03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 ARALIK 1994 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA VjİüNÜN TELEVÎZYON 17 İLMLERİ P9.00 IKanal D MÜZİKAL $0.30 ShovvTV DRAM 11.30 ILDURU 2.00 fehovvTV DRAM Küçük Bey Ahmet. babasının ısteği doğnıltusunda öğretmenlik yapmaktadır. Ancak şarkıcı olmak istemektedır. Yn: Hulkı Saner. Oyn: Ahmet Özhan, Hale Soygazi.. Yarın Ağlayacagun Yasalara ve gorevıne Dağlı olan bir savcı, ünlü bir tnafya babasının davasını ustlenir. Yn: Halit Refığ. Oyn- Kadır tnanır. Yaprak Özdemiroğlu. HayatOkulu (Mortuary Academy)- Max ve Sam. miras kalan ce- naze levazımatçılığını işletmeye çalışır. Yn: Michael Schroeder. Oyn: PaulBartel, Mary VVoronov (1987). Bir Prensesin Övküsü (Autobiography of a 1>rincess)- Hindistanlı sürgün prensesle bir lngılızın dostluğu. J. Ivory'nin ilk- lennden. James Mason. Madhur Jaffrey var (1975). "Film BittT, TRT l'in öğle kuşağında, 14.10'da ekrana gelecek. 12.10 MUZİKAL 12.10 Interstar DUYGUSAL 12.10 TRTINT MELODRAM 13.30 ShovvTV MASAL 13.10 Kanal D DUYGUSAL 14.00 atv DRAM 14.10 TRT1 DRAM 14.45 ShovvTV DRAM 76.20 atv DRAM 16.30 Kanal 6 MELODRAf 77.35 ShovvTV DRAM 20.05 ,. Kanal D MACERA 20.20 HBB GERİLİM 27.70 Interstar V y GÜLDÜRÜ 22.40 atv MACERA 23.70 ShowTV DRAM Jolson'ın Öyküsü (The Jolson Story)- llk seslı fılmde (The Jazzsinger, 1927) oyna>arak tarıhe geçen Al Johnson'ın öyküsü. Yn: A. E. Green. Oyn. Larry Parks (1946, I28dk). Gazeteci Mafya hesabına çalışan bir kabadayı ile gazeteci bir genç kızın aşk ve macera öyküsü. Yn: Yücel Uçanog- lu. Oyn: Kadır Inanır, Sevda Karaca. SiyahGelinlik Hızlı yaşamayı seven birdenızcı. sonunda mutluluğu sevdıği kadının yanındabulacaktır. Yn: Orhan Elmas. Oyn Hülya Koçyiğit. Murat Soydan. Baba Yaga (Golden Antıer)- Sho\v TV, Rus masal fılmlerini ya- yımlamayı sıirdüruyor. Bu kez ormanda kaybolan iki kardeşın öyküsü var. Yn. Alexander Rovv. Yeşil Bir Dünya Çevre sorunlarının*da konu edildığı bir aşk öyküsü. Yönetmen' Faruk Turgut Oyuncular: Tolga Savacı. Ayşegül Aldınç KaderÇıkmaa BİF soygunu onlemeye çaTışırken satcât kalan bır genç- le. kaldığı evin kızı ile aşkı konu edılıyor. Yn: Çetin Inanç Oyn Aytaç Arman, Fatma Belgen. FilmBitti Boşanmak üzere olan ıkı sınema yıldızı. kan koca ro- lünde kamera karşısına geçer. Yn: Yavuz Özkan. Oyn: Zeliha Berksoy. Kadır lnanır Duvak Zaloğlu Evlenmelerı kızın babası tarafından engellenen ıki sevgılı dağa çıkar. Yn: Remzı Jöntürk. Oyn: Yılmaz Köksal, Ayfer Başıbüyük. Kahreden Gençlik Sorumsuz ana babalarfa, dejenere olmuş gençlerin öy- küsünün anlatıldığı bir fılm. Yn: Orhan Elmas. Oyn: Cüneyt Arkın. Nebahat Çehre. Assolist Ünlü bir şarkıcıyla, genç bir delıkanlının aşk öyküsü. Sıradan kalıplan aşamayan fılmde Ayşe Tunalı, Bü- lent Bılgıç var. Sarhoşum Bir zamanlar ünlü olan Müslüm Gürses. çaptan düşün- ce kendısını ıçkıye venr. Yn: Yavuz Fıgenli. Oyn: Müslüm Gürses. Muhterem Nur. Hafta Sonu Tatili (VVeekend at Bernie's)- Bir sıgorta şırketınde çalışan ıkı genç. patronlannın evıne gıder Yön: Ted Kotch- eff. Oyn: Andrevv Mc Carthy, Johanthan Sılverman. Beyin Dalgaları (Brâin W a\ e»)- Beyin operasyonu geçiren kadın, teh- lıkelı durumlara düşer. Yn: Ulı Lommel. Oyn: Suzan- na Love. Tonv Curtıs. Keır Dullea. Gecikenler Koleji Gündüzlerı çalışan gecelen öğrenimlerini sürdüren bir grup genç \e öğretmenlerının öyküsü. Yn: Ümit Volkan. Oyn: Sınan Bengier, Ayla Algan. Genç Pövüşçüler (College Kickboxers)- Sadece kanlı kavga sahnele- nnden oluşan bir fılm. Yn: Eric Sherman. Oyn: Ken Rendall Johnson, Tang Tak Wmg (1991, 85 dk). Kuraldışı Bir Kadın (De Onfatsoenlijke Yrouv»)- 30 yaşlanndaki kadın, tutkulu bir ılışkiye girer. Yn Ber Verbong. Oyn: Jo- se Way, Coen van Vrijberghe de Coningh (1991). 23.45 / Kanal 6 / Lçurtmayı VurmasiBİar Ayrıntıh bilgi yanda 00.50 Kanal D MACERA Kulis (Backstage) - Ünlü bir ABD'li pop şarkıcısı (Laura Brannıgan) Avustralya'da tıyatro oyunculuğunu de- ner. Yn. Jonathan Hardy. Oyn: Mıchael Aitkens. Zafer İçin (The Victors)- 2. Dünya Savaşf nı, taraflar açısından vermeyı deneyen bir fılm. Yn: C. Foreman. Oyn: G. Peppard, E VVallach. J. Moreau. R. Schneider(1962). Tehlikeli Dövüş {Blood Match)- Sadece şiddet fılmi meraklısının iz- leyebıleceğı bir ıntıkam öyküsü. Yn' Albert Pyun. Oyn: Toom Mathevvs, Hope M. Carlton (1991. 71 dk). KOfUHl Yerli fılmler Yabancı filmler llzleyin /Orta Halli Değmez GÖKSEL MUTLULUK Ünlü îsviçreli yazar Charles-Ferdinand Ramuz'nün öyküleri. Dilimize Çeviren: Doç. Dr. Tuna Ertem GÜ1NDOGAN Y\YINLARI Ankara ve îstanbul'da çalışmalar tamamlandı. Antenler tek yÖnden tüm kanallan alabilecek Frekans haritasında geriye sayım •Bilkent Üniversitesi verilerine göre, yurt çapında koordinasyonsuz olarak yerleştirilen 10 bin 650 televizyon vericisi var. Çalışmalar sonrasında toplam kanal kapasitesi içinde kişi başına düşecek kanal sayısı 7'den az olmayacak. RTÜK'nin ulusal frekans planlamasında kanal sayısını yükseltmesi halinde bu sayı artabilecek. HÜLYA KARABAĞL1 ~ ANKARA- Türkıye'nın frekans planlaması çalışmalannda geriye sayım başladı. Kamuoyu- nu 'ek bir mali yük getirecek mi' ya da yatı- nmcılan 'nasıl olacak' sorulanyla yakından il- gilendırenkonularaçıklığakavuşuyor. Bilkent Lniversitesi bünyesınde oluşturulan uzman bir ekıp, Prof. Dr. Hayrettin Köymenbaşkanlığın- da, Türkıye'nın "frekans haritasının"çıkanl- ması içın çalışmalara devam ediyor. Uygulama aşamasında doğabilecek tartışma- lann en aza indirgenmesı ıçin kullanılabılir bir plan yapmantn gerekli olduğunu kaydeden Köymen. "Plan uygulamayageçtikten sonra 'pardon olmamış' demek olanaksız. Daha iyi olabilirdi denmesi de tehlikeli bir şey. En iyi- lerinden birini bulup çıkarmak şarttır" de- dı. Köymen. sorulanmızı şöyle yanıtladı. - Frekans planlaması denildiğinde anlatıl- mak istenen nedir? KÖYMEN- Frekans planlaması Türkiye se- malannda yayın yapma imkânının en uygun şe- kilde kullanımıdır. Frekans planlamasıyla sağ- lanmak istenen şey. bir ulusal servetın etkin ve rasyonel kullanımıdır Yayın frekansını ikı ke- re aynı noktada kullandınız mı, bugünkü yayın kirliliğı ve karışıklığı (enterferans) ortaya çıkı- yor. Frekans planlaması yaparken işte üzerinde durulan. aynı frekansın mümkün olduğu kadar birbırine yakın kullanılabilır kılınması Sayısal harita bilgisayara yükltt - Planlamada izlediğiniz yöntemi açıklar mısınız? KÖYMEN- Dünyanın bırçok ülkesınde. rad- yo yayınlannın başlamasından itıbaren planlı ve dıkkatlı yayın ıçın kurumlar oluşturulmuş. ABD. Kuzey ve Batı Avnıpa, Ingıltere gıbi ül- kelerde kurulan enstıtü ve kurumlar, 45 yıldır son teknolojik gelişmeleri de ızleyerek frekans planlaması yapıyor. Aynca. dığer ülkeler ara- sında doğabilecek sorunlar konusunda da Ulus- lararası Telekomünıkasyon Bırlığı (1TU) ile iş- birliğı ıçındeler. 1980'lerden sonra gelişen ve ucuzlayan bılgısayar teknolojısı. daha önce on- Frekans çalışmalarını yürüten Prof. Köymen "Uygulamaya geçtikten sonra 'pardon ol- mamış' diyemezsiniz. En iyilerden birini çıkartmak şart" diyor. (TARIK T1NAZAY) lann da kullandığı yöntemlen etkılemış. 'Sayı- sal ülke haritası' denilen ve çeşıtli noktalarda bir ülkenın yükseklik bılgisinın bilgisayara ak- tanidıgıyenıbıryöntemgelıştırilmış. Bu.bizim de üzennde çalıştığımız yöntem. 'Pardon olmamış'' denemez -Yöntemi nasıl uyguluyorsunuz? KÖYMEN- Konunun cıddıyeti var. Planın bir kere yapıldıktan sonra, degıştırilmesi çok zor. Çünkü bunun ıçın yatınmlar yapılacak, 'pardon olmamış' denmesi mümkün değıl DolayiMyla, 'daha iyi olabilirdi' denmesi teh- likeli bir şey. Her zaman 'iyiden daha iyisi var- dır ama, en iyilerden birini bulup çıkarmak şarttır.' Harita Genel Komutanhğı'nınhazırla- dığı Türkıye'nın sayısal (elektronık) hantasını bilgisayara yerleştırdık. Aynca, sankı bir ven- cıyi ülİcenın herhangı bir noktasına koymuşuz varsayımından hareketle gücü, koordinatlan, yerden yükseklıği ve anten özelliğı ile frekans- lan tanımladık. Şu anda. gerek televizyon \e radyo vericılennın, gerekse çalışmayan vencı- lerin sankı çalışıyormuş gıbi çok az bir hata pa- yı ile yarattığı elektnk alan şıddetını tahmın edebılıyoruz. Yani, vencının yaptığı yayının netbırşekıldeizlenmesı.ızlenilenbölgelenndı- şına çıkıldığında. aynı frekanstan başka bir ya- yının verilıp venlmeyeceğıni görebılıyoruz. - Çalışmalarda mevcut durumu gözetiyor musunuz? KÖYMEN- TRT ile özel televizyonlann ve- ncılennın durumunu gözetmeyen bir planda ba- şanlı olmak olanaksızdır. Her plan yapıldığın- da, hele bu kadar çok vencıyle koordinasyon- suz bir şekılde yayın yapılan ülkede, mev cut du- rumu gözermek zonlndasinız. Bu bile bazı so- runlar yarattı. Radyo ve televizyon kurumlan- na kullandıklan her verıcı ıçın çeşıtli bılgılenn istendığı bir form dağıttık.tlk gelen sonuçlardan yüzde 15 cıvarında doğru bilgı aldık. Incelenen form sayısı 11 bin civanndadır. Bunlann içeri- sinde de küçük vericiler yer almıyor. Ikinci bir tur yapıldı. Yüzde 70 civannda doğruluk payı aldık Gen kalan bilgılerin gelemeyeceğını sap- tayarak, *en kötü hal' denilen yöntemi uygu- ladık Yanı, başkalanna yayın yaptırmamak açı- sından sorusuna yanıt bulduk. Verı tabanını ha- zırladık Saptadıgımız 10 bin 650 tane vencı ile küçük verıcılerı bilgisayara döktük. 'VericUeri yasallaştirmıyoruz' - Bu durum vericilerin yasallaştırılması anlamına geliyor mu? KÖ^ MEN- Böyle bir şey söz konusu ola- maz. Mevcut durumun kullanılmasının iki ne- deni var. Yayın hızmetınin götürüldüğü yerle- n belırlemek hem de enterfarans nedenlerini or- taya çıkarmak Saptama sonucunde ne çıkar or- taya, 'iyi bir yer' ıse vencının konumunu de- ğiştirmenın gereğı yok. Yok kırlilığe, gürültü- ye. izlenmemeye nedense yeri değiştırilır - Planlamada hangi bölgelere geldiniz? KÖYMEN- BıldığınızgibıAnkaraveIstan- bul'u tamamladık Trakya'ya geçtık. Sınırdan ıtibaren büyük yerleşme merkezlerinde kanal sayısını maksimize edecek ve kırsal alanda da homojen bir dağılımı sağlayacak şekilde bir planlama stratejisını Trakya'dan başlattık. Zor- luklanmız var. Türkiye gibı arazisi dağlık bir ül- kede nüfusun yerleşme durumu da önemlidir. Bizde nüfusun büyük çoğunlugunun ilçe mer- kezlerinde, yüzde 60 ve yukansının ise daha yüksek merkezlerde oturduğunu görüyoruz. Köy, köy merkezı. mezralar ve askeri alanlar hepsi nüfusun yüzde 2.5'unu kapsıyor. Bizım amacımız bırey başına düşecek kanal sayısını arttırmak olduğuna göre, bu alanda zorluk tah- mın edılebılır. - Planlamadan sonra TV alıcıları değişti- rilecek mi? KÖYMEN- Türkiye'de kullanılan TV alıcı- lannın büyük çoğunlugunun yaşlannın 8 yıldan daha genç olması önemli bir girdi. Türkiye'de TV alıcısı üreten firmalann hepsinın çok geliş- miş yan kanal bastırma fıltrelerı kullanması önemli bir faktör. Yenı bir mali yük gelmeye- cek Izleyıcıler, var olan televizyonlan ve düz- gün bir antenle, bir tek yöne bakarak. alınabi- lecek bütün kanallan ızleyebilecek. Kişibaşına 7TVkanalP - Türkiye'nin toplam frekans kapasitesi nedir? KÖYMEN- Öncelikle. ulusal kanal sayısı, bölgesel ve yerel kanal sayısı hakkında kararı Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) ve- recek. Kamuovunda. 7-8 kanal ulusal yayın ya- pabilır görüşü var. Ancak bu göruşlere şımdi- den iltifat etmek doğru gelmıyor. Çünkü, RTÜK, bizim belirledıgımiz frekans kanallan sayısımn ne kadannı ulusal dıye ayıracak bu bellı değıl. Hangı knterlere göre. ulusal, hangi knterlere göre bölgesel, yerel dıyecek açıklık belırtilmıyor. O yüzden. bızım demek ıstediği- mız. toplam kapasıte ıçınde kışı başına düşecek kanal sayısı 7'den aşagı olamaz. Yukan olabi- lir. En doğru tespıt ıse büyük şehırler planlan- dıktan ve bunlann etkı alanlan belırlendikten sonra ortaya çıkacaktır. - TÜRKSAT 1 B'nin planlamada ne gibi et- kisi var? KÖYMEN- TÜRKSAT 1 B'nin frekans planlaması içinde yerı yok. Ancak şöyle bir il- gısı var, dıyelım kı. filanca vadının içinde bir köye yayın götürülecek. Burada. teknolojinın önerdığı en uygun çözüm bir uydudan yayını alıp televızvon vencısıne nakleden ve ucuza mal olan bir sıstemı kullanmak - Radyolar için çalışmalar ne zaman ? KÖYMEN- Çalışmalar başladı. TV venci- lerinin sayısımn çokluğu ve karmaşıklığı dola- yısıyla öncelikle zor konunun ele alınması ge- rekliydı Radyo vericılennın formlan okunup ven tabanına gınlmeye başlandı. Kanal D 24.00 Çeşitlemeler'de Minelli konseri görüntüleri TV Servisi- Haldun Dormen'ın yayına hazırladığı "Çeşitlemeler" proeramında bu akşam, Lisa Mincllinın 1992 yılında Radio Cirv Müzikholü'nde verdığı konserden görüntüler ekrana gelıvor. Kemal Uzun'un yönettiğı ve Rengin Sekban ile Emre Altuğ'un sunduklan programda, Annıe Get Your Gun ve Kabare Müzikholü' nden görüntüler de yer alacak. "Çeşitlemeler"de aynca Hadi Çaman \e Yeditepe Oyuncuları, Şahika Tekand Stüdyo Oyuncuları ve Şehir Tiyatroları ndaki çalışmalar ekrana getınlecek Programın stüdyo konuğu ise Mehmet Aslantuğ olacak. Kanal 6 23.45\ Başaran'ııı filmi yeniden Bir sevgi filmiIX Servisi- "llçurtmayı Vurma- smlar'.bırcezaevınınkadınlarkoğu- şunda hükümlü annesıyle yaşamak zorunda kalan dünyadan habersız 5 yaşındaki sevgıdolubirçocuğun.dü- şünce suçundan tutuklu genç bir ka- dınla taş duvarlar arasında kurduğu dostluğun ve onun gidışıyle yaşadığı düş kınkhğının öyküsünü anlatıyor. Feride Çiçekoğlu'nun cezaevı gözlemlerine dayanan öyküsünden uyarlanan 'Uçurtmayı Vurmasın- lar' tümüyle cezaev ı ortamında geç- mesıne karşın sıyasal bir fılm değıl Umudu. sevgıyı, dostluğu küçük Ba- rış'ın saf temız. çocuksu gözlenyle yansıtan. duygu yüklü bir iyimserlik öyküsü. Kadınlar koğuşu tutuklula- rının değil. küçük Banş'ın filmi. Banş (Ozan Bilen) esrar suçundan hüküm gıymiş bir kadının, onunla bırlikte gırdığı cezaev ınde büyümüş 5 yaşındaki oğludur. Dış dünyayı, do- ğayı, özgür yaşamı. orada tutkuyla bağlanıp dostluk kurduğu düşünce suçundan cezaevıne girmış tnci (Nur Sürer) adlı bir kadın hükümlüden öğrenir Cezaevi avlusundan görebil- diği gökyüzünde süzülen ve kocaman Uçurtmayı Vurmasınlar Yönetmen: Tunç Başaran Senaryo: Feride Çiçekoğlu Görüntü: Erdal Kahraman Müzik: Özkan Turgay Oyuncular: Nur Sürer, Ozan Bilen, Fiisun Demirel, Cüzin Özipek. Rozet Hubeş. Hale Akınlı, Güzin Özyağcılar, MeralÇetinkayâ 1989 Vlagnum Film yapımı. renklı bir kuş sandığı uçurtma. kü- çük Barış'ı coşkulandınr. tncı, dışa- n çıkarsa Banş'ı da götürüp birlıkte uçurtma uçuracaklarına söz \erir. Ancak salıverıldıkten sonra sözünü unutur. Barış. onun yıne bir gün uçurtma olup döneceğıne ınanmaktadır Bir gün yıne göky üzünde gördüğü uçurt- manınsevıncinı Banş'lakutlayanav- ludakı tutuklu kadınlann bu coşkusu- nu çok gören cezaevı yönetıcisı. gö- revlılere onu \ urup düşürmesı buyru- ,ğunu verir. Kanal D 22,401 Çiller tiplemesiyle ilgi toplayan Leyla Tekül, pazartesi akşamlan yayımlanan programını anlattı 6 Amacımız, hoşgörü ortamı yaratabflmek' FİGEN YANIK u Bu programın Tansu Çiller tip- lemesi de dahil amacı, yanlı olma- dan, bu memleketin saptırılma- dan, gerilere götürülmeden yol al- masına katkıda bulunmak. Prog- ramın ve benim, siyasilere İletışım kurun, çözüm bulun. bize vakit kay- bettirmeyin' diyen halkı temsil etti- ğini düşünüyorum." Le\la Tekül, Kanal D içın hazır- ladığı programının amacını bu söz- lerle açıklıyor Tekül, Türkiye'nin uzlaşmaya v e morale ıhtiyacı olduğu bugünkü sürecınde bır "ortak nok- ta" anyor. Bu anlamda, seyırcilerle birlikte siyasilerin de hangi görüşten olursa olsun, Türkiye'nin çıkarlan ve geleceği doğnıltusunda asgari müşte- reklerde birleşmeye zorunlu olduğu- nu. bunu da vatandaşın bir isteği, ka- muoyunun vicdanı ve sesi olarak gündeme getirdiğini söylüyor. Program zaman zaman Meclis'e döndüğü ıçın Tekül, "Ben mi Mec- lis'te program yapıyorum, Meclis mi benim konuğum" diye şüpheye düştüğünü söylüyor: - Leyla Tekül Şov içinde yarattı- ğınız Tansu Çiller tiplemesinde ne- reden esinlendiniz? Fiziksel benzeriik TEKÜL- Tansu Çiller'le fiziksel bırbenzerliğimiz de söz konusu ve si- yasetın gündeme geldığı bır ortamda sanki insana öyle geliyor kı bütün ko- nularda kendisı var. Benim çızdığım Tansu Çiller. "Çiller benim konu- •'Leyla Tekül Şov' bu akşam Uğur Dündar, Necati Doğru, Zihni Göktay, Nurdan Erbuğ. Sami Kohen ve Özcan KökneFi stüdyoda konuk ediyor. Tekül, programlan için "Atatürkçü, demokrat, laik. aydın, çağdaş Türk insanının varolduğunu ekrana yansıtmak istiyorum" diyor. ğum olsaydı bu konuyu nasıl de- ğerlendirirdi"anlayışıyla yaratıldı Bazı çevrelerde, belkı "Çiller'i mi savunuyor yoksa onunla dalga mı geçiyor" diye düşünülüyor. Ama her ıkisi de değil. Program başladıktan sonra gördüler ki ne o ne de o. 'Çil- ler orada olsaydı ne derdi'ye Ley- laca bir yaklaşımla tabiı ki bir nevi karikatür. - Normalde tatsız tartışmalara ya da gerginliklere dönüşebilecek ortamı, hoşgörü ortamına çevir- meyi nasıl başarıyorsunuz? t Tatfa sohbet ortamı' TEKÜL- Program aslında bir şov programı olduğu için siyasilerin ve halkın çok sıvn veya normal bir prog- ramda belki gergınlik yaratabilecek karşıt görüşleri aktarmalanna rağmen ortada hiçbır gergınliğin olmaması: çok asık yüzlü. çok önemli memleket meselelennı bıle insanlann tatlı bır sohbet ortamı ıçerisinde hatta onun hafıf dalgasını geçerek, kendileri ile bıle dalga geçerek ele alabilmesın- den kaynaklanıyor Çünkü bugün herhangı bir liderin ya da sıyası kışılığın olduğu prog- ramda bır Tansu Çiller tiplemesiyle belkı de ona çok karşıt bır görüşü mi- zah anlayışı altında sergılemek her babayığıdın harcı değıl dıye düşünü- yoruz Sıyası mızah her zaman yapı- labılir, ama bizim yaptığımız ortam- da sıyasıler bızatıhı konuklanm za- ten. Farkı bu. Ve bunun hoşgörü ile karşılandığını görüyoruz. Örneğın Esat Kıratlıoğlu ve Bülent Ecevit farklı görüşlerde. Ama programda bır araya gelınce memleket çıkarı için çok benzer önerileri oldu. Bütün ko- nuşmalanmız hoşgörü ortamı içinde geçtı. Önemli olan Türkiye'nin gele- ceği. Hep bırlikte aklımızı başımıza alıp Türkıye'yı içeriden veya dışan- dan karanlık güçlere teslim ede- cek kadar ölmediğımızı gösteren bir program yapısı içinde siyaset- le mizahı. güncel liklehayatıniçin- deki İconulan, vatandaşı doğ- nıdan ilgılendı- ren konulan hoş- görü içinde sunmayı amaçlıyoruz. - Siyasi karikatür ya- parken Başbakan'ın cevap hakkı- nı da kullanıyorsunuz. Çiller'le kendiyorumlarınızı nasıl ayırıyor- sunuz? TEKÜL- Karşıt görüşlü konuğun düşüncelerı de olabiliyor ve Çiller ona yanıt veriyor. Yani programda Tansu Çiller sanki benim uzman ko- nuğum gibı. Ona benziyor olmam- dan kaynaklanarak da hanımefendi buraya kadar her seferinde zahmet edemeyecekler. elbet gelecekler bir gün. ama onun katılmadığı dönemler- de onu temsil etmeye çalışıyorum. Ama ona karşı yorumları da birlık te aktanyoruz. Ben kendı yo- rumlanmı tiplemelerim içe- risındeki bazı sözcüklerde. hatta Tansu tıplemesı ıçın- deki bazı sözcüklerde za- ten yapıyorum. Ama tı- yatrocu olarak benim görevim, hangı tiplemeyi canlandınyor- sam o tıple- meye halk nasıl bakıyor diye yaklaş- mak. Yani ben insanlann içine gire- rek neler hissettiklerini anlatıyorum. Tansu Çiller bundan farklı bır şey de- ğil. Tabiı onun içinde Leylacabirmı- zah unsuru da var. ı aslı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle