Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17MART1992SALJ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
İmzakampanyası
• İç PoKtika Servisi-AralanndaHEP
kökenh milletvekilleri. sanatçılar,
aydınlar ve gençlerin bulunduğu bir grup,
" T ü r k ve Kürt halklannın karşı karşıya
gelmesi olasılğına " karşı. kamuoyımu
baskı oiuşturmayaçağırdı. Dört gün
içindk vaklaşık 500 kışinin imzaladığı
metinde. olağanüstühal uygulamasının
sonuçlany la birlikte kaldmlması ve
bunun ardından silahlann susması
istendi.
Nesin ameliyat oldu
• AINKA (tstanbul) - Yazar Aziz Nesin
dün Florance Nighüngale hastanesinde
vaklaşık 6.5 saat süren iki ameliyat
geçirdi. Prof. Dr. Gencay Gürsoy'un
sorurnluluğunda Doç. Dr. Bingür
Sönmez larafından gerçekleşürilen
ameliyatla Nesin'e kroner by-pass yapıldı
ve beyni besleyen damarlardan birisinin
boy un bölümünde meydana gelen
daralma gidenldı. Gürsoy'dan abnan
bilgilere göre Nesin'in ameliyatı başanlı
geçü. Yoğun bakımaahnan Aziz
Nesin'in sağlık durumunun iyi olduğu,
ancak yoğun bakım sonrasında genel
olarak kesin birsonuçalınacağı bildirildi.
Saatli bomba
• AA (Kızıltepe) -Mardin'in Kıaltepe
ilçesi hükümet konağına konulan saatli
bomba, güvenlik kuwetlerince etkisiz
hale getirildi. Edinilen bilgiye göre, dün
saat l OOsıralanndanüfusmüdürlüğü
personelinden FaysalTuran, tuvalette
gördüğü paketten şüphelenerek, güvenlik
görevlilerine haber verdi. Güvenlik
kuvvetleri, şüpheli paketi bina dışına
çıkararak, boş bir alana götürdüler.
Bomba uzmanlan, paket içinde saatli
bomba olduğunu belirleyerek, paketi
etkisiz hale getirdıler. Olayla ilgili
soruşturma sürdürülüyor.
Memuplara bir maaş
• AA (Ankara) -RP Nevşehir milletvekili
Mehmet Elkatmış ve 18 arkadaşı, işçiler
dışındaki bütün kamuçahşanlanna bir
maaş tutannda ikramiye verilmesini
amaçlayan bir yasa önerisini TBM M
Başkanlığı'na sundular. Bu öneriye göre,
kamu kurum ve kuruluşlannda
çalışanlara her yıl bir defa olmak üzere en
az bir maaş tutannda verilecek
ikramiyenin, o yılın ramazan ve kurban
bayramlanndan bir hafta önce iki eşit
taksitte ödenmesi isteniyor.RP'li
Elkatmış ve arkadaşlannın verdiği bir
başka önerge ıle de. işletilmeyen
madenler konusunda Meclis araştırması
açılması istendi.
RP'tfen ret oyu
• UBA (Ankara) - Refah Partisi
Genel Başkan Yardımcısı Şevket
Kazan, bölge halkının karşı çıkmasına
rağmen hükümetin 4 aylık acı reçeteyi
zorla kabul ettirmeye çalıştığını
söyledi. Olağanüstü hal uygulamasının
kaldırılmasından yana olduklarını
hatırlatan Kazan, "Hükümet,
bakanhğını kurduğu, edebiyatını
yaptığı ve insanlann insanca yaşaması
için su gibi, hava gibi muhtaç
olduğundan bahsettiği insan hak ve
hürriyetlerini bu bölge halkından
esirgemektedir" dedi.
2 Hizbullahçıya
tutuklama
• İstanbul Haber Servisi - tstanbul
Kuledibi'nde bulunan "Neve Şalom
Sinagogu"na bomba attıklan ve
Hizbullah örgütüne mensup olduklan
iddiasıyla yakalanarak gözaltına alınan 5
kişiden 2'si tutuklandı. Orgütün
Miderlerinden olduğu bildirilen birkişi
hakkında da gıyabi tutuklama karan
çıkartıldı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü
Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde
şorgulan tamamlandıktan sonra bugün
İDGM'ne sevkedilen Nazmi Ortaç,
Mahmut Akyol, Mehmet Ali Doyar,
Fahri Titiz ve Sadık Gündüz'ün önce
savcılık tarafından ifadeleri alındı. Savcı
Çayhan Ülgen, sanıklann ifadelerini
aldıktan sonra Mehmet Ali Doyar ile
sinagoga bombayı atan Nazmi Ortaç ve
Mahmut Akyol'u tutuklama istemiyle
sorgu hâkimliğine sevk etti. Bu kişilere
yatakhk ettikleri gerekçesiyle Fahri Titiz
ile Sadık Gündüz'ü ise serbest bıraktı.
Sorgu hâkimliğinde tekrar ifadeleri
alınan Nazmi Ortaç ile Batman'da
yakalandıktan sonra İstanbul'agetirilen
Mahmut Akyol tutuklanarak cezaevine
gönderildiler. Mehmet Ali Doyar ise
tutuksuz yargılanmak üzere serbest
bırakıldı. Örgütün liderlerinden olduğu
bildirilen MusaÖzer hakkında ise gıyabi
tutuklama karan çıkartıldı. Buarada
tutuklanan sanıklann savcılık ve
hâkimlikte verdikleri ifadelerde
suçlamalan kabul ettikleri belirtildi.
Sanıklann alınan ifadelerinde
bombalama emrini Hizbullah örgütü
liderlerinden Musa Özer'den aldıklanru
itiraf ettikleri de bildirildi. İDGM
yetkilileri de sanıklann "panik yaratmak
amacıyla meskûn yerde patlayıa bomba
atarak hasara neden olmak ve yasadışı
örgüt üyesi olmak" suçlanndan
tutuklandıklannı belirttiler.
Şişli'de gasp
• İstanbul Haber Servisi - Oyuncak
aabanca ile vatandaşlardan para gasp
eden bir kişi Şişli'de yakalandı. Gasp
M asası ekiplerince, oyuncak tabanca ile
para gasp ederken yakalanan Hüseyin
Bektaş'ın (31), Devrimci Sol davasından
yargılanarak 11 yıl hapis yattığı ve son
infazyasasıylaçıktığı belirtildi. Şişli'de
son bir ayda akşam geç ve sabah erken
•saatlerde yayalann yolunu keserek
toplam 6 milyon lira gasp ettiği belirtilen
H üseyin Bektaş, Devrimci Sol
davasında haksız olarak yargılandığını
ve kendisinin örgüt elemanı olmadığını
önesürdü. Polis yetkilileri ise, aynı
"zamanda eroinman olan Hüseyin
Bektaş'ın,1980 öncesinde 3 polis
rr»emuru. 1 bekçi ve 5 kişinin öldürülmesi
ileçok sayıda silahlı soygun eylemine
kaüldığını söylediler.
A
nkara demek, siyaset demek. Siyaset ise Meclis, hükümet,
muhalefet, bürokrasi vesaire anlamına geliyor elbet...
Ankara'nın düne ait kısa bir kesitini yansıtmak için önce
"vesaire"den başlamak gerek. "Vesaire"yi, gündelik yaşa-
mın üstüne bina edilen rutin aynntılar oluşturuyor: Yollann çu-
kurlan, kaldınmlann çamurlan, trafığin kördüğümü ve musluklar-
dan akmayan su... Ama, belediyenin hakkını yemeyelim ve şükrede-
lim ki, Ankara yine de şu andaki Erzincan'dan iyi durumda.
Siyaset, Ankara'da bir haftadır erken başüyor. Meclis Genel Ku-
rulu'nda milletvekillerimiz 1992 bütcesini müzakere ediyoriar.
Bu "müzakere hali", ne yazık ki bir "ortaoyıınu"ndan daha ciddi
değil.
Dün bir ara Genel Kurul Salonu'nda 450 miletvekilinden yalnızca
17'si vardı. 17'den 7'si ise, esneme ile uyuma arasındaki bir kararsız-
lığın cenderesinden kurtulmaya çabahyordu.
Bu "ortaoyunu" manzarasını Ramazan münasebeti ile açıklamak
haksızlık.
450 kişilik Meclis'in, ülkenin en önemli belgesini 15-20 kişi ile mü-
zakere etmesinin nedeni, Anayasa'daki bir münasebetsizlik.
Adı müzakere; yani karşılıklı düşünceler ileri sürerek tartışma.
Ama bu tartışmada, bütçenin özüne, hacmine ilişkin herhangi bir
düzenleme yapmak Anayasa'nın 162'nci maddesine göre yasak.
Çünkü o madde, milletvekiUerinin bütçenin giderlerini arttıncı, ge-
lirlerini azaltıcı "önerilerde bulunmasını" bile önlüyor.
BAŞKENTTEN
AHMET TAN
Ankara'mn Yaşamında Bir Gün...
Böyle olunca da Meclis kürsüsü, yalnızca "laf olsun, tutanaklar
dolsun" kabilinden konuşmaya razı olan mütevazı sayın milletvekille-
rine bırakılıyor. İçtüzük ve teamül gereği, sayın ilgili bakan ise yanıt-
lamak zorunda kalıyor. Yine sayın bakanlann yapüklan sunuş
konuşmalan ise, tutanaklann üzerine kâr kalıyor.
Dün de Turizm ve Bayındırbk bakanlıklan bütçelerinde bu orta
oyunu yaşandı. İki bakanlığın da müsteşarlan, genel müdürleri da-
hil, yüksek bürokrasisi saatlerce yüce çatı altında oturmak zorunda
kaldılar.
Eski DPTci Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin ile Meclis'te ayaküstü,
bütçe sürecindeki bu anlamsız uygulamayı konuştuk. Çetin, bütçe-
nin bu biçimde müzakere edilmesinin, bütçenin tasarruf ve rasyonel
kaynak kullanımı ilkelerine aykın olduğunu, bu konuda mutlaka
bir düzenlemeye gereksinme olduğunu söyledi.
Bütçe görüşmelerinin öteden beri, hep böyle 15-20 kişi ile yapıldı-
ğını, hatta bu yüzden partiler arasında gizli bir centilmenlik anlaş-
ması olduğunu, partilerin bütçeyi çelmelemek için yoklama iste-
ğinde pek bulunmadıklannı anlattı.
ANAP'h ve DYP'li milletvekilleri, partilerinin grup toplantılanna
bütçeden çok fazla ilgi gösterdiler. ANAP, olağanüstü hal konusun-
da "evet" denilmesini, ama bölge milletvekillerine de anlayış göste-
rilmesini kararlaşürdı.
Anamuhalefet partimiz, bununla "sorumlu muhalefet" örneği
vermeyi amaçlıyordu. "Koalisyon ortağı iki iktidar partisi, ileride
muhalefelle düştüklerinde belki ömek ahrlar" gerekçesiyle...
DYP ise, "örgüt disiplini" ve "Baba nasihatı" uyannca olağanüs-
tü halin, olağan bir biçimde "tasdiki"ni öngörüyordu.
SHP Grubu ise bu konuda serbest bırakılmıştı...
Demirel'den alıntı yapmadan, Ankara'nın bir günlük kesiti elbet-
te eksik kalacak.
Eski Başbakan Akbulut'un Erzincan'da yaptığı "Yıkılan SSK
Hastanesi'nin müteahhidi Demirel" açıklamasma karşı bir açıkla-
ma yapması rica edildi.
Demirel ricayı kırmadı ve şöyle dedi:
" Aradan 29 sene geçmiş. 29 sene (bina) durmuş. Proje SSK'ya ait-
tir. Ben siyasete atıhnca işi devrettim."
Ankara'nın dünkü siyasi kesitinde küçük bir boşluk vardı, Özal'ın
bir açıklaması yoktu...
Başbakan, olağanüstü hal oylamasını 'en önemli gün' olarak tanımlayıp DYP'nin fıre vermemesini istedi
DeırarePdenDYP grubuna alanııOLJMHURtYET (Ankara)- Başbakan
Süleyman Demirel, olağanüstü hal uygu-
lamasının dört ay daha uzatılması için
bugün TBMM'de yapılacak olan oyjama-
dan önce, tüm milletvekillerine. "Ülkeyi
de parlamentoyu da ikaz ediyorum. He-
nüz iş işten geçmedi" diye seslendi.
ANAP'ı da, bugüne değin olağanüstü ha-
le "Hayır" diyen koalisyon ortağı SHP'yi
de uyaran Demirel, DYP grubunu alarma
geçirdi.
Demirel, partisinin TBMM Grubu'nun
dünkü toplanüsmda, açış konuşmasının
büyük bölümünü olağanüstü hal konusu-
na ayırdı. DYP grubunun tam kadro
olarak oylamaya katılmasını isteyen De-
mirel, "Randevusu olan iptal etsin. Yann
(bugün) bundan daha önemli bir işimiz
yoktur. Bu parlamentoda her birimiz bir
işe lazım olacaksak, en lazım olacağımız
gün budur" dedi.
DYP grubunun oturumu da sükûnetle
izlemesıni isteyen Demirel, "Türkiye'de,
bugünkü durum olağan bir durum mu?"
diye sorduktan sonra şöyle devam etti:
"Değil. Öyleyse, Türkîye'nin olağan ka-
nunlanyla bu işin hakkından gelinebilmiş
mi? Gelinememiş. Kim idida edebilir kı
Türkiye'de bugünkü durumun hakkın-
dan, olağan kanunlarla gelinir? Bu suali
herkese soruyorum. Eğer olağan kanun-
larla bu işin hakkından gelinebilirse, biz
niye olağanüstü hal tartışmasının içinde
olahm?"
ANAP iktidan döneminde 19 temmuz
1987'de başlaülan olağanüstü hal uygula-
masının bugüne değin 13 kez uzatıldığjru
ve DYP'nin her defasında olumhı ojfver-
diğini, 13. uzatma karanrun da ANAİ»
tarafından getirildiğini anımsatan Demi-
rel. şöyle konuştu:
Devletin3.teılWpiyefc"
"Biz. hükümet icraaüna oy vermedik.
DYP Grubunda konulan Demirel, C.uneydogu'da iş işten geçmedi' dedi.
Terör karşısında anayasaya tedbiri, ya sıkı-
yönetim, ya da olağanüstü haldir. Üçüncü
bir tedbiri yok devletin. Devletin üçüncü
tedbirini bulun. Hay. hay. 1987"ye kadar
sıkıyönetimi yapmış, sonra onun yerine
olağanüstü haü koymuşsunuz. Olağanüs-
tü hali bırakırken. eğer olay bitmemişse,
onun yerine bir şey koyacaksımz. O, *bir
şey' yok orta yerde."
Bugün dökülen kanın sebebinin kendi-
leri olmadığını kaydeden Demirel, bu kanı
dökülüyor bulduklannı, bir yangını sön-
dürebilmek için geldiklerini kaydetti.
Demirel, ANAP grubuna şövle seslendi:
"1987'de bu kanunu yapanlar, 13 defa
uzatma getirenler, "Şimdi artık bu kanuna
lüzum yok' diyorlarsa, "niye. nasıl yok-
tur'u da söylesinler. Bu kanunu devletin
güvenlik güçleriyle uyguluyoruz. Devleün
yönetiminde ve güvenlik güçlerinde şu ana
kadar yapüğımız tek değışıklık, Olağa-
nüstü Hal Valisi'yle, oradaki illerin valile-
rini değiştirmekür. Olağanüstü Hal Valisi
de, bizden önceki dönemde Emniyet Ge-
nel Müdürü olan zattır."
Demirel, önceki gün Cizre'de devlet bina-
lanna saldın olduğunu anımsatarak.
"Cizre'de akşam olunca roket atılabiliyor-
sa, saat 16.00'dan sonra kimse evinden
. çıkamıyorsa, Türkiye'nin böyle köşeleri
varsa, kimsenin her şeyin olağan hale gel-
diğini söylemeye hakkı yoktur" dedi.
Demirel, ANAP'ı eleştiritken, HEPkö-
kenli SHP'lilere tepki gösterenlerin başın-
da yer alao Kastarnonu Milletvekili
Münif İslamoğlu, oturduğu yerden "Or-
tağa laf yok!" dedi. İslamoğju'nun arka-
sında oturan tçişleri Bakanı lsmet Sezgin.
"Bu laflâr, 'Kızım sana söylüyorum, geli-
nim sen anla' demek" diye karşılık verdi.
Ssiamoğlu'nun sataşması üzerine SHP'-
nin tutumuna da değinen Demirel, "Biz
Güneydoğu milletvekilleri isterlerse oylamaya katılmayacaklar
AN APtan olağanüstühale
6
evefCUMHLRtYET (Ankara) - Olağa-
nüstü halin uzatılması konusunda öncele-
ri "çekimser" kalacağını açıklayan
ANAP. dün yaptığı grup toplantısında
"kabul" oyu verme karan aldı. ANAP
Genel Başkanı Mesut Yılmaz, "Ancak
bölge milletvekili arkadaşlanmızı zor du-
rumda bırakmayalım. Bu arkadaşlar is-
terlerse oylamaya katılmayabilirler" dedi.
ANAP grup toplantısında olağanüstü ha-
lin uzalılması tartışıldı. İzmir Milletvekili
Işın Çelebi, çoğunluğun olağanüstü halin
uzatılması eğiliminde olduğunu ifade ede-
rek grubun bu yönde karar almasını istedi.
Ankara Milletvekili Halil Şıvgın da ola-
ğanüstü halin uzatılması gerektiğini savu-
narak ANAP'ın çelişkili bir tutum sergile-
memesi gerektiğini ifade etti. Şıvgın, MİT
Müsteşan Teoman Koman'ın sıkıyöne-
tim ılan edilmesi önerisini de değerlendi-
rirken ""Demirel başka şeylere sebep an-
yor. Bunu da başkaîanna telaffuz etliri-
yor" dedi.
Söz alan diğer milletvekilleri de olağa-
nüstü hal uygulamasına sonuç getirmedi-
ğini ifade ederek bir kez daha uzaulması
yönünde görüş bildirdiler.
Daha sonra söz alan ANAP Genel Baş-
kanı Mesut Yılmaz, sıkıyönetimin ANAP
iktidarlan döneminde kaldınldığını ve ye-
rine olağanüstü hal uygulaması getınldiği-
ni belirterek hükümete terörle mücadele-
de destek vaat ettiklerini kaydetti. Yılmaz,
grubun çoğunluğunun olağanüstü halin
uzatılmasına "evet" denilmesi eğiliminde
olduğunu, bir kez daha uzatılması yönün-
de oy kullanılmasını doğru bulduğunu ifa-
de etti. Yılmaz, "Ancak bölge milletvekili
arkadaşlanmızı zor durumda bırakmaya-
lım. Bu arkadaşlar isterlerse oylamaya
katılmayabilirler" diye konuştu.
HEP kökenli milletvekiUerinin hazırla-
dığı ateşkes bildirisine ANAP'tan Hakkâ-
ri Milletvekili Esat Canan ile Van Millet-
vekili Seyit Bedirhanoğlu imza koymuş-
lardı. Hakkâri Milletvekili Esat Canan,
olağanüstü hale olumlu oy vermesinin
mümkün olmadığını belirterek "Genel
kurula gelirsem ret oyu vereceğim. Olağa-
nüstü halin sıkınüsını biz bölge milletve-
killeri çekiyoruz. Bu uygulama terörü
önlemede de etkili olamamıştır" dedi.
ANAP grubunda olağanüstü halin uza-
tılması konusunda bağlayıcı karar almadı.
Toplantıdan sonra yayımlanan bildiri-
de. hükümetin terör olaylannı öncelikli
konu olarak ele ahp çözüme kavuşturma-
yı vaat eıtiği. ancak bugüne kadar bazı
sözlerdışında hiçbir tedbir getirmediği ifa-
de edildi.
Nevruz yaklaşırken, Gün^doğu'da gerginlik tırmanıyor; Mardin'de 71 gözaltı
İç Politika - Şırnak'ın Cizre ilçe-
ü i k l i
sahura kadarsilahlarkonuştuç Ş ç
sinde PKK'lılarla güvenlik güçleri arasın-
da çıkan ve sahura kadar süren catışmada
bir kişi öldü. Cumhuriyet muhabiri Ra-
mazan İmrak'ın haberine göre. önceki
akşam saat 20.15'te tabanca ve tüfek atış-
lanyla başlayan çatışma kısa sürede büyü-
dü. Roketatar, el bombası, havan topu ile
MG-3 ve kalaşnikof otomaük tüfeklerin
kullanıldığı şiddetli çatışma ilçeyi bir anda
savaş alanına çevirdi.
Sabah saat 2.30'a kadar süren ve binler-
ce merminin yakıldığı catışmada Ali Bey
Mahallesi'nde oturan Gerdi Aykari adh
yurttaş yaşamını yitirdi. Olaylarda 5 yara-
lı olduğu bildirildi. Çatışma sırasında ayn-
ca Hizbullah örgütünden olduğu belirti-
len. ancak adı verilmeyen bir yurttaşın
daha öldürüldüğü öne sürüldü.
Nevruz'un yaklaşmasıyla gerilimin gi-
derek tırmandığı Cizre'ye en son olarak
Konya'dan üç otobüs dolusu polis getiril-
di. Cizreliler dün sabah ilçe merkezinde
yüzlerce polisin devriye gezdiğini gördü-
ler. Çatışmalara tepki olarak binlerce
yurttaş ilçe merkezindeki cadde ve sokak-
larda kalabalıklar oluşturdu. Cizre'deki
tan^iyon, askeri helikopterlerin alçaktan
uçuşlanyla daha da yükseldi.
Van'ın Başkale ilçesinde ise, yatılı bölge
okulu dün kimliği belirlenemeyen kişi ve-
ya kışilerce otomatik silahlarla tarandı.
Ölen ya da yaralananın olmadığı saldın
sonucunda bazı sınıflann camlan kınldı.
MartlinVe operasyon
Güvenlik kuvvetlerince Mardin ve Dar-
geçit ile Nusaybin ilçelerinde yapılan ope-
rasyonlarda, bölücü örgüte yardım ve ya-
Bakırköy Özgürlük Meydanı'nda bir araya gelen çoğunluğu kadın bir grup gösterici Halepçe katliamını andı (AHMET ŞIK)
takhk yaptıklan öne sürülen 71 kişi ya-
kalandı.
Yakalanan bu kişilerden 8'i sevk edildik-
leri mahkemece tutuklanırken, 63'ünün ise
soruşturmasının devam ettiği bildirildi.
Açıklamada ayrıca, yakalanan kişilerin
üzerlerinde ve gösterdikleri yerlerde yapı-
lan aramalarda da biri makineli olmak üze-
re 25 adet uzun namlulu silah, 13 adet ta-
banca, bu silahlara ait şarjör ve mermi,
bomba yapımında kullanılan malzeme ile
yabancı bir ülkeye ait sahte para ve örgüt-
sel doküman ele geçirildiği belirtildi.
1988 \ılında Irak ordusunun Halepçe
adlı Kürt kentinde kimyasal sılahlarla
yaptığı kalliamın yıldönümünde dün yur-
dun değişik^erlerinde eylemler yapıldı.
İstanbul Universitesi'nde dün. 16Mart
I978"de Eczacılık Fakültesi önünde sağ
görüşlü bir grubun saldınsı sonucu ölen 7
kişi ile Halepçe'de öldürülenler için bir an-
ma forumu yapıldı. Hukuk Fakültesi
önünde saat 12.30 sıralannda toplanan
yaklaşık 250 kişilik öğrenci grubu, fakül-
tenın duvarlanna çeşitli sloganlann yazılı
olduğu pankartlar astılar.
Avnı saatlerde Bakırköy Özgürlük
Meydanı'nda toplanan çoğunluğunu ba-
yanlann oluşturduğu Özgür-Der'li aileler-
den yaklaşık 20 kişilik bir grup. üzerinde
Türkçe ve Kürtçe olarak "Yeni Dersim ve
Halepçe katliamlannı engelleyelim" yazılı
bir pankart açtılar. Daha sonra bir bildiri
okuyan aileler dağılırken, çevrede bulu-
nan polislerin müdahalesi sonucu üç ba-
yan zorla gözaltına alındı.
Helsinki Yurttaşlar Meclisi Türkiye Bö-
lümü Milliyetler Komitesi'nin çağnsıyla
Nevruz kutlamalan sırasında Güney-
doğu'da gözlemlerde bulunacak ilk "gö-
nüllüheyeti" bugün Diyarbakır'agidi>or.
bir koalisyon hükümetiyiz. koab'syona gi-
rerken bunu düşünmedik değil" diyerek,
koalisyon protokolünün ilgili bölümlerini
okudu. SHP'nin olağanüstü halin uzatıl-
masına 13 defasında da "Hayır" dediğini
anımsatan Demirel, "Kendi bilecekleri iş-
tir" diye konuştu.
PKK'nın "Savaşa hazır ol" çağnlan yap-
üğının gazetelerde yer aldığını vurgulayan
Demirel. SHP'ye de şöyle seslendi:
"Bu çağnlann yapıldığı bir zamanda
hiç kimse, Türkiye'nin normale aöndüğü-
nü söyleyemez. Koalisyonu kurarken en
ciddi meselelerden birisi buydu. Konuş-
tuk ve koab'syon protokolümüze şunu
yazdık. 'Devletin resmi dili, bayrağı, sim-
geleri. sınırlan ve Türkiye Cumhuriyeti'-
nin hükümranlık haklan her türlü
tartışmanın dışındadır'. Ama, İstanbul'a
kadar başka bayraklann getirilebildiği bir
Türkiye'desiniz."
Güneydoğu'da henüz işin iş_ten geçme-
diğini savunan Demirel, "Ülkeyi de,
parlamentoyu da ikaz ediyorum. Olağa-
nüstü hali beğenmiyorsanız, gelin dört ay,
yerine birşey koymayı tartışalım"dedi.
Vergiaffı
Demirel. grup konuşmasında vergi affı
sorununa da değindi. Muhalefetin tasan-
nın TBMM'de görüşülmesini engellemeye
çalıştığına işaret eden Demirel. "Obstrük-
sıyon (engelleme), çirkinlik metoduna
götürseler de muhalefetin hakkıdır. En-
gelleme bizim içinde bulunduğumuz
durumlarda hep olagelmiştir. Ama bu ka-
dar çarpıtılmışı, bu kadar çirkini az görü-
lür cinstendir" dedi.
Demirel. muhalefetin verdiği bir öner-
genin tasan maddesi ile aynı olduğuna da
işaret etti. "Bu durumda. sizin kanun
maddenizdeki içerikten dolayı dünyanm
lafını söyleyenler ne duruma düşüyor? Bu
madde kaçakçılan affediyorsa, kendileri
aynı duruma düşüyor" dedi.
İnÖnü destek istedi:
Hükümette
zor durumda
kabnayahm
CLMHURtYET (Ankara) - SHP Genel
Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Erdal
tnönü, milletvekillerinden olağanüstü
hal görüşmelerinde destek istedi ve "ço-
ğunluğun hayır demesi bizi hükümette güç
durumda bırakır" dedi.
İnönü. olağanüstü halin uzatılmasından
kendisinin de rahatsız olduğunu belirtir-
ken, Güneydoğu milletvekiUerinin davra-
nışına "hoşgörüyle baktığını" kaydetti.
SHP Merkez Yürütme Kurulu'nun
Meclis Grup Yönetimi'yle yaptığı ortak
toplantıda bugün TBMM'de yapılacak
olaâanüstü hal görüşmeleri ele alındı.
SHP Genel Sekreteri Cevdet Selvi, konuş-
masında parti örgütü Meclis grubu ve
verel yönetimlerin uyum içinde çalışması
gerektiğini vurguladı. Olağanüstü hal ko-
nusuna değinirken, "Hiç kimse herkesten
daha demokratım anlayışından hareket
edemez" dedi. Selvi. koalisyonun zedelen-
memesi için vatandaşlardan yoğun talep
geldiğini belirterek, bu konuda duyarlı
davrahmasını istedi.
Erdal İnönü de konuşmasında, konuya
ilişkin daha önceki gelişmeleri özetleri ve
grubun oylamada serbest bırakıldığını
anımsattı. Bu konudan uzak durmak için
oylamaya katılmamanın yanlış olduğunu
kaydeden İnönü. SHP'nin demokrasi
içinde çözüm arayan bir parti olduğunu ve
askeri çözümden yana olmadığını vurgu-
ladı. İnönü, terörün demokratik bir çö-
züm olmadığını belirtirken, "Üniter dev-
let anlayışından vazgeçmeyiz. bundan
taviz veremeyiz" diye konuştu. Bu koşul-
larda olağanüstü halden başka çözüm ge-
tirilemediğini, yeni çözüm için dört aylık
sürenin yeterli olmadığını ve bu konudaki
çahşmaların süreceğini belirten İnönü,
"Hükümetin desteklenmediği görüntüsü-
nün verilmemesi" gerektiğini söyledi.
Toplantıya katılan Devlet Bakanı Meh-
met Kahraman, yeni model üretmek için
altı bakanın görev aldığı bir komisyon
oluşturulduğunu anımsatarak, olağanüs-
tü halin kaldınlmasını amaçladıklarını
belirtti.
MYK üyesi Abdülkerim Zilan. millet-
vekiUerinin de sıkıntı içinde olduklanna
değinerek, hayır oyu vereceğini ancak, gö-
rüşmeler sırasında antiterör yasası ve SS
kararnamcsinin kaldınlması gibi demok-
ratikleşme konusunda somut vaatlerde
bulunulması durumunda hayır oyu ver-
mek yerine görüşmelere katılmayabilece-
ğinisö>ledi.