Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyettmtiyaz sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı. Ozgen Acar • Genel Ya\ ın
Koordinatöru: Hikmet Çetinkava • Genel Yayın
Danışmanı: Orhan Erinç •Yazıişlen Müdürlen:
tbrahim Yıfdız. Dinç Tayanç (Sorumlu),* Haber
Merkea Müdürü: Hakan Kara
• Görsel Yönetmen: Ali Acar #Dış Haberler Er-
gun Bakı • Ekonomi: Abdurrahman Yıldınm •
Istıhbarat: Yalçın Çakır • Yun Haberleri: Mehmet
Saraç • Makaleler: Sami Karaören • Spor: Abdül-
kadir Yücelman • Düzeltme' Abdullah Yazıcı
Ankara Temsılcısr Mustafa Balbay •Haber Müdürü: Doğan Akın AtatürkBul-
van No:I25, Kat: 4. Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020(7 Hat). Tele\ 42344. Fax-
4195027 •İzmır Termılcisı. Serdar Kızık, H.Zıva Bl\ 1352 S.2 3 TeJ.4411220
Telex: 52359. Fax: 4419117 • Adana Temsılcısr Çetin Yiğenoğlu Jnönü Cd. 119 S
No. 1 Kat: 1. Tel. 3522550-3522601-3522492. Telex- 62155. Fav 35225^0
Muessese Mudünr Erol Erkuf • Koordınatör:
Ahmet Konüsan • Muhasetfe. Bûlent Yener
• Idare Hüsevin Gürer • Işletme: önder Çelik
• Bılgı-tşlenr Nail tnal •Bilgısayar Sıstem:
MürûvetÇiler • Reklam Reha Işıtman
nr "Yenı Gun Haber Ajansı. Basın ve Ya>ıncılîk A Ş
Turkıdp Cad 39 41 Cagaiogju34334 tsi PK ^46İstanbu)Tel (0 ;);)512Q5O5(2Ohat)Tele< 22246. Fax (0 212>5İ3K595 25MART1994 İmsak:5.27 Güneş:6.53 Öğle: 13.17 İkındı 16 43 Akşanr 19 28 Yatsı: 20.48
1994turizm
sezonu
•ANTALYA (AA)-
Tunzmciler. 1994 sezonuna
girerken.Avrupa
Top uluğu'nun (AT] ilk
turistik yaptınmz ile İtalyan
pazannda karşılaştılar.
Italva Mahye Balcanlığı'ııın.
ATcışındaki ülk-eleretatile
gideceklerıçin
pasaport zorunli-iluğu
getinnesı.Türk
turizncilenni encüşelendırdi.
Tunzmciler. bu
uygulamanın, biîrokratik
işlemlerle uğraşmak
istemeyen İtalyan turistler
üzerindecavdıncn etki
yapacağını veçok sayıda
Italyan'ın bu nedenle,
Türkiye\egelmekten
vazgececeğmi bildirdiler.
"Knıl şahin"
iade edildi
• İSTANBLL(AA)-
Türkıyedeyakalandıktan
sonra, Hollanda'ya TIR
içerisınde sokulmaya
çahşılırken ele geçırilen "kızıl
şahin" iade edildi. Milli
Parklar \e Av Yaban Havatı
KorumaMüdürlüğüile
Doğal Ha\atı Konıma
Demeğı'nın girişimlen
sonucu Hollanda'dan uçakla
Türkiye'vegetirilen "kıal
şahin". Âtatürk Havalimanı
KargoGümrüğü'nde, Doğal
Hayatı Koruma Oerneği
yetkililerine teslim edildi.
Hollanda'dan özel kafes
içinde getinlen "kızıl şahin".
Hollandalı kuş uzmanı Van
Leeuman tarafından basın
mensuplanna göstenldi.
Kanunsuztıcaret vekaçak
avcılığın. y ırtıcı kuşlar gibi
baa tür kuşlan olumsuz
yönde etkilediğine dikkati
çeken uzmanlar Türkıye'de
son 20 yıldakartal. doğan.
şahin gıbıurtıcı kuş
türlennin sayısında önemli
düşüşler gözlendiğini
belıntıler
İngiltere'de
seks dersi
skandalı
• LONDRA(AA)-
Ingilterede bır ılkokulda, 9
yaşındakı çocuklara cinse]
bilgilerdersindeçikolataile
oral seks öğretilmesı ülkede
infıal yaratl). Leeds
kentindeki Highbury
ilkokulunda. cinsel bilgiler
dersinegırenokul
hemşiresinin, "Evlilik dışı
cinsel ilışkılen" ışleyen
piyeslerde öğrencilere rol
verdıği. bu arada çikolata ile
oral seks öğrettiği bildirildi.
İngiltere Eğıtım Bakanı John
Patten. olayla ilgili
soruşturma açtırdığını ve
rapor kendisine ulaştıktan
sonra gerekenin yapılacağını
söyledı. İlkokuldakiseks
dersinde me> dana gelen olay,
ana muhalefetteki Işçi Partisi
tarfından da sert biçimde
eleştirildi.
Türkiyezaman
israfında birinci
• ANKARA (TJBA)-
Türkiye'de bulunan yaklaşık
500 bın kahvehanede.
insanlann 1 >ıl boyunca 5
milyarsaati tükettiklen
belirlendı. Yapılan
araştırmalara göre,
Türkive'de insanlar
ömürlerinin üçte biri olan
189 bin 800 saatlik zamanı
kahvehanelerde. televizyon
karşısında. bürokrasi \eya
trafıkle uğraşarak
kaybediyor Özellikle büyük
kentlerde \ aşayan insanlann
günün ortalama 2 saatini
trafıkte. 4 saatini televizyon
başında, 2 saatini de
kahvehane gibi oturulacak
yerlerde geçırdikleri öne
sürülen araştırmada,
toplam olarak
günde 8 saatın boşa geçtiği
belırtıldi.
Bermuda'da
reklam çekimi
• Haber Merkezi - Kom
mayolannın buyaz reklam
kampanyasında kullanacağı
model çekimleri. New York
ve Bermuda sahillerinde
yapıldı. Aralannda Susan
Holmes'un da bulunduğu
ünlü mankenlenn yer aldığı
çekimierde. 300değişik mayc
mod^eri tçullanıldı. 6O'lı
yıllann çîzgilerinden esintiler
taşıjan mayolarda, parlak
renkler ve turuncu egemen.
ÇülerBaşbakan olur olmaz, birbürokratkıyımı başlattı. İlkhedef,
Merkez Bankası Başkanı Saracoğlu oldu. Onu Kesici ve Vahit
Erdem izledi. Bürokrasideyapılan bu değişiklîkler milletvekillerini
rahaîsızediyordu. Köşk'egidenmilleîvekillerikonuyu Baba'ya
• ^% A • "% A açtılar.Demirel,biryorum
i-^f / \ l"^f / \ getirmedi,sadecesordu:Leylekle
M 3 1 m I 3 1 m . yılan hikayesigibimi?...
ÇİLLER'EKIZTYOR
Jansu çıller'ın
SiyasetİJomanŞ
Nursun Erel
Ali Biîse
-6-
"» j r erkez Ban-
l\ /M kası'nın "ka-
/ 1 /M rizmatik"
l \ M başkanı
-*•
r
-
M
~ Rüşdü Sara-
coğlu için Tansu Çiller"in Baş-
bakanlığı "böjük sürpriz"di.
Zaten Çiller'le
"Bir saniye bik bartşık ol-
mamışJardı" Saracoğlu, kimi
zaman "telefonlanna bile çık-
madığı" Çiller'in "ekonomiden
hiç anlamadığı" ınancındaydı.
Aslında Saracoğlu, uzun süre
önce istifa karan almış, bunu
görüşlerine çok değer verdiği
Çumhurbaşkanı Turgut
Özal'a "aylar önce" açmıştı,
ama Özal ona "biraz daha
beklemesinin iilke yaranna
olacağı"nı tavsiye ettiği için ii-
tifa gecıkmişti.
Saracoğlu. Çıller'ın DYP
Genel Başkanlığı'na seçildiğj
gün istifa etmeyi düşündü.
ama bu pek zarıf bır davranış
olmayacaktı, güvenoyla-
masını beklemek piyasalar
açısından da daha "jerinde"
olurdu. güvenoyunun ardı-
ndan Çiller'den randevu istedı
ama yanıt alamadı.
Saracoğlu'na inceleme
Başbakandan bir türlü ran-
devu alamayan Merkez Ban-
kası Başkanı, SHP Genel Baş-
kanı Erdal İnönü'ye durumu
"arz efti". İstifa dilekcesini
Başbakanlığa gönderecekti.
İnönü, Saracoğlu'nun ka-
rannı Çiller'e aktardı.
Başbakan 'istifa edeceği"
haberini alınca. Saracoğlu
hakkında "Merkez Bankası
1
-
nın vakfında usulsûzlüğe sebe-
biyet vermek" nedeni\ le "nay-
lon bir inceleme" başlattı.
O günlerde Başbakanlık
Müsteşar Vekilliği'ne getinlen
Yücel Edil, Saracoğlu ile ilgili
soruşturmayıgazetecilere"bal-
landıra ballandıra" anlatıyor
ve ilaye ediyordu:
" Özel yaşamı da ilginç...
Çok çapkın ve içkici... Bakalım
ne kadar direnebilecek?"
Saracoğlu. Çumhurbaşkanı
Demirel'le de görüştükten
sonra istifasını tam 6 yıl önce
Merkez Bankasfna Başkan
olduğu günün yıldönümünde
( 30 temmuz) kamuoyuna açı-
kladı. Çüler'le olan "uzlaş-
mazlığa" şöyle açıkhk getiri-
\ordu:
Kesici gidiyor
u
BLz para basılarak enflas-
yonun geriletileme> eceğine
inanıyonız... O ise para basıla-
rak enflasyonun geriletiIebUe-
ceğine inanıvor... AyTica faizle-
ri suni olarak düşürmek istiyor,
enflasyon düşmeden faizleri dü-
şünneye kalkmak çılgınlıktır."
Çiller, Saracoğlu'nun isti-
fasından sonra "rahat bir nefes'
"Saracoğlu ile mücadele etmek kola\ de-
ğildi, üstelik adamın gazetecilerden, Çanka-
ya'ya, dünya pi> asalarından İstanbuPa. iş
çevTelerine IMFye , Dünya Bankasfna de-
ğin bir sürii ahbabı vardı.".
Sıra DPT've gelmişti... Çiller. bir süre
bekledi ama Kesici'nin "istifaya niyeti ol-
madığuıı" fark edince. "çok sıcak bir tem-
muz günü" DPT Müsteşan'nı konutuna
çağırdı:
-İlhan, ben kendi kadromu kurmak is-
tiyorum. sen ise zaten politikayla ilgilisin.
düşüncen nedir? Şöyle bir öneriye ne dersin.
Seni Paris, Cenevre veya Nevv-York'a tayin
etsek?
Kesici. Çiller'in önerisini kabul etmedi...
Aynı günün "akşamı". hem DPT Müsteşar-
lığından hem de "devlet memuriyetinden
istifa ettiği"ne ilişkin dilekçeyi Başbakanlı-
ğa gönderdi. Demırel'e de kızmıştı.
-0>le Çankaya'ya giderken "dönüp de ar-
kama bakmam" demek \ ar mı_\ dı? DYP'nin
bunca > ıl bir sürü mücadeleden geçmiş deve
^dişi gibi adamlan bu kadın tarafından çerez
"gibi bir bir yenilip yutulacak mıydı?
İlhan Kesici. Demirel'in "Devlet Denetle-
me Kurulu Başkanlığı" önerisini de kabul et-
memiş, "gemileri yakmak" için de memu-
riyetten istifa etmişti. çünkü 657'\e göre "me-
muriyetten istifa edilmesi durumunda devlete
geri dönebilmek 6 ay süreyle mümkün olamı-
yordu".
Sıra Vahit Erdem'de
Çiller o sabah saçlannı eve Ankara Oteli'-
nden getirtilen berbere taratırken aynadaki
yüzüne gülümsedi. kafasından şunlan geçi-
riyordu:" Nasıünış Başbakan olmak? Kong-
rede o lafı boşuna mı söyledim ben? Korksun-
lar benden... Sıra Vahit Erdem'egeldi şimdi...
Yalçın'ı (Bürçak) müsteşar yapan kararna-
Kurduğu hükümette, kendisine rakip olabilecek hiçbir güçlü isme yer vermeyen Tansu Çiller, benzer bir tavrı bürokrat
kıyımında da gösteriyordu. Kendi deyimiyle, 'cumhuriyet tarihinin en iddialı başbakam' olacakti.
'aldı... meyi hazırlattun...Ö/er de öyle istedi... Allah
vere de bu sefer de basında fazla güriiltü kop-
masa..."
Berber Çiller'in aslında "sık dalgalı" olan
saçlanna fön çekerken biraz çekinerek sor-
du: -Efendim boya zamanınız çoktan geldi,
beyazlannız çok çıkmış.vakit ayırabilecek
misiniz?
Çiller gülümseyerek "bakaru" dedi. elleri-
ni yüzünde dolaştınrken aynadaki görüntü-
süyle diyalogunu sürdüriiyordu:
" Ya Arnavutköylü kızlar kimbilir nasıl ku-
duruyorlardır şimdi? Yok 1942 doğumluy-
muşum da yalan söylüyormuşum... Ne yapa-
lım? Kısmet... ABD'de o post
doktora programına katılabil-
mek için yaş sınırlaması \ardı.
1946 yaptık biz de... Ben bunu
genç görünmek için değil,
programa katılmak için
yaptım. ama işime yaramadı
değil... Genç Başbakan lafları
hoşuma gidiyor... Bu kadınlar
birbirlerini hiç çekemezler za-
ten... Duyu> orum bir de estetik
dedikodusu çıkarmışlar şimdi
de... Bunlar hep Lale'nin
başının altından çıkıyor zaten.
Brezilya'yı, doktorun adını fi-
lan sağda solda anlatıyor-
muş".
Berber işını bıtırmiştı... Çe-
kildı... Çiller, "acil" kodu\la
sınıllandırttığı evraklan o sa-
bah "eve" getirtmışti. gözlü-
ğünu taktı. en üstte duran
"imza dosyasının" kapağını
açtı.
Savunma Sanayii Müste-
şarlığı'ndan Vahit Erdem'ın
alınması. yerine Yalçın Bur-
çak'ın atanmasına ilişkin
olanını sıyah mürekkepli dol-
makalemiyle ımzaladı...
Yılanla leylek
Bir öncekı dönemde Çiller'-
lc "geçinememiş" ne kadar
bürokrat varsa tek tek görev-
den alını\ordu. Çumhurbaş-
kanı Demirel ise önüne gelen
bütün kararnamelen "karşı
çıkmadan" imzalıyordu.
DYP'den bırgrupmılletve-
kili Köşk'e "tebrik" zıyaretıne
gelmışlerdı. konuyu Cumhur-
başkanına açtılar:
-Sayın Cumhurbaşkanım...
Partinin başından siz gittikten
sonra her şey alt üst oldu. Gö-
rüyorsunuz bizım bugüne ka-
dar gözünün ıçıne baktığımız,
canımız cığerimız dediğimiz
arkadaşlan hovratça savurup
atıyor Çiller...
Demirel, bu sözlere yorum
getırmedi. milletvekilleri üste-
lediler:
"-Görmüyor musunuz efen-
dim? Partinin jeni lideri kendi
evlatlannı yemeye başladı.."
Demirel dayanamadı,
"Yani leylekle yılan hikayesin-
deki gibi mi" dıye sordu.
"Babanın" da "Çiller'e sinirli"
olduğu gözden kaçmıyordu.
Milletvekilleri Köşk'ten
aynldılar...DYP kulislerinde
Demırere atfedılerek şu hika-
ye anlatılmava başlandı:
"-Baba, Çiller'e çok kızıyor.
.Hatta onu yılana benzetiyor.
Hani şu ley lekle > ılan hikayesi
var ya... Leylek havada uçar-
ken yerde bir yılan gördü mü
hızla pike yapar, yılanı gagası-
na yerleştirirmiş... Sonra yük-
selir. yükselir. ta göklerin tepe-
sinden yılanı bırakı>erirmiş...
Yılan o kadar yüksekten dü-
şünce, omurgası parçalamr,
ölürmüş..."
-Yahu ne ılaisi var bunun
Çiller'le
1
" Dur canım daha bitmedi... Leylek yere
düşen yılanı alır, yavrulanna yem diye götü-
rürmüş... Ama bazen yılan kazara canlı
kalırmış. ymaya konurica leyleğin yatnı-
larmı sokup öldürdüğü de olurmuş..." -Peki
burada leylek kım yılan kım?
" Canım onu da sen bul artık... Çiller'i "yıl-
Demirerin
yüan-leylek
hikayesi...
aba'nın dilinden düşmeyen 'yılanla leylek'
hikayesi şuydu: Leylek havada uçarken yerde
bir yılan gördü mü hızla pike yapar, yılanı
gagasına yerleştirirmiş... Sonra yükselir,
yükselir, ta göklerin tepesinden yılanı
bırakıverirmiş... Yılan o kadar yüksekten düşünce,
omurgası parçalamr, ölürmüş. Leylek yere düşen yılanı
alır, yavrulanna yem diye götürürmüş. Ama bazen
yılan kazara canlı kalırmış ve yuvaya konunca leyleğin
yavrularını sokup öldürürmüş...
dız yapacağım diye y ukanlara kim çıkart -
tı?""
Başbakan Tansu Çiller. kendi deyişiyle
"cumhuriyet tarihinin en iddialı başbakam"
olacaktı. ama "terslikler " yakasmı bı-
rakmıyordu. O gün Başbakanhk'taki çah-
şma odasında bunu düşünürken MİT'ten
bir haber iletildi:
"PKK, furizmi baltalamak amacıyla kıyı
kentlerinde ve turistik kasabalarda provo-
kasyoniara girişecek, bombalar patlata-
cak."
Çiller bu haberi alınca, İçişlen Bakanlığa
Müsteşan Fahri Öztürk'ü ^nakamına" ça-
ğırttı... Öztürk saat 14.00'te makamdaydı.
Başbakan'ın yanına kabul edildi:
"Buyrun Sayın Başbakanım, beni emret-
mişsiniz."
Başbakan. müsteşann "hatınnı" bile sor-
madan;
- Bana bugün bir bilgi intikal etti... PKK
baskınlar yapacakmış... Siz buna karşı ted-
bir aldınız mı?
Müsteşar sorguya çekiliyor
Müsteşar Öztürk, sakin bir sesle yanıt
verdi:
"Antalya ve Muğla illerinde turistlerin yo-
ğun bulunduğu konaklama tesislerine PKK
militanlarmca bomba konulacağına ilişkin
istihbarat bize 27 Mayts 1993 günü sabahı
intikal etmiş ve gerekli tüm tedbirlerin alı-
nması için sadece bu iki ilin >aliliğine değil,
76 ilin v aliliğine aynı gün şifre telsi/le talimat
>erilmiştir Sayın Başbakanım."
Çiller ise işjeri "çok sıkı tutmak" istiyor-
du... Aynca Ozer Çiller de yaptığı temaslar
sonucunda. "M/T başta olmak üzere, emni-
yet teşkilatına kendi adamlanmızı koy-
mamız lazun" dememiş miydi? Müsteşar
Öztürk e "Siz burada bir dakika bekleyin"
diyerek "arka oda"ya geçti...
Sekreterlerine talimat verdi:
"Bana Fethiye Kavmakamı'nı bağ-
layın..."
Kaymakam bulunmuştu... Genç kayma-
kam titrek bir sesle konuştu:
- Emrediniz Sayın Başbakan?
"Yavrum, sana bir şey sormak istiyo-
rum... PKK'nın bombalı baskınlar yapacağı-
ndan haberiniz var mı?"
- Böyle bir bilgi bize intikal etmedi Sayın
Başbakanım...
"Anladun ya\Tum, sağol..."
Çiller yeniden Fahri Oztürk'ün bulundu-
ğu odava geçtiğinde "hiddetle" bağırdı:
- Bana tedbir aldık diyorsunuz, tedbir fa-
lanalınmamış...
Siz beni aldatabileceğınizı mi sanıyorsu-
nuz?
"Estağfurullah Sayın Başbakanım..."
- İşte Fethiye Kaymakamı ile konuştum
şimdi, "Böyle bir ihbar geldi mi size" diye
sordum, adamın haberi bile yok... Hani her
>ere bilgi vermiştıniz?
"Sayın Başbakanım, biz İçişleri Bakanlığı
olarak \alilere gerekli uyarüan yaptık, İstih-
barat Daire Başkanlığı'ndan bir timi Muğla
ve Antalya "ya gönderdik. Emniyet müdürle-
ri ile bizzat telefonla göriiştüm... Esasen İçiş-
leri Bakanlığı yazışma ve görüşmeleri vali-
lerle yapar, zira ilin emniyet ve asayişinden
valiler sorumludur... Bu gibi talimatların
kaymakamlara ilerilmesi ise, ondan sonraki
aşamada valilere ait bir sorumluluktur."
Ancak Çiller, müsteşan doğru dürüst
dinlemedi bile. hiddetinden ne yapacağını
şaşırmıştı. şöyle dedi:
- Çıkabilirsiniz...
'YıkıJ karşımdan' lafı
"Başbakan'ın İçişleri Müsteşan'nı nasıl
test ettiği, söy ledikleri doğru çıkmadığında
ise nasd "yıkıl karşımdan' diye azarladığı" o
gün Başbakanlık koridorîannda "günün
konusu" olmuştu... Yücel Edil, bir grup bü-
rokrata bu olayı anlatarak "gözdağı ver-
mek" istemiş. "Aman başbakana böyle bir
açığımz olmasın, aksi halde "yıkd karşı-
mdan' denen siz olursunuz" demişti.
Oysa Öztürk, bu iddiayı, "Bana yıkıl kar-
şımdan lafını babam bile söyleyemez, değil
ki başbakan söylesin. Böyle bir durumda ge-
rekli cevabı vereceğimi nerkes bilirdi" diye
kesin bir dille reddediyordu.
Başbakan Çiller'in, "Türk bürokrasi lite-
ratüriine geçen" bu tutumu aslında "hiyerar-
şiyi bilmemekten". karşısındaki İçişleri Ba-
kanlığı Müsteşan bile olsa "talebesi gibi gö-
riip, "doğru söşlüyor mu' diye sınavdan ge-
çirmek istemesinden" kaynaklanmıştı.
Başbakan Tansu Çiller. İçişleri Ba-
kanlığı'nın hiverarşik düzeyde "kaymakam-
lan değil, valileri muhatap aldığını" aklına
bile aetirmemişti.
Lale Aytaman aranıyor
İçişleri Bakanlığı Müsteşan Fahri Öz-
türk. Başbakan Çiller'den aynlıp bakanlı-
ktaki makamına döndükten sonra Muğla
Valisi Lale Aytaman ı telefonla aradı:
"Sayın V ali... 67 ilin valilerine 27.6.1993
günü gectiğimi/ şifre istihbaratını aldınız mı?
PKK'nın turistik konaklama tesislerine
bomba koyacağına ilişkin bilgiler taşıy an is-
tihbaratır
- Aldık efendim. niçin sordunuz? "Peki,
aldığınız bu emri ne yaptınız?"
- Duruyor efendim. "Kaymakamlıklara
geçmediniz mi?"
- Geçmedik efendim.
"Neden geçmediniz Lale Hanım? Önemi-
ni fark etmediniz mi bu bilginin?"
- Efendim, panik olmasın ıstedık... Eğer
kaymakamlıklara geçsek. panik doğabilir-
di... Bu tunzm mevsiminde böyle bir duru-
ma sebebiyet vermek istemedik.
"Anlaşdidı hanımefendi..."
Lale Aytaman'ın "kaymakamlıklara ge-
çilmesi" için bakanlıktan gelen ıstihbaratı
''panik olur" diye "çekmecesinde tutmaşı".
İçişleri Bakanhğı Müsteşan Fahn Öz-
türk'ü müsteşarlıktan etti.
Başbakan Çiller, Öztürk'ü görevden
alan karamameyi "derhal"hazırlattırarak
Köşke gönderdi... "Onunına düşkünlüğü"
ile tanınan Öztürk ise "karamamenin onay-
lanmasmı beklemeden" görevınden istifa
etti... Çiller'in "sözüne güvenmeyip test etti-
ği" Fahn Öztürk, Çumhurbaşkanı Süley-
man Demirel tarafından Devlet Denetleme
Kurulu Başkanlığı'na getinlerek "taltiF'
edildi.
Yarın: özal gibi
Basbakan