03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 2 3 MART1994 PERŞEMBE KULTUR Stockhard Channing,Tony Ödülü'nden sonra 'En İyi Kadın Oyuncu Oscan'na da aday Sinemadadatiyatrokadarbaşanlı ELITE Service Stockard Channing, John Guare'ın ödüllü oyunu "Six Degrees of Sepa- ration"da Ouisa Kittredge karakterinı sahnede ilk kez canlandıran oyuncu oldu ve bu çabasımn karşılığında Tony Ödülü"ne aday gösterildi. Daha sonra bu oyun, sinemaya uyarlandığı- nda Channing. Ouisa'yı bu kez beyaz- perde de canlandırdı ve bu yılki "En İyi Kadın Oyuncu Oscarı"na aday gösterildi. A merika'nın en iyi tiyatro oyunculanndan biri olarak kabul ediliyor. *Six Degrees of Separation' fılmindeki rolüyle Oscar' aday. Bu seferki adaylığını ödüledönüştü- rüp dönüştüremeyeceği mart ayında bellı olacak, ama Oscar heykelciğini alsa da almasa da Channing, sinema- da, tiyatrodaki kadar başanlı bir mes- lek yaşamını garantilemiş olacak. "Bu gelismeler beni çok şaşırttı doğ- rusu. John, fılm şirketiyle yaptığı söz- leşmeye Ouisa'yı benim oynamamı şart koştuğunu söyledi. Ama doğnısunu söylemek gerekirse pek inanmadım. Hep bir sorun çıkacağını düşündüm. Stüdyo 'senaryo harika. ama mutlaka X,Y ya da Z oynamalf der sanıyor- dum" diyor Channing. Bu inançsızlık yüzünden sanatçı. Londra Kraliyet Tiyatrosu'nda bir rolü kabul ettı ve fil- min kadrosunda ismı açıklanıncaya kadar. senaryoyu okumayı red etti. Adını. "tnsanın yasamı boyunca sa- dece altı kişiyle gerçekten yakın ilişki kurabileceği" teorisinden alan "Six Degrees of Separation" sanat yapıtlan alıp satan Ouisa ve Flan Kittredge çif- tinin yakışıklı, zeki ve dolandıncı Paul ile taruşmalanndan sonra tamamen değişen yaşamlannın hem komik, hem de dramatik öyküsünü anlatıyor. (Ül- kemizde İstanbul Şehir TiyatrolarT- Stockhard Channing'in sinema konusundaki yeni projeleri Oscar ödüllerinin verilmesinden sonra belirginleşecek. nda Tunç Yalman'ın sahneye koyduğu ney Poiterın oğlu ve çiftin üniversıte ve göz kamaştıncı yaşamlanna bir 'Altı Derece Lzak' adıyla tiyatro oyu- çağındakı çocuklannın arkadaşı ola- süre için ortak olmaktır. Gerçek orta- nu sahnelenmişti.) ' rak tanıtır. Paul'ün amacı onlan soy- ya çıküktan sonra bile Ouisa. PauFü Paul, kendısıni Kittredge çiftineSid- mak yadazararvermek değil, zengin yaşamından çıkarmayı başarama- yınca kocasıyla arasında sorunlar çı- kmaya başlar. "İkisinin birçok ortak yönü var. Kittredge'lar da kendilerini oldukları- ndan farklı sunmak zorundalar çün- kü, zerafet ve uyum yaptıkları işin bir parçası. Evlerindeki tûm resünler, heykeller, her şey sattlık; aslında ken- dileri de satılık ve bu yoüa toplumda ilerlemeye çalışıvorlar. Paul da aynı onlar gibi kendini olduğundan farklı göstererek toplumda ilerlemeye çalışı- yor. İstelik o, bunu bilinçli yapıyor." diyor 49 yaşındaki Channing. Sutherland ile uyumlu ikili Paul rolünü oynayan VVill Smitfa rap müzik ikilisi D.j. Jazzy Jeff ve Fresh Prince'dan tarunıyor. televizyon deneyimi olmasına karşılık "Six Deg- rees Öf Separation" ilk sinema deneyi- mı. Channing'ın kocası rolünü ise Do- nald Sutherland üstleniyor. Chan- ning, Sutherland ile çok güzel bir uyum yakaladıklannı ve "Fred ile Ginger" gibi bir ikili oluşturduklanna inanıyor. Channing. Amerika'nın en iyi tiyat- ro oyunculanndan biri olarak kabul ediliyor. 1985 yılında "Joe Egg" oyu- nundaki rolüyle Tony Ödülü'ne değer bulunan sanatçı, televizyon filmlerin- de de rol aldı. Sinema seyircisi ise Cun- ning ile 1978 yılinda "Grease" filmin- deki pembe kızlar çetesinin asi lideri olarak tanıştı. Çok ilginç eviilikler yaşadı Dört kez evlenip boşanan Chan- ning. kendini aşk konusunda şanssız değil. tam tersine deneyimlı göriiyor: "Çok ilginç oüliklerim oldu. Bosanı- nca. insanlar evlilik başarısız oldu di- yor. Ama hiç e\lenmeyip dört tane uzun süreli ilişkim olsaydı, aşk yaşamımı can sıkıcı bile bulurlardı. Benim kadar çok çalışan \e seyahat eden biriyle bir- likte olmak pek kolay olmasa gerek." Channing. sonbaharda Lincon Centerda Tom Stoppard'ın "Hapgoo- od" adlı oyununun başrol oyuncusu olarak tiyatro seyircilerinin karşısına dönecek. Sinema konusundaki yenı projeleri ise Oscar ödüllerinin verilme- sinden sonra belirginleşecek. 'Kadınve Fotoğraflar Haftası' Kültür Servisi- Fotoğrafevi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedenıyle 7-11 mart tarihleri arasında, kadın fotoğrafçılann çabşmalannı sergileyerek ko- nuşacaklan bir dizi etkınlik dü- zenliyor. 7 mart günü saat 18. OO'de îstanbul Fransız Kültür Merkezi'nde açılışı yapılacak hafta boyunca, "Kadın ve Fo- toğraf Haftası" karma fotoğraf sergısi görülebilecek. Birincı gün. "Kadın Foto Muhabiri Ol- mak" konulu etkinliğe konuş- macı olarak Nursen Karas Ak ve Hatice Tuncer katıhyor. Bunu, Günsel Yüdınm'ın "Hin- distan Göziemleri" başlıklı dia gösterisi izleyecek. 8 mart salı günü, Fransız Kültür Merkezi'nde Nevval Çizgen'in yönettiğı: Caroline EroJ, Güler Ertan, Gülnur Söz- men ve Pelin Yıldızeli'nın ko- nuşmacı olarak katıldığı "Kadın ve Fotoğraf' konulu söyleşi ve dia gösterisi yer alı- yor. Çarşamba günü gerçekleşti- rilecek söyleşi ve dia gösterisi- nin konusu "Soyut Fotoğrar'. Etkinliğe. "Bir albüm bir kadın: Freedom" adlı gösterisiyle Maggie Dannon'ın yanı sıra Se- def Antay ve Zehra Erkün katıhyor. Perşembe günü, Atatürk Ki- taplığı'nda kısa fılm gösterimi ve bir böyleşi yapılacak. Sevin Okyay'ın yöneteceği söyieşiye Meryem Bayar, Havva Kangal, Alüı Luque ve Siğnem Selçuk katıhyor. Kadın ve Fotoğraf Haftası etkinhkleri, cuma günü Ata- türk Kitaphğfnda Çerkes Ka- radağ'ın "Kadın Portreleri" ko- nulu dia gösterisi ve söyleşisiyle sona erecek. ADTdaiki yenioyun Kültür Servisi- Ankara Dev- let Tiyatrolan. iki yeni oyunla tiyatroseverlerin karşısına çıkıyor. îlki, Refık Erduran'ın "Madalyon" adh oyunu. Ferdi Merter'in yönettiğj, bir şirket patronunun iflas etmesiyle aile- sinin sosyal konumu ve düşün- ce yapısında oluşan değişimleri konu alan oyun, 8 mart günü Altındağ Tiyatrosu'nda sergi- lenmeye başlanıyor. Oyunlardan ıkincisı. İrlanda- lı yazar Brendan Behan'ın yaz- dığı, Işık Toprak'ın yönettıği "Rehine". İrlanda'da tngilizlere karşı mücadele eden bir grup in- sanın bir İngiliz askerini rehin almalanyla gelişen olaylan an- latıyor. Müziğini Turgay Erde- ner'in, koreografisini Handan Ergiydiren'ın hazırladığı oyun, 29 mart tarihinden itibaren Şi- nasi Sahnesi'nde sergileniyor. Işim,msiüikmnbeymndekikapıkai açmak' • Stilist ve tasanmcı Philippe Starck, onbeş yıl boyunca birçok eşyaya ve binaya imzasını attı 'Kültür Servisi - 1949 yılında doğan Philippe Starck. ilk çıkı- şını Paris'te bir restoran-bar düzenlemesiyle yaptı. Daha sonra, François Mitterrand ıçin Elysee Sarayı'nı restore eden beş mimar arasında yer aldı. 1985 yılında 'La Ville'tte' mo- bilya ödülünü. 1988"de ise en- düstriyel tasanm dalında bü- yük ödülü kazandı. On beş yıl boyunca pek çok eşyaya ve bi- naya imzasını atan Starck. Le Monde gazetesinde yer alan söyleşısinde çahşmalan ve özel yaşamı hakkında ilginç açıkla- malarda bulunuyor: "Babam bir mucitti. öğleden sonra 2-31 - ten önce uyanma/dı. Alışveriş yapar, yemekte arkadaşlarını ağırlardı. Her köşesi buluşlarla. tasarımlarla dolu küçük bir odada yaşardı. Bana bıraktığı tek miras, yaratma yetenek ve altşkanlığı oldu. O, gerçek bir mucitti. Bense, stilist-tasarımcı diye adlandırabilirinı kendimi. Bir tirbuşon ya da bir mobilva üzerinde dört saat uğraşmak bana garip gelmiyor. Bir önem sırası yok benim için. Önemli olan, ortaya ne çıkacağı." - Eğitiniiniz yok mu? - Bu beni hiçbir zaman ilgi- lendırmedı. Zamanımı milletı dolandırarak. papazlara yalan söyleyerek geçınyordum. An- cak okul değiştirdığım zaman- larda dalavere çevirerek sınıf atlayabiliyordum. - Sanat eğitimi de mi almadı- nız? - Camondo'ya yaalmıştım. Oraya sadece İuzlan görmeye gidiyordum. ama en azından toplum içinde yaşamayı öğren- dim. Çünkü kendimi toplum- dan soyutlamaya eğilimli bir yapım vardı. Küçükken çev- remdekiler beni çok tuhaf bu- lurlardı. İnsanlardan uzak, şi- zofreruye çok yakındım. Er- genlik çağımı bir gazete yığmının ortasındaki çizim ma- samla birlikte küçük bir odaya kapanarak geçirdim. Gazetele- rin ortasında uyuyordum. - Kendinize bir yatak çizeme- diniz mi? - Zaten benim mobilya çiz- meye başlamamın nedeni de mobilyamızın olmamasıdır. Annemin yanından löyaşında aynldım. Önceleri yerde uyu- yordum. sonra gazetelerin üs- tünü tercih ettim. Yerimden yalnızca masama gıdip bir şey- İer çizmek için kalkıyordum. İnsanlar benim varhğımdan haberdar olsun diye bir şeyler yarattım. Ve bu böyle devam etti. Bu benim tek var oluş biçi- mim. Kimileri çok fazla üretti- ğimi söylüyor. Belki doğru. ama üretmezsem var olamam. - Eğitim görmediniz, ama re- Loguiole bıçağı Olimpiyat meşalesi Limon sıkacağı. \\ im \\ enders taburesi. sim yapmayı öğrendiniz... - Ben resimle doğdum. Ayakta durabildiğim ilk andan itibaren oyuncaklanmın şekil- lerini değiştirmeye başladım. Sonunda çevremdeki her şeyin şeklini değiştirmeye başladım. Bu. şızofrenlere özgü bir özel- XX. Louis sandalvesi. da parçalar biriktirilecek. Ger- çek bir mühendislik örneği. Bunlar hep küçük kartonlara çizilirdi. On-on bir yaşlan- ndayken, üç boyutlu resme yö- neldim. Bir insanın yaşayabile- ceğj en küçük hacmi araştırdım. Görünürde» hiç Thomson televi/yonu. TroRİcana'nın içine LSD ekle- dik. İki gün boyunca kendimi- ze gelemedik. Kendime bir ara- ba yapmaya karar verdim ve iki günde tam 72 tane model çizdim. Tekrar dünyaya döndüğümde anladım ki genel bir tutarlıhğı olmazsa. çizdiğim Oyle bir zamandayız ki, insanlar yaşadıklannı ya da nerede yaşadıklannı unutmaya başladılar. Gözlerinin önüne onlan etkileyecek imajlar koymaya başladım .Ürettiklerimde maddeyi küçük görme ve insanlara saygı var. liktir. Okulda, derslerde resim yaparak sakin kalmayı ba- şanrdım. Dersin sonunda, öğ- retmen önümdeki resmi alır ve kendıne saklardı. Bunlar daha çok mimari krokilerdi. Öğret- menlerim için çok gelişmiş iş- kence salonlan çizerdim. Bura- da sıkıştınlacak, burada parça- lanacak... Şurada kanlar, şura- önemi olmayan şeyler üzerinde yıllanmı harcadım. Mimar de- ğilim; ama bir yeteneğim vardır. bir yeri bir bakışta algı- lar ve bir adamın orada ya- şayıp yaşayamayacağıru he- men söyleyebih'rim. On yedi yaşımdayken eş- yalara geçtım. İki arkadaşımla bir kasabaya gitmiştik. Bir şişe eşyalar birer hiçti. - İlk gerçekleştirdiğiniz eşya ne oldu? - Bu bir eşya-uzam idi. Özür- lü çocuklar için hem çabuk ya- pılacak, hem de ucuza mal ola- cak bir yere ihtıyaç vardı. Çok büyük bir balon hayal ettim. bana üç günlüğüne fabrikalan- nı ödünç v erecek işadamlanyla görüştüm. - Bunu babanızın oğlu olduğu- nuz için mi yaptüar? - Ben kimsenin oğlu değilim. Sadece biraz yeteneğim ve he- vesim var. Planlan ertesı sabah saat 6'da hazır etmem gereki- yordu. Bir model hamuruyla modeli haarladım, onu kağıtla kapiadım. Daha sonra planlan hazırladım ve sabah fabrikaya gittim. Üç gün içinde dev bo- yutlarda, şişirilebilen bir yapı çıktı ortaya. İçinde salonlan, koridorlanyla... Sonuç başan- lıydı. Daha sonra insan şeklın- de koltuklar hazırladım. Kol- tuk altlannda tüyleri bile vardı ve yumuşaktı. Oturunca kollar insanın üzerine kapanıyordu. - Ne zaman insanlar 'Starck' adından söz etmey e başladı? - Hemen... Ben büyük bir tembellik içinde yerimde oturuyordum. Bir giin Italyan. İspanyol, Japon editörler gel- diler ve o gün bu gündür öyle devam etti. Söylemeliyim ki bugün sözü edilen mobilyalar, hep ben 17 yaşındayken çizil- mıştir. - Başarmızı nasıl açıklıyorsu- nuz? - Öyle bir zamana geldik ki. insanlar yaşadıklannı ya da ne- rede yaşadıklannı unutmaya başladılar. Gözlerinin önüne onlan etkileyecek imajlar koy- maya başladım. Üstelik ara- mızda gerçek bir diyalog var. Kendi kendilerine. "Starck, bazen iyi, bazen kötü, ama 15 yıldır hep bizimle beraber" dı- yorlar. Ürettiklerimde, madde- yi küçük görme ve onu kul- lanacak insanlara saygı var. Bir diş fırçası. 20 gram ağırlığında, 28 franga satılıyor. Maddenin her gramı. üzerine düşen görevi yerine getirmeh'. İşım. insan- lann beynindeki kapılan aç- mak. - Kendinizi nerede 'evinizde' hissediyorsunuz? - Ben küçük yerleri tercih ediyorum. İçinde sadece bir y a- tak olan kulübelerde yaşadım hep. Evimi. bir yastığı örnek alarak yaptım. Hiçbir estetik kaygı gütmeden. sadece ra- hathğı göz önüne aldım. - Işiniz dışında nelerle ilgile- nirsiniz? - Hiçbir şeyle. Tuhaf ama, ne sergiye giderim. ne de sinema- ya. Televizyonum da yoktur. Rambouillet Ormanlan'nın ortasında 50 metrekarelik bir kulübedeyaşıyorum. Kendime bir gemi yaptırdım, bazen üç günlük. bir haftalık gezilere çıkıyorum. Orada her şey var. ısıtma sistemi. çalışma masası. faks. telefon... Çizim yapanm. yemek pişiririm... Doğayla baş başa yaratmak daha güzel... Şehir Tiyatrolan 10, Gençük Günleri Kültür Servisi - İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrolan'nın gelenekselleştirdiği Gençlik Günleri'nin onuncusu, bu yıl 2-29 mayıs tarihleri arasında yapılacak. Gençhk Günleri içinde yer almak isteyen amatör tiyatro ve müzik topluluklan ile plastik sanatlara ilişkin yapıtlanru sergikmek isteyenlerin başvurusu 18 mart cuma günü 18.OO'de bitiyor. Gençlik Günleri'ne ilişkin bilgi için 0-212-248 26 53 ya da 0-212-246 06 28-9'dan sahne direktörlüğü aranabilir. 'Tiyatro alternatifsizgeüşemez' ADA.NA (AA) - Türk tıyatrosunun. yalnız Devlet Tiyatrolan'nın (DT) bütün rolleri üstlendiği bir platformda gelişemey eceği. büyükşehir kapsamına giren her ilde iki-üç tıyatronun birden, profesyonel anlamda perde açmasını sağlamak gerektiği belirtildi. Türkiye'de, bazı metropol merkezleri dışında, tıyatronun sadece DT eliyle yürütüldüğünü. diğer illerin ise turneler dışında, bu şansının bile bulunmadığını ifade eden Erman Gökgücü, şöyle konuştu: "Tiyatro alternatifsiz gelişemez, her büyük kentte en az iki-üç tiyatronun. profesyonel anlamda perde açmasını sağlamak gerekir. Profesyonellikten anlaşılan, o tiyatroda çalışan insanlann ekmeğini. o kurumdan kazanması ve çalışanlann en azından yansından çoğunun, tiyatro okul mezunlanndan oluşmasıdır. Ankara Pop Grubu'ndan caz şöleni ANKARA (ANKA) - Ankara Devlet Opera ve Balesi bünyesinde oluşturulan Ankara Pop Grubu 5 maı t günü vereceği konserlerle dinleyicilere caz ziyafeü şunacak. Ankara Pop Grubu'nun Sanat Yönetmeni Ünal Algın yaptığı açıklamada. grubun Ankara'daki Big Band (Büyük Caz Orkestrası) tarzında müzik yapan tek topluluk olduğunu söyledi. Ankara Pop Grubu'nun çoksesli müzikseverlere, caz ve türevi eserler ile çağdaş kompozitörlerin yapıtlanru sunmayi amaçladığını kaydeden Algın, ay nca caz müzığine ilgi duyan gençlere yönelik olarak açıklamah konserler ye eğitici seminerler vermeyi planladıklannı bildirdi. Şef Ümit Eroğlu yönetiminde çalışmalannı sürdüren Ankara Pop Grubu'nun 5 mart günü vereceği konsere Sibel Köse, Erden Bilgen ve Atilla Sentin solist olarak eşlik edecekler. 'Gö'kten Düşen Yıkhz' SAMSLN (Cumhuriyet) - Samsun Belediyesi Oda Tiyatrosu Aido Giovonetti'nin "Gökten Düşen Yıldız" adlı çocuk oyunu ile perdelenni açtı. Necati Yıhnaz'ın sahneye koyduğu "Gökten Düşen Yıldız"da banş, sevgi ve savaşa karşı savaşım konu ediliyor. Oyunda aynca köleci topluma olan tepki de işleniyor. Oyunda bılhassa küçük - oyu'nculann başansı, izleyenlerin beğenisi ile karşılanıyor.lb Mostar'da bombalanan kültür Kültür Servisi - Bosna-Herseklı mimar, Ağa Han ödülleri sahibi Dr. Amir Pasic. Sırp saldınlan altında hasargören tarini Mostar kentini ve oradaki koruma çalışmalannı Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi'nde anlatacak. Şubenin Bey oğlu'ndaki Kent ve Yaşam Salonu'nda.4Mart 1994 Cuma günü saat 18.30'da başlayacak olan söy leşide. Dr. Amir Pasic. Mostar'dan ve Bosna-Hersek'ten dialar gösterecek; bombalanan kültürel miras vetarihi kent dokulan hakkında bilgiler verecek. Pasic'in İngilizce sunacağı ve Türkçe'ye anmda tercüme edilecek olan söyleşisi, "Bosna Hersek'in Çok Yönlü Kültürü ve Onun Bugün Yok Edilişi" başhğını taşıyor. 'Simavi Uluslararsı Karikatür Yarışması' Kültür Servisi - Hürriyet Vakfı'nın düzenlediği 12. Simavi Uluslararası Kankatür Yanşması'nın koşullan ve ödül tutarlan açıklandı. Tüm ülkelenn amatör-profesy onel çizerlerineaçık olan yanşmada binncıye 7 bin 50Ödolar para ödülü ve altın plaket. ikindye 4 bın 500 dolar ve gümüş plaket. üçüncüye de 3 bin dolar ve bronz plaket v erilecek. Yanşmacılar siy ah- bey az y a da renkli. en az iki adet karikatürle katılabilecekler. Yanşmaya gönderilecek olan orijinal karikatürlerdaha önceyayımlanmış olabilecek. Konusu serbest olan y anşmanın seçiciler kurulu yerli ve y abancı isımlerden oluşacak. Yanşmaya son katılma tanhi 18 may ıs olarak belirlendi. 27 haziranda toplancak olan seçici kurul öneleme sonucu 20 eseri seçecek. Daha sonra bu eserler arasından ilk üç belirlenecek. 'Derin Bir Sohık AV Ankara'da Kültür Servisi - Tiyatro Stüdy osu. "Derin Bir Soluk Al' oyunu ile 11 martadek Ankara Ulus. 100. YılÇarşısı Kültür Merkezi'nde. Ben Ekon'ınyazdığj oyunda, Haluk Bilginer. Ahmet Levendoğlu. Ceylan Palay. Cüneyt Uzunlar rol alıy or. -Denn Bir Soluk Al'. öz olarak gerçekte yalınbir"çevrecilik"anlayışınınçokötesınegidiyor: Çev renin. tüm doğanın. giderek tüm y aşamın ve de insan soy unun kendisinin y ok olabıleceği olasılığını gözler önüne seriyor. Bunun da. insanoğlunun kendi eli ile vegenelde inanıldığı gibi bilinçsizlik sonucu değil. arsız ve acımasız çıkarlann her türlü değer v e düşüncenin önüne geçmesiyle olabıleceği tehlikesine alarm zilleri çahyor. Ahmet Levendoğlu'nun dilimize uy arladığı v e yönettiği oyunun tasanmı, Duy gu Sağıroğlu'na ait. (310 50 21) 2. UlusalFotoğraf Yarışması Kültür Servisi - Çanakkale Belediyesi'y le Çanakkale Amatör Fotoğrafçılar Derneği'nin (ÇASIAD) düzenlediği "Çanakkale 2. Ulusal Fotoğraf Yanşması" sonuçlandı. Siyah-beyaz baskı dahnda 35. renkli baskı dalında 86 ve saydam dalında 97 yapıtın katıldığı yanşmanın seçici kurulu Mehmet Bayhan. Orhan Alptürk. YusufTuvi. Hasan Suda ve Çanakkale Belediye Başkanı adına Nilüfer Özinal'dan oluşuyordu. Kurulun yaptığı değerlendirme sonucunda siyah-beyaz baskı dalında birincilik ödülü Kadir Banabak'a, ikincilik ödülü Vahap Akşen'e. üçüncülük ödülü Cemal Ağacıkoğlu'na mansiyonlar da Vahap Akşen. Cemal Ağacıkoğlu ve Hüsam Pekhas'a verilirken ÇASİAD özel ödülüne Ersin Gin'in yapıü değer bulundu. Renkli baskı dalında birincilik ödülü Cemal Ağacıkoğlu'nun. ikincilik ödülü Osman Erel'in, üçüncülük ödülüdeÖzerÖner'in oldu, budaldaki mansiyonlar Cemal Ağacıkoğlu, Vahap Akşen ve Osman Erel'e, ÇASİAD özel ödülü Özer Öner'e verildi. Saydam dalının binncilik ödülünü Timurtaş Onan. ikincilik ödülünü Vahap Akşen. üçüncülük ödülünü de Özer Öneralırken, Mahmut Turgut. Cemal Ağacıkoğlu ve Adnan Geredelı'nin y apıtlan mansiyona değer buiudu, Özer Öner'e de ÇASIAD özel ödülü verildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle