16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3AĞUSTOS1993SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER SAVUNMA SANAYİ1 Finlandiya karalisteden çıkanldı LALE SARltBRAHİMOĞLU ANKARA - Türkiye, geçen nisan ayın- da sivasi dalgalanmalardan savunma sa- nayiinin etkilenmesini önlemek amacıyla uygulamaya koyduğu politikasında yu- muşuyor. Anİcara'nın hiçbir şekilde savunma sa- nayiinde işbirliğine gitmeyeceği ve askeri alımlar yapmayacağı ülkelerin yer aldığı kırmızı Üsteden. Finlandiya'yı da çıkardı- ğı öğrenildi. Finlandiya'nın, Türkiye'nin. izne bağlı olarak ahşveriş yapacağı san listeye alındığı öğrenildi. Ankara'nın kır- mızı hstesinde Avusturya. İsveç ve İsviçre kaldı. Ancak, Ankara'nın Isviçre'nın Oerlikon Contraves fırması ile 35 mili- metrelik uçaksavar toplan üretim proje- sini halen sürdürüyor olması, silah ticare- tiyle ilgili politikasının caydıncıüğını da gündeme geliriyor. Kırmızı listede yer alan Norveç de Tür- kiye'yi kendi listesinden çıkartınca. son anda kırmızıdan alınarak. san listeye konmuştu. Türkiye'nin. Hollanda'yı da san liste- sinden çıkartmasıyla birlikte, bu listede yer alan ülke sayisı 5'e düştü. Bu ülkeler. Türkiye'nm ABD'den sonra en fazla as- keri yardım aldığı Almanya ile Norveç. Finlandiya, Belçika ve Lüksemburg. Dışişleri Bakanhğı yetkilileri, Ankara- nın kırmızı listeden.çıkanlmalan karşılı- ğmda koyduğu koşula uyarak. bu ülkele- rin PKK'yı açıkça kmayan bir bildiri yayımladıİdannı söylediler. Deri işçisinin cürenişi kınldı İstanbul Haber Servisi - Türk-İş Deri- İş'e bağlı Den-İş Sendikası'nda örgütlcn- diklen sırada işlerinden aülan ve fabrika önünde yaklaşık biraydıreylem sürdüren Çorlu'daki Desa işyerinde çalışan deri ış- çilerine polis vejandarma müdahale ede- rek işyerine 70 yeni işçinin girmesini sağ- ladı. Bundan bir ay önce Çorlu'da DİSK'e bağlı Deri-İş Sendikasında örgütlenmeye çalışan Desa ve Yiğjtler işyerleriyle Türk- İş'e bağb Deri-İş Sendikası'nda örgütlen- meye çalışan Çelıkoğlu ve Güney işyerle- rinde çalışan yaklaşık 300 işçi işlerinden çıkanlmışlardı. Deri işçilerinin eylemine rağmen işyeri- ne polis vejandarma eşliğinde yeni işçinin sokulmasını kınayan DISK Deri-İş Ge- neî Başkanı Nusrettin Yılmaz 'Bızler Çorlu deri işçilerinin ayn sendikalarda örgütlenmiş olmalanna rağmen birlikte sürdürdükleri eylemi sonuna kadar des- tekleyeceğiz. DESA'daki uygulama ya- kında direnişin sürdürüldüğü diğer işyer- lerinde de uygulanmaya çalışılacakür. Biz bu eylem kıncılığını kınıyoruz" dedi. Trafıkte dünkü : 42 ÖIÜ Haber Merkezi - Yurdun değişik yerle- rinde dün meydana gelen trafik kazala- nnda 42 kişi yaşamını yiürdı. İzmir-Foça karayolunun Vali Çeşmesi mevkıinde Mehmet Bağıran yönetımin- dekı 35 BAM 47 plakalı otonîobil hatalı sollama sonucu. Hüsamettin Karağan idaresindeki 35 BJE 94 plakalı otomobıle çarptıktan sonra. karşı yönden gelen yol- cu otobüsünün altına girdi. Kazada Meh- met Bağıran, Şeref Akalp. Emine Akalp, İlker Akalp öldü, 2 kışi de yaralandı Afyon-Kütahva karayolunun Gecek Kaphcası yakınlannda Halit Akyar yö- netımindeki 03 AT 831 plakalı otomöbil tali yola girerken 03 DK 834 plakalı kam- yonun altına girdi. Kazada aynı aileden Fadime Akyar, Mustafa Akyar, Yusuf Akyar, Halit Akyar yaşamını yitirdi. Yurdun diğer yenndekı kazalarda ölenlerin isimleri ise şöyle: Muğla'da üç ayn kazada Arnıan Altın, Mehmet Salih Aslan, Fehmi Alkan: Burdur'da Burhan Mansız, Pakize Eker; Adana'da Buket Algı; Konya'da çeşıtli kazalardaBekir Kaya, Talip Tığh, Ali Yüksel, Ali Arusoc- lu, Nadiye ve Rukiye Türk Kayseri'.de Pembe Taşkın, Kadir Aydın. Hüseyin Öz- kan; İstanbul'da Cemile Akkaya, Sabit önel; Tekirdağ'da Ramazan Açıkdilli. Van'da Mustafa Yılmaz.Trabzon'da Er- dinç Yılmaz, Fatma Ydmaz, Kahraman- maraş'ta Mustafa Yılmaz. Şanlıurfa'da Mehmet Kaya, Amasya'da Mehmet Ye- şiller. Levent Tutlan, Suluova ilçesinde de lsa Keleş, Orhan Kurt. lsparta'da Muzaf- fer Güllü, İskender Beyaz, Tuğba Kahra- man, Antalya'da Mehmet Güngör Beton başlarına çöktü• İlim Yayma Cemiyeti tarafından yaptınlan Imam Hatip Lisesi inşaatında çatı katı işçilerin başına çöktü, 3 işçi öldü, dördü de yaralandı. • Çatı katına beton atılırken meydana gelen çökmede 3 işçi 7.kattan aşağıya düştü. 4 işçi betonun altında kaldı. tbrahim Güneş. Bayram Nazik ve Muzaffer Güneş'i öiünı 7. katta yakaladı. İstanbul Haber Senisi- Üskü- dar İmam Hatip Lisesi inşaatının çökmesi sonucu 3 işçi öldü, 4 işçi de yaralandı. Esatpaşa Mahallesi. Mareşal Fevzi Çakmak Caddesi'nde İlim Yayma Vakfı tarafından yaptınl- makta olan imam hatip Usesı inşaatında, dün saat 11.00 sıra- lannda çökme meydana geldi. Çatı katında beton atılırken kalı- plarda meydana gelen çökmede, inşaatta çalışan işçilerden 7'si gö- çük altında kaldı. Haydarpaşa Numune Hastanesi'ne kaldınlan işçilerden İbrahim Güneş, Bay- ram Nazik ve Muzaffer Güneş ha- yatını kaybetti. Hulusi Zortu, Ze- ki Aktaş, Orfaan Güneş ve Halis Aktaş ısimlı işçiler de yaralandı- lar. Edinilen bilgiye göre çöitmenın çatı katına beton atılırken mey- dana geldi. İnşaatta kalıp bağ- lamakta olan kalfa MuzafFer Gü- neş. pompa görevlisi Hulusi Zor- lu. işçiler İbrahim Güneş. Bay- ram Nazik. Zeki Aktaş. Haüs Aktaş ve Orhan Güneş'in beto- nun altında kaldığı bildirildi. İşçi- lerden 3"ü betonun ağır gelmesi sonucu, 7. kattan aşağıya düşer- ken diğer 4 işçi ise betonun al- tında kaldı. Yapımına geçtiğimiz yılın tem- muz ayında başlanılan imam ha- tip lisesi inşaatının 80 derslik- li ve 5 bin öğrenci kapasiteli oldu- ğu bildirildi. Lisenin vatandaşlann katkı- lanyla İlim Yayma Vakfı tarafı- ndan yaptınldığı ve Toptaşı'nda- ki kiralık binasında eğitim ve öğ- retimini sürdüren imam hatip li- sesinin daha sonra buraya taşına- cağı belirtildi. Kültürü Şile BezTııe dokudular MÜHARREM AYDIN Evliya Çelebi'1640 yılının ağustos ayında uğradıjn ve ünlü Seyahatnamesi'nde "Burası Kocadi'ne bağlı, paşa hası bir kazadır. Yeniçeri serdan vardır. 600 ka- dar mamur, kiremitli, guzel. bağlı bahçeli evlerle süslii- dür. İskele başında kiremitli ve tek minareli camisi vardır" cümleleriyle anlattığı Şile'ye 350 yıl sonra il- çeyle özdeşleşen Şile Bezi adıyla düzenlenen kültür şenliğini izlemek üzere yola çıktık. İki yanımızı saran yeşılin doğada yarattığı "temiz hava"dan neredeyse sarhoş olarak... Günümüzde İstanbul'un Karade- nız'e kucak açmış bir ilçesi olan Şile"ye vardığımızda ise oldukça değişmiş, gelişmiş bir manzarayla karşı- laştık Sahili, kumsallan, otel ve pansiyonlanrun yanı sıra çok sayıda ev ve villasıyla insan trafiğinin jpderek yo- ğunlaştığı Şile'nin kavurucu sıcağında 4 gun boyunca insanlar "kötünH etkinKkJe" serinlediler.. İstanbul- Valisı Hayri Kozakçtoğlu. Devlet Bakanı Mustafa Çiloğlu ve Kültür Bakanhğı Müsteşan Prof. Ejnre kongar'ın da katıldığı şenük kortej yürüyüşüyle start aldı. Modacı Işm Aşar'ın Şik Bezi'nden yarattığı kreasyonlan sunan ünlü mankenlenn develenn uze- rinden ınerken attığı çığlıklar görülmeye değerdı! Halk oyunlan ve folklor gösterilerinin yanı sıra fo- toğraf ve yağlı boya resim sergileri Şile'nin dününü ve bugününü değişik açılardan gözler önüne serdi. Liman Alanı'nda düzenlenen şiir dinletisi sırasında her ne kadar üst taraftaki bir ta\ernadan "Kıl Oidum Abi" parçası caldıysa da galip gelen vine şiirdi. Tiyat- ro, panel ve sinevizyon etkinlikleri gerek Şile halkı. gerekse çev re il ve ilçelerden gelen binlerce sanatseve- rin tatilini renklendirdı. İlk kez geldiği Şile'de hay- ranlannın karşısına çıkan Zülfü Livaııeli'ye de binler- ce kışılık koro eşlık ettı. Şile Beledıye Başkanı Ihsan ÇayıroğJu'nun. şenlikle ilgili her aynntıyla özel ola- rak ılgilennıesi organizasyonun hatasız gerçekleşme- sini sağlayan en önemli unsurdu. Elbette zor ve kısıtlı şartlarda emek veren belediye çalışanlannın özverisı ise maddi açıdan daha rahat diğer belediyelere örnek olacak nitelikteydi. Şenliğin son gününde ise İstan- bul Turizm İl Müdürlüğü ve Mutfak Dostlan Eterne- ği'nce desteklenen Yöresel Börek ve Tatlı Yanşması vardı 4 gün süren 9. Şile Bezi Kültür Şenliği. Şile bezinden yapılan kreasyonların tanıtunı, Zülfü Livaneli konseri Şile'yi tanıtan resim sergileri, börek ve tatlı yanşmalarıy la geldi geçti. Sıcağın altında insanlar "kültür etkinlikleri) le serinlediler. Başlamadanbitenfestivalinöyküsü Çanakkale Belediyesi ile 68'liler Vakfı'nın birlikte düzenleme karan aldığı Çanakkale Banş ve Dostluk Festivali iptal edildi. 68'liler bu konuda Çanakkale Belediye BaşkanTnı suçluyor BERATGÜNÇIKAN Uluslararası bir banş ve dostluk festivali. baş- lamadan bitti. Çanakkale Belediyesi ile 68'liler Birll- ği Vakfı'nın birlikte düzenleme karan aldığı "Çanak- kale Uluslararası Banş ve Dostluk FestivaÜ"'. aralan- nda Dünya Banş Komiteleri Genel Başkanı Evange- los Maheras, Yunanistan eski Adalet Bakanı ve Bir- leşik Sol Pani Genel Sekreteri Fotis KuveUs. eski Kültür bakanlan Melina Mercuri ile Mikis Teodora- kis'in de bulunduğu konuklara çağn yapıldıktan sonra, iptal edildi. 68'liler Birliği Vakfı. anlaşmayı sona erdiren Çanakkale Belediye Başkanı Ismâil Özay'ı. "vııkarıdaıı gelen baskılara boyun eğmekle" suçladı. Özay ise suçlamalan kabul etmeyerek. "Lcuz sokuluk yapıyorlar" dedi. Çanakkale Belediye Başkanlığı ile 68'liler Birliği Vakfı. bir süre önce bir araya gelerek. bir festival or- ganizeetme karan aldı. Evrenselliği, banşı, halklann kardeşliğini. kaybolan etik değerlerin araştınlması ve canlandınlmasını ilke alan festivale. "Çanakkale L luslararası Banş ve Dostluk Festivali" adı verildi. Tanh boyunca çeşitli nedenlerden dolayı Çanakka- le'den göç etmiş, Musevi. Rum ve Ermenileri bir ara- ya getirmenin yanı sıra. Çanakkale Savaşı'na katılan İngiliz. Fransız. Anzak ve Almanlann da dünya banşı temelinde birlikteliğini sağlamayn. uluslararası ilerici harekete katkıda bulunmayı ve Çanakkale'yi banş kentı halme getirmeyi amaçlayan festivalin ta- rihi de 10-30 ağustos olarak belirlendı. Tahmini gıderi 1.755 milyon lira olarak hesap edı- len festival için sponsorlar aranırken, davetlilere de çağn yapıldı. Dünya Banş Komiteleri Genel Baş- kanı Evangelos Maheras, Yunanistan eski Adalet Bakanı ve Birleşik Sol Parti Genel Sekreteri Potis Kuvelis. Pire Belediye Başkanı SteHo Ix>gotetis. Dünya İmrozlular Derneği Genel Başkanı Hirisosto- raos Hiristoforidis. Selanik İmrozlular Derneği Baş- kanı Yannis Politis. Limni Belediye Başkanı Despina Kostantiu. Sorbon Üniversitesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Maria Courodı ile Prof. Dr. Altan Gökalp. Dün- ya Kültür Akademisı Genel Sekreteri FrancoLse Her- Çanakkale Belediye Başkanı İsnıail Özay. 68'liler Vakfı yöneticisi Hayri Eroğlu. rek Ducrooq, Abdi İpekci Ödülleri Komitesi Genel Sekreteri Andreas Politakis. Yunanistan Yayınalar Birliği Başkanı Teodoros Malikiosis, eski Kültür ba- kanlan Mikis Teodorakis ve Melina Mercuri. Top- kapı filminin yönetmeni Jules Dassin. Yazar Dido Satiriu. Elefterotipia gazetesi GenejYayın Yönet- meni Mihalis Moronis, Cambndge Üniversitesi Öğ- retim Üyesi Prof. Dr. Jack Coody. A\rupa Parla- mentosu Üyesi Takis Lambrias ıle\'unanıslan Dev- let Radyosu Yayınlar Genel Müdürü Yannis Koud- jouradis bu çağnya olumlu yanıt verdi. İnsan Haklan ve Annbklar Sempozyumu. Banş ve dostluk konferansı. Imroz Panayın'na Toplu katılım ve dostluk konserlenyle. bir dizi kültürel et- kinlikten oluşan programla saptanan testıval, tem- muz ayı başında iptal edildi. 68'liler Birliği Vakfı. fes- tivali Çanakkale Belediye Başkanı İsmail Özay'm, "snilasdmaz eerekeelerle" iptal ettiğini savunarak. protesto amacıyla imza kampanyası başlattı. Özay tarafından. festivalin yazışmalannda ve sponsor gö- rüşmelennde yetkili kılınan 68'liler Birliği Vakfı yö- neticilerinden Eroğiu. görüşlenni şöy le açıkladı: "Festivalin giden, bir miiyar 750 milyon lira tu- tuyordu. Biz, Dardanel. NetHolding, Mobil ve Efes Püsen'le görüşmeler yaptık. Bu arada. Çanakkale Be- lediye Başkanı programın gerçekleşmesini, anlaşılmaz nedenleıie. kabulü imkansız gerekçelerle yapılamaz hale getirdi." Kendisine yönelik suçlamalan kabul etmeyen Ça- nakkale Belediye Başkanı İsmail Özay ise sorunun. davetiye basımı için gerekli paradan kaynaklandığını söyledi. Anlaşmanın başında. Çanakkale Belediye- si'nin bütçesiyle böyle bir festivalin gerçekleşmeyece- ğini bildirdiğini, buna karşın 68'liler Birliği Vakfı'nın sponsor kuruluşlarla bağlantı kurma sözü verdiğinı belinen Başkan Özay. "Benden 300 milyon lira dave- tiye parası istedikr. Bunu >eremeyeceğinü söyledim. Sponsorlardan temin ermelerini istedim. Sorun bura- dan çıkti. Ben kimseden korkmadığunı. geçmişteki ta- vırlanmla gösterdim. Şimdi, ucuz solculuk yaparak beni karalamaya calışıyorlar" dedi. ARAYIS 'Yargısız infaz'uı en önemli tanığı Ej'gül Uzundiz tutuklandı istanbul Haber Senisi - Yargısız in- fazlann bugüne kadarki en önemli tanığı"Ergül Lzundiz" tutuklandı. Ta- nık olarak dınleneceği davaya, mah- keme heyetinin karanyla çıkanlma- yan, Yıldız Teknik Üniversitesi öğren- cisi Uzundiz "Yasadtşı örgüt mensubu olduğu" iddiasıyla tutuklanarak Sa- karya Cezaevi'ne gönderildi. Uzun- diz'in. sözkonusu suçla ilgili mahke- mesi ileri bir tarihte yapılacak. Ergül Uzundiz. Moda operasyonuna katı- lan polisler hakkmda da "Kasten adam öMürmek" iddiasıyla suç duyu- rusunda bulundu. Yıldız Teknik Üniversitesi öğrencisi Ergül Uzundiz, dün öğle saatlerinde avukatlanyla birlikte istanbul Adli- yesi'ne gelerek operasyona katılan po- lisler hakkında "Kasten adam öldür- mek" iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu sırasında, Şengül Yıldıran'ın babası Seyit Ali Yüdıran, SHP Ankara Milletvekili Satanan Kaya. Ergül'ün kardeşleri, an- nesi Güllü Uzundiz. akrabalan ve ar- kadaşlan da bulundu. Hesap sormak için buraday ım Ergül Uzundiz, suç duyurusu sıra- sında gazetecilere şunlan söyledi: "Şengül ve L ğur'un karillerinden he- sap sormak için buradayını. Arkadaşla- rıma >e halkıma karşı sorumluluğumu yerine getiriyonım. L'ğur ve Şengül'ü öMürenler yargılanacaklar. Hakkımda dava açılmaması veya gıyabi tutuklama kararı çıkarılmaması da tamamen poli- sin oyunudur. Beni gözaltına alıp kay- betmek. öldürnıek istiyorlar. Ancak ben de, L ğur ve Şengül gibi ölmeyece- ğim. Bizler hepimiz birer L'ğur, birer Şengül'üz." Daha sonra bir ckip otosuyla. polis- lcnn yoğun güvcnlık önlemİerı aldığı DUM'ye getinlen L/undi/. avukat- larla birlikte baro odasında beklcdi. DGM girişindc polıslcrin. savcının emn olduğu gerekçesiyle avukatlann da çantalannı aramak istemesi tartış- malara neden oldu. Bu duruma itiraz eden avukatlarla polisler arasında tar- tışma çıktı. Bir süre sonra farklı yer ve tarihlerde gözaltına alınan Serhat Ak- tuğ (23), Özgür Yıldız (20), Turabi Şahin (19), Erdal Ipek (20), Özkan Oğuzoğhı (19), Savaş Kömürcü (18) ve Güler Asker hakkmda TCK'nın 168,1. ve 168;2. maddeleri gereğince, "Mevcut düzeni silah zonıyla yıkmak maksadıy la silahlı çete oluşturmak ve bu çeteye mensup olmak" iddiasıyla açılan dava başladı. Mahkemeye Gü- ler Asker katılmadı. Savaş Kömürcü dışındaki sanıklar ortak savunma ve bireysel savunmalannı okudular. Sa- nıklar Emniyet Müdürlüğü'ndeki ifa- delerinin işkenceyle imzalatıldığını belirtcrek suçlamalan kabul etmedi- ler. Mahkeme tanıklık yaptırmadı Tahlıye ıstemındc bulunarak bera- atlannı talep ettiler. Eyüp Adli Tabip- liği'nden işkence gördüklerine dair raporlan da mahkeme heyetine sun- dular. Sanıklann savunmasından sonra avukatlar Moda operasyonundan sağ kurtulan Ergül Uzundiz'in tanık ola- rak dinlenmesini ıstediler. Mahkeme heyeti avukatlann istemine "Bu aşa- mada, sözkonusu kişinin sıfatı belli ol- madığı için, tanık olarak dinlenmesine gerek yoktur." diyerek karşı çıktı. Bu- nun üzerine avukatlarla mahkeme heyeti arasında tartışma başladı. Tar- tışmaya sanık Serhat Aktuğ'un da ka- tılması üzerine hava gerginleşti. Sanık- lar daha sonra gömleklerini açtılar ve içlerine giydikleri. üzerlerinde "Bizleri tüketemezsiniz. Hepimiz Şengül ve Uğur'uz." yazılı tişörllerle kaldılar. Bunun üzerine sanıklara müdahale eden jandarmalara hâkimın süreklı olarak "Vurmayın" diye ikazda bu- lunduğu görüldü. Mahkeme salonu- nun kanşması üzerine jandarmalar hâkimin emriyle sanıklan dışanya çı- kardı. "Bizleri tüketemezsiniz" şeklin- de slogan atan sanıklar jandarmalar tarafından dö\üldü. Mahkeme salonundaki kargaşa sı- rasında. izleyıcilerle sivil polisîer ara- sında da tartışma çıktı. Bunun üzerine mahkeme heyeti basın mensuplan ve izleyicileri dışanya çıkardı. Kargaşa- nın yatışmasının ardından izleyiciler ve basın mensuplan tekrar içeri alındı. Ancak mahkeme salonuna polisler de alınınca avukatlar protesto etmek için salonu terketti. Mahkeme sonunda sanıklardan Savaş Kömürcü'nün tah- liyesine. diğer sanıklann da tutuklu olarak yargılanmasına karar verildi. Ergül Uzundiz ise. savcılığa ifade \erdikten sonra nöbetçi mahkemeye çıkanldı. Mahkeme sonunda Ergül Uzundiz "örgüt mensubu olmak" id- diasıyla tutuklandı. Uzundiz'in. Ada- let BakanlığVnın 21 temmuz tarihinde gönderdiği 2915 sayılı genelgeye göre Sakarya Cezaevi'ne göndenlmesinc karar verildi. TOKTAMIŞ ATEŞ Cemal Madanoğlu Cemal Madanoğlu nun cenazesinin kaldırıldığı gün, istanbul dışındaydım. Saygı duyduğum bir insana karşı son görevini yapamamış bir insanın ezikliğini yaşıyo- rum şimdi. Tabutuna bir omuz da ben vermek isterdim. Olmadı işte. O gün, Şile'de bir paneldekonuşuyordum.Konu, "Çağ- daşlık ve Maganda Külturü" idi. Hepsi birbirinden de- ğerli ve konularının uzmanı olan panelist arkadaşlar; konuyu kimi zaman mizah açısından, kimi zaman da cid- di açılardan ele alıyorlardı. Kah gülüyor, kah düşünüyor; tatlı tatlı konuşuyorduk. Derken aramızdan biri, "Ordunun üç kez müdahale etmesi, demokratik kültürümüzü ve demokrasimizi zaa- fa uğratmıştır" demez mi.. Buyrun bakalım... Hani, yeni yetme, kulaktan duyma bilgisi olan, ayakla- rı havadasüperçocuklardan biri olsa, gülüpgeçeceğım. Amabunu söyleyen ve27 Mayıs'ı. 12 Martve 12 Eylül'le aynı kefeye koyan arkadaşım; 1950-1960 arasını yaşa- mış, aklına ve düşünce namusuna güvendiğim biri. Tabii birkaç cümle söylemek için söz aldım ve 27 Ma- yıs'ı, 12 Mart ve 12 Eylül'le aynı kefeye koyamayacağı- mızı vurguladım. Birkaç saat önce toprağa verilmiş ol- ması gereken Madanoğlu ndan hiçsözetmedim. Sesim titrer-mitrer, kepaze olurum diye korktum. Panelden sonra; o sözü söyleyen, çok sevdiğim ve saydığım dostuma, "27 Mayıs'ı diğerleriyle aynı kefeye nasılkoyuyorsun"diye sordum. "Ne yani" diye yanıtla- dı, "27 Mayıs demokrasiye karşı yapılmadı mı?" "Peki ama"dedim, "27Mayısöncesınde Türkiye'dedemokra- si var mıydı?" O günleri yaşadığını yakından bildiğim dostum birandurdu, düşündü. Ve sonra da, "Bu konuyu aramızda gene tartışalım" dedi. Olur, tartışalım. Elbette tartışalım. Bu kadar yakın tari- himizi unutmayalım, unutturmayalım, unutturmak iste- yenlere izin vermeyelim. Bunlara engel olalım. 33 yıl önce, 27 Mayıs 1960 sabahı, Cemal Madanoğlu ve arkadaşlarmın müdahalesı, demokratik bir iktidara karşı değil; demokrasiyi ortadan kaldırmak isteyen bir iktidara karşıydı. Aradan geçen 33yıl, herşeyi unuttura- cak kadar uzun bir zaman mı? 26 Mayıs 1960da sendikalar, salt birer tabeia idiler. işçinin ne grev hakkı vardı ne toplu sözleşme hakkı. Her türlü meslek örgütleri ve gençlik örgütleri, hükü- metin ağır bir baskısı altında idiler. Örgütlenme özgürlüğünden söz bile edilemezdi. Hükümetininanılmazbiraymazlıkladesteklediği"cep- heleşme", ülkeyi kardeş kavgasının eşiğine getirmişt'. Pek çok köyde, beldede insanlar, kahvelerini bile ayırmışlardı. CHP'lilerin kahvesine DPIiler, DP'lilerin kahvesine CHP'liler giremezdi. Hükümet "VatanCephesi" adıyla bir örgütlenmeye gi- rişmişti O günlerin tek sözlü itetişim aracı olan radyoda, her gece (evet her gece), dakikalarca, Vatan Cephesi'ne geçenlerin isimleri yayınlanırdı. Kaldı ki; bunlarırvbir bölümu de uydurma idi. DP'nin il başkanları, ilçe başkanlarına; bunlar da ocak-bucak başkanlarına ve muhtarlara baskı yaparak belli bir sayı- da "katılım" isterlerdi. Muhtarlarda "eşiktekini-beşlkte- kini" yazdıktan sonra, istenen sayıyı tutturamamışlarsa ölülerin de isimlerini verirlerdi. Basın tam bir baskı altında idi. O günlerde basın için önemli bir kaynak olan resmi ilanlar, hükümefin elinde buyük bir sılahtı. Ancak bu da yetersiz kalıyordu k»; çok sayıda gazeteci, hapishaneleri mesken tutmuştu. • ı n "t"1 Bir yandan halk büyük sıkıntılara sokuluyor, bir yan- dandabir "sermayesınıfı"yada "kapitalistsınıf"oluş- turmak için devlet kaynakları, belirli çevrelere peşkeş çekiliyordu. Menderes'in "Her mahallede bir milyoner yaratacağım" sözü, ezbere söylenmiş bir söz değildi. Ve günümüz Türkiyesi'nin süfli kapitalist sınıfının temel- leri, önemli ölçüde o günlerde atılmıştı. Ve bunu sağlamak için Türk halkı inanılmaz sıkıntılar çekmişti. örneğin yıllarca bir yudum kahve içememişti bu halk. Bu sömürü düzenine itiraz da edilemezdi. "Sen" derlerdi. "Komünistsin. halkı tahrik ediyorsun." Yandın ki; ne yanmak. Yedi sülalen seninle birlikte ya- nardı. Cemal Madanoğlu ve arkadaşları, namlularını de- mokrasiye karşı değil, işte bu düzene karşı çevirdiler. Onlar, iş çevrelerinin iltifatlarına kulak asmadılar. Zengin çocuklarının düğünlerinde şahitlik, sünnetlerin- de kirvelik de etmediler. Piyasa şarkıcılarının uzattıkları mikrofonlara şarkılar okuyup gönül de eğlendirmediler. Yürekleri inanç dolu geldiler, biraz buruk da olsa; ter- temiz cepleri ve inanç dolu yürekleriyle gittiler. Geride kalan arkadaşları na, saygılar ve içten sevgiler sunuyor; başsağlığı ve uzun ömürler diliyorum. Kartai'da kuşkulu ölüm İstanbul Haber Senisi- Kartai'da, Gülhanım Yıldız (36) adlı bir kadın, kuşkulu şekilde pencereden dûşerek öldü. Esentepe Lodos Sokak'ta. önceki gece meydana gelen olaydan hemen sonra polisi arayan Turan Yıldız (53) adlı koca. eşinin kendisini pencereden atarak intihar ettiğini söy ledi. Ancak komşulan, verdikleri ifadelerde. Turan Yıldız'ın yaşından ötürü eşinı aşın derecede kıskandığını. olaydan az önce iseevden çığlık sesleri duyduklannı. kavga ve gürültülerin, Gülhanım Yıldız'ın pencereden aşağıya düşmesiyle son bulduğunu belirttiler. Olayı soruşturmaya başlayan Asayış ŞubesiCinayet Masası dedektıtlen de ifadeler doğrultusunda. Gülhanım Yıldız'ın "kuşkulu ölümü" üzerine kocası Turan Yıldız'ı gözaltına aldı. 'Mücadele' muhabinlerine saldırı • İstanbul Haber Servisi-Mücadele gazetesi muhabirlerinden Sav aş Karakuru ve Zeynep Ankan Gülbağ, Klod Farer Caddesi üzcnnde Coşkun Apartmam'nın önüne geldikleri sırada 2'sı bayan 1 "i erkek olduğu belirtilen silahlı 3 kişinin saldınsına uğradılar. Olayda Savaş Karakuru bacağından hafif, Zeynep Ankan Gülbağ'da ağır yaralandı. Olaydan sonra yaralılar SSK Samatya Hastanesi'ne İcaldınlarak tedavi altına alındılar. Edinilen bilgiye göre Zeynep Ankan Gülbağ'm aynı zamanda Devrimci Gençlik dergısınin de sahibi olduğu, kcndısinc kısa bir süre önce deaynıtür bir saldında bulunulduğu belirtildi. Kurucu üyemiz. değerli senaryo yazan NURAYOĞUZ'u çok erken yitirmenin acısını ailesi ve tüm dostlan ile paylaşıyoruz. TÜRSAK TÜRKİYE SİIŞEMA VE AUDIOVISUEL KÜLTÜR VAKFI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle