Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17 MART1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Karakaş: Nevruz
resmibâyram
olmalı
• ANKARA (AA) - SHP
Grup Başkanvekili Ercan
Karakaş, Nevruz'un resmi
bayram olarak ilan
edileceğinin açıklanmasını
olumlu karşıladıklannı
bildirdi. Karakaş,
Ortadoğu'da yüzyıllardır
kutlanılan Nevruz'un
ü]kemİ2de birgerginlik günü
olmaktan çıkanlarak
kardeşlik gününe
dönüştürülmesinin ileri bir
adım olacağını belirtti.
Karakaş, "Ashnda bu konu
ile Kürt kimliğinin açıkça
tanınması ve buna bağli
olarak gereken
düzenlemelerin
yapılmasında çok geç
kalınmışür"dedi. Ercan
Karakaş, konuyla ilgili
olarak yapüğı yazılı
açıklamada şunlan kaydetti:
"Önerimiz hem Nevruz'un
hem de 1 Mayıs'ın en kısa
sûrede yapılacak yasal
düzenlemelerle resmen
bayram ilanedilmesidir."
İnönü'den
Göymen'e
destek turu
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - SHP'nin Onursal
Genel Başkaru Erdal tnönü,
Tunalı Hilmi Caddesi'nde
yürüyerek vatandaşlarla
sohbet etti ve Ankara
Büyükşehir Beiediye Başkan
adayı Korel Göymen için oy
istedi. Korel Göymen'e
destek vermek için geldiğini
belirten İnönü, bir Milli
Piyango satıcısı ile sohbet
ederken, Korel Göymen ile
eşine birer ceyrek bilet aldı.
Çiller'in seçim
genelgesi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Başbakan Tansu
Çiller, bugün başlayan
propaganda döneminde
kamukurumve
kuruluşlannın,
tarafsızlıklanna gölge
düşürecek hareketlerden
kaçınmalannı istedi.
Başbakan Çiller tarafından
yayımlanan genelgede,
"belirtilen esaslara uyulması
ve idarenin tarafsızlığına
gölge düşürecek veya şüphe
uyandıracak her türlü hal ve
hareketlerden kaçınılması
hususunda gereken dikkatin
gösterilmesi veilgililerin bir
defa daha uyanlması"
vurgulandı.
Karataş serbest
bırakıldı
• ANKARA (AA)-DEP
eski genel sekreteri ve Adana
Büyükşehir Beiediye Başkan
adayı Ahmet Karataş,
çıkanldığı DGM tarafından
Ûk sorgulamasından sonra
serbest bırakıldı. Karataş,
yasadışı terör örgütü üyesi
olduğu veçeşitli bombalama
eylemlerine katıldığı
gerekçesiyle gözlem altına
alınmıştı.
CHP'li Altun kaza
geçirdi
• BUCAK(AA)-CHP
Antalya Milletvekili Faik
Altun, Burdur'un Bucak
ilçesinde trafık kazası geçirdi.
Arabası şarampole
yuvarlanan Altun hafıf
yaralandı.
'Devletle barış
sözlesmesi'
• MERSI1N (Cumhuriyet)-
Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı Mehmet Moğultay,
"Devlet artık memuruna
karşı eli sopalı olmayacak"
dedi. Bakanlığıyla ilgili
açılışlar yapmak üzere geldiği
Mersin'de kamu
çalışanlanna verilen sendikal
haklarla ilgili bir basın
toplantısı düzenleyen
Moğultay, sendikal hakkın
demokratik, sosyal hukuk
devleti olmanın en önemli
göstergesi olduğunu
belırterek, "Kamuda
çalışanlar sendıka
kurabilecek, toplusözleşme
yapabilecekvegrev
yapabilecek. Ancak işveren
lokavt ilan edemeyecek"
şeklinde konuştu.
Açıklama
• Yurt Haberleri Servisi -
Refah Partisi Tunceli
Belediyesi başkan adayı M.
Ali Öncü gazetemize bir
açıklama göndererek
adaylıktan çekildiği
yolundaki haberlerin doğru
olmadığını söyledi, Öncü
açıklamasında, "İstifa
etmediğimi hiçbir baskı
alunda bulunrnadığımı ve
bölgemüfettişi Burhan
Sadak'ın bu konuda bana bir
baskı yapmadığını RP'den
aday olmayı kendi iradem ve
isteğımle kabul ettim" dedi.
Karayalçın Izmir'de, memurlara sendika hakkı için aldıklan karan tanımladı:
Koalisyoııladevrim yaptık
• Seçim çahşmalannı
İzmir'de sürdüren SHP
lideri, Çiller'in gündeme
getirdiği gecekondu
affîna karşı çıkarak, bu
sorunun, 4-5 yılda bir af
çıkararak
çözümlenmeyeceğini
söyledi.
MERİHAK
İSMET DEMİRDÖĞEN
İZMİR- SHP Genel Başka-
nı. Başbakan Yardımcısı Mu-
rat Karayalçın. kamu çalışanla-
nna sendika hakkı konusunda
Bakanlar Kurulu'nun aldığı
karan "devrim" olarak niteledı.
Karayalçın, baa çevrelenn
SHP'nin koalisyonda ne yaptı-
ğını sorduğunu anımsatarak.
"Bunu söy le> enler mahcup oldu-
lar. İşte gördünüz, devrim y apı-
yonız" dedi.
Karayalçın seçimlerden son-
ra solda birliğin gerçekleşeceğı-
ni de belirtirken, "Zaten bu ola-
cak. O balde şündi niye ol-
masın. Oylanıuzı boşa at-
mayın, bölmevin" diye konuş-
tu.
SHP lideri, Başbakan Tansu
Çiller'ir gündeme getirdiği ge-
cekondu afTına karşı çıkarak,
gecekondu sorununun 4-5 yılda
bir af çıkanlarak çözülemeye-
ceğini söyledi. SHP Genel Baş-
SHP lideri Ege gezisinde, Çiller'in gecekondu affına karşı olduğunu açıkladı. (Fotoğraf: A A)
kanı Karayalçın. dün İzmir'de
seçim çabşmalanna katıldı.
Narlıdere, Balçova, Buca ve
Bornova'da adaylarla seçim
çalışması yapan Karayalçın,
önceki gece yansı Bakanlar
Kurulu tarafından kabul edilen
kamu çahşanlannın örgütlen-
mesinedaıryasa tasansı yüzün-
den rahattı. Karayalçın. Anka-
ra'dan gelişinde özellikle kamu
çalışanlannın örgütlenmesine
ilişkin gazetecilerin sorulannı
yanıtlamak zorunda kaldı. Ba-
kanlar Kurulu'nun bu konuda
aldığı karan "devrim" olarak
niteleyen Karayalçın, bu yoila
herkesın sendika üyesi ol-
masının önünün açıldığını söy-
ledi. Karayalçın, "Sendika üye-
liği olabildiğince geniş kap-
samlı tutulmuştur. ILO'nun
kararlarımla da ortaya konul-
duğu gibi. bu konuda her ülke
Yılıııaz: Ülkekötüyönetiliyor
OSMANAYPOĞAN
ERZİNCAN/ERZURUM/ESK4ŞE-
HİR/KLTAHYA - Türkiye'nin kötü yö-
netildiğını söyleyen ANAP Genel Başkanı
Mesut Yılmaz, koalisyon partilerinin 1980
öncesinde kaldıklannı ve 199O'lı yıllann
Türkiyesi'ne verebilecekleri hiçbir şeyleri
olmadığını ileri sürdü. Yılmaz, Türkiye'-
nin kurtulması için 27 Mart'ta iki olanak
bulunduğunu belirterek, erken seçimin
yolunu açmak için yurttaşlardan "bir taşla
iki kuş" vurmalannı istedi.
Yılmaz, aralıksız sürdürdüğü seçim ge-
zilerine Karadeniz'den sonra Erzincan,
Erzurum, Eskişehir ve Kütahya'da devam
etti. Aynı gün düzenlenen mitinglerde hal-
ka hitap eden Yılmaz, Türkiye'nin ışstzlik.
terör, pahalıhk gibi sorunlan bulunduğu-
nu, ancak en büyük sorunun "kötü yöne-
tim" olduğunu bildirdi. Türkıye'nın kötü
yönetilmesine çözüm bulunmadan hiçbir
sıkıntının aşılamayacağını ıfade eden
Yılmaz, yönetimin ehil insanlara venlmesı
gereküğini söyledi. Başbakan Çiller'in,
Türkiye'nin durumu kötüye gittikçe geç-
miş dönemleri suçladığını, bu durumda
kendisine "2.5 yıldır siz orada ne yaptınız"
diye sorulması gerektiğini kaydeden
Yılmaz, "Verdikleri hiçbir sözü yerine ge-
tirmemişler. Türkiye'nin bu koalisyonla
hiçbir sonınu çözmesi miimkün değil. Koa-
lisyon ortakları en önemli meselelerde bile
anlaşanuyorlar" diye konuştu.
Başbakan Çiller'in Türkiye'nin kötüye
epdişini değiştiremeyince gündemi değiş-
tirmeye çalıştığını ve TV'den halka masal
anlattığını öne süren Yılmaz, "Devlet ida-
resini göz boyama, masal anlatma yeri zan-
nediyor. Hiçbir şeyi halledemeyince çıkıp
ağlıyor" dedi. Koalisyon partilerinin yerel
seçimlerden önce tekrar halkı aldatmaya
çalışacaklannı ve buna dıkkat edilmesi ge-
rektiğini söyleyen Yılmaz. "Onlara oy ve-
rirseniz, 2.5 yıi daha bu kötü gidişe katlan-
mak zorunda kalırsınız" diye konuştu.
Yılmaz, şöyle dedi:
"Bu koalisyonun ülkeye verebilecekleri
hiçbir şey yok.Onlar hala 80 öncesinde
kalmışlardır. 9O'lı yılların Türkiyesi'ne ve-
rebilecekleri hiçbir şey yok. ANAP ikti-
dannda bir daha olmaz dediğimiz şeyler bu-
gün yeniden olmaya başladı. Hizmetler
aksıyor, darbe sövlentileri konuşuluyor,
elekfrik kesintileri >ar, devalüasyon yapılı-
yor. Bunlar beceriksiz koalisvonun eseri-
dir."
kendi mevzuatını düzenleme
dunımundadır. Bizim almış ol-
duğumuz karar, bu doğrul-
tadır. Ana hatlarıyla merkezi
yönetimde toplusözleşme oldu-
ğunu; hükümet ölçeğinde
toplusözleşme olduğunu, beie-
diye ölçeğinde de hem toplu-
sözleşme hem de grev uygula-
masmın olduğunu, lokavtın
kaldınldığını ifade etmek iste-
rim. Hûkümetin ortakları ola-
rak konunun üzerinde uz-
laştık" dedi.
Gecekondu konusunda Çil-
ler'in tavnnı üstü kapalı eleşti-
ren Karayalçın. "Gecekondu
somnunu nasıl çözeceğiz? Yü-
reğim parçalanıyer demekle ol-
maz, yüreğim dayanmıyor de-
mekle olmaz. Bunlar hesap ki-
tap işi. Ama bunlar konuyu
önemsememekten değil, hesap
yapmasını bilmemelerinden
kaynaklanıyor. Bilmiyorlar bu
işi" diye konuştu.
Gecekondu afTına karşı
Karayalçın, Başbakan Ta-
nsu Çiller'in gündeme getirdiği
gecekondu affına karşı çıktı.
Karayalçın, arsa mafyasının
gözardı edilemeyeceğini belirte-
rek. "Gecekondu sonınu 4-5
yılda af çıkanlarak çözülmez.
Ölsa olsa yurttaşlan 5 yıl daha
gecekondu yapmak için teşvik
etmiş olursunuz" dedi.
Karayalçın, Uşak mıtingin-
de yaptığı konuşmada, hükü-
met protokolünde yeralmayan
konularda ortaklann aynı şeyi
düşünmek zorunda olmadığına
dikkat çektı. Seçimden seçime
gecekondu affı çıkanlarak
kentlerin gecekondulardan
kurtanlamayacağını belirten
Karayalçın. şunlan söyledi:
"Her Başbakan kendi siyasi
göriişüne göre af çıkarması,
Türkiye kentlerinin gelişmesini
önlemektir, önünü tıkamaktır.
Hazine arazisini parselleyip ge-
cekondu yapacaklar, kiraya ve-
recekier, biz de afledeceğiz.
Bunu kabul etmemiz miimkün
değil."
Karayalçın, gecekondu soru-
nunun SHP'nin programında
öngörüldüğü biçimde kentlerde
1 milyar metrekare arsa üretile-
rek \e bunlann altyapısı hazır-
lanarak yurttaşlara konut yapı-
mı için tahsis edilmesiyle önle-
nebileceğini kaydetti.
Dcniz Baytcal Afyon'da
Bütünpartileryolsuzlıık
çamurunabulaştı
POLAT YILMAZ
AFYON - Cumhuriyet Halk
Partisi Genel Başkanı Deniz
Baykal, 7 yıllık partilerin bile
yolsuzluk çamurunda kirlendı-
ğini, buna karşm CHP'nin 70
yıldır bir temizlik abidesi olarak
ayakta kaldığını söyledi.
Baykal, CHP'nin, devlet
mahna el sürdürmemeye ka-
rarb olduğunu ve devlet mahna
uzanacak ellerin kınlacağını
vurguladığı konuşmasmda.
"Biz, Yunan'ı Afyon'dan kovan
partiyiz. Biz, haşhaşı ektiren,
Kıbns'a çıkan partiyiz. Biz Ku-
vayı MiUiyeciyiz" dedi.
Partisince. İmaret Meydanı'-
nda düzenlenen mitinge, 1 saat
15 dakikalık bir gecikmeyle ge-
len Deniz Baykal'ı 2 bin kişilik
bir kalabalık ızledi. Baykal.
sosyal demokrat hareketin Af-
yon'da yeterince destek görme-
diğinin bilincinde olduklannı
belirterek şunlan söyledi:
"Biz, her zaman ne söylediy-
sek doğru çıktı. 1991'de yapdan
genel seçimlerde, 8 yıllık ANAP
iktidarının biteceğini, yerine ye-
ni bir dönem başlayacağını san-
dınız. Ne değişti? Demirel, Sızi
ben kurtannm, düşün peşıme'
dedi. 500 günlük süre istedi ve
enflasyonu yüzde 10'un altına in-
direceğini ilan etti. Ne oldu, ge-
çen şubat ayında aylık enflasvon
yüzde 10'un üzerine çıktı. Bunla-
ra 27 Mart'ta gereken dersi ve-
receğinize inanıyorum."
Afyonlu seçmenle DYP ve
ANAP arasındaki "hissi bağı"
koparmak için çaba eösteren
Baykal. "Hadi Demirel de köy-
lü, halden anlar diye oy verdiniz.
Şimdi Demirel, siyasetin dışına
çıktı. Tansu Çiller de mi köylü?
Köylü ama Yeniköylü. Boğazi-
çili; yokluktan, pancardan, sı-
kıntıdan, gübreden anlar mı? Bi-
lir mi pancarın nasıl işlendiğini?
Eski DYP ile şimdiki DYP
arasında dünya kadar fark var.
Bırakm üıadı, verin bunlara
derslerini" şeklinde konuştu.
Afyon adaylannın tanuıldığı
mitinge katılanlann daha çok
ilçe ve köylerden olması göze
çarptı.
ÇİZMEDEN YUKARI / MUSA KART
POLITIKA GUNLUGU
HİKMET ÇETİNKAYA
HAYDJ, A/£t/#UZ V
LAYALlMf.
Kuyruklan Sıkışınca...
Apaçık demokrasi düşmanlığı yapıyorlar. Maskeleri
yüzlerinden düştükçe çıldırıyorlar.
'Malum gazete'rim 'takkeli liboş'\an dün köşelerinde
tıpkı biryerlerine 'şap sürülmüş' gibi hop hopluyorlardı.
Birisi şöyleyazıyordu. Hani o 'bohçacı frad/n'kimliğini
çok seven dedikoducu:
"Necla Hanım rse çok farklı bir kişilik: Yırtıcı, atak, sal-
dırgan, ama bu görüntüyü tam desteklemeyen bir fikri
ve akademik yapı..."
Vah zavallı vah! Vah, kurban derilerini toplayıp milyar-
ları cebe indirenler vah! Vah Türkiye'yi 'ortaçaö'ın ka-
ranlığına götürmek isteyen 'karayobaz çeteleri' vah!
Vah Sıvas'ta onlarca aydının diri diri yakılmasına alkış
tutan 'Aan/p/c/'lervah!
Biznediyordukbudinbezirgânlarıhakkındaaylardır?
Şöyle:
"Bu kişilere inanmayın, kanmaym; hepsi demokrasi
düşmanı yaratıklardır..."
Show TV'de izledinız elmacık kemikleri çıkık kadını.
Onun bir demokrasi düşmanı olduğunu gördünüz. Pro-
fesör Necla Arat'm karşısında nasıl ezilip büzüldüğünü;
'de/; saçması' çıkışlarla nasıl yitip gittiğine tanık oldu-
nuz.
Dün sabah, gazetelerini okuyunca yine keyiflendim
inanın Bu 'kaniçici'ler; panikleyince, maskeleri yeredü-
şünce, çok komik oluyorlar. Hele 'bohçacı kadın' 'Bahri
Koru', kuyruğu sıkışınca oradan oraya koşup, sağa sola
tırmık atıyor
Diyor ki:
"Beyazcamm özelliği bu, ekranın öte tarafında konu-
şanlarm duygularını bize taşımıyor. Biraz da o yüzden,
biraz da Mehmet Ali Birand ile Can Dündar sürekli yere
bakıp gözlerini bizden kaçırdıklarından utanıp utanma-
dıklarını çıkaramadım... "
Oldu mu şimdi 'Bahri', oldu mu?
Elmacık kemikleri çıkık kadın, içindekilerini döktü. Iz-
leyenler de kararını verdi:
"Bu kadın bir ruh hastası, bir zavallı..."
Bir başka 'takkeli liboş'da şöyle yazıyordu:
"O halde Prof. Arat'm aradığı neydi? İşte bunu kendi-
sine sormak lazım gelirdi. Tartışmanm yönü bu olmalıy-
dı. Fakat E. Şenlikoğlu yanlış bir diyalektikle (tartışma
metoduyla) Prof. Arat'm cüretini arttırıp zulmünü kolay-
laştırdı..."
Ne dersiniz? Güler misiniz yoksa ağlar mısınız?
Necla Arat, Emine Şenlikoğlu'na açıkoturumda zu-
lümde bulunmuş. Utanmadan, sıkılmadan yalan yazı-
yorlar.
ötekı 'takkeliliboş'ise Necla Arat'ın üzerine yüriiyor-
du her zaman olduğu gibi. Zaten sıkışınca öyle yapardı.
insanların özel yaşamına girer, kurtuluşu burada bulur-
du:
"Önce şunu kaydedeyim: Ara sıra, daha çok gözümü
kapatıp sesleri izlediğimde tartışanlardan hangisi ilko-
kul mezunu, hangisi profesördü karıştırdım."
Ne derler?
Sevsinler seni 'takkeliliboş'uml
Devam ediyordu:
"Emine Hanım bazen bayağı ders verir gibiydi. öteki-
si de (Yani Necla Arat) fanatik birpropagandist edasıyla
konuşuyordu. Necla Hanım öyle bakışlar fırlatıyordu ki,
idam mahkûmunasonsözüsoruyorsandım..."
Oteki 'faMe///;bO£'Emine'yekızıyordu.Tam 'seçimle-
re beş kala' televizyona çıkmasına karşıydı. Üstelik ilko-
kul mezunu cahil bir kadının böyle tartışmalara katılma-
masının yararlarını 'kapalı biçimde' yansıtıyordu:
"Keşke Prof. Arat'm karşısına o açıkoturumun telefon
misafirleri olan Prof. Yaşar Nuri öztürfc ile Prof. Süley-
man Ateş 'ten biri çıkarılsaydı. Merak ediyorum: Her da-
vete icabet etmek gibi bir mecburiyet mi vardır?"
Gerçekten bu 'takkeliliboş'\ar 'korcahil'. Yahu, bu a(?ı-
koturum 'kadın haklarını' içeriyordu. Necla Arat'm karşı-
sına da Emine çıkmıştı.
Evet dün 'karayobaz çeteleri' panik halindeydi...
Gerçek Müslüman yalan söyler mi?
Söylemez...
Ama bunlar 'sahte Müslüman' oldukları için söyler...
Torbah'da izinsiz kurban derisini toplayan kimdir
'Bahrıi
'BahriKoru', atv'de Ali Kırca'nın programında 'Müslü-
manlara baskı yapıldığı'na örnekler verirken Bayındır'-
da izinsiz kurban derisi toplayan kişiyi neden savundu?
Türk Hava Kurumu'nun 'Deri Toplama Raporu'nöa bu
olay 'Fethullahçılar'\r\ izinsiz deri toplamalarına ilişkin-
di. Milyarları cebe ındiren, devlete vergi vermeyen din
bezırgânlarını elbet 'Bahri'savunacaktı. Çünkü işin için-
de Fethullah Hoca vardı.
Acaba kaçak deri toplarken (Fatih Öğrenci Yurdu adı-
na) yakalanan Hasan Çimentay ı mahkemede savunan
avukat kimdi?
'Malum gazete'n\n görünmeyen patronu Fethullah
Gülen'in avukatı Feti Ün...
Fetı Ün ayrıca başka kimin avukatıdır?
Türkiye Cumhuriyetı Milli Eğitim Bakanlığı Yurtdışı
Öğretim-Eğitim Genel Müdürü Aysal Aytaç'ın...
Bayındır'da Fatih Öğrenci Yurdu kimin himayesinde-
dir?
'Fethullahçılar'\n..
Bızım amacımız, dın bezırgânlarının maskelerini aşa-
ğıya indirmek. Gerçek kimliklerinı sergilemek.
Korkmayın bu din bezirgânlanndan. Yılmayın, üstleri-
ne gidin. Solucan gibidirler kaçarlar...
Ecevit, RP gibi diğerpartilerin de üzerlerinde yolsuzluk lekeleri bulunduğunu söyledi:
Laik cumhuriyetiRefah'akarşı kıırtardık
CGDolayıkınadı
UFUKTEKİN
ADANA - Refah Partisi'ne yönelik
eleştirilerini Adana'da düzenlenen
mitingde de sürdüren DSP Genel
Başkanı Bülent Ecevit, "Çok şükür laik
cumhuriyeti Refah Partisi tehlikesinden
kurtardık"dedi. RP'yi "istismarcı"
parti olarak değerlendiren Ecevıt, SHP.
DYP ve ANAP için de "Hepsi aynı mal,
üzerlerinde yolsuzluk lekeleri var"
ifadesini kullandı. UğurMumcu
Alanı'ndaki konuşmasına 45 dakika
gecikmeyle başlayabilen DSP lideri.
oldukça coşkulu bir kalabalığa seslendi.
Konuşmasına gecmeden önce, "Bu
meydana adını veren, Atatürk ilkelerine,
laikliğe ve demokrasiye ödün vermeden
sahip çıktığı için bunu y aşamıy la ödeyen
Uğur Mumcu'yu saygıyla anıyorum"
diyen Ecevit, partisinin büyükşehir,
Seyhan ve Yüreğir başkan adaylan
Şitai Çığ, Demir Görgûn (Karaman) ve
Mehmet Büyükyılmaz'ı
"başkanlarımız" diye tanıttı, dılınin
sürçtüğünü fark edince de "Ailah
söyletiyor"diyerekespri yaptı. Bölücü
terör, Sovyetler Bırliğı v e
Yugoslavya'nın dağılma olasılığı gibi
konularda 1987yıhndaçeşitli
tahminlerde bulunduğunu anımsatan
DSP lideri Ecevit, söyîediklerinin
harfiyen gerçekleştiğine dikkat çekerek
şöyle konuştu: "Sırp saldırtsına uğrayan
Boşnaklar, Ermenistan'ın saldınsma
maruzkalanAzeriler, TürkiyeKıbnsı
kurtardı, bızı de kurtaracakûr" diye
umutlandı, ama umutlan boşa çıktı.
Bunun sorumlusu Türk milleri değil, onu
yönetenterdir, ileriyi göremeyen
politikacılardır." "Türkiye'de Kürt
sorunu yoktur, Güney doğu sonınu
vardff" şeklındeki görüşünü
tekrarlayan Ecevit, Türkiye
topraklannda yaşayanlann hiçbir
zaman "Sen hangi ırktansın" demeden
kaynaşıp bugunkü Türk milleüni
oluşturduğunuanlattı.
Ağalarla pazarlık
DSP dışındaki partilenn
Güneydoğu'ya gidip "Benim cebimde 5
binov var" diyen ağalarla pazarlığa
giriştiğini öne süren Ecevit; ANAP,
DYP ve SHP'nin Güneydoğu'daki
ağahk düzenine diyet borcu olduğunu
söyledi. Türkıye'nın Körfez Savaşı
sırasında "Amerika'nın kuyruğu"na
takıldığını ve "Amerika'dan daha
Amerikancı" bir tavır sergılediği
görüşünü vurgulayan Bülent Ecevit,
"Bu politikadan hem Güneydoğu'nun
ekononüsi çöktü hem Türkiy e ekonomisi
zarar gördü. Türkiye Amerika'nın
isteklerine daha önceleri de uymuş
olsaydı bugünyoktu" dedi. Türkiye'yi 10
yıldırANAP. DYP ve SHP'nin '
yönettığıni, ancak bu üç partınin dış ve
iç politikada birbirini izleyen bir tavır
içinde olduğunu savunan DSP lideri
Ecevit, şöyledevam etti: "Bu üç parti de
özde aynı, çünkü aynı politikaları
izliyorlar. 3'ü de aynı yolsuzluk
batağında. "Tenceredibin kara. benımkı
senden kara' misali ANAP'm üzerinde
hay ali ihracat, DYP'nin üzerinde
İLKŞAN, SHP'nin üzerinde de katmerli
İSKİ ve ASKİ lekeleri var. Birbirleriyle
uğraşacak halleri yok. Hepsi aynı mal."
RP lıden Necmettin Erbakan'ın
güleryüzlü bir üslupla halkı istismar
etüğini ve "adil düzen"den ne anladığını
örnekler vererek anktan DSP liden
Bülent Ecevıt. "Başbakan Ecevit" ve
"Halkçı Ecevit" sloganlan arasında
şunlan söy ledi: "Üç parti, laik
cumhuriyeti yıkmak isteyen, Atatürk
düşmanlarını kucağında banndıran bir
partiye meydanı bırakmıştı. Çünkü
RP'yi güçlendiren bu üç parrinin
günahlarıydı. Ama biz meydanlara
çıkarak RP'nin maskesini indirdik.
Say ın Erbakan ne idüğü belirsiz adil
düzenle her türlü sorunun üstesinden
geleceğini söyiüyordu. Bankadan para
alınacak faiz ödenmeyecek. herkes
sosyal güvenceye kavuşacak, ama prim
ödemeyecek, fabrika kurmak isteyen
sermayeye gerek duymayacak. kimse
vergi ödemeyecek' diyordu. Bunlann
hepsinin aldarmaca olduğunu gür
sesimizle anlattık. RP bir y andan
cumhuriv etin ordusuna çengel atıyor, öte
yandan "îslami cıhat ordusu kurduk.
katılmayanın nikahı düşer' diyordu.
Zekat RP'ye verilmeli" diyordu. RP
insanların sadece dinini değil, parasını da
sömürüyordu. Kısacası biz bu RP
tehlikesinden laik cumhuriyeti çok şükür
kurtardık. V ükselen oyunu tersyüz
ettik."
Çiflev'ingezisinde
gazetecUer tartaklündı
ŞEBNEMGÜNGÖR
GLTÇİNtLCÎ
ANTALYA/ISPARTA/
BURDUR -DYP Genel Başka-
nı ve Başbakan Tansu Çiller,
Burdur ve Isparta'da kalkın-
mada bırinci derecede öncelik
ve baraj sözü verdi. Çiller,"Yıl-
larca borç almışlar. Faizi ucuz
tutmuşlar. Ben bunu kıntıaya
kararhyım" dedi.
Başbakan Tansu Çiller'in
dünkü seçim geasi olaylı başla-
dı. Antalya Havaalanı'na bera-
berinde Ankara'dan getirdiği
yaklaşık 40 gazeteciyle birlikte
inen Çiller. Isparta'ya gitmek
üzere helikoptere yöneldi. Da-
ha önce iki helikopterin haar
bulundurulacağı bildirilmesine
rağmen sadece tek helikopterin
havaalanına getırilmesi basın
mensuplan arasında panik ya-
rattı. Tek helikoptere binmek
için çok sayıda gazeteci heli-
kopterin önüne gidince karma-
şa yaşandı. Helıkoptenn kalkı-
şının gecikmesi üzerine Başba-
kanlık Koruma Müdürü Restd
Kalkan, çevik kuvvete müdaha-
le etmelen emnnı verdi. Güven-
lik güçleri bir anda çember ha-
lınde gazetecılerin etrafını sardı
ve çıkan tartışma kavgaya dö-
nüştü. Cop veyumruk kulianan
çevik kuvvet, gazetecilerin, heli-
kopterin yanındaki parti yetki-
lilerine ulaşmalannı da engelle-
di. Çıkan tarüşmada Flash TV
muhabiri Tacettin Vural elin-
den yaralanırken, Flash TV
kameramanı özbey Özay. Ka-
nal D muhabiri Serdar Cebe.
Yeni Günaydın muhabiri Ha-
san Polat, Türkiye gazetesi foto
muhabiri Ertuğnd Onursal ile
DYP Basın Müsaviri Turgut
Ydmaz Güven de tartaklandı-
lar.
Çağdaş Gazeteciler Derneği
(ÇGD), Başbakan Tansu Çil-
ler'in seçim gezisini izleyen ga-
zetecileri" polis tarafından
dövülmt -nı sert bir dille kma-
dı.