Katalog

18OCAK1994SALI CUMHURİYET SAYFA: EKONOM 11 'Yonca Süt' piyasada Ekooomi Ser- ™ " L a d e s markasıyla tavukçuluk sektörünün Lderi olan Köy- Tür, Pınar, Mis, Sek ve Tikveş- li'den sonra süt ve süt mamulle- n alaruna da el attı. Sakarya Akyazı tesislerinde üretime ge- çen Köy-Tür, ûrünlerinde Yonca markasıru kullanmaya başladı. Bir vardiyada 80 ton üretim yapma kapasitesine sahip olan tesislerde, şu anda 20 ton süt iş- leniyor. Üreticiden tûketiciye uiaşana kadar mikrobiyoloji labârotuvarlannda tahlil edilen sütler, kalitesine göre süt, yo- ğurt, tereyağ, beyaz ve kaşar peynir olarak değerkndiriliyor. Avrupa tipi gouda ve tilsit pey- nirlerini de "Yonca" markasıy- la üreten Köy-Tür, yaklaşık dört aydır süt ve süt ürünleri alanında hizmet veriyor. Köy-Tür Holding Genel Müdürü Göveo Erdal , tavuk- çuluk sektöründe kullandıklan Köy-Tür modelini süt sektö- ründe de uygulayacaklannı be- lirtti. Bu modelle süt üreticisi- nin temel girdilerinin temin edi- leceğini kaydeden Güven Er- dal, "Finansman, pazariama ve örgütknme sonmlannııı çözümü de gercekleştirilmiş otacak" dedi. Hassas sektör Süt sektörünün diğer sektör- lerden daha hassas olduğunu söyleyen Erdal, "Oreanizasyon olayı önemlkür. Uretimden taşunaya, iştemeden pazarlama- ya kadar her aşamada gerekli özeni göstermek gerekir. Süt ve- rimini ve kalitesim arttırmak amacıyia Köy-Tür HoMing çift- çi>e damıziık hayvan dağrtacak. Tanm Bakanlığı'nın izin verme- si halinde, haziran ayında ger- çekleştirilecck bu uygulama Ziraat Bankası tarafındao fi- nanse edflecek" diye konuştu. 4 bin metre karelik alan üze- rine kunılmuş Köy-Tür Fabri- kasi'nda 1400 metre karelik alanı soğuk hava depolan kapbyor. Toplam 51 kişinin çalıştığı tesislerde 5 süt teknolo- ğu, 17 üretim teknisyeni, 5 tek- nik eleman ve 24 endüstri mes- lek lisesi mezunu işçi çalışıyor. Mıızıı, ithalata kurban ettik • Çikita muzun ortaya çıkmasıyla yerli muz üretimi 70 bin tondan 11 bin tona düştü BÜLENTECEVtT ANTALYA - Türkiye'nin muz üretimi durmanoktasınageldi. 1986yıhnda muz ithalinin serbest bırakılmasından sonra yıllık üretim kapasitesi 70 bin ton dolayında olan yerli muz, geçen yıl 11 bin ton üretildi. Muz üretim bölgeleri olan Alanya, Gazipaşa, Anamur ve Bozyazı'da üreticiler bahçelerini söküp turistik tesis yapımına yöneliyorlar. Muz üretiminin düşme nedenfen ara- sında ithal muzla rekabet ve son iki yıl üst üste don vurması olduğu belirtiliyor. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (AT SO) verilerine göre Antalya sınırlan içinde üretilen muz miktarlan yıllara göre şöyle oldu: " 1987de 23 bin 508 ton, 1988'de 23 bin 901 ton, 1989'da 18 bin 245 ton, 1990'da 26 bin 280 ton, 1991 'de 25 bin 160 ton ve 1992'de ise 860 ağaçtan 10 bin 956 ton." Raporda, 1993 yılı verilerinin henüz alınmadığı, ancak üretimin 1992 yılıyla aynı miktarda olduğunun sanıldığı be- lirtiliyor. "Üretim desteklenmeli" Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretım Üyesi Prof. Dr. Mustafa Akıllı, Alanya ve Gazipaşa ilçelerinde muz bahçelerinin büyük bir kısmının uretimden düştüğünü söyledi. Prof. Akılh, 2 yıl üst üste don vurduğu için üreüdlerin bahçeleri yeniden tesis ede- mediklerini, çünkü fidan bulmada zor- lanıldığını belirterek "Don, verimi dü- şürdü. Lretici artık muza tekrar dönmü- yor. Çünkü bahçeler inşaat sahasına dönüşüyor. Muzdan daha a> antajlı dunı- ma geçti inşaatlar. Devlet desteği olursa üretici muza tekrar dönebilir. Özellikle gübre. işilik ve ilaç gibi girdiler çok paha- h geldiği için ithal muzla rekabet şansı azaldı. Alan\a"da üretici kendisinin yi\e- ceği muzu bulamıyor artık" dedi. Prof. Akılh. yerli muzun iyi bakım yapıldığı zaman ithal muzlar kadar lezzetli ve in olabileceğini de sözlerine ekledi. Akdeniz Muzcular Derneği (Muzder) Başkanı Prof. Hfiseyin Sipahioğlu, Tür- kiye'nin muz üretiminden gazgeçeme- yeceğini söylerken, ithal muzun dolara endeksli fiyatırun gün gün arttığını dile getirdi. "Bcş yılönce tüm Türkiye'nin muz gereksinimini Alanya, Gazipaşa üretirdi" diyen Sipahioğlu, ithal muzun fiyatırun bugün 20 bin lira olduğunu, ancak 5-6 ay sonra 30 bin, gelecek yıl ise 50 bin lira dolaylanna ulaşacağını vur- guladı. Ekvator. Honduras. Portorikove Meksika'adan getirilen ithal muzlann tadının yerli muza göre çok kaba geldi- ğini söyleyen M uzder Başkanı Sipahi- oğlu, yerli muz üretiminin teşvık edil- mesi halinde Türk halkının muzu 15 bin lira dolaylannda yiyebılcccğini sövledı. Cretimin yıl yıl düşmesi konusunda ise Sipahioğlu şöyle konuştu: "İnşaat, muzdan kârlı" "Eğer devlet tarafından yerli muz teşvik edilmezse, bir süre sonra Caretta Caretta kaplumbağalan gibi, >e\ a Kelaynak kuşları gibi, muz da koruma altına almacak. Şu anda bi/inı tespitlerimize göre 10 bin dönüm aianda muz üretimi yapılıvor. Bunun karşılığında 30 bin ton dolaylannda üriin ahnıyor. Bir > andan it- hal muz, bir y andan da don >urduğu için üretim düşüyor. Bahçesi >ok olan ürerici- nin tekrar muz üretmeye dönmesi için teşvik şarttır. İthal muz gibi iri muz elde etmek mümkün. İyi bakım yapıldığı za- man. gübresini, suyunu \erip çapasını zamanında > aptıktan sonra bi/im muzun \anında Çikita'yı kimse almaz bile. Eğer üretim 100 bin tonu bulsun. muz ithali du- rur ve halk da ucuza muz yer." Alanyalı üreticilcrdcn Hasan Akılh, muz alanlanndan bir bölümünü bozduğunu, çok az bir üretim yaptığını vurgulayarak "Muz kazandırmıyor ki. Şimdi nam olsun. kendi viveceğimiz muz çıksuı div e üretim y apıyoruz. İyi bakamadığımız için de kalite düştü. Özellikle gübre bulamıyoruz ve çok pahalı. Çoğu arkadaş bir bir bahçeleri sökrü. Öte yandan da iki > ıldır don vurduğu için vok olan yitip giden bahçeler oldu. Tabii bu arkadaşlar da tekrar üretime dönmediler. Dönseler as- tan yüzünden pahalı oluyor. Eğer devlet destek verirse tek bildiğimiz iş muz üreti- mine tekrar döneriz" dı\e konuştu. İthalatçı ne diyor? Muz ithal edcn bir firma yetkilisi de ithal muzun Türkiyc'ye girmcsi ile hal- kın ucuz muz alabildiğıni öne sürdü. Adının açıklanmasını isteme_\en firma göre\ lısı. gümrük fonlannın \ üksekli- ğınden vakındı ve "Eğer bu fonlar düşü- rülürse. Türkiy e'dc daha ucu/a muz satı- lır. Ek>ator'dan ithal cttiğimiz bu muzlar vitamin ve lezzet bakımından da yerli muzdan iyidir. Biz yerli muz üretiminin sıfıra inmesini istemiy oruz. OnJar da üretsinler. Asıl karşı çıktıkları, tekel du- rumlarının ortadan kalkması. Tek başla- rına muz ürettikleri zaman daha yüksek fi\ atla satacaklar. O zaman Türkive'de • İthal muzun piyasaya girmesi yerli üretimi durma noktasına getirdi. Türkiye'nin yılda 120-130 bin ton olan muz ihtiyacımn sadece 10 bin tonluk bölümü yerli üretimle karşılanıyor. ithal muz ile rekabete girmenin zorluğu nedeniyle Alanya, Gazipaşa, Anamur ve Bozyazılı üreticiler, bahçelerini söküp otel, motel ya da pansiyon yapımına tahsis ettiler. İthal muzun gündeme getirilmesinden önce yıllık ortalama 70 bin ton olan yerli muz üretimi 10 bin tona geriledi. muz fiyatı daha yüksek olacaktır kesin- likle. Bizim muzcular tekel olmak isti- yorlar"dedi. Ithalatçılara göre Türkiye'yegiren muz mıktan 100 bin ton dolaylannda. Yerli muz ile birlikte ülkenin muz gerek- siniminin 120-130 bin ton olduğu belir- tiliyor. Sipahioğlu, ithal muza karşı olmadıklannı. ancak kota sınırlaması ile muzun Türkiy e'ye gjrişine izin verilmesi gerektiğini vurguladı. Çikita muz Taner'in eseri İthaimuz. 1986 yılı sonlannda ilk kez "Çikita" adında Türkiye'ye girdi. 1987 ve 1988 yıllannda artan muz ithali ile 200 bin ton dolayında bir muz piyasaya sürülmüştü. AN AP iktidan döneminin Ekonomiden Sorumlu Bakanı Güneş Taner, muz ithalinin durdurulması ko- nusunda yoğun baskılara karşın, ithala- tın devamını istemişti. Budönemdede fon konarak yerli muz üreticisi destek- lenmeye çahşılmıştı. Ancak gerek turizmin getirisi, gerekse ithal muz ile rekabete girmenin zorluğu nedeniyle Alanya, Gazipaşa. Anamur ve Bozyazılı üreticiler. bahçelerini sö- küp otel, motel ya da pansiyon yapımı- na hız verdiler. Muz üretim alanlannın daralması nedeniyle de yıllık muz üreti- mi 60-70 bin ton dolaylanndan birkaç yıl içinde 40 bin tonlara, daha sonra da 20-25 bin ton dote.ylanna düştü. 1992 ve 1993 yıllannda üretimin 10 bin tona düşmesi ile yerli muz pazarlarda görül- mez oldu. İŞÇMN EVRENÎNDEN ŞÜKRAN KETENCÎ ÜstûAyıp Üstûne Ayıp Memura atılan dayak politikacılar arasında tartışılıyor Seçimler yakın ya, memura sozde sahip çıkma yanşıdır gkjiyor. Dayak ayıbı yetmiyormuş gibi, ayıp üstıine yeni ayıplar işleniyor. Memurlar sendikal hakları için, siyasi sendikal sürgünlere he- def olmamak için eyleme çıkmışlardı. öncelikle bu gerçek gözardı edilmeyeçalışılıyor. Çocuk üzerinde hertür kompleksini, kaba güç gösterisini, tepkisini koymuş adamın ayıbını elma şekeri ile kapat- maya çalışmasının rüküşlüğüne benzer bir iş yapılmaya çalışılt- yor Memurun çok düşük kalan ocak ayı ücret artışına %5 gibi bir ek getırilirse, işlenen ayıp kapanacakmış gibi davranılıyor. Memurlar üzerinde bol edebiyat yapılırken, memurlann eylem gerekçeleri, sorunlannın sadedine birtürlü gelinemiyor. Hükümet program ve protokolünde, demokratikieşme paketi içinde memur- ların sendikal hakları öncelikli ıdi Memurlara sendika hakkı yasa tasanlan hazırdı. Bakanlar Kurulu gündeminde bekliyordu. Dayak olayının ertesi sabahı hazırlıklann içindeki bir uzman ar- kadaş, olaya tepkisini gosterirken, "Olay utanç verıci, ancak hiç değilse Bakanlar Kurulu'ndakı sendikal hakiara ilişkin yasa ta- sarısının bir an önce gorüşülmesinde yararlı olabilir. Daha fazla bekletilmesi, geciktirilmesini önleyebilir" diyordu. Gerçekten de olayın ardından, koalisyon ortaklarından SHP ka- nadından gelen tepkilerde, Çalışma Bakanı MoğuHay'ın basın top- lantsında bu tıirden işaretler vardı Kangren halıne gelmiş me- murlann sendikal hakiarının yasalaşması hiç değilse hızlandınla- cak izienimi veriliyordu Toktamış Ateş Hoca'nın köşesinde dediği gibi, memura atlan dayağın en büyük ayıbı, acımasızca, kinle me- mur kovalayan polisin de değil, emrı verenlerin olacaktı Memura acı ile kazanılmıs hakkın tadı daha bir tatlı gelecekti Ipuçlannı yakalamak üzere Başbakan Tansu Çiller"m memur dayağına ve haklanna ilişkin konuşmasını. daha bir dikkatte, satır aralan ile dinledim. öncelikle sosyal politika olmasa da ekonomi okumuş bir insanın, Başbakan'ın memur sorunlanna bu kadar ya- bancı görünmesine şaşkın, üzgün kalakaldım. Bir sürü süslü söz- cüğün ardından bir turlü sendikal haklardan soz dahi edemedi. Bakanlar Kurulu gündeminde, önceliklerinde, memuriarın sendi- kal haklan olan bir Başbakan konuşmasına hiç benzemeyen, me- mur haklanna ınançsızlığı, ctddiyetsizliğı ortaya koyan sozcukleri gevelemekle yetındi Bırakınız dayak ayıbının sorumlularından hesap sormayı Bir türlü memura sendikal haklan tanıyamamış olmadan, gecikme- den özür dilemeyi. Ayıbin bir an önce ortadan kaldırılması yolunda atılacak adımlardan soz etmeye bir türlü dili varmıyor Sayın Çiller yoksa aylardır elinde tuttuğu sendikal haklar anlamında butunü de içermeyen yasa tasarılannı da mı çıkarttırmamaya niyeöeniyor? Doğrusu bir hükümetin program ve protokolünden, önceliklerin- den böylesine büyük sapmalar yapmasına, boylesine rota değişik- liğine akıl sır ermiyor. Seçim meydanlanna nasıl çıkacaklarına da şaşmamak elden gelmiyor Muhalefet, koalisyon ortaklannın, Çiller'in bu zaaflarını iyi yaka- lamış, üstüne gidiyor Aslında soylediklerini ciddiyetle izlerseniz, memur hakları üzerinde ciddiyetsizlikte, dürüst olmamakta, mu- halefet paıtileri iktkjann pek gerisınde kalmıyor Ancak yine de Çil- ler'in, hükümetin zayrf noktasını yakalamış olarak olayın üstüne gitmede başanlı oluyorlar. Inadıklarından olmasa da memurun sendika hakkını istiyor görünüyorlar Hükümet için kaçacak nokta kalmıyor Memurun sendika hakkının hala bekletilmesinin, oyalamanın, aldatmacanın olanağı ortadan kalkıyor Cop yememiş olanlar acısını bılmezler Bir kez kazara yemış- tim. En hafifinin çürüğü, aası aylarfa geçmiyor Cop acısının sıcağını yaşayan memurlar, sendıkalan için ortada iki secenek var. Ya umutsuz, yılgın, biraz toparlanmak uzere geri adım atp bekleyecekler. Ya da acı ile bilenmış olarak haklarına daha bir ör- gütlu sahiplenip, oyalamanın, atlatmanın üzerıne gıdecekler. Birincisinde hakları içinönemlı bir zaman dilimıni daha kaçırmış olabilirler. Ikincısınde ise, en azından sendikalaşma hakkını ka- zanmak gün işi olabilir Başbakan Çiller'in ağzına dahi almayı içi- ne sindirememesine rağmen, sendikalaşma hakkının hızla Ba- kanlar Kurulu'ndan ve Meclis'ten geçmesini sağlayabilirler. Yerli otomobil üreticlleri gümrük birliği için Amerikalı McKinsey şirketine rapor hazırlattı 'Yerli oto AB rekabetine dayanamaz'MCKİNSEY RAPORU'NDAN: • Yerli sanayi Avrupa'dan yüzde 10 pahalı üretiyor. • Gümrük birliğinden sonra maliyetdüşebilir, ama ithal otoların güncel modelleri karşısında şansı yok. • Tek çare 5 yıllık geçiş süresinde şu anda az sayıda üretilen Tempra, Escort gibi güncel modelleri ucuza mal etmenin yolunu bulmak. OTOMOBİLİNİZİN DEĞERİ (MİLYON TL) YERLİ Serçe Şahın Ooğan Kartal TempfaSX Tempra SX-A Tempra SX-AK Renautt12TXToros RenaullSpnng RenaultBroadvvay RenaultRasrı RenaultManager RenaultCoocorde Fon)Taunusl6 FordTaunus2.0 0pelVectrai8 OpelVectre20 1987 5M7 7&« 81-90 70-78 «M7 86-95 69-74 7&84 1988 62-71 «m 87-97 8545 87-95 94-102 72-79 84-93 1989 67-75 87-97 93-103 86-95 90-97 93-102 100-110 113-125 77-83 9049 1990 7T>80 94-103 104-112 90-100 97-108 99-107 110-120 123-134 152-162 190-207 82-90 95-107 1991 74-85 100-108 113-124 100-113 131-145 140-150 155-170 102-112 100-109 115-126 130-144 170-185 215-237 87-96 122-130 200-215 245-255 1992 77-87 104-118 123-133 112-120 143-153 160-170 170-185 115-127 106-118 128-138 148-160 185-195 245-255 110-120 132-145 215-235 265-280 1993 8844 115-125 150-160 155-162 163-175 175-190 210-225 125-134 121-1» 138-150 175-185 200-215 280-295 120-140 150-164 245-260 28M10 OKm. 1165 1529 1995 213 7 236.3 260.7 2898 1524 159i 186i 239 2968 3846 1978 2107 3357 3905 İTHAl LadaSamara LadaNiva NıssanSumry NıssanNXCoupe Mazda323Sedan Mazda526Sedan Mazda323Matbac* Mazda626Hatbat* VotkswagenGolf SfcodaFavorıt BMVV31& BMW520ı Mercedes190E Mercedes200E Mercafes190D Mercedes200O FıatTıpo HondaCıvicSedan HondaCıvıcHafcbacfc CıtroenBX15TGE Peugeot205GR SuzıAjSwıf)GS SuzukıVıtara HyundaıBantra ToyotaACorollaGL ToyotaC<xonaXL 1989 59^5 115-128 135-145 73« 240-260 33CK365 355-405 425475 30X345 360-415 115-130 1990 63-77 67-76 155-165 170-185 133-149 170-185 155-175 185-205 145-165 8087 255-285 380-425 385445 495-550 360-385 445495 125-140 155-175 150-165 120-130 190-235 153-162 145-165 1991 74-84 82-90 175-190 180-200 156-183 180-205 185-205 195-215 170-195 8542 345-375 480-540 445-515 545-610 395430 485-525 150-155 185-200 165-185 170-175 150-155 135-145 225-240 165-180 20O-210 178-205 1992 8040 90-99 200-220 220-250 185-205 210-265 205-225 256-285 195-250 87-96 375425 55M15 515-555 635-715 420460 160-180 210-220 205-220 180-185 155-165 145-165 300-340 185-200 206-225 230-250 1993 8746 104-115 220-250 270-320 205-225 275-330 230-250 285060 250-280 97-110 425-530 630-680 555-630 730-790 480-570 630-700 180-190 220-240 250-270 190-205 160-175 170-190 345^65 225-240 240-255 250-290 OKm. 133.2 1696 3201 4187 2982 4698 3601 4935 4209 142.4 660 1(21 990 1179 990 1179 2171 3000 3245 2493 2398 2513 410i 3157 3518 4985 NOT Cennet Açık Oto Pazan'nda duşan fiyattardır Yılbaştndan sonraki ilk iki haftayı durgun geçiren ikincı elpazarı geçen hafia yeniden canlanma- ya başladı. Pazar müdavimlerince "vergişokuatlatıldı"şeklındeyorumlanan canlılık hem alıcı- satıcı bolluğuyla hem de alış verişlerin artışıyla kendinı gösterdı Bır öncekı hafta otomobıllerının değerini öğrenmeye gelenlerın bu kez satışa karar vermesı arz yonunden pazan dengelerken, taşıtalım vergılerindekı artışı kanıksayıp, gelme olasılığı bulunan özel Tüketim Vergisi nden kaç- mak ısteyenler de talep yarattı Ancak son gunlerde ortaya çıkan dovızdeki hızlı tırmanmanın sur- mesı halinde pazarda oluşan arz-talep dengesı yeniden bozulabılır Bu durumda otomobil satışı hızlanacağı ıçın pazarda yeniden dalgalanma gorülebilır SNOWAYS 70-Turkıyede ilk defa verilen "Kalite ödülü'nü kazanan Brısa Brıdgestone Sabancı Lastik Sanayi ı tesislerinde kış şartlarında kullanım için özel olarak geliştirilen Lassa markalı Snoways lastiklerınin karlı, buzlu zeminlerde üstün çekış, yüksek viraj ve fren emniyeti sağladığı belirtiliyor. Avrupa ya da ıhraç edilen Snoways'lerin 80serisısaatte 160kılometrelik, 70 serisi saatte 190 kılometrelık hızla süreklı kullanıma dayanıklılık gösteriyor. Sert ve yüksek topuk dolgusu virajlarda güvenlı sürüş, direksiyon hakımiyetı ve ustün topukdayanımısağlıyor Ebattan: 155/70R1375T, 175/70R13 82T, 145R1374Û, 155R1378Û, 165R1382O. Kullanabilen araçiar Tofaş, Renault, Volksvvagen, Toyota, Mazda, Peugeot, Dacıa, Ford, Hyundai, Fıat, Lada, Mitsubıshı, Nissan, Opel, Seat Honda, Skoda, Suzuki, Daihatsu, Citroen. • ;ı yeni model M eraklılar 1994yılında iki yeni çevre dostu BMW motorsikletietanışacak. F650, efsanevi BMWR27den yaklaşık 30 yıl sonra üretilen ilk tek silindirii motorsiklet oluyor. Hafif ve kullanımı kolay olduğu için bayanların da ilgisini çekeceği düşünülüyor. F650'nin tek silindirii ve 4 supaplı motoru48 beygirgücünde vesu soğutmalı Boş ağırltğı 189kg olan, azami hızı saatte 163 km'ye ulaşan F 650nin ateş kırmızısı ve beyaz renk seçenekleri var Tasanmı 2 5yil süren F650'de, BMW'nin 70 yıllık motorsiklet geçmişinde ilk olarak arka tekerleğegüçiletimindeşaftyerinezincirkullanılmış 1994 sonbaharında piyasaya çıkacak R1100 GS'nin temei felsefesinı düşük güç ve yüksek tork oluşturuyor. Hava yağ soğutmalı 1100c3'lük bu motorun, 80 BG'lik motoru 5250devir dakikada 97 Nmtorksağltyor YenigeliştirilmişABSIIvekatalizör sıstemininkullanılmasıR HOOGS'yiçevreciyapıyor Buyenı modelinazamı hızı saatte 195 km O'dan 100kmhıza4.3 saniyede ulaşabiliyor • A B ile gümrük bırlığıne gitmenin eli kulağına varınca yerli otomobil üreticileri kendi kendilerinitartmagereğinıduydu. özellikle son bi r yıIdır Ankara'da kapı kapı gezerek dert anlatmaya çalışan sektör, "Bizim söylediklerimize inanmıyorlar, belkibağımsız bir kuruluş söylerse sonuç değişir'' dıyerek, Amerikan şırketı McKinsey'e rapor hazırlattı. Otomotıv Sanayıi Derneği'nın otomobil üreticisi üyelerince hazırlatılan ve sonuçlanması 4ay alan rapora 300 bin dolar ödendi. Bir hafta önce Hazine Müsteşar Vekili Osman Ünsal'a da sunulan raporun vardığı sonuç, son birkaç yıldırOSDtemsilcilerınin söylediklerinden pek farklı değil. Buna göre otomobil sanayii, gerekli tedbirleralınmadan gümrük birliğine gıdilirse birkaç yıl içinde yok olacak. Yabancı uzmanların ıncelemesine göre şu anda sektör Avrupa'dakı otomobilcilere kıyasla yüzde 10 daha pahalı üretim yapıyor. Gümrük birliğine geçiş, parça ıthalatında ucuzluk yaratacağı ıçın sektör maliyetlerinı Avrupa'nın yüzde 10 altına indirecek. Ancak bu maliyetdüşüşü ithal otomobillerin ucuzluk ve güncelliğı karşısında sektörün yaşaması için yeterli bir oran değil. Şu anda üretilen 300 bin otomobil içinde sadece 70-80 bin adedinin yeni modellerdenoluştuğunadıkkatçekenuzmanlar, maliyetlerdeki tasarrufun da bu eskı modeller sayesınde olduğunu hatırlatıyorlar. Gümrük birliğinden sonra ithal otomobillerle rekabet edebilmek için model yenilemek zorunda kalacak olan yerli sanayinin maliyetleri tekrar Avrupa'nın düzeyine çıkacak. Bu durumda da sektörün hiçbir rekabet şansının kalmayacağı düşünülüyor. Yabancı uzmanların sektörü tamamen yok edecek bu kısır döngüden kurtulmak için önerdiğı çözüm, otomobil sanayiinde gümrük birliğine en az 5 yıllık bir geçiş döneminden sonra girmek. 2000 yılında Türkiye'nin otomobil pazarının 750 bin adede ulaşacağı tahmınını yapan uzmanlar. yerli sanayinin 5 yılda alınacak tedbirlerle bu pazarın 500 bin adedinı alması gerektiği sonucuna vardılar. Bunun için de eskı modellerin üretimi azaltılırken Tofaş'ın Tempra, Renault'un R19, Otosan'ın Escort gibi güncel modellenndeyerlileşme oranını yükselterek maliyetleri aşağıya çekmesi öneriliyor. • Otonuzu alarma emanet edin O tomobılinızi ıstenmeyen konuklardan korumak için enpratik çözüm alarm sistemlerinden yararlanmak gibi görünüyor. Bu sistemler sayesinde kapının açılması, motorun çalıştırılması, bagaj kapağınınzorlanması halinde veyaanı sarsıntılardaaracınızın uyarı sınyalini duyup müdahale edebılirsinız. Oto Murat Otomotıv Ticaret AŞ'ninTürkiye genel distribütörü olduğu Gemel'in Serpi Star marka alarmları bütün buözellıklerı hızmetesunuyor. ÖrneğınGR64kompakt alarm iki düğmeli uzak kumandası ile kullanım kolaylığı sağlıyor. Kendinden beslemelı sirenı olan bu alarmın merkezi kılitlere kumanda etme, camlan otomatik açıp-kapama, gerektiğinde motoru bloke etme özellikleri var. Ayarlanabilirelektronık şok sensörlü ve hafızalı olan alarmın imdatanahtarı bulunuyor. Ulutrasonik gözlü elektronik oto alarmı AL-4 ise ıstenmeyen durumlarda korna veya sirenle uyarı yaparken motoru bloke edıyor. Araçtan inmeden önce gızlı kumanda düğmesıyle devreyesokulan AL-4, ulltrasonik göz aracılığıyla bir kapının açılması veya arabaya bırının girmesi ile motoru çalıştırma girişimınde bulunulması halinde 30 sanıye sonra gecıkmelı alarm, düğmeler aracılığıyla korunan ön kapakve bagajın açılması halinde ise anında alarm veriyor. • SAAB'ın yeni modeli Isveç'in sağlamlığı ile ünlü arabası SAAB, yeni 3 kapılı900 modelini nisan ayında Avrupa pazarına sunuyor. SAAB'ın Coupediye ısimlendırılen yeni spor modelinin üstü açılıp kapanabiliyor. Yeni modelın bagaj kapağı mümkün olduğunca az yer kaplayan bıçimde dızaynedılmiş. Ayrıca yeni arka koltuk dızaynı daotomobilin hantal havasını azaltmış. Tüm SAAB'larda olduğu gibi bu yeni spor modelde de bir kaza anında açılan balon ile ön kısımdaoturanları saran ve çarpma anında gerilen emniyet kemerlerı bulunuyor. • Volksvvagen GolfCabriolet Volksvvagen'in üstü açık Golf modeli Cabriolet'in İngiltere'de yapılan yol testininsonuçlarındaotomobilin O'dan 60 mile 13.3 saniyede çıktığı belirtıldi. ingiltere'de 14 bin 999 sterlindensatılanGolf4silindirlive 1.8 litrelikdepoya sahip. Otomobılın çıktığı en yüksek hız ise 107 mil. • BMWM3 Cabrio BMVVüstü açılabilen M3 Cabrio modelini ilkbaharda piyasaya .__. ___^.^ sürecek. İlk kez 12-23 ocak arasında Brüksel MotorShow Fuan'nda izleyenlerin karşısına çıkacak olan M3 Cabrio mayısta Almanya'da91 binöOODM'den satışa çıkacak. Üstü kapalı versiyonununtümözelliklerini taşıyan M3 Cabrio 6 silindirii ve 286 BG'lik motora sahip. 100 kilometrede9 litre tasarruflu benzin kullanımı olan modelde ABS, sürücü hava yastığı, M teknik süspansiyon ve frenleri var Azami hızı 250 km/s. •