmızı at kuyruğu yapıp, ülke sorunlanna boş venp entel barlarda zaman öldü- renlerin, yeni Osmanlıcıla- nn, ikini cumhuriyetçilerin, salt kadınlann cinsel özgür- lüğü ve eşcinsellerin haklan için mücadeleedenlerin art- lanna mı takılıp gittik? Yoksa, örgütlenmemiz is- tendığınde "Yok abı. ben free takılıyorum" mu de- dik? Meslek odalanmıza, derneklerimize, sendikala- ra, partilere vb. kuruluşlara burun mu kıvırdık? Yıllardır şeriat tehlikesini görüp göstermeye çalışan Çağdaş Yaşamı Destekle- me Derneğı'nin kaç top- lantısına katıldık? Çalışma- lanna katkıda bulunduk mu? Insan olma, birey olma bilıncımız. salt yoğun acılar yaşadığırnız eüzel ınsan- lann ölümlerinde mi uyanıp ayağa. kalkmalıydı? Bilmiyorurn. İsterseniz otu- rup bir düşünelirn bunlan yenıden. Bildiğimiz ka- ranlık güçkr. ülkemizi orta- çağın karanlıklanna çek- meye alışırken örgütlenir- ken güçlenirken biz ne yaptık kurumlar ve bireyler olarak? Burada, bir avuç öz- verili insanın çabajannı ayn tutuvorum bu söyledikle- rimden. Bakın, değerli ozan Hasan Hüseyin ne diyor birleşmek üzerine: "Gün gün ile banşmalı, kardeş kardeş duruşmalı koklaşmalı söyleşmeli'kor- ka korka yaşamaK ne"'.... ' ekilir ekin geliriz/ezilir un geliriz/bir gıder bin geliriz beni vurmak kurtuluş mu." Sevgili dostlar, yitir- diğimiz onca güzel insan adına, çocuklanmızın gele- ceğı adına. bir çağn yapıyo- rum ülkesini, halkını seven bütün sağduyulu insanlara; bırakalım artık aramızdaki küçük kırgınlıklan, atalım üstünden 12 Eylül karaba- sanının yılgınlığını. yorul- muşluğunu. İnsana olan, aydınlık günlere olan inancımızı tazeleyelim. Bir- leşelim, bir araya elelim. Örgütlenelim. Çünkü: eme- ğin en yüce değer sayıldığı. insanın insan tarafmdan sö- mürülüp horlanmadığı. aydınlık, uygar. laik bir ya- şamı yalnızca istemek yet- mez. Çalışmak, özveride bulunmak emek vermek, kısacası örgütlenmek ge- rek. ÇYDD Genç Kadro- nun hazırladığı 'Oltanın Ucundaki Balık, Türkiye" konulu toplantıda bufuş- mak dileğiyle, şimdilik ho- şakalın... AÇIK YÜKSEK ÖĞRETİM KÖŞESİ Temel Hukuk (önlisans Programı) 1. Aşağıdakilerden hanglsl kamu haklan arasında yer almaz? a) Kişisel haklar b) Fikri haklar c) Sosyal haklar d) Siyasi haklar e) Ekonomık haklar 2. Türkfye'de bulunan bir yabancı, aşağıdaki hakJann hanglslnden yarartanabilir? a) özel (medeni) b) Kamu c) Seçme d) Seçilme e) Memur olma 3. Toplantı ve gösteri yürüyü- şü düzenleme hakkı hangi haklar arasında yer alır? a) Siyasi b) Ayni c) Fikri d) Kişisel e) Sosyal 4. Eşyalar üzerindeki hakka ne denir? a) Kamu b) Nisbı c) Aynı d) Telif e) Kişisel 5. Aşağıdakilerden hangisi mamek haklan arasında yer almaz? a) Mulkıyet hakkı b) Alacak hakkı c) Telıf hakkı d) Şahsıyet hakkı e) Fikri haklar 6. Aşağıdakilerden hangisi hakkı doğuran olgulardandır? a) Hukuki menfaat b) Hukuki ehliyet c) Hukuki düşünce d) Hukuki muamele e) Hukuki ilişki 7. Aşağıdakilerden hangisi hukuki olay değildir? a) Doğum b) Ölüm c) Nışanlanma d) Yıldırım düşmesı e) Evlenme 8. Hakların kullanılmasında nasıl davranılması gerektiğini belirleyen genel kurala ne de- nir? a) Sübjektıf hüsnünıyet b) Objektıf hüsnüniyet c) Genel kural d) Davranış kuralı e) Ispat yuku 9. Ana ve baba velayet hak- lannı kötüye kullanırlarsa, ha- kim onlara hangi müeyyideyi uygular? a) Hapis cezası b) Velayetin alınması c) Para cezası d) Kınama cezası e) Tedip hakkı 10. DürüsUük (objektif iyiniyet) kürallarını hangi kanun dü- zenlemektedir? a) Borçlar Kanunu b) Ceza Kanunu c) Ticaret Kanunu d) Medeni Kanun e) Iş Kanunu 11. Hak ve borçlara sahip ola- bilen varlıklara ne ad verilir? a) Fert b) Şahıs c) Bırey d) insan e) Süje 12. Hukuk düzeni, aşağıdaki- lerden hangisini hakiki şahıs olarak kabul etmektedir. a) Varlıkları b) Topluluklan c) İnsanları d) Devletleri e) Canlıları 13. Hakiki şahslyet ne zaman başlar? a) Çocuğun doğduğu anda b) Çocuğa gebe kalındığı anda c) Çocuğun tam ve sağ olarak doğduğu anda d) Çocuğun okula başladığı anda e) Çocuğun nüfus sıciline kay- dolunduğu anda 14. Hangisinin önce ya da son- ra ökiüğünü tayin mümkün ol- maksızın ölenlerin bir anda öl- müş sayılmalarına ne denilir? a) Eşıtlık karınesı b) Belirsizlık karınesı c) Birlikte ölüm karınesi d) Ölüm karınesı e) Gaıplık karınesı 15. ölüm nasıl bir olaydır? a) Hukuki b) Tabıı c) Beklenen d) Korkutan e) Sosyal 16. Geniş anlamda borç deyi- mi ile ifade edilmek istenilen şey nedir? a) Para borcu b) Bir kimsenin diğerine karşı yerine getirmekle ytikümlü ol- duğu yey c) iki taraf arasında mevcut bu- lunan bır hukuki bağ d) Bir şeyı teslim etme borcu e) Bır şeyı yapma borcu 17. Alacaklının borçludan iste- yebileceği, borçlunun da yeri- ne getirmekle yükümlü bukın- duğu davranış biçimine ne de- nir? a) Borç b) Edim c) Yükümlülük d)ödev e)Hak 18. Bir ressamın sizin yağlı boya tablonuzu yapmayı üst- lenmesi, hangi tür edimdir? a) Şahsi b) Maddi c) Menfi d) Sürekli e) Bölünebılen 19. Hazinenin miras bırakanın borçlanndan sorumlu olması, hangi tür sorumluluktur? a) Şahsi b) Sınırsız c) Belli mallarla d) Belli miktarla e) Sınırlı 20. Kiracının her ay kira bede- lini ev sahibine ödemesi ha- linde hangi tûr bir edim söz konusu olur? a) Ani b) Sürekli c) Kesintili d) Müsbet e) Şahsi 21. Aşağıdaki mahkemelerden hangisi askeri yargıda yer ahr? a) Asliye hukuk b) Sulh ceza c) Disiplin d) Asliye ticaret e) Ağır ceza 22. Askeri YOksek Idare Mah kemesi, aşağıdakilerden han- gi yargı türüne girer? a) Genel ıdarı yargı b) Askeri ceza yargısı c) Adlı ceza yargısı d) Askeri ıdarı yargı e) Adlı medeni yargı 23. Aşağıdakilerden hangisi adli yargı tiirü icerisinde yer almaz? a) Danıştay b) Sulh ceza mahkemesı c) Asliye hukuk mahkemesi d) Sulh hukuk mahkemesı e) Yargıtay 24. Aşağıdakilerden hangisi kontrol mahkemesi niteli- ğindedir? a) Disiplin mahkemesı b) Vergi mahkemesi c) Asliye ticaret mahkemesi d) Ağır ceza mahkemesi e) Askeri yargıtay 25. Adalet mahkemeleri ta- rafından yürûtülmekte olan ve özel hukuk alanı ile ilgili bulunan yargı türüne ne isim verilir? a) Anayasa yargısı b) Genel idari yargı c) Askeri ceza yargısı d) Medeni yargı e) Ceza yargısı —• Yamtlan 17. Sayfada
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle