Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CÜMHURİYET 25MART1994CUMA
14 DIZI YAZI
12 EylüllaMğiezipgeçiyor
12 Eylül 1980. Orgeneral
Kenan Evren darbe yapü.
"Cumhuriyeti koruma ve kol-
lama" adına yapılan hare-
katın, zaman geçtikçe ne ka-
dar cumhuriyeti, ne kadar şe-
riatçılan kolladığı konusun-
daki kuşkular karuta dönüş-
tü.
Küçük bir örnek verelim:
Darbeciler tarafından çıkan-
lan 2549 sayılı Devlet Me-
zarlığı Yasasf nda Sakalb Nu-
rettin Paşa'nın rütbesi korge-
nerallikten orgeneralliğe yük-
seltıldi ve İsmet İnönü ve Fev-
zi Çakmak'tan sonra üçüncii
sırada Atatürk Araştırma
Merkezi'nin şeref üyesi
sayıldı.
Bu nedenle Devlet Mezar-
lığı'na gömülmesi karar-
laştınldı. Genelkurma> Baş-
karüığı, oluşan tepkiler yü-
zünden Nurettin Paşa'nın
Devlet Mezarlığı'na gömül-
mesinden vazgeçti.
Sakailı Nurettin Paşa
Kimdi Sakallı Nurettin
Paşa? 'Törk Istiklal Harbi.'ne
Karılan Tümen ve daha Üst
Kademelerdeki Komutanlann
BiyografilerF adlı Genelkur-
may yayınına göre, Sakallı
Nurettin Paşa diye bilinen
Korgeneral İbrahim Nurettin,
1873 yılında Bursa'da doğdu.
1893 yılında Harbiye'yi bitir-
dıkteıi sonra 1897'de' Türk-
Yunan Savaşı'nda. 1902'de
Makedonya'da Bulgar çete-
lerine karşı savaşü. Balkan
Savaşı'na katıJdı. Basra, Bağ-
dat. Aydın ve İzmir valilikleri
yaptı. 1919'da Urla ayaklan-
masının bastınlmasında gö-
rev aldı.
1920'de Anadolu'ya geçti
ve merkez komutaniığına
atandı. 1922'de 1. Ordu ko-
mutanı oldu. 1. Ordu'nun
1922 yılında kaldıniması üze-
rine izinh sayıldı. 1924 yılında
Yüksek Askeri Şura üyelığine
atandı. 1925 yılında Bursa
milletvekilliğine seçildi. 1925
yılında kendi isteğı ile emekli
oldu. 1932 yılında öldü.
İrticacı Paşa Meclis'te
2 Aralık 1925 tarihli
Cumhuriyet gazetesinde Sa-
kallı Nurettin Paşa'ya ilişkin
şu satırlar yer alıyor:
"MiUet Meclfei'nde irtica
paşasının işi ne? Şapka>ı değil
fesi, yeniliği değil bağnazlığı,
devrimi değil gericiliği savunan
Nurettin Paşa'nın Tiirk Dev-
rim Meclisi'nde işi voktur."
Söylev'in 408. sayfasında.
Atatürk Nurettin Paşa ıçin.
"L tkunun şerefine katılmaya
en az hakkı olanlardan biri"
dıvor. Atatürkçüyüm diye
darbe yapan generaller ise
onu baş tacı yapıyorlar.
13 Kasım l'980,'Nakşibendi
Şeyhi ve İskenderpaşa Cema-
atı lideri Zaid Kotku, öldü.
Cenazesi bir gün sonra büyük
bir kalabalığın katılımıyla. bir
başka Nakşi Şeyhi, Mahmut
l staosmanoğlu tarafından
kıldınlan namazjn ardından
Süleymaniye Camıi'ne
kaldınldı.
Caminin avlusundaki Ka-
nuni Sultan Süleyman Türbe-
sı'nın arkasında, tüm Gümüş-
haneli Dergahı şeyhlennin
mezarlannın bulunduğu yere
gömüldü.
Kotku'nun söz konusu
yere gömülebılmesi icin. 12
E\lül 1980'deyönetimeelko-
van Milli Güvenlik Konseyi,
özel ızin vermişti.
28 Nisan 1981. Bakanlar
Kurulu. 28.4.1981 tarih ve
8 2838 sayıh karamameyle
"•Tiirk imamlanna Tiirk devle-
ti yerine Suudi Arabistan'ın
Rabıtar-ül Alem-ül Jslarn
(Rabıta) örgütünün aylık bağ-
lamasını" onayladı. Kararna-
me Resmi Gazete'de yayı-
mlanmayarak kamuoyundan
gizlendi.
Karamamenin altmda tüm
bakanlarla birlikte Devlet
Başkanı Kenan Evren'in.
Başbakan Bülend Ulusu'nun,
Başbakan Yardımcısı Turgut
Özal'ın ve o tarihte hastanede
yattığını ileri süren Devlet Ba-
kanı Mehmet özgüneş'in im-
zalan vardı. Olay, 1987yılının
nsLt
rgeneral Kenan Evren'in
önderliğinde 12 Eylül 1980 tarihinde
iktidara yapılan darbe laikliği de
kapsıyordu. Darbecilerin ilk icraatlanndan
biri, tarihte irticacı olarak tanınan Sakallı
Nurettin Paşa'nın rütbesini
korgenerallikten orgeneralliğe yükseltip,
Atatürk Araştırma MerkezTnin şerefüyesi
yapmak oldu.
12 Eylül paşaları, Nurettin Ersin, Tahsin Şahinkaya, Nejat Tümer, Sedat Celasun ve Kenan Evren'in 'cumhuriyeti koruma ve
kollama' adına yaptıklan darbenin, aynı zamanda şeriatı da koüayan ve laikliği ezen bir işleve sahip olduğu ortaya çıkacaktı.
Mart ayında Cumhuriyet gaze-
tesi yazan Uğur Mumcu tarafı-
ndan ortaya çıkanldı.
23 Temmuz 1981, Atatürk
devrimlerinin en önemli ayak-
lanndan biri. Tevhid-i Tedrisat
Kanunu hükümleri yerle bir
edildi. Darbenin başı General
Kenan Evren. Erzurum'da
yaptığı konuşmada şunlan söy-
ledi: "
"Artık yeni aldığunız bir
kararla ilk ve ortaokullar-
da, liselerde mecburi din
dersi konacaktır."
Bu buyruk, 1982 Ana-
yasası'nın 24. maddesinde
yerini aldı.
1982. Süleymancılar,
1982 Anayasası'na evet
oyu vermek ıçın darbe yö-
netimıyle pazarlık yürütü-
yor. Kenan Evren'in cum-
hurbaşkanlığı ile birlikte
halkoyuna sunulan 1982
Anayasası'nın 24. maddesi
şöyle:
"...Din ve ahlak eğitim ve
öğretimi devletin gözetim
ve denetimi altında vapılır.
Din kültürü ve ahlak öğreti-
mi ilk ve ortaöğretim ku-
rumlarında okutulan zo-
runlu dersler arasında yer
alır. Bunun dışındaki din
eğitimi ancak kişilerin ken-
di isteğine. küçüklerin de
kanuni temsilcisinin talebi-
ne bağlıdır."
5 Ağustos 1984, merkezi
İstanbul'da bulunan 5 mıl-
yar hra sermayeli Al Bara-
ka Türk özel fınans kuru-
munun kurulmasma ola-
nak tanıyan Bakanlar Ku-
rulu Karan. Cumhur-
başkanı Kenan Evren ve
Başbakan Turgut Özal'ın
imzalanyla Resmi Gaze-
te"de >ayımlandı.
Faisal Finans'a izin
Aynı Resmi Gazete'de
Faisal Finans Kurumu'-
nun kurulmasına ilişkin
aynntıh bir kararname
daha yayımlandı.
Bunlann anlamı şudur:
Ortadoğu ülkelerinde laik-
lığe yönelen ülkelere ser-
mayesıyle gırerek laik geli-
şımleri önlemeye çalışan ve son
30 yıldır Türkiye'yı de hedef
alan Suudi Arabistan, ABD ile
ortak olduğu Aramco adlı şir-
keti aracılığıyla sermayesını
Türkiye'ye sokmaktadır. Tür-
kiye'ye sermaye getiren dört
Suudi kuruluşu var. Binncisı,
Alem-ül Islam ya da kısa adıyla m a ij destek sağlıyor. Rabıta'-
tercihli
yardım
kuruluşlara mali
getiren Rabıtat-ül
Rabıta.
Rabıta, yurtdışındaki Türk
imamlann maaşlannı cdüyor.
cami yaptırma derneklenne
yardımda bulunuyor, Doğu
Türkistan Göçmenleri Derneğı
ve
Derneği
Milliyetçı Türk Öğrenciler
ırnegi ile Istanbul Üniversite-
nın şeriatçı bir kuruluş olduğu
ve şeriatın ihracı içın çalıştığı
konusunda kimsenin kuşkusu
yok.
Yaünm sermayesı ise Faisal
Finanş_ Kurumu, Al Baraka
Türk Özel Finans Kurumu, İs-
lam Kalkınma Bankası aracılı-
B,
si Islam Araştırma Enstitüsü'ne ğı [\e Türkiye'ye giriyor. Faisal
Finans Kurumu'nun ku-
rucu Türk iiyeîeri Salih
özcan ve Ahntet Tevfîk
Paksu. Salih Özcan, Ah-
met Gürkan'la birlikte
aynı zamanda Şenatçı
Suudi kurumu Rabıtat
al-Alam İslamı'nin de 4f
kişilik kunıcu meclisinde
yer ajıyor. Al Baraka
Türk Özel Finans Kuru-
mu'nu Aramco'nun Al Ba-
raka Inc. grubunda yer
alan şirketlerden biri ola-
rak değerlendirmek
yanlış olmaz. Bu grubun
içinde Al Baraka Inc. (S.
Arabistan), Al Baraka
Inc. Co. (Londra), Al Ba-
raka Inter Ltd. (Londra).
Al Baraka Islamıc Insu-
rance Bank (S. Arabis-
tan). Ürdün fslam
Yatınm ve Finans Kuru-
mu ve Internatıonal Is-
lamıc Investment (Danı-
marka) gıbi şirketler yer
ahyor.
akanlar Kurulu 28 Nisan 1981 'de yayımladığı bir
kararname ile Türk imamlanna Türk devleti yerine
Suudi Arabistan'ın 'Rabıta' örgütünün aylık
bağlamasını onayladı. Resmi Gazete'de
yayımlanmayarak kamuoyundan gizlenen
kararnamede tüm bakanlarla birlikte Devlet Başkanı
Evren'in. Başbakan Ulusu'nun ve Başbakan
Yardımcısı Turgut Özal'ın da imzalan vardı. Olay,
1987 yılının Mart aymda Cumhuriyet gazetesi yazan
Uğur Mumcu tarafından ortaya çıkanldı.
KorkutOzal
sahnede
Gazetemiz çizerlerinden Tan Oral'ın 3 Ekim 1984'te yayımlanan bu kari-
katürfi, o dönemin anlayışını en güzel anlatan belgelerden biriydi.
Doğrudan Suudi-ABD
ortaklığı olan Aramco'-
nun yan kuruluşu gibı ka-
bul edilebilecek olan Al
Baraka Türk'ün kumcu
ortaklan Korkut Özal,
Eymen Topbaş ve Talat
Içöz gibi isimlerden olu-
şuyor.
. Aramco'nun Körfez
Ülkeleri ve Suudi Finans
Grubu içinde yer alan
tslam Kalkınma Bankası,
Dubai İslam Bankası,
Katar İslam Bankası.
Bahreyn tslam Bankası
ve Ürdün İslam Bankasf-
yla birlikte anılan İslam
Kalkınma Bankası'nın
danışmanhğını da Kor-
kut Özal üstlenmiştir. Suudi
sermayesi bir yandan orta çaplı
kredilerle Islamalan palaz-
landınrken diğer yandan vakı-
flara ve İslamcı derneklere des-
tek olarak şeriatçılığın vayı-
lmasına en büyük mali olanak-
Ian sağlıyor. Bunu onaylayan
da Atatürkçülük adına darbe
yapan generaller yönetimi ve
onlartn göreve getirdiği Turgut
özal.
Özal'ın hac ve umreleri
8 E\lül 1984. Turgut Özal
Türkiye Cumhuriyeti Başbaka-
nı olarak Almanya'ya yaptığı
gezide, bayram namazını İslam
kültür merkezlerinın deneti-
mindeki Hamburg'daki Ulu
Camii'de kıldı.
Turgut Özal 'Cumhuriyet ta-
rihinin en çok hacca ve umreye
giden başbakanı' olarak tarihe
geçtı. Cenaze töreninde şeri-
atçılar tekbır sesleriyle askeri
bandoyu suşturmaya çalışıp
"Mûslüman Özal" diye bağın-
rken Özal'ın bu özelliklennden
yola çıkıyorlardı.
. 30 Eylül 1984. İstanbul'da 3.
İslam f ıp Konferansı toplandı.
Konferans, Başbakan Turgut
Özal'ın besmelesiyle açıldı.
Birleşık Arap Emirlikleri'-
nden bir delege. İngiltere'de
yayımlanan İslam Ansiklopedı-
si'nın gırişinde. İslam tıbbını
kötüleyen sözler bulunduğunu
belirterek getırilen kitabı bir
tepsi içinde yaktı. Konferansa
katılan Türk delegeler. Dr. Ya-
fai'den çok değişik görüşleri or-
taya koymadılar.3 Ekım 1984,
Cumhuriyet gazetesinde Tan
Oral'ın karikatürü yayımlandı:
Elhamdülillah Lailuz...
25 Kasım 1984. eski Diyanet
İşlen Başkan Yardımcısı ve
emekli Adana Müftüsü Cema-
lettin Kaplan (Hocaoğlu) kendi-
sinı 'Genel Emir'. Ahmet Polat
ve Selahattin YazKi'yı 'emir
yardımcılan'yaparak İslam Ce-
mıyet ve Cemaatlar Birliği'ni
(İCCB) Almanya'nın Köln
kentinde resmen kurdu. Cema-
letün Kaplan kuruluşun hemen
ardından kendi deyımiyle 35 ta-
ne kıtap okuyup. "İslam Ana-
yasası"nı hazırladı.
Kaplan'ın İslam Anayasası'-
nın bazı maddeleri şöyle:
"1- Devletin ismi tslam Dev-
leti'dir. 2- Devletin idare şekli
İslam dır. 3- Devletin siyasi. içti-
mai, harsi, hukuki, iktisadi ve
saire gibi temel yapüannda ve
büfün müesseselerinde İslam di-
nini esas alır. 4- Hakimiyet ka-
vıtsız şartsız Allah'ındır. Devlet
Reisi. bu hakimiveri İslam ka-
nunlanna göre ve Allah adına
icra ve murakabe eder... 13- Şeri
htikümier için asıl kaynak, ki-
tap. sünnet. icma ve kıyastır.
Bunlardan başkası şer'i hüküm-
lere kaynak olamaz... 38- tslam
devletiıiin başlangıç tarihi, ts-
lam'm Peygamberi Hz.Muham-
med'in(S.A.V.)hicreridir. Hicri
kameri de hicri şemsi de takvim-
de muteberdir. Ancak dev let dai-
relerinin çalışması şemsi tak>i-
me göredir... 47- Mal >e mülk
yalnız Allah'ındır. Allah insanı
yerine göre vekil bu-akmış ve bu
surette insanın mülkiyet hakkı
olmuştur. Bu iribarla mal ve
mülk edinme izni veren de Al-
lah'tır. Ve bu özel izinle mülkiyet
hakkı mevdana gelmiştir... 90-
Ülkede tslam kültürü tam ma-
nasıvla tahakkuk edinceye ka-
dar özel okullara müsaade edil-
mez... 110- Devletin başında
devlet reisi bulunur. Devlet reisi-
ne "imam, halife ve emir-ul nu-
munin' gibi unvanlarda verilebi-
lir."
Bakanın Danvin savaşı
Man 1985. Mıllı Eğıtım Ba-
kanı Vehbi Dincerler. î)arwin'e
sa\aş açtı. Dincerler, okullara
kendi yazısının da yer aldığı bir
rapor göndererek. ünlü İngiliz
bilim adamı Charles Danvin'in
"evrim kuramı"na karşı çıktı ve
ders kitaplannda konuya "bir
kamın gibi yer verihnemesini"
istedi.
Dincerler. rapordaki yazısın-
da. "Evrim teorisi, ilim ile dini
görüşlerin çatışması fıkrini ima
edici sonuçlar doğurmuşrur" gö-
rüşünü savundu.
Yarın: Tuvalet
kapısına dua
talîmatnamesl
ÇALIŞAJNLARIN SORULARI/SORUNLARIYILMAZ ŞİPAL
Öğretmen olmadan önce sigortahydım
Soru Ben, T.C. Emekli Sandığf na bağlı bir lise öğretmeniyim.
Halen 4. derecenin 2. kademesinden maaş alıyorum. Öğretmen ol-
madan önce sigortalrydım. 3 yıl Sosyal Sigortalar Kurumu'na bağlı
bir işverinde çalıştım.
Sonıİarun şunlar olacak:
1)Sosyal Sigortalar Kurumu'na tâbi olarak geçen 3ydlık çalışmam,
görev aylığımı etkiler mi?
2) Emekli olduğumda, bu 3 ydlık sigortalıhk süresinin etkisi ne
olur?
(B.A.)
YAN1T: 657 sayılı Devlet Memurlan Yasası kapsanu dışında,
gerek serbest gerekse sigortalı geçen çalışma süreleri Devlet Me-
murlan Yasası'nın 36. maddesine göre ban görevlerde çahşanla-
ra belirli bir ölçüde yansımaktadır.
Teknik hizmetlerde, sağlık hizmetleri ve yardımcı sağlık hiz-
metlerinde ve avukatlık hizmetlerinde görev alanlardan, "memu-
riyete girmeden önce y urtiçinde veya yurtdışında mesleklerini ser-
best olarak resmi veya özel müesseselerde ifâ edenlerle memuriyet-
ten ayrıldıktan sonra bu işlerde çaltşarak \eniden memuriyete" gi-
renlerin bu çahşmalannın 3 4 ü memurıyette geçmış sayümak-
tadır.
Eğitim ve öğretim hizmetleri sınıfında görev alan öğretmenler
ıçın öngörülen uygulama değişiktır.
"Özel okullarda öğretmenlik veya yöneticilik yaptıktan sonra
Milli Eğitim Bakanlığı emrinde memuriyet kabıîl edenlerin özel
okullarda geçen hizmet sürelerinin 2/3'ünün her yılı bir kademe
ilerlemesine ve her üç v ılı bir derece yükselmesine esas olacak şekil-
de değerlendirilir."
Bazı hizmet sınıflannda memuriyet dışında geçen çalışma süre-
len ancak. bu çalışmalann kendi meslekleri ile ilgilı olması koşu-
luyla değerlendirilmektedir. Genelde bu değerlendirme. çalışma
sürelerinin 3/4'ü olarak belirlenmiştir. Öğretmenler için bu süre-
nın 2 3'ü geçerlidir.
Sigorta kapsamındaki 3 yıllık çalışma süreniz, bir özel okulda
öğretmen ya da yönetici olarak geçrniş ise. 2ı 3'ü göz önüne ahna-
cakür. Özel okul dışında geçti ise görev aylığıruzı etkilemeyecek-
tır.
2) T.C. Emekli Sandığı uygulamasında sigortalı geçen sürele-
nn tumü. yasanın ek 18. maddesi uyannca eöz önüne alınmakta-
dır.
"SosyalSigortalar Kanunu'natâbi görevlerde bulunduktansonra
iştirakçi olanların, emeklilik keseneklerine, personel kanunlan ge-
reğince kazanılmış hak olarak aklıkları derece ve kademe aylıklan
üzerine, sigorta primi ödemek suretiyle geçirdikleri sürelerin her
yılı bir kademe ilerlemesine" ve her üç yılı da bır derece yüksel-
mesine neden olur.
Sigortalı olarak çalıştığınız üç yıl, emeklilik derecenizi bir dere-
ce yükseltecek ve emekli aylığınızı %3 oranında arttıracaktır.
AIVKARA-AINKA
MÜŞERREF HEKİMOĞLU
Bozkırda Bahar
SHP Ankara ll Başkanı Yılmaz Ateş ve eşinin düzenle-
diği akşam yemeği, seçim öncesı dönemin güzel bir
olayı doğrusu. Benim için özel bir güzelliği de var. Erdal
İnönü ile aynı masada oturdum. Sevinç inönü, Neşe
Karayalçın, GükJal ve Korel Göymen, Yılmaz Ateş ve
eşiyle birlikte. Yemek boyunca güzel, renkli söyleşiler
yapıldı masamızda. Uygarlık başka bir olay, yemek ana-
kent başkan adayı adına düzenleniyor, ama Korel Göy-
men başkentlileri birkaç sözcükle SRİamlamakla yetindi
o kadar. Geceye biraz geç katılan SHP Genel Başkanı
da yoğun bir günden sonra güzel bir soluk aldı bu ye-
mekte. 20.30 uçağıyla geldi Istanbul'dan, 23.50 uçağıyla
geri döndü. Kısa da olsa başkentlileri selamlamaktan
geri kalmadı. Seçim öncesi hayli ilginç olaylar yaşanı-
yor ülkemizde, yarış hayli çirkin boyutlara varryor, o çir-
kinlikleri unutmak kolay değil. Ama Sheraton'daki ak-
şam yemeğini güzel anımsayacak başkentliler. Kalaba-
lığı gençler oluşturuyor, genç işadamları, ODTÜ'lü,
Bilkentli bilim adamları, şık kadınlar, herkes özenle yer
alıyor SHP yemeğinde, yerini, yöntemini kanıtlamak isti-
yor. SHP'li bakanlar, ilçe başkanları, adaylarda varama
siyasal toplantı havası yok. Desteğini içten verenlerdışa
vururken aşırılığa kaçmıyor hiç. Bir aralık Dışişleri Ba-
kanı Hikmet Çetin geldi masamıza. Birleşmiş Milletler'-
den gelen haberi verdi. Türk birliğinin Bosna'ya gitmesi-
ni öneren mektup siz bu yazımı okurken eyleme dönü-
şür belki. Bosna sorununu iç politikaya araç yapanları
uyarır mı acaba? Karayalçın konuyu güzel sözcükler ve
esprilerle açıkladı, ama muhaliflere gönderme yapmak
gereğini duymadı hiç. Bu yöntemi daha şık, uygar bulu-
yorum ben, halkımızın sağduyusu her şeyi yerine otur-
tuyor, yanlışlar da doğrular da gerçek ölçeğine ulaşıyor.
Bir aralık Onur Kumbaracıbaşı da geldi masamıza.
Akşam üstü dönmüş Istanbuldan, Zülfü Livaneli'yi gör-
müş. Livaneli'nin sağlığı iyı ama Bayındırlık Bakanımız
belkemiğınden rahatsız görünüyor. Sandalyeye güç
oturuyor, güçkalkıyor, amaaldırmıyorhiç Esprileryapı-
yor, geleceğe umutla bakıyor Bence SHP'nin şansı da
gücü de buradan kaynaklanıyor. Koşullar ne olursa ol-
sun karamsar değiller. Umudu yitirmıyor, gülümseye-
rek bakıyorlar geleceğe. Ben demiyorlar, biz diyorlar.
Ben ve arkadaşlarım, dıyor Karayalçın. 2000 yılına çağ-
daş bir başkenti hep birlikte, tüm kentliler taşıyacak, di-
yor Korel Göymen. Çağdaşlık bır yaşam biçimi değil mi,
yaşam biçimi deçağdaş politikalarla oluşur ancak. Çağ-
daş kişilerle, onların çevresinde gelişen, genişleyen
gruplarla. MuratKarayalçın'ınanakentbaşkanlığıdöne-
minde bu gerçeği yaşadı başkentliler. Yollar, bulvarlar
köstebek yuvasına döndü, ama metroya binmek, daha
çağdaş bir kentte yaşamak hayali ağır bastı. Tozdan,
çamurdan yakınmadı, yakınanları eleştirdi neredeyse!
Yollarda, alanlarda meşaleler yakarak, şarkı söyleye-
rek, halay çekerek kutladı 'Ankaray'ı. Parklarda konser-
ler, şenliklerle yaşamına başka bir ses, başka bir soluk
geldi başkentlinin. Korel Göymen'i o sesin, o soluğun
uzantısı diye düşünüyorşimdi. Çağrısınatüm sanatçılar
katılıyor, yanında olduklarını belirtiyorlar.
Ben de ilk günden ben yanındayım Korel Göymen'ın.
Adaylığını koyduğu zaman da belirttim düşüncelerimi,
seçımden önceki bu son yazımda da belırtiyor, başkanlı-
ğını kutlamayı diliyorum.
Yalnız başkentte değil, tüm kentlerde sosyal demok-
rat oyların artacağını umut ediyorum. Elbet eleştirilecek
yanları, yanlışları var, ama deney ve birikimlerin ürünle-
ri de olacak bence. Her zaman yazarım, vurgularım, ben
cumhuriyet kızıyım, olaylara bakışım, değer yargılarım
cumhuriyetimizden kaynaklanır her zaman. Varlığımızı
oluşturan Atatürk devrimlerinden, cumhuriyetimizin te-
mel ilkelerinden. O ilkelere ters görüşlere saygı duya-
rım ama ödünleri hoş göremem. Laiklikten ödün vere-
rek vardığımız ortam göz önünde değil mi? Köktendinci-
ler iktidar olmak çabasında, kimi polıtıkacılar oy almak
kaygusunda, yalnız SHP ödün vermiyor laiklikten. Kesin
bir dille açıklıyor politikasını. Yalnız benim kuşağımı de-
ğil, tüm kuşaklan, tüm halkımızı mutlandıran. umutlandı-
ran bir politika bu. Laiklik olmadan demokrasi olur mu,
demokratik gelişme beklenir mi hiç!
Yıllar boyu süren göçlerle başkentte oluşan kültür
mozaiğıni anlatıyor SHP Genel Başkanı Murat Karayal-
çın. O mozaik laik bir yaşamla renklenir ve parlar, gide-
rek Ankaralı bilincine dönüşür değil mi? Yalnız, kapalı,
bölünmüş değil birlikte yaşar insanlar. Çağdaş bir ken-
tin güzelliklerini paylaşır, her dalda ortak ürünler verir-
ler. Bozkırda güzel bir bahar yeşerir o zaman.
Düş kurmadan yaşayamam ben. Cumhuriyetimizi ku-
ranların öngördüğü başkentte de yaşadım uzun yıllar.
Düşlerin nasıl gerçekleştiğini biliyorum, bozkırda neler
yeşerdiğıni biliyorum. O bilincin lyimserliğiylesolmuyor
yaşama sevincim. O bilinçle bekliyorum gelecek yüzyılı.
2000 yılını daha güzel bir başkentte selamlamayı umut
ediyorum
O başkente merhaba diyorum.
BULMACA
SOLDANSAĞA: 1
1/ Başka ortaklıklarda
katıhmı olan ve bu işlet-
melerin denetimini dü-
zenle>ip vürüterek arala-
nnda bir yönetim bırliğı
kuran finans şırketi. 2/
Bir göz rengi... Çok iri bir
kertenkele türü. 3/Mark-
sist terminolojide. prole-
taryanın sınıf bilincinden
yoksun alt tabakası... Bo-
ru sesi. 4/ Lahana. turp.
şalgam gibi bitkılerde
hastahk yapan bir man-
tar... Rus köylü topluluğuna veri-
len ad. 5/ Un. et ve bamya ile yapı-
lan bır yemek. 6/ Güney Ame-
rika'da yaban havvanlannı
yakalamak için kullanılan ke-
ment... Kendisine ınamlan, sır ve-
rilen kimse. 7/ Üstü kapah olarak
anlatma... Yapısına gırdigı sözcü-
ğe "kendi kendine" anlamı katan
yabancı önek. 8/ Bir bağlaç... "Sa-
yı farkı" anlamında kullamlan
spor terimi. 9/ Afrika'da büyük bir
çöl.
YLKARIDAN AŞAĞIYA
1/ NikâhJı eş. 2/Üst yanı açık boru... Hatay ilinde bir ova. 3/
Uzun ve yırtmaçlı biretek. 4/Bir kimsenin, herhangi bir ücretin
bir bölümünden ya da bütününden bağışık tutulduğunu göste-
ren belge... Bir renk. 5/ Güneydoğu Anadolu'da yetiştirilen
yerli kovun ırkı... Düz ve geniş arazi. 6/ Ekmek... Yapısına gir-
diği sözcüğe "'iki. çift" anlamı veren yabana önek... Yan mem-
nunluk belirten bir ünlem. 7/ Yunanıstan'ın plaka işareti...
Musevilığin simgesi olan sekiz kollu şamdana verilen ad. 8/ Ge-
lecek... Zerdüşt dininin ateş tannsı. 9/ Rüyabilim.
SÖYLEV(CÎLTl-2)
Hıfzı V. Velidedeoğlu
23 bası70 000(KDVıgnde)
Çağdaş Yayuıları Türkocağı Cad 39-41 Cağaloğlu-İstanbul
Ödemeli göoderilmez