03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 3 MART1994 PERŞEMBE OLAYLAR VE GORUŞLER •• • Uç DevrimYasasıveIslam Neyazık kı eğıtım bırlığı ılkesı. Atatürk'ün olumunden sonra. sıyasal kudret sahıplennın ıktıdar hırsı ıle zedelenmıştır. Boylece günümuzde medrese zıhruyetının gen gelmesı tehlıkesıyle yüz yıize gebnmıştır. Ne >azık kı Tanzımat donemındekı "eğıtımın Ücileşmesr felaketı yenıden memleket ırfanını tehlıkelere sokrnuştur Örd. Prof. REŞAT KAYNAR 7 Ü yıl once. Turkıye Bu- yuk Mıllet Mecl'ısı. II Donem toplantı yılının 3 Mart 1924 aununde. "429, 430, 43fsa>ılıuç Devrim V asası" çfkardı Bunu yapan mıllet\ekıllennı rahmetle anıyoruz Bu buyuk ınsanlar. Ata- türk'un onderlığınde hukukta eâ- tımde, sıyasal yapıda \c sos>al hayat- takı laıkhk anla>ışının surecını başlat- tılar Turkıve"de laıklığe gınş. bu uç Devnm Yasası'nın yarattığı atılımdan guçlenerek adım adım gerçekleştınl- nuş ve laıkhk anlayışı boylece yaşama geçınlmıştır De\ letımızın temel taşlanndan sav- dığımız laıkhk ılkesının gereğı gıbı an- laşılması. ozelhkle >enı kuşaklann bu onemlı konularda aydınlanması ıçın. bılımsel esaslara. yanı belgelcre daya- narak açıklamalar yapmak gerekır Bu onemlı noktayı gozeterek Meclıs tutanaklannı esas almak suretıvle uç yasayı Mechs'tekı yasallaşmaya gore sıraylaelealacağız Buyuk Meclıs'te ılk olarak goruşu- lup kabul edılen >asa "Şer'ive, Evkaf ve Genelkurmav başkanlıklannın (Er- kan-ı Harbiye-i Umumiye) kaldırüması ileilgili429sa\üıyasa"dır Buyasanın çıkanlmasının nedenlen. gerekçesınde şoy le behrtılmıştır Sade Turkçe ıle ak- tanyorum "Din ve ordunun siyasete karıştırıl- masının birçok sakıncaları vardır. Bu gerçek, butun uygar uluslar ve hıikü- metler tarafından bir temel ilke olarak kabul edilmiştir. Bu bakımdan yeni bir havat varlığını sağlama görevini uzeri- ne alan Turkije Cumhunyetı Şer'ive »e Vakıflar Bakanlığı ile Genelkurmav Bakanlığı kaldırılmıştır. Genelkurmay Bakanlığı yerine Genelkurmay Baş- kanlığı kurulmuştur. Ayrıca Genelkur- raa\ Başkanlığı'mn, görevinde bağun- sız olması belirtilmiştir. V asanın birinci maddesi, din işleri ile devlet ve halkın işlerini (muamelat) bir- birinden avırmıştır. Boylece laiklik U- kesinin önenıli öğelerinden biri olan din ile devlet yönetüninin aynlması ilkesi y asallaşrnıştır." Bu maddede unutulmaması gereken ıkı oğe v ardır Bınncı oğe şoy le behrtıl- mıştır "Türkive CumhuriyetTnde hal- kın işleriyle ilgili yasalar yapmaya, yu- rütmeje yalnız Büyuk MHIct Meclisi ile onun kurduğu hukumct yetkili ola- caktır." Ikıncı oğe İslam'a duyulan saygıyı behrttıkten sonra yuce dının. yalnız ınanç ve ıbadet alanında halka hızmet edeceğını saptamakta \e bu hususşoy- le belırtılmektedır "V üce İslam dininin halkın muamelatı dtşında kaian inanç ve ibadetlerine iiişkin esaslarının yone- tilmesi için cumhuriyetin merkezinde Diyanet işleri Başkanlığı makamı ku- rulmuştur." Goruluyor kı bu yasanın bınncı maddesi ıle din ve devlet ışlennın bır- bınnden aynlması yasalarla duzenlen- mış ve laıkîığın başlıca oğelennden bın olan bu ılke. Mıllet Meclısı'nce benım- senmıştır Dıkkatı çeken noktalardan bın de bu yasayı oneren 50 ımzanın başında, gerçek İslam dınını bılen bir din adamı olarak Sıırt Mılletvekıh Ha- lil Hulki Efendi vardır Bu 50 ımzanın ıçınde o gunlerde ^avgı goren din adamlanndan mılletvekıllen de var- dır Bu değcrh dındarlar. Islam ın de- mokrası ve çağdaşlaşmaya engel ol- ma>an ozgurlukler kapsadığına ınanı- v orlar v e > asalara oy bırlığıy le bağlanı- yorlardı Meclıs'te muzakere ve kabul edılen ıkıncı yasa. oğretımın bırleştınlmesını (Tevhıd-ı Tednsat) sapta>an yasadır kı gerekçesı de şoyle başlamaktadır "Bir devletin irfan ve maarif siyase- tinde. ulusun duşunce >e duygusunda birlik sağlamak ıçin oğretim bırüğı ılke- si, ilmi ve asri ve her yerde yararları go- rülmiiş temel bir ilkedir. Bir ulusun bireyleri, ancak bir eğitim gorcbilir. Iki turiu eğitim, bir uikede iki türlu insan vetiştirir. Bu ise duşunce ve duyguda birlik ve butunluğu bozar. Bundan dolayı Turkiye Cumhuriyeti'- nde butun kultur ve bilim kurumlarının tek bağlantı yeri (merci-i yeganesi), Eğitim Bakanlığı olacaktır." Ne >azık kı eğıtım bırlığı ılkesı, Ata- turk'un olumunden sonra, sıvasal kudret sahıplennın ıktıdar hırsı ıle ze- delenmıştır Boy lece gunumuzde med- rese zıhnı>etının gen gelmesı tehlıke- sıyle yuz yuze gelınmışlır Neyaakkı Tanzımat donemındekı "eğitimin iki- leşmesi" felaketı yenıden memleket ır- fanını tehlıkelere sokmuştur Lçuncu yasa. Urfa Mılletvekah Şeyh Saffet Efendi ıle 53 arkadaşının "halifeliğin kaldırüması" ve "Osmanlı hanedanının Turkiye dışına çıkarılma- suıa" ılışkın yasadır Bu yasarun mu- zakeresı sırasında İslam dınının de- mokrasıye ve çağdaşlaşma> a engel ol- madığı ozelhkle Adalet Bakanı ve da- rulfunun mudernslennden rahmeth Seyit Bej'ın Mechs tutanaklannda yer almış açıklamalan bulunmaktadır Bu açıklamalarda, Islam'ın aynntılan ıle ılkelen ızah edılmış. o gunku deyımıy- le asnhğe (çağdaşlaşmaya) ve halk ıra- desıne demokrasıye engel olmadığı açıkça behrtılmıştır 70 yıl once I924'te. laıkîığın surecını başlatan uç Devnm Yasası'nı saygı ıle anarken rahmeth Turhan Feyzioğlu'- nun "Türk İnküabuun Temel Taşı La- iklik" başlıklı >azısından aldığım şu onemlı satırlarla yazımı bağhyorum Rahmetü Feyzıoğlu. yazısının sonuç bolumunde şunlan yazmaktadır "Bugün Türk aydınlarına düşen bir görev vardır: Atatürk'ün, esaretten ve "donmuş'luktan kurtulma yolunu aça- rak 20. yüzyüda İsJamiyet'e de en bü- yük hizmeti yaptığını anlayıp anlat- mak! Akılcılığa. çağdaş bilime, çağm uy- gaıiığına yonelmek zorunluluğu ile mil- letin buyük çoğunluğunun Islam dinının özüne bağlıtığı arasında gerekli uyum ve sentezi gcrçekleştırmek!.. Bovle bir uyum ve sentez mumkündur. Çünkü çağdaş ve akücı şekilde vorumlanan di- nin özundeki Allah inancı ve iji ahlak il- keleriyle akd ve bilim arasında bağdaş- maz bir çelişki yoktur." ARADABIR PINAR BİNGÖL Gazi Üımersitesi Öğreîim Görevlisi Türk Ulusunun Gûneşi Yenı buluşların, bılımin sanatın, teknolojının olağa- nustu sonuçları, tum dunyayı baş dondurucu bir hızla buyuk değısımlere suruklemektedır Bu değışımın gucu ıse yaşamı ınsan usunun sınırlarını zorlayan ve bugu- nun duş dunyası ıçınde algılanan sonuçlarla bırlıkte ge- lecek yuzyıla taşımaktadır Boyle bir ortamda ve zamanda Turk toplumunun uğ- runda yok olmayı goze aldığı, kanlar dokup canlar vere- rek kazandığı laık Cumhurıyet ve devrımlerıne saldırılar çoğalmıştır isınen onaytanamaz olanı Ataturk ılkelerı- nın, laık Cumhurıyet'ın ve Turk ulusunun sonsuza dek varlığınm sımgesı yuce Meclıs'te, bu saldırıların Turk halkının kendısı ıçın sectığı temsılcıler tarafından yapılı- yor olmasıdır Ataturk dusuncesıne ve laık Cumhurıyet ılkelerıne gö- re Turk ulusu ve Turk toplumu uygarlık yaratan devlet- lerle yarışmada uygarlık kurma ve onu gelıştırme çaba- larında en onde olmalıdır Ulkesını ulusunu, tarıhını ve kulturunu sevenler bu ılkelere ınananlar bunu boyle al- gılar ve bu yolda ustun uğraşılar verırler işte bu anlayışla yola çıkan Turk ulusunun onunde, şımdı ırtıca (kara bir leke) din maskesı altında çıkmakta, bunun savunucuları Turk ulusunun ulus olma kımlığını, din kardeşı-cemaat-ummet duşuncesı ıle karşı karşıya getırmeyeçalışmaktadırlar Sınırtanımayan din karde- şı olan herkesı bir ve butun goren bu eylem bağımsız bir ulus laık bir cumhurıyet olabılmek ıçın olen annele- rın babalarm cocukların ruhlarını sızlatmakta, Turk ulu- sunun, once toplum olarak varlığını tarıhını kulturunu yadsıyarak onun onuru ıle oynamaktadır Oysa kendı kulturunun tarıhının ulusunun ve dınının lyesı (sahıbı) olan Ataturk devrımlerının amacı, Turkıye'yı dunya dev- letlerı arasında en çağdaş en ılerı, en aydınlıkulkedu- rumuna getırmektır Ulusumuz zaten Islam ulkelerı arasında en çağdaş en ılerı ve gecesı olmayan tek Is- lam ulkesıdır Tarıh yapraklanna bakıldığında, bağımsızlık once ulus olunabıldığı zamanlarda kazanılabıldı Bılımde, teknıkte ekonomıde halkın gonencı, once ulus olunabıl- dığı zamanlarda gelıstırılebıldı Ne zaman kı, umet- cemaat duşuncesı sıstemlere yerleştı, uluslar çoktuler, yıkıldılar Burada yuce Meclıs çatısı altında ve dışarıda gercekleştırılmek ıstenen olay, ulus olarak Cumhurıyet'- ın bağımsızlığını ortadan kaldırmak, tarıh ıçınde oyna- nan oyunları bugun de yınelemektır işte bu oyunların bozulmasında etkı tumuyle yaratıcılığın, usun, bılımın, çağdaşlığm gercılığe ummetçıhğe, ıc ve dış kaynaklı ır- tıcaya karşı ulusça kazanacağı zafere laık Cumhurıyet'- ın gucune bağlıdır 1923 yılı Cumhurıyet ın kuruluşu ıle Turkiye de ulusal ve demokratık bir devlet ılk soluğunu aldı Laıkhk ılkesı ıle dınsel hukuk ve yonetım sıstemı ço- kertıldı Din baskısının yerıne, us ve bılımsel duşuncenm egemenlığı tarıhten gerekli dersı almış, yeteneklı, bılgılı ve kultur bırıkımlı yurtsever ve ulusuna candan bağlı ın- sanların yanı Turk halkının once ulus olma bılıncını de bıcımlendırdı Bılınmelıdır kı ulkemızın uygarlık yolunda gelışmesı ıçın de gerekli olan bılınc Ataturk ılkelerının ta kendısı- dır Ve ancak bu ılkelerle Turk ulusu uygar dunyadan gen kalmayacaktır Yıne bılınmelıdır kı Atatürk'ün 'Gençlığe Hıtabe'sı, lyıce anlayarak okunduğunda, salt kazanılan zaferlerle ve başarılarla amaca ulaşılamaz Bugun de ıçınde yasanılan olayların ve yarın da yaşanı- lacak olayların anlatıldığı Gençlığe Hıtabe'de bağımsız- lığın ve sıstemın korunabılmesı, yaşamın gelıştırılebıl- mesı ıçın, olaylarda zaman zaman su yuzune çıkmasa da tehlıkelı bir sureklılığın olduğu, bu konuda başta genclık olmak uzere tum Turk halkının uyarıldığı ortaya çıkmaktadır 71 yıllık bir geçmışte henuz yuce Meclıs çatısı altında, henuz ınsanlar arasında kara duzenı ısteyenler, Türk ulusuna kara carşafı gıydırmek ısteyenler varsa ve gıt- tıkçeçoğalıyorsa, bu ısteğın savunucuları kadar, bu ıste- ğın karşısında olanlar, olması gerekenler de sorumlu- durlar Demek kı, Atatürk'ün kultur polıtıkası, eğıtım polı- tıkası, demek kı laık Cumhurıyet oğretısı, demek kı ulu- sal bılınç ve tarıh tam olarak ozumsenememış, gerekli yayma, tanıtma, gelıştırme plan ve programları tam an- lamı ıle yapılamamıs ya da yarın nelere neden olacağı duşunulemeden yapılan gunluk polıtıkalar çerçevesın- de kultur ve eğıtım alanlarında yeterlı onlemler alına- mamış Olayların sergıledığı goruntu bu 1 Ataturkçu duşuncenm ısığı ıle yıne de ayakta duran la- ık Cumhurıyet ıstencı ve 'oğretısı'run, ınsan bedenının her noktasına ulasan kılcal damarlardadolaşan kan gıbı toplumun her bıreyıne kultur-eğıtsel programlarla ulaş- tırılması ve paylastırılması sayesınde ulusumuz her şeye karşın elındekı meşalesı ıle karanlığı onunde tut- mayacaktır Ve bu ulusun guneşı, yuce Meclıs'ten hıç eksıkolmayacaktır Olmamalıdıri GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ Sara Ertuğnıl Korle 50 000 (KDV ıçınde) Ödemeli gönderilmez Rusya nereye gidiyor? "Rusya'da Jınnovakıler" ve "Turkiye ne Yapmalı?", "Rusya ve öbür Cumhunyetler" konulannı başka yazılara bırakarak eskı eskı SSCB'run çok iyı tanınması, gözlenmesı vedeğerlendınlmesının gereğınin ozelhkle Turkiye ıçın yaşamsal olduğunu beürtehm. Prof. Dr. TUNCER GU VENÇ B u başlıktakı ılk >azım 1 mart salı gunu çıkmıştı Konuyu surduruyorum Bugun Rusva'da ve ıster ıstemez obur cumhunvetlerde, >one- tım sıradan ışletmelerde dev- letin en ust kademelenne kadar partı okul- lanndan vetışmış, partıve ve sovyetızme ınanmış kımselenn ehndedır Bunlann ara- sından fıre venldığı de doğrudur Yonetım kademelennde. sanavıde ekonomıde vo- netıcılenn buvıık çoğunluğu bu ınanmış kışılerden oluşmakta ve değişimlere direnç de bu inanmış kişilerden gelmektedir. Kimler Kapıtalizme >e>a "Pazar Ekono- misine" Taraftar?: Elbette bu soruva yanıt vermek guç. fakat gozlemcılenmıze gore ınanmışlann ıçınden SSCB'nın suruklendı- ğı bunahmdan çıkması ıçın geçıcı olarak kapıtalizme bıraz odun vermenın gerektı- ğıne ınanılmakta v e dov ız bulmanın v e hız- lı olarak venı teknolojılere geçmenın (artık casuslukla eksıklenn tamamlanabılmesı va da bu teknolojılen araştırmayla elde etme- mn zaman ve parasal guçluğu ortadadır) ancak bu volla olacağını gormektedırler Bunu SSCB'de 1920"lerde uygulanan NEP'ın venı bir uygulaması olarak gor- mektedırler Öbur grup ıse prostroyka ve glasnost ruzganna kapılan fıre verenlerdır Bunlar Amenka gormuş. dayanağı olma- yan oldukça kuçuk bır azınlıktır Bunun dışında kapıtalızmın ve serbest pazar eko- nomısının ve ne de demokrasının ne oldu- ğunu bılmeyen sıradan ışportacı. kapkaççı \a da "mafya" olarak adlandınlan van ko- nusvoncu yan zorba ve fırsatçı, pek azı Rus. genelde gurcu. ermenı. kafkasvalı vb kımseler vardır Serbest pazar ve "demok- rası" taraftan başka bır grup ıse blue jeans. kola, hamburger vb budalası az gelışmış kesımdıf Batı Sermayesinin Tutumu ve Tepki: Batı sermayesı bu durumda çok sınırlı çok az nsklı ve kısa surede >atınmlannı çıkarta- cak (genelde tuketım maddelen tıcaretı) dışında eskı SSCB"yı bır hammedde ulkesı (ozelhkle petrol ve maden) ve kendı urunle- n ıçın buyuk bır pazar olarak gormekte ve bu alanlara ulkeler arası anlaşmalar vapa- rak vatınm yapmaktadır Burada hesap ulkenın teknolojık ve ekonomık gereksını- mını karşılamak ıçın her turlu olasılıkta bu hammaddelen satmak zorunda oluduğu gerçeğıne davanmaktadır Llkede sanayı kesımınde genelde yaban- cı sermaveve ve ozelhkle Alman ve Fransız sermavesıne karşı buvuk bır direnç vardır Genel tepkı "Bız bunlan Batfva rağmen Batı kapıtalızmıne karşı savaşarak bulduk. değerlendırdık ve kurduk. şımdı onlara mı peşkeş çekeceğız" dı>e behrtılıvor Batının vatınm amacıyla gelen araştınma gruplan- na Moskova dan gelen her turlü emırlere karşın çok ketum dav ranılmakta v e v uze> - sel bıhnler venlmektedır Gerçekte onemlı ana venler Moskova'dakı kuruluşlarda bulunmakta ve taşra kuruluşlannda plan hedeflenne v e ışletmev e gerekli belgeler bu- lunmaktadır Bu da. bır taraftan vabancı serma>eve satışlan veya bu vabancı serma- ve katkılannı engellemekte ve aynı zaman- da Moskova nın denetımı elınde tutmasını sağlamaktadır Bu. Rusyada her sektorde oluduğu gıbı. ozelhkle Örta Asya Cumhı- rev etlen"nde doğal kay naklar ıçın daha sıkı bır duzevde ışlemektedır Buralarda Rusva nın arslan pavı ıle ortak olmadığı onemlı anlaşmalan y urutmenın guçluğu v e Moskova"nın her turlu yontemlerle kendı- sının olmadığı ve ıstemedığı vatınmlan engellemeve çalışacağı kesındır Ruslann. Rusva dışındakı doğal kav- naklar ve sanavı. hatta tanm ıçın goruşlen de ılgınçtır Bu ulkelerde Moskova"nın go- ruşune uvmavan anlaşmalann gerçekleş- me şansı goruîmektedır Ruslar bu konuda "Oralarda her şevı bız yaptık. bız aradık. bız bulduk. o kav naklar bızımdır ' demek- te ve buna da ıçtenlıkle ınanmaktadırlar Bu da genelde Batı'nın Afnka uzenndekı, ozelhkle 1960'larda Belçıka'nın Kongo ve Katanga uzennde soyledıklennın aynıdır Sonuçlar: Bu durumda Rusya'nın. Batı'- nın ılen surduğu şekilde "kapıtahst dunya- da demokrası ıçınde" yer alması olanaksız goruîmektedır Sermave olmayan. aylık gelırlenn bırkaç onluk dolarla olçülen, ye- mek ve gıyınmek ıçın yaşar duruma duşu- rulmuş olan halkın mılyar dolarlarla olçu- lebılen ışletmelere ortak olabılmelen ola- nağı olmayan bır uikede, ozelleştırmenın tek anlamı yabancı sermayeye satış ya da ortaklıktır Bu da çok sınırlı alanlann dı- şında Rus yonetımın duşunmedığı, fakat ıçınde bulunduklan bunalımda hukumetın pohııkasına açıkça karşı gelmeden pasıf dı- renışle »ımdılık karşı koyudğu açıktır Hal- kın ıçınde bulunduğu sıkıntıya halkın daha ne kadar dav anma çabası gostereceğı de bı- lınmemektedır Halk da kendılenne ıhanet edıldığı ve bazı kışılenn kışısel çıkarlan ya- bancı sermayeye peşkeş çekılmek ıstenıldı- ğı duygusu egemendır Toprak reformunu ve kısmen ya da onemlı olçude arazılenn dağıtımını kımse duşunmedığıne göre orta v adede sağlıklı bır sermay e bınkımının ola- mıyacağı da açıktır Eskı SSCB gıbı bır uikede ne ışportacı- kapkaççı "mafya" ıle, ne sanayıyı yabancı- lara satmakla ne kapıtahzme geçıîır, ne de Batı tıpıne benzer bır demokrasıye Zaten Batı tıpı demokrasının ne olduğunu bılen ve de ınanan pek yoktur Rusya'da yone- tım kadrosu tum bu değışıkhklen yenı bır NEP olarak gormekte ve bunalım tunelı- nın ucu gorunduğunde ıyıleştınlmış bır şeklı ıle eskı sısteme yakın bır duzene hızla geçışı beklemektedır Fakat bu yenı NEP- te ne Lenın. ne Stalın ne de şımdılık doğru durust kopyalan olmadığına gore. Batı yanlış tutumunu surdurduğu surece daha katı bır Sovyet sıstemıne. ya da asken bır sosyalıst-totalıter" rejıme ya da Buyük Rusya mılhyetçılığı adı altında açık bır sal- dırgan faşızme geçış buyuk olasılık olarak goruîmektedır "Rusy a'da Jınnovakıler" ve "Turkiye ne Yapmaîı r ', "Rusya ve öbur Cumhunyet- ler" konulannı başka yazılara bırakarak eskı eskı SSCB'nın çok ıyı tanınması. goz- lenmesı ve değerlendınlmesının gereğının ozelhkle Turkiye ıçın yaşamsal olduğunu belırtelım PENCERE TARTIŞMA Kemalist ve banşçı düşünce 1 923 Anadolu Devrımı ılebaşlayan aydınlanma bu tanhten 70 vıl sonra hedefıne tam oLırak ulaşabılmışmıdır 1 Genve donuşu olmaksızın tam olarak oturmuş mudur 0 Bu sorulara vanıt olarak kesın "evet" dıv ebılmev ı ısterdık Çağdaşlığın bağnazlığı. bılımın cehaletı. kulturun v ozlaşmav ı hukukunadaletsızlığı uvgar duşuncenm duzev sız yapılanmay ı onlemış olmasını gormek Evet70vıldasadece bu y ukselış ıçın buv uk değışım başlatıldı Ve bu sadece ılk 25 vıldavapılanlakakh Çeyrek > uzy ılhk oluşumu ne > azık kı dığer > ıllar > ennde sav malar ve hatta gen adımlar ızledı 70 yılın son 45 v ılında Ataturkçu düşuncedekı ınsanlar. Kemahstler. ılencıler herşevden uzaklaştınldılar Atatürk'ün varlığı resmı ıdeolojı olarak gostenldı Ancak uvgulamaya konulmadı veyakonulamadı Ataturkçuluk v uzev sel bır yaklaşımla ele almdı M. Kemal Ataturk onderlığınde kurulan cumhunvet ve yapılan dev nmler kıtapsal bır anlatımla resmı ıdeolojının devamı ıçın kullanıldı Amaıktıdar Ataturkçu duşuncenm >apılanmasına. aydınlığına. çızgısıne bırakılmadı Kemalist felsefe v e Kemalızmın v arlığı dev ınım ıçınde > urııyuşunden alıkonularak hevkelleşen. salt resımlerde, bellı gunlerde çelenkleanılanbırolumsuzluğa suruklendı Kemalist ılkeler. rasv onalızme (akılalığa) v e pragmatızme (çozumculuğe) davahbıroluşumdur Turkıve aydınlanması, bır kultur devnmı.bırAnadoluhareketı olmanın otesınde. evrensel değerlennyer aldığı ve dunvada somurulen ulkelere vol gosteren yenı bır hedef ve bağımsızlık felsefesı olmuştur Kemahzm felsefesı 1923'ten bır v uzyıl oncesınden v anı 1823"lerden bır > uzy ıl sonrasına 2O23İere taşan. kesınlıkle dogmatık ve totahter olmav an. ama v ol gostencı ılkelere sahıp bır ınsanlık ıdeolojısıdır 2000 lıvıllardada vaşayacak bırolgudur Kemalist duşunce bır oluşumunadıdır Buoluşum salt 20 vuzyılıdeolojısı olarak kalma>acaktır 21 vuzyıldada sahıp çıkılacak bırfelse'fenın butunu v e başlangıcı olarak avdınlanmanın. ev renselleşmenın v e çağdaş dunvanın butunlevıcısı olarak kalacaktır 1923 Turk Dev nmı, gelışmesı engellenmış tum uluslara ornek oluşturacak bır yapılanmavı oluşturmuştur 45 yıldır, kendı ulkesınde ıktıdara sahıp olmamasına rağmen. bır felsefe v e bır v onetım bıçımı olarak geçmışten geleceğe tanh sahnelenne egemen bır surecın adıdır Kemahzm Çağdaş v aşamın v e çağdaş ınsanın21 >uz>ılhedefıde banş olacaktır Banşçı eğılımler banşçı çozumlerve banşçı veğlemlerdunyanın geleceğııçınsıyabal \apilanmada temel belırlevıcıdır Bubağlamda Kemahzm banşçı bır fel>efeve duşuncevapısıdır Laık, cumhunvetçı.halkçı ve ulusal dev let olma v olunda v aratıcı. kurucu ve vaşatıcı bır vaklaşımdır Aynca mıllıvetçılığı, ulusal egemenlık ve dunya barışında ınançla "\ urtta barış, dün> ada banş" değıncesıyleanlatımını bulan çok denn bır boy utta v orumlar Dev letçılık kav ramı da toplumun ve ulkenın ekonomık guçlenmeM ıçın v ardır ve guncel değişimlere açıktır Kemahzm tum bu çerçev eler ıçınde ılencı-dev nmcı bır kımhktır Çunku herçağda >enılenmeye, değışıme v e gelışmev e açık olan bır felsefe. ancak bu doğrultuda genış yelpazelı bır ıdeolojı olabıhr işte Kemalist v e banşçı goruşler bırçıkış noktası \e v enı dun> a duzenı ıçınde bır butun olarak Turkıve'nın ve dığer dunya ulkelen halklannın > ol gostencısı, avdınlatıcısı ve ılencı pohtıkalan olacaktır Kemalist v e banşçı sı> asal akımlar hangı ısım altında ve neredeolursaolsun21 yuzvılda ıktıdarlara halkın omuzlannda vukselecektır M.Adil Salepçioğlu Kadıko> İstanbul Şeriahn Terörü, Sayıların Dili... Islam coğrafyasınm her yoresmde cınayetın bını bır para1 Musluman dunyasında laık aydınlar ve yazarlar bırbırı ardına olduruluyor En sıcak bolgeler Cezayır, Mısır, Turkiye Sıvas'ta yakılan 37 aydın, şaır ve yazarın dumanlan henuz tutuyor, bu cehennemden kıl payı kurtulan Aziz Nesin'ın çevresındekı çember sakallı tehdıt, gun geçtık- çe yoğunlaşıyor Geçen gun telefonda sordum - Sen daha yaşıyor musun? Guluştuk - Kah, kah, kah Yazın dunyamız kaç Azız Nesın yetıştırebılır? Yazarı- mız, koruma altına alındı, ama, bu ayıp 2000 yılına doğru Turkıye'nın alnına yapıştı Şerıat bağnazlığı yalnız bıze ozgu değıl, evrensel bır salgın Hınt asıllı Ingılız Salman Rüşdü 'Şeytan Ayetlerı'n\ kurcalayan bır roman yazdı dıye Iran dan fetva çıktı, ya- zarolumemahkûm edıldı Cezayır'deşerıatçılar aydın, yazar ve gazetecılerı teker teker vuruyorlar, Mısır aynı sureçte çırpınıyor • Refah Partılı Mılletvekıh Hasan Mezarcı, Ataturk e 'veled-ı zına dıye sovunce, Anadolu halkı ayaklandı Çunku halk Mustafa Kemal ı sevıyor, var oluşunun kay- nağındakı gerçeklığı sezıyor Demokrasıde halkın tepkısıne kım ne dıyebılır? Şerıat- çıya karşı çıkan, laıklığı savunan demokrasıyı sahıple- nen halk kıtlelerının varlığı bır toplumun çağdaşlığının guvencesıdır, ama, bu yonde yukselen dalga kımı çev- relerı tedırgın ettı, bır şeyler gevelıyorlar da soyleyemı- yorlar Anadolu halkının demokratık çerçevede laıklığe bağlı- lığı çarpıcı bır mutluluk gostergesıdır Bır tek kışı bıle "Hasan Mezarcı'yı asalım, keselım, ol- durelım" demıyor Mezarcı nın fıkırlerını soylemesı do- ğal hakkıdır Adam şerıatçı ımış1 Olur a' TCK'dan 163'uncu madde kaldırıldığından berı din devletı kurmak ıçın propaganda serbest 1 Şerıatçılık artık partılerıyle, holdınglerıyle derneklerıyle medyasıyla kurumlaştı Şerıat ıstıyor dıye kımse Mezarcı'ya gozunun ustunde kaşın var dıyemez Ancak Mezarcı'nın fıkırlerını serbestçe soylemesı bır yana, Ataturk e karşı ağzını bozması, edepten yoksun- luktur, halkın tepkısı de yerlı yerındedır • 1993 Devlet Istatıstık Yıllığı ndan aldığım şu rakamlara bır gozatalım 1984-85 oğretim yılında ımam okullannda (orta'da 145 816 Iısede83 157 olmak uzere) 228 973 oğrencıoku- yor 1988-89'da bu sayı (180 399 orta 87 079 lıse olmak uzere) 267478eçıkıyor 1991-92 de (229 570 orta 117 706 lıse olmak uzere) toplam 347 276'ya tırmanıyor 1984-85 te ımam okullannda okuyan kız oğrencı sayısı 33173'tur 1991-92 de 104 547 dır Turkiye de son verılere gore camı sayısı 68 bıne ulaş- mış, 450 bın ımam okulu mezunu var Muslumanlıkta kadından ımam olmaz, kız çocukları neden ımam okullannda okuyorlar? • Hasan Mezarcı nın bıronemı yok 1 Mezarcı, şerıatçılı- ğın saygısız dışavurumu devlet elıyle şerıatçılık yatırı- mının hesapsız kıtapsız bır mılıtanı Mezarcı ağacın vaktınden once savrulan yaprağı, sız ağacın govdesıne bakın' TEŞEKKÜR Kızım GÜLDEHEN TLRKERDEN'ın amelıyatını başan ıle sonuçlandıran Doç. Dr. ÖNAL GÜRSAN'a y ardımcısı CELİL L SLL '> a. narkozı tor A YDOĞ AN B ARLT'a ve A.cıbadem Ozel Hastanesı yonetımme ve personelıne teşekkurlenmı bıldınnm HALİTDERt>fGÖR Sevgılı ağabeyımız gazetemızın Ankara İdare Müdürlennden ERDOĞANÖZER'İ Ka> betmemızın 4. yılında sevgı ve saygıyla anıyoruz. CUMHURİYET GAZETESİ ANKARA BÜROSU YUCE ATATURK Sana ve kurduğun cumhuriyete dil uzatanlan nefretle kınıyor, Turkiye Cumhuriyeti'ni, laik, demokrat, bağımsız ve aydınlık olarak sonsuza kadar yaşatacağımıza söz veriyoruz. İZİNDEYİZ İGSAŞ İSTANBUL GÜBRE SANAYİİ A.Ş. ÇALIŞANLARI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle