08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CÜMHURİYET 25MART1994CUMA 14 DIZI YAZI 12 EylüllaMğiezipgeçiyor 12 Eylül 1980. Orgeneral Kenan Evren darbe yapü. "Cumhuriyeti koruma ve kol- lama" adına yapılan hare- katın, zaman geçtikçe ne ka- dar cumhuriyeti, ne kadar şe- riatçılan kolladığı konusun- daki kuşkular karuta dönüş- tü. Küçük bir örnek verelim: Darbeciler tarafından çıkan- lan 2549 sayılı Devlet Me- zarlığı Yasasf nda Sakalb Nu- rettin Paşa'nın rütbesi korge- nerallikten orgeneralliğe yük- seltıldi ve İsmet İnönü ve Fev- zi Çakmak'tan sonra üçüncii sırada Atatürk Araştırma Merkezi'nin şeref üyesi sayıldı. Bu nedenle Devlet Mezar- lığı'na gömülmesi karar- laştınldı. Genelkurma> Baş- karüığı, oluşan tepkiler yü- zünden Nurettin Paşa'nın Devlet Mezarlığı'na gömül- mesinden vazgeçti. Sakailı Nurettin Paşa Kimdi Sakallı Nurettin Paşa? 'Törk Istiklal Harbi.'ne Karılan Tümen ve daha Üst Kademelerdeki Komutanlann BiyografilerF adlı Genelkur- may yayınına göre, Sakallı Nurettin Paşa diye bilinen Korgeneral İbrahim Nurettin, 1873 yılında Bursa'da doğdu. 1893 yılında Harbiye'yi bitir- dıkteıi sonra 1897'de' Türk- Yunan Savaşı'nda. 1902'de Makedonya'da Bulgar çete- lerine karşı savaşü. Balkan Savaşı'na katıJdı. Basra, Bağ- dat. Aydın ve İzmir valilikleri yaptı. 1919'da Urla ayaklan- masının bastınlmasında gö- rev aldı. 1920'de Anadolu'ya geçti ve merkez komutaniığına atandı. 1922'de 1. Ordu ko- mutanı oldu. 1. Ordu'nun 1922 yılında kaldıniması üze- rine izinh sayıldı. 1924 yılında Yüksek Askeri Şura üyelığine atandı. 1925 yılında Bursa milletvekilliğine seçildi. 1925 yılında kendi isteğı ile emekli oldu. 1932 yılında öldü. İrticacı Paşa Meclis'te 2 Aralık 1925 tarihli Cumhuriyet gazetesinde Sa- kallı Nurettin Paşa'ya ilişkin şu satırlar yer alıyor: "MiUet Meclfei'nde irtica paşasının işi ne? Şapka>ı değil fesi, yeniliği değil bağnazlığı, devrimi değil gericiliği savunan Nurettin Paşa'nın Tiirk Dev- rim Meclisi'nde işi voktur." Söylev'in 408. sayfasında. Atatürk Nurettin Paşa ıçin. "L tkunun şerefine katılmaya en az hakkı olanlardan biri" dıvor. Atatürkçüyüm diye darbe yapan generaller ise onu baş tacı yapıyorlar. 13 Kasım l'980,'Nakşibendi Şeyhi ve İskenderpaşa Cema- atı lideri Zaid Kotku, öldü. Cenazesi bir gün sonra büyük bir kalabalığın katılımıyla. bir başka Nakşi Şeyhi, Mahmut l staosmanoğlu tarafından kıldınlan namazjn ardından Süleymaniye Camıi'ne kaldınldı. Caminin avlusundaki Ka- nuni Sultan Süleyman Türbe- sı'nın arkasında, tüm Gümüş- haneli Dergahı şeyhlennin mezarlannın bulunduğu yere gömüldü. Kotku'nun söz konusu yere gömülebılmesi icin. 12 E\lül 1980'deyönetimeelko- van Milli Güvenlik Konseyi, özel ızin vermişti. 28 Nisan 1981. Bakanlar Kurulu. 28.4.1981 tarih ve 8 2838 sayıh karamameyle "•Tiirk imamlanna Tiirk devle- ti yerine Suudi Arabistan'ın Rabıtar-ül Alem-ül Jslarn (Rabıta) örgütünün aylık bağ- lamasını" onayladı. Kararna- me Resmi Gazete'de yayı- mlanmayarak kamuoyundan gizlendi. Karamamenin altmda tüm bakanlarla birlikte Devlet Başkanı Kenan Evren'in. Başbakan Bülend Ulusu'nun, Başbakan Yardımcısı Turgut Özal'ın ve o tarihte hastanede yattığını ileri süren Devlet Ba- kanı Mehmet özgüneş'in im- zalan vardı. Olay, 1987yılının nsLt rgeneral Kenan Evren'in önderliğinde 12 Eylül 1980 tarihinde iktidara yapılan darbe laikliği de kapsıyordu. Darbecilerin ilk icraatlanndan biri, tarihte irticacı olarak tanınan Sakallı Nurettin Paşa'nın rütbesini korgenerallikten orgeneralliğe yükseltip, Atatürk Araştırma MerkezTnin şerefüyesi yapmak oldu. 12 Eylül paşaları, Nurettin Ersin, Tahsin Şahinkaya, Nejat Tümer, Sedat Celasun ve Kenan Evren'in 'cumhuriyeti koruma ve kollama' adına yaptıklan darbenin, aynı zamanda şeriatı da koüayan ve laikliği ezen bir işleve sahip olduğu ortaya çıkacaktı. Mart ayında Cumhuriyet gaze- tesi yazan Uğur Mumcu tarafı- ndan ortaya çıkanldı. 23 Temmuz 1981, Atatürk devrimlerinin en önemli ayak- lanndan biri. Tevhid-i Tedrisat Kanunu hükümleri yerle bir edildi. Darbenin başı General Kenan Evren. Erzurum'da yaptığı konuşmada şunlan söy- ledi: " "Artık yeni aldığunız bir kararla ilk ve ortaokullar- da, liselerde mecburi din dersi konacaktır." Bu buyruk, 1982 Ana- yasası'nın 24. maddesinde yerini aldı. 1982. Süleymancılar, 1982 Anayasası'na evet oyu vermek ıçın darbe yö- netimıyle pazarlık yürütü- yor. Kenan Evren'in cum- hurbaşkanlığı ile birlikte halkoyuna sunulan 1982 Anayasası'nın 24. maddesi şöyle: "...Din ve ahlak eğitim ve öğretimi devletin gözetim ve denetimi altında vapılır. Din kültürü ve ahlak öğreti- mi ilk ve ortaöğretim ku- rumlarında okutulan zo- runlu dersler arasında yer alır. Bunun dışındaki din eğitimi ancak kişilerin ken- di isteğine. küçüklerin de kanuni temsilcisinin talebi- ne bağlıdır." 5 Ağustos 1984, merkezi İstanbul'da bulunan 5 mıl- yar hra sermayeli Al Bara- ka Türk özel fınans kuru- munun kurulmasma ola- nak tanıyan Bakanlar Ku- rulu Karan. Cumhur- başkanı Kenan Evren ve Başbakan Turgut Özal'ın imzalanyla Resmi Gaze- te"de >ayımlandı. Faisal Finans'a izin Aynı Resmi Gazete'de Faisal Finans Kurumu'- nun kurulmasına ilişkin aynntıh bir kararname daha yayımlandı. Bunlann anlamı şudur: Ortadoğu ülkelerinde laik- lığe yönelen ülkelere ser- mayesıyle gırerek laik geli- şımleri önlemeye çalışan ve son 30 yıldır Türkiye'yı de hedef alan Suudi Arabistan, ABD ile ortak olduğu Aramco adlı şir- keti aracılığıyla sermayesını Türkiye'ye sokmaktadır. Tür- kiye'ye sermaye getiren dört Suudi kuruluşu var. Binncisı, Alem-ül Islam ya da kısa adıyla m a ij destek sağlıyor. Rabıta'- tercihli yardım kuruluşlara mali getiren Rabıtat-ül Rabıta. Rabıta, yurtdışındaki Türk imamlann maaşlannı cdüyor. cami yaptırma derneklenne yardımda bulunuyor, Doğu Türkistan Göçmenleri Derneğı ve Derneği Milliyetçı Türk Öğrenciler ırnegi ile Istanbul Üniversite- nın şeriatçı bir kuruluş olduğu ve şeriatın ihracı içın çalıştığı konusunda kimsenin kuşkusu yok. Yaünm sermayesı ise Faisal Finanş_ Kurumu, Al Baraka Türk Özel Finans Kurumu, İs- lam Kalkınma Bankası aracılı- B, si Islam Araştırma Enstitüsü'ne ğı [\e Türkiye'ye giriyor. Faisal Finans Kurumu'nun ku- rucu Türk iiyeîeri Salih özcan ve Ahntet Tevfîk Paksu. Salih Özcan, Ah- met Gürkan'la birlikte aynı zamanda Şenatçı Suudi kurumu Rabıtat al-Alam İslamı'nin de 4f kişilik kunıcu meclisinde yer ajıyor. Al Baraka Türk Özel Finans Kuru- mu'nu Aramco'nun Al Ba- raka Inc. grubunda yer alan şirketlerden biri ola- rak değerlendirmek yanlış olmaz. Bu grubun içinde Al Baraka Inc. (S. Arabistan), Al Baraka Inc. Co. (Londra), Al Ba- raka Inter Ltd. (Londra). Al Baraka Islamıc Insu- rance Bank (S. Arabis- tan). Ürdün fslam Yatınm ve Finans Kuru- mu ve Internatıonal Is- lamıc Investment (Danı- marka) gıbi şirketler yer ahyor. akanlar Kurulu 28 Nisan 1981 'de yayımladığı bir kararname ile Türk imamlanna Türk devleti yerine Suudi Arabistan'ın 'Rabıta' örgütünün aylık bağlamasını onayladı. Resmi Gazete'de yayımlanmayarak kamuoyundan gizlenen kararnamede tüm bakanlarla birlikte Devlet Başkanı Evren'in. Başbakan Ulusu'nun ve Başbakan Yardımcısı Turgut Özal'ın da imzalan vardı. Olay, 1987 yılının Mart aymda Cumhuriyet gazetesi yazan Uğur Mumcu tarafından ortaya çıkanldı. KorkutOzal sahnede Gazetemiz çizerlerinden Tan Oral'ın 3 Ekim 1984'te yayımlanan bu kari- katürfi, o dönemin anlayışını en güzel anlatan belgelerden biriydi. Doğrudan Suudi-ABD ortaklığı olan Aramco'- nun yan kuruluşu gibı ka- bul edilebilecek olan Al Baraka Türk'ün kumcu ortaklan Korkut Özal, Eymen Topbaş ve Talat Içöz gibi isimlerden olu- şuyor. . Aramco'nun Körfez Ülkeleri ve Suudi Finans Grubu içinde yer alan tslam Kalkınma Bankası, Dubai İslam Bankası, Katar İslam Bankası. Bahreyn tslam Bankası ve Ürdün İslam Bankasf- yla birlikte anılan İslam Kalkınma Bankası'nın danışmanhğını da Kor- kut Özal üstlenmiştir. Suudi sermayesi bir yandan orta çaplı kredilerle Islamalan palaz- landınrken diğer yandan vakı- flara ve İslamcı derneklere des- tek olarak şeriatçılığın vayı- lmasına en büyük mali olanak- Ian sağlıyor. Bunu onaylayan da Atatürkçülük adına darbe yapan generaller yönetimi ve onlartn göreve getirdiği Turgut özal. Özal'ın hac ve umreleri 8 E\lül 1984. Turgut Özal Türkiye Cumhuriyeti Başbaka- nı olarak Almanya'ya yaptığı gezide, bayram namazını İslam kültür merkezlerinın deneti- mindeki Hamburg'daki Ulu Camii'de kıldı. Turgut Özal 'Cumhuriyet ta- rihinin en çok hacca ve umreye giden başbakanı' olarak tarihe geçtı. Cenaze töreninde şeri- atçılar tekbır sesleriyle askeri bandoyu suşturmaya çalışıp "Mûslüman Özal" diye bağın- rken Özal'ın bu özelliklennden yola çıkıyorlardı. . 30 Eylül 1984. İstanbul'da 3. İslam f ıp Konferansı toplandı. Konferans, Başbakan Turgut Özal'ın besmelesiyle açıldı. Birleşık Arap Emirlikleri'- nden bir delege. İngiltere'de yayımlanan İslam Ansiklopedı- si'nın gırişinde. İslam tıbbını kötüleyen sözler bulunduğunu belirterek getırilen kitabı bir tepsi içinde yaktı. Konferansa katılan Türk delegeler. Dr. Ya- fai'den çok değişik görüşleri or- taya koymadılar.3 Ekım 1984, Cumhuriyet gazetesinde Tan Oral'ın karikatürü yayımlandı: Elhamdülillah Lailuz... 25 Kasım 1984. eski Diyanet İşlen Başkan Yardımcısı ve emekli Adana Müftüsü Cema- lettin Kaplan (Hocaoğlu) kendi- sinı 'Genel Emir'. Ahmet Polat ve Selahattin YazKi'yı 'emir yardımcılan'yaparak İslam Ce- mıyet ve Cemaatlar Birliği'ni (İCCB) Almanya'nın Köln kentinde resmen kurdu. Cema- letün Kaplan kuruluşun hemen ardından kendi deyımiyle 35 ta- ne kıtap okuyup. "İslam Ana- yasası"nı hazırladı. Kaplan'ın İslam Anayasası'- nın bazı maddeleri şöyle: "1- Devletin ismi tslam Dev- leti'dir. 2- Devletin idare şekli İslam dır. 3- Devletin siyasi. içti- mai, harsi, hukuki, iktisadi ve saire gibi temel yapüannda ve büfün müesseselerinde İslam di- nini esas alır. 4- Hakimiyet ka- vıtsız şartsız Allah'ındır. Devlet Reisi. bu hakimiveri İslam ka- nunlanna göre ve Allah adına icra ve murakabe eder... 13- Şeri htikümier için asıl kaynak, ki- tap. sünnet. icma ve kıyastır. Bunlardan başkası şer'i hüküm- lere kaynak olamaz... 38- tslam devletiıiin başlangıç tarihi, ts- lam'm Peygamberi Hz.Muham- med'in(S.A.V.)hicreridir. Hicri kameri de hicri şemsi de takvim- de muteberdir. Ancak dev let dai- relerinin çalışması şemsi tak>i- me göredir... 47- Mal >e mülk yalnız Allah'ındır. Allah insanı yerine göre vekil bu-akmış ve bu surette insanın mülkiyet hakkı olmuştur. Bu iribarla mal ve mülk edinme izni veren de Al- lah'tır. Ve bu özel izinle mülkiyet hakkı mevdana gelmiştir... 90- Ülkede tslam kültürü tam ma- nasıvla tahakkuk edinceye ka- dar özel okullara müsaade edil- mez... 110- Devletin başında devlet reisi bulunur. Devlet reisi- ne "imam, halife ve emir-ul nu- munin' gibi unvanlarda verilebi- lir." Bakanın Danvin savaşı Man 1985. Mıllı Eğıtım Ba- kanı Vehbi Dincerler. î)arwin'e sa\aş açtı. Dincerler, okullara kendi yazısının da yer aldığı bir rapor göndererek. ünlü İngiliz bilim adamı Charles Danvin'in "evrim kuramı"na karşı çıktı ve ders kitaplannda konuya "bir kamın gibi yer verihnemesini" istedi. Dincerler. rapordaki yazısın- da. "Evrim teorisi, ilim ile dini görüşlerin çatışması fıkrini ima edici sonuçlar doğurmuşrur" gö- rüşünü savundu. Yarın: Tuvalet kapısına dua talîmatnamesl ÇALIŞAJNLARIN SORULARI/SORUNLARIYILMAZ ŞİPAL Öğretmen olmadan önce sigortahydım Soru Ben, T.C. Emekli Sandığf na bağlı bir lise öğretmeniyim. Halen 4. derecenin 2. kademesinden maaş alıyorum. Öğretmen ol- madan önce sigortalrydım. 3 yıl Sosyal Sigortalar Kurumu'na bağlı bir işverinde çalıştım. Sonıİarun şunlar olacak: 1)Sosyal Sigortalar Kurumu'na tâbi olarak geçen 3ydlık çalışmam, görev aylığımı etkiler mi? 2) Emekli olduğumda, bu 3 ydlık sigortalıhk süresinin etkisi ne olur? (B.A.) YAN1T: 657 sayılı Devlet Memurlan Yasası kapsanu dışında, gerek serbest gerekse sigortalı geçen çalışma süreleri Devlet Me- murlan Yasası'nın 36. maddesine göre ban görevlerde çahşanla- ra belirli bir ölçüde yansımaktadır. Teknik hizmetlerde, sağlık hizmetleri ve yardımcı sağlık hiz- metlerinde ve avukatlık hizmetlerinde görev alanlardan, "memu- riyete girmeden önce y urtiçinde veya yurtdışında mesleklerini ser- best olarak resmi veya özel müesseselerde ifâ edenlerle memuriyet- ten ayrıldıktan sonra bu işlerde çaltşarak \eniden memuriyete" gi- renlerin bu çahşmalannın 3 4 ü memurıyette geçmış sayümak- tadır. Eğitim ve öğretim hizmetleri sınıfında görev alan öğretmenler ıçın öngörülen uygulama değişiktır. "Özel okullarda öğretmenlik veya yöneticilik yaptıktan sonra Milli Eğitim Bakanlığı emrinde memuriyet kabıîl edenlerin özel okullarda geçen hizmet sürelerinin 2/3'ünün her yılı bir kademe ilerlemesine ve her üç v ılı bir derece yükselmesine esas olacak şekil- de değerlendirilir." Bazı hizmet sınıflannda memuriyet dışında geçen çalışma süre- len ancak. bu çalışmalann kendi meslekleri ile ilgilı olması koşu- luyla değerlendirilmektedir. Genelde bu değerlendirme. çalışma sürelerinin 3/4'ü olarak belirlenmiştir. Öğretmenler için bu süre- nın 2 3'ü geçerlidir. Sigorta kapsamındaki 3 yıllık çalışma süreniz, bir özel okulda öğretmen ya da yönetici olarak geçrniş ise. 2ı 3'ü göz önüne ahna- cakür. Özel okul dışında geçti ise görev aylığıruzı etkilemeyecek- tır. 2) T.C. Emekli Sandığı uygulamasında sigortalı geçen sürele- nn tumü. yasanın ek 18. maddesi uyannca eöz önüne alınmakta- dır. "SosyalSigortalar Kanunu'natâbi görevlerde bulunduktansonra iştirakçi olanların, emeklilik keseneklerine, personel kanunlan ge- reğince kazanılmış hak olarak aklıkları derece ve kademe aylıklan üzerine, sigorta primi ödemek suretiyle geçirdikleri sürelerin her yılı bir kademe ilerlemesine" ve her üç yılı da bır derece yüksel- mesine neden olur. Sigortalı olarak çalıştığınız üç yıl, emeklilik derecenizi bir dere- ce yükseltecek ve emekli aylığınızı %3 oranında arttıracaktır. AIVKARA-AINKA MÜŞERREF HEKİMOĞLU Bozkırda Bahar SHP Ankara ll Başkanı Yılmaz Ateş ve eşinin düzenle- diği akşam yemeği, seçim öncesı dönemin güzel bir olayı doğrusu. Benim için özel bir güzelliği de var. Erdal İnönü ile aynı masada oturdum. Sevinç inönü, Neşe Karayalçın, GükJal ve Korel Göymen, Yılmaz Ateş ve eşiyle birlikte. Yemek boyunca güzel, renkli söyleşiler yapıldı masamızda. Uygarlık başka bir olay, yemek ana- kent başkan adayı adına düzenleniyor, ama Korel Göy- men başkentlileri birkaç sözcükle SRİamlamakla yetindi o kadar. Geceye biraz geç katılan SHP Genel Başkanı da yoğun bir günden sonra güzel bir soluk aldı bu ye- mekte. 20.30 uçağıyla geldi Istanbul'dan, 23.50 uçağıyla geri döndü. Kısa da olsa başkentlileri selamlamaktan geri kalmadı. Seçim öncesi hayli ilginç olaylar yaşanı- yor ülkemizde, yarış hayli çirkin boyutlara varryor, o çir- kinlikleri unutmak kolay değil. Ama Sheraton'daki ak- şam yemeğini güzel anımsayacak başkentliler. Kalaba- lığı gençler oluşturuyor, genç işadamları, ODTÜ'lü, Bilkentli bilim adamları, şık kadınlar, herkes özenle yer alıyor SHP yemeğinde, yerini, yöntemini kanıtlamak isti- yor. SHP'li bakanlar, ilçe başkanları, adaylarda varama siyasal toplantı havası yok. Desteğini içten verenlerdışa vururken aşırılığa kaçmıyor hiç. Bir aralık Dışişleri Ba- kanı Hikmet Çetin geldi masamıza. Birleşmiş Milletler'- den gelen haberi verdi. Türk birliğinin Bosna'ya gitmesi- ni öneren mektup siz bu yazımı okurken eyleme dönü- şür belki. Bosna sorununu iç politikaya araç yapanları uyarır mı acaba? Karayalçın konuyu güzel sözcükler ve esprilerle açıkladı, ama muhaliflere gönderme yapmak gereğini duymadı hiç. Bu yöntemi daha şık, uygar bulu- yorum ben, halkımızın sağduyusu her şeyi yerine otur- tuyor, yanlışlar da doğrular da gerçek ölçeğine ulaşıyor. Bir aralık Onur Kumbaracıbaşı da geldi masamıza. Akşam üstü dönmüş Istanbuldan, Zülfü Livaneli'yi gör- müş. Livaneli'nin sağlığı iyı ama Bayındırlık Bakanımız belkemiğınden rahatsız görünüyor. Sandalyeye güç oturuyor, güçkalkıyor, amaaldırmıyorhiç Esprileryapı- yor, geleceğe umutla bakıyor Bence SHP'nin şansı da gücü de buradan kaynaklanıyor. Koşullar ne olursa ol- sun karamsar değiller. Umudu yitirmıyor, gülümseye- rek bakıyorlar geleceğe. Ben demiyorlar, biz diyorlar. Ben ve arkadaşlarım, dıyor Karayalçın. 2000 yılına çağ- daş bir başkenti hep birlikte, tüm kentliler taşıyacak, di- yor Korel Göymen. Çağdaşlık bır yaşam biçimi değil mi, yaşam biçimi deçağdaş politikalarla oluşur ancak. Çağ- daş kişilerle, onların çevresinde gelişen, genişleyen gruplarla. MuratKarayalçın'ınanakentbaşkanlığıdöne- minde bu gerçeği yaşadı başkentliler. Yollar, bulvarlar köstebek yuvasına döndü, ama metroya binmek, daha çağdaş bir kentte yaşamak hayali ağır bastı. Tozdan, çamurdan yakınmadı, yakınanları eleştirdi neredeyse! Yollarda, alanlarda meşaleler yakarak, şarkı söyleye- rek, halay çekerek kutladı 'Ankaray'ı. Parklarda konser- ler, şenliklerle yaşamına başka bir ses, başka bir soluk geldi başkentlinin. Korel Göymen'i o sesin, o soluğun uzantısı diye düşünüyorşimdi. Çağrısınatüm sanatçılar katılıyor, yanında olduklarını belirtiyorlar. Ben de ilk günden ben yanındayım Korel Göymen'ın. Adaylığını koyduğu zaman da belirttim düşüncelerimi, seçımden önceki bu son yazımda da belırtiyor, başkanlı- ğını kutlamayı diliyorum. Yalnız başkentte değil, tüm kentlerde sosyal demok- rat oyların artacağını umut ediyorum. Elbet eleştirilecek yanları, yanlışları var, ama deney ve birikimlerin ürünle- ri de olacak bence. Her zaman yazarım, vurgularım, ben cumhuriyet kızıyım, olaylara bakışım, değer yargılarım cumhuriyetimizden kaynaklanır her zaman. Varlığımızı oluşturan Atatürk devrimlerinden, cumhuriyetimizin te- mel ilkelerinden. O ilkelere ters görüşlere saygı duya- rım ama ödünleri hoş göremem. Laiklikten ödün vere- rek vardığımız ortam göz önünde değil mi? Köktendinci- ler iktidar olmak çabasında, kimi polıtıkacılar oy almak kaygusunda, yalnız SHP ödün vermiyor laiklikten. Kesin bir dille açıklıyor politikasını. Yalnız benim kuşağımı de- ğil, tüm kuşaklan, tüm halkımızı mutlandıran. umutlandı- ran bir politika bu. Laiklik olmadan demokrasi olur mu, demokratik gelişme beklenir mi hiç! Yıllar boyu süren göçlerle başkentte oluşan kültür mozaiğıni anlatıyor SHP Genel Başkanı Murat Karayal- çın. O mozaik laik bir yaşamla renklenir ve parlar, gide- rek Ankaralı bilincine dönüşür değil mi? Yalnız, kapalı, bölünmüş değil birlikte yaşar insanlar. Çağdaş bir ken- tin güzelliklerini paylaşır, her dalda ortak ürünler verir- ler. Bozkırda güzel bir bahar yeşerir o zaman. Düş kurmadan yaşayamam ben. Cumhuriyetimizi ku- ranların öngördüğü başkentte de yaşadım uzun yıllar. Düşlerin nasıl gerçekleştiğini biliyorum, bozkırda neler yeşerdiğıni biliyorum. O bilincin lyimserliğiylesolmuyor yaşama sevincim. O bilinçle bekliyorum gelecek yüzyılı. 2000 yılını daha güzel bir başkentte selamlamayı umut ediyorum O başkente merhaba diyorum. BULMACA SOLDANSAĞA: 1 1/ Başka ortaklıklarda katıhmı olan ve bu işlet- melerin denetimini dü- zenle>ip vürüterek arala- nnda bir yönetim bırliğı kuran finans şırketi. 2/ Bir göz rengi... Çok iri bir kertenkele türü. 3/Mark- sist terminolojide. prole- taryanın sınıf bilincinden yoksun alt tabakası... Bo- ru sesi. 4/ Lahana. turp. şalgam gibi bitkılerde hastahk yapan bir man- tar... Rus köylü topluluğuna veri- len ad. 5/ Un. et ve bamya ile yapı- lan bır yemek. 6/ Güney Ame- rika'da yaban havvanlannı yakalamak için kullanılan ke- ment... Kendisine ınamlan, sır ve- rilen kimse. 7/ Üstü kapah olarak anlatma... Yapısına gırdigı sözcü- ğe "kendi kendine" anlamı katan yabancı önek. 8/ Bir bağlaç... "Sa- yı farkı" anlamında kullamlan spor terimi. 9/ Afrika'da büyük bir çöl. YLKARIDAN AŞAĞIYA 1/ NikâhJı eş. 2/Üst yanı açık boru... Hatay ilinde bir ova. 3/ Uzun ve yırtmaçlı biretek. 4/Bir kimsenin, herhangi bir ücretin bir bölümünden ya da bütününden bağışık tutulduğunu göste- ren belge... Bir renk. 5/ Güneydoğu Anadolu'da yetiştirilen yerli kovun ırkı... Düz ve geniş arazi. 6/ Ekmek... Yapısına gir- diği sözcüğe "'iki. çift" anlamı veren yabana önek... Yan mem- nunluk belirten bir ünlem. 7/ Yunanıstan'ın plaka işareti... Musevilığin simgesi olan sekiz kollu şamdana verilen ad. 8/ Ge- lecek... Zerdüşt dininin ateş tannsı. 9/ Rüyabilim. SÖYLEV(CÎLTl-2) Hıfzı V. Velidedeoğlu 23 bası70 000(KDVıgnde) Çağdaş Yayuıları Türkocağı Cad 39-41 Cağaloğlu-İstanbul Ödemeli göoderilmez
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle