Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11AZİRAN1993 SALI CUMHURtYET SAYFA
HABERLER
ILO'da *top'Tıirk-îş'inelinde• TpRKİYE 'YEŞİL KİTAP7A Tûrkiye, 98 ve 111 sayıh sözleşme ihlalleri nedeni üe • TÜRK-İŞ ZORLMUCJU Yeşil kitapta, hûkümetin TÎSK ve Türk-İş istemiyor
haziran genel kurulu için hazırlanan rapora, 'yeşil kitaba' girdi. Dururnunun gerekçesiyle yüzde 10 barajı kaldırmaması 'esefle' karşılanıyor.Türk-İş.sendika
genel kurulda görüşülmesi, Türk-İş'in işçi grubunda ağırlığını koyması ve işçi özgürlüğüne aykın olarak savunduğu yüzde 10 barajı ILO'ya
grubunun ısrarh olmasına bağh. açıklayamayacak.
ŞÜKRANKETENCİ
Uluslararası Çalışma örgûtü (ILO)'-
nün 2 haziranda çalışmalanna başlaya-
cal genel kurulu için hazırlanan rapora
(yeşil kitaba) Türkiye 98 ve 111 sayılı
sözleşme ihlalleri nedeni üe bu yıl da gir-
di. Türkiye'nin, genel kurulda görüşme
gündemine, listeye, alınmasında Türk-
Iş'in oynayacağı rol önem kazandı.
Türk-tş işçi grubu içınde yeterli kulis ça-
hşması yûrûtür, sendikal hak ihlalleri
nedeni ile hükümetle ciddi sorunlan ol-
duğuna işçi grubunu ikna ederse, işçi
grubunun ısranna bağlı olarak Türkiye
bu yıl görüşülecek ülkeler listesine alına-
cak. Aksi durumda ise Türkiye'nin bu
yü başta 87 çok önemli yeni ILO sözleş-
mesinı imzalamış olması olgusu gözetile-
rek, gerekli hazırlıklan yapması için
Tûrkiye'ye bir yü hazırlık şansı tanına-
cak. Tûrkiye'nin 98 ve 111 sayılı eskiden
imzalamış olduğu sözleşmelerdeki sen-
dikal haklan ihlali yıllardır devam eden
bir durum olmakla birlikte, yeni önemli
sözleşmeler imzalamış olması 'önemli iyi
niyet' göstergesi sayıûırak, bu yıl hesap
sorulacak ülkeler tarüşmasının dışında
tutulacak.
ILO Genel Kurul Raporu Türk-lş'i
çıkmaza soktu. Raporda hükümeün,
TlSK ve Tûrk- Iş istemiyor gerekçesi ile
nı isteyeceklehni açıklamıştı. Ancak
ILO raporunda barajlar konusundaki
kesin görüşler karşısında Türkiye'nin
gündeme ahnması Türk-Iş'i çok zor du-
rumda bırakacak. Türk-İş'in koalisyon
hükümetine bu ay içinde verdiği en son
yasa taslağı değjşiklığınde yetki sistemi.
% 10 baraj bugünkü haü ile aynen savu-
% 10 barajı kaldırmaması 'esefle' karşı- nuluyor. Bugünkü Türk-lş yöneüminin
lanıyor. Türk-lş, Türkiye'nin gündeme
girmesi için çalışırsa ILO'da, Türkiye'de
savunduğu baraja karşı çıkmak duru-
munda kalacak. Ya da işçi örgütü ola-
rak sendika hak ve özgürlüğüne karşı
çıkmış olmasını açıklayamayacak. Bu
tabloda Türk-İş'in Türk kamuoyuna
yönelik farklı, ILO'da farklı poütika iz-
lemesinden ötürü, Türkiye'nin gündeme
girmesi için çahşmayarak genel kurul
konuşmasında hükumeti eleştirmekle
yetinmesı bekleniyor.
Türk-lş Başkam Bayram Meral daha
önce kamuoyuna verdiği demeçlerde
ILO'da Türkiye'nin gündeme alınması-
ILO'da, ya işçi sendikal hak ve özgür-
lükJeri karşısında ILO sözleşme ve ilke-
lerine aykın bir rolü üstlenmesi gereke-
cek; ya da Türkiye'de savunduğunun
âksini ILO'da savunarak yalancı konu-
muna düşeoek.
Türkiye, genel kurul görûşme gün-
demine, listeye ahnırsa, 98 sayıh ILO
sözleşmesi ihlalleri nedeni ile uzmanlık
komıtesi aplıkasyonunda yapılacak
tartışmalar için haarlanmış yeşil ki-
taptaki sorunlar özetinde. alu çizilen
konular şöyle:
Komite, toplusözleşme hak ve öz-
gürlüklen ihlalleri arasında. tahkim
sisteminin devam ediyor olmasına işa-
ret ediyor. Hükümetin öğretmenler,
banka ve kamu çalışanlanna sendika
hakkı sözünü olumlu bir gelişme ola-
rak kabul ediyor. Toplusözleşme hak
ve özgürlügü önünde önemli bir engel
olarak görülen çifte baraj sistemi ko-
nusunda, îmren Aykut'un bakanlığı
döneminde verilmiş sözün gereğinin
hâlâ yerine getirilmediği anımsatıüvor.
Komite, yeni hükümetin % 10 bara-
jın kaldırdmasına TİSK ve Türk-İş'in
muhalefet ettiklerini bildinnesini, bu
sebeple kendisini barajı kaldırma ko-
numunda görmediğini bebrtmestni
'esefle' karşdıyor. Hükümetlerin, 98
sayıh ILO sözleşmesi hükmü gereği
gönüüü özgür pazarük düzeni ortamı-
nı geüşürmek ve sağlamakla, gerekli
önlemleri almakla sorumlu olduklan
anımsatılıyor. Çifte baraj sisteminin,
bu sistemde sendikalara öngörülen
yûkümlülüklerin, gönüllü toplu pa-
zarlık ilkelerine aykın olduğu bir kez
daha belirtiliyor. Çifte barajlar, tah-
kim sistemi ve kamu çalışanlannın
sendikal haklan konulannda 98 sayılı
ILO sözleşmesinin gereklerinin yerine
getirilmesi, gereken yasal düzenleme-
lerin yapılması için hükümet yeniden
uyanhyor.
Gerek 98 ve gerekse 111 sayılı ILO
sözleşmeleri ihlalleri ile ilgili olarak,
ILO raporu yeşil kitapta yer alan ifa-
deler, Türkiye'nin gelecek çok uzun
yülar daha ILO sorununu çözemeye-
ceğini ortaya koyuyor. Geçen yıl 98
sayılı sözleşmenin görüşme gündemi
dışında olması nedeni ile, bu yıl da
başta 87 önemli yeni ILO sözleşmesini
imzalamış olmakla ILO'daki eski zor
konumundan çıkan Türkiye, gereken
yasal düzenJemeleri yapmazsa önü-
müzdeki yıllarda çok daha zorlu du-
rumlarla karşılaşacak.
Polistelsizinde
protestoşovu
• özel hizmet tazminatlanru alamayan polisler kendi
usullerince protesto eylemlerine başladılar. Polis
telsÜnden yükselen hayvan sesleri arasına kimi zaman
Demirerin ve İnönü'nün taklitleri kanşıyor. Polisler
telsizgörüşmelerini bu tûr eylemlerle kestikten sonra
istekleri söylüyorlar; 'tazminatlanmızı isteriz'.
BÜLENrrBtRİCİK
İstanbul Emniyet Müdür-
lüğü'ne bağlı bazı birimlerde
çahşan polisler, özel hizmet taz-
minatlanmn verilmediği gerek-
çesiyle son günlerde telsizleri
aracılığryla oldukça ılgjnç bir
protesto eylemi yürütüyor.
Yaklaşık 1 haftadır süren tel-
siz eylemi, polislerin yaraücı ze-
kalannı kullanmalan sayesinde
her gün değişik 'muzipliklere'
sahne oluyor.
özellikle Çevik Kuvvet'in
kullandıgı 5. kanal ile Kadıköy,
Beşiktaş, Şişli ve Üsküdâr böl-
gelenne ait 4. kanaldan sürdü-
rülen eylemler, Babıali'deki po-
lis muhabirleri için de son gün-
lerin en büyük eğlence konusu
oJdu. - - '.
Kısacası, zaman zaman man-
dallama, hayvan taklitleri, ısbk
çalma, şarkı söyleme, bağırma-
çağırma şekünde gelişen eylem-
ler, verilmeyen tazminatlardan
dolayı, polis telsizinin her za-
manki ciddiyetini biraz bozmuş
görünüyor.
Yaklaşık bir haftadan beri
Telsiz Kumanda Merkezi'ni çi-
leden çıkaran ve bütün muha-
bereyi altüst eden muzipliklerle
dolu protesto eylemleri araan-
da şunlar bulunuyor:
Eylemci polisler seslerini du-
yurabümek için, kamuoyunda-
ki benzer eylemlerde kullanıl-
mayan, ancak kendilen'nin
daha çok kullandıgı telsiz ciha-
zuıı kullanmayı tercih ediyor-
lar. En çok kullanılan eylem
tûrü ise, kedi, köpek, keçi, inek
, ve, koyun sesi çıkararak konuş-
malan sabote etmek. Polis telsi-
zini dinlerken aniden bir köpek
havlaması duyabiliyor ve ar-
dından kimin söylediği belli ol-
mayan bir sesin "Para laam,
koç alacağız. Açız aç, çocukla-
nmız aç, kurban keseceğiz"
şeklindeki garip bir ses (onuyla
yapdan konuşmayı duyabili-
yorşunuz.
Üstelik eylemi yalnızca polis-
lerde yürütmüyor. 'Polis amca-
lann' anonslan arasına kanş-
mış incecik bir ses dikkati çeki-
yor ve "Tazminatlar verilsin.
Tazminatlan isteriz" diye ko-
nuşuyor. Çocuk sesleri, polis
telsizinin şımdiye kadar pek alı-
şık olmadığı sesler ama bir şey-
ler anlatmak istedikkri belli.
Gecenin ilerleyen saatlerinde
telsizden yükselen sesi kulağı-
nız birdenbire tanıyor ve irküi-
yorsunuz. O da nesi? Bu ses Er-
dal İnönü'nün sesinin tıpkısı...
"Anlaşıldı elimizden geleni ya-
pacağız. Gereken talimatlan
vereceğiz." diyor.
Sonra birdenbire Demirerin
sesi kulaklan ürmabyor ve "An-
laşüdı anlaşıldı gereken yapıla-
caktır."şekünde konuşuyor.
Ardından Telsiz Kumanda
Merkezi araya giriyor ve "Ar-
kadaşlar lütfen böyle şeyler
yapmayın" diyor ama nafile...
Demirerin taklitini yapan ses
yanıt veriyor "Merkez ne yapı-
yoruz ki. Sen polis değil misin
yani T
Bu da birşey mi? Ilerleyen sa-
atlerde telsizden daha neler du-
yuluyor neler... Bir bebek ağ-
İaması bütün sessizligi bozuyor.
Birkaç dakika sürüyor bu ses.
Ardından merkez araya giri-
yor "Arkadaşlar n'oluyor ya
!" Konuşan ses yine aynı şeyi
söylüyor "Tazminat tazmi-
nat"
öte yandan bir polis yetkilisi-
ni telefonla arayarak, telsizden
hayvan taklitleri yapılmasnun
ve devlet büyuJderimizin taklit
edilmesinin doğru olup olmadı-
ğmı soruyoruz. Tekfondaki ses
yapılanlann yanlış olduğunu
belirtiyor ve ekliyor"Bu tür
protesto eylemlerini birkaç
kendini bilmez arkadaş yapı-
yor. Bazen telsizi elime ahp, 'is-
tediğin para ise gel vereyim' di-
yecegim geüyor.
4
Kosnıikmüziğin^
babası Sun Ra öldü• Avantgard caz piyanisti ve orkestra şefı Sun Ra 79
yaşında öldü. Kronik dolaşım sorunlan nedeniyle uzun
süredir tedavi alünda olan Ra, pop, gospel, blues, caz ve
elektronik müziğin harmanlamasıyla ortaya çıkan
'Kosmik müzik' türünün yaratıası olarak tanınıyor.
Kültur Servisi - Avantgard
caz piyanisti ve orkestra şefı
Sun Ra öldü. 79 yaşmdaki ün-
lü müzisyen ocak ayından beri.
kronik dolaşım sorunlan sebe-
• biyle hastanede bulunuyordu.
Egsantrik bir kişiliğe sahip
olan Sun Ra; pop, gospel, blu-
es, caz ve elektronik müziğin
harmanlanmasıyla ortaya çı-
kan. kendine özgû "kosmik
Müzik" türünün yaratıcısı ola-
rak tanınıyordu. 1914'te Her-
man Somy BkHint ismiyle
Birmingham'da dünyaya ge-
len sanatçı Satürn'de doğdu-
ğunu ve 5000 yaşında olduğu-
nu söylemekten hoşlanırdı.
1950'li yıllarda Mısır Güneş
Tannsı Ra'run ismini aldığm-
da, dünyaca ünlü bir cazcı
blmuştu bile. Bu isim sanatçj-
nın İncil, Mısır mitolojisi, zenci
ünsellığj ve bilim kurgu ögele-
nnden etkilenmiş kişiliğıni çok
iyi yansıüyordu. 1955'te dö-
nern dönem "Solar Orkestra",
"M'.t Bilimi Orkestrası", "Ast-
ro Sonsuzluk" veya "Interga-
laktik Araştırma Orkestrası"
adlannı alan orkestranın başı-
na geldi. Çılgın kostümleriyle,
şür dans ve müziği birleştiren
gösteriler gerçekleştiren or-
kestrasıyla, 1960'h yıllar bo-
yunca Avnıpa'nın çeşitli şehir-
lerini dolaştı. 200'ün üzerinde
albümü piyasaya çıkan Sun
Ra'yı, RolHng Stones Dergisi
'Duke EUington ile çağdaş rap
gruplan arasındaki kopuk hal-
ka' olarak tanımlamıştı. 1985
yılında kendisiyle yapılan son
röportajlardan birinde Ra sa-
natını şu sözlerle anlatıyordu:
"Ben bu gezegeni daha iyi bir
yer yapmak için dünyaya gel-
dim. Bu gezegenin aynı bir pi-
yano gibi akord edilmeye ihti-
yaa var. Hayatımı bu gezege-
nin insanlannı kurtarma
amacına adıyorum."
TÜRKİYE
YÖNETİMİNDE
KARMAŞA
Prof. Dr. Liitfü Duran
20 000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yayınları Türkocağı
Cad. 39-41 Cağaloğlu-tstanbul
Öderneli gonderilmez.
SARGILAR İÇİNDE BASIN TOPLANTISI-Enıek-iş Genel Başkanı Mu/affer Ünlü ses-
leniyor Lütfen kapıcıların kanayan yaralarmı bir an önce sargı bezleriyle sarın. Her bir
kapıcı bir bombadjr, bunu unutmasınlar. Çünkü bodnun katındayız, gerekirse kendinûzi
feda ederiz. Bizi eyleme zorlamasınlar.
Kapıaküdcuı teluüt
EMİNEALGAN
Emek-lş Sendikası'na üye kapıalar, toplu söz-
leşme hakkı elde edebilmek için eylem başlattı.
Sendika Genel Başkanı MuzafTer Cnlü, rfıumya-
lannuş görüntüsü vermek amaayla sargı bezlen
içinde bir basın toplanüsı düzenleyerek "Lütfen
kapıalann kanayan yaralan bir an önce sargı
bezieriyle sanlsın" dedi.
Konut işçilerinin çok ağır koşullar altında çalı-
şmak zorunda kaldıklannı anlatan Ünlü, yaşa-
dıklan yerden kaymakam karanyla tahliye edil-
melerine tepki göstererek bayram süresince sen-
dikada eylem yapacaklannı daha sonra da ey-
lemlerini Ankara'da sürdüreceklerini söyledi.
"Banş ve bolluk sembolü olan Kurban Bay-
ramı'nın kutlanması konut emekçilerine bir nis-
pettir" diye konuşan MuzafFer Ünlü, oturduk-
îan dairelerin insan yaşamına uygun biçimde dü-
zenienmesini, topiu sözleşme haklannın veril-
mesini ve ücretlerine enflasyon oranında zam
yapümasını istediklerini belirtti.
Sendika kunna haklannın bulunduğu halde
"tek işçi" statüsünde olduklan için sözleşme yap-
ma haklan olmadığını ifade eden Ünlü, lstan-
bul'da 5 bin üyesi bulunan Tüm Belediye ve Ko-
nut İşçileri Sendıkası'nın (Emek-lş) Çaİışma Ba-
kanlığı ile sözleşmeye oturması gereküğjni sa-
vundu. Sözleşme haklannın verilmesi durumun-
da Türkiye'deki tüm kapıalann bundan yararla-
nacağmı ve sendikaya üye ojma koşulu aramaya-
caklannı sözlerine ekleyen Ünlü şöyle konuştu:
"Kapıalar, bugün kendi haklannı arayamaz
durumda. Yöneticiyi hoş tutmazsanız kayma-
kam karanyla bir hafta içinde tahliye ediliyorsu-
nuz. Biz TC vatandaşı değil miyiz? Eğer değilsek
bize 'azınlık' desinler. Hukuk devletinde çifte sta-
tü uygulanamaz. "önce insanız' diye yola çıkan-
lara, Sayın Erdal tnöoü've sesleniyoruz: Lütfen
kapıalann kanayan yaralannı bir an önce sargı
bezleriyle sann. Her bir kapıcı bir bombadır,
bunu unutmasınlar. Çünkü bodrum katındayız,
gerekirse kendimizi feda ederiz. Bizi eyleme zor-
lamasınlar."
AVTAdan
DOSTLARA ÇAĞRI
BİR TATIL FIYAJINA
DEVRE-MÜLK VERİYORUZ
H Avukatlar Tatil Köyü, Bodrum, Turgutreis,
Kadıkalesi Mevkiindedir.
# Yeşili, kumsalı, oyun alanları, su sporları ve
havuzlarıyla bir düşler beldesi kuruyoruz.
0 AVTA'ya girince, üç ayrı döneme sahip olacak, yaz,
bahar ve kış aylannda 40 gün tatil yapacaksınız.
# Bayrama gelin, gezin. Hemen ahp oturmaya
başlayın.
^ Mandalina bahçeleriyle, deresinde balık tutulan
köyümüzü tanıyın. Orada eşsiz bir mekân ve
seçkin komşular bulacaksınız.
0 AVTA ucuzluğu
yarattı.
Fırsat»
kaçırmayın.
AVTA TATİL KÖYÜ TURİ2M TİCARET A.Ş.
Istiklal Caddesi, Beyoğlu Is Merkezi
B Blok Kat: 1 No:122 (80070) İstanbul
Tel: 252 54 65 - 252 56 79
Fax: 252 57 75
Turgutreis, Irtibat Bürosu
Tel: (6142)2274
Tatil Köyü, Kadıkalesi
Tel: (6142)4501
Tatilkacışı
Büyük
keııtlercleıı
bayram
firarı
•9 günlük bayram tatüi
büyük kentleri adeta boşalttı.
Büyük göç nedeniyle
karayoilannda önlemler
alınırken, belediyeler de
denetimlerini arürdı.
Haber Merkezi- Kurban
Bayramı tatüi başladı. Büyük
kentler uzun tatil nedeniyle gi-
derek boşahrken yurttaşlann
bayramı huzur ve güven ortamı
içinde geçirmeleri için karayoi-
lannda denetimler arttınldı.
asayiş ekipleri lakviye edildi,
ağır yük taşıtlanrun bazı devlet
karayoilannda trafiğe çıkışlan-
na kısıtlama getirüdi. Başta bü-
yük kentler olmak üzere valilik
ve büyükşehir belediye baş-
kanlıklanna bağh birimkr de
denetimlerini artjrdılar.
Cumhurbaşkanı
Demird, yayımladığı y
rnesajında: Türkiye'nrn bugün
devlet ve millet bütünleşmesi-
nin sergjlendiği bir ülke olduğu-
nu belirtti. Demirel, önümüz-
deki 7 yıhn önemini vurgulaya-
rak "Türkiye 7 yılda bir asır
açacaktır"dedi.
Birkaç gün önce Bingöl-Ela-
nğ karayolunu keserek 35 va-
tandaşımızı şehit eden canileri
nefretle kmadıgmı belirten
Cumhurbaşkanı Demirel,
"İçim yanıyor" diyerek Tür-
kiye'nin terör sorununu mutla-
ka aşacağıru söyledi. Alman-
ya'nın Solingen İcentinde mey-
dana gelen ve 5 Türk vatan-
daşuı hayaunı kaybetmesine
neden olan olayın tam bir vah-
şet olduğunu kaydeden Demi-
rel, bu olaydan derin üzüntü
duyduğunu söyledi.
Başbakan Vekili Erdal Inönü
de yayımladığı mesajda vatan-
daşlar arasında tarihten gelen
dayanışma duygulannın bugü-
nün ve geleceğin güvencesi ol-
duğunu belirtti.
ANAP Genel Başkanı Mesrt
Vılmaz. CHP Genel Başkanı
Deniz Baykal, RP Genel Baş-
kanı Necmettin Erbakan, DSP
Genel Başkanı Büient Ecevit,
MHP Genel Başkanı Alpaslan
Türkeş. IDP Genel Başkanı
Aykut Edibaü. HEP Genel Baş-
kan Vekili Mahmut Kılınç da
yayımladıklan mesajlarla yurt-
taşlann Kurban Bayramı'nı
kutladılar.
Susiız
yurttaşlar
ISKİ'yi
protesto etti
İstanbul Haber Servisi- İstan-
bul'da bu yıl su sıkınüsı ohnadı-
ğını ye olmayacagını açıklayan
ISKİ, dün sulan akmayan bazı
yurttaşlar tarafından protesto
edildi.
Bağcılar Yüzyıl Mahallesi'-
nde oturan bir grup yurttaş, su-
lan akmadığı için dün İSKİ
önünde protesto gösterisi dü-
zenledi. Yetkililerle görüşmek
istediklerini belirten yurttaşlar,
yanlannda getirdikleri, "Beda-
va sudan vazgeçtik paramızla
su verin", "Yüzyıl susuz, İSKİ
duyarsız", "Susuz bayram olur
mu?", "Sütten vazgeçtik bir
damla su" yazıh dövızleri açü-
lar. Yurttaşlar 45 gündür sula-
nrun akmadığını söylediler.
İSKİ yetkililerinin, mahalle
muhtan Şeref Mehmet Demir-
can başkanlığmdaki heyete
"Bayramda suyunuz akacak"-
sözü vermesi üzerine gösteriye
son verildi.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Bayramlar
Gençliğlmizde kimi 'fıkra yazarlarıyla' dalga geçerdik.
"Yok efendim eskiden patlıcan dolmasını şöyle yapar-
larmış, baklava hamurunu böyle açarlarmış" gibisinden
yazılar yazdıkları için.
Şimdi kendi yaşıtlarımla konuşurken bakıyorum da üç
lafımızdan biri 'eskiden...' oldu. Uç lafımızdan geri kalan
ikisi de ilerde...' olduğu için günümüzden konuşmaya
pek fırsat kalmıyor!
Ama eski bayramları yaşamış biri, günümüz bayram-
larını gördüğü zaman, ister istemez 'eskiden...' diye
başlıyor söze. Bırakalım bugünün gençleri de bizimle
biraz dalga geçsinler. Dünya ve Türkiye'miz bu hızla de-
ğişirse, çok kısa bir süre sonra onlar da 'eskiden...' diye
konuşup yazmaya başlarlar. Ve onlarla dalga geçen bi-
rileri de olur elbette.
Çocukluğumda 'Şeker' bayramlarını sever, bir gün
daha uzun olmasına karşın 'Kurban' bayramlarından
pek hoşfanmazdım. Hele bayram öncesinde alınan ve o
zamanlar hemen her apartmanın arkasında geniş bir bi-
çimde bulunan bahçelere bağlanan koyunların, geceler
boyu bitmeyen melemeleri, kimi zaman uykularımı kaçı-
rırdı. Bayram sabahları da avaz avaz meleyen koyunla-
rın kesilmesi sırasında kaçacak delik arardım. Hele
mevsim yazsa, kokuları günlerce burnumda kalırdı.
Şimdilerde arka bahçeler gitgide küçülüyor ama, ko-
yun sesleri azalsa bile sürüyor. Ve ben bu nedenle 'Kur-
ban
1
bayramlarını hala sevmiyorum. Kurbanını bir hayır
kurumuna vermek varken, kesip yemenin ve dağıtma-
nın da bir anlamı var elbette. Fakat bana vahşetgibi geü-
yor. Kasaptan alınan da aynı ama, 'göz görmeyince...'
Her şeye karşın bayramlarda kenti terk edenlerden
değilim. Bayramlar yaşanmalı. Zaten bir gün öncesiyle,
bir gün sonrasıyla birleştirip uzunca bir tatil elde eden-
ler kentten kaçınca, istanbul daha da güzelleşiyor. Belli
bir oranda tenhalaşan Istanbul'u çok seviyorum.
Burada değinmek istediğim bir husus var. Bu da ten-
halaşmanın
1
, kentin sadece 'nispeten varlıklı' semtlerin-
de oluşu. Topkapı'dan dışarısı ya da Levent'ten sonrası
ya da diğer varoşlar, bayramda gene dolu. (Zaten bura-
larda oturanlarm çoğunun tatüi de yok).
Ayrıca sayın yönetict-politikacılarımızın bayram önce-
si ya da sonrası gün için 'tatil olsun' fetvalarıyla Türkiye'-
nin bir yılda kaybettigi işgünü sayısı, son on yılda grev-
ler dolayısıyla yitirilen işgünü sayısından daha fazla.
Inanmayanlar oturur hesaplar. Ben hesapladım. Sonra
da grev yapan işçiler, 'milli servete düşman' ilan edilir.
Neyse, bayram günü böyle şeyleri bir kenara bırakalım.
Eski bayramlar çocuklar için özel günlerdi. Bayram
harçlığı alınır ve bununla bayram yerine gidilirdi. Günü-
müz lunaparklarının çok zavallı ve basit bir modeli olan
bayram yerleri, salt bayramlara özgü idi. Salıncak. dörv-
me dolap, bisiklet, at vb gibi; günümüz çocuklarından
çoğunun başlarını çevirip bakmayacakları bir sürü şey,
bizim çocuk rüyalarımıza girerdi. Günümüzde arbk bay-
ram yeri kurulmuyor. Bayram harçlıkları da başka yerle-
re gidiyor. Yegenim Emre on yaşından beri bayram
harçlığını döviz olarak alıyor "Öğlum dövizi ne yapa-
caksın?" diye soranlara da acıyarak bakıyor...
* Bizim çocukluğumuz yokluk günlerinde geçti. Ama
acaba Türkiye bugün ne kadar varsıl?
"Efendim, bir tatil olmuyor mu; herkes yazlığına gjdi-
yor, millette para var" lafını duyuyoruz sık sık. Türkiye'-
de konaklama sektöründe 600.000 yatak var. Bir o kadar
da pansiyon vs. saysak 1.200.000 eder. Tüm yabaneılan
kovalayıpyerli turistlerle doldursak, nüfusumuzun yüz-
de ikisi eder.
florya'dan Çanakkale'ye, Çanakkale'den Kaş'a, Kaş'-
tan Iskenderun'a; yazlıklardaki hane sayısı 200.000'miş.
Ben 400.000 olsun diyorum. Türkiye'deki on milyon ha-
nenin yüzde dördü. Ve neresinden bakarsanız bakın,
Türk halkının en çok yüzde beşi-altısı bu tür olanaklar-
dan yararlanabiliyor. Bu durumda, "millette para var,
bozgunculuk etmeyin" denebilir mi? Kaldı ki Türkiye nü-
fusunun %10'unun, Batı standartlarının üstünde yasadı-
ğını zaten biliyoruz, söylüyoruz, yazıyoruz. Bizim derdi-
miz geri kalan %90.
Geri kalan yüzde doksanın bir bölümü, köşe dönenle-
re yalanarak bakıyor ve "Ben de onlar gibi köşe dönece-
ğim " diyor.
Bir bölümü radikal dinci gruplara yanaşmış; hem bu
dünyayı kurtarıyor, hem ahreti güvence altına almaya
çalışıyor.
Bir bölümü de toplum kaynaklarının rasyonel kullanıl-
masınınvedengelidağıtılmasınınsavaşımı içinde. Tabii
12 Eylül'ün kısıtlayıcı yasalarından, poiis baskısından ve
birbirlerini yemekten fırsat bulabilirlerse. (Fırsat bulabi-
lirsek).
Sanırım şu anda bu yazıyı okuyanlardan çoğu bu
gruptandır.
Eskiden bayramlar başka türlüydü. Galiba eskiden
köşe yazarları da başka türlü yazılar yazarlardı.
Kurban Bayramı nız kutlu olsun.
Kaçırılan bebek ailesinde
• İZMİR (AA) -Izmir Yeşilyurt Devlet Hastanesi'nden 10
gün önce çahnan ve önceki gün Konya otogannda bulunan
bulunan bebek, dün ailesine teslimedildi. Anne Hicranözel,
bebeğini tanıdığını söylerken. halası da doğum sonrası kendi
elleriyle giydirdiği zıbınlan teşhisetti. Konya otogannda
kimliği meçhul bir kadın tarafindan, otobüs bekleyen Seval
Yılmaz adlı kadına "tuvalete gitme" bahanesiyle terkedüen
bebek polis tarafından Çocuk Yuvası'nda koruma alüna
alınmıjü. Polis tarafından Konya'ya çağnlan Hicran Özel ve
Idris Özel, Konya'ya gelerek Konya Cumhuriyet Savcılığı'nın
talirnaüyla yavrulanna kavuştular. Anne Özel, "Bu bebek
benim bebeğim, iki bayramı birarada yaşıyorum. Allahıma
şükürler olsun" dedi.
90binTüPkhaaoWu
• MEKKE (AA) - Arafat'ta' vakfe'ye duran hacılar,
'Münzelife'de akşam ve yatsı namazmı kıldıktan sonra
'Mina'ya geçerek şeytan taşladılar ve kurban kestiler.
İhramdan çıkan hacılar, ziyaret tavafını yerine getirerek haa
oldular. 90 bini Türk olmak üzere yaklaşık 2 milyon haa adayı
dün Münzelife'den Mina'ya geçtiler. Burada şeytan
sembollerini taşlayan haa adaylan, kurban kesükten sonra saç
üraşını yaparak, ihramdan çıktılar. Mekke'ye dönerek ziyaret
tavafını yerine getiren milyonlarca insan, kutsal görevlerini
tamamladılar ve hacı oldular. 3 haziran gününe kadar
Mekke'de kalacak olan hacılar, 'peygamber mescidi'ni ziyaret
ve 40 vakit namaz için Medine'ye geçecekler. Burada 8 gün
kalacak olan hacılar daha sonra ülkelerine dönecekler.