Katalog

2 MART1994ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Dokunulınazlıklar bugün TBMM'de • ANKARA (Cumhuriyet Bwrosu)-TBMM,DEP milletvekilleri Hatip Dicle, Leyla Zana, Ahmet Türk, SLITI Sakık, Orhan Doğan ve Şırnak bağımsız milletvekili Vf ahmut Alınak ile RP"den aynlan Hasan Mezarcı'nın dokunulmazlıklannın Laldınlması konusunda bugün karar verecek. Genel ICıırul, bu amaçla özel giindemle toplanacak ve çaiışmalannı saat 24.00'e kadar sürdürecek. Milletvekillerinin dokunulmazhklannın kaJdınlmasına ilişkin raporlann Genel Kurul'da öncelikleelealmması dün D YP, ANAP ve MHP'nin oylanyla karara bağlandı. Yaşar Kaya'ya gıyabi tutuklama • tstanbul Haber Servisi - Özgür Gündem gazetesi imtiyaz sahibi ve DEPeski Genel Başkanı Yaşar Kaya hakkında 4 ayn davada "gjyabi tutuklama" karan veriidi. İstanbuJ I numaralı DGM'de dün başlayan ve gazetenin 19 ekim, 7,16 ve 17 kasıml993tarihli sayılannda yayımlanan yazılarda Terörle Mücadele Yasası'nın 6,7 ve 8'inci maddelerinin ihlal edildiği gerekçesiyle açılan davalara Yaşar Kaya katılmadı. Bakan koruması hizmetliyi vurdu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet Bakanı Abdülbaki Ataç'ın koruma polisi Celal Çoban silahıyla oynarken, bakanın makamında görevli hizmetlilerden Hamid Eroğlu'nu vurdu. Eroğlu'nun, çenesine isabet eden kurşun, omuriliği parçalayarak boynundan çıku. Başbakanlık personeli tarafından Sevgi Hastanesi'ne kaldınlan Eroğlu, hemen ameliyata alındı. Daha sonra yoğun bakım servisine almarak suni solunumcihazına bağlanan Eroğlu'nun hayati tehlikeye atlatamadığını bildiren hastane başhekimi Banş Diren, Eroğlu'nun omurilik parçalanması nedeniyle kol ve bacaklannda kısmi felç başladığını söyledi. CHPye kaühmlar • Istanbul Haber Semsi - Bağcılar Demokratik Sol Partiil delege ve ilçe delegelerinin de aralannda bulunduğu500kişi bulunduğu partilerinden istifa ederek, törenle CHP'ye katıldılar. Delege ve üyeler istifalanru faksla il başkanlanna bildirdiler. Delege ve üyeler bundan sonra CHP'nin başanlı olması için çalışacaklannı ve partilerinin iktidar yolunun açılması için ellerinden gelen bütün gayretlerini sarfedeceklerini açıkladılar. AKM'nin mimarı Tabanlıoğlu öldû • İstanbul Haber Senisi- Istanbul'daki Atatürk Kültür Merkezi ve Atatürk Havalimaru gibi dev projelerdeimzası bulunan mimar Hayati Tabanlıoğlu (67)öldü.Yakalandığı kanser hastaüğından kurtulamayarak dün evinde vefateden Tabanlıoğlu, İTÜ Mimarhk Fakültesi'nden mezun olduktan sonra, AJmanya ve İsviçre'de Yrd. Mimar olarak çalışmışü. Tabanboğlu, 1972'de doçentliğe yükselmişti. İstanbul Teknik, Mimar Sinan ve Yıldız üniversitelerinde öğretim üyesi olarak görev yapan ve biıçok uluslararası ödül kazanan Hayati Tabanüoğlu'nun gerçekleştirdiği projelerin arasında Koç Holding Genel Yönetim binası, Türk Eğitim Vakfı binası, Barbaros Ticaret Merkezi bulunuyor. 3.250 milyar liralık eroin • İstanbul Haber Servisi - Belgrad Ormaru'nda park halinde bulunan bir otomobilde yapılan aramada, piyasa değeri 3 milyar 250 milyon lira olduğu belirtilen 6.5 kilo eroin ele geçirildiği bildirildi. İl Jandarma Alay Komutanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, bir ihbar üzerine Bahçeköy Belgrad Ormanı piknik alanında, içinde Ismet ve Abdülmenap Aiyol adlı iki kişinin buluduğu 34 BRG 04 plakalı otomobilde yapılan aramada, 6.5 kılo eroin bulunduğu belirtildi. Yılmaz'danSHPyesuçlama SHP'nin DEP'li milletvekillennin dokunulmazlıklannın kaldınlmasına karşı çıkmasını eleştiren Yılmaz, "Öncemitingdüzenler, sonra da karşı çıkarlar" dedi OSMAN AYDOĞAN NİĞDE- ANAP Genel Başkanı Me- sut Yılmaz, hükü- meti PKK'yı Mec- lis'e taşımakla suç- larken SHP'nin DEP milletve- killerinin dokunulmazlı- klannın kaldınlmasını engelle- mesini sert bir dille eleştirdi. Yılmaz, hükümetin devlet ge- misini karaya oturttuğunu öne sürdü ve "Bunlardan Türkiye'- ye, size gelecek hayır yok" dedi. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, 27 Mart yerel seçim- lerine kadar aralıksız sürdüre- ceği mitinglerinin ilkini Niğde'- de yaptı. Oldukça sönük geçen Niğde mitinginde alanı çevre il- çelerden gelen yurttaşlar doldu- rurken Bor ilçesindeki coşkulu kalabalık Yılmaz'ın yüzünü güldürdü. Her iki mitingde de adaylannı tanıtan Yılmaz, De- mirel yönetimindeki birinci ko- alisyon hükümetine de eleştiri- ler yöneltti. Yılmaz, halka se- çimlerde herşeyi vaat edenlerin şimdi görevde olmadıklannı ve halkın karşısında hesap sora- cak kimseyi bulamadığını söy- ledi. Başbakan Tansu Çüler ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın'ın partilerinin kongrelerinde seçildiğjni ve Türkiye'nin kendi dönemlerin- deki Türkiye olmadığını söyle- yen Yılmaz. "Türkiye artık kongre başbakanlanyla yöneri- liyor. Elekrrik kesintileri var artık. Darbe söylentileri konu- şulmaya başlamış. Bunlar hesap kitap bilmivorlar. Size göstere- cekleri hiçbir başarıları da yok" dedi. Başbakan Çiller'in terö- rün bittiğine ilişkin sözlerinin doğru olmadığını öne süren Yılmaz, terör olaylannda ya- şamını yitirenlerin sayısının arttığmı belirterek şöyle İconuş- tu: "Bu hükümet terörü fîlan geriletemez. Çünkü daha güve- noyu almadan bizim teröristlcr için yaptığunız Eskişehir Cezae- vi'ni kapattılar. Çünkü bu hükü- met Meclis'e PKK'yı taşıyan hü- kümettir. O milletvekilleri as- keıierimizi hedef gösteriyor. Hükümetin ortağı. onlan Mec- lis'e sntuıda taşıdı. 8 ay geçti, te- rörle mücadele yasası hala çıkmadı. Engelleyen biz değiliz. Zorluk çıkaran bu koalisyonun kendi ortağıdır. Dün DEP'lile- rin dokunulmazlığına karşı çıktılar. Bunlar öyle hükümettir ki önce Taksimde miting düzen- lerler. sonra Meclis'tc dokunuJ- mazlıİdarın kaldınlmasına karşı çıkarlar. Bunlardan Türkiye'ye, Kesid'nin iddiası yüzde 32 İstanbul Haber Servisi - ANAP İstanbul Büyükşehir Beledıve Başkan adayı Ilhan Kesici Türkıye öenç İşadamlan Derneği'rıin (TÜGİAD)düzenlediği toplanüya katıldı. Sheraton Oteli'nde dün yapılan toplantı, Ata'> a sa\ gı duruşu ile başjadı. Toplantının açılış konuşmasını vapan. TUGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Jefi Kamhi. Atatürk 'e yapılan saldınlan kına\ arak, "laikliği ve Cumhuriyeti soDuna kadar savunacaklarını" sö> ledi. Toplantıda konuşma yapan İlhan Kesici İstanbul'u dünya standartma getirmek zorunda olduklannı.bu koşullarda Türkiye'deki fırmalann dünvada gelişmiş metropollerdeki fırmalarla rekabet edemeyeceğini belirterek.'lstanbul pistir. Havası pistir. Suyu pistir. Bu istanbul böyle olunca Tokyo ile New York ile rekabet edilmez"dedi. Genç işadamlannın büyük ilgi gösterdiği toplantıda Kesici, eski kafalı yöneticilerle bir sonuç alınamıyacağını. Istanbul'un. projeyi hazırlayan, yönetebilen, kent tipli başkana ihtiyacı olduğunu söyledi. Bedrettin Dalan'ın ANAP'tan "hatırı sayüır" bir ov aldığını anlatan Kesici, kararsızlann büyük bir bölümünün ANAPeğilimli olduğunu belirterek"Bu secimlerde yüzde 28-32 arasında oy alacağımızı düşünüyorum" dedi. Kamar Araştırma Şirketı'nin anket sonuçlan ile ilgili sorumuza Kesici, bu anketin hangi adayın daha popüler olduğunu belirlemek için yapıldığını, kamuoyuna partilerin aldıklan oy oranı olarak duyurulduğunu iddia etti. İstanbul'un ANAP için çok önemli olduğunu vxırgulayan Kesici, İstanbul Belediyesi'nin alınmasınd'an en geç bir yıl sonra seçime gidileceğini idda etti. Karayalçın: size gelecek havır yok. Devlet gemisi lafla yünimez. Bunlar ge- miyi karaya oturttu. Türkiye'- nin her şeyinin kötm e gitmesinin sonımlusu bu beceriksiz hükü- mettir." Yılmaz. hiç kimsenin umut- suzluğa kapılmamasını isteye- rek Türkiye'nin çözulmeyecek hiçbir sorunu bulunmadığını bildırdi. Türkiye'nin 2.5 yıldır zaman kaybettiğini ifade eden Yılmaz. "BunJann ağıriaştırdığı sorunları sırtlamaya hazırız. Ama sizin desteğinize ihri- yacunız var. 26 gün sonra seçim var. Bu seçim beceriksiz hükü- mete dur derne *e körü gidişi ter- sine çevirme fırsatıdır. Bu fırsatı iyi kullanın" diye konuştu. Yılmaz. daha sonra ANAP'lı Bor Beledi>esi'nin yaptırdığı iş- hanının açıhşını yaptı. Yılmaz, burada yaptığı konuşmada da "Hükümet: arabayı biri bir tara- fa, diğeri başka tarafa çeken iki ata benzişor. Atların biri bir tarafa, diğeri öbür tarafa çeker- ken memleketin sorunlan ortada kaldı. .\raba vürümüyor" dedi. DYP'den Yûmaz'ayem ath IsnunrlamapoBtikaa ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - DYP Genel Başkan Yardımcısı Esat Kıratlıoğlu. bugüne kadar "Türkiye'nin kaçak Dr. Kimble'ı", ^"ayük başbakan". "akbevvel" diye bahseıuği ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'a son olarak da "smarlama politikacr laka- bını taktı. Kjratlıoğlu dün düzenlediği basın top- lantısında. yine ANAP lideri Yılmaz ve RP yöneticilerine çattı. Yılmaz'ı "ısmarla- ma politikacı". DYP yönetimiru ıse "ulu bir çınar" olarak niteleyen Kıratlıoğlu, şunlan söyledi: "Saym V ümaz, poütikaya tabandan gel- memiştir, ısmarlama gebniştir. ANAP'ın 1 lideri ısmarlama politikacıdır. Her şeye rağ- men polirik arenada uzun geçmişi olmayan ve de ısmarlama şekilde poütikaya dahil edilen Savın Vılma/'ın, daha politikadan çok öğrenecekleri vardır. Benim kendisine tavsivem, Türkiye politikasının geçmişini iyi incelemesidir. DYP'nin bugünkü kadro- su. ihtilallerin taarruzuna rağmen dimdik ayakta kalmavı başarabilmiş yiğit insan- lardır. Biz ulu bir çınarız. Sen ise bu ulu çı- nara ihtilallerin yardımıyia tırmanmaya çaltşan sarmaşıksın. Sen daha kırağı yeme- din. Kırağı yersen, o çınarın dibine kıvrılır, düşersin." Kıratlıoğlu. RP'nin Bosna- Hersek'e yardım amacıyla topladığı paralar konu- suna değinırken de, Türkiye'de bu tür >ar- dımlann >urtdışına gönderilmesinın Ha- zıne'nın iznıne bağlı olduğunu hatırlattı. Toplanan paralann, Diyanet İşleri Baş- kanlığı >a da Kızılay aracıhğıyla yerine ulaştınlması gerektığıni kaydeden Kıratlı- oğlu. "Kanunsuz toplanan bu para, kont- rolden çıkmıstır. Hükümet olarak biz bu konunun peşini bırakmayacağız" dedi. Bosna-Hersek Cumhurbaşkanı İzzetbe- goviç'in sözcüsü Kemal Müftiç'in yardırn- dan haberi olmadığını, Merhamet Ör- gütü'nün Başkanı Edah Beciz Begoviç'in ise RP'den "tek bir lira" almadıklannı açı- kladıklannı hatırlatan Kıratlıoğlu. "Biz bu yetkililerin ifadelerine mi inanalım? Yoksa, adil düzencilerin konuşturduklarına ve adil düzencilere mi?" diye konuştu. 24saattam demokrasi istiyorıız ELAZIĞ (AA) - SHP Genel Başkanı Devlet Bakanı ve Baş- bakan Yardımcısı Murat Kara- yalçın, seçim ortamında kimi güçlerin demokrasiyi yıkmak üzere kendi olanaklannı hare- kete geçirdiklerini belirterek "Türkiye'de demokrasiye sahip çıkmak bizim işûnizdir, demok- rasiyi biz savunacağız" dedi. Karayalçın, Ankara'dan özel uçakla geldiği Elazığ'da coşku- lu bir kalabalık tarafından kar- şılandı. Hürriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde vatandaş- lara hitap eden Karayalçın, SHP'nin kucağını bütün cum- huriyetçilere ve demokratlara açtığını belirterek "Solun en göçlü partisi SHP'yi göreve ge- tirin" diye konuştu. Ülke sorunları Yerel secimlerde yalnızca kent yöneticilerinin seçilmeye- ceğini ifade eden Karayalçın, kampanya sırasında bu nedenle partilerin ülke sorunlanna iliş- kin göriişlerini de açıkladıklan- nı kaydetti. Karayalçın, sözleri- ni şöyle sürdürdü: 'SHP, bu seçimler belediye seçimi olmasma karşın ülkenin her yerinde 24 saat tam demok- rasi istemektedir. \almz An- kara'da, (stanbul'da değil, Tun- celi'de, Elazığ'da da demokrasi istiyoruz. Türkiye'nin her yerin- de demokrasi olacak. Yalnız gündüzleri değil, geceleri de de- mokrasi olacak. Türkiye insan haklanna saygılı bir ülke ola- cak. İnsanlar düşüncelerinden dolayı yargılanmayacak. Türki- ye, yasakları olmayan bir ülke olacak." Karayalçın, Türkiye'nin laik bir ülke olarak yaşamaya de- vam edeceğini, hiç kimsenin yazılı önergesi ile laisizm ve Atatürk'e olan inancını yitirme- yeceğini belirtti. Konuşması sırasında miting meydanının bir ucunda topla- nan, elleriyle Bozkurt işareti ile RP'lilerin zafer işaretini yapan bir grubun aleyhte slogan at- ması ve yuhalaması üzerine Ka- rayalçın. "Biz düşüncelerintizi söylüyoruz. Kimseyi yuhalamı- yoruz. Atatürkçülüğü, laikliği savunuyoruz. Biz başkalarını karalayarak politika yapmayız. Varsa iddiaları gelirler onlar da söylerler" dedi. Slogan atmayı sürdüren grup ile mitingi izle- yenler arasında bir barikat oluşturan güvenlik güçleri, olay çıkmasını engelledi. Karayalçın daha sonra sözle- rini şö\ le sürdürdü: u Bu gergin seçim ortamında kimi güçler demokrasiyi yıkmak için demokrasiye ara vermek için kendi olanaklarım harekete geçirerek bir saldırı içindeler." "Türkiye'de demokrasiye sa- hip çıkmak bizim işimizdir. De- mokrasiyi biz sa>unacağız. Hiç kimseye demokrasiyi >ıkma fırsatı vermeyeceğiz. Hiç kimse- ye bu ülkenin bütüniüğünü boz- ma. laik cumhuriyeti yıkma fır- satı »ermeyeceğiz." CHP Ankara başkan adayı 'Muhtarhklar-semt belediyeleri-ilçe belediyeleri- Anakent' zincirini oluşturacak Dinçer'inyeni umudu 'Semtbelediyeleri' İstanbul Haber Servisi-CHP An- kara Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Ali Dinçer "Semt belediyeleri" adıyla oluş- turduğu yeni bir yerel yönetim modeliyle seçimlere giriyor. Dinçer'in, "Tabandan - tavana" yeni yönetim modelinde "Muh- tarbklar - Semt belediyeleri - İl- çe beJediyeleri - Anakent" zin- cirlemesinde halkın yönetime doğrudan kaülımı amaçlanır- ken, denetim de yine doğrudan halka veriliyor. CHP Ankara Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Ali Dinçer, dün gazetemiz merkez binasını ziyaret ederek TGS Genel başkanı ve Genel Yayın Danışmanımız Orhan Erinç ile Yazıişleri Müdürümüz İbrahün Yıldız ve diğer yöneticilerle gö- rüştü. Dürüst ve kaülımcı bir yönetim için belediye başkanlı- ğına aday olduğunu belirten Dinçer, "Yanlışın içinde doğru kalınmaz. Değiştir sistemi. Yan- hşlar bile doğruluktan şaşamaz" sloganını kullanıyor. Dinçer, yerel yönetimlerle ilgili olarak şunlan söyIedi:"İnsanlan bir vücudun hûcrelerine benzetirsek, mahalleler onların oluşturduğu 'dokular'gibidir. Kentbilimde çözümler ancak organ bazında planlandığı için mahalleler hep devre dışı kalır. Bu yüzden muhtarlıklar iş- Cumhuriyet'i ziyaret eden Ali Dinçer (ortada) TGS Genel Başkanı ve Genel Yayın Danışmanımız Orhan Erinç (sağ başta) ve Yazıişleri Müdürümüz İbrahim Yüdız'la göriiştü. Dinçer, görüşmede başkan seçiİirse uygulayacağı yönetim modelini anJattı. levsizleşmiştir. Temsıl gücü sınırlanmıştır. Beledıyelerimiz- de tam "merkeziyetçi'bir yapı vardır. İşi olan doğrudan beİedi- ye başkanını arar. Bu katda bir- leşen binlerce istek, sistemi kilit- ler.Kilitü sistemin anahtarı- 'hemşerilik - partililik - çıkar ilişkileri'dir. Bu yöntemlerle, is- tekler öne aldırılır. Belediye kaynakları umlendirilir. Planve programlar bir tarafa itilir, tam bir keyfih'k başlar. Yolsuzluk ve savıırganlık egemen olur." CHP Ankara Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Ali Dinçer, "Sistem değişmezse so- nuç değişmez" görüşünden vola çıkarak >eni bir yerel yönetim modeli geliştirdiklerini belirtti. Dinçer "Semt belediyeleri" ma- kamının oluşturulduğu yeni modelini de şövle özetledi: "Bizim modeiimizde muh- tarlıklarla ilçe belediyeleri arasına, semt belediyeleri yer- leştiriliyor. Semtler, göz gibi, kulak gibi, parmak gibi organla- ra benzerler. Sorunu teşhis ve te- daviyi planlama kolaydır. Muh- tarlar, semt belediyesinin meclis üyeleri olarak, yalnız dokuları değil, organı da temsil eder. Çö- zümlere bir organ bütünlüğü içinde katüır. Işlevieri artar. Semt belediyesi şube başkanı, ilçe belediye başkanının temsil- cisidir. İstekler en tepedeki ka- ranlık bölgeye gitmez.Çoğu semt içinde çözülür. Muhtar- ların ve halktan temsılcilerin katıldığı ve berkesin birbirini taıudığı bir meclisin denetimi altında, keyülik, çıkarcılık, ka- yırmacılık yapüması çok zordur. Semt halkı hizmet ve yatırım planlarını yönlendirebüir. Ona sahip çıkar." POLnTKA GONLUGU HIKMET ÇETIINKAYA Yrigmbğa Gerek YokL HBB televizyonundaki açıkoturumda sevgili Ali Sir- men sürekli soruyor: "Şeriat düzeninde hangi yasalar geçerli olacaktır?" Mezarcı Hasan Efendi, bu soruya yanıt vereceği yer- de tutuyor, Osmanlı Devleti'ni anlatıyor uzun uzun. Öyle güzel "laf cambazlığı" yapıyor ki pek çok kişi şöyle dü- şünüyor: "Eli yüzü düzgün bir kişi. Hiç de öyle laik cumhuriyet düşmanı gibi değil..." Mezarcı Hasan, aslında uyanık bir kara yobaz. Söyle- dikleri bilinen şeyler. Hepsi aynı kafada. Sıkıştıklarında şöyle derler: "Biz demokraside çokseslilik istiyoruz, herkes düşün- celerini açık seçik söylemeli..." Türkiye'deki "eksik demokraside" herkes açık seçik düşüncesini söylüyor. Kimse kimseye bir şey demiyor. O zaman soralım: "Sizin özlediğiniz şeriat düzeninde her birey düşün- cesini özgürce söyleyebilecek mi?" Bir başka soru: "Kadınlar istedikleri biçimde giyinebilecekler mi?" Hayır! Mezarcı Hasan gibi sahte Müslümanlar "dini siyasete alet" ederek ayakta durmayaçalışırlar. Kimileri politika- cı olur, kimileri gazeteci, kimileri işadamı. Aylardıryine- liyoruz, bunların tek amaçları vardır: "Laik cumhuriyeti yıkıp yerine şeriat devletini kur- mak..." Mezarcı Hasan Efendi, Izmir'de Mustafa Kemal Ata- türk'e karşı yapılmak istenen suikastı nasıl çarpıtarak anlatıyor. Bir de "Atatürk" demiyor, "Mustafa Kemal Paşa " diyor. Çünkü onun ataları Batum'dan gelmiş, Selanik'ten de- ğil... Bizim Mezarcı Hasan Efendi'ye ve onun sözcüsü ba- sındaki yandaşlarına bir diyeceğimiz var: "İzmir suikastı Atatürk'e karşı değil, cumhuriyete ve onun dayandığı yüksek ilkelere karşıdır..." Olayın meydana çıkmasından sonra Atatürk, Türk ulu- suna şöyle seslenmiştir: "Benim nâçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyetiilelebetpayidarkalacaktır ve Türk milleti emniyet ve saadetini zâmin (garanti eden) prensiplerle medeniyet yolunda tereddütsüz yürüye- cektir..." Kara yobaz çeteleri, Atatürk'ün belirttiği gibi Türkiye'- yi "uygarWcyo/ı/nda"engellemek için 70 yıldırçabaJayıp durdular. Bu örümcek kafalı yaratıklar, son on yıldıryüz- lerine geçirdikleri "demokrasi" maskesiyle yanlanna dönek sosyalistleri de alarak "ikinci cumhuriyet" çığlık- ları atarak Bush'un "yeni düzen mavrasına" uyup yük- selen değerlerin de savunucusu oldular Mustafa Kemal Atatürk, 66 yıl önce bu gerçeği gördü ve şöyle dedi: ""Ben olürsem milletimizin beraber yürüdüğümüz yoldan asla ayrılmayacağına eminim. Bununla müsteri- him. Hasımlanmızın mezbuhâne hareketleri, bizim inkı- lap ateşimizi söndüremez..." 70 yıldır Atatürk'ün söylediği "devrim ateşi"sönmedi. Kendilerini Atatürkçü sanan 12 Eylül'ün cuntacı paşaları da bu ateşi söndüremedi. O ateş bugün Türk ulusunun yüreğinde ve kafasındadır. O ateş 7'den 70'e Atatürkçü, yurtsever, demokrat yığınların elinde bir meşaledir. Laik cumhuriyete karşı seslerin yayın organlarında şöyle bir hava esiyor iki gündür: "Bir bardak suda fırtına koparıyorlar..." Aynı yazıları sevgili Uğur Mumcu alçakça öldürüldü- ğü zaman dayazmışlardı; Sıvas'taMadımak Oteli'niate- şe verip onlarca aydının diri diri yanmalarını izledikleri zaman da. Bunların tümü kaniçici yaratıklardır; bunların tümü Türkiye'yi ortaçağın karanlığına götürmek isteyenlerdir. Sakın ola ki yılgınlığa ve umutsuzluğa kapılmayın. Sa- kın ola ki şom ağızların "darbe geliyor" gibi palavraları- na da kanmayın. Dikkat edin şu noktaya: "Hep sol gösterip sağ vururlar.J' Mezarcı Hasan Efendi'yi "Şimdi sırası mı" diyerek anında sattılar. Çünkü çıkarlarına öyle geliyor. Hasan da bunun farkında. Yalnız kaldığı yüzünden okunuyor. İçin- den belki şöyle diyor: "Ben ne yaptım?" ERBAKAN, ERZİNCAN'DA KONUŞTU: TaksimntttingiAtatürk'ü istisnua-nütinginedönüştii ERZİNCAN (AA) - Refah Par- tisi Genel Başkanı Necmettin Erba- kan, "Taksim mi- tingi, Atatürk 'ü is- tismar mitingine dönüşmüş- tür" dedi. Erbakan. Erzincan'da dü- zenlenen açık hava toplantısı- nda. icraat makamı olan hü- kümetlerin miting yapamaya- cağını savunarak Başbakan'- ın hataya düştüğünü söyledi. Hükümetin icraatlannın başansız olduğunu ve bu tür mitinglerle başansızlığını ört- meye çalıştığını ileri süren Er- bakan, şöyle devam etti: "Hükümet, sokağa çıkıp mi- tingler düzenleyerek halkı kamplara bölüyor. Halkı laik ve antilaik diye ay ırıyor. İstis- mar ve böiücüiük budur. Mi- ting rağbet görmedi. ANAP li- deri Yılmaz mitinge katıl- mayarak Başbakan'a figuran obnadı. Kendisini arayarak te- şekkürlerimi ilettim. Şimdi, buradan Sayın Cumhurbaş- kanı ve Meclis Başkamekili'ne de teşekkür ediyorum. Çünkü onlar da kendilerine yazdığunız, ricada bulunduğu- muz mekruba isrinaden mitin- ge katılmamışlardır." Rus elçi, giderayak Türkiye'yi övdü Çernişev, DennreYe böîgede 'ortakpazar'kurma önercR ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Cumhurbaşkanı Süley- man Demirel. Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkilerin iyi bir işbirliği havası içinde ol- masının hem bölgeye, hem de dünyaya yaran bulunduğunu söyledi. Rusya'nın Ankara'- daki Büyükelçisi Albert Çerni- şev de. yaklaşık 6.5 yıl süren Türkiye'deki görev süresinin sona ermesi nedeniyle, dün akşam düzenlediği kokteylde, "Gidiyorum ancak, ruhum bu- rada kalacak" dedi. Çernışev'in Rus Büyükelçi- liği'nde verdiği veda kokteyli- ne katılan Demirel, Rus Büyükelçisi ile SSCB'nin da- ğılması öncesindeki gelenekle- re uygun biçimde, Büyükelçı- liğin üst kaünda yaklaşık bir saat görüştü. Demirel, Çerni- şev'le görüşmesinin sonunda gazetecilerin sorusu üzerine, iyi bir dost olarak tanımladığı Çernişev'in, Türk-Rus ilişki- lerinin karşıiıklı menfaate da- yanacak biçimde geliştirilme- sinde önemli rol oynadığinı söyledi. Rusya'nın Ankara Büyü- kelçisi Çernişev de, Demirel ile yaklaşık 1 saat süren görüş- mesiyle ilgili değerlendirme- sinde, Karadeniz Ekonomik İşbirliği (KEİB), Ekonomik İşbirliği Örgütü (ECO) ve İran"ın önderliğindeki Hazar Denizi'ne kıyısı olan ülkeleri içeren örgütlerin bir araya gel- mesiyle, bir ortak pazar ku- rulmasının bölge banşına katkıda bulunacağım söyledi.