28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 OCAK 1994 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER DISK'in 3 sendikasına yetki • ANK\RA(ANKA)- Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığj'runişçı sendikalannınüyesayısı ile ilgili baraj istatıstıkleri yayımlandı. İstatıstikleregöre DISK'e bağlı ûç sendıka daha örgütlenme için gerekli olan yüzde lObarajınıaştı. Istatistiğe göregeçen temmuz ayında 3milyon 742 bin 380 olan toplam işçi sayısı. 95 bin 530 kişilik birartışla 3 milyon 837bin910'ayükseldi. Temmuz ayında 2 milyon 485 bin 681 olan sendikalı işçi sayısı ise 124 bin 441 kişilik bir artışla 2 milyon 610bin 122 oldu. Türk-Iş ve Hak-İş' bağlı sendikalann baraj oranlannda temmuz istatistiklerine göre ciddi bir oynama olmazken DİSKe bağb sendikalann hemen hemen tümünde temmuz ayına göre bir-iki puaniık eksilmegerçekleşü. Buna karşm EflSK'e bağlı Bank-Sen vüzde 14.25'le, Naküyat-fş yüzde 10.50 ile Sosyal-lş yüzde 10.64 ile barajı aşti. Böylece DİSK'e bağb sendikalârdan baraj aşanlann sayısı 15'i buldu. Dünyadailkdoga koruma projesi • ANKARA (AA) - Tanm ve Köyişleri Bakanlıâ Tarla Merkez Araştınna Enstitüsü tarafından. dünyada doğanın korunması yönündeki ilk proje hazırlandı. Alınan bilgiye göre Tanm ve Köyişleri Bakanhğı, Orman ve Çevre bakanhklannın ışbirliği ile yürütülen projede anavatanı Türkıye olan otsu ve odunsu bitki türlerinin biyolojik çeşitliliğin korunması prensibinden hareket ediliyor. Çalışmalan için Dünya Bankası'ndan yaklaşık 5 milyon dolar hibe kaynak sağlanan söz konusu proje. hedef bitki türlerineaıt • envanter, araştırma ve muhafaza hedeflerini içeriyor. Edinilen bilgiyiye göre Türkiye. bitki genetik kaynaklannın yerinde korunması çerçevesınde. geçen günlerde, yabancı ve Türk uzmanlara yönelik bilimsel danışma komitesi toplantısı yapılarak proje hakkında onfing verildı. Sakız'da tutuklanan iki balıkp serbest • ATİNA(AA)-Ege'ye avlanmak için açılan, ancak rotalanru kaybederek geldikleri Saİcız'da tutuklanan iki Türk balıkçı serbest bırakıldı. Edinilen bilgilere göre savcılık "Yunanistan'a yasadışı yollardan girmekle" suçlanan Ahmet Erhis (34) ve OkyarCehri"nin(18) hareketinde kasıt olmadığına karar verdi. Türk balıkçılar daha önce polise verdikleri ifadelerinde de Sakız'a gelişlerinin tamamen rotalannı kaybetmelerinden kaynaklanan bir olay olduğunu belirtmişlerdi. İki Türk balıkçı mahkeme karan üzerine adadan aynldı. Türk teknesine Türk karasulanna kadar bir Yunan sahil muhafaza botunun eşlik ettiği öğrenildi. Fransız Kız Lisesi'nin kutlamaları • HaberMerkezi- Türkiye'nin ilk ve en eski kız lisesi olan Notre Dame de Sion Fransız Lisesi, 138. kuruluş yıldönümünü kutluyor. )856yılında kurulan, Türk genç kızlanna üseeğitimivermeyi amaçlayan bu lise, dönemin Osmanlı hükümdan Sultan Abdülmecit tarafından desteklendi. 1850'lerde ögrencilerin faytonlarla gittiği İzmir şubesinin yanması, Kadıköy şubesinin de kapanmasından sonra okul Harbiye'deki ana binaya taşındı. Notre Dame de Sion, Cumhuriyet döneminde de aralannda Atatürk'ün dört manevi kızının bulunduğu sayısız çağdaşTürk kadını yetişü'rdi. TV Servisi - TRT 1 in akşam kuşağındasaat 23.25'te "Sevginin Bedeli" adlı mini dizi son anda yayın programına alındığından, söz konusu dizinin belirtilen saatteki yayınından sonra, nonmal yayın akışında yeralan programlar 45"er dakikahk kaymalarlackrana gelecek. Rusya'nın zam istemine soğuk bakan BOTAŞ, bu ülkeden alınan doğalgaza yüzde 7-20 zam hazırlığında Doğalgazazam geliyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Rusya'nın doğalgaz fiyatlannı yükselt- me istemine sıcak bakmayan Türkiye. bu ülkeden ithal ettiği doğalgaz miktan- nı arttırmak için girişimlerde bulunur- ken zammın sürdürülen pazarlıklar sonucu. yüzde 7 ile 20 arasında gerçek- leşebileceği bildiriliyor. Orta Asya petrollerinin Kafkasya ya da Karadeniz üzerinden Akdeniz"e indi- rilmesini öngören ve Türkiye'nin büyük umut bağladığı petro) boru hattı proje- sinin de dondurulduğu açıklandı. BO- TAŞ Gene! Müdürü Hayrettin Uzun, proje için, "Rafa kaJdınlmış, orada du- nıyor. Indirilirse bir şeyler olabilir" dedi. "BOTAŞ Genel Müdürü Hayrettin Uzun, dün düzenlediği basın toplantı- sında Rusya'dan ithal edilen doğalgaz fıyatlannda beklenen artış hakkında da bilgi verdi. Rusya'mn fıyat arttırmak is- tediğini belirten Uzun, Türkiye'nin Rusya'dan satın aldığı doğalgaz mikta- nnı arttırma istemini. bu ülkeye ilettiği- ni açıkiadı. Uzun'un açıklamasına göre Türkiye. ek olarak 4.5 milyar metreküp doğalgaz istiyor. Pazarlık sonucu oluşacak fiyat konu- sunda kesin bir rakam belirtilmezken artışın yüzde 7 ile 20 arasında olabilece- ği ifade ediliyor. Uzun, Romanya, Uk- rayna ve Bulgaristan'ın 'fazla çekiş' yapmalan nedeniyle, 3-4 ocak tarihleri arasında doğalgaz dağıtımında sorun yaşandığını. ancak durumun normale döndüğünü bildirdi. Türkiye'nin ithal ettiği doğalgazın ancak yüzde 10'luk bölümünün evlerde kullaruldığını açık- layan Uzun, belediyelerin doğalgaz da- ğıtımı konusunda yeterince başanlı olamadıklannı savundu. Uzun "Doğal- gazın dağıtımı konusunda özellestirme şarttır. Orneğin, İstanbulda doğalgaz çalışmalan hâlâ bitirilemedi. BOTAŞ yapabilir bu işi" dedı. Erzıırum'a doğalgaz Uzun'un verdiği bilgilere göre Erzu- rum'da hava kirliliğinin engeilenmesi için Gürcistan'dan. "maliyetine bakd- maksızın" doğalgaz alınacak. Bu arada, Cezayir'den sağlanacak sıvılaştınlmış doğalgazın bir an önce gelmesi için Marmara Ereğlisi'nde sürdürülen tesis yapımının hızJandmldığı ve ilk alımın önümüzdeki günlerde gerçekleştirilece- ği kaydedildi. Aynca, Katar'dan da 2 milyon ton sıvılaştınlmış doğalgaz al- maİc için çalışmalar başlatıldı. Uzun, Ukrayna'nın boru hattı öneri- sine olumlu yanıt verdiklerini ve proje- nin gerçekleşmesi durumunda Kınk- kale'ye kadar gelmiş olan boru hattının Samsun ya da Zonguldak'a kadar uza- tılacağmı söyledi. Körfez Savaşı'ndan beri Irak boru hattında kalan petrolün kullanılması için sürdürülen girişimlere ilişkin bilgi veren Uzun, geçen günlerde Türkiye'ye gelen Irak heyetinin, petrolün kullanıl- ması konusunda Türkiye'nin görüşleri- ni benimsediğini, ancak bu konuda bir girişimde bulunulması için Birleşmiş Milletler ve ABD'nin karanrun beklen- diğini aktardı. TermikSantral Yatağan'a yürütmeyi durdurma karan İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Yata- ğan Termik Santralı'nın çalışmasının durdu- rulması için Aydın İdare Mahkemesi'nde açılan davada. mahkeme, davacılan haklı buldu ve yürütmenin durdurulması karan verdi. Karann yazımının tamamlandığı ve taraflara postayla gönderildiği bildirildi. İzmir Barosu Çevre Grubu avukatlann- dan Tamay Aslançeri ve Ahmet Okjay, 6. 7. 1993'te açtıklan davada Yatağan Termik Santrah'nın faaliyetinin hemen durdurulma- sı. santral için tesis, emisyon \ e işletme izinleri verilmemesi ve yürütmenin durdurulması is- temlerinde bulunmuş. Enerji ve Tabii Kay- naklar Bakanlığı. Sağlık Bakanlığı, Çe\re Bakanhğı. Muğla Valiliğı ile Türkiye Elekt- rik Kurumu Genel Müdürlüğü'nden de da- vacı olmuşlardı. Davacılardan avukat Ahmet Okyay. vcri- len karann çok önemlı olduğunu \ urgulaya- rak, " Mankemenin bilirkişiye bile gerek görmeden böyle bir karar vermesi çok anlamlı- dır. Çünkü her şeyden önce bu santral ruhsat- sızdır, yani kaçaktır. Verilen karardan büyük bir sevinç duyuyoruz" dedı. Muğla Barosu Başkanı Avukat Birdal Ertuğrul. Muğla Ba- rosu'nun daha önce Gökova'da kurulu Ke- merköy Termik Santralı için açtıgı davada aynı mahkemenin, santralın henüz çalışma- dığını gerekçe göstererek yürütmeyi durdur- ma karan vermediğini söyledi. Ertuğrul, Yatağan için abnan karann çok önemli oldu- ğunu vurgulayarak, "Hukuk tarihinegececek bir kararia karşı karşıyayız. Cökova için de aynı sonucun alınacağmı umuyoruz" dedi. Açlık grevinde mutlu son Tutuklıı ailelerinden Oktay'a teşekkür ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Tutuklu aiJelerinin. cezaevlenndekı koşullann iyileşti- rilmesi için başlattıklan açlık grevi. istemlerin karşılanması üzerine sona erdirildi. Aileler. gösterdikleri duyarlıbktan dolayı Adalet Ba- kanı Seyfi Oktay ile Adalet Bakanlığı Müste- şan Yusuf Kenan Doğan'a teşekkür ettiler. Çeşitli illerdeki cezaevlerinde. yaklaşık 40 gündür süren açlık grevlerine destek veımek amacıyla, tutuklu ailelerinin İnsan Haklan Genel Merkezi'nde başlattıklan açlık grevi bir hafta sürdü. Yaş ortalaması 65 olan tu- tuklu aileleri, eylemlerine ilişkin yaptıklan açıklamada. "Sorunlan Uetmek ve dinletmek için açlık grevine başladıklarını, açlık grevi bo- yunca, taJeplerini çeşitli makanı \e birimlere ilettiklerini söylediler. Gereksinimleri karşıla- yan Adalet Bakanı Oktay'ın duyarlı yaklaşı- mının kendilerini sevindirdiğini belirten aileler, Adalet Bakanlığı Müsteşarı Doğan'ın da, so- runa somut çözümler getirmekte gecikmediği- ni söylediler. Cezaevlenndeki çocuklannın açlık grevini bırakmasından sonra, kendileri de eyleme son veren aileler, 1 ay boyunca Ce- za ve Tevkifevleri Genel Müdürü Zeki Gün- gör'le 5 kez, Adalet Bakanı Oktay ve Müste- şan Doğan'la ikişer kez görüştüler. Görüş- melerde, cezaevlerinde siyasi tutuklulara yapılan baskılann kaldınlması. sağlık koşul- lannın düzeltilmesi, açık görüş izninin verii- mesi, yiyecek girişinin engellenmemesi ve açbk grevinden dolayı disıpbn cezası verikne- mesi ile benzeri istemlerde buiunan aileler. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Gün- gör'le görüşmelerinden bir sonuç alamadılar. Gazetemizi dün ziyaret ederek. konuya du- yarlı yaklaşan basın kuruluşlan ile kamuoyu- na teşekkür ettiklerini belirten aileler, 12 ve 13 ocak günlerinde. Ankara'da. çeşitli sendi- ka, gazete, dergi ve sanat kurumlanna yapı- lan saldınlan kınadıklannı da söylediler. Ada sahülerindebeklebizi 68 'teringözüpek devrimcisiKayhan Eclip Sakarya'yı bugün uğurluyoruz. Onu duygulu sesiyle söylediği şarkıyla anacağız hep: Ada sahillerinde bekliyorum... ORALÇALIŞLAR Edip'i nasıl hatırlıyorsunuz sorusu- na bütün arkadaşlannın ortak yanıtı. "Sakindi, gösterişi se^mezdi, fedakar ve duygusaldı" oldu. "68'li yıllann ce- sur ve gözüpek devrimcısi Kayhan Edip Sakarva, o yıllarda. enriskliey- lemlere katılır. fedakarhktan çekin- mez, ama yaptıklan için kendisı'ne farkü davrarulmasınj istemediği için, hep geri planda durmayı ycğlerdi. Birçok devrimci eyleme birlikte katıldığı yakın arkadaşlanndan Avu- kat Mustafa Lütfîi Kıyıcı onun duy- gusal yönünü anlatırken şunlan söy- lüyor: •'Edip'in ölümünü duyduğumdan bu yana 'Ada Sahillerinde Bekliyorum' şarkısuıı mırıldanıyonım. O, bu şarkıy ı kendine özgü duygulu bir ritim- le sövler, kendisinden bir şeyler ka- tardı." Mustafa Zülkadiroğlu, Edip için, "Sağlam bir de>rimciydi, yaptığını pa- zarlamaktan hoşlanmazdı. dürüst, sc- vecen, duygusal bir arkadaştı" dıyor. Zülkadiroğlu. onu uzun yılla'r son- ra 1992 yılmda Deniz Gezmiş'ı anma yemeğinde görmüş. Edip. herkesın gözlenni buğulandıran ıçli bir konuş- ma yapmış. "Hepinizi çok seviyorum" diyerek arkadaşlanna sanlmış. Sonra uzun uzun geçmişe dalıp gitmişler. 1969 yılı. Edip Sakarya ve arkadaş- lan trenle Ankara'da yapılacak E>ev- Genç Kurultayı'na gidiyorlar. Ekibin çatapat adını verdiği bir kısım savun- ma sılahlan da bir çanta ile Edıp'e tes- lım edılmiş. Polıs bu yolculuktan ha- berdar. Tren Pendik'te durunca o za- manki 1. Şubc Müdürü Ilgız Aykutlu, Kayhan Edip Sakarya, 68'lerde, enrisklieylemlere katılır, feda- karlıktan çekinmez, ama yaptıklan için kendisinc farklı dav- ranılmasını istemediği için hep geri planda durmayı yeğlerdi. ekibiyle trene biner ve arama yapar Arkadaşlan Edip'i uyarırlar. O da elindeki çantayı trenin penceresinden aşağı fırlatır. Böylece aramayı atlatı- rlar. Fakat Edip çantayı.geri almak için yeniden harekete geçer. Arar ta-- rar bulamaz. çantanın yerinde yeller esmektedir. Ankara'dan döndükle- nnde 1. Şube Müdürü Ilgız Aykutlu Dev-Genç'lilerle bir karşılaşmayıjda hafif gülümseyerek şunlan scjyjef: "Sizin mühimmatçıvı keşfettim. Pendik'te aşağı attığı çantayı arayıp durdu." 68'in üzerinden 25 yıldan fazla za- man geçti. Edip. hayatın akışı içinde evlendı. çocuk sahibi oldu. İşe girdi, gazetecıüğe başladı. Gençlik döne- minden farklı sıkıntılarla yüz yüze geldı. Gündelık hayatın üzerine yük- lediği sıkıntılar onu eziyordu. Yalnızlığı sevıyordu. Edip. bütün haksızlığa baş- kaldıran insanlar gibi baskı ve işkence gördü. Bu ülkenin ceza- evlerinde yattı. polis karakolla- nnı tanıdı. Dolu dolu yaşadı. sevdi. sevildi, ağladı, isyan etti ve öldü. Kısa. ama anlamh bir yaşamdı onunki. Edip'i uzun boyu ve ince be- deniyle 20 yıl önce bir açlık gre- vi sonrası Mamak Cezaevi'nde elinde karavana ile anımsıyo- rum. Gözümde hep o resim var. Kulaklanmda ise duygulu se- siyle söylediği: Ada Sahillerinde Bekliyorum. Sevgili Edip. seni hep özlemle anacağız. Cenaze töreni Gazetemiz editörlerinden. geleneksel Yunus Nadi Yanş- ması koordinatörü. 68'in Dev- Genç'lişi Kayhan Edip Sakarya bugün İstanbul'da [oprağa ve- riliyor. Bir kaza sonucu kaybet- tiğimiz Sakarya'nın cenazesi Levent Camii'nde kılınacak öğ- le namazının ardından Zincırli- kuyu Mezarlığı'nda toprağa verilecek. Sakarya'nın ölümü 68 kuşağı arasında büyük üzüntü yarattı. 68'liler Vakfı'nın İstanbul'daki temsilciliğinde dün akşam top- lanan Sakarya'nın 68'li arka- daşlan Sakarya'yı andılar. 68'- liler Vakfı'nda bu akşam Sa- karya'run anısına bir toplantı daha yapılacak. Otogar ve garlarda sıkı denetiın Ankara Emniyet Müdürlüğü yetkilileri Ulusoy otobüslerinde patlayan bombalann Batman, Bitlis ve Tunceli'de kullanılanlarla aynı olduğımun belirlendiğini söylediler. Haber Merkezi- Bolu, Kızılcahamam ve Kınkkale'de geçen cuma günü 4 yol- cu otobüsünde meydana gelen patlama- lann ardından alınan güvenlik önlemle- ri sürüyor. İçişleri Bakanı Nahit Mente- şe'nin patlamalan. "PKK'nın eylemleri- ni büyükşehirlere kaydırma eğilimi" ola- rak değerlendirmesıyle birlikte başta Ankara. İstanbul ve îzmirolmak üzere otogar ve garlarda olağanüstü önlemler alındı. Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubcsi yetkilileri, Ulusoy fir- masına ait otobüslere konulan bomba- lann Batman, Bitlis ve Tunceli'de bazı eylemlerde kullanılan bombalarla aynı olduğunun belirlendiğini söylediler. Olayın ardından Ankara şehirlerarası otobüs terminalinde geniş güvenlik ön- lemleri alındığı belirtildi. Terminalde buiunan firmalara emniyet müdür- lüğünce birer yazı gönderilerek, olası saldınlara karşı dikkatli olunması ve şüpheli görülen paketlerin polislere bil- dirilmesi istendi. Terminalde birkaç polisin ellerinde küçük arama cihaz- lanyla dolaştıklan görülürken garda ise çok sayıda polisin bulunması dikkal çekti. Ulusoy fırmasının Ankara çalışanlan herhangi bir saldın girişimine karşı ba- gajlann yolcu biletlerine kaydedildiğini ve hareketten 15 dakika önce yolculann otobüşe alınarak kapılann kapatıldığını söylediler. Istanbul'da ise emniyet birimlerinin otobüs terminallerinin yanı sıra tren garlannda da önlem aldıklan bildirildi. Emniyet yetkilileri Topkapı ve Harem otogarlannın yapılan gereği kontrolün çok güç olduğunu ve asıl sorunun yol- lardan alınan müşterilerden kaynak- landığını belirterek. "Bu nedenlerle gar- larda şüpheli görünenleri arıyoruz. An- cak nakliye firmalarını uyardık. Özellik- le dikkat ediyorlar. Ama tek tek arama yapmak için ne teknik malzeme yeterli ne de eleman sayımız. Asıl duyarlılığı oto- büs firmalannın göstermesi gerekiyor" dediler. İzmir Emniyet Müdürlüğü yetkilileri de terörle mücadele ekipleri ile bir bom- ba uzmanı ekibin 24 saat süreyle oto- garda hazır bulunduğunu belirttiler. Asayiş şube ekiplerinin de otogar ve çevresinde sürekli kontrol yaptıklannı belirten yetkililer. kentin tüm giriş çıkışlannın denetim altında olduğunu söylediler. İzmir'de şüpheli görülen taşı- tlar aranırken kargo şirketleri de uyan- larak tüm paketlerin kontrol edilmesi istendi. Yetkililer, giriş çıkışlann yeni- den düzenfenerek yapısal önlemlere de gidilmesi gerektiğini vurguladılar. ARAYIS TOKTAMIS ATES YOK Uyesi Dehalar.. Bir haftadan fazla oluyor. Alpay Kabacah telefon etti. llgimi çekeceğini umduğu bir olaydan söz etti. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'ndeki bir öğretim üyesinin, yı/lardan beri YÖK tarafından nasıl mağdur edildiğini anlattı. "Aman" dedim. "Hemen gönder." Bi- zim YÖK üyelerinin sanat alanlarında da uzman olduğu- nu doğrusu bilmiyordum. İnsan yaşadıkça neler görü- yor, neler öğreniyor... Derken birkaç gün sonra Sayın Mümtaz Işıngör kendi- si aradı beni. Oğlu, bizim Ercan ve Seniha Yaylalı'nın kızı sevgili Eylem'in sınıf arkadaşı imiş. insan duydukla- rına inanmak istemiyor. Bu kadar haksızlık nasıl yapıla- bilir, anlaşılmaz. Mümtaz Işıngör: 29 yıldır öğretim üyeliği yapan bir sa- natçı. Kendisi şu anda resmen doçent sıfatını taşıyor ama, yanında yetişen beş asistanı profesör. 2809 sayılı yasanın geçici 10. maddesi ile sanatçı öğ- retim üyelerine; yıllarına, başarılarına bakılarak akade- mik unvanlar verildiği zaman, bu konuda bilirkişilik yap- mak üzere jüriler oluşturulmuş. Elbette YÖK tarafından oluşturulmuş bu jüriler. Ve herkes gibi Işıngör de baş- vurmuş. Yetkili isimlerden kurulduğu anlaşılan jüriler, kendile- rine verilen süre içinde ve nesnel kıstaslara göre değer- lendirmelerini yapmışlar, unvanları belirlemişler ve hazırladıkları raporları YÖK'e sunmuşlar. YÖK genellikle bu raporlardaki önerilere uymuş. Ama kimileri için önerilen unvanları yetersiz bularak, daha yüksek unvanlar dağıtmış. Kimileri için de önerilen un- vanlardan daha aşağı unvanlar vermiş. Daha yüksek unvan alanlar tabii memnun. Ama daha düşük unvan alanlar, şaşmış kalmışlar bu işe. Zaten bu işlemler de aylarca sürmüş. Artık neyini inceliyorlarsa... YÖK'ün oluşturduğu jüri 25 Temmuz 1984 tarihli rapo- ruyla Mümtaz Işıngör'ün "profesör olarak atanmasını" öngörmüş. Ama aradan aylar geçmiş, ses seda yok. Ni- hayet yaklaşık 17 (evet on yedi) ay sonra, Üniversitelera- rası Kurul kararı ile "yardımcı doçent" unvanı verilmiş. YÖK, yolladığı atanma bildiriminde birde "tebrik veba- şarılar"dileyen notdüşmüş. Insanla dalga geçiyor bun- lar... Tabii hakkını aramak isteyen her kamu görevlisi gibi Danıştay'a başvurmuş Işıngör de. Ama orada da binbir yasal güçlükle karşılaşmış. Süreyi kaçırmış, zamanı ge- çirmiş... Yani birtürlüyasaları işletememiş. Öyleya, ya- saların inceliklerine "vakıf olmak" her TC vatandaşının görevidir. Danıştay ne yapsın? Elimde 5 Haziran 1986 tarihli YÖK yazısının fotokopisi var. Işıngör'ün yardımcı doçent olarak atanması karan mart 1986 sonunda alınmış, Ankara'dan Istanbul'a iki buçuk ayda gelmiş. Daha sonra YÖK 9 Mayıs 1989da bir "jest" daha yap- mış ve Işıngör'ü doçentliğe yükseltmiş. İnsan "acaba iyiniyet mi?" diye düşünüyor ama, 2809 sayılı yasanın geçici 10. maddesinden üç kez yararlanamayacağı için Işıngör'ün itiraz yolları da tıkanmış. Zaten bu yollar açık olsa da bu yollardan kolay geçilmiyor... Haziran 1986 tarihli YÖK yazısında ilginç bir ifade var. Yardımcı doçentliğe atama yapılırken, "Durum görüşül- müş ve konunun incelenmesi için kurulmuş buiunan ko- misyon raporu da göz önünde tutularak..." gibisinden bir ifade. Şimdi Işıngör haklı olarak soruyor: - • • - •_-*-•- 'r"T~^ - Bu komisyon kimlerden oluşur? ''*" """";'|'*" - Bu sanat dalındaki bilgileri nedir? "'.-'"" H *"" - lclerinde kaçı sanatçıdır? - Olçüleri nedir? - insanı küçük düşürme ve onur kırma hakkını onlara kim vermiştir? YÖK'ün ilk kurduğu "bilirkişi jurileri" uzmanlardan oluşuyormuş. Bunların kararlarına da saygı gösterilme- miş. Yani burada küçük düşürülen sadece Işıngör değil. Işıngör'ü profesörlüğe layık görenler de "iplenmiyor." YÖK bu, yapar mı yapar. Yetkinin kaynağı da belli. Yük- sek Öğretim Yasası. Ama yasayı böylesine "keyfi" bir biçimde yorumlayan ve kullananların hiç mi kusuru yok? YÖK Türk üniversiteler sisteminde dinmeyen bir acı ve onulmaz bir yaradır. Zaten yanlış bilgilerle ve haksız amaçlarla hazırlanmıştı. Ama uygulamaları çok daha üzücü ve yaralayıcı oldu. Kim düzeltecek bu hataları? Onuru kırılan, küçük düşürülen, hakları gaspedilen in- sanların vicdani sorumluluğunu kim taşıyacak? Yitirilen zamanı, bu en değerli şeyi, kim geri getirecek? Makamaracı Türk-îş yönetîcilerine 2.3 milyara 3 Mercedes • Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral. Türk-îş Genel Eğitim Sekreteri Salih Kılıç ve Türk-İş Genel Mali Sekreteri Enver Toçoğlu'na yaklaşık 2.3 milyar tutannda 'Mercedes' marka 3 yeni makam otomobili alındı. GÜNEŞGÜRSON ANKARA - Genel Sekreter Şemsi Denizer'e makam aracı olarak "Jaguar" marka oto- mobil alınması üzerine geçen yıl yoğun eleştirelere hedef olan Türk-İş yöneticileri için. 2.3 milyar liraya değişik tip- lerde 3 adet ".Vlercedes" alın- dığı belirlendi. Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral. Türk-İş Genel Mali Sekreteri Enver Toçoğlu ve Türk-İş Genel Eğitim Sek- reteri Salih Kılıç'a. toplam 2 milyar 300 milyon lira tutann- da "Mercedes" marka 3 yeni makam otomobili alındı. Türk-İş Yönetim Kurulu'- nun yılbaşından önce aldığı bir karar doğrultusunda, Türk-İş Genel Başkanı Me- ral'e, 1994 model sıfır kılo- metre E-200 tipi Mercedes alındı. Meral'in, Türk-İş tara- fından makam otomobili ola- rak 1 milyar 50 milyon liraya satın alınan Mercedes'i, "şün- dilik" uzun yolculuklarda kullandığı öğrenildi. Makam aracı olarak "Renault Con- cord" marka otomobil kulla- nan Meral'e yeni aracın. "ver- gi kazığı yememek" için, 1993 yılının son günlerinde alındığı savlandı. Yönetim Kurulu'nun aynı karan çerçevesinde, Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Salih Kılıç da makam arabasını 1991 model 200-E model Mercedes'le yeniledi. 650 mil- yon liraya alınan yeni Merce- des'in. Kıhç'ın eski makam otomobili olan 1985 model 190 dizel Mercedes ile değişti- nldiği belirlendi. Türk-İş Genel Mali Sekre- teri Emer Toçoğlu'na da Genel Başkanı olduğu Demir- yol-İş Sendikası tarafından yaklaşık 600 milyon lira değe- rinde 200-E tipi Mercedes alındı. Halen Türk-İş'e ait olan Opel Vectra marka oto- mobili makam otomobili ola*- rak kullanan Toçoğlu. ma^ kam otomobillerinin "eskidi- ğjni" ifade ederek şunlan söyledi: • "Bayram Meral'e alınaa araba, ilavelerie birlikte 1 mil- yar 50 milyona mal oldu. Rad- yo, çivili lastik ilave edildi. I993'ün son günlerinde alına- rak, 100 -150 milyon lira fazla ödeme yapılmaktan kurtuldu. Salih Kılıç da motoru bozult eski Mercedes'i kullanıyonht Onu 220 milyona yerip, üstünü ödedi. Demiryol-İş Sendikası da yönetim kurulu kararıyla, 1.5 ay önce 600 milyona .Vler- cedes alınmasını kararlaştirdı. Şimdi, bana alınan arabayı satsak 750 milyon eder. Ben, OpePi kuUanıyorum. Demir- yol-İş yönetimi de Mercedesi kullanıyor. L'zun yollarda bea biniyonım. Arabalan hesaph aldık." Toçoğlu. arabalann alırru- na ilişkin yönetim kurulu kâ- rarlanna "itiraz olmadtğmı" da vurguladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle