19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 TEMMUZ1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA, EKONOMI 11 İSO Başkanı Memduh Haaoğlu, özelleştirrneden faizlere 'kapkaranlık' bir tablo çizdi 'Ekonomidedeııiztiikeıuniştir! 9 Ekonomi Servisi- İstanbul Sanayi Odası Baş- kanı Memduh Hacıoğiu, Türkıye için karanlık bir tablo çizdi. Büyüyen Türkiye imajının mak- yajlı olduğunu belirten Memduh Hacıoğlu, dev- letin bin aileden oluşan rant kesimine el açar hale geldiğini vurguladı. Fedakarlıgın öncelikle ücretSden değil, bu rant kesiminden istenmesi- nin daha demokraük olacağını belirten Haaoğ- lu, "Ankara'da ne idiğü belirsiz bir koalisyon var. Sonınlann bu koalisyonla çözülmesi zor" dedi. Ekonomi Muhabirleri Derneği'nin düzenle- diğj sohbet toplanüsına konuk olan İSO Baş- kanı Memduh Haaoğlu, Türkiye'nin en büyük sıkınüsının devletin rant kesimine ödeyeceği 200 trilyon liralık faiz yükü olduğunu söyledi. Yaklaşık bin aileden oluşan iç ve dış rant kesi- minin Türkiye'nin en güçlü lobisi haline geldiği- ni belirten Haaoğlu, devletin bu kesime hızla borçlandığını vurguladı. jthalat ve ihracat arasında açılan makasın ladı. Bugünün Türkiyesi'nde, toplumun bir satın alma gücü var. Satın alma gücünün altında ÜCTet verirseniz üretim dengeîerini de altüst edersiniz. Özellikle de tüketimde daralma olursa ekonomiyi durgunluğa sokar. TOnUMSAL ÖZVEKtt Başbakan ko- nuşmasında. özveriyi ücretlilerden istedi. Özveri önce toplumun gelir seviyesinin yüksek olduğu kesimden istenmelidir. Rant kesimine hiçbir fa- tura çıkanlmadı, çıkanlacağa da benzemiyor. Ücretüler, ticari ve rant kesimi arasında denge sağlanmalıdır. Feragat sadece ücretli kesimin- den beklenilmemelidir. Aa ilaç içilecekse Başba- kan önce kendisi içmelidir. çok iyi fıyatla saülabilir. Kamu bünyesinde mut- lak surette kalması gereken KtTler var. Bunlar doğru dürüst işletilecek hale getirilmelidir. Ayakta tutulması mümkün olmayanlan kapat- mak lazım. Örneğin Sümerbank bu durumdâ 24 saatte kapatılabiSr. Kapaülması ile birlikte işsiz kalacaklara 2 yıl aynı ücret ödenir, iki yılda iş bulmak koşuluyla. SEMMASE PtVASALAUI: Bugün ban- kalar için Türk Lirası mevduat toplamak cazip değil. Dışandan döviz getirilir, Türk Lirası'na çevrilir, onunla Hazine bonosu alınır, yıl sonun- da müthiş kârlar elde edilir. Bugün bankaalık kesimi uygulamalardan rahatsız değildir. Hatta üyüyen Türkiye'nin üzerinde 'makyaj' vardır. Makyaj silinirse, gerçek yüzümüzü görürüz!" diyen Memduh Haaoğlu; 'fedakârkğın' ücretlilerden değil, ülkenin kaymağını yiyen ve sayılan bini bulan 'rantiye ailelerden' beklenmesi gerektiğinin altını çizdi. tehlikesine dikkat cekerek söze başlayan Hacı- oğlu'nun konuşması ana başhklar alünda şöyle: MABiT EESİMİı Kamu kesiminin borç- lanma gereği bugün 230 trilyon lira. Bunun faiz yükü ise 200 trilyon civannda. Devlet 200 trilyo- nu nereden bulacak? Sivil toplumun elindeki ta- sarruflar 200 trilyona ulaşmaz. 200 trilyon li- ralık faiz yükü devam etüği sürece toplumun üc- retli kesimleri kısırlaşıyor. Üretim gücû de kısır- laşürmakta bu da sanayinin dünya rekabetine ayak uymasını engellemektedır. ENFLASTONı Devletin ödediği faiz her türlü vergiden muaftır. Vergi reformu yapaca- ğım derken bunu vergi dışı bırakmak inandına değildir. 200 trilyon faiz ile enflasyon da ipotek altına aknmaktadır. Enflasyonu indirme çaba- lan var. Hükümet önce ücretli kesimin gelirleri- ni enflasyonun altında tutma çabalan ik işe baş- ya ihtiyaç var. Insan haklannı bilen, vazifesini iyi yapan ve yine her türlû modern teçhizatla do- natılmış güvenlik güçlerine ihtiyaç var. Modern cihazlarla donatılmış bir maliye sistemine ihti- yaç var. Eğitim ve sağlık hizmetleri yerel yöne- timlere bırakılmalı. Devtet işadamlanna ve siya- silere çıkar kapısı olmaktan çıkanlmalı. GtMKÛK BtMLtGtt Sorunlar halledil- meden gümrük birliğine girmek, Türkiye eko- nomisinin intihan olur. Yüksek faiz ve enflas- yon düşürülmelidir. Bu yüksek faiz ve enflas- yonla gidilirse 1995 yılında deniz biter. Gümrük birliğine gidildığinde otomobil, beyaz ve elekt- ronik eşya sektörleri zorlancakür. Otomobil ve beyaz eşya sektörleri yabana ortaklar sayesinde kendilerini toparlayacakJar ancak elektronik sektör rekabete dayanamayacakür. SİYASİ KADROIAMt Bugünkü siyasi platformda sorunlann çözümü çok zor. Anka- İSO Başkanı Memduh Hacıoğlu, Türkiye'nin en büyük sıkıntısının devletin rant kesönine öde- yeceği 200 trilyon liralık faiz yükü olduğunu söyledi. KATKAKNASH. BULUNMAIJTt Hü- kümet, devletin aktiflerinın bir kısmını nakde çevirmelidir. Büyük kentlerin çevresinde bu- lunan ve mafya tarafından talan edilen araziler saülmalıdır. Türkiye'nin çeşitli kentlerindeki boş gayrimenkuller saülmalıdır. Göllerin, deniz- lerin çevresinde eğitim nitelikli sosyal tesis, din- lenme tesisi niteliğindeki her türlü tesisler saü- lmalıdır. Bu tesislerin saüşmda yan fiyaüna sa- hiplerine önerilmelidir. Sadece İstanbul'da bu tür saüşlarla 50 trilyon lira sağlanabilir. ĞZELLEŞTİKME: Özelleştırmede acele eünemek lazım. KİTleri yahn hale getirip saf- ralanndan temizledikten sonra özelleştirmek lazım. Üretim dışı aktiflerden KİTlerin önce te- mizlenmesi lazım. Safralardan temizienenler uygulamalar bankaalık sektöründe yıldızlar doğurdu. Alün çocuklar doğurdu. Devlet hepi- mize bu fırsaü vermiyor. Borsa bugünkü haliyle sanayiye kaynak yaratmıyor. Borsa'ya rant ke- siminin djşmda kimsenin yaünm yaptığını sanmıyorum. Bu rant kesimi çok iyi koku alır- lar, çok iyi hareket ederler. Burda önemli olan çarpabilecekleri insanlara karşı çok iyi ittifak olabilmeleridir. DEVLET YAPISI DEĞtŞTİRİLME- lAı Bugünkü devlet, hantal bir devlettir. Cretti- ğinden çok tüketen bir devlettir. Bunun çözümü için işleyen hukuk sistemine ihtiyaç var. İnsan- lann hakJannı arayabilecekleri bir hukuk siste- mi gerekli. Dinamık. sayı itibanyla az, her türlü modern teçhizatla donatılmış modern bir ordu- acıoğlu, devletin rantiye ailelere 200 trilyon lira tutannda faiz ödeyeceğine de değinerek "Devlet bu parayı nereden bulacaktır? Ekonomi kötüye gittiğinde, ardından askeri darbe gelmiştir ve ekonomi bugün de kötüye gitmektedir" şeklinde konuştu. rada ne idiğü belirsiz bir koalisyon var. Benim görüşüm mart ayındaki seçimlerden sonra parti- ler kafalannı önlerine ahp düşünecekler. Aklı başında olan partilerin iki üçü bir araya gelip birleşecektir. Ankara gözüyle ekonomik sorun- lara bakmak çok zor. Paranm arkasını,1ıesabını bilmiyorlar. Bu paranın bedeli nedir bilmiyor- lar. Bugün Türkiye'de tek adam dönemi bitmiş- tir. İktidara gelenler gerçeklerin ışığında kuvvet- li kadrolarla iktidarlara talip olmalıdırlar. ASKERÎ TÖAETtMLEMt Türkiye'nin 500 büyük firmasının önümüzdeki günlerde açı- klanacakür. 500 büyük fırmanın toplam kan 20 trilyon liradır. Bunun 8 trilyonu repo kan, 12 trilyonu üretim kandır. Ekonomide deniz bit- miştir. Bugün gitüğimiz yol bizi çıkmazlara sü- rükleyecektir. Türkiye'nin askeri yöneümlere geçtiği dönemler ekonominin çöküntüye düştü- ğü dönemlerdir. Altı ayda 106 trilyon vergi toplandı 'Gelir'den52 trilyongelir • Vergi gelirlerindeki artış ise geçen yılın ilk altı ayına göre yüzde 86.8 düzeyinde oldu. ANKARA (ANKA) - Yılın ilk yansında, genel bütçe kap- samında toplam 105 trilyon 782 milyar lira tutannda vergi tahsilaü gerçekleştirildi. Vergi geliri geçen yüın aynı dönemi- ne göre yüzde 86.8 oranında artış kaydetti. Maliye ve Gümrük Ba- kanhğı verilerinden yapılan belirlemelere göre ocak-hazi- ran döneminde vergi gelirleri- nin 51 trilyon 752 milyannı gelirden alınan vergi oluştur- du. Gelir Vergisi tahsilaü 44 trilyon 696 milyar, Kurumlar Vergisi tahsilaü da 7 trilyon 56 milyar lira düzeyine ger- çekleşû. Geçen yılın aynı dönemine göre Geh'r Vergisi tahsilaünda yüzde 79.1, Kurumlar Vergi- si'nde yüzde 81.2'lik artış ger- çekleşti. Vergi gelirlerinin 35 trilyon 16 milyar lirahk bölümünü de geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 91.4 artan, mal ve hizmetlerden alınan vergiler oluşturdu. KDV'nin getirisi Bu kapsamda tahsil edilen vergilerden dahilde alınan KDV 19 trilyon 249 milyar, Akaryakıt Tüketim Vergisi 4 trilyon 916 milyar, Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi 3 triîyon 318 milyar, damga vergisi 3 trilyon 290 milyar, harçlar 2 trilyon 269 milyar, taşıt ahm vergileri bir trilyon 937 milyar, ek vergi 36 milyar, ek taşıt alım vergisi 1 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. Alü ayda dış ücaretten alı- nan vergilerden yapılan tahsi- lat da 17 trilyon 485 milyar oldu. Söz konusu vergiler geçen yılın aynı dönemine göre yüz- de 97 oranında artü. Tahsilat miktan ithalde alı- nan KDyde 11 trilyon 706 milyar, gümrük vergilerinde 5 trilyon 6 milyar düzeyinde gerçekleşü. Aynca 1 'er milyarlık Itha- lat Damga Vergisi ve altyapı resmi tahsil ediîdi. Diğer dış ticaret vergj gelirleri de 771 milyar lira oldu. Ocak-haziran döneminde servetten alınan vergiler de ge- çen yüın aynı dönemine göre yüzde 112.1'lik artışla 1 tril- yon 258 milyar lira düzeyine yükseldi. Diğer gelirler Ocak-haziran döneminde genel bütçe kapsamında elde edilen vergi dışı normal gelir- ler ise yüzde 261.2 artişla 9 üilyon 658 milyara ulaşü. Fonlardan bütçeye kay- dedilen gelirler ile özel gelirle- rin toplamı da yüzde 187.6'hk arüşla 24 trilyon 125 milyara yükseldi. Böylece alü ayda genel büt- çe gelirlerinin toplamı, yüzde 106.2'lik artışla 139 trilyon 565 milyara ulaşü. Geçen yüın ilk alü ayında, genel bütçe ge- lirleri 67 trilyon 678 milyar lira olmuştu. KOSGEB 269 başvurudan 192'sini onayladı Kadıngîrişinıciye 'yeşilışık' ANKARA (AA) - Küçük ve Orta ölcekli Sanayii Geliştirme Destekleme Idaresi Baş- na izledi. Kabul edilen girişim- ierin 86'sı ise diğer illere ait. ve kanügı (KOSGEB) kadın giri- Krediler başhyor şimlciliği ve ev ekonomisinin özendirilmesi ve geliştirilmesine Sanayi ve Ticaret Bakanı Ta- yönelik yaünmlann kredüendi- hir Köse, konuyla ilgili olarak rilmesi amaayla yapüan 269 yaptığı açıklamada, "Kadın gi- başvurunun 16 temmuz iü- rişimcilerin onaylanan 12.8 nül- banyla 192'sini onayladı. yar lira totanndaki kredilerinin 192 proje- den 171'inin konfeksiyon ve üikotaj, 12'sinin halı, 4'ünün gıda ve 5'inin de diğer sektör- lere yönelik olduğu, onay- lanan söz ko- nusu girişim- lerin 27 ile ait olduğu açık- landı. Toplam 12.8 milyar liralık yaünm ön- görülen girişimler için başvuru- su kabul edilenkrden ilk sırayı Şanlıurfah kadın girişimciler aldı. Şanburfalı 39 girişünci, kon- feksiyon ve üikotaj alanında faaliyet gösterecek. Şanlıurfa'yı 31 proje ile Kay- seri, 25 proje ile Ankara, 19 proje ile Bursa. 18 proje ile istanbul ve 13 proje ile de Ada- Küçük ve Orta Ölçekli Sanayii Geliştirme ve Destekleme İdaresi'nin onayladığı projelerin 171 'ini konfeksiyon ve trikotajın oluşturması, girişimci kadınlanmızın 'geleneksel' alanlan yeğlediklerini ortaya koyuyor. ödemnesine, Halk Bankası aracılığıjla bu hafta içinde baslanacak" dedi. Proje ile evde oturan ve üretirne katı- lmak isteyen kadınlara ola- nak sağlamayı amaçladıklan- nı kaydeden Tahir Köse. kadın gi- rişimciliği için bu yıl 25 milyar lira kaynak aynldığınj, bu tu- tann gelecek yıllarda artünla- cağını ifade etti. Bakan Köse, başvurulann özellikle Doğu ve Güneydoğu'- dan olmasının sevindirici oldu- ğunu, kredi almak isteyen ev hanımlannın doğrudan KOS- GEB merkezine ya da bu kuru- mun illerdeki bürolanna baş- vurmalan gerektiğini söyledi. Danıştay, Emlakbank ve TKI birbirine düştü Çalışamn25trilyonupaylaşılaııuyor OSMANAYDOĞAN ANKARA - Yüksek Planlama Kuru- lu karanyla ihraç edilen Toplu Konut Fonu tahvüleri yüzünden Danıştay, Emlakbank ve Toplu Konut Îdaresi (TKİ) arasında görüş aynhğı çıkü. Konut Edindiraıe Yârdımı Yasaa'n- da öngörülen ve 1987 yılından bu yana kesilen yaklaşık 25 üilyon lira Emlak- bank'ta toplandı. Bunun yaklaşık 10 trilyon lirası, TKİ tarafından devlet tah- vili, Hazine bonosu ve gelir ortaklığı se- nedine aktanlarak değerlendirildi. Her yıl 3 Üilyon liraya yakın bir mik- tarda eklenereİc artan Konut Edindirme Yardımı (KEY) hesaplanndaki para- nın 15 trilyon liralık bölümü. Emlak- bank tarafından yüzde 48 faizb 6 aylık mevduat hesaplannda tutuldu. Başbakanhk Müsteşan Yöcej Edil'in, bankanın yöneüm kurulu üyesi olduğu dönemde başlayan ilk tarüşmalar, faiz oranlannda çıkü. Dolayısıyla adına para yaünlan işçi. memur ve emeklilerin büyük oranlarda kaybı olduğu bildirildi. 15 üilyon li- ranın vadeli hesapta tutularak faiz kaybına uğramasını önlemek isteyen TKİ yönetidleri, yüzde 71 faizle 9 ay va- deli Hazine bonosu alınmasını istediler. Ancak banka, TKl'nin bu talebini karşılamayarak KEY hesaplanndaki edilmesini istedi. Trilyonlarca lirayı kurumun talimat- lanna uymayarak kendi yaünmlan ve kredi uygulamalannda kıülanan ban- kadaki paralan daha verimli alanlara çekmek isteyen TKİ, 1990 yıbnda alı- nan Yüksek Planlama Kurulu (YPK) Toplu Konut Fonu tahvillerinin Emlakbank tarafindan "yasalara aykın olarak kullanıldığı" yolundaki iddialar vekonuya ilişkin Danıştay kararlan; işçi, memurve emeklilerin cebinden çıkan 25 trilyon tutanndaki paranm ne olacağı konusunda taraflan birbirine düşürdü. parayı, Hazine bonosuna plase etmedi. Bankanın TKİ tarafından verilen hiçbir talimata uymayarak işlemlerini kendi istediği gibi yürüüneyi sürdürrnesi üze- rine, kururp tarafından yargıya başvu- ruldu. TKİ, İstanbul 4. AsEye Ticaret Mahkemesi'nde görülecek davada. KEY hesaplannın kullanım yetkisinin belirlenmesini ve milyarbk faiz kayıpla- nnın Emlakbank taraûndan tazmin karanyla tahvil ihraana girişti. YPK ta- rafından Toplu Konut Fonu'nda (TKF) 500 müyon ECU (yaklaşüc 6 tril- yon 400 milyar lira) tutannda tahvü ih- racının ilk aşaması için Emlakbank'a başvuruldu. Banka 1990-91 yıllannda, ECU üzerinden 4 trilyon 200 milyar li- rahk parayı KEY hesaplanndan TKF ihracı için aktardı. 171 milyon ECU tutannda ikinci baş- vunıya banka plumsuz yanıt vererek TKİ'nin istediği para aktanmını yap- madı. Bankanın, parayı kullanım yetkı- sine sahip olmasına rağmen TKİ'ye kul- landırmaması üzerine, kurum yönetici- leri konuyu başbakanlığa götürdüler. Başbakanhk da Danıştay'a başvurarak taıtışma konusu hakkında istişari görüş istedi. Danıştay 1. Dairesi, yapüğı gö- rüşmeler sonucunda bankayı haklı gös- teren, "TopJu Konut Fonu tahvilleri dev- let tabvili sayılamaz" görüşünü bildirdi. Yasalara aykın uygulama TKİ yöneticileri, Emlakbank'ın ya- salara aykın uygulamalar yaptığını ve paranm kullanım yetkisini engellediğini belirterek, YPK karan uyannca çıkan- lan TKF tahvillerinin devlet tahviü nite- liğinde olduğunu belirterek "Doğrudan Haziııe tarafından ihraç edilmemekle birlikte, Hazine kefaletini haiz kamu tahvillerinjn devlet tahvili sa- yılmamasının - gerekçesi anlaşı- lamamıştır" diye tepkilerini dile getirdi- ler. IŞÇININ EVREMNDEN ŞÜKRANKETENCİ - EIEIe Televizyon ve gazetelere yansıyan haberler gerçekle- şirse, bugün kamu çalışanları, işçiler ve memurlar birlikte, "el ele" genel direniş yapacaklar. Memurların, "komik, taksitli" diye nitelendirdikleri zamma karşı, sendikal hak- lannı almak üzere yürüttükleri eylemler, direnişler devam ediyor. Memurun öfkesi dinmiyor. Kamu işçileri de 7 ay gecikmiş sözleşmelerinin sıkıntısında, özelleştirme, taşe- ronlaşörma uygulamalarının tehdidinde. İşçi- memur öf- kesi, eylemleri çakıştı. Sorunlan, hedefleri ortak. Özelleş- tirmede birlikte sokağa atılmaları söz konusu olacak. Yaşam, sorunlar dayatıyor. örgütler yaşamın ne kadar gerisinde kalırsa kalsın, işçilerle memurlan çakışan so- runlan, tepkileri, eylemleri birbirlerine yakınlaşürryor. Bu arada örgütsüz oldukları için yıllardır seslerini çıkarama- yan, göreceli olarak çok daha mağdur bir kitle, emekliler, örgütlenmeye, toparlanmaya çalışıyor. Onlar da yıllann gülünç ücretlerini, gülünç kalan ücret arbşlarını, hor- lanmışlıklannı protesto etmek, silkinmek, işçi- memur di- renişlerine katlmak istiyorlar. Işçi-memur-emekli gücü, tepkisi, öfkesi birleşirse, Çiller Hükümeti'nin hali harap. Bütçe, kamu açıklarının yükünü ücretlilere yıkma, haksız, kolaycılığa kaçma projeleri suya düşer. Çiller Hükümeti sadece kamu çalışanlanna iş gü- vencesi, özelleştirme, taşeronlaştırmaya karşı garanti, doğru dürüst ücret artışı vermek zorunda kalmaz. Memur- lara hiç istemediği sendikalaşma hakkını tanımak, yeter- siz bulunan ücret artışlarını yeniden artörmak durumunda kalır. Dahası sıra emeklilere bile gelebilir. Onlarm da ücret arbşlarınm yeniden düzenlenmesi, arttırılması zorunlulu- ğu doğabilir. Bütün bunlar Çiller Hükümeti'nin programının tepetak- lak olması demektir. Zaten nasıl kapatılacağı bilinemiyen bütçe açığı daha da büyüdüğünde ne olacaktır? Asla gün- deme gelmeyen adil vergi sistemi, bütçe açıklarının vur- gun vuranlardan kapatılması mı gündeme gelebilecektir? Ne gezer? Çiller Hükümeti ne yapıp yapıp, işçi-memur- emeklinin "el ele" vermelerini kıracaktır. Aslında deneyli bir politikacı, işin başında Anamız, yerine Babamız ol- saydı, bu iş bu kadar büyümeden çoktan çözülmüştü bile. Hükümet programı okunurken, memurların sendikalaş- ma hakkına ilişkin bölümü okumamanın, durup dururken memur sendikalarını tahrik etmenin âlemi mi vardı? Zam oranlannda da bu kadar insafsız davranmak, önemli bir taktik ve strateji hatası olmuştur. Neyse, olan olmuştur. Şimdi bir an önce, birliği kırmak üzere, çalışanlar sokakla- ra fazlaca alışıp ısınmadan harekete geçmek gerek. Ne kadar hızlı davranılırsa, o kadar kolay olacaktır. Ifk iş, Türk-lş'le anlaşmanın yolunu bulmak olmalıdır. Ücretlerde biraz daha tırmanış, iş güvencesine görüntüyü kurtaracak bir formül, yeter de artar bile. Türk-lş'in her arv lamda yıpranmış, siyasi iktidara gebe başkanlan dahafaz- lasına mı direnebileceklerdir? İlk altı aylık dilime yüksek ücret artışı vermenin de hiçbir sakmcası kalmamıştır. Nasılsa söz konusu orandaki artış işçinin cebine önemli bir kayıpla ancak girebilecektir. Söz- leşmelerin yürürlük tarihleri 4-7 ay geride kalmışnr. Geri- ^e doğru verilecek zam enflasyon ile aşınmıştjr. 7 ay önce alınacak 1 milyon ile bugün de değil, önümüzdeki aylarda taksitle ödenecek sözleşme farklarının değeri arasında önemli bir aşınma söz konusudur. En az 7-10 ay sonra ödenecek paranm değer kaybetmesi bir yana, sözleşme- lerin gecikmesi ile gelen ücret artışları, çeşitli sosyal hak ödemelerine yansımamaktadır. Sözün kısası ilk 6 aylık di- lim için belirlenecek ücret artış oranı, çok daha düştüğü ile gerçekleşmiş olacaktır. Kamu işçilerini sokaktan, memurla-emekli ile el ele ey- lemlerden uzaklaştırmak Türk-lş yöneticilerini de fazlası ile sevindirecektir. Yozlaşmışsendikacılık, işçiyi bilinçlen- direcek eylemlerden, kamu sendikaları ile işbirliğinden çok fazla ürkmektedir. Sendika içi demokrasinin yok edil- diği, sendikacının gerçek anlamda ağalaşbğı işçi sendika- lan ile kamu sendikalan arasındaki düzende, sendikacılık anlayışlarında " uçurum" niteliğinde farklılıklar söz konu- sudur. Türk-lş'in sendika başkanlarının çıkarları, iktidar- lannı koruyabilmeleri anlamında, yaşamın dayattığı bu "el ele" ilişkilerin bir an önce kesilmesinde sayısız yararlar vardır. Memurlar sokakta tek başına kaldığında, nasılsa öfkele- rinin bir gün sönüp gitmesi beklenecektir. Bu arada emek- lilerin örgütlenme ve katılma hevesleri de kursaklannda bırakılabilir. Bu varsayımların hangisi olacaktr? Bu, çok yakında, belki de bu satıriarı okuduğunuz sıralarda bile or- taya çıkmaya başlamış olacaktr. Ithalattan alman Toplu Konut Fonu'na 'alternatif aranıyor Maliye'nintelaşı gumrııkbırligı • AT ile gümrük birliği gerçekleşince, ıthalattan Toplu Konut Fonu kesintisi de tarihe kanşacak. Mahye Bakanlığı'nda şu sıralarda yûrütülen çahşrnayla, TKFnin bir tür 'iç vergiye" dönüştürülmesi amaçlanıyor. ANKARA (ANKA) - Tür- kiye'nin 1 Ocak 1995'te Avru- pa Topluluğu ile gümrük birü- ğini gerçekleştirmesiyle yürür- lükten kalkacak ithalattan alı- nan Toplu Konut Fonu'na al- ternatif aranıyor. Fonun uy- gulamasının sona erdirilme- siyle oluşacak gelir kaybının giderilmesi için Maliye Ba- kanlığı'nda çahşmalar yapıb- yor. Bu çalışmaJarda Toplu Konut Fonu'nun iç vergiye dönüştürülmesi üzerinde du- ruluyor. AT ile gümrük bir- üği konusun- da yapılan görüşmeler- de taraflar, gümrük bir- üği tamam- landığında, ATnin Türkiye'nin tekstil ih- racatına uyguladığı kotalar ile Türkiye'de ithalattan alınan Toplu Konut Fonu'nun sür- dürülemeyeceği konusunda görüş birligine vardı. Buna karşın Türkiye, ilk başta Top- lu Konut Fonu'nun kaldın- lmasıyla büyük gelir kavbı oluşacağı gerekçesiyle, uygu- lamayı 1998 yılına kadar sür- dürmeyi veya gelir kaybının telafisi için AT'den kaynak sağlanmasını istedi. Ancak bu talepler AT ta- rafından kabul edilmez bulun- du. Bunun üzerine, Ankara, Toplu Konut Fonu'na alter- natifgelir kaynaklan arayışma yöneldi. İspanya örneği Yetkililer, Maliye Ba- kanlığı'nda sürdürülen çah- şmalarda Toplu Konut Fo- nu'nun iç vergiye çevrilmesi üzerinde durulduğunu belirti- yorlar. Bu çalışmalarda İspan- ya gibi ülkelerde getirilen çö- zümlerin incelendi- ğini kay- deden yetkililer, örnegin İspanya'- da fon- lann iç vergiye çevrildiğine dikkat çekiyorlar. Aynı yetkililer, Maliye'deki çalışmalarda TKF iç vergiye dönüştürülürken enflasyon üzerinde olumsuz etkisi olma- ması gereğini belirtiyorlar. Uzmanlar. TKF'nin kaldınlmasıyla oluşacak gelir, kaybının karşılanabilmesi için içeride alınan KDV oran- lannın yükselülmesinin yanı sıra nhüm resmi, gümrük mu- ayene ücreti gibi iç vergi sayı- lan gümrük vergisi benzefi vergilere baş\aırulabi]eceğini bildiriyorlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle