03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 MART1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Karaduman cinayeti davası • SAKAJRYA (Cumhuriyet>- Yeraltı dünyasının ünlü isimlerinden Enis Karadumanı öldünnekten sanık Coşkun Mercan Sakarya Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmaya başlandı. Geniş güvenlik önlemleri aluıan adliye ve mahkeme salonunda bulunan herkes arandı. Duruşmada, önce Enis Karaduman'ın kendisine ateş ettiğini, ancak silahının tutukJu yaptığını belirten Mercan, "İkinci mermiyi namluya sürmeye çalışıyordu. Ben de akendimi korumak için silahımı çekü'm. Beni öldürmek için elinden geleni yapıyordu. Ben de ateş ettim" dedi. Daha sonra dinlenen tanıklarda Mercan'ın ifadesini doğruladılar. Mahkeme 31 mart tarihine ertelendi. Tutuklu ailelerin protestosu • İstanbul Haber Servisi - Insan Haklan Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'nde bir basın açıklaması yapan siyasi tutuklu ve hükümlü aileleri, 3713 sayılı Terörle Mücadele Yasası'nın (TMY) 16. maddesine göre açık görüş hakkına izin verilmemesini protesto ettiler. Söz konusu yasanın sadece özel tip hücrelerde kalanlan kapsadığını belirten aileler, "Bizözel tip hücreleri de onaylamıyoruz. Ancak yasa sınırlamadığı haldeaçık görûş hakkımız engelleniyor. Adli mahkûmlar açık görüş yapabilirken, aralannda yazar, gazetecı, sendıkacılann da bulunduğu düşünce suçlulannı da kapsayan kişiler de bu yasa kapsamına alınarak açık görüş yapünlmıyor" şeklinde korçuştular. lOöğrenci gözaltında • İstanbul Haber Merkezi - Okuldan aulmalan ve paralı eğitimi protesto etmek için Bağcılar DEP'te açhk grevi yapan Liseli Öğrenci BiruklerTnden(LÖB) öğrencijerle görüşmek isteyen İşçinin Yolu dergisi muhabirlerinden Hakan Sürmenve lOöğrencinin gözaltına alındığı bildirldi. İşçinin Yolu Dergisi Yazıişleri Müdürü Süleyman Baş tarafından yapılan açıklamada, gözaltına ahnanlann bir an önce serbest bırakılması talep edilerek "Liseli gençliğin yükselen özgürlük yürüşünü engellemek ve gençliğin haklı istemlerini kamuoyuna duyuran devrimci sosyalist basını susturmak isteyen bu çabalan boşunadır. Devlet güçlerinin bu keyfı tutumunu protesto ediyoruz" denildi. Bankalara saldırı • İSTANBUL (AA)- Güngören'deiki banka şubesi ile bir halı mağazası taş ve molotofkokteylli saldınya uğradı. Saldın sırasında maddi hasar meydana geldi. Vatandaşlar, korsan gösteri yapan gruba müdahaleetti. Bağalar Caddesfnde 13.10 sıralannda toplanarak PKK lehine sloganlar atan bir grup, Türk Ticaret Bankası Güngören Şubesi'ne ve Türkiye İş Bankası Bağalar Şubesi'ne taş ve molotofkokteyli attılar. Can kaybının olmadığı saldında maddi hasar meydana geldi. Aynı caddede gösteriyi sürdüren grup, bir halı mağazasına da molotofkokteyli atüktan sonra pazar yerine girerek olay yerinden uzaklaşü. Bazı göstericilerin gözaltına alındığı bildirildi. Işadamıevinde oiû bulundu •SOFYA (AA) - Sofya'da bir Türk işadamı evinde ölü bulundu. Fınn işletmeciliği yapan Necip Berberoğlu adlı işadamının yaklaşık üç ay önce öldüğü anlaşılırken cesedi çürüdüğü için yapılan otopside ölürn sebebi belirlenemedi. TV değişikliği TV Servisi- HBB TV'nin 19. 45-00.00 arasındaki yayın akışı şu şekilde değiştirildi: 19.15 Ana Haber, 20.40 Yo- rgun Savaşçı, 21.40 Serbest Kürsü, 22.05 Müzik, 22.10 Serbest Kürsü, 22.35 Tehlike Bölgesi (1), 00.00 Haberler. TRTl'de ise saat 16.55'te Fas'ın Milli Günü nedeniyle Fas'ı tanıtıcı program yayına girecektir. Öğrenciler oruç tutmadıklan için dövüldüklerini yinelerken, savcı olayın abartıldığı görüşünde 'Orııç' dayağmasoruşturma • Güney İmam Hatip Lisesi'ndeki 'oruç dayağı' okul yöneticileri ve savcı tarafından 'önemsiz' bulunurken DenizJi Valisi 'Eğitimde dayağın yeri yoktur' diyerek olayın soruşturulduğunu belirtti. ÖMER YURTSEVEN DENİZLİ - Güney İmam Hatip Lisesi'nde Müdür Yar- dıması Ragıp Çelik'in oruç tut- mayan 3 öğrenciyi dayakla ce- zalandırması olayı, örtbas edil- mek isteniyor. Hakkmda adli ve idari soruşturma açılan Çe- lik'in görevini sürdürdüğü be- lirtilirken Güney Savcısı Meh- met Odabaşı'nın olayı araştı- rmak üzere ilçeye giden baro heyetine, "Dayak hadisesini ge- reksiz yere büyütüyorsunuz. Bu konu, abartılacak bir olay değil" dediği öğrenıldı. Lıse Müdürü Etem Dağlı da yardımcısı Çe- lik'in savcılıkta "Öğrencileri oruç yüzünden değil, haylazlı- kları yüzünden dövdüm" diye ifade vermesine karşın. dayak MUSTAFA KEMAL Kurtuluş Savaşıgazetesi Orhan Çekiç ModaLionsKulübüAtatürk Komitesiadına çıkardıklarıgazetenin Atatürk'e saldıranlarayanıt olduğunu söylüyor İstanbul Haber Servisi- Laik Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Ke- mal Atatürk'e yönelik saldmlara gösteri- len tepkiler sürüyor. Atatürk'e duyduğu sevgiyi ve bağlılığı farklı biçimde dile geti- renler de var. Moda Lions Kulübü Der- neği Atatürk Komitesi adına "Kurtuluş Savaşı Gazetesi" çıkaran Orhan Çekiç gibi... Orhan Çekiç gazetenin kuruluş amacını şöyle açıklıyor: "Atatürk'e yapdan hareketi içimize sn- dirmemiz mümkün değil. Omın her şeyüı üstflnde değer verdiği TBMM'de. hiç kimse beni böyle temsil edemez. Ben kimseye böy- le bir vekalet vermedim. Siz verdiniz mi? Asıl Seled-i zina'nın kim olduğunu göster- mek için, tüm bu Atatürk diişrnanlarına karşı icimden geten tepkiyle ve kendi ola- naklanmla hazuiadığım 'Kurtuluş Savaşı Gazetesi'ni Atatürk'ün alın terini, çelik ira- desni, yenilmez azmini, erişiunez ulus sevgisini, çağdaşlık tutkusunu, bağunsızlık sevdasını anlatmak için çıkanyorum..." Logusunun üzerinde. "Kalk Uyan Yok- sa Ardı Hkrandır" sözü bulunan gazete birinci sınıf beyaz kağıda basılmış ve 24 sayfadan oluşuyor. Tamamen amatör bir düşünceyle haarlanan gazetede, Ulusal Kurtuluş Savaşı'nın gerçekleri bir kez da- ha gözden geçiriliyor. olayının sadece bir iddia oldu- ğunu savundu. Olaydan sonra Güney Sağlık Ocağı'nda tedavi gören öğren- ciler Mehmet Tokgöz, Uğur Aydındağ ve Ahmet Çelebi oruç tutmadıklan için dövüldükleri iddiasını yinelediler. Sağlık oca- ğındaki tedavi sırasında öğren- cilerden Ahmet Çelebi'nin ku- lak zannın yırtıldığı, ama buna karşın rapor verilmediği öğre- nildi. Olay için ilçeye giden ba- ro heyetinin sözcüsü Avukat A. Giray Çelik, araştırmalar sıra- sında, öğrencilerin oruç tutma- ya zorlandığını öğrendiklerini belirtti. Olayla ilgili olarak göriişünü aldığımız Lise Müdürü Etem Dağlı konunun soruşturma aşamasında olduğunu belirte- rek aynntılı açıklama yapmak istemedi. INTERBANK A.Ş. DÖRDÜNCÜ YATIRIM FONUNUN 5.000.000.000.- TL OLAN BAŞLANGIÇ TUTARININ, BİRİNCİ, İKİNCİ VE ÜÇÜNCÜ YATIRIM FONLARI İLE BİRLEŞMESI NEOENİYLE 20.000.000.000.- TLYE ARTIRILMASI NEDENİYLE İHRAÇ OLUNACAK KATILMA BELGELERİNİN HALKA ARZ YOLUYLA SATIŞI İLE İLGİLİ SİRKÜLERDİR. Barkamaca 3794 sayııı Kauıia dafttf499 sayılı Samaye Ayasu KanuVnun 35 42 w 44 r kaölmabdgessahptahesabınanstadaOfttmasıiusittnanç!!tntop/itG&aw^&nt^pflBa&KMJm^mG&toittömaûKfap#Sty$*n+dnm^lt I 96O12say*:OT«50OO0OOOOO-TLUaiıWettM«AŞ ElTOYaanmFm. 111H987»54041026»ımied»hırt»i5000»»01» TlUartlP«»tlrtA.Ş h n o l ^ Somays. Pıjas» KuniuHm Sen Vlı No 2 TeötJPnm 42. madOre ç«c«ttnto ktaıtaf* A.Ş Ba^nAİıraMÜcundlknMKıymılarForıvrıınDOntjnâ Yaırw Fon u otvreokrek sora armesı k «^ ç i ^ (fe^sklıte n bu kapsa^ artfn»15IOi9S3l«v*»oroi5«say*rın»ieuyo^«orû^wsııç^ T - - ~ - T — " ! - " — — » - ' - ' —•- «rtman Fon Manm Mnsfen iıraç ouacak kaMna Mgeim. S«mıs^Pı^«ısl<ı«^1ıca 15 02.1994 w*«eKB28-2«Ssa»ı ile kaydaalmııştır Ara* kayda adnma. Fortjı v» ka*na Mgtfemt KurJ y«ya Kanua BtalKlûaolamnao»»» 1 FOKUN «tYOJT DUmMJ W «THJIA BEUZLER KAKKMM B8.CMB Tı£»r 5000 30C0O0 Ti Paf Saytsi 50G CO0 2, FDHIM ÇTÛZÛÖMJ" TESOL T « H W S d . MO. U M l a g t o r a aı» I X tuuw fon Ç t z ı * aantti i T c m S d t k n u t ^ n ı 27101988 «¥*»di31-«807»aı> X R* KMTFMMjtl «JnnM « SMUMHSh 16 S£ 849149 79933 5. i M ^ n ı m t FOMJUU «JŞ«« WLOUII S.1 H M a YAKM F0MI1U USm BUİIlElt: fon a ;nfc sajarar uth» MgMKi 17 061967 anM» haka an ad»nt ok». Fon poSVrtr A4Ui«u}j tv* a aıo7.ı«p lkoUKı«ıminrm TuHn \ 1 cQÛ OOovÛu '0,2-5 300 000 2.334500000 450000 000 IkanMID^r (Tll 100000000 55.000000 13000000 36.000.000 19.000.000 10 01 1994 16031994 16021994 15011996 89 18 8589 •831 07İO.I9M OrlOıgıri 870000000 IJKJ65.000 120424 000 1,349000000 (74ı 50Qı OOQ Hunsaonosu ÖMSMttîatM 3JS3466J1] 866 7332» 6535 7 917 975J41 25J9 23J90444111 7471 fon PorM)> Oağtn 5024.312.56! Hmr Otgiriar (*ı 7 976 BorçlV^-) 351 T TogOT 5024 312.561 8mfflPay0«$Bn 10049 u n o nnm fo«vw ı^aı «taun: '0000 1T11 1H7 M M U KıyMln Tünı Tuan \ DnktTaPv* Hazne Bonosij 270B8Z8685 ÛzttSeUDrTafıv* 1435191692 frmmanBonoaı S27 413J60 Fon Pgnttr D<4«ı 4J71«33737 Hazır Da0*(lv (»j 28 5662S3 8op»(-i 26364i» Toptn 4,3^.635424 BnmPayOeğen 9S47 U ÜÇÜHCU Y*TRJ( F0MJ1U U^ON »LOLER 54 49 2887 1«54 10O0O 0 U 1 I M HrtUIUVıMnTura Tuan % DnMTlMı 1020S6B.096 FransmBonoaı 64634400 HsseSensd fon PonMy Dağan 4^97484^68 Hlzır Oeâtrfar (•) 462.705 Borç»B 4 7 ^ 4 7 İ « 2042 78J8 1 3 100i» 31308.420052 411186B 162.064 -V 179S484 4S 12613S326 29224ST4U 230 «1 :ıSmııot*Fonpon»)i •xx jnûnolusı 07JB.1M4 Tuar « 1892 330711 7H22-J48.764 8915179474 329652 45887245 554 678.221 38850.367 8.2^093.293 2123 T77 10000 07A19M Tutan \ 425İ45600 2J1024SS 6J09S21 11J96.490 151.278643 10.597 747 H41 10000 SmteUnTûrû Hlsnt SonoMn DM«TaM*» 24^00 000 000 4«42 100 000 200,000001) innunu» 615.000.000 380000000 06 ."'994 1602.1994 15011996 26101994 31061994 21121994 99 08 8589 9831 8578 9009 9027 7G0OG0GO 4.456JOOO0O 3.375 000 000 50 365.000JJOO 16011994 1G021994 «071994 1501 1996 3108199» 2&U1İ84 iç »•*.&•« 8589 8809 8831 9009 8712 '5.000300 smeocm 16(5.000000 1602'994 16021994 06071994 8927 85i» 8909 4950000 031 9.900 2142J91763 94 718 uy^r olarak ae^rt inru yansılhtiar ycfcnda «u(Ffc (fcOBûm gûfûşü v«*n«ştr 10.1993) YtfmSertaaU ş «111993 - 2110.1993 mk ooettnn g mtaUgMiş M m u m n b)»iMn Fon Tuan Î3OC3DC0OC 200X000000 ÜOOOOO 2.5X000 mrtn: SnaıaPiıasasıKııuVruıSan VII No 2 T A M H m sonı e™a» Snna Ina n ilojci Vakm FKı«n»l b m w » ğ n » biuin»» sa»)fe Qo«lincû R» 101*1» balg«enw a * » ™ » a n * b»«1««n»s» B> Btûtnı i n a * ttanyv o l w ' r W satşa ömt pay ağann ûanne iaw eoieniı wisi• gn^oıMnajdsıtonT pnkarabelgeİEnnrl^eatmrsansnatıanaasıfc tutraııatiMMslıi bl IÇSJB* asğçüûnhfflgg «PJBI cj Kaütn» BaloBiannıi basnı abafen d|teaAnafflemtBscl ojdBHBn S l d 7730410 75,00OJ>00- 46000000 3 0OOOT- 115D0OO00- 3-6 34O.OM- d' Ajiır «e dOsr hjymaf tnaAnler Gûrûi »MBina gora tfen»» d^vtoymenmadnkm jalınm Son Ba| Y«B Y«x>aj iştor Snn Başkar. MuOjrVakıJı ^ snemen Yaner»» Yananei b[Rjfl DflfiaçB «avSoı» BantaMIGonvi N?aî Sevnç Muoy Va^rrosı cı Foi v Crt«m Muoju A4SCTr«« aMaaaUG4«M CavzPoHK 11. RM POBTTOYÛW€ YB U M m n b u u » Deöjhm Ç n n ) m ! r a i a| B n a * »Im gftn M s M l n eorsnn 1» ••> aart* a %«Ua ı>4«Wr ii HMTUttSaGES a fon <*ra swa* Ştf MFMln>)i*a.Kan KMnb' ' * auıanm KaMmabl «o»ı 5«i» S»a«anı« »aıw H.BP dnnin »nunda I f a Ur d*«nw * 1 ^ 09a k 16O1 »aHn çnk tasnant. «ûziMı Mntı>( * r esjstn gftı a p m lya 0»nW a n aı samll BuknMnr 9a taaMon o^nda gUOı lylBan iaMu F»fa s a m t t M c a r 7 uuMMnMoanKüannMnınluBUMtbtınM)*!»^!^!»^! n OMO k 120C ıaaa«< araıınu M S«sr rap*a» ŞataMmı 7û» ŞuDdmnE d Pıj E»»»™ *n Edka* ŞutMr Tâ Şb Denizli Valisi O. Kağan Kök- sal, lisede yaşanan dayak olayı- na sert tepki gösterdi. Konuyu yakından takip ettiğini anlatan Vali Köksal, "Eğitimde da> ağın yeri yoktur. Gerekçesi ne olursa olsun dayağa şiddetle karşı çıkı- yorum. Soruşturma sürdurül- mektedir" dedi. 'Dayak çağdışı' Konu hakkında yaalı bir açı- klama yapan Eğit-Der Genel Başkanı Mustafa Gazalcı ise imam hatip okullannda öğren- cilere "Eti senin, kemiği benim" zihniyetinin uygulandığını sa- vundu. Petroi-is Ceylan'ın yerîne Ozcan İstanbul Haber Senisi - Haf- talık bir gazetedeyayımlananma- kalesi nedeniyle 20 ay hapis ce- zası \erilen Petrol-lş Sendikası Genel Başkanı Münir Ceylan'ın yenne yönetim kurulunca Genel Mali Sekreter Adnajı özcan geti- rildi. Genel Başkan Adnan Öz- can. cezaevine ginne süresinin dört av uzatılmasına rağmen İstanbul Valiligi'nin. Sendikalar Kanunu'nun ılgıli maddesının uygulanmasını istemesi üzerine yönetim kurulunun Münir Cey- lan'ı görevinden almak zorunda kaldığını söyledi. Özcan. Münir Ceylan'm yeri güç doldurulacak, iyi yetişmiş bir sendikacı olduğu- nu belirterek, "Münir Ceylan'm sendikal işçi mücadelesihe bı- raktığı yerden de\ am edeceğiz" dedi. Otohırsızı polis memuru çıktı İstanbul Haber Servisi - İstan- bul da araba sahibi olanlann en büyük korkusu "oto hırsulan." Emniyet Müdürlüğü 1993 yılı ıçinde İstanbul'da 6580 oto hırsızlığı olayının meydana gel- diğini açıklıyor. Ancak bu ytlın ilk günlerinde meydana gelen ve 20 gün sonra aydınlatılan bir oto hırsızlığı olayı diğerlerinden oldukça farklı. Çünkü sanıklardan bir tanesi, istanbul Emniyet Mü- dürlüğü Asayiş Şubesi'nde gö- revli bir memur. Olayın gelişimi şöyle. Mestıt Şimşek'e ait, 94 model Doğan marka 34 VPN 69 plakalı oto- mobil, 3 ocakta Zeytinbumu'- nda çalındı. Mesut Şimşek bundan sonrasını şöyle anlatı- vor: "Karakola gittik. Arabanın bir kaza sonucu Küçükçekmece'- de bulunduğunu öğrendik. Ara- baya başka bir plaka takdmış. Bi/e anlatıldığına göre araba E-5 üzerinde se> ir halinde> ken benzi- ııi bitmiş. Arabada bulananlar- dan biri benzin alma> a gittiği sı- rada arkadan gelen bir otomobil, bizim araca çarpmış. Trafik ekipJeri olay yerine gefaniş taraf- lan karakola da>et etmişler. Trafik ekip otosu, kazaya karı- şan araçları arkadan takip edi- yormuş. Bizim aracı kullanan ve kendisini trafik ekiplerine polis olarak tanıtan kişi, araçla birlik- te kaçmak istemiş ancak bir çu- kura düşmüş. Bu sırada asayiş ekipierinin de olay yerine gelnite- siyle Küçiikçekmece Karakolu'- na gidilmiş ve burada yapılan araştırmada pou'sin kullandığı otonun çalıntı olduğu ortaya çıktı. Bize de haber verdiler. Dava Zeytinburnu Sulh Ceza Mahkemesi'nde de>anı ediyor. Daha sonra öğrendik ki potisin iizerinden 270 milyon liralık çek çıkmış." İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Eki'pler AmirliğT- nde görevli polis memuru M.K., Asayiş Büro Amirliği'nde 23 ocak tarihinde verdiği ifadesin- de otomobili çaldığnn iüraf edi- yor. AR4YIS TOKTAMIS ATES Akıllı Olmak.. 9 Kasım 1993te DEP'in o zama nki genel başkanı Ya- şar Kaya'nın tutukluluğu ile ilgıü olarak yazdığım ve bu- günkü yazımla aynı başlığı taş'y an yaz'da şöyle diyor- dum: "...'DEP, terör örgütü PKK'nın sivil uzantısıdır 1 diyor- lar. Eğer arada organik bir ba§ bulursamz açıklarsınız ve DEP hakkmda da yöneticileri hakkında da yasal iş- lemleri yürütürsünüz. Bunlar arasında elbetie tutukla- ma da vardır. Ancak, ortaya somut kanıtlar koymadan, sadece rivayet ve varsayımlara dayanan iddianameler, demokrasiyle çok zor bağdaşır Leyla Zana, Türkiye aleyhine konuşmuş, PKK'yı öv- müş. Bu onun ayıbıdır. TC'den maaş al, milletvekili ola- naklannı sonuna kadar kullan, kırmızı diplomatik pasa- portu taşı ve sonra da Türkiye aleyhine konuş. Vallahi çok ayıp. Ama bir de meseleyi tersinden düşünelim. Nerelerde yapmış Leyla Zana bu konuşrnaları? Yurtdışında yap- mış, yabancı televizyon progra^^nnda yapmış. Siz o programları yapanlan ve izleyenleri tümüyle akılsız mı sanıyorsunuz? Her ne kadar çifte standartları' varsa da hiç kimse kör, hiç kimse akılsız değildir. Bakarlar adamın üstüne başına. Halini, tavrını, duru- munu değerlendirirler. Bayan Zana, 'Bize baskı yapılı- yor, demokratik haklarımız engelleniyor, insan haklan ihlal ediliyor' diye konuşurken 'Siz ne iş yapıyorsunuz hanımefendi' diye sorarlar. Zaten bir düşünürler, iki dü- şünürler; sonra da sorarlaradarna. Bayan Zana neyanıt verecek o zaman? Ama Yaşar Kaya'ya yapılanları anlattığı zaman, her- kes hak verir. Zaten hak vermek işlerine de gelir. Hele Yaşar Kaya'ya yapılanlar milletvekillerine de yapılırsa, o zaman biz ne yanıt veririz? Türkiye'de kimi devlet gö- revlileri 'demokrat' olamıyorlar, bari akıllı 1 olsunlar. Zi- ra onlann akılsızlıklarmın ceremesini bizler çekiyoruz. Örneğin birkaç geri zekalı nüfus memuru, bebelerin isimlerine takıldı. Kürtçe isim koyamazlarmış. Size ne yahu. 'Efendim, yasada yeri var'mış. Yahu o yasalarda yazılanları böyle salakça yorumlarsanız, Kenan Ev- ren'e paşa 1 diyen herkesi tutuklamanız gerekir. En baş- ta da emekli Orgeneral Kenan Evren'i... Bunlar PKK'nın TBMM'deki ajanlarıymış. Olabilir. Ama ispatı gerekir. Kaldı ki; ağacın kökünü kurutama- dıktan sonra, dallarını kesmek neye yarar? Bu dalı bu- darsınız, yerine bir başkası çıkar. Dışişlerimiz birazkıpı- rdamalı. Türkiye 'ye karşı yapılan haksız suçlamalan çü- rütmeli, kamuoyunu etkilemeli. Bayan Zana 'nın prog- • ramını yayımlayan TV kanalına verilecek dört kelimeük bir ilan, müttefiklerimiz (!) arasından çok insanın aklını başına getirir: 'Bu hanım Türkiye'de milletvekilidir.' Ama kimileri bunun tam aksini yap.naya çalışıyor. Anti-propagandacıların ekmeğine yağ sürüyor. Doğru- su benim için de pek kolay olmuyor, ama bazı şeyleri içi- mize sindirmenin zamanı geldi artık. Çünkü demokrat olmak, demokrasi ortamı içinde yaşamak bunu gerekti- riyor. Ama demokrat olmayanlar, hiç olmazsa akıllı olsun- lar..." 9 kasımda yayımlanan bu yazının da 'boşuna' bir yazı olduğunun bilincindeydim elbette. Ve siz bu satırları okuduğunuz sırada (sanıyorum) kimi DEP'Iİ ve bağımsız milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırılmışolacak. Ne olacak peki? Muhtemelen yargılanacaklar, tutukla- nacaklar ve mahkum edilecekler. Peki o zaman başı- mız göğe mi erecek?' Ülkemizi parçalamak isteyenler, korkacaklar mı, vazgeçecekler mi? Ulkemizde bir şeriat devleti kurma çabasında olanlar, şeriattan vazgeçip de- mokrasiye mi sanlacaklar? Hele dokunulmazlıkları kaldırılan isimlere baktığımız zaman, şaşkınlığım daha da artıyor. DEP içinde sağ- duyu'yu temsil ettiğine inandığım kimi isimlerle, 'Tür- kiye'yiparçalamayı'temsil eden kimi isimler, aynı kefe- ye konulmuş. Hele Mezarcı'nın bunlar arasına katılma- sını anlamak çok güç. "Türkiye'yi yıkmak isteyenlerin oluşturduğu cephe'den söz etmek ayn bir şeydir, bunla- rı aynı kefeye koyarak değerlendirmek apayrı bir şey. Bunu nasıl göremezler? Haksız yere birtakım 'kahramanlar' yarâtıyoruz. Anti- demokratik uygulamalar', baskı' ve 'zulüm' edebiyatı yeniden ve bu kez çok daha anlaşılabilir kanıtlarla gün- deme gelecek. Türkiye'nin sağlayacağı yarardan çok daha fazla zararı olacak. Demokrasi çok zor bir rejimdir, Tahammül ister, seve- cenlik ister. uzlaşma ister, diyalog ister. Bu duygular eksik olursa, demokrasi de eksik kalır. Ve demokrasinin yaraları güç sarılır. çok güç iyileşir. Hele günümüz dün- yasının amansız koşulları içinde... TCRK-lŞt ZİYARET ETIİ Çiller işçüerden destek istediANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) ; Başbakan Çiller. dün Türk-İş Genel Merkezi'ni zi- yaret ederek işçüerden ekono- mik konularda destek istedi. Çiller'in Türk-İş zrvaretinde Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Yıldırım Aktuna. Devlet Bakanlan Bekir Sami Daçe ve Necmettin Ce»heri ile Maliye ve Gümrük Bakanı İs- met Atilla da bulundu. Başına kapalı olan ve 1.5 sa- at süren toplantıya Türk-İş'e bağlı teşkilat başkanlan katıl- dı. Çiller. toplantıda kamu açıklannı kapatmak için özel- leştirmenin kaçınılmaz oldu- ğunu vurgulayarak," Özelleş- tirmeyi, sizlerle konuşarak yapacağız" dedi. Çiller, önü- müzdeki günlerde Kamu Or- taklığı İdaresi (KOİ) uzmanla- nnın sendikalan ikna etmek için ortak bir çalışma yapılaca- ğını söyledi. Türk Harb-İş Sendikası Ge- nel Başkanı Izzet Çetin, Çil- lere "Ozelleştirme, KİT açık- lannı kapatmak için yapılıyor. 5-10 yıl sonra bütçe açığı oldu- ğunda ne satılacak? "sorusunu yöneltti. Bayram Meral de. özelleştir- menin sendikalan sıkıntıya soktuğunu ifade ederek "Tür- kiye'de yapılan özeUeştirme dünyadaJki özelleştirmetere ben- zemiyor. fşsizu'k sigortası, iş gü\encesi yok. İşçinin burnu kanamayacak dediniz. Çimen- to ömeğinde olduğu gibi, birçok işçi işten atıldı" diye konuştu. Meral. özelleştirmenin arka- sından taşeronlaştırma ve sen- dıkasızlaştırmanın gündeme geleceğini ifade ederek "bu ko- nuda hükıimetin daha açık bir poütika izlemesini'" istedikleri- ni söyledi. Meral. hükümetin sorunlan aza indırmesi vönün- de Türk-İşin "umudunun azal- dığını" belirterek "•İkrarniyele- rimizi ?orla çaldınız. Özveri istediniz. yaptık. Ülke sorunla- nnın azalması için elimizden geleni yapanz" dedi. ^Üzerime çok geündi' Çiller de. piyasada devalüas- yon yapılmasına hükümetin "müsaade ettiğini" belirterek u Bu olavm çok dayağını yedim. Medya ile işbirligi içerisinde üzerime çok gelindi. Büyük ser- mayey e büyük fatura çıkmıştır. Biz bunu göğüsledik ve yaptık" diye konuştu. Çiller. seridika li- derlerinm "Terör Meclis'te, Meclis şaibe altında" diyerek yönelttikleri eleştiri üzerine "PKK'nm işini bugfin (dün) Meclis'tebitiriyoruz" dedi. Çil- ler, Atatürk'e dil uzatılması ve askerlerin hedef gösterilmesi girişimlerinin "özgürlük ifadesi ve ölçütıi olarak gösterüemeye- ceğuıi"\nrguladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle