20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 26EYLÜL1993PAZAR HABERLER İçel DYP'de mafya tartışması • MERSÎN(Cumhuriyet Göney İUeri Bürosu) - -DYP İçel İl Kongresi'nde Milletvekili Asım Kaleli'nin. "Ben mafyanın adayına oy vermem " sözü, ortalığın kanşmasma neden oldu. İçel Milletvekili Ahmet Büyeli'nin taraftarlan, Asım Kaleli'nin üzerine yürüyerek tartaklamak istediler. Ortalığın gerginleşmesi üzerine Divan Başkanı Devlet Bakanı Mustafa Çiloğlu, milletvekilleri Ahmet Bilyeli, Asım Kaleli, Ali Su ve Fevzi Ana'yı divanaçağırarak taraftarlann yatıştınlmalannı istedi. Milletvekili Asım Kaleli, sözlerinin yanlış anlaşıldığmı belirtti. TÜPkiye'de siyasal kirtenme •ANKARA (UBA)- Türkiye'deki siyasi kirlenmeyi, siyasal parti yöneticileri tartışacak. "Türkiye'de Siyasi Çüriime" adı altında Prof. Baskın Oran'ın başkanhğında yapılacak olan panele, ANAP Genel Başkan Yardıması Eyüp Aşık, DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Dülger. RP Ankara Milletvekili Meüh Gökçek, CHP Genel Sekreteri Ertuğrul Günay ve SHP TBMM Grup Başkanvekili Ercan Karakaş katüacaklar. Türkiye'deki siyasi kirlenme ve çürûmeye çözüm önerilerinin tartışılacağı panel, 26 eylül pazar günü (bugün)saat 15.00'te Gazeteciler Cemiyeti'nde yapılacak. Paneldeki konuşmalar yayın hayaüna yeniden başlayacak. Akis dergisinde kapak konusu olarak ele alınacak. Gûneydoğu'da dotortakadro • ANKARA (ANKA)- İçişleri Bakanı Mehmet Gazfoğla, Doğu ve Güneydoğu illerine dağıtılan kadrolann dolar karşılığında satıldığ yolundaki iddialara karşı çıkarak işlemlerin yasal çerçevede gerçekleştiğini söyledi.ANAPİstanbul Milletvekili Orhan Ergüder'in konuyla ilgili sonılannı yanıtlayan Içişleri Bakanı Mehmet Gazioğîu, lcişleri Bakanlığı'nınmerkez ve taşra örgütlerinde işe alınmalannın Devlet Memurlan Yasası ve ilgili yönetmelik hükümlerince gerçekleşüğine işaret ederek "Partizanlığa dayalı herhangi bir işlem yapıbnamıştır" dedi. Mehmet Gazioğîu kadrolann dolar karşılığı satıldığı iddialanna ilışkin olarak da "Doğu ve Güneydoğu illerindeki teşkilatımızda işe alınmalann ve kadro dağıtımının dolar karşılığında yapıldığına dair bugüne kadar Bukanlığımıza herhangi bir husus intikal etmemiştır" dedi. İkikontisyonun sûresi uzatridı • ANKARA (UBA)- TBMM'de kurulan iki araştırma komisyonunun görevsüreleri uzatıldı. Resmi Gazete'de yayımlanan kararla tüketiciyi konnnak, kaliteli mal üretimini ve üreücisini teşvik etmek için alınacak tedbirlen tespit etmek amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu'nun görev süresi 30 Eylül 1993 tarihinden itibaren üç ay uzatıldı. Maliye Bakanlığı'na ait Tütün ve Gümrük Depolan ik Toprak Mahsulleri Ofisi ve üretici birliklerine ait depolarda geçen sekiz yıllık dönemde yapıldığı iddia edilen suiistimalleri ortaya çıkarmak amaayla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu'nun görev süresi de 22 eylülden geçerli olmak üzere üç ay süreyle uzatıldı. Çflterherkesi DYFye çajjırdı •ANKARA(ANKA)- Başbakan Tansu Çiller, "önder Türkiye" hedefine varabilmenin DYP'de bütünfeşmekle mümkün olabüeceğini belirterek Doğru Yol davasına inanmış herkesi DYP'ye çagırdı. Çiller. parüsinin Kütahya ve İçel ü kongrelerine birer mesaj gönderdi. Çiller, mesajmda il kongrelerinin büyük bir olgunluk içerisindeyapıldığmı belirterek şunlan söyledi:" Aülımlanmız 'Kırat'ın yeniden şahlanışının simgesidir. Türkiye'yi bölgesinde önder ülkeyapma hedefine mutlaka ulaşacağız " Af Orgütirherekorbaşvuru Diyarbakır'a yaptığı geziyi tamamlayan Türkiye Masası Şefi, işkence, ölüm, keyfi tutuklama ve köy yakma başvurulannın çoğunluğu oluşturduğunu söyledi NİZAMETTİN KAPLAN DİYARBAKIR - Uluslararası Af Ör- gütü'ne en fazla şikayet başvurusunun Türkiye'den yapıldığı, bu başvurulann günde prtalama altıyı bulduğu bildiril- di. Af Örgütü'nün Türkiye Masası Şefi Jonathan Sugden. özellikle geçen ilkba- hardan sonra başvurulann yoğunlaşü- ğma dikkat çekerek işkence, ölüm. keyfı tutuklama ve köy yalana başvurulan- nın çoğunlukta olduğunu söyledi. Sug- den, "Türkiye hükümerinin yapay ve yü- zeysel, dtşa yönelik düzeniemelerden n- yade. somut, yapıcı. uluslararası iasan İıakJan ve hukük kunıllan tarafından be- lirlenen adunlan atmasını bekliyoruz" dedi. Sugden. Gûneydoğu'da ölümlerin durması için PKK lideri Abdullah Öca- lan"la görüşebılecekJerini de belirtti. Uluslararası Af Örgütü Türkiye Ma- sası Şefi Jonathan Sugden. Diyarba- kır'a yaptığı 4 günlük geziyi tamamladı. "İnsan haklan ihlalleri ve gözatanda kaybolma" savlanyla ilgili olarak Ola- ğanüstü Hal Bölge Valisi Ünal Erkan. İnsan Haklan Derneği ve demokratik kitle örgütlerinin y öneticileriyle görüşen Jonathan Sugden. izlenimlerini Cum- huriyet'e anlattı. En fazla şikayet Türkiye'den 1990'dan sonra Güneydoğu'daki du- rumun daha da kötüye gittiğini savu- nan Sugden, "Şimdi insanlar öldûrüyor, bu öldürmelerin Hizbullafaçıiar tarafı- ndan yapıldığı öne sıirülüyor. Devlet ve güvenîik güçlerinin de bu öldürme olay- larına karıştığını destekleyen iddialar var. Örneğin, geçen yıl Silvan ilçesindc bir yüzbaşının karışttğı olay ve Meclis'- teki miHervekillerinin bu olayı ses kasedi- ne kaydettikleri biliniyor. biı kaset mev- cuttur. Bu konuyla ilgili Adalet Ba- kanlığı'na üç kez yazı yazıp bilgi istedik. nasıl bir soruşfura yürütiildüğünü öğren- roeye çauştık, ancak yanıt alamadık" dedi. Af Örgütü"ne cn fazla başvurunun Türkiye'den yapıldığını, bu başvurula- nn başında da işkence. ölüm. keyfi tu- tuklama. köy yakma olaylannın geldi- ğini vurgulayan Sugden. şunlan söyledi: "Bu basvûnılar günde ortalama 6'yı btıluyor. Özellikle ilkbaharda yoğun baş- vunı oluyor. Önümü/deki iki yıl içinde Türkiye'deki faaliyetlerimizi daha da yo- ğunlaştmtcağız. Yargısız infaz. işkence, silahlı mubalefete karşı yoğun bir kam- panya sürdüreceğiz. Türkiye hükümeti- nin yapay ve yüzeysel, dışa yönelik dü- zeniemelerden ziyade, somut, yapıcı, uluslararası insan haklan ve hukuk ku- nıllan tarafından belirlenen adunlan at- masını istiyoruz. 'Gerekirse Apo'yla göriişüriiz' Avnıpa İşkence Önleme Komitesi ta- rafından Türkiye'de yapılan inceleme- lerde işkence yaygmdır sonucuna vanldı. Bu yönde açıldama yapıldı." Uluslararası Af Örgütü'nün Türkiye Masası Şefi Jonathan Sugden, Güney- doğu "daki öldürme olaylan konusunda gerekirse PKK lideri Abdullah Öcalan'- la görüşebileceklerini belirterek "PKK'- nın rehin aldığı konıcuları öldürmemesi y olunda girişimlerimiz var. İdam cezasına karşı çıktığunız gibi, buna da karşı çıkıyonız. PKK'ya iki kez çağrıda bulunduk. Temsilcileriyle görüştük ve bu konuda çok ısrar ettik, bu konu üzerinde ciddi bir şekilde duruyoruz. Eğer, girişimlerimiz ölünıkri durduracaksa Abdullah Öca- lan'la bile görüşürüz. Çünkü idam ce- zasuıın insanlık dışı. zalimane bir dav- ranış olduğunu kabul etmelerini istiyo- ruz" diye konuştu. Gezisini tamamlayarak kentten ayn- lan Sugden'in Ankara'da hükümet yet- kilileriyle Türkiye'deki insan haklan ih- lalleriyle ilgili görüşmelerde bulunacağı bıldirildi. BUCA CEZAEVt'NDE GERGİN GL1SXER - Diyet yemeğini iceriye bir türlü sokamayan turuklu yakınları Sonuna kadar direneceğiz' diyoıiar. (Fotoğraf: NECATİ AYGÜN) ÇHD, uygulamalara karşı gerekü girişimleri başlatacağını bildirdi Basküavaçhkgrevünzorluyor tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)-Buca Cezaevi'nde gerginlik sürüyor. jandarmarun siyasi tutuklulara yönelik baskılannı arttırdığını öne süren ÇHD İzmir Şubesi Başkanı Avukat Mehmet Yatar. jandarmanın görev alanına girmeyen maltalarda dolaşarak tutuklulan tahrik ettiğini belirterek "Cezaevine yakmlarını görmey e giden bir gnıp aile, jandarmanın tutuklulara dayak attığını söyledi. Aileler. jandarmanın tutuklulan tahrik ettiğini söy lediler. \ akınlarının can güvenliğinden kuşkulu olduklarını belirttiler, bizden hukuki y ardım istediîer" dedi. Baskıya son verilmesi için ÇHD olarak gerekli girişimlerde bulunacaklannı söyleyen Avukat Mehmet Yatar, Buca Cezaevi Savcısı'yla görüşeceklerini belirterek "Savcının vereceği bilgileri değerlendirerek \ ali Kutlu Aktaş'a başvuracağız. Bu arada İl Jandarma Alay Komutanı'na durumu anlatacağız. Dernek olarak tutuklulara baskı yapan görevlilerin saptanarak haklannda yasal işlem yapdması için İzmir Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyıırusunda bulunacağız" şeklinde konuştu. Bu arada tutuklu yakınlanndan Osman Avcı da götürdükleri yiyeceklerin jandarma tarafından içeri alınmadığmı öne sürerek şunlan söyledi: "Yiyeceklerin alınması için cezaevi yetkililerine, y aptığımu baş>unıda "bize getirin içeri verelim" dediler. Ancak yiyecekleri jandarma kapıdan sokmadığı için »eremiyonız. Jandarma gerirdiğimiz yiyecekleri içeri sokmadığı gibi bize de hakaret ederek geri çeviriyor. Adalet Bakanlığfnca «erilen hakları geri alıncaya dek direneceğiz. Hükümet y etkilileri şerTaflıktan söz ederken Adalet BakanJığı'nın tanıdığı haklar jandarma tarafından geri aluunak isteniyor. Jandarmanın bu tutıımu sürdürmesi halinde cezaevinde açhk grevi her an yeniden gündeme gelebilir." Mağdiır subaylar özlükhakkı peşinde ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Eylül Emeklileri Demeğı Genel Başkanı Rahmi Yıklınm, 12 Eylül darbesinden sonra Türk Silahlı Kuvvetleri'nden re'sen emekliye sevk edilen su- baylar hakkındaki işlemlerin iptal edilmesini istedi. Yıldınm mahkeme karan olmaksızın görevlerine son verilen askeri personele tüm özlük haklannın iade edilmesi gerektiğinı söyle- di. 12 Eylül darbesinin ardından re'sen emekb'ye sevk edilen ve kendilerine '12 Eylül Dreyfusla- n' ismini veren subaylann kur- duğu Eylül Emeklileri Der- neği'nin 2. Olağan Genel Kurulu dün toplandı. Dernek Genel Başkanı Rahmi Yıldırım, Türkiye'de hukuk devletinden söz edilecekse mahkemelerin suçlu bulmadığı 12 Eylül mağ- durlanmn, bu durumlannın giderilmesi gerektiğini söyledi. "Bugün, yüzlerce Dreyfus'u ol- mak ülkeye onur kazandırmaz" diyen Yıldınm. re'sen emeklilik işlemlerinin iptal edilerek mah- keme karan olmaksızın görev- lerine son verilen askeri perso- nele tüm özlük haklannın iade edilmesini istedi. Yıldınm, Türkiye'de demok- ratikleşmenin ve bütün temel sorunlann çözümünün Kürt sorununa endeksli hale geldıği- ni, ancak hükümet ve parla- mentonun, bu sorunun demok- ratik çözümü için gerekli adım- lan atmadığmı söyledi. Yıldı- nm, hükümetin ölü ele geçiri- lenlerin sayısıyla övündüğünü belirterek"Dünyamn hiçbir ül- kesinde hiçbir hükümet, öldürü- len insan sayısryla ö>üıunemiş- tir"dedi. 12 Eylül 1980'den son- ra, birey ve insan haklannın ayaklar altına alındığmı \e bu çerçevede 1010 subay. astsubay ve askeri öğrencinin, siyasal dü- şünceleri nedeniyle ordudan çıkanldığıru anlatan Yıldınm, "12 Eylül'ün yaralannın sarıl- ması görevi. kapatılan partilerin açıunası >e darbeyle düşürülen başbakanm cumhurbaşkanı se- çilmesiyle bitmemiştir. Parla- mento \e hükümet, 1402'likler ve re'sen emekli kamu görevlile- rinin mağduriyetini daha fazla gecikmeden gidermelidir"dedı Ankara DCM yurtdışı yasağı • Ankara D G M Başsavcılığı. hakkındaki soruşturma nedeniyle Fehmi Işıklar'ın yurtdışına çıkışını yasakladı. GÖKSELPOLAT ANKARA - Ankara DGM Başsavcılığı, hakkındaki so- ruşturma nedeniyle Fehmi Işıklar'ın yurtdışına çıkışını yasakladı. DGM Başsavcı- lığVnın Işıklar'la ilgili yurtdışı- na çıkış yasağı Emniyet Genel Müdürlüğü'nce bütün sınır kapılanna bıldirildi. Ankara DGM Başsavcısı Nusret Detniral Cumhuriyet'- in konuyla ilgili sorusu üzeri- ne. "Söz konusu ktşi devlete karşı suç işlemiş. bizim soruş- turmamız var. Once bize gel- sin" dedi. Demiral. Işıklar'ın sorgusu yapıimadan yurtdışı- na çıkamayacağını ve bu ko- nudaki kararlanndan dönme- lerinin söz konusu olamaya- cağını belirtti. Demiral. "Yasalara uyacak. Şu anda so- ruşturma sürdüğü için yurtdışı- na çıkamaz" dedi. Demirarin konuşması Demiral, Işıklar hakkında- ki soruşturmayla ilgili Cum- huriyet'in sorulannı şöyle yanıtladı: "Fehmi Işıklar'la ilgili so- ruşturma Anayasa Vlahke- mesi'nin karanyla zaten bitiril- miş. Yani 'Şunları. şunlan konuştu. Bu konuşmalarda devletin ülkesi ve milletivle bö- lünmez bütünlüğüne aykın davrandı' denmiş. Bizim bura- da yaptığımız çalışmalarda da suç unsuru görüJmüş. Artık milletvekilUğt söz konusu de- ğil. Anayasanın 84. maddesi- nin son fıkrasına göre. Ana- yasa Mahkemesi'nin karan TBMM'ye gönderildiği an- dan itibaren Işıklar'ın millet- vekilliği sona erdi. " Demiral. "Meclis Başkanı Cindonık'un, Işıklar'ın durumu- nu komisyooa ve TBMM Genel Kurulu'na götüreceği şeklindeki açıklamasını nasıl değerlendiri- yorsunuz?" sorusuna şu yarutı verdi: "O pek birsey ifade etmez. Çünkü Anayasa Vlahkemesi ka- ran kesindİr. Bu karar bütün organlan ve kişileri bağlar. Ar- tık bunun için şu şöyledir, bu böyledir; tüzükte şu »ardır... Ya- ni Meclis iç tüzüğüyle veya ora- da iç tüzüğün Meclis Başkanı'na verdiği görevle bir ilişiği yoktur.» SAYIN DOKTOR ve ECZACILARIN DIKKATİNE Dünya Sağlık Örgütü (VV.H.O.) tarafından 1993-94 kış mevsimi için önerilen formülasyonla hazırianan (A^EIJING/32/92 (H3N2), An-EKSAS/36/91 {H,N)), B/PANAMA/45/90) VAXIGRIP'GRİP AŞISI Frânsa'dan ithal edilerek ecza depolan ve eczanelere dağıtılmıştır. PASTEUR MERIEUX Serum & Aşı '~~ Pısteur İHrmır Sanım ve Afi San. A.Ş. Kore Şehitlefi Cad. No: 23 Zînciriikuyu/istanbul İSTANBUL: Bilgi (0 212) 286 41 40 &p: (0 212) 272 26 66 - ANKARA: (0 312) 468 47 14 İZMİR: (0 232) 232 85 82 AOANA: (0 322) 359 40 42 - SAMSUN (0 362) 435 51 00 Nol: Vaxigrip ıte ilgili Oetaylı bilgi fîrmamızdar lemın edılebilir. HAFTAYABAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI "Laik Devler' IHanzaraian... Öykümüz belki biraz uzun, ama birkaç tümce ile anla- tılabılecek kadar da açık. Olay Başkent'te, yani "laik-demokratik" devleti koru- mak "yemin"\ etmiş nekadar "büyüğümüz"varsaon\a- rın yanıbaşında geçer. Başlangıç tarihi 11.5.1990'dır. Ümit Mahallesi Muhtar- lığı, geniş bir çevrenin gereksinmesinin karşılanması amacıyla bir ortaokul kurulması için ilgili yerlere başvu- rur, Bu amaçla uzun ve sabırlı bir savaşım verilir. Çevre kooperatifler -tüm olanaklarıyla- destek sağlar- lar. Sekiz yıllık bir "temel eğitim okulu" binası sonunda bitirilir. Okulların açılması yaklaşmakta, ama "ilgililer" binbir dereden su getirerek okulun bu öğretim yılında açılma- sına yanaşmamaktadır. En yakmdaki Mesa ve Konut- kent okulları -ki kilometrelerce uzaktadırlar- bu okulun açılacağını gerekçe göstererek o çevreden gelen ög- rencileri kabul etmemektedir. Kayıtlar daha da uzak okullara yaptırılır. Ve her şey olup bittikten sonra duyulur ki söz konusu bina bir "Anadolu ımam hatip lisesi" olarak açılacaktır. Çevrenin öğrencıleri otobüs ve servislerle uzak semt- lerdeki okullara gıderken uzak semtlerden "taşımalı imam-hatip öğrencıleri" de Umitköy'e getirilecektir... • Ümit ve Ergenekon Mahalle muhtarları, çevre halkının temsilcileri ile birlikteçalmadık kapı bırakmazlar. M. Eğitim Bakanlığı'ndan bir müsteşaryardımcısı "ça- resiz" olduğunu söyler. Valı heyetle konuşmaktan ka- çar. Vali yardımcısı -onları ayakta suçlu çocuklar gibi beklettikten sonra- adeta azarlar: - Imam hatip okulu açılacak diye niye kıskanıyorsu- nuz? İl Milli Eğitim Müdürü ise gözdağı verir: - Ne yaparsanız yapın, açacağız!.. İster bakana gidin, ister basına verin. Gürültüsü iki-üç gün sürüp unutulur. Buna engel olamazsınız!.. Her şey açıktır. Önceleri "frenar"semtleri istedikleri "ortam"asokan- lar, şimdi sıranın "laikorta sınıflar'ın oturduğu semtlere geldiğini düşünmektedirler. Onların çocukları gitmese de imam-hatip okullarının yaratacağı "toplumsal baskı" ile çevre koşullarının gi- derek değişeceğini hesapfamaktadırlar. "Laik devlet"(\)\ kuşatarak boğma stratejisinde sıra artık "Başkent"\n göbeğine gelmiştir!.. Her tarafa kendi "adamları" yerleşmiş olduğu için, korkacak bir şeyleri de kalmamıştır!.. • Şimdi şu satırları birlikte okuyalım: "Üç endüstri meslek lisesine, iki imam-hatip lisesinin düştüğü bir eğitim sistemi neyin peşindedir? Bir sağlık meslek lisesine 3.5 imam-hatip lisesinin düştüğü bir ül- ke, hangi hizmete öncelik tanımakta ve bunu kiminle götürmeyi düşünmektedir? Türkiye, son yirmi yılda öğ- renci sayısının genel liselerde üç kat ve teknik liselerde 4.9 kat artmasına karşılık, imam-hatip liselerinde 134 kat arttığı bir ülkedir.. İmam-hatip okulları, meslek ihti- yaçlannı karşılayacak bir bölümü dışında, eğitim siste- mi içinde yer alacak kurumlara dönüştürülmetidir." Kim söylüyor bunları? Anadolu'nun uzak bir köşesindeki çaresiz bir eğitimci mi? Gazetelerden birinin bir köşe yazarı mı? Yoksa "mu- halif" bir siyaset adamı mı? Hiçbirisi değil. Bu sözler, SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcı- sı Sayın Murat Karayakan a ait. Yani "laik iktidar"\n ikinci adamına.. Bu sözler, daha birkaç gün önce SHP Kurultayı'nda söylenmiştir. Ve Sayın Karayalçın, "o düşünceleri"ni gerçekleştirmesi için Genel Başkanlığa ve dolayısıyla Başbakan Yardımcılığı'na seçilmiştir. Şimdi "fatura"y\ ödemezamanıdır!.. • DYP-SHP ortaklığının bir bakanı -devletin TV'sinde- "Biz dinin emrinde devlet istiyoruz" dediği zaman, Sa- yın Erdal İnönü Başbakan Yardımcısı idi.. Hani "Ismet Paşa"run oğlu Erdal İnönü. Ve SHP'nin ne hükümet ne de Meclis kanadından tek bir "itiraz" sesi yükselmişti.. Eğer bu "sayın" partimiz, bu "saygıya değer olma- yan "sığıntı durumunu gene sürdürecekse.. "Acizane" bir tavsiyem olacak Bari ivedi olarak bayraklarını değiştirsinler de "Altı Ok"u da kendileriyle birlikte mezara götürmesinler!.. Kılınç: ÇillerKürtleri yokedemez ANKARA (ANKA)- DEP. 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın tartışmalara yol açan "Türkiye'de 12 mily'on Kûrt yaşıyor'" sözleri dışında hiçbir bilimsel araştırmaya konu edilmeyen Kürt nüfusun 20 milyon olduğunu öne sürdü. DEP Adıyaman Milletvekili Mahmut Kılınç, partisınin mart ayındaki yerel seçimlerde yüzde 50'inin üstünde oy ala- cağını iddia ederek Çiîler'in Almanya gezisi için "Çiller bü- tfin dünyayı arkasına alsa da Kürtleri yok edemez" görüşü- nü savundu. SDP Genel Baş- kanı Cenan Bıçakçı. DEPin ağır baskı ve komplolarla karşı karşıya bulunduğunu belirterek bunlara karşı DEP'- in en doğru karan vereceğini söyledi. 1994 yerel seçimlerine ilişkin partisinin çalışmalan ile Baş- bakan Tansu ÇOler'in Alman- ya gezisini değerlendiren Mahmut Kıhnç, mart yerel se- çimlerinin, Kürt sorununa ba- nşçı çözüm bulunabilmesi açı- sından büyük önem taşıdığım belirterek "DEP ister PKK'nm yansunası denilsin, ister bizün gibi başka değerlendirilsin mart seçimlerine katüarak banşa katkıda bulunacaktır" dedi. Mart seçimlerinde parti- sinin alacağı oy oranının Kürt sorunu için yaşamsal önem taşıdığım belirten Kılınç. "Tür- kiye'deki 20 milyon Kürt, mart seçimleriyle bekletilen sorunla-- nna çözüm bulunmasını he- defliyor. Biz bu seçime diğer' partilerie eşit oranda katüabi- lirsek iddia ediyorum yüzde 50'nin altında oy abnay acağn" diye konuştu. DEP parlamentoda kalıyor ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Demokrası Partisi (DEP) önümüzdeki dönemde izleyeceği polıtikayı belirle- mek üzere genış katılımlı bir toplantı düzenledi. Toplantı- ya katılanlann görüş birliğiy- le, DEP'in parlamentoda kalması karan alındığı öğre- nildi. DEP'in il başkanlan. milletvekilleri ve parti meclısi üyelerinin katıhmıyla dün sa- at 11 .OO'de başlayan toplantı akşamsaat 19.30'ta sona erdi. Toplantıda, DEP Genel Başkanı Vaşar Kaya'nın gö- zaltına ahnması üzerine ^ necek stratejinin gündeme geldiği öğrenildi. Toplantıda aynca Mardin Milletvekili Mehmet Sincar ile bazı il baş- kanlan ve yöneticilerinin öl- düriilmesinde devletin ihmali~ olduğu görüşü de gündeme geldi. Toplanuda, DEP mil- letvekillerinin parlamentodan çekilmesi konusunun da ele alındığı, ancak özellikle mil- letvekillerinin TBMM'de kal- mayı sürdüriip, parlamento aracılığıyla mücadele etme yöntemini benimsedikleri ifa- de edildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle