Katalog

SAYFA CUMHURİYET 15 OCAK1994 CUMARTESİ 8 DIŞ HABERLER Ingittere'ye suçtema • BİRLEŞMİŞ MİLETLER(AA)-Irak, BM'nin taleplerini yerine getirme konusunda ilerleme kaydettiğini savunarak petrol ambargosunun sürmesinden ABD ve İngiltere'nin sorumlu olduğunu savundu. Irak'ın BM misyonu tarafmdan yapılan açıklamada. yaptınmlann sürdürülüp sürdürülmeyeceği konusunda Güvenlik Konseyi tarafından gelecek hafta verilecek karann, "Bazı üyelerin siyasi amaçlannı değil, kaydedilen ilerlemeyi yansıtmasının umut edildiği" bildirildi. Alman hükümeti 1998'de taşınıym* • BONN (AA) - Almanya hükümeti ve siyasi partileri, Bonn'da bulunan Alman hükümeti merkezinin 1998-2000 yıllanarasında Berlin'e taşınmasıru kabul ettiler. Almanya hükümet sözcüsü Dieter Vogel. büyük partilerin başkanlan ile Bonn ve Berlin kentleri belediye başkanlannın bugün bir toplantı yaptıklannı belirterek.Helmut Kohl hükümeti tarafından hazırlanan transfer takviminin kabul edildiğini söyledi. Hükümetin ve parlamento alt mecüsi Bundestag'ın Berlin'e transferi 1991 yılında milletvekilleri tarafından oylanarak kabul edilmişti. Tahran'da patlamalar • PARİS (AA) - İran'da rejime karşı mücadele eden Halkın Mücahitleri Örgütü. başkent Tahran'm merkezinde önceki gece meydana gelen ve biri ağır üç kişinin yaralanmasına yol açan patlamalardan sorumlu olduklannı yalanladı. Örgütün Paris bürosu tarafından yapılan açıklamada. mücahitlerin hiçbirzaman masum halkın hayatını tehlikeye sokacak eylemlerde bulunmayacağı belirtilirkenolayın sorumluluğunu açıkça ve kasıılı olarak mücahitlere yüklenmek istendiği kaydedildi. Mısır da 3 polis öMürüldü •KAHİRE (AA) - Mısır'da aşın dinci örgüt faaliyetlerinin yoğun olduğu güney bölgesinde bulunan Asyut kentinde 3 polis, uğradıklan silahlı saldında yaşamlannı yitirdiler. Asyut'un Beni Murra adlı bölgesinde kimliği belirsiz kişiler, bir polis kontrol noktasına yaylım ateşi açtılar. Noktada bulunan biri komiser 3 polis olay yerinde ölürken saldırganlann kaçmayı başardıklan bildinldi. Avustralya: Yangın kontrol altmda • SYDNEY(AA)- Avustralya'nın Sydney kenti çevresini lOgünüaşkın süreden beri kasıp kavuran yangının kontrol altına alındığı bildirildi. İtfaiye teşkilaü sözcüsü, yangının hemen hemen tüm merkezlerini kontrol altına aldıklannı ve şu an için artık bir tehlike kalmadığını. ancak henüz yangını tümüyle söndüremediklerini açıkladı. Sözcü. yangında belirlenen 155 merkezin çoğunun birkaç gün önce denetim dışındayken. 10.000 dolayında itfaiyecinin yoğun çabalan sonucu dün artık 8 merkez hariç hepsinin denetim altına ahndığını kaydetü. Bosnalı Sırplar, ittifakın uyansına rağmen Tuzla'ya büyük bir saldın başlattı Sırplara NATO vız geliyorDış Haberler Servisi - NATO'nun hafta başında Brüksel'de düzenlenen zirvesinde oybirlığiyle kabul edilen. ka- palı olan Tuzla Havaalanı'nı gerekirse güç kullanarak açma tehdidinin üzerin- den henüz çok kısa bir zaman geçmiş- ken Sırplar kente top ateşi ve tank deste- ğinde büyük bir saldın başlattı. Tuzla'yı önceki gün iki saat süreyle top ateşine tutan Sırplann, daha sonra tank desteğinde bir birlikle karadan sal- dırdığı bildirildi. Tuzla Valisi Selim Bes- iagiç, saldınnın kentin kuzeyindeki Ma- yeviça tepelerinde konuşlanmış olan Sırp bırliklerinden geldiğini kaydederek bombardımanda 2 sivilin öldüğünü du- yurdu. Saldınnın amaanın, Müslü- manlann çoğunlukta olduğu kenti ta- mamen kuşatarak dış dünyayla ilgisini kesmek olduğunu söyleyen Beslagiç. NATO'ya. Birleşmiş Mılletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin aldığı "Tuzla'yı bir güvenlik bölgesi yapma" karannı uy- gulaması çağnsında bulundu. Bosnalı Sırp güçlerin komutanı Ma- noylo MUovanoiç de Sırbistan'da ya- yımlanan Politika gazetesine verdiği bir Internatıonal Herald Tribune'den demeçte. "Bırakın biri bombalasınlar. Ama böyle davranarak yalnızca Bosna Hersek'teki tüm cephelerde Sırplarla sı- cak temasta bulunan Müslüman ve Hır- vat güçleri değil, BM Barış Gücü (UNP- ROFOR) askerlerini de ateşe atıyorlar" di\erek BM'yi tehdit etti. Bu arada başkent Saraybosna'yı Tuz- la'ya bağlayan yolun bazı noktalannın da Sırp güçler tarafından ele geçirildiği öğrenildi. Yugoslav haber ajansı Tan- jug, kentin kuzeyinde yer alan. Tuzla yolu üzerindeki Ölovo bölgesinın zırhlı Sırp birliklerinın denetimine geçtiğini, çatışma sırasında Bosna ordusunun bazı askerlerinin esir alındığını, Tuzla ile başkent arasındaki telefon hatlannın da kesildiğini duyurdu. Ajans, "panik içindeki" sivillerin Olo- vo çeresindeki köylere ve Tuzla yönüne doğru kaçtıklannı bildirdi. Saraybos- na'nın da dün sabah erken saatlerde ye- niden bombalandığj haber verildi. Bu arada İngiltere ve Fransa'nın, NATO zirvesindeki hava saldınsı tehdi- dinin yerine "yakın hava desteği" görü- şüne ağırlık vermeye başladıklan bildi- rildi. BM'deki dıplomatik kaynaklar- dan alınan bilgılere göre yeni göriiş çer- çevesinde Bosna'da yalnızca caydıncı amaç taşıyan ha\a desteğinin keşif uçakiannca yapılması ve ancak kuşat- ma altında bulunan BM askerlerinin kurtanlması amacıyla mevzi bombardı- manlanna başvurulması düşünülüyor. Clinton-Esad gönüşmesi İsrail zirveden umutsuz Dış Haberler Servisi - Orta- doğu banşı, ABD Başkanı Bill Clinton ile Suriye Devlet Başka- nı Hafiz Esad'ın >ann Cenev- re'de yapacağı görüşmeyi bekli- yor. İsrail yönetimi. ABD Başka- nı Clinton'ın, Israil-Suriye gö- rüşmelerine yolu açmak için Hafız Esad ile yapacağı görüş- menin sonuç vereceğine inan- madığını açıkladı. İsrail Başba- kanı Izak Rabin önceki akşam İşçi Partisi toplantısında yaptı- ğı konuşmada. "Suriye'nin ts- rail'e karşı tavTinı yumuşataca- ğını ve barışa karşılık olarak is- tediği bedeli azaltacağını san- mıvorum" dedi. ABD Başkanı Clinton ile Su- riye Devlet Başkanı Esad ara- sında yapılacak görüşmede. Bu arada. işgaîaltındaki top- raklarda İsrail askerleriyle Fi- listinli militanlar arasındaki çaüşmalar dinmiyor. İsrail askerkri, işgal altındaki topraklarda operasyonlarını tüm hızıvla sürdürüyor.(Fotoğraf: REUTER) Finlandiya'da halk, yann devlet başkanlığı için sandık başına gidiyor ' Ak zambaklar ülkesi'nde seçim KİMLİK KARTIFINLANDIYA Kuzeyin zengin ülkesi Nüfus:5milyon Başkent: Helsinki Ortalama > aşama süresi: Erkeklerde 71. İtadınlarda 80. Dil:Yüzde94Fince Din: Yüzde 95 Lutherci Hıristiyan. \ üzde 1 Grek-Ortodoks, yüzde 4 serbest kilise. Kişi başına ulusal gelir: 15.000 $ (1990) Doğal kaynaklar: Orman ürünlen.demırcevheri, su enerjisi Devlet Başkanı: Mauno Koivisto(198rdenberi) GÜRHAN UÇKAN HELSİNKİ - Bir zamanlar kendi yağıyla kav- rulduğu ve bloksuz ülkeler içinde refah düzeyi yüksek olan küçük bir grup ülkeye dahil olduğu için gıpta edilen "Ak zambaklar ülkesi" Finlan- diya'da yann devlet başkanı seçıliyor. II. Dünya Savaşı'ndan bu yana en büyük eko- nomik bunalım içindeki Finlandiya'da yann yapılacak seçimler büyük öneme sahip. İşsizlik oranı yüzde 20'ye yaklaşırken. savaş yıllanndan beri ilİc kez binlerce kişi meydanlardaki "çorba- ekmek" mutfaklannda kann doyururken seçile- cek yeni devlet başkanını çok iş bekliyor. Fin Anayasası devlet başkanına geniş yetki veriyor. 6 yıl için seçilen başkanın yürütme>e müdahale hakkı var. Parlamentonun iyi ça- lışmadığına inandığı zaman erken seçim ilan edebilivor. Parlamentodan geçip devlet baş- kanının önüne gelen bir yasa önerisinin başkan tarafından veto edilmesinin ardından araya yeni bir genel seçim girdiğınde a\nı yasa bir kez d;'ha \e hiçbir değişıklik olmadan başkanın önüne gelmediği takdirde geçerlilik kazanamıyor. Finlandiya'da şu anda. 1991 Mart'ında göre- ve gelen. Merkez Partisi'nden Esho Aho'nun başbakanlığında oluşturulan orta-sağ koalisyo- nu ıktıdarda. Merkez Partisi'nin başkanlık adayı; 1988'de. bu hafta görevıni devredecek olan başkan Mauno Koj\isto'\a karşı girdiği başkanlık seçimini kaybeden Paa>o Vayrynen. Son kamuoyu yoklamalan Vavnncn'in >al- nızca oylann yüzde 16.3'ünü alabileceğini göste- riyor. Başkanlık seçimlerinin en şanslı adayı. sosyal demokratlann adayı Martti Ahttsaari. Ahtisaari'nin o>Iann dörtte birini alması bekle- niyor. Sağ kanadın ada\ı Raimo llaskivi 9.7. ikinci resmi dil olan İsveçceyi konuşanlann adayı Elisabeth Rehn'de yüzde 10 ile üzerinde durulan adaylar arasında. Avrupa Birliğı'ne karşı olanlann adayı Keijo Korhopen (yüzde 9.7). ikincı kadın aday Eeva Kuuskoski (yüzde 8) ve sevilen rock şarkıası. psikolog Pertti \'ir- tanen (yüzde 6.8) de vanşta yer alıvor. Al Gore 13 dakika bekletti, sekreterleri de ayaklannı uzatarak oturmuş şekilde karşıladı Beyaz Saray'dan Karayalçın'a saygısızbk FUATKOZLLKLL VVASHINGTON - Başba- kan Yardıması \e SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, ABD Başkan Yardımcısı Al Gore ile Beyaz Saray'da bir araya geldi. Al Gore Kuzey Irak'ta bağımsız bir Kürt devle- tı kurulmasını istemediklerini, zaten bunun da gerçekçi ola- mayacağını söyledi. Al Gore. Karayalçın'la görüşmesinde, Kürt sorununu ele aldı ve Irak'- ta toprak bütünlüğünün bölge istikran açısından önemli gö- rüldüğünü belirterek "Ancak, Kürtlere daha fazia otonomi ve- Bor • Lokanta 232 64 26 • 233 97 38 C'est la vie! A TAHSİN ÜNÜVARjazrOuonet A V İ V İ A N A R A Latin Rüzaon I Ocak ayı boyunca her ÇarjVPerş /Cuma/C tesı akjamları 7 Müzik 23.00't. bajlar fc Giri} + llk içki ISOOOO.- TL _ fUitaurant: Zangln muıü. «nıruı y«rll Içld 4O0.0OO,- TL ^ fcS.nlral Holel Rool, Sıraselviler Tel: 251 «110 (P«ut h«ıç h.rji. 17 oo-d«, ıiıbvm) L Rembetiko gerçek insanlann aşk, aynlık ve hüzünlerinin gerçek öyMisüdür. İşte tam bu yiizden Rembetiko seyreditmez ancak yaşanır. Kumpanya Rebetiko Askeri ukdenizli Kahve - Bar Isliklal Cd Büyukparmakkapı Sk 27/1 BeyoglulStAMiU Tel 2<I9 56 6ü G R A M O F O N ' D A LIVE JAZZ CUMA-CUMARTESİ ÖNDER FOCAN DÖRTLÜSÜ (Q2*2> 293 0 7 » rilmeli"dedı. Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın, Al Gore ile yaptığı görüşme sırasında Türkiye'nin PKK ile yaptığı mücadeleye de- ğinerek ABD'nin bu konudaki desteğini sürdürmesini istedi. Karayalçın. görüşme sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada şunlan söyledi: "Çözüm. Türkiye'nin gerçek anlamıyla insan haklanna ve demokratik değerlere dayalı bir siyasal sisteme sahip olmasıyla sağlanacakür. Türkiye gayri sa- fı milli hasılasının yüzde 6'sını PKK ile mücadeleye ayırdı. PKK çökertilecektir. Bundan en ufak kuşku duymuyoruz. Ancak Kürt sorunu, Kürt yurt- taşlanmızın yaşamakta olduk- ları sorunlar, bunun dışında- dıf'dedi. Clinton'ın yardımcısı Al Go- re. Türkiye'nin talebiyle ger- çeklc^en ve resmı olmayan göriişmeye geldiğinde. Başba- kan Yardımcısı Kara>alçın'ı Beyaz Saray'da 13 dakika sü- reyle bekletti. Başkan Yardım- cısının çalışma odasına geçılır- ken. Gorc'un ayaklannı uzata- rak oturan sekreterlerinin diplomatik kurallar açısından sergılediklen da\ranış. üzun- tüylc karşılandı. Bu arada. Ka- ra_\alçın'ın aörev vermek ıstedi- ği Dış İlişkiler Danışmanı Zergun Karatenli tarafından ta- şınan hediye paketleri, salona geçmeden önce kapıda gizli ser- vis görevlileri tarafından alına- rak patlayıcı madde kontrolüne tabi tutuldu. Bomba olup ol- madığı kontrol edilen 2 ayn paket. daha sonra Türk heyeti- ne iade edildi. Öte yandan, Al Gore beklenirken. Karayalçın ve beraberindeki heyete, ABD'- nin Ankara Büyükelçisi Ric- hard Barkley, Karadeniz fıkrası anlattı. Karayalçın sinirlendi Fıkranın, matematik- ten sınıfta kalan Temel'e bir şans daha verilmesi üzerine ol- duğu. ABD Büyükelçisi'nin Karayalçın'a Karadeniz şaka- lanyla ilgili öğrendiklerini ak- tardığı kaydedildi. Ancak. Murat Karayalçın'ın. bekletil- mekten dolayı sinirlı olduğu ve Barkley'in anlattığı îaz fıkrala- nna sadece tebessüm ettiği öğ- renildi. ABD Başkan Yardımcısı, 32 dakika süren görüşmeye baş- larken. Başbakan Yardıması Mural Karayalçın'a. "Tür- kiye'de de>let yöneticileri genç- leşiyor değil mi?" dedi ve ABD seyahatının nasıl aeçtığını sor- du. Gore. Karayalçın'la birlikte görüşme>e giren Türkiye'nin Washingıon Büyükelçisi Nüz- het Kandemir. Dışişleri Bakan- lığı Kuze> Arnerika Genel Müdürü BarlasÖzener ve Ka- rayalçın'ın Dış İlişkiler Danış- manı Zergun Karatenli'ye. "Ku- sura bakmayın sizi biraz beklet- tim" dedi. Gore. Karayalçın'a. "Biliyorsunuz Başkan Clinton Rusya'da, O'nunla göriişüyor- duk. O nedenle sizi kabulde ge- ciktim" derken. bir Beyaz Sa- ray görevlisi Cumhun>et muhabirine. "compuserve" adlı bilgisayar on-line sistcminde. sisteme abone olanlarla Gore'- un 90 dakikalık randevusu bu- lunduğunu bildirdi. Gore'un yakını. "Başkan yardımcısı bi- raz bilgisayarla çalışıyordu" dı- ye konuştu. Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın da NVashington'a trenle geldiğini belirterek, Nevv York seyahatinden söz etti. Edinilen bilgıye göre. Karayal- çın. ABD Başkan Yardımcısf- na. "Eskiden başkentin belediye başkanıydım. New York'ta az bir kar yağmıştı, ama hayat felç olmuştu. Ankara koşullarına gö- re New York'un \etersiz olduğu- nu gördüm. Dünyanın en bü>ük metropolü beni şasırttı docrusu. Ankara daha h i" dedi. AVRUPA'DAN EDİP EMİL ÖYMEN Bosna'da Snow... Askeri strateji uzmanları artık Bosna'yı kendi haline bıraktılar. Kimin kimden, nerede, ne kadar toprak alıp verdiğini, ölen ve yaralananları artık hesaplayan kalma- dı. Bosna trajedisi uluslararası ajans haberlerinetekdü- ze biçimde geçiyor. Nedeni de bu insanlık ayıbının bo- yutları ve sonuçlarının es geçilmeye başlanması. Çünkü uluslararası ajansları ve haber merkezlerini "sıktı" artık Bosna. Çünkü şöyle ya da böyle bir çözüme gidilemiyor. Birbirleriyle bir bölgede ittifak halinde olan Boşnaklarla Hırvatlar, bir başka bölgede birbirini boğazlarken bu çe- lişkiyi dünya aleme anlatmaya çalışmak, gazetede sü- tun, radyoda dakika, televizyonda görüntünün boşa har- canması demek. Bosnalı Sırplann, Boşnakları tehdit gibi görmedikleri yerlerde onlara silah yardımı yapma- ları da böyle. Olay, artık kaç yüz milyonların anlayış dü- zeyini çoktan aştı. Çiller-Benazir Show tam böyle bir aşamada Saraybosna'da sahnelenecek. Bosna'da artık son yaklaşıyor. Boşnaklar, Bosna'nın uzak yörelerinden, merkeze ve kuzeye doğru toplandı- lar. Hırvat ve Sırplann, bu yoğunlaşmayı yarması güç. Birleşmiş Milletler'in insancıl yardımları, mahsur kalan bölgelere ulaştırılamazsa 2 milyon kadar Boşnak için yolun sonu olacak. Gidiş ise bu yönde. Kanadalı barış- gücü birliğinin görev süresi nisandan itibaren uzatılma- yacak. Bunulngilizler, Fransızlarveispanyollardaizler- se meydan, milislere kalacak. Boşnaklar, Bosna'nın kuzeyinde Tuzla yöresinde top- landılar. 300 kilometre karelik bir bölgeydi burası ve 700 bin nüfusu vardı. Şimdi mültecilerle miktar 1 milyonu herhalde aşıyor. Son NATO Doruğu'nda Bosna konu- sunda alınan anlı şanlı kararlardan biri de Tuzla havaa- lanının yardım uçuşlarına açılmasıydı. Yoksa NATO Sırpları vallahi çok fena yapacaktı yani. Sırplann buna hiiç aldırmadıklarını psikologları Radovan bizzat açıkla- dı. Tuzla önemli, çünkü Boşnakların elindeki bölgenin kuzeyinden, Sırpların iyice batıda, Hırvatistan'dan aldık- lan Krajina bölgesine giden ikmal yolu geçiyor. Burası daracık bir koridor aslında. Boşnaklar ile Hırvatlar ara- sından gelip geçmek zorunda Sırplar. Arada da Sava nehri üzerinde Brcko'dan vazgeçemezler. Bu yüzden Tuzla'yı dize getirmek Sırplar için şart. Ama nasıl yapa- caklar? Boşnak nüfus eskisinden de yoğun. Olsa olsa onları aç bırakacaklar. İşte havaalanı sorununun nede- ni. Yamalı bohçaya dönen Bosna'da Boşnakların Sırplar tarafından tamamen sarıldıkları yerlerin başında Saray- bosna geliyor, ardından da kuzey batıda Maglaj. Burada 100 bin kadar kişi mahsur. Sözümona BM tarafından gü- venliklı bölge ilan edilen Gorazde'de halen 80 bin, Ze- pa'da 30 bin, Srebrenica'da 50 bin mülteci olduğu sanılı- yor. Srebrenica'daki Kanadalı barışgücünün yerini Hol- landa- Danimarka birliğine bırakmasına Sırplann izin vermemesine Batılılar acaip kızdılar. NATO Doruk Top- lantısı'nda alınan anlı şanlı kararlardan biri de bu görev değişiminin engellenmesi yüzünden Sırplara vallahi çok sert bir hava harekatı yapılabileceğiydi. Sırpların buna da hiiç aldırmamakla ne kadar haklı oldukları he- men anlaşıldı. Yerde ingiliz ve Kanada askerleri dola- şırken. kim kime nasıl hava akını yapacaktı? Boşnaklar, savaşın ikinci kışında ülkenin orta kesimi-1 ne sıkıştırılmış durumda. Her üç toplum da savaşa sava- şa belli bir doğal sınıra erişip oradan öteye geçemeye- cekler. Binlerce insanın yaşamının sönmesiyle varıla- cak bu doğal çözüme. Her şey sonun yaklaştığını göste- rirken Çiller-Benazir Show da Saraybosna'da yabancı ajansların kameralarına çıkacak. iş işten geçtikten son- ra, Bosna can çekişirken sahneye çıkacak bu show, Bosna ya değil. Pakistan ve Türkiye'de yüzeysel ve kısır ıç sıyaset pandomimine yarayacak. İNGİLTERE Konut skandalı hükümeti sarstıLONDRA (Cumhuriyet) - Parlamento ve bakanlıklann bulunduğu. Londra'nın en merkezi \e en prestıjli semti Westminster'deki sosyal ko- nutlann Muhafazakar Parti've oy sağlamak amacıyla satıldığı ortaya çıkartıldı. Satışın Thatcher döneminde yapıldığı anlaşılıvor. Çok sık aralarla skandalİarla sarsılan Major hükümetine gelecek mayısavında Londra'da vapı- lacak yerel seçimlen ve hazi- randaki Avrupa Parlamentosu seçimlerini kaybettırebileceği savunulan skandal. '50 yıldır karşılaşüan en ciddi \olsuzluk' olarak \orumlandı. SavijtdN denctçileri tarafın- dan 14 kalın klasörde incele- nen 10 bin sayfayı aşkın rapor. eski Başbakan Margaret Thatcher döneminde "ömek belediye' olarak tanıtılan Westminster Belediycsı'nin. partiye oy sağlamak amacıyla 1000'i aşkın sosyal konutu ra- yiç bedelinin çoİc altında sattı- ğını saptadı. Belediyenin. partiye yatkın seçmen yaratmak o) potansi- yelini arttırmak amacıyla za- ranna yaplığı bu satışlardan toplam 21 milyon sterlin (yak- laşık 488 milyar TL) zarar etti- ği hesaplandı. Satışlann yapıldığı 1987-88 döneminde bunun karşılığı. Türk Lirası'- nın o dönemdeki kuruna göre 53 milyar liraya yakın. 1990 yerel seçiminde West- minster Belediye Meclisi'nde Muhafazakar Parti'nin san- dalye sayısının 4'den 30'a yük- selmesinin, bu satışlarla sağ- landığı anlaşılıyor. Belediyelerin görevleri ara- sında evsizlere ev bulmak ve bunlan sosyal konutlara yer- leştirmek olduğu halde. West- minster Belediyesi'nin aksini yaptığı, ölüm. sözleşme bitimi, terk nedeniyle boşalan dairele- ri boş tutup uygun kişilere ucu- za sattığı belgelendi. Daırelerin kasıtlı olarak kiraya verilmedi- ği de ortaya çıktı. Kiracılann Işçı Partisi'ne, ev sahıplennin ise Muhafazakar Parti'ye oy vereceklerinin hesaplandığı ve bu hesabın da tutıuğu anlaşılı- yor. Dindeğiştiren îranlı idamediliyor Dış Haberler Servisi - İran'- da 55 yıl önce İslamiyet'ten Hı- ristiyanlfğa geçtiği için idama mahkum edilen bir kişinin ce- zasının bugün infaz edilmesi bekleniyor. Hollanda merkezli Açık Ka- pılar isimli bir Hıristiyan örgü- tü önceki gün yaptığı açıkla- mada. Mehdi Desac isimli İranh'nın 55 yıl önce Hıristi- yanlığa gectiğini. 1983 yılında tutuklandığını. 10 yıl aradan sonra ancak geçen yıl vargıla- narak 'irtibat (din değiştirme)" suçundan idama mahkum ol- duğunu belirtti. Orgüt tarafından yapılan açıklamada. "Onun tek suçu 19 yaşında İslamiyetten vazge- cerek Hıristiyanlığa gecmesi- dir" denildi. Açıklamada, Desac'a veri- len cezanın İran yönetiminin bu ülkede bulunan Hıristiyan azınlığa uyguladığı baskırun bir göstergesi olduğu vurgu- landı. 36 milyonluk nüfusa sa- hip İran'da 200 bin Hıristiyan yaşıyor. 1979 yılında kabul edilen şe- riat kanunlanna göre "İslam kabul edilen herhangi bir Müs- lüman" eski dinini terk ederek İslamiyete geçmiş sayılır ve bu konuda oluşacak herhangi bir değişıklik ise ölümle cezalandı- nlır.