Katalog

18 OCAK 1994 SALI CUMHURfYET SAYFA GENÇLÎK • EĞÎTİM Omversiteye •KAHRAMANMARAŞ (AA)-,Kahramanmaraş Sütçü İtnar Üniversitesi'ne Bilgi İşlem Merkezı kunıldu. RektörProf. Dr.Yusuf Vanlı. 825 milyon lira harcanarak oluşturulan bilgi işlem merkezinin. eğitim-öğretim amaçlı olarak çok geniş bir kesime hizmet vereceğiru vedüzenli olarak bilgisayar programcılığı kursları düzenleyeceklerini j söyledi. Üniversite ı bünyesinde oluşturulan merkezin, diğer resmi ve özel kuruluşlar için de büyük önem taşıyacağını kaydeden Prof. Vanlı, "Valilikile ortaklaşa birproje geliştirip liselerdekullanılan bilgisayariann eğilim ve öğretimeyaptığı katkıyı ajttırmaya çalışacağız. Üniversite dışında ücretli kurslar düzenleyeceğiz" dedi. Bilgi İşlem Merkezi'nin Dünya Bilgi Ağı (İnternet)'na bağlanması yönündeki çalışmalann sürdüğünü de ifade eden Prof. Dr. Vanlı, merkezde 19 personeün görev yapüğını sözlenne ekledı. KTÜ'de sınavbr • TRABZON(AA)- Karadeniz Teknik Üniversitesine (KTÜ) bağlı faküite ve yüksekokullarda 1993-1994 öğretimyılı "yanyıl sonu" sınavlan başladı.KTÜ Rektörlüğü'nden yapılan açıklamaya göre, yanyıl sonu sınavlan 4 şubatta tamamlanacak ve 21 şubata kadar tatile gidilecek. KTÜ'de okuldan mezun olmasına 2 dersi kalan ile özürii nedeniyle yanyıl sonu sınavlanna giremeyenlere tanınan bütünleme sınav hakkı ise 21 -23 şubat tarihleri arasında kullanılabilecek. KTÜ'de bahar yanyılı dersleriise21 şubatta başlayacak. Yabana dil ve bilgisayap kursu • HEKİMHAN(AA>- Malatya'nın Hekimhan ilçesinde yabana dil ve bilgisayar kursu açıldı. Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü'nce acılan 3 ay süreli İngilizce ve bilgisayar kursuna kaülanlardan 5Ö0"er bin lira ücretalınıyor. Bu arada, geçen yıl açılan bilgisayar kurslannda başanlı olan 300 kişiye serüfikalan verildi. İngilizce ve bilgisayar kurslannın, gösterilen yoğun ilgı üzerine daha da yaygınlaştınlacağı bildirildi. Beatles, stüdyoya giriyor • NEW YORK (AA) - ÜnJü İngiliz grubu Beatles'in hayatta kalan üç üyesi. uzun bir aradan sonra stüdyo kaydı için yeniden bir araya gelıyorlar. Emi Müzik Şirketi yetkililerinin New York Magazine dergisine yaptıklan açıklamaya göre, Paul McCartney. George Harrison ve Ringo Star, şubat ayında bir araya gelerek şimdiye kadar yayımlanmamış parçalan seslendirmek üzere stüdyoya girecekler. 1970'liyıllann başında dağılan ünlü grubun beyni olarak kabul edilen JohnLennon, 1980yılında uğradığı birsilahlı saldında ölmüştü. Erciyes 'te mizah yanşması • KAYSERİ (AA) - Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencilerinin çıkardığı "Sıkı Tıp" dergisi, mızah yanşması dûzenledi. Sıkı Tıp Dergisi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ali Coşkun, karikatür, fıkra. düzyaa ve şiir dallannda, "tıp ve sağlık" konulannın işlendiği mizah yanşması açtıklannı. vanşmaya Erciyes Üniversitesi"nin tüm personelinin bir ya da daha fazla eserle katılabileceğini bildirdi. Yanşmaya katılmak isteyenlerin, eserlerini en geç 21 şubat tarihine kadar teslim etmeleri gerektiği kaydedildi. "BizYaptıkOldu" köşemize.fotoğraf, şiir, karikatüıierini göndertnek isteyenler, ürünleriniaşağıdaki adrese gönderebilirler. Cumhuhyet Gazetesi Türkocağı Cad. No:39,41 Cağaloğlu - İSTANBVL Telefon.: 5120505 Faks: 51385 95 Şiddetiçerenprogram tartışması Uzmmlar, televizyondayayımlanan 'reality show'larm, çocuklar vegençler üzerinde sddırganlık etkisiyaptığını söylerken televizyoncular, aüelerin uyarılmasmı savunuyor İSTANBUL (AA) - Gerçek hayat- tan alınan cinayet, tecavüz gibi konu- lann işlendiği. "reality sbow"lann, özelükle çocuklar ve gençlerde toplu- ma duyulan güveni sarstığı, genç be- yinlerde takıntı ve saplantılara yol açtığı bildirildi. Davranış Bilimleri Enstitüsü klinik psikoloğu Şeniz Pamuk, bazı ülkelerde yapılan araştırmalarda, bir hafta bo- yunca televizyonda "reality show" programlan izleyen bir çocuğun bin- lerce cinayet, tecavüz, şiddet ve seks içeren görüntülerle kıskaca alındığının ortaya çıktığını anlattı. Çocuklann, bu programlann etkisi altında şiddeti, bir "problenı çözmc aracı" olarak gördük- lerine ve gittikçe daha norma] karşıla- maya başladıklanna işaret eden Pa- muk, şöyle dedi:- "Realit>r shovv'ların özelliği. olaylar- dan etkilenen kişilerin daha uzun süre ve tüm çarpıcılığı ile incelcnmesi... Çocuk- ları bekle>en en büyük tchlike, eevreye, yaşadıklan topluma karşı gmenlerinin gitgide azalması olacaktır. Sokakta her an rastladıkları kişilerin çocuk kaçıra- bileceklerini. anne-babalarını öldürebi- leceklerini düşünmek, çocuğun güven duygusunu alnist edecek ve hep şüphe içinde > aşamasına yol açacaktır. Bu du- rumdan kuıtulma>a çalışan çocuk, yine televLzyonda gördüğü ömekler gibi sid- dete başvurup, kendini güçlü hissetmeye ve buna inaıunaya başlayacaktır." 'Takıntıları arttınyor' Pamuk. anne-babalan da uyararak, çocuklann bu programlan izlemelerini önlemelerini istedi. Bunu başaramı- yorlarsa. söz konusu olaylann tek-tük meydana geldiğini, tedbirli olmak ge- rektiğini, ancak herkesin çok kötü ol- madığını anlatmalan gerektiğini an- lattı. Psikiyatrist Doç.Dr. Nusret Kaya ise Batı'da da bir zamanlar yaygın olan. he\ecan faktörünü arttıran "rea- lity show"lann. bu genç beyinlerde takıntı ve saplantılan arttırdığını vur- guladı. Avrupa'da bu tür yayınlann denetim altına alındığını kaydeden Doç.Dr. Kaya, takıntılan azaltıcı yayı- nlann toplumlann nıh sağlığı ve mut- luluğu için gerekli olduğunu bildirdi. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Psıkiyatri Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Özcan Köknel de, 10-15 daki- ka "reality show" seyreden çocuklann, daha da saldırganlaştığmı söyledi.Eriş- kinlerin bastırma yoluyla toplumsal- laştırdığı, ancak çocuk ve gençlerde en- gellenemeyen davranışlann bu tür yayınlar sonucu su yüzüne çıktığını vurgulayan Prof.Dr. Köknel. "Çocuk- lar ve 12-13 yaşındaki gençter benüz karşı cinse karşı cinsel kimlik kazan- madıklan için, seks ve erotizm doiu ya> ınlar çocukta saldırgan davranışları ortaya çıkarır" dedi. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Baş- kanı Necmi Tanyolaç da, özellikle ye- tişme çağında olan çocuklar için son derece sakıncalı olan bu tür yayınlar konusunda, medyayı yönetenlerin çok dikkatli ve duyarlı olmalannı istedi. Tanyolaç, yasakçı zihniyet yerine, konuya basın ahlak değerleri ve basın özgürlüğü anlayışı içinde çözüm bu- lunması gerektiğini söyledi. Show TV Genel Müdürü Nuri Çola- koğlu ise "reality sbow" yayınlannın dünya televizyonlannın yeni akımı ol- duğunu, yayınlann haber değeri taşı- dığıru ve toplumu uyarmagörevini üst- lendiğini savundu. En çok izlenenler Yapılan bir araştırmada en çok izle- nen 100 program arasında "reality show" türü haber programlannın ön sıralarda yer aldığını kaydeden Çola- koğlu, yayınlann toplumsal etkisi ko- nusunda ise şöyle konuştu: "Türkiye'deki problem, reality shon'Iann niteliğinden ve yayın saatin- dencok, Türk ailesinde çocuğun yatma saatinden kaynaklanıyor. Tüm dünya- da çocuklar, 20.30-21.00 sıralarında ya- tar. Bizde ise çocuklar bayrak çekilin- ceye kadar televizvon izler. Yani burada göre», ailelere düşüyor. tnsanlann öz- gür iradeleri ile kendi kararlannı ver- meieri gerekiyor. Sigara da zararlı ama, çocuklar bakkaldan alabüiyor." 'Iletişimzehirktunesinekarşı', bcıtık bir dergininöyküsü BEHZATŞAHÎN Galatasaray'ın eski binala- nndan birindeki küçük daire. bundan önceki kullanım şekli nedeniyle oldukça ünlüymüş. Ünü de randevuevi olmaktan geliyormuş. Az para kazanıl- mamış burada; kimler gelmiş kimler geçmiş... Tavandaki çıplak ampul, üç çahşma masası bulunan odayı "öylesüıe"aydınlatıyor. Masa lambalan da olmasa. yapılan iş nedeniyle çalışanla- nn gözleri kısa sürede tükene- cek. Kirli camdan sızan ışık da yetersiz. Bu dairenin önce- ki sakinleri neden aynlmışlar bilinmez ama. şimdikıler "ba- tık" bir derginin mekânı olarak kullanıyor. Hem de özveriyle çıkanlan. ilkeli hareket eden, yozlaşmamak için çabalayan bir mizah dergisinin. Mizah dergisinden de öte, bir çizgi roman, bilim-kurgu dergisi- nin. Oysa, bu derginin hamuru- olmadığı için hiç reklamsız çıktı. Teklif de gelmişti. "Ge- lin, bizim bünyemizde çalışm" diye. Sadece gençler arasında- ki iletışim sayesinde de ilk sa- yılan 8 bin kadar sattı. Çok beklentileri yoktu; bağımsız- lıklannı koruyabilmek, ıs- marlama işler yerine kendi is- tediklerini yanp çizebilmek. Hacettepe üniversitesi Eğitimamaçlıilk çeviri laboratuvan ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye'nin eğitim amaçlı ilk çeviri laboratuvan Hacettepe Üniversitesı'nde hızmete giriyor. "Mütercim-Tercümanlık" bölümü bünyesinde kurulan laboratuvarda, öğrencilerin simultane (eşzamanlı) ve ardıl çeviri eğitimlerinin uygulamalı olarak yürütülmesi mümkün ola- cak. İki çeşit çeviri Hacettepe Üniversitesi Ya- bana Diller Yüksek Okulu'- nda yer alan simultane çeviri laboratuvannda, 40 öğrenci aynı anda çah§ma olanağı bulabilecek. Öğrenciler, iki- şer kişilik J 2 kabin ve 16 kişi- lik konferans masasında, aynı anda Türkce'den farklı dillere veya bir yabana dil- den Türkçe'ye simultane ve ardıl çeviri çalışmalan yapa- rak, bu konudaki bilgi ve be- cerilerini geliştirebilecekler. Türkiye'deki iki tercümanlık bölümünden birisi olan ye 1983yıhndakurulanH.Ü. Mütercim-Tercümanlık Bö- lümü'nde toplam 190 öğrenci lisanseğitimi görüyor. Bö- lümde aynca, iki yıJdan beri İngilizce Mütercim-Tercü- manlık Ana Bilim Dalı'nda yüksek lisans programı yürü- tülüyor. Türkiye'deki diğer Mütercim-Tercümanlık bö- lümü ise Boğaziçi Üniversi- tesı'nde yer alıyor. Türkiye'nin gereksinmesıni karşılayacak, eğitim görmüş uzman tercümanlann yetiştirilmesi için en son tek- nolojiyledonaüldığı belirti- len Hacettepe Üniversitesi simultane çeviri laboratuva- n, bugün saat 11 .OO'de Beyte- pe Kampusu'nda açılacak. Türki öğrenciler Türkçe'yiöğrenemedi KuLsi Akıllı \c arkadaşlan "Rh * "\ı batırdıkları eski randevuevinin salonunda şimdi de borç- ları ödemek için uğraşıyorlar. Sekiz sayı çıkabilen "Rh + ", bilim-kurgu ağırlıklıydı. nu yoğuran gençler ne umut- larla yola çıkmıştı... Hiçbir çevreye, ekonomik güce sırtlannı dayamadan. ba- ğımsızlıklannı koruyarak ya- şayacaklardı. "Rh +", arkalannda bü- yük basın gruplanndan biri salçalı >umurta vapmak ıste- diklerinde sucuk da alabilecek kadar para kazanmak vs. Ama kaliteden ödün verme- den, kadının bir cinsel obje olarak kuilanıldığı medyaya tepki olarak, kimi sayılanru hıç kadın çizmeden çıkararak vs... Zaten batışı hızlandıran asıl neden. bu "vs"ler değil miydi? Sekız sayı direnebilen. mil- yonlarca liralık borçla birlikte "batan" derginin "resmi" sa- hibi Kutsi Akıllı, böyle bir der- ginin hayalini yıllardır düşün- düğünüsöylüyor. "Ancak, besaba kat- madtğımız en önemli şey, in- sanlann medyamania'ya tu- tulmuş olmaları." "İnsanlar tam bir iletişim ze- hirlenmesi yaşıyor" diyen Kutsi Akıllı. bunu şöyle açık- lıyor: 'însanlar televizyondan, ga- zetelerden. radyolardan çok fazla enformasyon alıyor ve bunun içinden seçme yapacak halleri yok. E\e geldiğinde za- ten yorgun, gazetesi, televizyo- nu ne verirse kabul etmek zo- nında. Dunıp düşünmeye za- man yok." Okuyucuyla ilgili umutlan vardı. güncelden bıkan, dü- şünmeye zaman ayırabilen in- sanlann varhğını biliyorlardı. Umutlan hâlâ da var. Ama... "Artık, arkasında bir medya grubu oünavan bir \a>ının \a- şamını sürdüremeyeceğini öğ- mayız. Çünkü bu dergi bizde iz bıraktı. Öyle ki hâlâ borçları ödüyoruz. Ama pes etmedik." İnançlannı da yıtirmemiş- ler. "Biz, kötü dergi çıkardığı- mız için batmadık. Çok kötü dergiler bizden fazla satıyor. Toplum. kalitesizliğe yöneltiu'- yor." 13 Ağustos 1993'te çıktılar, sekizinci sayıyla da derginin yayın yaşamı sonlandı. Kutsi Akıllı da. arkadaşlan da akıl- lanmışa benzemiyor. Belli ki bunlar daha çok "batar." ANKARA (LBA) - Orta Asya Türk cumhuriyetlerin- den öğrenim görmek üzere Türkiye'ye gelen öğrenciler. "Türkiye Türkçesini" öğre- nemediler. Milli Eğitim Ba- kanlığı, Türkçeyi bir yılda öğrenemeyen Türki öğrenci- lere "yoğunlaştınlmış Türki- ye Türkçesi" kursu vermeyi kararlaşürdı. Milli Eğitim Bakanlığı Öğretim Genel Müdürlüğü tarafından Türki cumhuriyetlerden gelen öğ- rencilerin Türkçe eğitimleriy- le ilgili olarak yayımlanan ge- nelgede. Türk cumhuriyetle- rinden gelen öğrencilenn 1 yıl boyunca Türkiye Türkçesi dersi almalanna rağmen bu dili öğrenemediklerinin tespit edildiğini bildirdi. Bu öğren- cilerin dersleri takip edebile- cek seviyeye gelebilmeleri için öğrenim gördükleri okullar- da "yoğunlaşünlmış Türkiye Türkçesi" kurs program- lannın düzenlenmesi gerekti- ği belirtilen genelge ile okul- lardan bu program için ge- rekli hazırlıklan tamamla- malan istendi. Milli Egıtım Bakanlığı Ortaöğretim Ge- nel Müdürlüğü'nden illere gonderilen genelgede ilgili okullarda hafta içi günlerde ders saatleri dışında veya haf- ta sonu tatillerinde sınıf sevi- yesine bakılmaksızın kurs- lann açılması istendi. rendik. Tam bir kuşatılntışlık >ar. Siz, bir grubun yayını de- ğilseniz, ne dağıtım şirketi ba- rajını aşabilirsiniz, ne de adınız duyulur. Yani, çarkın içindey- seniz başanrsınız, dışında asla..." Bağımsızlığın şonuçlannın ne olacağını sanki daha önce- den bilmiyorlar mıydı? "Ah" çekiyor Kutsi Akıllı, "Akıllı büyüklerimiz söyledi. ama biz genç hıyarlar anlayamadık, 'Türkıye bizi anlar' dedik." Uslandılar mı?.. "AUah kahretsin, hâlâ uslanmış sayıl- Yeni fakültelerde dersbaşı Gençlik-Eğitim Senisi - Anadolu Üniversitesi bünyesinde veni kurulan Hukuk ve Fen Fakülteleri ile Turizm Işletmeciliği ve Otelçilik Yüksekokulu"nda derslere başlandı. Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.Akar Öcal. söz konusu birimlerdeeğitimeyeni başlanmasına karşın gerek kitap gerekse mekan ve öğretim elemanı açısından sorunla karşılaşılmayacağını söyledi. SağJanan ek kontenjanlarla örgün bölümlere428, ekstern bölümlerede2 bin 328 olmak üzere toplam 2 bin 756 öğrencinin kaydı yapıldı. Anadoiu Üni\ersitesi"nin yeni birimleri arasında yer alan Edebiyat Fakültesi'nde dersler 26 ocakta başlayacak. Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu'na ön kayıtlar tamamlandı. Okula başvuranlardan yüksek puanlı bin 500 aday 19 ocakta başlayacak olan yetenek sınavına alınacak. Uzaktan eğitim sistemi uygulanacak olan İşletme ve İktisat Fakülteleri ile Açıköğretim Fakültesi'nin önlisans eğitimi veren birimlerinin derslerinin TRT televizyonunda yayınlanmasına da 24 ocakta başlanacak. Dr. Erdal Atabek, ailelerin çocuklarla cinselîiği konuşmasını istedi Çocuk, cinselliğe yetişkingibi bakar YAPI KREDİ K Ü L T Ü R MERKEZİ S A L I T O P L A N T I L A R I Gençlik-Eğitim Servisi - Çocuklann ge- lecekte sağbklı bireylerolabilmelen için ai- leleri tarafından cinsellik konusunda eği- tilmeleri ve bilinçlendirilmeleri gerektiği bir kez daha vurgulandı. Mecidiyeköy'- deki Kırnuzı Balık Çocukevi'nde yapılan söyleşiye, gazetemız yazan Dr.Erdal Ata- bek, çocukevinin kurucusu Güler Büyük- baş, öğretmenler ve veliler katıldı. Konuş- masına "çocuklann cinselliğe nasıl baktı- ğı" sorusunu sorarak başlayan Atabek, bunun ailelerinden ve toplumdan aldıklan kültürle ilintili olduğunu, çünkü çocukla- nn cinsel kimliklerinin aldıklan eğitime göre şekiUendiğini söyledi. Çocuklann, cinselliğe yetişkinler gibi baküğını belirten Atabek, cinselliğin, toplum bazındaki kül- türün bireylere yansıması olduğunu ve bu- gün bilimin bile cinselliğe nesnel bakmak- ta zorlandığını söyledi. Toplumumuzda da dnsellik konusunun adeta yok sayıldığı. aşağılandığı \e baskı altına alın- dığından söz eden Atabek. çocuk yaşlar- dan başlayarak bu konunun tabu haline getirildiğini, küfürlerin bile cinsel saldınyı ifade ettiğini ve bilinçdışına itildıği için er- keklerin ve kadınlann bunu kışkırtıcı bi- çimde yaşadıklannı söyledi. Toplumlann da cinsellik yoluyla çocuklan, gençleri ve kadınlan baskı altına aldığını; erkek ço- cuklann luşkırüldığinı, kız çocuklannın aşağılandığıaı ve bu psikolojiyle yetişen gençlerin ilerideki yaşamlannda da cinsel- îiği rahat yaşayamadlklannı belirten Er- dal Atabek, çocuklann dnselJikle tanjştık- lan dönemleri şöyle anlattı: Eğitim Programları 09.58 Açıhş 10.00 AÇIK LİSE PROGRAMLARI Matematik-1: Fonksiyon ve Çeşrtteri Edebiyat-1: Divan Edebiyat, Konu, Tür ve Şefcil Ozellikleri Bilgisayar: Veri Tabanı Kavramı Tarih-1: Islamiyet'ten önce Ortadoğu'nun Styasi Durumu Fransızca-1: Ders-10 PsikolojH: Bellek ve Bellek Süreçleri 12.00 AÇIK ÖĞRETİM PROGRAMLARI İşletme İktisat Fakültesi Dersleri 13.00 Lisans Tamamlama Programlan Fransızca Lisans Tamamlama Programı, Beden Eğitimi Lisans Tamamlama Programı 13.40 Kapanış 15.28 Açılış 15.80 AÇIK ÜSE PROGRAMLARI Analitik Geometri: Düztem Vektörleri Edebiyat 18. Yüzyıl Türtt Edebiyat Genel Tür* Tarihi: Macarlar-Peçenekler-Uzlar Tarih: 17. ve 18. Yüzyıllarda Osmanlı Kültür ve Medeniyeti Psikoloji: Strese Gösterilen Tepkiler, Ruh Sağlığı Fransızca: Ders-10 17.30 Eğitim Paketi 18.00 AÇIK LfSE PROGRAMLARI Genel Türk Tarihi: Selçuklular Tarihi Tünciye Coğrafyası: Yer Şekilleri ve Türki- vemiz Cografya: Harita Bilgisi İngilizce: Ders-3 Almanca: Ders-3 Din Küftürü ve Ahlak Bilgisi: Hz. Muham- med'in Yaşamı 20.00 AÇIK ÖĞRETİM PROGRAMLARI 21.00 Lisans Tamamlama Programlan "1-3 yaş arasında çocuklar ana haz dö- nemini yaşaıiar. Çocuk bu dönemde dışkı- sını, çişini kendi isteğiyle kootrol edebüir. Anne-babasına kızan çocuk, tepkisini altmı ısJatarak gösterir. 3 yaşında ise organ dö- nemi dediğimiz kız >e erkek çocuklannın U- gisinin penise yönelik olduğu bir dönem ya- şamr. Kız çocuklannın bile erkekleri üstün gördüğü bu dönemde erkek çocuklannın en büyük korkusu anüstür. Erkek çocuklan cinsel organmın kesümesinden korkar. Çünkü organı onun için üstünlüğün ifadesi- dir. Aslında bu dönemlerle ilgili kesin bir yaş vermek zor; çünkü çocuk bu dönemi geç ya da erken yaşayabilir. Bağımsız bir kimlik için Yine 3 yaşlannda çocuk cinsel organıyla oynamaya başlar, bundan bazduyar. Bu bir çeşit mastürbasyondur. Çocuğun bu tür davrantşlarda bulunması cinsel sapma değildir. Bu durumda çocuk aşağı- lanmamalıdır. Bazı ünlü psikologlar ve pedagoglar mastürbasyonun, çocuğun kendi bedeninin haz veren yerlerini tanıması ve ileride bağımsız bir cinsel kûnliğe kavuşması açısından yararlı olduğunu söy- lüyorlar. Çocuklarla cinsellik konusu konuşulmalı, sordukları soruiara kesin, net yanıtlar \ erilmelidir. Cinselliğin doğal bir gereksinün olduğu çocuğa anlatılmalı ve toplumda karşılaşa- cağı kandırıünalar ve cinsel tacizlere karşı uyanlmalıdır." Söyleşide çocuklanna cinsellik konu- sunda ne kadar bilgi vermeleri gerektiğini soran velilere Atabek, cinsellik konusu- nun rahatça konuşulmasının, çocukta ai- lesine karşı güven duygusunu geliştireceği- ni belirtti. Y Ü Z Y I L B İ T E R K E N S O S Y A L B İ L İ M L E R SOSYAL BİLİMLERİN GERÇEKLİGİ KURMA İDDİASI NE NOKTADA? Yöneten Aydın Uğur Konuşmacılar Fatmagül Berktay. Orhan Koçak. Ilhan Tekeli 18Ocak1993 Saat: 18.30 Yapı Kredı Sermet Çifter Kütüphanesi Istıklâl Caddesı 285 Beyoğlu 80050 İstanbul Telefon. (212) 252 47 00/441 - 245 20 41 Salı Toplantıları'nı. ısteyen herkes ucretsız olarak ızleyebılir. YAPI^KREDi Nüfuscüzdanımı, sürücü belgemi, SSK kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. FATMANECLASEZER Pasaportumu yitirdim. Hükümsüzdür. İBRAHİMAYRIÇ Nüfuscüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. SİNASSEZER