14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 4OCAK1994SAU 12 DUNYADAN Cezayir'debirmuhalifaydınŞeriatçılann kasıp kavurduğu Cezayir'de Raşid Mimuni, ölümün terkisinde çağdaşlığın simgesi R aşid Mimuni yürüyen bir hedef. Kendisiyle karşılaştınlan Sal- man Rüşdü gjbi Cezayirli ro- mancı da, şeriatçı militanlarca hazırla- nan bir ölüm listesinin en tepesinde. Şu ana değin, Fransızca konuşan aydın arkadaşlanndan yanm düzinesi İslami Selamet Cephesı (FlS)'ne karşıt olduk- lannı ifade etmelen yüzünden ya kur- şun ya da bıçakla susturulmuşlar. O ıse yazmayı sürdürüyor. Cezayir hükümeti herhangi bir aydın icin 24 saat koruma vermeyı reddettiğmden, korumasız olan Mimuni Cezayır'ın dı- şında, FIS eylemcılerinın bol miktarda bulunduğu bir ışçı mahallesinde oturu- >or. Çocuklannın içinde bulunduğu tehlikeyı anlamamalan içın elinden ge- lenı yapıyor, ama 14 yaşındaki oğlu gerçeğın bilincınde: Cezayir aydınlar- dan Tahir Cevat'ın bu yılın başında öldürülmesinden beri, kendi babasının öldürülmesinı görüyor kabuslannda. Mimuıu, romanı La malediction (Bela) ile Pnx du Levant ödülünü ka- zanmış. Bela. Cezayır'de son ıkı yıldan beri gelişen sıvasal olavlann romanı Ancak. a>nı zamanda yıne Mımunı'nın çalışmalanndan olan. Ceza\ ır'de FlS'ın yükselişını çözümledığı broşürün de kurgusal bir uyarlaması. Broşür, 1991 mayısında FlSeylemci- lennın genel grev başlaüp Cezayir'in ana mevdanlannda oturma eylemleri yapmalan üzenneyazılmıs.tı. Buolavlar sırasında FIS militanlan bir haslane>ı ele geçırmiş ve Mımunfnın jınekolog olan bir dostundan. evlenmeden anne olan kadınlann dosyalannı kendılenne vermesını tstemışlerdi. Jınekolog bu ıs- teği reddetmış, eylemcıler de ordu tara- fından yakalanmışlardı Bu olay romanın temelını oluşturu- yor. Fakat romandakı olav lar daha tra- jik bir gelışme göstenvor. Jınekolog nı- kahsız annelenn dosyalarını vermeyı reddedince idamına karar veriliyor. Ölüm karannın infazını da kendı oz kardeşi yenne getiriyor. Kadınlann bu romanın odağında yer almalan hıç de rastlantı değil. Her şeyden önce kadı- nlar FIS mılitanlannın temel ılgı alanlanndan birini oluşturuyor. Mimuni'nın karakterlerinden birine söylettiği şu sözler de durumu ortaya koyuyor: "Bir düşmana ihrivaçları var. Bütün kötülülderin nedenini kristalize eden büvük bir şeytana. Ve Yahudiler bu işle>i çok güzel üstlenmiş dunımdalar." Mimuni romanında siyası görüşünü hıç gizlemı>or. Kadın karakterleri FIS mih- tanlannın kabuslanndakı kadınlardan. İçkı içıvorlar, sıgara içiyorlar, erkeklen baştan çıkanvorlar, küfür edıyorlar ve sayısız erkekle cinsel ilişkiye giriyorlar. Bunlann tersıne, romanın tek örtünen kadın kahramanı gülünc düşürülüyor. Tıpkı. Si Moris karaktenyle Cezayir'ın asken yönetıminın küçük düşürüldüğü gıbı Mimuni, Cezayir çocuklannın nasıl köktcndıncılik davasına çekıldığıni ortaya kovuvor. Onlar için vaşam bir yıik ve gelecekse hıçbir umut taşımayan bir belirsızhk. Çoğu sadece ıhmal yüzünden FIS sempatizanlanna dönüşüyorlar. Mimuni'nin mesajı son derece açık ve yüksek sesli: Bir FIS zafennın ürünlen yalnızca ölüm ve kıyamet olacaktır. İşte romanının baş kişisinin sözleri: "Kader, bu dünvada perişan olaniann güneşte yeıleri olacağını kabul edivor. ama bilgi- nin vcrini cehaletin, se>ginin yerini nefre- tin alması gerekriğini kabul edeıniyor." Mimuni. siyasetın ve edebıyatın bira- raya gelmesı konusundakı soruyu gün- deme getırerek gene siyasal görüşlerini acıkça sergıliyor. Eğer La malediction bir cevap ise, hayır pohtıkayla edebıyat bir araya gel- memeli: Romanında karakterlen dcnnhkten yoksunken, FIS üzerine broşürü, görüşlennı çok daha açık bir biçimde dile getıriy or. FJan/ The European |KGB jefsanesi çöktü £ •Yeltsin KGB'den sonra, - onun devamı olan Güvenlik Bakanlığı'nı da kaldırdı. G eçenlerde Güvenlik BakanlığYnın dağıtı- lması karan alındı. Ba- kalım onun yıkjnulan alü- ndan neler çıkacak? Günümüzde dünya, yalnı- zca ABD'nın ileri çıkuğı tek kutuplu bir duruma geldi. Uzun yıllar boyunca Ameri- kablann dünya egemenliği önünde Sovyetler Birliği vardı. Şimdı Rusya'nın bilinçli olarak zayıflatıldığı bir süreç yaşanırken. uluslararası bir denge unsuru bulunmuyor. Komünist Partisfnı, KGB'yi (Devlet Güvenlik Komitesi) ve orduyu toplumun gözün- den düşürmek ıçin planlı bir faaliyet yürütülüyor. 1991 ağustosunda. iktidar KGBnin başına kendi adamlanm koydu ve Komite kendı kendını vıpratmaya başladı. KGB'nin örgütlenme şemasına darbe indirildi. Dost ülkelerin güvenlik organlany- la ilişkisine son verildi. Pek çok güvenılir elemanı işten çıkartıldı. Bazı anahtar belge- ler yabancı ülkelere teslim edildı. İ Halkın gözünde yasadışı Giderek Komite görevlileri, yasayla ve ahlak normlanyla çelişen başka alanlara. insan haklannın ve özgürlüklenn kı- sıtlanması, muhalefetm engel- lenmesi çabasına iulmeye baş- ladı. Ülkenin güvenliğıni sağla- makla yükümlü kurumlar, hıçbir partinın ve iktidann hiçbır dalının egemenliği altı- na girmemelıydi. Bunlar, ken- di ilkelerine ve çalışma meka- nizmasına uygun biçimde ve gerek devletın, gerek toplu- mun denetimine açık olarak faalıyetinı sürdürmeliydi. Oysa şimdi iktidann hizmetin- de, halkın üçte ikısınden faz- lasını yasadışı muhalif kabul eden bir organa dönüştü. Ve şimdi de KGB'nin yerine geçen Ulusal Güvenlik Ba- kanhğfnın lağvedileceği açı- klandı. Devlet Başkanı'nın il- gıb emnnde uzun yıllar bu or- ganda halkın güvenlığı içın ter dökmüş insanlar üzerine tek bir sözcük bıle yer almadı. Evet. güvenlik organı, 30'lu ve 40'b yıllarda iktidar savaşı- mında kullanıldı. Ama bu ara- da söz konusu organda çalı- şan 20 bin kişının kurban ol- duğunu da eklemek gerek. Uluslararası veetnik sorun- lann, suç şebekelerinın ciddi boyutlara ulaştığı, yolsuz- luklann cirit attığı, devletin yağmalandığı bir ortamda, güvenlik birimlerine darbe vurmak ulusal çıkarlara karşıdır. Üstelik güvenlik or- ganının polıtık işlevinm, do- laysız olarak devlet başkanhğı koruma şuhesıne devredilmesi karan da kuşku uyandıncı gö- rünüyor. Nikolay Rijak (Emekli KGB Tuğgenerali) ÖZÜR S,ı>fanıı/dddııi!>d>ınılanan Moldova hantası teknık bir nedenle yanlış çıkmıştır. Düzelür, özür dileriz. Siyah annenin, çocuğunun geleceği için iyi olacağını düşünürek beyaz çocuk sahibi olma karan, sözde uygar toplumun ırkçı >üzünü ortaya koyuyor. Kava annelere ak tenUbebekler T oplum, çocuklan için en ıyiyı yapan anne babalan alkışla karşılar. Tabii bu "en iyi", toplumsal önyargılar çerçevesinde şekil- lenmiştir. Italya'da siyah bir kadının, rahmıne be- yaz bir kadının yumurtalanru yerleştirmeye karar vermesiyle, tıp teknolojisi, bu ahlaki yargıyla çatışü. 37 yaşında bir Üçüncü Dünya ülkesi vatandaşı olan siyahi kadın. geçen yıl kısırlık tedavisi gör- dükten sonra bir çocuk doğurdu. Eşı beyaz olan kadın, melez yerine beyaz oiarak doğmanın. ço- cuğunun geleceği açısından çok daha ıyi olduğu- na inanıyor. Cambndge'tekı bir grup doktor da. beyaz bir kadının yumurtalanm, eşı melez olan si- yah bir kadına yerleştirme hazırlığında. İtalya örneğıyle İngıltere örneği arasında bazı küçük farklar var: Cambndge'in karan. vumurta sıkınüsına dayanıyor; İtalya'daki örnekte ise kadının secimi, toplumsal bir boyut içeriyor. İki- sinin ortak yönü ise şu: Bu zorlu işlemi seçen aile- ler, gerçekten, bütün sevgilerini verebilecekJeri bir çocuk ıstıyor. Akılcı düşünürsek. ıki >etışkınin çocuklan içın en ıyısı olduğu düşündüklen bu ka- ranna kim kanşabilir ki?... Oysa pek çok kımse, bu seçime anında tepkı gösterdi. İngilıere'de bü- tün ^üp bebek" ızınlenni çıkaran Kısırlık ve Embnyolojı Kurumu yetkılilen. İtalyan annenin, bu karannı İngılierc'de asla uygulayamayacağını sövlüyor. Roma Katolik Kılısesı "Doğal süreçJe- re" müdahale edilmesıne muhalefet ediyor. Irkçılığın süreğenleştiğı bir toplumda, si>ah bir kadının. rahmıne beyaz bir çocuğun tohumunu koydurma karannda yanlış olan nedır? Çıftlerın kararlan. toplumun oldukça duyarlı olduğu üç konuya dokunuyor. Irk. anselhk \e çocuk yetiş- tırme. Bu ıki örnek. doktorlann önüne de bir iki- lem çıkanyor Çağdaş toplumun ahlak kurallan- na uymalan mı gerekir. yoksa tedavi ettıklcn çift- lerin özerkliklerine saygı duymalan mı? Bir başka nokta da çocuğun anneyle kalıtsal bir bağ taşımaması. Ancak bu. annenin renk seçi- mınden tamamıyla bağımsız. Bu \olla çocuk sahi- bı olan yüzlerce anne var ve hıçbınnın çocukla arasında kalıtsal bir bağ yok Den rengı nıye bu denlı tepki üretıvor? Hayvanlar alemıylc karşılaştınldığında, insan- lar genetik açıdan bırbinne çok daha yakındır. İnsanlar, şempanzelergıbi birçeşıtlilik göstermez. Üstelik. insanlann "aikler, ırklar" çerçevesınde bölündüğü yargılan karşı^ında gen bılımcıler, aynı ırk grubu ıçerisindeki bıreyler arasında. ırklar arasında olduğundan çok daha denn ayn- mlar bulunduğunu söylüvor. Açıkça ifade ede- lım. bir beyazla başka bir bev az arasında. bir be- yazla bir siyah arasında olabileceğinden çok daha büyük aynmlar bulunabilir Deri rengı, yüz şekii gibi farklılıklar, insan v ücudundaki J 00 bin kadar genin ancak birkaç tanesi tarafından yönetiliyor. İtalyan anne, aslında doğa kanunlanna karşı çıkmıyor, bizim "toplumsal" önyargılanmıza saldınyor. İtalyan annenin karannı behrleyen de. toplumsal baskılar, topluma kök salan ırkçılık. The Independent NATO Jirinovski'yi güçlendiriyor NATO'nun eski Doğu Bloku'ndaki etkinlikleri aşın sağın güçlenmesine zemin hazırladı &)t îfrto JJotk2Tnnts R us Dışişleri Bakanı Andrey V. Kozyrev, NATO'nun doğuya doğru genişlemesinin gururlan yaralanmış Ruslan. Madimir Jirinovs- ki'nin başında olduğu aşın sağ uça vö- nelteceğını belırttı. Geçtığımız gunlerdc yapılan bır röportajda Kozırev. Jin- novski'nin fazla abartılmaması gerekti- ğini, ancak Rusya'nın "yaralı bilincinin bir sûre daha onlaria birîikte olacağını" söyledi. Kozyrev. Polonya, Macaristan ve Çek Cumhuriyeti gibi ülkeler için sonu- cun açık olduğunu ifade ederek, şöyle dedi: "Rus demokratlara destek verip Jirinovski'nin tabanını zayıflatmalılar. Doğu Avnıpa devletleri, NATO'ya he- men katılırlarsa bu, Jüino\ski'nin ya- rarına olacak >e pratik anJamda güten- liklerini arttırmak açısından pek bir işe yaramajacak." 10 ve 11 ocak larihlennde Brüksel'de düzenlenecek olan NATO toplantısı- ndaki en belli başlı konu örgülün eskı- den So\>et yönetıminde olan ülkclerı arasına kaıarak genışlcmcM sorusu ola- cak. Bu ülkelenn çoğu. kı-,menBatfyla kucaklaşma isteklerının altını çızmek içın, ancak en önemlısı Rusya'nın Ji- rinovski gibi bır adam tarafından yöne- tilmesi olasılığına karşı güvenliklennı garantiye almak ıçin NATO'ya katı- lmaya istekli olduklannı belırttıler. Polonya. Macanstan ve Çek Cumtıu- riyeti'nin Batı yanlısı lıderlen. 1040'tan sonra Sovyet kontrolü altına gırmış bu- lunan Avrupa ülkelenne yönelik Ruset- kısının tehlıkelenyle ilgıli aynı görüşü paylaşıyorlar. Bır kez daha yazgılannın. bağımsızlıklannı savaşmaya değer görmeyen bır Batı tarafından belirle- neceğinden dolayı endişeleniyorlar Batı. Ukrayna gibi İkıncı Dünya Sa- vaşı'ndan çok önce Rus İmparatorlu- ğu'nun bır parçası olan ülkelenn duru- munun tamamen farklı olduğunu düşü- nüyor. Ukrayna'va venlecek güvenlik garantılenyle ilgıli tereddütler gösteril- mesı nükleer sılahsızlanma konusunda verdikleri sözleri ihlal etmelerinden kay- naklanıyor. Örneğın, Belçıka Dışişleri Bakanı Wüly Claes, geçtığimız günlerde kendi- siyle yapılan bır görüşmede. Ukrayna'- nın silahsızlanma şartlannı yenne getir- meden NATO'nun Banş Ortaklığı katı- Imasının imkansız olduğunu söyledi. Ancak Ukrayna'nın bu tepkisi, bü- yük ölçüde Rusya'nın sömürgeci iddia- lan hakkındaki kendı kaygılanna ve Moskova'nın petrolü kesmesi ya da Rus birliklennin ülkeyi işgal etmesi ha- lınde Batının kurtannaya gelmekte ace- le etmeyeceğıni bilmesınden kaynak- lanıyor Kozyrev. konuyla ilgili olarak Uk- rayna'nın ilk stratejik silahlan azaltma antlaşmasını "aslında tam tersi olduğu halde nükleer silahsızlanmaya doğru atı- lan bir adımmış" gıbı göstererek u dün- yayı kandırmaya çalışttğını" söyledi. Aynca bunun aslında sadece Rusya ve Ukrayna'yı ılgilendıren bir konu ol- madığını bır "uluslararası normlar ve >a- salar" sorunu olduğunu belirtti. ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇÎ Çalışmasım,Eğlenmesini Bilmek Nuretn'n Sözen'in yeni yıl kartı, yine Cumhuriyet'in Is- tanbul adresine gitmiş, elime geç geldi. Kocaman bir kartın ön yüzünde fotoğraflarla Istanbul'a yapılanlar; fo- toğraflar şöyle: Temiz, çevre dostu enerji.. doğalgaz. Bir başka fotoğrafta: Yaygınlaşan raylı ulaşım, "çağdaş tramvay", hızla yenilenen otobüs filosu... Beyoğlu'nun yeniden doguşu: istiklal Caddesi; kent içinde rahat, te- miz ulaşım: Çağdaş tramvay, en son fotoğraf: 120 yıllık özlem: Metro. Kartın ortasında kocaman harflerle: "1994 size ve Is- tanbul'a kutlu olsun" yazısı. imza: Prof. Dr. Nurettin Sö- zen-lstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Satır arasından anlaşılan "ben adayım" demek isti- yor. istanbulda oturan Cumhuriyet okuru Yıldız Denker, 1993'te, yıllardır özlemini çektiği oğlu İbrahlm Denker e kavuştu. Bunda, Milli Savunma Bakanlığı döneminde, Nevzat Ayaz'ın katkısı oldu. Yıldu Denker, 27 Aralık 1993de yolladığı kartına şunları yazmış: "Ekmekçi'miz, '93'te çocuklarımı görmem dahi; yitirdiğimiz güzelim yürekli can'ların acısını hafifletemedi inanın... Mumcu muz, Bezird ve arkadaşları ve yiten çocuklu- ğunuz' ve ülkenin hâl-i pürmelâli... 1994 umarım bambaşka bir çizgide gelişir. Kendimden çok... Zât-ı âlinizin ve de ailenizin sağlık ve esenliğine dua ediyorum. Yurekliliğiniz, aydmlığınızla pek çok kimse için elzem- siniz efendim. Sağ olun, var olun. Sevgi ve hürmetlerimle-Yıldız Denker." Yeni yıl kartlarının insanı duygulandıran bir yanı da var. İstanbulda oturan Z. Temizsoy, şunları yazmış: "Sayın Mustafa Ekmekçi, Cumhuriyet'in 50 yıllık okuyucusuyum. Her yazınızı, diğer yazılar gibi severek, zevkle okurum. 26 Ekim 1993 günkü 'Ankara Notları'n/ okurken, mem- leketimizde az da olsa okuduğunu (Kuran-ı Kerim'i) an- layanlar bulunduğuna sevindim. Cenab-ı Allah 41. surenin 44. ayetinde: 'Biz Kuran'ı yabancı bir dille indirseydik, onlar 'Ayet- lerini açıklasaydı ya' diyeceklerdi. Bir Arap'a başka dille söylenir mi?' demektedir. Bir Arap'a başka dille söylenemeyeceğine göre, bir Turk'e. bir Acem'e, bir Hintliye, bir İngiliz'e ve Alman'a da başka dille söylenemeyeceği açıktır. Ve bu Tanrı em- hdir. Gerekli olan an/afma ve anlaşılmadır. Değil ezanın, Kuran'ın tamamını her Müslüman'ın kendi diliyle okuması, anlaması ve dinin gereklerini bil- mesi, bile bile yerine getirmeye çalışması gerekmekte- dir. Nisa suresinin 42. ayetinde Cenab-ı Allah: Ey inanan- lar, sarhoşken ne dediğinizi bilene kadar namaza yaklaşmayın' demektedir. Buna gore, ezanda da, namazda da ne dediğini bil- mek Tanrı emridir. Sokaktakı Müslüman'a sorun: Kaç tanesi ezanın, namazda okuduğu ayetlerin Türkçesini bilir? Ben araştırdım, yüzde 70ten fazlası ezanın, yüzde 100'e yakını namaz surelerinin manasını bilmemekte- dir. Din adam kisvesi içindeki çıkar çevreleri ulu Tannnın emirlerine rağmen Müslümanların Kuran-ı Kerim'i ve ezanı kendi dilleriyle oğrenmelerıni istememişlerdir. Yukarıdaki ayete gore, ne dediğini bilecek kadar içkili olamn namazının geçerti olduğu anlaşılmıyor mu? Bir başka gün de domuz etine dokunacağım. Köşeniz- de bahsedersenız sevinirim. Saygılanmla." (Not Okurun sözünü ettiği 26 Ekim 1993 günlü "Anka- ra Notlan"nöa "Türkçe ezan" konusu işlenmekteydi. Yobazlardan korkmayanlar, isterlerse bugün de ezanı Türkçe okuyabılırler. Bir yasak söz konusu değil. Ancak, din sömürüsü o derecelere vardı ki, biri Türkçe ezan okusa, "Din elden gidiyor!" diye yaygarayı basarlar. Ye- rel seçimlerde, din sömürüsünün boyutunu bir gözle- yin!) Ankara'nın 40 yıllık oteli, "Bulvar Palas" kapartdı. Bir zamanlar Cumhuriyetçiler, CHP'liler, Necdet Uğur ora- da kalırlardı. Otel kapantnca, orası ölü evine döndü. Otelde şimdi Hasan Güttan, Şef Yakup özdemir'le Meh- met Yılmaz kaldılar Otelı 1953 yılında, Rize'nin Çamlı- hemşın'ınden Ahmet Güttan ile Haydar Ertan kurmuş- lardı Ahmet Gultan dostumdu. Bana, Atatörk ten yaşan- mış öyküler anlatırdı. Ahmet Bey, 1930'lu yıllarda, o zamanki Anadolu Kulübü'nde şef garson olarak çalışı- yor. Boş oldukları bir saatte, arkadaşlanyla birîikte, ol- dukça uzaktaki "GaziÇiftliği'negiderler. Orada, havuz başında orkestra dans müziğı çalmaktadır. Ahmet ile arkadaşları, genç kızlarla dans etmektedirler Herkes dans ederken, bir ara oraya Atatürk de çıkagelir. Ahmet arkadaşları na fısıldar - Çocuklar, Gazi buradan Anadolu Kulübü 'ne gidecek- tir, kesin. Hemen hazırlanın, gidiyoruz... Buldukları motosikletlerin arkasına atlayıp, Anadolu Kulübü'ne gelirler. Ortalığı düzeltip, beklemeye başlar- lar Az sonra, Atatürk gelir arkadaşlarıyla; Çiftlik'te dans ederken gördüğü Şef Ahmet Bey'e şöyle der: - İşte oğlum Ahmet, biz ne zaman çalışmasını, ne za- man eğlenmesini bilirsek, o zaman buyük ulus olacağız! Ahmet Gültan, bu olayı anlatırken, sesini de Atatürk'e benzetir, heyecanlanırdı. Ahmet Gültan, 10 Ağustos 1987'deöldü... BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Halk edebıvatında bir şiır içinde tekrarlanan di- zelere vcrilen ad. 2/ Küçük çocuklan korkut- mak için uydurulmuş ya- ratık... İnce kum ve çi- mentoyla yapılan düzgün döşeme sıvası. 3/ Boyna >a da bele asıh olarak ta- şınan su kabı... Adlan sı- fat yapmakta kullanılan bir vapım ekı. 4/ Uçakla- nn yolcu indinp bındır- dıklen pist. 5/ Çıkar yol, çare... Güney Amerika'da yaşa- yan bir yük hayvanı. 6/ Bir nota... Klavsenin ılk şekli olan müzik ara- cı. 7/ Selçuklular'da şehzade eğiti- mi ya da bir eyaletin yönetimiyle görevli vezirlere verilen san... Lü- tesyum elementinin simgesi. 8/ Meydana gelen. oluşan. 9/ Yaka- nın göğse doğru inen devrik bölü- mü... Kişinin öz benliği. YLKARIDAN AŞAGIYA: 1/ Küçük testi. çömlek. 2/ Gözleri görmeyen... İki yüzü beyaz kapsız yorgan. 3/ Giysilerde omuz- lann dik durmasını sağlamak ıçin konulan parça... Yünden dövülerek yapılan kalın ve kaba kumaş. 4/ Kuyruksokumu ke- miği... Yaylı bir çalgı. 5/ Üzüm suyu... Beyoğlu semtinin eski adı. 6/Düz ya da desenli bir kumaştan kesilmiş motiflerin bir başka kumaşa işlenmiş durumu. 7/ Yemek... Nâznn Hikroet'in soyadı... Bır cetvel türü. 8/ Cıva bileşimlerinden, hekimlikte kullanılan zehirli bir madde. 9/ Filıpinler'de, 1991'de tekrar faaliyete geçen y anardağ.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle