Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3ARALIK1993CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Grup Yopum'a
hapis cezası
• İstanbul Haber Servisi -
Grup Yorum üyeleri Kemal
Sahir Gûrel ve Elif Sumnı
Gürel hakkında İzmır DGM
larafından verilen
mahkumiyet karan
Yargıtayca onaylandı.
Kararda her iki sanık, bir yıl
8'er ay hapis ile 42'şer milyon
lira para cezasma mahkum
edildi. Kemal Sahir Gürel ve
Elif Sumru Gürel
haklannda, l5Martl992
tarihinde Denizli'de
gerçekleştirdikleri Halk
Konseri'nde söyledikleri
türkülerle "ülkenin bölünmez
bütûnlüğü aleyhinde
propaganda yapmak"
suçundan dava açılmıştı.
Başbakanlık
memurlarının
ücretleri
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Başbakanlık ve
bağlı kuruluşlarda çahşan
memurlann, önceki gün
kesilen fazla mesai ve
ikramiyelerinde geri adım
aüldı. TBMM Plan ve Bütçe
Komisyonu, Başbakanlık
personelinin tepkisi üzerine,
kabul ettiği maddeleri
"görüşmenin yenilenmesi"
yöntemiyle değiştirdi ve
kesilen ücretleri geri verdi.
Sabuncu ve
Akfırat'a para
cezası
• İSTANBUL (AA).
Aydınlık gazelesi sahibi
Mehmet Sabuncu ile Haber
Merkezi Müdürü Adnan
Akfırat'a, kapanan 2000"e
Doğru dergisinde çıkan bir
yaayla ilgili olarak İstanbul
DGM tarafından, toplam 75
milyon Lira para cezası
verildi. Sabuncu ve Akfırat
hakkında 12 Kasım 1992
tarihinde verilen beraat
karannın. Yargıtay 9. Çeza
Dairesi'nce bozulması'
üzerine, İstanbul 1 nolu
DGM'de tekrargörüşülen
dava sonucu, Sabuncu'ya 50
milyon, Akfırat'a da 25
milyon lira para cezası
verildi.
Dokunulmazlık
dosyaları
• ANKARA (ANKA)-
TBMM Anayasa Adalet
Karma Komisyonu, hemen
her partiden pek çok
milletvekilinin
dokunulmazlıklannın
kaldınlmasına ilişkin 52
dosyanın dönem sonuna
bırakılmasını benimsedi. 52
dosya içinde trafık, Sıyasi
Partiler Yasası'na muhalefet
gibi suçlar bulunuyor. Öte
yandan DEP Milletvekili
Ahmet Türk, Salih Sümer ve
Adnan Ekmen hakkındaki
dokunulmazlıklann
kaldınlmasına ilişkin
tezkerenin dönem sonuna
bırakılması yönündeki Alt
Komisyon raporu, zaman
kalmaması nedeniyle
görüşülemedi. Türk, Sümer
ve Ekmen'in izinsiz gösteri
yürüyüşüne kaülmalan
gerekçe gösterilerek
dokunulmazlıklannın
kaldınlması isteniyor.
Özel timlere
süperzam
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Olağanüstü Hal
Bolgesf ndeki özel harekât
timlerinde görev yapan
güvenlik güçlerine ödenen
tazminatlar, TBMM'de
kabul edilen yasayla artınldı.
Yeni düzenlemeye göre
tavanlan artınlan tim
tazminatlannın tutarlan 10
müyon liraya kadar
çıkanlacak. Maliye
Bakanlığı tarafından
hazırlanarak Bakanlar
Kurulu tarafından
TBMM'yesunuIan.
Olağanüstü Hal Bölgesinde
çalışan görevlilerin
tazminatlannın artınlmasma
ilişkin tasan, mecliste kabul
edilerekyasalaştı.
Mahallî idareye
gerçekçi statü
• ANKARA (AA)-MHP
Genel Başkan Yardıması
Oktay Öztürk. mahalli
idareler seçiminin
yaklaştıgını hatırlatarak
•'Mahalli idarelerin ideolojik
açıdandeğil, gerçekçi bir
biçimde yeni statülere
bağlanması gerekir" dedi.
Oktay Öztürk,
parlamentoda düzenlediği
basın toplantısında,
belediyelerin öncelikle maddi
yönden yeni imkanlara
kavuşturulmasını istedi.
Öztürk şunlan kaydetti:
"Yapılacak kanuni
düzenlemelerde, 3194 sayılı
İmar Yasası da ele alınmalı,
belediyelerimizin keyfı
sayılabilecek bazı
uygulamalan da
önlenebilmelidir."
Daçe, terörle mücadele yasa tasansını geri çekmeyi düşünmediklerini bildirdi
DYP'de çözüm arayışıANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)- DYP-SHP koalisyonunu
dağılmanın eşiğine getiren laik-
lik bunalımı sürerken. DYP,
krizin aşılabilmesi içın yeni öne-
riler üzerinde çalışmaya başla-
dı. Devlet Bakanı Bekir Sami
Daçe'nin öncülüğünde. DYP
grubu içinde yapılan çalışma-
da. laiklik karşıtı toplantı. gös-
teri ve yürüyüşlerin de "şiddet
ve zor" unsuruna bağlanması
görüşü ortaya çıktı. DYP'de
"muhtıracüar" olarak bilinen
grubun başını çeken Kocaeli
Milletvekili tsmail Amasyah
ise, koalisyonun bozulabilece-
ğini açıkladı. Gelişmeler üzeri-
ne Başbakan Tansu Çiller ile
görüşen SHP Genel Başkanı
Murat Karayalçın. "laiklik ko-
nusundaki bilinen görüşlerinde
bir değişiklik olmadığını" açı-
kladı.
Mutabakat arayışlan
Karayalçın'm DYP'nin, ön-
ceki gün sunduğu öneriyi yeter-
siz ve eksik bulması ve bunu
Başbakan Tansu Çiller'e ilet-
mesi üzerine. DYP'de mutaba-
kat arayışlan voğunlaştı. Dev-
let Bakanı Daçe. konuyla ilgili
olarak dün, DYP'nin bazı mil-
letvekilleri ve komisyon üyele-
riyle bir çalışma yaptı. Bu çalış-
ma sırasında özellikle laıklık
karşıtı toplantı, gösteri ve yürü-
yüşlerle ilgili düzenleme üzerin-
de durulduğu öğrenildi. SHP'-
nin, toplantı. gösten ve yürü-
yüşlerin laiklik karşıtı eylemlere
dönüşmesi durumunda terör
suçu sayılması isteğine DYP'-
nin karşı çıkması gözönüne alı-
narak "orta yol" arandı.
Daçe'nin girişimiyle gerçek-
leştirilen bu çalışma sonunda,
laiklik karşıtı toplantı, gösteri
ve yürüyüşlerin terör suçu sayı-
labilmesi için "şiddet ve cebir"
unsuruna bağlanması görüşü
ortaya çıktı. DYP. bu öneriyi
kendi içinde olgunlaştırdıktan
sonra koalisyon ortağı SHP'ye
iletecek
Daçe, koalisyon ortağı iki
partinin bünyesinde de
sıkıntılar olduğunu belirterek.
"Ortak mutabakat noktası bui-
maya çauşıyoruz" dedi. Daçe.
• Karayalçın'a 25 imzalı muhtıra veren DYP Kocaeli Milletvekili Ismail
Amasyalı, bu kez de, tartışmalı maddenin Adalet Komisyonu'ndan geçtiği
biçimiyle yasalaşması için DYPmilletvekillerinden imza topluyor. Amasyalı
yaptığı, yazılı açıklamada ise koalisyonun bozulabileceğini ima etti.
SHP'de, tasannın geri çekilmesi görüşü hakim.
tasannın, hükümet tarafından
geri çekilmesi ve yalnızca terör-
le mücadele görevi yapan gü-
venlik güçlenne bazı yardımlar-
da bulunulmasına ilişkin özel
bir tasan getirilmesinin söz ko-
nusu olmadığını bildirdi.
DYP'nin son önerisıni değer-
lendiren SHP yöneticileri. ta-
sannın hükümet tarafından
geri çekilerek yeniden düzenle-
mesi gerektiği görüşüne vardı.
DYP'nin önerisini inceleven
SHP Ankara Milletvekili
Mümtaz Soysal. üzerinde an-
laşma sağlanan metinden
"baskı,şiddet ve sindirme" un-
surlannın ve "Herhangi bir top-
lantı. gösteri >e vürüyüşü. devle-
rin laik niteliğini bozma amacına
yöneltemez" fıkrasının çıkanl-
masının söz konusu olamayaca-
ğını belirıerek."Yasamnçıkma-
masını tercih ederiz" dedi.
Bu arada. Karayalçın'ın laik-
lik resti üzerine 25 imzalı muh-
tıra hazırlayan DYP Kocaeli
Milletvekili İsmail Amasyalı,
yaptığı yaalı açıklamada, koa-
lisyonun bozulabileceğini bil-
dirdi. Amasvalı. ANAP Grup
Başkanvekili Eyüp Aşık ile bu
konuyu görüştüğü ve destek is-
tedıği yolundaki haberlen ge-
rekçe göstererek >aptığı açıkla-
mada, iki partinin "serbest ira-
delerinin" Adalet Komisyonu'-
nda ortaya konulduğunu bildi-
rerek. "Hiç kimsenin şüphesi ol-
mamah ki. aynı irade, yüce par-
lamentonun her yerinde aynen
tecelli edecektir" dedi.
Amasvalı'nın, krize neden
olan maddenin Adalet Komis-
yonu'nda kabul edildiği biçi-
miyle Plan ve Bütçe Komisyo-
nu'ndan ve Genel Kurul'dan
geçmesı için bir deklarasyon
haarladığı ve ımzaya açtığı öğ-
renildi.
DYP'nin "Şahinler" olarak
bilinen_ grubun başında gelen
Vlünif İslamoğlu. Daçe'nin ken-
dilerine bir önen gelirip getir-
mediğine ilişkin bir soruya.
"Milletvekilliğimizi, kimsenin
etkisinde kalmadan, ülkenin
menfaatleri neyi gerektiriyorsa
öyle kullanırız" dedi.
Kazan, idam cezalarının infazınuı gündeme getirilmesinin 'akıl almaz bir ilkcllik' olduğunu ifade etti.
İstanbul Barosu Başkanı'ndan, Terörle Mücadele Yasası ve idamlara tepki
Kazaıı:T
tstanbul Haber Servisi - İstanbul Barosu
Başkanı Turgut Ka/an. Terörle Mücadele
Yasası'nda değisiklik yapmak için hazır-
lanan tasanyla 'devlet terörû' yaratılacağı
uyansında bulundu. Kazan, idam cezala-
rının infaz edilmesini isteyenleri de "mari-
fet darağaçları kurmak değil idam cezalan-
nı kakurmaktadır"sözlerivle eleştirdi.
İstanbul Barosu Yönetim Kurulu üye-
leriyle birlikte basın topiantısı düzenleyen
Turgut Kazan. terörün önlenmesi için ye-
ni adımlar atılmasını anlayışla karşıladık-
devletterörüyaraör
lannı. ancak tasanyla getirilmek istenen
önlemlerin 'devlet terörü' yaratmasından
endişe ettiklerinı söyledi. Yasayı hazırla-
yanlann yürürlükteki yasalan kullanama-
dığını ileri süren Kazan. tasanyı hazırla-
yanlar için "ya kötü niyetiiler ya da iyi ni-
yetliler. ancak yanltş >apıyorlar" ifadesinı
kullandı. Turgut Kazan şö\le konuştu:
"Tasannın 5. maddesi düşünce özgürlü-
ğüne yöneliktir. Yeni suçlar > aratmakta ta-
rihin çöplüğüne atılmtş I40. madde hortlatı-
unaktadır. C'ezalar ağırlaştırılmakta, ko-
nuşan toplum >erine suskun toplum amaç-
lanmaktadır. Her rürlii çözüm önerisi ya-
saklanacak. basına getirilen yasaklama \e
cezaların ağırlığıyla bir otosansür oluştu-
rulacaktır."
Çağdaş Hukukçular Derneği İzmir Şu-
besi Başkanı Avukat Ercan Demir, Terör-
le Mücadele Yasa Tasarısı'nın antide-
mokratik ve hukuk dışı olduğunu, de-
mokrasi yönünden son derecede tehlikeli
sonuçlar doğuracağını belirterek geri çe-
kilmesini istedi.
SHP'de revizyon DYP'de rotasyon
Aktuna'nın hükümet sözcülüğünden alınarak ekonomiden sorumlu Devlet Bakanlığı'na
getirileceği, Bekir Sami Daçe'nin hükümet sözcülüğüne kaydınlacağı söyleniyor
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Başbakan Tansu Çiller-
in kabinenin DYP kanadında
yaptığı revizyonun ardından.
Devlet Bakanlan arasındaki
görev dağıhmının bu hafta için-
de yapılması bekleniyor. SHP
grubunda da, partili bakanlann
değiştirilmesi için baskılar artı-
yor. SHP Genel Başkanı ve
Başbakan Yardımcısı Murat
Karayalçın. revizyon yapılacağı
yönünde bugüne kadar hiçbir
açıklama yapmadığını belirtir-
ken. "Bakanilar Kurulu'nda de-
ğisiklik olabilir de, olmayabiür
de" dedi.
Başbakan Çiller'in, Yddıran
Aktuna'yı hükümet sözcülüğün-
den alarak ekonomiden
sorumlu Devlet Bakanlığı'na.
Devlet Bakanı Bekir Sami Da-
çe'yi de Hükümet Sözcülüğü-
ne getirmek istediği bıldirildi.
Ercan Karakaş Nami Çağan Mehmet Dönen Öna> Alpago
Abdülbaki Ataç'ın da, köy hiz-
metlennden sorumlu Devlet
BakanlığYna atanacağı kayde-
diliyor.
SHP grubunda. partili bazı
bakanlann değiştirilmesi içın
baskılar artarken. Genel Baş-
kan Karayalçın. Partiiçi Eğitim
Semineri'nde gazetecilerin so-
rulan üzerine. değisiklik yapıla-
cağı yönünde bugüne kadar
açıklama yapmadığına dikkat
çckti.
Partisinin TBMM grubunda
Ankara Milletvekili Mehmet
Kerimoğlu tarafından hükümet
hakkında verilen genel görüş-
me önergesınin görüşülmesinın
sürdüğünü anımsatan Kara-
yalçın. şu açıklamavı vaptı:
"Bö> le bir çalışmanın sürduğü
ortamda Bakanlar Kurulu'nda
değisiklik \apılması söz konusu
olamaz. Bakanlar Kurulu'nda
SHP, iktidaıtla sıkıntıçekiyor
SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, muhalefette bulunduklan sürede bir bütün olduklannı,
iktidarda ise parçalandıklannı, bunu gidermek için de sistemli bir çabşma başlattıklannı söyledi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) • SHP
Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı
Murat Karayalçın. parti işleyişinde genel
merkez ile seçilmiş kadrolar arasında koor-
dinasyon eksikliği olduğunu belirterek,
"Muhalefette bir bütün halindeviz. İktidar-
da parçalanıyoruz. Bunu gidermek zorunda-
yız" dedi.
Karayalçın, SHP'nin parti içi eğitim se-
minerinin son oturumuna katılarak bir
konuşma yaptı. Eğıüm ve örgütlenmenin,
bir bütünün en önemli iki parçası olduğu-
na dikkat çeken Karayalçın. bunun için sis-
temli bir çalışma başlattıklannı anlattı.
Geçmiş yıllarda liderin ismini dağa taşa
yazmanın sosyal demokrat olmaya yettiği-
ni kaydeden Karayalçın. "Bugün düzcnir
etrafımtza kurduğu tuzaklar nedeniyle sos-
yal demokrat olmak güçleşti. Buna karşı
mücadele verebilmek için eğitimiıniz ve or-
güttenmemizi gerektiği gibi yapmak zonın-
dayız"dedı.
Karayalçın. parti işleyişinde genel mer-
kez ile seçilmiş kadrolar arasında koordi-
nasyonu sağlayamamaktan kaynaklanan
bir eksiklik olduğunu kaydederek, "Muha-
lefette bir bütün halindeyiz. İktidarda parça-
lanıyoruz. Yerel yönetimlerde iktidar ise,
beledhe başkanı öne çıkı\or, il >önetimi ile
bağlantısı kopuyor. Durum hükümette daha
facia. Güç bakanlara geçivor, MYK. PM
gücünü yiririyor. Bunu gidermek zorunda-
yız" dedi.
Karayalçın, toplantıdan aynhrken. bir
gazetecınin. ANAP'lılann kendisini hedef
alan yolsuziuk iddialannda bulunduklan-
nı anımsatması üzerine, şunlan söyledi:
"İddialar kanıtlansm"
"ANAP'ın iddialanna her seferinde bir
yanıt vermek durumunda kalmaktan üzüntü
duymaya başladım. Kimin ne iddiası varsa,
bu iddialannı kanıtlasın. buniarı kanıtlamak
zorurıda. V aklaşık bir > ıldır bu iddialar gün-
demde. İddialannı ya bana va da sa\cılığa
versinler. Bunu bekliyorum."
Ankara Büyükşehir Belediyesi'ndeki
rüşvet iddiasıyla ilgili bir soruya da Kara-
yalçın. "Bu tür olayların üzerine gidilir, kim
tarafından yapılmışsa ortaya çıkarılır. Bu
tür olaylar her yerde, bütün kamu kuruluşla-
nnda olabilir" karşılığını verdi.
Aşık, TBMM'nin, PKK'nın hamisi gibi gösterilmeyeçalışıldığını ileri sürdü
ANAP TBMM Başkanı'na kızgınANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-
AN AP, secilmesinden sonra tarafsız
kalması nedeniyle destek verdiği ve
herhangi bir suçlama yöneltmedıği
TBMM Başkanı HüsamertinCindonık'a
karşı tavnnıdeğiştiriyor. TBMM'nin. en
rahat eleştirilen ve hakaret edilen kurum
halinc geldiğini söyleyen ANAP Grup
Başkanvekili Eyüp Aşık.Cındoruk'un
dokunulmazhklar konusundaki tavnnı
eleştirerek.duyarsızlıklasuçladı. Eyüp
Aşık, düzenlediği basın toplantısında.
TBMM Başkanı Cindoruk'un. Mecüs'e ve
milletvekillerine yöneltilen suçlamalar
karşısında tepkisiz kaldığını savunarak.
"Meclis Başkanı duyarsn" dedi. Aşık,
TBMM'nin PKK'nın hamisi gibi
gösterilmeye çalışıldığını. en kolay hakaret
edilebilen bir kurum haline geldiğini
belincrek. "SayınTBMM Başkanı, tüm
bunlara sessiz kalırken, bazı konularda
vetkisini aşan birduyarlılık
göstermektedir'" dedi. Cindoruk'un
HEP'in kapatılması ve Fehmi Işıklar'ın
milletvekilliğinin düşürülmcsi konusunda
dikkat çekici birdirençgösterdiğinı ıfade
eden Aşık. Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı Mehmet Moğultayın İSKİ
olayıyla ilgili dokunulmazlığının
kaldınlması istemındedc benzer bir tutum
sergilendiğini söv ledi. Cindoruk'un
tutumunu eleştiren Aşık. özellikle terör vc
yolsuziuk konulannda Cindoruk'un.
toplumun büy ük lepkilerine yol açabilecek
davranışlan bulunduğunu ve bundan
vazgeçmesini istediklerini bildirdi.
herhangi bir tarihte değisiklik
olabilir de, olmavabiür de. Ama
bunu gündemde tutmanın uygun
bir vaklaşım olduğu kanısında
değilim. Sivasi hayatta her an
her gelişme oluyor tabii."
Kuhslerde SHP'li bakanlar
için "Bakan-Toto" oynanıyor.
SHP'li bakanlann değiştiril-
mesi için grubun baskısı "gen-
sonı yoluyla düşürme" noktası-
na da ulaşırken. Karayalçın
beklenen değişikliği süreİcli er-
teledı. Başbakan Çiller'in yaptı-
ğı değişiklikten sonra da bekle-
nen değisiklik yapıimayınca.
SHP milletvekilleri bakanlann
gruptan güvenovu istemesini
gündeme getirdiler. Grupta ba-
zı milletvekilleri de bu doğrul-
tuda imza toplamayı düşünür-
ken. Karayalçın değisiklik
yapılacağı yolunda mesaj verin-
ce. bu girişimlerinden vazaeçti-
ler.
Kara>alçın'ın 7 aralık günü
grup toplantısında bakanlann
çalışmalanyla ilgili değerlendir-
meler yapması ve ardından de-
ğişikliklerin gerçekleştirilmesi
bekleniyor. Devlet Bakanlan
Mehmet Kahraman, Türkan
Akyol ve Erman Şahin'in kabi-
ne dışı kalması na kesin gözüyle
bakılıyor. Kabıneye girecek
SHP'li yeni bakanlar arasında
da İstanbul Milletvekili Nami
Çağan. Grup Başkanvekili Er-
can Karakaş. Hatay Milletveki-
li Mehmet Dönen'in adlan geçi-
yor.
Karayalçın'ın grubun yoğun
baskısına karşın Çalışma ve
Sosval Güvenlik Bakanı Meh-
met Moğultay'ı kabine dışı bı-
rakmayacağı. bunun "Moğul-
tay'la ilgili suçlamaları kabul-
lenmek anlamına geldiğini söy-
lediği" belırtıldi. Bu arada insan
haklanndan sorumlu Devlet
Bakanlıgı için adı geçen Ercan
Karakaşın "bu bakanlığa sıcak
bakmadığını, yatırımcı bir ba-
kanlık istediği" kulislerde ko-
nuşuluyor.
Devlet Bakanı Türkan Ak-
yol'un yerine Genel Başkan
Yardımcısı Önay Alpago'nun
adı geçivor. Ancak Kara-
yalçın'ın "kendisi de milletvekili
olmadığından, millcbekili ohna-
yan ikinci bir kişivi bakan yap-
mayacağını söylediği" aktanlı-
yor.
Karayalçın'ın SHP'li bakan-
lar arasında yapacağı değişikli-
ğin birkaç bakanla sınırlı kal-
ması beklenirken, parti yöneti-
mi ve grup, daha köklü bir deği-
siklik için baskı yapıyor.
POIJTtKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Özgürlük...
SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Murat
Karayalçın'ın on gün önce bize söylediklerinin bir kez
daha altını çizmekte yarar var...
Ne demişti Karayalçın?
"Terörün sağı solu, dini imanı yoktur. Laiklik konusun-
da ödün veremeyiz..."
Murat Karayalçın, Terörle Mücadele Yasa Tasarısı'na
'Laik cumhuriyetin ilkelerine' bölümünü koydurmakta
ısrarlıydı. Bu nedenle Başbakan Tansu Çiller le iki kez
görüşmüştü. Başbakan Çiller de Karayalçın'a söz ver-
mişti.
Ardından SHP, bir açıklama yapmıştı.
SHP'liler şöyle diyordu:
"DYP ile uzlaşma sağlandı..."
Görülüyor ki uzlaşma sağlanamadı. DYP, 'laiklik' bö-
lümünü oldubitti'ye getirmek istiyordu.
Neden?
Çünkü DYP, tarikatların kıskacında olan bir siyasal
partiydi. Bu kıskaç giderek daralıyordu. DYP'ye destek
veren 'Süleymancılar' diğer tarikatla birlikte hareket
ediyordu. Tarikatçı gazeteler de atağa kalkmış koalis-
yonu bozun' kampanyası başlatmıştı:
"Müslümanlara baskı artıyor..."
Demokrasiyi, 'dinciler-dinsizler' ayrımıyla sunmayı
gelenek haline getiren, salt TCK'nın 163. maddesinin
yeniden hortlatıldığını' söyleyen bu çevreler, Terörle
Mücadele Yasa Tasarısı'nda TCK'nın 142. maddesinin
daha da genişletildiğini, 'düşünceye kelepçe vurul-
ması'nı nedense görmemezlikten geliyorlardı.
Oysa bugün Türkiyede kitaplar toplatılıp, gazeteler
'bölücülük' yaptığı gerekçesiyle kapatılırken tarikatçılar
seslerini çıkarmıyorlardı. Onlara göre düşünceyi açıkla-
mak ve tartışmak bölucülüktü.
Oysa demokrasi ve özgürlükler bireye değil topluma
sunulurdu. Demokrasi ve özgürlükler sınırlandırılmaz,
genişletilirdi.
Bız başından beri Terörle Mücadele Yasa Tasarısı'na
karşı çıktık. Terörün anti-demokratik yasalarla değil de-
mokrasi içinde çözülmesi gerektiğini savunduk.
Türkiyede insanlar düşüncelerini korkmadan söyle-
yebiliyorlar mı?
Hayır!
İnsanlar Türkiyede -politikacısı olsun, gazetecisi ol-
sun, işvereni olsun, işçisi, memuru olsun- söyleyemi-
yorlaf, yazamıyorlar.
Terör ayrı şeydir, düşünce ayrı şey...
Ama bugün Türkiye'de 'terörle düşünce' terazinin ay-
nı kefesine konulmak isteniyor...
Tarikatçılar istediklerini söylüyorlarveyazıyorlar. On-
lara hiç kimse ses çıkarmadığı gibi korunup kollanırlar.
Ama, eğer siz düşünce özgürlüğünü, kişi temel hak ve
özgürlüklerıni savunur, terör nereden gelirse gelsin
karşı çıkarsanız soruşturmaya uğrarsınız, yargılanırsı-
nız.
Hele siz yazılarınızda laik cumhuriyetin temeline dina-
mit koymak isteyenleri sergilerseniz, şeriat devleti kur-
mak isteyen 'kara yobazlarm' maskelerini indirirseniz
yine mahkemelere düşersiniz.
Şimdi SHP'nin hükümet ortağı DYP, Terörle Mücadele
Yasa Tasarısı'nın 8. maddesindençıkarılan 'laik cumhu-
riyet ilkeleri' bölümünü tarikatların baskısıyla yeniden
koydurtmamak için direniyor.
SHP lideri Karayalçın bu konuda kararlı...
Diyor kı:
"Nereden gelirse gelsin laiklik konusunda oldubittiyi
kabul etmeyiz. Biz bu konuda kararlıyız. Cumhuriyetin
temelniteliklerinden ödün vermeyiz..."
Burada iki temel nokta var. Onun için SHP, açık tavır
alıyor:
1- Kürt devleti kuracağız diye gösteri yapanlar bu ta-
sarıya göre bölücülük suçundan yargılanacaklardır.
Yine gazeteler bu tür haberlen yayımlarlarsa para ve
hapis cezasma mahkum olacaklardır.
2- Laik cumhuriyet yerine şeriat devleti kurmak iste-
yenler gösteri yapsalar, yayın organlarında bu görüşü
savunsalar bile bölücülük suçundan yargılanmayacak-
lar, hapis veya para cezasma mahkum olmayacaklar-
dır...
Tarikatlar DYP, ANAP ve RP'yi iyice kıskaca alıyorlar.
Tarikat gazeteleri olayı 'demokrasi' adına başka bir yö-
ne çekmeye çalışıyor.
izlemeyi sürdürelim...
Proff. Df. Doğu Ergil:
Tihrldye'ninhölünmesi
söz konusu olamaz
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Prof. Doğu Ergil. gaze-
temizde dün yer alan 'Teröre
saatte 11 milyar harcanıyor'
başlıklı habere ilişkin bir açık-
lama yaptı. Prof. Ergil'in açık-
lanıası şöyle:
"ANAP yöneticilerinin dave-
ti üzerine geçen akşam parti
merkezinde vaptığım konuşma
basına kapahvdı. O vüzden ba-
sının bu konuda sağlıklı bilgi al-
ması mümkün değildir. Yazı-
lanlar benim söylediklerimle ta-
ban tabana
terstir. Özetle
şunlan söyle-
dim:
1- Türkiye'-
de Kürtlerbi-
reysel olarak
hiçbir ayruna
tabi ounadan
devletin en üst
kademesine
kadar yüksele-
bilirler. Ama
grup kimliği
taşıyarak
Türk siyasal
hayatında yer-
lerini aunası
mamıştır. Türk milliyetçiliğine
dayanan devlet fetsefemiz buna
izin vermemiştir. Ama bugün
çoğulcu demokrasi anlay ışı top-
lum mozaiğini oluşturan bütün
dinsel. dilsel \e etnik kümelerin,
kültürel farklılıklarını koru-
mak istedikleri takdirde, grup
kimliğiyle sos\al ve siyasal ha-
yata katılmaları gereğini orta-
ya ko)maktadır. Bu durum
Türkiye'de demokrasinin de es-
en tehlikeli
milliyetçiliğin
siyasal.
milliyetçilik
olduğunu
söyledi
mümkün ol-
nemesine, yumuşamasına «e ge-
nişlemesine neden olacaktır.
Gruplararası çatışma yumuşa-
yacak ve giderilecektir.
2- Grup kimliğinin tanınma-
sı, Türkive'de üniter de%let ya-
pısınm bozulmasını >e herhangi
bir küme\e otonomi >erilmesini
gerektirmez. Önemli olan si> a-
sal kurumların u> millet tanımı-
nın sünmesi. esnemesidir. Bun-
lar yapddığı takdirde Türkiye'-
nin bölünmesi. parçalanması
söz konusu olamaz.
3- Türkiye'de
hem Güneydoğu
sorunu hem
PKK teroriz-
miyle sahneye
çıkan bir azgm
Kürtçülük
akımı. hem de
uç veren bir Kürt
milliyetçiliği
hareketi vardır.
Olava teşhis
koyacaksak.
bütün bu düzey-
lerin bir arada
değerlendirilme-
si gerekir. En
masum milliyetçilik kültürel
milliyetçiliktir. Sadece grup-
etnik kimliğin tanınmasuu ve
korunmasmı talep eder. Azgm
ve saldırgan olan siyasal milli-
yetçiliktir. Bizim yapmamız ge-
reken, uç \eren Kürt milliyetçi-
liğini kültürel niteliğiyle kabul
etmek ve yaşama gecirmektir.
Bunun gereği Türkiye'de de-
mokrasinin ve isrikrann sağlan-
ması adına zaten iki-üç sene
içinde gerçekleşecektir."