Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 18OCAK1994SAU
HABERLER
TÜPkiye'de bir iç
savaş yaşanıyor
• ERZLRLM(AA)-
Doğru Yol Partisi Genel
İdare Kurulu ü> esi ve
Erzurum Milletvekili İsmail
Köse. Türkiye'nin bir iç
savaş yaşadığını, ancak
hükümetın terörle mücadele
konusunda kararlı bir
politika izlediğini söyledi.
Köse.bugünDYPil
merkezinde düzenlediği
basın toplantısında
hükümetin. terörle mücadele
için 500 trilyon lira dolayında
harcama yaptığını kaydetti.
Terörle mücadeleye yapılan
bu harcama ile Türkiye'nin
baa önemli sorunlannın
giderilebileceğini anlatan
Köse, "Bütçe.buyıl 800
trilyon lira olarak
belirlenmiştir. Bütçeden
terörle mücadele için bu yıl
170 trilyon lira daha
harcanacak. Terör olmasa
bu para Doğu'nun
kalkınması için kullanılırdı"
dedi.
CHP'nin aday
harçlam
• Haber Merkezi-
Cumhuriyet Halk Partisi 27
Mart yerel seçimlerinde aday
olanlardan alınacak harçlan
açıkladı. Buna göre
büyükşehir belediye
başkanlıklan için 25 milyon,
llçe belediye başkanlıklan
için 15 milyon, belde belediye
başkanlıklan için 5 milyon, İl
genel meclisi üyelikleri ve
belediye meclisi üyelikleri
için 2 milyon, belde meclis
üyelikleri için ıse 500 bin lira
aday harcı alınmasını
kararlaştırdı.
İnci Baba'nın
katilinin sorgusu
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Yeraltı dünyasımn
ünlü isimlerinden Mehmet
Nabi İnceler'i (İnci Baba)
silahla vurarak öldüren
konıması Yakup Güven'in
sorgusu dün Ankara"da
yapıldı. Yetkililer. Adliye
Sarayı'na yoğun güvenlik
önlemleri ve büyük gızlilik
altında sabah saatlerinde
getirilen Güven'in
sorgusunun yapıldığını ve ay
sonuna doğru
yargılamasının başlayacağını
bildirdiler. İnceler. geçtiğimiz
yılın aralık ayında yeğeni ile
kavga eden koruması Yakup
Güven'i tokatlamış, Güven
ise İnci Baba'yı bacağından
vurmuştu. İnceler,
kaldınldığı Çankaya
Hastanesi'nde aşın kan
kaybından ölmüştü. Olay
yerinden kaçan Güven ise
Eskişehirde yakalanarak
tutuklanmış ve Ankara
Kapalı Cezaevi'ne
konulmuştu.
Anayasa ve
laiklik paneli
• HaberMerkezi-Çağdaş
Yaşamı Destekleme Derneği
"Anayasa ve Laiklik" paneli
düzenliyor. 19Ocakl994
çarşamba günü Saat 14.00'de
Tank ZaferTunaya Kültür
Merkezinde yapılacak olan
panele konuşmacı olarak
Anayasa Mahkemesi
Başkanı YektarGüngör
Özden katılacak.
Rıza Zelyut'un
açıklaması
• Haber Merkezi -
Gazetemizin 2 Ocak 1994
tarihli nüshasında
yayımlanan "Aleviler
Seçimlerde SHPyi
Destekleyecek" başlıklı yazı
ile ilgili olarak gazeteci-yazar
Rıza Zelyut bir açıklama
gönderdi. Zelyut,
yayımlanan haberde gerçek
dışı bilgilere dayanılarak
Alevilerin küçük
düşürülmeye çalışıldığinı
belirtti. Zelyut yaptığı yaah
açıklamada, "Alevilerin de
artık oylannı bilinçli
kullanmalannı, bu oylannın
karşılığını toplumdan
almalannı istiyorum. Bunu
gerek Nefes dergisindeki
yazılanmda, gerekse son
kitabım olan 'Aleviler Ne
Yapmair adlı çalışmamda
aynntılı olarak açıkladım.
Bu görüşleri kamuoyu
bilmektedir. Bu görüşler,
çıkar için değil, topluma
hizmet için uzun
düşünmelerden sonra
oluşmuştur. Demokratlığı
aslaSHPilesınırlı
saymadığım gibi, laiklığin de
yalnızSHPile
savunulabileceğine
inanmıyorum. Laiklik
Ukelerinin SHPtarafından
seçimİT sırasında
anımsandığı birgerçektir. Bu
nedenle laiküğın liberal
partiler tarafından da
savunulmasını
gerçekleştirecek çalışmalara
şiddetle ihtiyaç vardır.
Aleviler şimdiye değin
oylannı tek partiye vererek
toplumda hak ettikleri
noktava gelemediler" dedi.
Ecevit, İstanburun sorunlannın çıkar ilişkisi olmayan başkanlarca çözülebileceğini söyledi:
DSP'nin diyet borcu yokİstanbul Haber Servişi- DSP Genel
Başkanı Bülent Ecevit. İstanbul'un so-
runlannın "Belli çevrelere diyet borcu ol-
mayan belediye başkanları" ile çözüle-
bileceğini söyledi. İstanbul'un hava kir-
liliğinin başlıca nedeninin Karadeniz
kıyılanndan çıkanlan kömür olduğunu
kaydenen Ecevit, Boğaz trafiğinin de
Karadeniz'le Marmara arasında açıla-
cak bir kanalla çözümlenebileceğini be-
lirtti.
DSP lideri Bülent Ecevit, dün Çınar
Oteli"nde düzenlediği kahvaltılı basın
toplantısında Bayrampaşa Belediye
Başkanı .Necdet Özkan'ın İstanbul Bele-
diye Başkanlığı'na aday olduğunu res-
men açıkladı. Toplantıda bir konuşma
• DSP lideri djin Çınar Otel'de düzenlediği başın
taplantısında, İstanburun sorunlannın çözümüne
ijjşkin partisinjn önerilerini anlattı. Ecevit, Necdet
Ozkan ı DSP İstanbul belediye başkan adayı olarak
resmen açıkladı.
yapan Özkan, belediyelerin kaynak ye-
tersizliğinden yakındığını, ancak gelirle-
rini törenlere, şölenlere, gereksiz süsle-
melere, pahalı dış gezilere, delege besle-
meye sorumsuzca savurduğunu söyledi.
Özkan, Bayrampaşa Belediye binasına
tek kuruş harcamadan, ihaleyi müteah-
hite verdiklerini ve bu 32 katlı binadan
da nakit 42 milyar para kazandıklannı
belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Belediyelcr kendi üreteceği arsalar-
daki on bin konutluk bir projenin kat
karşılığı yûzde 60'ını kendine ayırdığında
belediye hiçbir para harcamadan, yüksek
standartlı altı bin konut elde etniiş ola-
caktır. Bu altı bin konut Emlak Ban-
kası'nın üç- üç buçuk milyarı bulan fiyat-
larıyla pazarlandığında, belediveye yak-
laşık 20 triiyonluk bir ka>nak sağla-
nacaktır. Villa tipi konutların fiyatı yedi
milyarı bulduğuna göre aynı yöntemle
ayrıca iki bin villa elde cttiğinde bunlar-
"İstanbul Kanalı" adını verdiği projelerine de değinen Ecevit, Boğaziçi'nin hızla artan trafık yükünün şehrin batı yakasında Kara-
deniz'le Marmara arasında kanal açılarak çözülebileceğini savundu. Bunun yap-işJet-devret modeliyle gerçekleşeceğini söyledi.
dan da beledlyenin kazancı 14 trilvonu
bulacaktır. Böylece İstanbul Belediyesi
de 30-35 trilyon dolaylarında bir kaynak
sağjamış olacaktır."
Özkan, DSP'li belediyenin gerçek bir
girişimci yaklaşımla. "kat karşılığı, yap-
işlet-devret veya yap-sat" modeliyle hem
halkın gereksinimlerini karşılayacağını
hem de belediye gelirlerini arttıncı yatı-
nmlar yapacağını kaydetti. Ecevit de
yaptığı konuşmada, "Belli çevrelere di-
yet borcu olmayan belediye bunları yapa-
maz" dedi. Ecevit, İstanbul'un hava ve
su kirliliğine DSP'nin nasıl çözüm bula-
cağını anlattı. İstanbul'un hava kirliliği-
nin başlıca nedeninin Karadeniz kıyıla-
nndan çıkanlan kömür olduğunu ve
kömür çıkarma işleminin çevre
dengesini alt üst ettiğini video
ve fotoğraflarla anlatan Ecevit
şunlan söyledi:
"Bölgedeki kömürler iyileşti-
rilip arındınlarak tüketkiye su-
nulacak. Üretim süresince top-
rağın denize sûriiklenmesi ve de-
nizin doğal dengesinin bozulması
önlecek. L'retim aşamasında do-
ğanın ve ormanın tahribi olabil-
diğince önlenecek, üretime son
verilen ocakların i\edilikle ağaç-
landırılması da etkili yaptırımla-
ra bağlanacak. kentin yükünü
azaltacak liman tesislerini bu
bölgede kurmak için gerekü
hazırlıklara başlanacak."
Ecevit. doğalgaz için Rusya
ve Bağımsız Devletler Toplulu-
ğu dışında da kaynaklar yaratı-
lması ve doğalgaz kullanımının
yaygınlaşması gerektiğine de-
ğındi. Sanayi kuruluşlannın
\ıvayı ve suyu kirletmesininin
, mleneceğini, taşıtlarda da ge-
rekü önlemlerin alınacağını
kaydeden Ecevit, İstanbul'un
su kaynaklannın arttınlacağını
ve musluklardan akan suyun
güvenle içilcbilir duruma getiri-
leceğini ifade etti.
îstanbıdkavgasınınötekiyüzü
CELAL BAŞLANGIÇ
Toprağin üzerindeki yeşil örtü sanki
usturayla kazınmış.
Alttan çıkan çırkın kahverengılıkler
üzerinde yer >er su bırikintileri var.
Kazılan toprak doğanın bitki örtüsü-
nü, kjjının kumunu yuta yuta Karade-
niz'e iniyor.
Bunlar, İstanbul'un çevresindeki açık
kömür ocaklanrun görüntüleri.
Slayt perdesine doâru elini uzaüyor
DSP Liden Bülent Ecevit:
- İstanbul'un doğasını yağmalıyoruz.
Perdeye vuran . doğanın perişan gö-
rüntüsü. Ecevit bir de benzetme yapı-
yor:
- Yeryüzûnde bir Ay fotoğrafı...
İstanbul'daki "beİediye başkanlığı"
savaşlanna dün de Bülent Ecevit'in
DSP'si bu görüntülerle "resmen" katıl-
dı. DSP'nin istanbul Anakent Belediye
Başkan Adayı Necdet Özkan. İstanbul-
lular'ın önüne iki referansla çıkıyor Öz-
kan. Birincısi. 1977-80 yıllan arasında
yaptığı İstanbul Belediye Başkan
Yardımcılığı. İkıncisi daha da önemli:
Özkan dört vıla yakın süredir İstanbur-
un Bayrampaşa ilçesinde başanb bir be-
lediye başkanlığının örneklerini veriyor.
İstanbul seçimleri için DYP'nin adayı
Bedrettin Dalani Ümraniye çöplüğün-
de açıkladı Tansu Çiller.
AN AP Lideri Yılmaz beş yıldızlı otel-
de topladığı İstanbul Şurası ile dile ge-
tirdi Istanbul'a dönük savını. ANAP'ın
İstanbul Anakent adayı tlhan Kesici
dört katlı seçim bürosunda çalışmalan-
na başladı.
Necmettin Erbakan, İstanbul Ana-
kent Belediye Başkan Adayı TayyipÖz-
demir'i yanına alıp. cami cami. türbe
türbe gezdirdi.
DYP. ANAP ve RP'den sonra DSP
Lideri Bülent Ecevit de dün "İstanbul
yanşında ben de vanm" dedi, resmen.
Yeşilköy'deki Çınar otelinde dün ya-
pılan sabah kavaltılı. mütevazı basın
toplanüsı pek iyi düzenlenmemişti.
ANAPinki gibi görkemli araçlarla. şık
çantalarla. rengarenk broşürlerle yapıl-
madı sunum. Basit bir slayt makinası ve
bir video ile aktanldı izleyenlere görün-
tüler.
Bu dar olanaklara bir de çok sayıda
televizyon kamerasmın. konuşmacının.
ekranın ve perdenin önünü kapatmalan
eklenince. DSP Lideri Ecevit ve İstan-
bul Adayı Özkan'ın sunumlan ıyice
güçleşti. Video ve slayt gösterileri ikişer
kez yapıldı.
Ecevit dünkü toplantının amaanı
"ivedi ve temel sorunlar üzerine somut
çözümler" diye açıkladı.
Toplantının ağırlığı üzerine kurul-
muştu. Bu nedenle gündemegeldi İstan-
bul'un çevresindeki açık kömür havza-
lanndaki doğa katliamı.
Özkan'dan çok Ecevit konuştu top-
lantıda.
DSP'nin İstanbul'a dönük projelerini
"'Karadeniz'den Marmara'ya kanal aça-
rak bunu Haliç'e bağlamak, böylece bem
İstanbul •Boğazı'nı. hem de Haliç'i kur-
tarmak"tan. "Boğaziçi'ndeki akıntılar-
dan enerji üretiım""ne. "Yeşil alanlan
arttırmak için mezarlıklan ağaçlan-
dırma"ya kadar geniş bir çerçevede an-
lattı Ecevit.
Partilerin gözü İstanbul Anakent Be-
lediye Başkanlığında.
Ankara'da, İzmir'de, Trakya ve Ka-
radeniz bölgelerinde seçim yok mu ?
Doğu'da. Güneydoğu'da seçimin ya-
pılıp yapılamayacağı bile belli değil.
Adaylar çoğu yerde ortaya bıle çıkamı-
vor. Tüm bunlara karşın. sanki tek bir
İcentte seçim yapılıyormuş gibi partije-
rin. liderlenn, adayiann gözü nedcn İs-
tanbul'da?
Bu sorunun yanıtı, dünkü toplantıda
Ecevit ve Özkan tarafından verildi bir
ölcüde.
lşte bir örnek:
Bayrampaşa yeni ilçe olduğunda
DSPli Özkan "sıfır tapu" ile devralıyor
belediveyi. İlçenın ne beledive başkanlı-
ğı binası var. ne de adliyesi.
Bir ajanı dört milvar liraya kamulaş-
tınyor Özkan. Ancak bu para belediye-
den çıkmıyor. Bir müteahhit bu işin
karşılığında 16 mihar lira ödüyor bele-
diveye.
Anlaşma kat karşılığı. Ama yüzde
70'i belcdıycve. yüzde 30'u müteahhite.
Yapı bittığınde Bayrampaşa Beledi-
yesi'nin 32 katı, 12 bin metrekare oto-
parkı oluyor. Bu yolia da belediye kasa-
sına aynca nakit 46 milyar lira geliyor.
İşte İstanbul'da yaratılan rantın var-
dığı boyut.
Bir başka örnek
DSP lideri Ecevit "Kaynak yaratKi,
hizmet üretici, girişimci, dürüst ve temiz
belediyecilik" konusunu anlatırken, ya-
ratılan ranta bir örnek daha verdi:
"...kendi üreteceği arsalardaki on bin
konutluk bir projenin kat karşılığı yüzde
60'ını kendine ayırdığında , belediye hiç
para harcamadan, yüksek standartlı altı
bin konut elde etmiş olacaktır. Bu altı bin
konut Emlak Bankası'nın üç-üç buçuk
milyarı bulan fiyatlarıyla pazarlandığın-
da, belediveye yaklaşık 20 triiyonluk bir
kaynak sağlanacaktır. Villa tipi konutla-
nn fiyatı vedi milvarı bulduğuna göre.
avnı yöntemle ayrıca iki bin villa elde
edildiğinde bunlardan da belediyenin ka-
zancı 14 trilyonu bulacaktır. Bövlece se-
kiz bin aileye konut sağlamrken, istanbul
Belediyesi'ne de 30-35 trilyon dolayında
bir kaynak sağlanmrş olacaktır."
Ecevit bu uygulamayı "belediyenin
kendi tasarrufuıidaki bazı arsalarda sağ-
ladığı değer artışını, çıkar çevreleri ve
arsa vurguncuları yerine, kendi kasasına
aktararak, önemli ölçüde kaynak yarat-
makM
diye açıklıyor.
DSP İiderine göre bunu gerçekleştir-
menin önemli bir koşulu var:
- Belediv enin sırtından belli rantlar el-
de etmeye alışkın çıkar çevrelenne diyet
borcu olmamak...
Anlaşıldı mı şimdi İstanbul'daki kav-
ganın nedeni?
Siyasi boyutunun, göreve. yönetmeye
talip olmanın yanı sıra, bu kavgada rant
vardır. Sağlanan rantın kime gideceği
kavgası vardır.
Bazı milletvekillerinin çöplükten be-
lediye başkan adayı olarak neden çıktı-
ği. beş yıldızlı otellerdeki parti toplantı-
lannda iş adamlannın neden dolaştığı,
bazılannın Fatih Sultan Mehmet türbe-
si senin, Eyüp Sultan benim. dualarla,
nutuklarla niye dolaştığı anlaşıldı mı
acaba?
Anayasa Mahkemesi Başkanı Ozden'Vatanı olmayanın dini, aklı olmayanın da Allahı olmaz' dedi
'Atatürk'e saldıranlar din tüccarı'•Anayasa Mahkemesi
Başkanı Özden 'Ezan
okuyacak minare, namaz
kılacakcamiveren
Atatürk'e saldıranlann,
dini, ticaret aracı
dımımuna dönüştürmek
istediklerini' belirtti.
İstanbul Haber Servisi - Ana-
yasa Mahkemesi Başkanı Yek-
ta Güngör özden. "Ezan okuya-
cak minare, namaz kdacak cami
veren Atatürk'e saldıranlann,
dini ticaret aracı durumuna dö-
nüştürmek istediklerini" belirte-
rek, " Vatanı olmayanın dini,
aklı olmayanın da Allahı olma-
yacağmı" söyledi.
Topağacı Lions Kulübü, "la-
iklik ve evrensel barışın korun-
masına sağladığı katkılar" ne-
deni) le Yekta Güngör Öz-
den'e, Melvin Jones Dostluk
Ödülü verdi. Ödül için dün The
Marmara Oteh'nde düzenlenen
törene katılan İstanbul Büyük-
şehir Belediye Başkanı Nurettjn
Sözen'e de, lions kulübünün
flaması armağan edildi.
Yekta Güngör Özden. "Beni,
kökü dışarda bir kulüpten arma-
ğan aldı diye suçluyorlar. Devlet
nedir? Hukuk nedi'r? L Ike nedir?
Bunun ayırdında oünayanlar
için söylüyorum: Türkiye Cum-
huriyeti Lozan Banş Antlas-
Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden'e, laiklik ve evrensel banşın korunmasma sağla-
dığı katkılar' nedeniyle Topağacı Lions Kulübü tarafından 'Melvin Jones' Dostluk Ödülü verildi.
Özden, ödül törenind'e 'Atatürkçü olma şerefini her omzun kaldıramav acağını da ifade ederek *Onu
kaldıracak büyük omuz, açık alınlar, ak yüzler lazım' dedi.(Fotoğraf: MEHMET DEMİRKAYA)
ması'nı, kökleri değil kendisi
dışarda olanlarla imzaladı"dcdi.
Kiminin din adına, kiminin ile-
ricilik adına. kimisinin de de-
mokratlık adına, insanlan ka-
ralamaktan. yalanla çamura
batırmaktan, öldürmeye değin
her türlü oyunun peşinde ve
içinde olduklannı belirten Öz-
den şöyle konuştu:
"Ulusun birliğine ve onunımu-
za saldıranlara seslenivorum:
Şeriat başka şeydir, din başka.
Müslümanlık başka şeydir, İs-
lamcılık başka. Dindarlık başka
şeydir, dincilik başka." Anaya-
sa Mahkemesi Başkanı olarak
herkes için. hatta kendisine sal-
dıranlar için de bir güvence ol-
duğunu vurgulayan Özden,
"Onlar gibi dinleri ticaret aracı
durumuna dönüştüren ama
1920'lerde ellerinden kötülük
araçlan almanların, yeniden ka-
zanç yolunu kapatanları karala-
maya çaltşıyorlar. Y'oksa biz
onlardan daha çok müslümanız"
dedi. Özden, konuşmasına şöy-
le devam etti:
"Bize küçükken derlerdi ki:
Her zaman AUahın adını anma-
yuı. Çok büyük bir şey bu. İki de
bir Allah Âllah demevin. Yeri
var bunun.
Birisi şimdi, adım attıkça Bis-
millahirrahmanirrahim divor.
Bunu içinizden söyierseniz kut-
sal. Bu gösteri dini d e p ki. Va-
tanı olmayanın dini, aklı olma-
yanın Allahı olmaz. Bize bağım-
sızlığunızı kazandırarak, ulus
durumuna getirip yücelten, ezan
okuyacak minare, namaz kda-
cak cami veren Atatürk'e saldı-
ranın, bırakın bir devlet kunıcu-
luğunu, bir muzaffer yenilmez
komutamn saygıyla anılmayışı-
nın actsını tattıranların. hangi
insanlıkla, hangi dinle, hangi
imanla, hangi insafla ilgisi olabi-
lir!
Dinlerle, mezheplerle, tari-
katlarla insanlan birbirine düş-
man edip Türkiye'nin parça-
lanmasma çalışmak yerine,
Büyük Fatih in gösterdiği anla-
yış içinde herkesin eşitlikle ku-
çaklanması gerektiğini belirten
Özden, Atatürk'e yöneltilen
saldınlarla ilgili şöyle konuştu:
"Atatürkçü olmak zorunda
değil kimse. OlmayabUir. O
nankörlüğü, o ihaneti gösteri-
yorsa olmasın. Ama Atatürk'e
saldıramaz. Çünkü Atatürkçü
olmak şerefini her omuz kaldıra-
maz. Onu kaldıracak büyük
omuz, açık alınlar, ak yüzler la-
zım. "
Öte yandan Anayasa Mah-
kemesi Başkanı Yekta Güngör
Özden dün gazetemizi ziyaret
ederek bir süre yöneticilerimizle
görüştü.
GÖNDÜZ GÖZÜYLE
MELİH CEVDET ANDAY
Biröğretmen
Mısır'ın eski Devlet Başkanı Nasır demişti ki, "Türkle-
rin dilinden Arapçamızı çekip alsak, bunlar konuşamaz-
larr
Demek, ona göre, Türkçe diye bir dil yok. En ilkel top-
lulukların dilleri var da bizim dilimiz yok. Oysa bir dil bil-
gini şöyle der: "Ne denli geri gidersek gidelim, dil'ibulu-
ruz." İptida kelam var idi.
Anlamıyor değilim, Nasır'ın demek istediği o değil;
Türklerin Arapça ile düşünebildiklerini söylemektir
amacı. Peki, Türkler İslamiyeti benimsemeden önce dü-
şünmüyorlar mıydı?
Daha şaşırtıcı olanı, Arap aydınlarının Türkçecilik akı-
mına'karşı olmalarıdır; bize, "Geçmiş kültürümüzle iliş-
kimizi koparıyorsunuz" diyorlar. Oysa islam uygarlığı-
nın belli başlı yapıtları, Cumhuriyet'ten sonra dilimize
çevrilmiş ve basılmıştır. Bu yapıtlar medrese öğretimin-
de naklen anlatılırdı. Ama bizim şeriatçılar da Türkçeci-
liğe karşıdırlar. Neden? Çünkü Arapça kutsal dildir;
Tanrı, Kuran'ı o dilde indirmiştir. Bunun saçma olduğu-
nu yazıp söyierseniz size 'kafir' derler. Bunun da sonu
nereye varır, bir düşünün!
islam ülkelerinde Türkiye'ye karşı ikinci kızginlık ko-
nusu, bizim laik olmamızdır: "Müslüman laik olur mu
hiç?"diyorlar, "Dinsizliktirbu."
Oysa dinsiz bir toplumda laikliğe gerek yoktur. Din ol-
malı ki, onu devlet işine karıştırmayalım. Din devleti ku-
ruldu mu da, din-dışı düşünce yasak olur. Daha doğru
'ctöşünme'yasaklanır; Tanrı düşünmüştürya, onu yeter-
siz bulmak en büyük 'günah' olur çıkar. Dinlerin güzel
yanlarından biridir bu, aklımızı çalıştırmamıza gerek
kalmaz artık.
Bunlara şapkayı, kadının örtüden kurtulmasını ve el-
bet Latin alfabesini de katarsanız Arap'ın gözünde ne
duruma düştüğümüz açık olarak ortaya çıkar.
Sonuca geleyim... Atatürk Devrimleri denilen toplum-
sal değişim atılımları, Arap kültür-uygarlığından, Batı
kültür-uygarlığına geçme girişimleridir. Atatürk faşist
değildi, dahası diktatör de değildi, öğretmendi ve her
öğretmen sıkıdüzencidir; çünkü derste "Dünya dönii-
yor" dedikten sonra, "Çocuklar bunu kabul ediyor mu-
sunuz?" diye sorulmaz.
Batı kültür-uygarlığına geçmeyi 'taklit' saymak, kısa-
ca, saçmadır; çünkü "Biz Arap 7 taklitle yetinelim" anla-
mına gelir.
Konunun bizdeki kavgası ise, Ziya Gökalp'in, kültür
ile uygarlığı ayırmasından kaynaklanmaktadır. Ona gö-
re, kültür ulusaldır. uygarlık ise evrensel. Böylece "Ulu-
sal kultürümüzü yok ediyoruz" sözü ortaya çıkmıştır.
Ama kimse 'ulusalkültür'ün ne olduğunu bilmemekte-
dir. Gide gide, ulusal kültürün içine 'din' de sokulunca,
durum, Atatürk'ü kötülemeği sonuçlamıştır. Oysa
Atatürk. Ziya Gökalp'in kültür-uygarlık bölümlemesine
karşıydı.
Nasıl karşı olmasın! 'Kültürün başına 'ulusal'sözcü-
ğünü koydunuz mu, çoksesli müzik bizim değildir, kadı-
nın sahneye çıkması geleneklerimize aykırıdır, karı-
koca el ele bir lokantaya mı gidiyor, bizim ulusal kültürü-
müze aykırıdır... deyipçıkıyorlar işin içinden.
Batıda 'kültür' ün çeşitli tanımları vardır. örneğin, Al-
man düşünürleri kültürü evrensel saymışlardır. Haklı-
dırlar. Bu tanımtn içine elbette teknik buluşlar da girer.
Bize gelince, bizim ulusal kültürcüler bütün teknik bu-
luşlan rahatça kullanırlar, minareye hoparlör de koyar-
lar, fakat laikliğe sıra geldiğinde gavurluk' derler. Oysa
laiklik olmasaydı hoparlör olmazdı.
ÖĞRETMEN'e saygım gittikçe artıyor.
Memurlar için hükümet
göreve çağrıldı
Haber Merkezi-Sosyal De-
mokrat Halkçı Parti" (SHP)
Genel Sekreter Yardımcısı Et-
hem Cankurtaran, sorunlan-
na çözüm arayan memurlann
dövülmesinin utanç verici ol-
duğunu belirterek memurlara
grevli. toplusözleşmeli sendi-
kal haklar verilmesini öngö-
ren yasal düzenlemelerin bir
an önce gerçekleştirilmesi için
parlamento ve hükümeti gö-
reve çağırdı. Ankara Barosu
Başkanı Avukat Erdal Mer-
dol da "memuriarı coplayan
polisler hakkında soruşturma
açdmasını" istedi. Bağımsız
Şırnak Milletvekili Mahmut
Alınak ise memurlan dövme
olayını kmayarak Başbakan
Tansu Çiller'e soru önergesi
verdi.
Ethem Cankurtaran. SHP
Genel Merkezi'nde dün dü-
zenlediği basın toplantısında,
Türkiye'de rejimin 12 EylüT-
den bu yana ayıplı olduğunu,
bunun da en başta insan hak-
lan ihlalleri ve işkenceden
kaynaklandığını söyledi. Me-
murlara yönelik meydan da-
yağinın 12 Eylül'den sonra
kapalı kapılar ardında yapı-
lan işkenceden farklı olmadı-
ğını. hatta bütün kamuoyu-
nun gözü önünde insan
onurunu zedelemesi açısından
daha da vahim olduğunu vur
guladı.
Baronun çağrısı
Ankara Barosu Başkanı
Avukat Erdal Merdol da yap-
tığı açıklamada, Başbakan
Tansu Çiller ile İçişleri Bakanı
Nahit Menteşe'ye Ankara Kı-
zılay'da memurlan coplayan
polisler hakkında yasal işîem
yapılması çağnsında bulundu
ve "Memura yapılan saldınnm
kimsenin yanına kâr kalma-
ması" gerektiğini belirtti.
Bağımsız Şırnak Milletve-
kili Mahmut Alınak ise poli-
sin. memurlan ve önceki gün
bir araç sahibini dövme olay-
lannı kınayarak Başbakan
Tansu Çiller'e bir soru öner-
gesi verdi.
Cumhuriyet Halk Partisi
(CHP) Genel Başkan Yar-
dımcısı İstemihan Talay da
düzenlediği basın toplantısın-
da. kamu çalışanlannın cop-
lanmasının Türkiye için bü-
yük bir ayıp olduğunu vurgu-
ladı
Memurların kaybı
Yeniden Doğuş Partisi
(YDP) Genel Başkanı Hasan
Celal Güzel de dün düzenledi-
ği basın toplantısında. me-
murlara karşı takınılan tav-
nn. kamu vicdanını sarsacak
düzeyde olumsuz olduğunu
söyledi ve memurlann son 10
yılda satınalma güçlerini yan
yanya kaybettiklerini bildirdi.
Bİiyük'Birlik Partisi (BBP)
Genel Başkan Yardımcısı
Esat Bütün ise dün düzenledi-
ği basın toplantısında. "Ikri-
dar, kamu çalışanlanna yaptı-
ğı zam ile verdiği ücretin sefa-
let ücreti olduğunu kabul
etmeli, ek zam vermek süretiy-
le bu haksızlığı gidermelidir"
dedi.
Menderes'ınbaşkanfağı
DP'yiyenidenkanşbrdı
ANK.4RA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Büyük Değişim Parti-
si'nden istifa eden Aydın
Menderes'ın Demokrat Parti
(DP) olağanüstü kongresinde
genel başkanlığa seçilmesi
tartışmalara neden oldu. DP'-
nin eski Genel Başkanı Hay-
rettin Erkmen ve beraberinde-
kilerin salonda çoğunluk bu-
lunmadığı gerekçesiyle seçim
kuruluna başvuracaklan bil-
dirildi. Erkmen, Menderes'ın
delege olmayan kişilerin oy-
lanyla genel başkanhğa secil-
diğinı öne sürerek, "Bu partiiçi
bir darbedir" dedi.
Aydın Menderes'ın DP Ge-
nel Başkanlıği'na getirilmesi.
partiiçi tartışmayı farklı bir
boyuta ulaştırdı. Eski yöne-
timden bazı üye ve yöneticile-
rin istifası gündeme gelirken
Menderes'in gelmesinden son-
ra salonu terk eden Hayrettin
Erkmen, Celal Bayar'ın kızı
Nilüfer Gürsoy ve bazı delege-
lerin seçim kuruluna itiraz
edecekleri öğrenildi.