Katalog

25MART1994CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER THY'nin yaz tarifesi • İSTANBUL(AA)- THY'nin yaz tarifesi 27mart tarihinde başlayacak. Yaz larifesiyle iç ve dış hatlarda yeni seferlerkonulurken. baa hatiarda da uçuş sayılan arttınldı. THYTanıtma ve HalklaİIişkiler Başkanlığı'ndan yapılan açıklamayagöre. Dalaman-Tel Aviv arasinda sefer başlatıhrken. Aşkaabad ve Bakü bağlantılı uçuşlarda direkthalegetirildi. Taşkent. Almaata. Beyrut. Amsterdam. Basel, Köln, Düsseldon. Cenevre, Hannover, Kiev, Milano, Nice. Nürnberg. Berlin. Tel Aviv, Viyana veZürih'e yapılan seferler arttınldı. Îstanbul-Ankara uçuşlannı gündeI2"den 16"ya, Istanbul-İzmir seferlerini de 6'dan 7"ye yükselten yaz tarifesinegöre, İstanbul-Adana arasında günde4, Îstanbul-Trabzon arasında da günde 2 sefer yapılacak. Kayseri ve Van'a haftanın her günü uçuş programlanırken, Istanbul-Gaziantep uçuşlan da haftada 3'e çikanldı. Bodpumhavaalanı açılıyor • ANKARA (AA)- Ulaştırma Bakanı Mehrnet Köstepen, önümüzdeki turizm sezonunda 100 kişilik uçaklann Bodrum'da yapımı devam eden Güllük Havaalanı'na inip kalkabileceklerini açıkladı. Köstepen, yaptığı açıklamada, Türkiye'nin turizm merkezlerinden Bodrum'da yapımı devam eden Güllük Havaalanı'nın 3 bin metre uzunluğundaki pistinin 1700 metrelik kısmının asfaltla kaplanarak trafığe açılacağim belirtti. Helikopterden imzasız pullar • ANKAR A (Cumhuriyet Bürosu) - Başkent'te. helikopterden "SHP'yeoy vermek. PKK'yaoy vermektir. yağmava. metro, ASKİ.İSKİyeoy vermektir" yazılı. altında herhangi bir partinin adı yer almayan pullar atıldı. Dün sabah erken saatlerde atılan pullarda "SHP'ye oy vermek PKK'ya oy vermektir,teröreoy . vermektir. yağmaya. metro. ASKİ.İSKİ.Çocuk Esirgeme Kurumu yolsuzluğuna oy vermektir. Tarifeli rüşvete oy vermektir. Halkın eziîmesine, yoksullaşmasına oy vermektir. Partizanlığa oy vermektir, zulme oy vermektir" denildi. Pullann altında herhangi bir partinin adı yer almazken, "İmza olmadığına göre, DYPatmışolabilir" yorumlan yapıldı. Ermenistan'a santral yardımı • MOSKOVA(AA)- Lrmenistan, Türkiye sının yakınında bulunan ve bugünkü durumuyla kullarulması halinde Türkiye için de tehlıke oluşturabilecek nükleer enerji santralım, Rusya'nın yardımıyla yenileyerek yıl sonunda kullanılır hale getirmeyi hedefliyor. Rusya Nükleer Enerji Bakan Yardımcısı Nikolay Yegorov, dün yaptığı açıklamada. Rusya ve Ermenistan arasında yapılacak işbirliğiyle santralın yeniden çalışır hale getireleceğini. çahşmalann bedelinin Ermenistan tarafından karşılanacağını belirtti. Mal bildirimine yenidüzenleme • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Maliye Bakanı Ismet Attila. mal bildirimindeki yasanın yetersiz olması nedeniyle. yeni düzenlemeler getirileceğini açıkladı. Attila. şunlan söyledi:" Mevcuf kanunun uygulanmasında, mal bildiriminde bulunulmasının pratikte bir sonuç vermediği veistenilenamaca ulaşmadığı görülmektedir. Bu nedenle ilgili kanunda değişiklik yapılması zarureti ortaya çıkmıştır." TV değişikliği TV Servisi - Kanal 6'da saat 22.30'da görünen "Taşra Kı- a" fılminin yerine İstanbul Büyükşehir Beledıyesi başkan adaylanndan Zülfü Livaneli, tlhan Kesici, Bedrettin Dalan. Recep Tayyip Erdoğan'ın kaülacağı "Yerel Seçim 94 İsıanbul" adü program canlı olarak yayımlanacak. Suçlu, kuruyükgemîsi tlaçişverenleri SSICyıhekmüere şikayet etti • İlaç işverenlerinin hekim ve eczacılara gönderdiği mektupta SSK'nın ilaçta yalnızca ucuzluk faktörünü öne aldığı, 'kaliteVgeliştirmeY etkenlik' ve 'ürünün sürekli olarak bulundurulmasr sorunlannı görmezden geldiği belirtildi. Bilirkişi raponında, Nasa'nın seyretmesi gerekenden daha hızlı olduğu, ancak 'Ship Broker" ın kaptanınuı dümeni sola kırdığı ve kazaya neden okiuğu saptandı. Bilirkişi tanker faciasıyla ilgili raporunda kuru yük gemisini 8'de 5, tankeri de 8'de 3 suçlu buldu. Nasia'nın kaptanı hakkında da dava açıldı İstanbul Haber Servisi - İstanbu) Bo- ğazı'nda yaşanan son deniz kazasından sonra bilirkişi incelemelerini tamam- ladı. Bilirkişinin raporunda 8'de 5 kuru yük gemisi. 8"de 3 tanker suçlu bulun- du. Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcıhğı" "Nasia" tankerinin kaptanı Sfîridon Georgio hakkında da 1-5 yıl arasında hapis cezası istemiyle dava açıı. Hazırlanan raporda, iki gemide de gözcü olmadığı. "Nasia" adlı tankerin seyretmesi gerekenden daha hızlı oldu- ğu, tankerin burun kısmının olması ge- rekenden daha solda olduğu, "Ship Broker" adlı kuru yük gemisinin kap- tanının, paniğe kapılarak dümeni sola kırdığı ve kazaya neden olduğu sap- tandı. Raporda aynca. kaza sırasında kuru yük gemisinin neden tümüy le yan- dığı sorusuna açıklık getirilerek Shipb- roker'ın çarpma şiddetiyle, üç kez alev- ler içinde dönerek çıktıktan sonra ka- raya oturduğu belirtildi. DİSK Çevre Sorunlan Daire Baş- kanı Kemal Daysal yaptığı açıklama- da. boğazlardaki denetimsizliğin sür- mesi ve yeterli güvenlik önlemlerinin alınmamasının her zaman yeni tehlike- lere ortam hazırladığını belirterek tstanbul Boğazı'ndaki "trafik terörii"- ne.bir an önce son verilmesini istedi. İstanbul Valiliği, İstanbul Boğazı'- nda 13 martta meydana gelen deniz ka- zasının neden olduğu kirliliğin önlen- mesi için çalışmalann sürdürüldüğünü bildirdi. Valilik tarafından yapılan açı- klamada. "Nasia" adlı petrol yüklü tankerde, kazadan sonra çıkan yangının tümüyle söndürüldüğü ve her türlü güvenlîk önlemleriyle tankerin emniyete alındığı bildirildi. Yangının yayılmasını önlemek amacıyla, tankerin petrol yüklü tank- lannda bulunan inert gazı oranının son yapılan ölçümlerde düştüğünün anla- şıldığı belirtilen açıklamada. tanklara yeniden inert gazı yüklemesi yapıldığı kaydedildi. Açıklamada, 20 martta başlayan gaz yükleme işlemınin yann sabah sona ereceği ve ardından da tan- kerin yükünün başka bir tankere taşı- nması işlemine (limbo) başlanacağı bil- dirildi. Çalışmalar sonucunda Karade- niz"de belirgin bir kirliliğin kalmadığı, kirlenme merkezinin. merkezi Karabu- run olnıak üzere kumsalda ve kayalık sahilde toplandığı bildirilen açıklama- da şövle denildi: "Boğaz'da ise yer yer yağ toplavıcı ciha/ları ile ahnmayacak incelikte kirliük bulunmaktadır. Bu ne- denle, bundan sonraki temizlik operas- yonlan kıyıda yoğunlaşacaktır." Kazanın soruşturmasını yürüten Sanyer Cumhuriyet Savcılığf ndan alı- nan bilgiye göre, kazayla ilgili oluştu- rulan bilirkişi. hazırladığı raporu San- yer Cumhuriyet Savcılığı'na verdi. Bi- lirkişi raporuyla tamamlanan dosyada suçun ağırcezayı gerektirdiği belirlene- rek dos>a, Ağır Ceza Mahkemesi'nin bulunduğu Beyoğlu Cumhuriyet Baş- savcılığı'na gönderildi. Dosyaya ekle- nen fezlekede Nasia adlı tankenn kap- tanı Sfîridon Georgiou'nun TCK'nın 383 2'nci maddesi uvannca "Deniz ka- zasında taksirle ölüme sebebiyet" suç- iamasıyla yargılanması istendi. Beyoğ- lu Cumhuriyet Savcılığı'nda ifadesi alı- nan Georgiou, tutuklanarak cezaevine konulurken hakkında 1 ile 5 >ıl hapis cczasının istendiği dava açıldı. Yetkili- ler. kuru yük gemisinin kaptanına kayıp olması nedeniyle dava açı- lmadığını bıldirdiler. GÜNDÜZ tMŞÎR SSK ile İlaç Endüstrisi İşve- renler Sendikası arasında yak- laşık 2 aydır süren "ucuz ilaç ge- nelgesi" tartışması yeniden alev lendi. İlaç İşverenleri, kurumun "ucuz ilaç almn" yönünde ka- rarlı bir politika izlemesi üzeri- ne hekim ve eczacılara SSK'yı şikayet eden bir mektup gön- derdi, Mektupta SSK'nın ilaçta yalnızca ucuzluk faktörünü öne aldığı, 'kalite', 'gelıştinne', 'et- kenlik' ve 'ürünün sürekli olarak bulundurulması' sorunlannı görmezden geldiği belirtildi. Tartışmaya ilk kez katılan Sağlık Ba- kanlığı isc yayı- mladığı yazıda ken- dileri tarafından ül- kcde ruhsatlandınla- rak kullanıma sunu- lan herhangi bir ila- cın kalitesiz ol- masının kabul edilemeyeceğini açıkladı. İlaç İşverenleri Sendi- kası Başkanı Kaya Turgut ta- rafından hekim ve eczacılara gönderilen yazıda, SSK'nın ucuz ilaç genelgesini sürdürerek yanlış yolda olduğu vurgu- îandı. Yazıda, ayrıca toplum sağlığı açısından büyük önem verilen SSK'ya yapılan ilaç satışlan konusunda. çağdaş yaklaşı- mlarla. güncel koşullara uygun bir yeni anlaşma gerçekleştiril- mek istendiği belirtildi. Sıvas katilamı davası Sanıklardan, avukatlara: Köpekler, pezevenkler • Sanıklar. dünkü duruşmada, müdahil avukatlara hakaret etti. Bunu protesto eden ve disiplinin sağlanmasını isteyen müdahil avukatlara, askeri yargıcın. "Bunlan dışan atahm" demesi üzerine, avukatlar topluca duruşma salonunu terk etti. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Sıvas'ta 2 temmuz günü 37 kişinin yakılarak öldürüldü- ğü katliamla ilgili davanın dün- kü duruşmasında. sanıklann, "köpekler" diyerek hakaret et- tiği müdahil avukatlar. mahke- menin ve duruşma savcısının bu duruma seyirci kalması üze- rine, duruşma salonunu toplu- ca terk ettiîer. Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde (DGM) dün yapılan duruşmada, kamu tanı- ğı olan polisler dinlendi. Mah- kemenin daha önce aldığı karar nedeniyle basına kapalı olarak yapılan duruşmadan alınan bil- gilere göre müdahil avukatlar- dan Hüseyin Gökçearslan'ın bir talepte bulunmak üzere söz al- dığı sırada. davanın iki numa- ralı sanığı Halil İbrahim Düzbi- çer. müdahil avukatlara döne- rek herkesin duvabileceği bir şekilde. tfc Otur köpek, peze- venk" diye bağırdı. Sanığın bu hakareti üzerine. mahkemeden duruşma disiplininin sağlan- ması için uyanda bulunulması istendi. Mahkeme. bu sanığa sözlü uyanda bulundu. Ancak. duruşmanın öğleden sonraki bölümünde de sanıklann mü- dahil avukatlara hakareti de- vam etti. Duruşma sırasında sanık avukatlanndan Hüsnü Tuna. kamu tanığı olarak dinlenmek- te olan polise. "Sıvas'ta Kültiir Merkezi önünde AydınJık gaze- tesinin satılıp satümadığının" sorulmasını ıstedı. Mahkeme Başkanı. "Bunun olayla ne ilgisi var" diye sorunca. sanık avuka- tı. "Sorularunızı istihza ile kar- şılamavın. Ben inandığım Pey- gamberin hanımlarına küfreden gazetevi sattırmam" dedi. Sanık avukatının bu sözlerinden son- ra, ayağa kalkan sanık Halil İbrahim Düzbiçer, müdahil avukatlara dönerek, "Hayvan- lar" diye haraket etti. Yanında bulunan diğer sanık Cafer Tay- yar Soykök de. "Köpekler" diye bağırdı. Bunun üzerine söz alan mü- dahil avukatlar, sanıklann söz konusu hakaretlerinin ikinci kez yinelendiğini anımsatarak, şunlan söylediler: "Mahkcmcniz şu anda bize soru sormak için söz vermiştir. Ancak savunma hakkını kulla- nabilmemiz için, öncelikle onu- runıuzla göre> yapmanın koşul- larının sağlanması gerekir. Sanıklara uyarıda bulunulması, gerekiyorsa duruşmadan çtka- rümaları, manız kaldığımız ha- karetlerin tutanağa geçirilmesi- ni talep ediyoruz. Aksi halde savunma görevini sürdürnıeve- ceğK-" Avukatlann bu tale- bi üzerine üye >argıç Alba> Çe- tin Güvener, "Disiplini sağla- mak Mahkeme Başkam'nı ılgi- lendirir. Bunlar disiplini bahane ederek sürekli biçimde savcılığa ve bize, 'Disiplin disiplin' diye- rek sataşıyorlar. Gerekli işlemi yapalım, duruşmadan çıkara- lım" dedi. Türk-İş9 işkolu barajını hukukçulara inceletiyor ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Türk-İş, DİSK ile sürdü- rülen sendikal rekabetin odak noktasını oluşturan. yüzde 10 işkolu barajını. bugün masaya yatınyor. Türk-İş'e bağlı teşki- latlar, Çalışma ve Sosyal Gü- venlik Bakanlığı'nın yüzde 10 işkolu barajının kalkmasını ön- gören yasa taslaklannı. başkan ve hukukçular düzeyinde ince- lemek üzere. bugün bir araya geliyorlar. Türk-İş Başkanlar Kurulu'- nda alınan karar doğrultusun- da yapılacak olan toplantıda. Çalışma ve Sosyal Güvenlik BakanlığYnca hazırlanarak sosyal taraflara sunulan 2821 sayılı Sendikalar ile 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt yasalannda yapılması öngörülen değişiklikler ele alı- nacak. İşkolu barajının kaldı- nlmasmı "sendikal harekete vu- rulan darbe" olarak nitelendi- ren Türk-İş, oluşturulacak res- mi görüşünü Çalışma Bakan- lığı'na iletecek. Toplantıda aynca. Türk-İş ve DİSK'e bağlı sendikalann karşıhklı olarak yaptıklan top- lusözleşme yapma yetkisine iti- raz davalannın genel bir değer- lendirmesi yapılacak. DİSK'e bağlı sendikalann örgütlü ol- duğu işyerlerine yönelik yetki itiraz davalannın geri çekilmesi konusunda "sendikalara inisi- yatif bırakan" Türk-İş, işkolu ve yetki itiraz davalannda bun- dan sonra izlenecek stratejiyi belirleyecek. İlk olarak genel hizmetler işkolunda Belediye-İş Sendikası ile Genel-İş Sendika- sı arasında başlatılan yetki iti- razlannı çekme süreci sürdürü- lecek. 1994 YAPI KREDİNİN 50.YILI G E R Ç E Ğ İ N P E Ş İ N D E O T U Z Y O L C U Bir ülkenin kültürünün kalıcılığı, o ülkenin yaratcı insanlanna değer biçme anlayışına paralel bir biçimde gelişir. Gerçeğin arayışındaki o insanlar ise, içinde yaşadıkları çağın ve topluraun gelişmesine katkıda bulunurken, çoğu zaman sahnenin arkasında kalmayı göze alırlar. Onlan hatlrlamak görevimiz, onlarla gurur duymak hakkımızdır. Türkiye'nin yükselişine farklı alanlarda paha biçilmez katkılar getirmiş bu değerli insanlan "Simurg" başlıklı bir belgesel televizyon dizisi ile selamlamak istedik. Her cuma akşamı. saat 21.00'de TRT 2de yayınlanan bu belgesel T.C. Kültür Bakanlığı ve Yapı Kredi'nin işbirliği ile gerçekleştirilmiştir. SlMURG: Eski bir Iran efianesinde hakikatin peşine dûşen kuşlann Oykûsû anlaülır. Kaf dağınm ardında yaşayan masal kuşu Simurg'dur aradıklan, Yıllar süren. binlerce kuşun kabldığı arayışın sonunda yalnızca otuz kuş ulaşabilir Kaf dağının ardına. Oâ gör ki Simurg diye bir kuş yoktur orada; Simurg. sOzcük anlamıyla 'otuz kuş" demektir. Cerçekse onu arayanlann kendisidir masala göre. CîHAT BüRAK1915-1994 Gerçekle düşün iç içe geçtiğl resimlere imzasını atmış bir usta ressamımızdır Clhat Burak. Bu akşam TRT2de, Simurg belgeselinin on birlnci bölümünde, Clhat Burak'ın mimarlıktan ressamlığa, ressamlıktan yazarlığa uzanan sanat hayatını kendisinden dinleyebllir, sanatçryı boyalan, fırçalan, tuvalleri arasında çalısması esnasmda izleyebillrsiniz. Bu akşam, saat 21.00, TRT 2 İlaç İşverenleri Sendikası mektupta özetle şu açıklamaya yer verdi: "Çağdaş dünyada toplumun geniş kesimlerine sağlık gü>en- cesi götüren sostal sigorta ku- rumlarından beklenen, hastalar için en uygun ve doğru tedavi olanaklarının sağlanmasıdır. Türkiye'de SSK, işçi ve iş\eren pav ı olarak, her av > üzde 33.5 - 40 oranını bulan peşin prim al- maktadır. Dün\a standartlarına göre bi- le çok v üksek olan bu oranlarda katkıda bulunulan sos>al sigor- talının en doğal btkltntisi. belirli uluslararası normlar altında sağlıklı \e gü- venilir bir bakıma kavuşturulmasıdır. \'eni u> gulama ile ti- tizlikle korunması, sağlıklı vaşamının güvenceve alınnıası gereken çalışan in- sanlar SSK tarafı- ndan tedavidc adeta "ikinci sınıf yurıtaş" konuniuna düşüriilmektedir." ilaçta ilk önceliğııı kalıiesı ol- duğunun belirtildiğı va/ıda. "SSK'nın bir süredir giriştiği u>- gulamalar, toplum sağlığı açı- sından uzun sürede önemli sakın- calar v aratacaktır. Gelişmiş toplumlarda her ilaç belirli ulus- larası normlara göre ruhsatlan- dırılır ve üretilir. Sürekli olarak geiiştirilen İ_vi L'retim Teknikle- ri (GMP), İvi Laboratınar lek- nikleri (GLPH) >e bivo-eşdcğer- lilik koşullarının, üretici kumluş- ça. daha nıhsat başvurusu sıra- sında kesinlikle gu\encc\e alı- nması istenir ve ancak hundan sonra yeni bir ilacın ruhsatı »eri- lebilir. Sosyal güvenlik kurumla- rı, ilaçta ucuzluğu. ancak aynı kaliteye erişmiş bulunan güveni- lir ilaçlar arasında. fıyatı >e te- davi maliyeti en ekonomik olanı seçmek biçiminde anlarlar. SSK, bu kurala uygun da\ran- mamaktadır" dcnıldı. Şikayet mektubu İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası'nın şikav et mektubu- na yanıt ise Sağlık Bakanlığı İlaçve Eczacılık Genel Müdürü Kemalettin Akalın'dan gcldi. Kemalettin Akalın. son zaman- larda çeşıtli toplantılarda ve çe- şitli vazılarda dile gctırilcn ilaç- lann kalitesizliği ile ilgili ıddia- lann gerçeği yanMtmadığını vurguladı. Akalın. verdiği yanıtta şu gö- rüşe ver verdi : "Bakanlığımız, rasyonel ilaç kullanınımın ülke çapında sağlanması için son y ıl- larda büvük çaba harcamakta- dır. NN HO (Dünva Sağlık Örgü- tü) önerileri doğrultusunda hazır- lanan bütün yönetmeliklere av- nen ülkemizde de uvulmaktadır. Diğer taraftan, yurtdışından it- hal edilen hammadde. yarı ma- mul »c son ürünler de Dünya Sağlık Örgütü'nün sertifıkasyon programı uyarınca titizlikle kontrol edilmektedir. Soıhut olarak da 1984 \ılına kadarilaç- larda yüzde 20 olan hata oranı yüzde 4'lere düşürülmüştür. VVHO tarafından da normal olarak kabul edilen ilaçta hata payı oranı yüzde 8'dir. İ Ikemiz- de ruhsatlandırılarak kullanıma sunulan herhangi bir ilacın kali- tesiz olduğu kesinlikle düşünüle- mez." Yurtoğlu SSK'yı sa\undu İlaç İşverenlen Sendıkası'nın haksız olarak >ük>clcn ilaç II- yatlannı kamutle cımek ıçın çc- şitli yollar denediğını belırtcn Yurtoğlu İlaçları A Ş'nın vihibı Cengiz Yurtoğlu i;,c şunLırı viv- lüvor: "İlaç İşverenleri Sendika- sı, SSK'daki hekimlerin "bilgi birikımlerine ve hastalann özcl- liklerine göre. iyi sonuca ulaş- tıklan ilaçlan seçip vemıe yelki- lerinın de ellerinden aiındığını" saptayarak ısrarla vurgulamak- tadır. Sendikz bu şekilde ısrarlı iddi- aiarıvla, bir taraftan ülkemizde eşdeğer ilaçların en ucuzunu pa- zara veren müesseseleri. "kalite- siz ilaç ürettıkleri' şeklinde it- ham ederkcn, diğer taraftan "Sağlık Bakanlığı'nın kalitesiz ilaçların üretim ve satışına mü- sadc ettiğini vurgulamaktadır. Ancak, İlaç Endüstrisi İşveren- ler Sendikası gerekli ce> abı Sağ- lık Bakanlığı'ndan almıştır. Bu şekilde ülkemizde mevcut ilaç sorunlarıvla ilgili iki çok önemli konu, devletin denedmi ile sağ- lıklı bir yön almıştır. Bunlardan birincisi şudur ki; SSK. sağlık ünitelerinde kullanılan eşdeğer ilaçların en ucuzunun kullanıl- ması uygulamasına geçmiş >e devamında kararlıdır."