28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
-I »"CAK1994CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOM 11 uronuonnneııc aakiık tsteği • STANBUL(AA)- Tilveşli şirketler grubu Ba.kanı Doğan Vardarlı. SEK. ihalesinin iptalinin KOİ'nin ihalelere açılchk get rmemesinden ka;naklandığını öne sürerek. "KOİ, özelleşlirme şannamesine özelleştirilen şirletlennlOyıl kapulamayacağı ve isthdam arttınmına gidleceği gibi şartlar getrmeli"dedi. TİRMOB'dan kimlik kartı • ANKARA (Cumhuriyet Büıosu) - Serbest muhasebeci, serıest muhasebeci mali mü*avir ve yeminli mali migavırler, ancak TÜRMOB'dan aldıklan kinüik karılan üe vergi darelerinde iş takibi yapabilecekler. Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Mişavirler ve Yeminli Mali MtşavirlerOdalan Birliği (TU RMOB) Genel Sekreten Uğ.ır Büyükbalkan konuya ilişLin yaptığı açıklamada. Maliye Bakanbğı'nın yürürlüğe gjrecek tebliğine sahıp çıkacaklannı ve uygulanması için çaba göstereceklerini belirtti. Erdemir firünlerine zam • ANKARA(ANKA)- Erdemir, ürûnlerine yılın son gününde zam yaptı. Soğuk mamullerde yüzde 10, sicak mamullerde yüzde 5 oranında uygulanacak zam bugünden geçerlı olacak. Erdemir'den yapılacak açıklamaya göre daha önce tonu 8 milyon 440 bin lira olan tenekenin yeni fiyatı 9 milyon 290 bin. 8 milyon 330 bin lira olarunın da 9 milyon 170 bin lira olarak belirlendi. Tonu 5 milyon 80 bin lira olan soğuk rulonun fiyatı 5 milyon 590 bin liraya, 5 milyon 110 bin lira olanının da 5 milyon 620 bin liraya yükseltıldı. Arolat Dünya'da • Ekonomi Senisi - Yenı Günaydın Gazetesi Eski Yayın Koordinatörü Osman Saffet Arolat Dünya Gazetesi'nin Genel Yayın Yönetmenioldu. 1 Ocak 1994 tanhinde yeni görevine başlayacak olan Arolat, Dünya Gazetesi'nin baskı tekniğini geliştirip kendi içinde yapısal değişikliğe gideceğini söyledi. Renauirya zam • tSTANBLL (AA) - Renault ürettıği otomobillerin K.DV dahıl perakende satış fıyatlannı yüzde 4.5 ile yüzde 6.5 arasında değişen oranlarda arttırdı. Renault Mais'ten yapılan yazılı açıklamaya göre zamdan sonra Renault'nun en düşük fiyatlı modeli olan R. 12 Toros'un KDV dahil satış fiyatı yüzde 6.5 oranmdaki artışla 117 milyon 474 bin liradan 125 milyon 109 bin liraya, en yüksek fiyatb modeli olan R. 21 Concorde'un fıyatı ise yüzde 4.5 oranmdaki artışla 305 milyon 977 bin liradan 319 milyon 746 liraya çıktı. ŞİRKETLERDEN HABERLER • EKİNCtLERDemirve Çelik Sanayii AŞ, sıvı çelik üretiminde yüzde 33 oranında artış sağlayarak 640.000 ton'Mİa ulaştı. ^ İGS Akmerkez'de açtığı Futuro. f ClassiqueveİGS mağazalannda yeni koleksiyonlan satışa çıkanyor. • PROFİLO Topluluğu kamu fonlanna katkısıru gecen yıla göre yüzde 100 arttırarak 2 trilyon liraya ulaştırdı. • HALK StGORTA 50'nci kuruluş yıldönümünü personeliyle birlikte kutladı. •ÜLKÜKIRTAStYE sonbahar satış kampanyasında satış hedeflerini tutturan tüm bayilerine yurtdışına yolladı. •TEKEL "Lüks ambalajh" likör üretimine geçerek etiket. kapak. şişe ve kutulannı yeniledi. t BZİHNt HOLDtNG 63'üncükuruluş yıldönümünü yılbaşı balosuyla kutladı. •DOLUCA 68'inci kuruluş yıldönümünü "şarap ve peynir" partisiyle kutladı. Yasa geçti, vergi netleşmedi BÜLENT KIZANLIK Başbakan Tansu Çiiler'in. tüm yetkileri hükümette toplama sev- dası, yeni yılın ilk günlerindeTür- kiye'de bir vergi boşluğu yarattı. Yeni Vergi Yasası'nın yılbaşın- dan geçerli hükümlerini uygula- ma yönünden netleştirecek olan kararnameler ve tebliğler zama- nında yürürlüğe sokulamadı. Çalışanlanna peşin maaş öde- yen kuruluşlar, ücretlerden kesi- lecek Gelir Vergisi konusunda ocak ayı bordrolannı haarlarken büyük bir karmaşa yaşadılar. 1 Ocak 1994 tarihınden geçerli sa- yılacak diğer vergi değişiklikleri- nin de yasayı şartlı onaylayan Cumhurbaşkanfnın isteği doğ- rultusunda mı, yoksa hükümetin öngördüğü biçimde mi yapılaca- ğının betirginleşmemesi, tereddüt yaratü. Cumhurbaşkanı Süleyman De- mireTin, "Yoksa veto ederûn" uyansıyla ortaya koyduğu deği- şikliklerden "çahşanlar için aylık vergi iadesinin sürdüriilmesi" açıklığa kavuşmadı. Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdü- rü Murat Semercigil, kararnamelerin 1 Ocak 1994 itibanyla öngörülen biçimde birer birer hazırlanarak Çankaya'ya gön- derildiğini söyledi ve "Oradan çıkacak so- nuca göre ve hükümetin buna karşı rurumu Ue neler olacağını hep birükte göreceğiz" dedi. Vergi Yasası. çalışanlann yılbaşından itibaren yıllık vergi iadesinden yararlan- masını öngörüyor. Bordrolu yıl boyu öde- diği gelir vergisinin yaklaşık üçte birini, en az bir yıl sonra iade olarak geri alabilecek. Böylece çalışanlara her ay trilyonluk vergi iadeleri ödemekten kurtulmayı plan- layan Maliye. yasada öngörülen yeni mo- del nedeniyle büyük tepki aldı. Bir yıl son- ra aknan vergi iadesi. enflasyon nedeniyle değer kaybedecek ve dargelirlilerin bütçe- sine olan katkısı bugünkü fiyat artışlanyla Koç'tan vergi açıklaması Ekonomi Senisi - Türkıye'nin en büyük sermay c gruplannın başındagelenKoçHolding'in \ ergiyle ilgili hükümete yönelik uyanlannda, kurumsal çikar peşinde olmadığı ve Türk ekonomisi ile ilgili endişelerini dilegetirdiğı savunuldu.Koç Grubu'nun tasanda, "yalınm ındirimi yoluyla yatınmlann teşvik edilmesi" ve "kayıt dışı ekonomik faaliyetlerin teşvik edilmemesi" konulan üzerinde önemledurduğu hatırlatıldı. Yazılı açıklamada, AT ile gümrük birliğine hazırlanılan bir dönemde ve yüzde 56"sı 24 yaşın altınd.aki genç bir nüfusla yatırım ve istihdam yaratılması zorunluluğu üzerinde duruldu. Kayıt dışı ekonominin haksız rekabet yarattığı vurgulandı. konusu en az yanya inecek. Üstelık vergi iadesi nakit odenmeyip sonraki yılın vergisinden düşüldüğünde, ücretliye geri dönüşü daha da gecikmiş olacak. Sağlık ve eğitim giderlerinin vergi iade- sine konu olmasının da Maliye Bakanı'- nın iddia ettiği gibi aile bütcesine önemli bir katkı sağlamayacağı da belirtiliyor. Zira 5 milyonu aşan işçi ve memurlarla, ailelerinin büyük bölümü, bağh bulun- duklan SSK ve Emekli Sandığı gibi kamu sosyal güvenlik kuruluşlannın sağlık hiz- metlerinden yararlanmaya mahkumlar. özel sektör sağlık kuruluşlannın olanak- lanndan yararlanamayan bu dargelirli ke- sim, eğitimde de özel okullar yerine devlet okullannı tercih ediyor. Bu \ üzden eğitim ve sağlık harcamalannın \crgi iadesi yo- luyla sağlayacağı katkının. kamu ve özel sektörde yönetıcı ve üst düzey kademeler- de görev yapan ortanın üstü ve yüksek ge- lir gruplan ıçin geçerli olacağı görülüyor. Yıllık vergi iadesi üst gelir gruplanna, daha alt dilimlerden vergilenme avantajı dasağlayacak. Harcamalann belgelenme- siyle gelir vergisi matrahı üçte bir oranı- çda azalınca, toplam matrah uyannca bir üst dilimin daha yüksek oranı üzerinden gelir vergisi ödemesi gereken ücretliler. bir \\\ vergi dilimine dahil olarak 5 puanlık bir kar sağlayacaklar. Aylık mı, yıllık mı? Tasanyı inceleyen Cumhurbaşkanı De- mırel, aylık vergi iadesinin devamını çalı- şanların lehine gördü ve kararnamenin bu doğrultuda hazırlanmasını istedi. Karar- name yayımlanana kadar aylık mı, yıllık mı lartışmasının süreceği anlaşılıyor. An- cak yıllık vergi iadesıne güvenip. ocak ayı- nda belgc toplamavıp bunu sonraki ayla- ra bırakanlar, kararname Cumhurbaş- kanfnın istediğı gibi çıkarsa ilk ayın vergi iadesinden yoksun kalmış ola- caklar. Ücretliler açısından belirsizlik laşıyan bir diğer konu da Gelir Vergisi oranlan. Asgari ücretin vergi dışı bırakılmasına ve ilk dili- min vergi oranının düşürülmesi- ne yanaşmayan hükümet, yasada "vergi adaletini sağlamak adına" sadece en üst gelir diliminin vergi oranını 5 puan arttırarak yıllık kazançlann 2 milyar 400 milyon liranın üzerini yüzde 55'ten vergi- lendirmeyi öngördü. Vergi karmaşası Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ise 75 milyon liraya yük- seltilen en düşük gelir diliminin vergi oranının yüzde 25*ten yüz- de 20"ye indirilmesini istiyor. An- cak henüz bu yönde bir karar- name bulunmadığı için işveren- ler, ocak ayı bordrolannı hazır- larken yasadaki yüzde 25 oranını esas alıyorlar. Yılın ilk ayı olması nedeniyle 75 milyon liranın altın- daki tüm maaş ve ücretler bu orandan ver- gilendiriliyor. Hükümet. yasadaki yetkisi- ni kullanıp. ilk dilimin vergi oranını Cum- hurbaşkanı'nın ısteği doğrultusunda yüz- de 20"ye indirirse, ocak maaşlannı peşin ödeyen işverenler, fazladan kestikleri 5 puanlık gelir vergisini çalışanlanna geri ödemek durumuyla karşılaşacaklar. Vergi Yasası'nın neden olduğu belirsiz- lıkler sadece Gelir Vergisi ile ilgili konulan kapsamıyor. Para piyasalanndaki vergi uygulamalan da kararnamelcri bekliyor. Orneğin yasada yüzde 5 stopaj öngörülen repo işlemlen ile ilgili olarak da tereddüt- ler sürüyor. Gecen yıl yapılan ve vadesi bu yılbaşı- ndadolan repo işlemlerinin getirisi üzerin- den nasıl bir vergi alınacağı ya da yine ocak ayı başı itibanyla vadesi dolan banka mevduatlannın nasıl vergilendi- rileceğı konulan üzerinde soru işaretleri varlığını koruyor. 1993, mutfağm acı yılı: Yüzde 69.3 • Yıl başında 2 milyon 274 bin liralık gıda harcaması yıl sonunda 3 milyon 851 bin liraya ulaştı Ekonomi Senisi - İstanbul'da yaşayan dört kişilik ailenin ay- lık mutfak masraflan. 1993 yılında yüzde 69.3 oranında arttı. 1992 yılında toplam mutfak enflasyonu 54 olmuştu. Böylece ge- çen yılın mutfak enf- lasyonu bir önceki yılın enflasvon oranı- nın 15 puan üzennde gerçekleşti. 1992 arahğında 2 milyon 274 bin hra olan aylık mutfak har- camalan. yıl içinde 1 milyon 577 bin 636 lira artarak 1993 aralık ayında 3 milyon 851 bin 600 liraya ulaştı. 1993'ün fiyat artış re- kortmeni 4.5 kat pa- hahlanan soğan oldu. Yüzde 26'yla önceki yılın en az zam gören ürünlerinden olan so- ğan, geçen yılm son aylannda atağa kalka- rak yılı yüzde 367.5 pahahlanarak kapattı. 1992 yılbaşında 2 bin 310 lira olan bir kılo soğan, 1993 ekiminde 5 bin 500 liraya kadar yükselmişti. Yeni ürün döneminin açılma- sından sonra, hem eki- min az olması hem de bu az ürün üzerinde toptancılann spekü- lasyon yapması nede- niyle kasımda soğan aniden yüz- de 114.5 oranında zamlandı. Böylece bir kilo soğanın fıyatı 11 bin 800 liraya çıktı. Aralık ayında ise ithalatın başlayacağı haberleri üzerine soğan yüzde 8.5 oranında ucuzlayarak 10 bin 800 liraya ge- riledi. Gecen yıl incdediğimız 22 ka- lem maldan 1 l'ı toplam yüzde aylık mutfak masraflan (TL) | M Peymr lxf» Saer Cav Eı Ekrat SJ YKTKfB Un UaUra 8*wt Sogan Seb» Meyıe Uargm Zey*w Tjpgaz 1 M »• 69 M 79000 !38X m 7! «00 £000 •sooc 5 ! M , İTOOD S2Ü0C aooo 9000 1200 16000 '030C İOOC •3300 5XC "100 12700 11600 BX 21600 35600 4SC 770OO 3000 İOOC •eaot •10B 12600 •4«0 5000 IOHI •2500 H" «ar *>» 619 U«9 i5«g 72 J » ttm» 9Oa«! !5*« 27i 9X "4İC 11600 (S.SO0 1230 OOB 216000 135000 108X0 240000 İ S ' 30900 2*9 4İHJ e-5 30»9 Mİ0C X ^ 24HD 24505 37000 "'« w '*9 ıkj 24000 »850 «OOC L 70» 38'M 408000 «90C 23600 JS5DC 3S3B) 77000 ınua H l 29C«X 127500 90000 «600 '267500 21S0OC 135100 98 300 240000 33000 S200 64J00 40.000 549K 313OC 426 OOC «OK 490O0 rxo 35 m 'BBOC mm 69.3 olan yillık artış oranının üze- rinde zam gördü. 1993'te bir ön- ceki yıla göre patates yüzde 122, zeytin yüzde 107, meyve yüzde 91, un yüzde 89, margarin yüzde 88. sebze yüzde 85, ayçiçek yağı yüzde 84, pirinç yüzde 79, bakli- yat yüzde 76, et yüzde 70 oran- lannda pahahlandı. Geçen yıl fıyatı en az artan ürün ise yüzde 18 oranıyla yu- murta oldu. Bir önceki yıla göre geçten yıl peynir yüzde 41, süt yüzde 45. ekmek yüzde 50. yo- ğurt y üzde 52. tüpgaz yüzde 58, çay yüzde 58, şeker yüzde 62, ma- karna yüzde 64, zeytinyağı yüzde 64. tereyağı da yüzde 67 oranında zam gördü. 1993 yılı mutfağının en zamlı ayı ise kasımdı. Hükümetin KDV oranlannı 2-3 puan art- tırmasıyla fıyatlar iyice körük- lenince kasım ayında toplam mutfak harcamalan bir önceki aya göre yüzde 12.7 oranında- arttı. Gecen yılın iki ayında ise top- lam harcamalarda ucuzlama gö- rüldü. Bir önceki aylara görc toplam mutfak masraflan temmuzda yüzde 3.4, martta da binde 3 oranındadüştü. Haziran veağus- tosta binde 4 ve binde 8 oran- lanyla fiyat artışlannda durakla- malar görüldü. I993'ün son ayında da toplam mutfak harcamalan yüzde 3 oranında zamlandı. Ay ay mutfak harcamaları(TL) İŞÇİNİN EVRENENDEN ŞÜKRAN KETENCİ İyi ki Bitti Yeni yıla yönelik, bana göre en anlamlı kutlama rre- sajlarından biri, "İyi ki bittin 1993" oldu. Bitişin her za- man var olan biraz hüznü, biraz nostaljisinin yerini, bir karabasandan kurtulmanın sevinci almış. 1994'ün neler getirebileceği üzerinde düşünmeden, 1993'te yaşa- nanların sona ereceğini ummak, insanın yaratıcılığında, geleceğe umut bağlayan doğasında var. Evet, Kızilhaç'tn resmi kayıtlanna göre ırklar ve dinler ağırlıklı ilkel hesaplaşmaların doğurduğu 90 iç savaşın birden yaşandığı bir 1993'ün sona ermesini diliyoruz. Doğu Bloku'nun parçalanmasından, siyasal, sendi- kal, demokratik sivil örgütlenmelerin dünyadaki hızlı de- ğişime çözüm üretememelerinden doğan boşlukta, sa- dece ve sadece çokuluslu şirketler ile dünya finans ku- ruluşlannın çıkarları doğrultusunda geliştirilen yeni dünya düzeninin, 1993 yılı boyunca insanların yaşamı- nda yarattığı acılar, sosyal dampingin sona ermesini istiyoruz. Dünyanın her yerinde ve de ülkemizde kitleleri gide=" rek daha buyük sayılarla yoksullaştıran, yaşarnın nt_ metlerinden uzaklaştıran, işsiz bırakan bir düzenin, insanlığın kaderi olamayacağının insanlık ve örgütlenmeleri tarafından keşfedileceği bir 1994 diliyo- ruz. Dün gazetemizin ekleri olarak yayımlanan "Gün Gün 93" ve "93ün İzleri'ne okuyucu gözü ile bakıyorum. Anımsayamayacağım kadar uzun yıllar bu türden ekler çıkarken yoğun bir çalışmanın içinde oldum İlgi alanlarıma yönelik yılın özet olaylarını çıkarmaya çalıştım. 1993'ün bir özetini, değerlendirmesini çı- karmaya kalktığımda, kayda değer bir sendikal çaba, olay, güzellik bulunmadığını gördüm. iç karartıcı, olumsuz şeyler yazmaya da gönlüm elvermedi. Gazete- nin eklerinin koordinasyonundan sorumlu Deniz Som arkadaşıma, "Benim alanlardan yazılabilecek hiçbir şey yok. Çalışma yaşamını atla" önerisinde bulundum. Böylece gazetemizin dünkü eklerinin emekçileri arası- ndan sıyrılıp okuru oldum. Yılın olaylarının tümüne bir göz atmak, belleğimızin bize unutturduklarını bir bütün olarak karşımıza çıkan- yor. Olup biteni daha bir serinkanlı sentezlemeye yarı- yor. Uğur Mumcu, Sıvas, terör, ekonomik göstergeler, çalışanların. emeği ile geçinenlerin yaşamındaki büyük kayıplar, altüst olan sosyal, siyasal dengelerimiz, moral değerlerimiz. Dünyada belki de çok daha büyük boyutlu yaşanan haksızlıklar, çarpıklıklar, genel, özel mutsuzluklar. umutsuzluklar. İyi ki bitti 1993. 1993'te memurlar sendikal haklanna kavuşacaklardı. Umutları 1994e kaldı Hiç değilse memur sendikaları hakları için mücadele ettıler. Sorunlarını kamuoyuna benimsettiler. 1994te siyasi partılerın onları görmezlikten gelebilmeleri pek kolay değil 1993 işçi sendikaları için her anlamda bir moral çöküş, işlevsizlik yılı oldu. Sendikacı imajı iyice sarsıldı. Siyasal hesaplaşma, çekişme nedeniyle siyasetçilerin kirli ça- maşırları kamuoyuna daha bir kolay çıkarılırken bu an- lamda işçi karşısında dayanışma içinde olan sendi- kacıların kirli çamaşırları öyle fazla görülmedi. Ancak prestij ve kimlik kayıpları, güven bunalımı yaratmaları belki de bu nedenle siyasetçilerden daha ağır oldu. Sendikacının kirli çamaşırları çıkacak korkusu ile, adeta görünmez olma çabası, en sıradan sendikal etkinliklerin bile yapılmamasını getirdi. 1993'ün işçi hakları gündemindeki en önemli konular olan 12 Eylül hukundan arındırma ve demokratik yasalar istemi rafta kaldı. İşçi ve sendikal cephenin ağırlığını duymayan ikti- dar ve siyasi partiler için verilmiş sözler unutuldu. Hazı- rlanmış yasa tasarıları oldukları yerlerde kaldı. 1993ün işçiler için en can alıcı gelişmelerinden biri olan özelleştirmede de sendikalar yaya kaldı. Özelleştirmenin hedeflenen ölçülerde hızlı yürümeme- sinin engeli ne yazık ki işçi sınıfı ve sendikacılık hareketi değildi. Özelleştirmenin çok sorumsuz ve yağmalama biçiminde uygulanmaya kalkışılmasının hızının ke- silmesi, işçi sınıfı ve sendikal mücadele ile sağlanmadı. Ülke özeilikle çalışanların çıkarları ile çatışan özelleştirmelerin hızını kesen, Çiiler'in kanun gücünde kararnamelerinin, anayasaya aykırılık nedeni ile Ana- yasa Mahkemesı'nden geri dönmesi, koalisyon ortağı SHP'nin, başta Mümtaz Soysal, bir kısım milletvekille- rinin mücadelesi oldu. Ve 1993'te çok hızlı bir sendikasızlaştırma, taşeronlaş- tırma, işten çıkarmalar yaşandı. Ancak gazete haberi bile olmadılar. Sorun olarak dahi kamuoyuna yansıtıl- madılar. Sendikacılık hareketi örgütlenme ve hak mü- cadelesini yürütecek moral değerlerden çok uzaklaşmış. işçi umutsuz. örgütsüz kendi başına müca- deleyi göze aiamamıştı. 1980li yılların ikinci yarısındaki havadan, bahar eylemlerı. yaz direnişleri, Zonguldak di- renişlerinin hak arama ortamından iz bile kalmamıştı. 1993ten işten atılmaya karşı direnen birKağıthane işçi- leri, bir sesız sedasız süren Topkapı cam grevi, bir de Florance Nigthingale direnişleri ilk anda aklıma geldi. Tabii işyeri düzeyinde yaşanıp kamuoyuna yansıtılama- yan pek çoklarının daha olduğunu, çoğu olup bittikten sonra duymuştum. Evet. geneli ve özeli ile iyi ki bitti 1993. Ve iyi ki geldin 1994. Yeni umutlarla, yaşama sevinci ile, sevgi ile.. Hep birlikte yaratacağımız güzelliklerle dolu geçmesini, sonuna geldiğimizde "İyi ki bittin" değil. "ne güzel geçtın" diye anılmanı diliyoruz.. Konuk yazar NECATt ÖZFIRAT {DPT Müs'.eşari) Son zamanlarda kamuoyunda yer alan ekonomik yonımlarda GSMH serileri hakkında sıkça rastlanan bir yanlış anlama nedeniyle bu yaayı yazmak ihtiyacı duyuyo- rum. Bilindiğj gibi, Devlet İstatistik Enstitüsü, gayri safı milli hasıla hesaplannın hem kap- sam hem de yönteminde değişiklik yapmış ve hesaplanan yeni GSMH serisi 1990 yılından itibaren yayımlanmaya baş- lanmıştır. Ancak Devlet Planlama Teşkilatı yeni GSMH serisini aşağıda belirtilen gerek- çelerle yıllık programlann hazırlanmasında kullanamamış ve DİE'nin eski serisini yeni milli gelir serisindeki arüş hızlannı kullan- mak suretiyle devam ettirmek zorunda kalmışür. Bu durum, kamuoyunda iki ayn kamu kuruluşunun iki ayn GSMH serisi he- sapladığı şekJinde bir yanılgjya neden ol- muştur. Aynı yanılgıya, 20 Aralık 1993 tarihli Cumhuriyet gazetesinin ekonomi sayfası- nda yayımlanan "Gösterge doğru değilse" başlıİdı yazıda da düşüldüğü görülmektedir. Söz konusu yazıda, ekonomik değerlendir- melerde en sık kuüanılan bir büyüklük olan gayri safi milli hasılanın. Türkiye'de Devlet istatistik Enstitüsü ve Devlet Planlama Teş- kilatı tarafından farklı şekılde hesaplandığı- ndan bahsedilmekte ve bu durumun ekono- GSMH istatistiklerinikim üretir, kullanıcılarıkimdir? mik işlemlerin, davranışlann. araştırmalann ve ekonomik politikalann sağlıklı bir temele dayanmasını güçleştirdiği vurgulanmak- tadır. Söz konusu yazıyla ilgili olarak vurgulan- ması gereken ilk husus. Türkiye'de milli gelir hesaplannı derlemek ve_yayımlamakla so- rumlu kuruluşun Devlet istatistik Enstitüsü olduğudur. Devlet Planlama Teşkilatı ayn bir milli gelir serisi hesaplamamakta. sadece DİE tarafından hazırlanan milli gelir istatis- tiklerinden yararlanarak ekonominin mak- ro dengelerini hazı- rlamaktadır. Değişen ekono- mik ve sosyal şart- lar karşısında milli gelir hesaplannın kapsam ve yön- teminde günün icaplanna göre birtakım dü- zeltmeler yapılması kaçınılmazdır. Bu çerçe- vede, ekonomide yaşanan yapısal ve kon- jonktürel değişmelerin daha kısa zaman arahklan içinde takip edilebilmesi için Dev- let İstatistik Enstitüsü. üçcr aylık dönemler itibanyla GSMH metodolojisi oluştuımuş ve çalışmalara 1990 yılında başlamıştır. Söz konusu hesaplamalarda daha önceki yıllık milli gelir tahminlerindekapsanmayan alan- lar ve baa ekonomik alt kesimler sektörlere ilave edilmiştir. Yöntemde yapılan bazı deği- şiklikler ve baz yılının 1968 yılından 1987 yılına kaydınlması sonucunda GSMH'nin sektörel ağırlıklan ve gelişme hızlan değjş- miştir. DİE tarafından yayımlanan yeni sen ile eski serinin GSMH değerleri cari fıyatlar- la önemli farklılıklar göstermektedir. 1987 yılvnda yeni GSMH değeri eski GSMH de- ğerindcn yüzde 27.5 oranında fazladır. Bu oran 1990 yılı için yüzde 33.5'eçıkmaktadır. Aynca büyüme hızlan bakımından da yeni seri ile eski seri arasında farklılıklar gözlen- mektedir. Ancak üretim yoluyla hesaplanan yeni Devlet Planlama Teşkilatı ayn bir milli gelir serisi hesaplamamakta, sadece DİE tarafından hazırlanan milli gelir istatistiklerinden yararlanarak ekonominin makro dengelerini hazırlamaktadır. milli gelir serisinin harcama bileşenlerinin bi- linmemesi bu serinin DPT tarafından kul- lanılmasını engellemiştir. DPT yeni milli ge- lir serisinin harcamalar yönüyle yapılacak tahminlerle test edilmesine ilişkin talebini DİE'yeiletmıştır. Bu çerçevede, Devlet İstatistik Enstitüsü harcamalar yoluyla gayri safı yurtiçi hasıla hesaplanna ilişkin çalışmalan başlatmış ve ilk sonuçlan 1993 yılı nisan ayında.ya- yınlamıştır. Ancak 1994 yılı programında yeni GSMH serisi aşağıda belirtilen gerekçe- îerle kullanılamamıştır. - DİE'ce hesaplanan hem üretim hem de harcama yoluyla yeni milli gelir serisinin. ça- lışmalan son aşamasına gelen 1990 yılı in- put-output tablosundan elde edilen bulgu- larla test edilmesinin yararlı olacağı düşü- nülmüştür. 1990 yılı input-output çalışması- ndan elde edilen ilk bulgular. yeni milli gelir serisinde geriye doğru düzeltmelerin gerekli olacağını göstermektedir. Bu sebeple. düzel- tılmesı gereklılıği açık olan ve sağlıklı bir de- ğerlendirmeye imkan verecek kadar geriye gjtmeyen bir seriyi makroekonomik denge- lerin oıuşturul- masında kullan- manın sakıncalan açıktır. - DİE'nin harca- malar yoluyla milli gelir hesaplannda özeilikle özel kesimin ticaret sloklannın kap- sanamaması. özel tüketimin dönemler iti- banyla büyük ölçüde dalgalanmasına neden olmuştur. Bu durum hem reel artış hızlan- nda hem de özel tüketime ilişkin zımni dcfla- törlerde ciddi saptamalara yol açmaktadır. Input-output tablosundan elde edilen stok değerleri bu durumu önemli ölçüde düzelt- mektedir. Bu çerçevede, DPT 1991-1994 dönemi için eski milli gelir serisini. yenı milli gelir se- risindeki artış oranlannı kullanarak devam ettirmek ve makro dcngelcri bıına göre hazı- rlamak zorunda kalmıştır. Bununla birlikte. Devlet Planlama Teşki- latı hem üretim hem de harcama yoluyla yeni milli gelir serisinin diğer makro ekono- mik göstergelerle tutarlı bir yapıya kavuştu- rulması amacıyla Devlet İstatistik Enstitü- sü'nce yürütülen çahşmalara gerekli desteği sağlamaktadır. Söz konusu çalışmalar en kısa sürede tamamlanacak ve Devlet İstatis- tik Ensitüsü'nce hesaplanan yeni milli gelir serisi 1994 yılı başından itibaren VII. BYKP çalışmalannda kullanılacaktır. Son olarak. DPT ve DİE sadece GSMH serisi oluşturmak için ödenek almamak- tadır. Bu iki kuruluşun milli gelir hesaplannı üretme ve kullanmanın dışında pek çok fonksiyonu olduğu açıktır. Yukanda da be- lirtıldiği gibi DPT'nin görev ve sorumluluk- lan arasında GSMH serisi oluşturmak yer almamaktadır. DPT. söz konusu yazıda hassasiyetle üze- rinde durulduğu gibi diğer makro gösterge- lerle tutarlı ve sağlıklı değerlendirmelere te- mel oluşturabilecek niteliklere sahip ekono- mik verilerin üretilmesine katkıda bulun- mak amaayla veri üretmekle sorumlu kamu kuruluşlanyla yakın bir işbirliği içinde çalı- şmaktadır." Aynca GSMH serilerinin tek kullanıcısı DPT değildir. Bu verileri kulla- nan dığer kamu, özel kuruluşlar ve üniversi- telerin de bu çalışmalara gerekli ilgili duy- malan daha sağlıklı yorumlan yapılmaması- na katkıda bulunacaktır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle