Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 2 MART1994 ÇARŞAMBA
HABERLER
DOG
Samsun'da 39 yıl sonra sağa karşı kazanılan zafer, SHP-CHPçekişmesiyle bu kez tehükede
Solunaçmazısoldabölünmüşlük
CEMİLCİĞERİM
SAMSUN - Işık Kansu'nun Konya izle-
nimlerinin yer aldığı Cumhuriyet'in fotokopı-
leri elden ele dolaşıyor Samsun'da. Okuyan-
lar, okumayanlara okusunlar dıye veriyor.
Ne diyordu Kansu. Konya yazısının girişin-
de:
"Belediyeden içeri giriyoruz. Her üç memur-
dan biri mutlaka çember sakallı. Namaz saatle-
rinde. hummalı bir hazırlık. Önce ayakkabılar,
sonra kesler, daha sonra çoraplar çıkarılıvor,
abdest sırası bekleniyor."
Konya Büyükşehır Beledıyesi'ni RP'li baş-
kan yönetıyor. Samsun'da ıse beledıyede sos-
yal demokrat bir yönetim var. Ancak solun
bölünmüşlüğü karşısında ırtıcanın ayak sesle-
rini duyanlar "acaba gelir mi" diye de kendile-
rine sormadan edemıyorlar. Vehbi Gül. Sam-
sun'da dört dönem belediye başkanlığı yaptı.
Bu seçimde aday olduğu partı ise RP. Ata-
türk'ün 19 Mayıs'ta ulusal kurtuluş meşalesmi
yaktığı Samsun'da, RP'li bir yönetim isteme-
yenler, Kansu'nun Konya ızlenimlerinm yer
aldığı gazetenin fotokopilenni elden ele dolaş-
tırarakbıryurtseverlikgöreviyapıyorve "Sam-
sun'da da böyle bir belediyeden içeri girmek is-
ter misiraz?" dıyorlar.
26 Mart 1989'da Samsun'da sosyal demok-
ratlar seçim kazandı. Hem de tam 39 yıl ara-
dan sonra geldı bu zafer.
Aradan beş yıl geçtı. 27 Mart günü tekrar
sandık başına gidılecek Oy verilecek.
HP'de amaç
belediye başkanlığı
seçimini kazanmak
değil, il genel meclisinde
CHP'den fazla oy
alarak Karayalçın'ı
memleketinde mahcup
etmemekti.
Önce Samsun'da siyasetin "sol" tarafına ba-
kakm.
MuzafferÖnder, 1989da SHP'denbelediye
başkanı seçildi. CHP'nin yeniden açılmasıyla
bu partiye geçti. 27 Mart 1994 seçimleri yakla-
şınca SHP'ye dönmesi. SHP'nin adayı olması
için baskılarla karşılaştı. Kendisıne çeşitlı va-
atlerde bulunuldu. Ancak Önder her sefennde
"Ben ilkelerimden, ideallerimden ödün ver-
mem" dedı ve CHP'de kaldı Bunun üzenne,
"Samsun'da sosyal demokratlar, tekrar iktidar
olacaksa Muzaffer Önder de SHP ve CHP'nin
desteğiyle seçime bağımsız olarak girsin. Afişle-
rin. posterlerin. seçim broşürlerinin sağında »e
solunda parti ismi olmaksızın SHP »e CHP'nin
altı oklan yer alsın. Destek verelim" biçımınde
her iki partiye önenler götürüldü. Önerilerde
aynca, büyükşehire bağlı olarak kunılan dört
yeni belde belediye için CHP'nin aday göster-
meyerek SHP'nin adaylanna destek vermesı
de yer aldı.
Bu önerilere CHP kanadı sıcak baktı. An-
cak SHP'nin Samsun doğumlu Genel Başkanı
Murat Karayalçm, il örgütünden Çiller'in iki
de bir İstanbul'u istemesi gibi Samsun'u istedi
durdu. Ve "Tez elden aday bulun" diye de ör-
güte talimatlar yağdırdı.
SHP'liler, aday bulmakta zorlandı. Kimse
kabul etmedi. Fakat, son gün eczaa Sadi Su-
başı "evet" dedi. 1989'da da aday adayı olan
SAMSUN KİMLIKKARTI
u>
t] Adı: Samsun
Belediye Başkaıu MuzafferÖnder (CHP)
MesleğilEğitinü: Yüksek mühendis
Borçları: SSK ve Hazine.
Bütçesi: 864 milyar TL.
Gelirleri 375.7 milyar TL.
tstihdam 2239(memur ve isçi)
l\üfus artıst: Yüzde 2.5
Gerçekleşen Projeler: Atıksu ana kolektörleri, Buhar-
lar, Cumhuriyel Meydanı ve Yelaltı otoparkı, Kültürpark,
senıt pazarları, park, semt spor sahaları, yaya köprüleri,
200 sosyal konut, altyapısı tamamlanan tüm yollarm as-
fait yaptnu.
Adaylar:
İsmail Uyanık (DYP), Sadi_ Su-
başı (SHP), Mehmet KemalÜnsa-
l(ANAP), Kemal Vehbi Gül (RP/,
Isınet Kocaman {DSP), A vhan Kes-
kin IMHP), Muzaffer Önder
(CHP).
1991 genel seçim sonuçları D YP •
Yüzde 32.9, SHP: Yüzde 26.4,
ANAP Yüzde 14.4, DSP Yüzde
11.2.RP. Yüzde 9.0.
1989yerel
seçimlerinde hangi
parti kaç oy aldı?
DYP SHP ANAP DSP RP MÇP
der."Yaptıklarım yapacaklanmın teminatıdır"
demekten de geri kalmıyor. Vehbi Gül de işsiz-
lere ış vaadinde bulunuyor, bürosuna gelen
herkese "şeref kartı" veriyor. "Bana oy ver-
meyen Sırat Köprüsü'nden aşağıya düşecek"
diyor ve ekliyor:
"Kenan Evren'in anlaşılması güç husumet ve
baskılan yüzünden şahsıma reva görüJen hak-
sızlıklar sonucunda belediye başkanlığından
ayrılmam >e aday olamamam yüzünden mey-
dan boş kaldı. Tıpkı merhunı Başbakan Mende-
res'e yapıldığı gibi Samsun halkı hizmetkann-
dan mahrum edildi. Vatan \e millete şerefle hiz-
met \olunda azimle çalışan bir kimseje reva gö-
riilen insanlık dışı zulüm \e baskılara rağmen
Hazreti Allah ellerime \urulmak istenen esaret
zincirlerini paramparça etmiş verilen seçim ya-
sağı hükmü 'ıadei muhakeme' sonucu da kalk-
mış, siyasi haklarım iade edilmiş, hak yerini bul-
muştur. Eğer araya 12 Eylül darbesi girmemiş
ve hele Kenan Evren'in zıümü sebebiyle 27 Ekim
1988'de seçim yasağı konularak hizmet kenanı
dağılmamts olsaydı > aptığım hizmetler en az bir
kat daha fazla olurdu."
ANAP adayı Mehmet Kela Ünsal da "21.
yüzyıla modem bir Samsun ile girmek istiyor-
sak yıllardır ihmal edilmiş sorunları bilimsel
projelerle çözmeliyiz" diye söze başlıyor ve
şöyle devam edıyor: •
D
Subaşı, büyükşehire aday göstenldı. Bu kez
"belediye elden gitmesin" çabası ıçınde olan
sosyal demokratlar, SHP'yi sıkışürmaya baş-
ladılar. Subaşı'yı adaylıktan çekmelerinı ıste-
dıler.
Fakat SHP örgütü aradığını zor da olsa bul-
muştu, adaysız kalmamıştı. Bu nedenle degen
çekmeye nıyetli değıllerdi. Çünkü SHP'de
amaç belediye başkanlığı seçimini kazanmak
değil, il genel meclisinde CHP'den fazla oy ala-
rak Karayalçın'ı memleketinde mahcup etme-
mekti.
Şımdı Samsun'da, "Atatürk'ün kurduğu
partinin mirasçısı olduğunu söyleyip bayrağın-
daki altı oku da bırakmamakta kararlı olan
SHP'liler, il genel meclisinde CHP'den fazla oy
alsalar bile, belediyeyi laikük düşmanı RP'ye
teslim ederek 19 Mayts şehrine, Atatürk'ün
Kurtuluş Sataşı'nı başiattığı Samsun'a en bü-
yük kötülüğü y apmış olmay acaklar mı?" tartış-
ması, SHP'lilerle CHP'lıler arasında sürüp gi-
diyor.
Sağ partiler
Samsunspor Başkanı İsmail Uyanık'ı aday
gösteren DYP, Samsunspor başanlı oldukça
seviniyor. Başansızlığı karşısında da üzülü-
yor. Bunu aslında her Samsunlu yapıyor, ama
"siyaset" ıle "spor" birbirine kanştınlınca
aday İsmail Uyanık'ın posterlen de "Sam-
sun'a 1. ligden bir başkan" yazısı ilc du\arlan
süsleme\e başladı. Ancak olaylı Trabzonspor
maçının faturası "aday olduğu için reklam ya-
pıyor" diye Uyanık'a çıkanldı. Bazı TV kanal-
lan Uyanık'ı adeta "haşladı". Stadyum oyla-
nndan başka TEKEL'e ahnacak işcilerden alı-
nacak o\ lar da hesap edilir hale geldi DYP'de.
3 bin kışinin alınacağı sınava giren 50 bin kişi-
ye sonuçlann seçimlerden sonra açıklanacağı
duyuruldu.
ANAP da "İthal değüim" diyen bir adayla
yanşta. MHP kanadının ANAP'ta aday belir-
lemede etkin olması ıle gergınleşen hava. hala
yumuşamadı. Halkın hemcn hemen hiç tanı-
madığı Mehmet Kemal Ünsal'ın aday gösteril-
mesıne 'İthal" yorumunu yapanlar. "küskün-
ler" ordusunu oluşturdu.
Merkez sağda DYP \e ANAP'ta aday belır-
lenmesi ileyaşanan huzursuziuklar. henüz bıt-
medi. Bitecek gıbı de değil. Böylesı,çekışmeler
sürüp giderken 1968-1988 yıllan arasında dört
dönem yönettığı belediyeyi tekrar ele geçirmek
için kollan ilk sıvayanlann başında da RP'nin
adayı Vehbi Gül gelıyor.
Vehbi Gül. "Cumhurbaşkanı'na gıyabında
yayın yoluyla hakaret" ettığı gerekçesıv le 3 > ıla
kadar hapis istemı ıle yargılandı. 2. Aslıye
Ceza Mahkemesi tarafından 21 Mart 1988 t'a-
nhınde 10 ay hapse mahkum oldu. Yargıtay
cezasını onayladı. İçişleri Bakanlığı da, Gül'ü
27 Ekim 1988 tarihinde görevinden aldı.
Gül, seçilme yasağı nedeniyle 26 Mart
1989'da aday olamadı. Cezasının kesinleşme-
sinden 27 ay sona "muhakemenin iadesi" dava-
sı açtı. 2. Asliye Ceza Mahkemesi bu kez 5 Ni-
san 1991 tarihinde Gül'ün eskı mahkumiyet
karannı iptal etti. "Temyiz" edilmeyen kararla
Gül aklandı. Adli sicildeki hükümlülük ve sa-
bıka kaydı silindi. Yeniden siyaset sahnesine
döndü. Ve"Gelsin \ehbi Gül'unüz, gülsünyü-
zünüz" sloganı ile RP'den yanşa katıldı.
27 Mart'a şunun şurasında fazla bir şey kal-
madı. Adaylar ipi göğüslemek için büyük efor
harcıyorlar. Ramazan olduğu için de toplu if-
tar yemekleri veriyorlar.
Muzaffer Önder'le konuşuyoruz. Büyük
projelere imzasını atuğını. yıllardır ihmale uğ-
rayan altyapı sorunlanna el attığını söylüyor.
Bir beş yıl daha ısterken de "Yıllann birikimi
ile oluşan sorunlar büyük ölçüde hafifledi. De-
nizden uzaklaşan Samsun. denizle kucaklaşu*
hale geldi. Belediyecilik hizmetlerinde toplumun
çıkarlannı gözettun. Kişilerin de haklarına say-
gılı oldum. Samsun'a hizmeti kenar mahalleler-
den başlattık, merkeze kadar indik" dı_\ or Ön-
YP, Samsun'da
'yatınm fakiri.' Bunun
için de tüm gözler
Samsunspor'un
başansına ve TEKEL
sınavına girecek 50 bin
'işsiz'den gelecek oylara
çevrildi.
"ANAP olarak temel felsefemiz belediyeleri
konunun uzmanfarından oluşan ekiplerle yönet-
mektir. Samsun'da da bu felsefeye uygun ola-
rak yönetime talip olduk. Halen şehrimizin te-
mel sorunları olan trafik, içme suyu, kanalizas-
yon. sahil düzenlemesi. otopark, çevre ve çöp,
toplu taşıma. piansız y apılaşma, pazar yerieri ve
büyük alışveriş merkezleri eksiklikleri gibi ko-
nular üzerinde uzmanlarımız çalışma yapıyor-
lar. Bu projelerimizi tartışmaya açacağız. Sam-
sun'un çözülemeyecek hiçbir sorunu olmadığını
göştereeeğiz."
İsmail Uyanık da DYP'nin Samsun'da şah-
lanacağı inancında. Bu şahlanışta da kendını
şanslı görüyor ve şöyle konuşuyor:
"Herkesin bildiği gibi ben, ekip calışmasına
yürekten inanan bir insanım. Gerek iş gerek
spor gerekse sosyal hayatın diğer alanlarındaki
başanlarımı çalışma arkadaşlarımın görüş ve
düşüncelerini dikkate almaya, onlarla birlik ol-
may a borçluyum. Belediye başkanlığı seçim
çalışmalarında \e seçimlerden sonra gerçekleş-
tireceğim büyükşehir belediye hizmetlerimde de
DYP'nin değerli mensuplanyia birlik ve bera-
berlik içinde hareket edeceğim. Bu nedenle hep-
sinin görüş ve eleştirilerinden y ararlanacağım.
Samsun'u yeniden Karadeniz'in kalesi yapaca-
ğız ve Samsun yeniden şahlanacak."
Samsun'da CHP, SHP, RP, ANAP ve
DYP'nin dışında MHP. DSP, BBP ve SBP de
seçime giriyor. Ancak bu yanş CHP. RP.
ANAP ve DYP arasında geçeceğe benzıyor...
1989'da sağ kesimden de büyük oy alan Mu-
zaffer Önder e, bu seçimde de şans tanınıyor.
ADAYLAR NE DEDİ
Mehmet
Kemal Ünşal
(ANAP): İki
bınlı yıllarda
bütün temel
sorunları
çözülmüş
sağlam bir
altyapıya sahip
Türkiye'de
önemli bir
ekonomi ve
sosyal merkez
haline gelmiş
büyük Samsun
için hızmete talip oldum.
Ayhan Keskin (MHP): Karadeniz'in can
daman olan Samsun'a ticari canhlık
getirmek, Türk cumhuriyetleri serbest
bölgesi fuan kurarak 66 bin işsizi olan
kentte işsizliğe bir ölçüde de olsun çözüm
bulmak, Nazım imar planını oluşturmak
suretiyle yeni toplu konut alanlan
kazandırmak. dürüst. rüşvetin olmadığı
şeffaf bir yönetim sağlamak vaatlerim
arasında yer alıyor. .
Kocaman
(DSP):
Samsun çok
hizmete
muhtaç bir
ılimiz.
Samsun'un
köklü çözüm
bekleyen
sorunları var.
Bunlar sırası
ile su, hava
kirliliği, trafik
ve park.
Muzaffer Önder(CHP): 2000 v ılında
artık 21. yüzyılın teknoloji ve yaşam
düzeyine erişmiş, sorunlannı çözmüş.
ınsana, emeğe ve çevreye saygın, ülke
ekonomisinegüçlü katkılan olan bilim
ve külttirdüzeyi yüksek insanlan mutlu
bir Samsun kenti oluşturmak için
olağanüstü birgayretin içinde
olacağım.
İsmail Uyanık
(DYP):Yerel
yönetim
hizmetlerini
beğenmiyorum.
Yapılan işleri
saksıda çiçek
yetiştırmek gibi
görüyorum. Ben
"İçme suyunu
kaynatmadan
içmeyin" diyen
başkan olamayacağım.
Kemal
Vehbi Gül
(RP):
Samsunlulann
her türlü dert
ve
düşüncelerini
süratle çözmek
ve işsizlik
sebebiyle
bunalıma
düşmüş
insanlanmızın ellerınden tutarak
onlan güvenceli iş sahibi yapmak için
göreve talip oldum.
Sadi Subaşı (SHP): Samsun'un bu
kente sahjp çıkacak, hamilik yapacak
bir belediye başkanına ihtiyacı var.
SAMSUNLULAR NE DİYOR
MEHMET ÖZDEMİR
SAMSUN - Yaklaşan 27 Mart seçimleri
nedeniyle adaylar yoğun bir çalışma ıçine
girerken. biz de bu seçimde oy kullanacak olan
seçmenlerlekonuştuk. Samsunlular.
Büyükşehir Belediye Başkanı Muzaffer
Önder'in çalışmaianndan memnun olduklarını
söyleyerek. kendisine bir beş yıl daha şans
verilmesi gerektiği görüşünde birleşiyor.
Değişık meslek gruplanndan görüşlerini
aldığımız Samsunlulardan bazılan şunlan
söyledi:
Zihni Ali
Bilgin (32 -
Kasiyer): 5 yıl
onceoyumu
Muzaffer
Önder'everdim.
Hizmetlerinden
memnunum.
Aityapı ile
ılgilendi. Çevre
düzenlemesinde
çok etkili oldu.
Hizmette partı
aynmı
yapmayan
Önder'e bu
seçimde de oy vereceğim.
. Orhan Köksal (25 - Futbolcu): Muzaffer
Önder Samsun'un sorunlannı büyük ölçüde
çözüme kavuşturdu. Yaptığı hizmetler
ortada. Partilerüstü tutumu nedeniyle önceki
seçimde olduğu gibi bu seçimde de oyumu
Önder'e kullanacağım.
Selami Sorgit (52 - Fotoğrafçı): 1989'da
oyumu DYP'ye verdim. Önder'e oy
vermediğim halde hizmetlerinden
memnunum. Dürüstlüğünden şüphem yok.
Şu anda kararsızım.
Oy günü gelince, parti farkı
gözetmeksizin aralannda en iyisi kimse
ona oy kullanacağım.
Mehmet
Baskm(27-
Matbaacı):
Muzaffer
Önder'in
çalışmaiann-
dan
memnunum.
Samsun'da
dört dönem
belediye
başkanlığı
yapan Vehbi
Gül'ün adeta
katlettiği
Samsun'u Önder yeniden imar etti. Bu
nedenle de Önder diyorum.
Olgun Çatıl (28 - Elektronikçı):
Muzaffer Önder. eırafındaki kendisini
yıpratan şahıslardan
kurtulmalıdır. Tabiri caizse Önder'in
etrafındaki dikenler olmazsa, kendisi
şehir dışında da olsa seçimi kazanır.
Bu seçimde daha dikkatli olacağım.
Oy kullanırken birazdüşüneceğim.
Alternatif isim arayabilirim.
Mehmet Küçükyıldız (25 -
Öğrenci): 1989'da boş oykullandım.
Çünkü hiçbir partinin adayı benim
dünya görüşüm doğrultusunda
değildi. Şimdiki belediye başkanı iyi
çalıştı ama bu seçimde de düzen
partilerinin hiçbirisine oy
vermeyeceğim.
Yine boş oy kullanacağım.
HAFTAYABAKIŞ
A. TAJVER KIŞLALI
Evet Atatürk Suçludup!..
Biz, asıl suçluyu bir kenara bırakıp suçsuzlarla uğraşı-
yoruz!
Evet... Bugünkü ortamın tek suçlusu Atatürfc'tür!..
Eğer bugün 60 milyon insanımız, Batı Trakya'daki Tür-
kün durumunda değilse bunun suçlusu odur!
Eğer 1923'te, kişi başına düşen ulusal geliri 70 dolar
olan bir toplum, şimdi 2700 dolara ulaşmışsa bunun suç-
lusu odur!
Eğer 1929-39 yılları arasında, bütün dünyada sanayi
üretimi yüzde 19 artarken, Türkiye'de yüzde 96 artmışsa
bunun suçlusu odur!
Eğer Türk işçisi, Batı'daki gibi, çocuk yaşta yeraltında
günde14-16saatçahştığıdönemleryaşamamışsabiroy
hakkı için bile, Fransız işçisi gibi, 59 yıl kanlı birsavaşım
vermek zorunda kalmamışsa bunun suçlusu odur!
Eğer Türk kadını; yasal olarak erkeğine eşitse "köle"
değilse seçme ve seçilme hakkını, Fransız kadınından
bile önce elde etmişse kadınlar bugün Türkiye'de vali,
bakan, başbakan bile olabiliyorsa bunun suçlusu odur!
Eğer 1923'te Darülfünun'daki öğrenci sayısı 2100 olan
bir Türkiye'de, bugün yüzbinlerce genç üniversitelerde
okuyorsa bunun suçlusu odur!
Eğer açık havadaki klasik muzık konserlerini onbin-
lerce genç izliyorsa bunun suçlusu odur'
Eğer şeyhülıslamlar "fetva" verip Kuran'ın Türkçe ba-
sımını engelleyemiyorlarsa ezanlardüşman bayrakları-
nın gölgesinde okunmuyorsa bunun suçlusu odur!
Eğer bugün, Köy Enstitülü binlerce köylü çocuğu, kül-
tür yaşamımıza damgalarını vurabiliyorlarsa bunun
suçlusu odur!
Eğer 1923'lerde ortaçağ karanlığında yaşayan bir top-
lum, bugün 21. yüzyılın aydınlığına bir ölçüde yaklaşa-
bılmişse bunun suçlusu, elbette ki odur!
• • •
Atatürk'ün suçları saymakla bitmez.
Kralların, şahların, cumhurbaşkanlarının, başbakan-
ların Ankara'yı ziyaret için kuyruk olmalarının sorumlu-
luğu da Atatürk'e aittir... Baskı rejimlerinden kaçan yüz-
lerce Batılı bilim adamının Türkiye'yi seçmesinin so-
rumluluğu da...
Faşist Mussolini nin bile Türkiye'yi "Avrupalı" say-
masının günahı da.
Ama suçlunun suçlarının iyi anlaşılabilmesi için, suç-
suzların suçsuzluklarının da unutulmaması gerekir.
Sokaktaki adamın bile "miras hakkı"na dokunulamaz
iken... Atatürk'ün vasiyetini çiğneyerek, Türk Dil ve Tarih
kurumlarını devletleştiren, Atatürk'ün miras gelirlerini,
devletin atadığı memurlara dağıtan "beş general" suç-
suzdur!
"Ben Ataturkçuyüm ve laikim" diyerek, din dersleri-
nin zorunlu olması hükmünü anayasaya koydurtan, Ale-
vinın, Hıristiyan'ın, Yahudi'nin, "Sunni inancı"n\ öğren-
mesinı zorunlu hale getiren, Marmaris'teki emekli adam
suçsuzdur!
Köy Enstitüleri'ni kapatırken ımam-hatip hselerı açan-
lar... Laik liselerde eğıtım görenlerin sayısı son 20 yılda
3 kat artarken. ımam-hatip okullarını bitirenlerin sayısı-
nın 14 katartmasını sağlayanlar... Menderes'ten Demi-
rel'e, özal'dan Yılmaza. tüm "Ataturkçu laik" başba-
kanlar suçsuzdur!
Milli Eğitim Bakanlığfnı şerıat yanlılarının işgaline
terk edenler... Sağlık ve Tarım bakanlıklarını şeriatçılara
peşkeş çekenler... İçişleri Bakanhğı'nın yapısını bozup
valilerin, kaymakamların, emniyet müdürlerinin şeriatçı
olması için kollarını sıvayanlar... Hepsi, hepsi suçsuz-
dur!
Asıl suç, harp okulunu şeriatçılara açmamakta dire-
nen Kemalistlerdedir!..
Sokaktaki adama küfreden suçludur. Ama Atatürk'e
küfreden suçsuzdur (Tıpkı sokaktaki adamın mirasına
dokunmanın suç, ama Atatürk'ünküne el koymanın "se-
vap" olması gibi)!..
• • •
Erbakanlar, Mezarcılar, Dicleler... Holding solcuları,
numaracı cumhuriyetçiler... Şerıatçılar, Kürtırkçıları...
Hepsi de haklılar!
Onların ayaklarının altına halıları kim döşedi?
1950den beri bu ülkeyi yönetenler değil mi?..
Ciller Anayasa Mahkemesi'nde:
ifade özgürlüğü
ancak hukuk
devletinde işler
• Başbakan olduktan sonra kendisini kutlamaya gelen
yüksek yargı organlanna 7 ay sonra iade-i ziyarette bulu-
nan Çiller, ifade özgürlüğü ile demokrasi arasındaki can
alıcı bağın çok iyi anlatılması gerektiğini söyledi. Anayasa
Mahkemesi Başkanı Özden ise "Çağdaş hukuk devleti için
herkes çaba göstermeli' dedı.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Başbakan Tansu Çiller.
demokrasiyı iyi anlamak ve
anlatmak gerektiğini belirte-
rek ifade özgürlüğünün ancak
demokratık hukuk devleti içe-
risinde ışleyebileceğmı söyle-
di. Çiller. "ifade özgürlüğü ile ülkelerde olduğu gibi. bizim ül-
demokrasi arasındaki can alıcı kemizde de bunun son derece
de eden Çiller, şöyle devam
etti:
"Bunu çok iyi anlay abilmek
lazım. Demokrasi, hür ifade
demektir. Ama bu, hukuk dev-
leti içinde işleyebilecek bir
olaydır. Bunun için bütün diğer
bağın nasıl anlatılması, nasıl
geliştirilmesi gerektiği konusu
ise bugün önümüzde duran
önemli bir sorundur" dedi.
Başbakan Çiller, dün. göre-
ve geldiğinde kendisini tebrik
eden yüksek yargı organlan-
nın başkanlanna 7 ay gecık-
meli olarak ıade-i ziyarette
bulundu. Çiller. ilk olarak
Anayasa Mahkemesi Başkanı
Yekta Güngör Özden'i maka-
mındaziyaretetti.
Laıklıİc, devletin ve milletin
bölünmez bütünlüğü ile de-
mokrasınınTürkıye Cumhuri-
yeti Devleti'nın ortak kutsal
iyi anlatılması, genişletiunesi
ve eğer gerekiyorsa yeni ku-
rumlarla beslenmesi lazondır.
İfade özgürlüğü ile demokrasi
arasındaki can alıcı bağın nasıl
anlatılması. nasıl geliştirilmesi
gerektiği konusu ise bugün
önümüzde duran önemli bir so-
rundur."
Anayasa Mahkemesi Baş-
kanı Özden ise yaptığı konuş-
mada, Anayasa Mahkemesi'-
nin devletin tekliğine, ülkenın
tümlüğüne ve ulusun birliğine
olan inancını bugüne kadar
verdiği kararlarla vurgulayan
bir kurum olduğunu söyledi.
değerleri olduğunu vurgulayan Anayasa Mahkemesi'nin,
Çiller, güçler aynhğı prensibi
içerisınde yer alan tüm ku-
rumlann bu kutsal değerlerin
k liiril k
"Türkiye'de etnik ve dinsel kö-
ken ayrımı gözetmeden herkesi
kucakladığını" kaydeden öz-
d îkorunmasıvegeliştirilmesi ko- den. "Atatürk miîliyetçiliğin-gş
nusunda ortak hareket etmesi
gerektiğini kaydetti.
Özellikle Anayasa Mahke-
mesi'ne büyük önem verdikle-
rini belirten Çiller. "Bu nedenle
öncelikle yüce mahkememizi
ziyaretettik" dedı.
Türkiye'de demokrasinin
tümkurumlanyladahaiyiyer-
leşmesıni amaçladıklannı ifa-
den yana olan mahkememiz,
anayasamızın değiştirilmez
kuralları içinde yer alan laikli-
ğin de en önde gelen savunucu-
sudur"dıyekonuştu.
Başbakan Çiller. daha sonra
Yargıtay Başkanı Müfit Utku
ile Danıştay Başkant Metin
Güven'i makamlannda ziyaret
ederek bir süre görüştü.