Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet \
Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik Türk Anonim Şirketi adına
Berin Nadi 0 Murahhas Üye: Emine Uşakkgi) * Yazj Işleri MudUrü: Okay
Goocnsin 0 Yazı Işleri Mudur Yardımalan: Salitn Alpaslan, Kerem Çabş-
k»B, Necdet Dogan, Lııtfu Tlııç 0 Sayfa Duıeni Yönetmeni: Ali Acar
Ankara Temsıtcısı- Ahmel Tan
tç Politika: Mebmet Tezkın Ekonomi: Menl Tuner, Küitur: Miırşit Balabanlılnr, Istanbul Haberleri:
Motuttin Sirer. Spor: Abdnlkadir YiKelman, Makaleier: Şahin Alpaj, Düzellme AMuIlah Yancı
0 Koordinatör: Ahmet Korulsan # Malı tşler: Erol Erkul 0 Muhasebe: Bıileot Yener 0 Butçe-
Planlama: S«*gi Osmanbeşeoğlu * Reklam: Ay?e ToruD 0 İdare: Hiıseyin Göref # Işletme: Önder
Çelik 0 Bilgi-Işlem: Nail tnıl 0 Personel: Sevgi BosUncıoğlu
Ycyan: Cunjıuriw M.ÖMudık w GMMealık TA.Ş. Türkootı Cıd. 39/41 CJalc
ISI PK 2 « tsunbtu. Td. İ512 05 05 (20 iul). Tde* 22246, F« (I) 526 «> 72 0 Bürc
Zıya Gak«lp Blv. jtaU»» S. No 19/4, TH.J33 II 4M7, Tttaı: 42344, F« (4) 133 03
• lımlr H Zıya Blv 1352 S _a/3, Td 13 12 30, TUa. 52359, fu. (51) 19 53 «0 0 Afe
lnöoa Cad 119 S No- 1 KJI a, ıy: 19 37 52 ,4 h»l). Tela. 62155. Fax. f71) 19 25
TAKVIM: 17 MART 1992 Imsak.4 4I Güneş: 6.06 OğJe: 12.17 Ikindı: 15.39 Aksam. 18.19 Yatsı: 19.38
YeşiJ kart uygulaması
• AA Ttfae) - YeşiJ kart için 3. püot
tolge sfğlen Rize"de uygulamaya
bugün Imşlanacak. Rize Valisi Erol
2ihni Otrsoy, düzenûenen yeşil
lanlanı hak sahiplerine dağıtımına
japüacak törenle başlandığını ve
uygulaıtuun daha sonra ilçeleri de
kapsayaagını söyledi. Yeşil kart
uygulan.isına, Doğu Karadeniz
Bûlgesi'nie ilk kez Rize'de
başlanaağını belirten Vali Gürsoy,
yeşi: karran yararlanacak
vatandasbnn, 2 fotoğraf ve nüfus
2 nolıı saglık ocağına
istedj.
Ultıason kullanımı
• AA (îımir) - Ultrasonun, hamilelik
dOneminde, doğacak bebeğin
ciasiyetinj belirlemede kulianılmasının
çereksiz olduğu bildirildi. Ege
ÜaiversitesL Tüp Bel>ek Merkezi
Başkanı Prof. E>r. Refik Çapanoğlu,
bir çocujun cinsiyetini değiştinnenin
mamkün olmadıgını belirterek, bu
durumda uJtrason yardunıyla cinsiyet
tespiti yapmanm da bir şey ifade
etmediğinj söyledi. Ultrasonun bu
amaçla kullanılmasının birtakım
zararlan da beraberinde getirdiğini
belirten Prof. Dr. Çapanoğlu şöyle
devam etti: "Şahıs, kız arzu ediyorsa
ve oğjan diye söylenirse, gebelik
psikozu deüilen olay ölabilir. Anne
adayı, gebelik psikozuna girebilir.
Bunun tersi de mümkün. Ayrıca bazı
durumlarda genital organlan rahim
içinde değerlendirme güç olabiliyor.
Çocuğun pozisyonu değişik oluyor ve
erkek mi kız mı, tam ayırt edilemeden
bir şey söyleniyor. Çocuk doğduğunda
tersi çıkarsa aile şüpheye düşüyor ve
"çocuğu degiştirdiler' diye düşünüyor?'
TRTYönetim Kurulu
TV Servisi - TRT'nin yenı yönelim
kurulu belli oldu. Eski yönetimden iki
üyeninyanı sıra4yeni üyeTRT'nin
önümilzdeki döneminde görev alacaklar.
Yeni yönelim kurulu şu üyelerden
meydanageliyor. Ali Baransel. Canan
Toker, Sinan Bozok, Prof. İlhan Akm,
Gültekin Samancı. Ersin Çamoğlu.
Yeni TRT Vönetim Kurulu üyeliğine
seçikn Ali Baransel, Cumhuriyet'e
verdiği demeçte "Zor bir dönemde görev
aldık. Yeni bir televizyon yasası
gündemde. tabii bu TRT'yi de
etkileyecek dedı.
Özel okul sınavı
• ANKA (Ankara) - Sınavla öğrenci
aiacak ortaögretim kurumlan için
düzenlenecek özel okullar sınavına
başvurular yann akşam sona erecek.
Özel okullar sınavına başvuru tarihi
kimi isteklilerin belgelerini
iletcmemeleri üzerine okullardan gelen
talep üzerine uzatılmıştı. özel okullara
giriş sınavı 17 mayısta
gerçekleştirilecek. Sonuçlar 1
hazirandan itibaren açıklanmaya
başlanacak. 8 haziranda tercih taban
puanlan açıklanacak. özel okullarda
asil ve yedek listeler 27 haziranda Uan
edildikten sonra asil listeden kayıtlar
28, 29, 30 haziran ve 1 temmuz
tarihlerinde yapılacak.
Bogaz Köppüsü'nde intihar
AA (tstanbul) - İstanbuFda bir kişi. dün
sabah Boğaziçi Köprüsü'nden atlayarak
intihar etti.
Samatya'daki SSK İstanbul Hastanesi
yakınında. saat 05.30 sıralannda 34 TDJ
50plakalıtaksiye binen Hikmet Aksoy
(42). sürûcü Erhan Özalp'eZiverbey'e
gideceğini söyledi.
Boğaz Köprüsü üzerinde sürücüyü zorla
durduran Hikmet Aksoy. taksiden
inerek. kendisini köprüden attı.
Aksoy'un cesedi. bir süre sonra
Kuru'çeşme'dekıyıyavurdu. Aksoy'un
üzerinden. bir kama çıktı.
Hikmet Akso> 'un ıntihar sebebinin
henuzbelirlenemediğini belirten
yetkililer. olayla ilgili soruşturmanın
devam ettiğini kaydettiler.
65kiloeroin
AA (Bari) - İ tal> a'da. Türk plakalı bir
TI R'da 65 kilo eroin ele geçirildi.
Uyuşturucunun, îtalya'nın güneyindeki
Bari kentindeyapılan operasyonda
bulunduğu, Türk uyruklu şoförünün
tutuklandığı belirtildi. İtalyan polisi. bir
hafta önce de, yine Türk plakalı bir
kamyonda 71 kilo uyuşturucu ele
geçirmişti.
THY'de yeni uygulama
• İstanbul Haber Servisi - Türk Hava
Yollan. Atatürk Havaiimanı'nda
başlattığı yeni uygulama ileiç hatlarda
da her gTşede her hat için uçuş kartı
verebilecek. Konuy la ilgili-THY
tarafından dün yapılan yazılı
açıklamada şöyle denildi: "Kuyruğu ve
bekleme>itarihekanştıranbuçağdaş
uygulama. TH Ynin yeni yönetim
kadrosunun modern hava taşımacılığı
anlayışını açığaçıkarması bakımından
ilginçtir." Yeni yönetıciler Batı
standartlanndakı yeni hizmetieriyle
yolculara süper konfor yaşatacaklannı
öne sürüyorlar.
Otlar sergilenecek
• AA (Izmir) - Almanya'da daha
önce düzenlendiğinde AT ülkeleri
arasında büyük ilgi gören "Türkiye'nin
Faydalı Bitkileri Sergisi, 13-25 nisan
tarihleri arasında Izmir Atatürk Kültüı
Merkezi'nde açılacak. Ege Üniversitesi
Eczacüık Fakültesi Temel Eczacüık
Bilimleri Bölüm Başkanı Prof. Dr.
Necmettin Zeybek, amaçlarının
Türkiye*deki doğal ürünleri dünyaya
tanıtmak ve Türk kültürünün
özellikleriai yaşatmak olduğunu
belirtti.
Güıieşinvazgeçilemez eııerjisiDİLEK ZAPTÇIOĞLU (BerUn) •
' 'Türkiye dahil olmak üzere Ak-
denizülkelerindegüneş enerj isi,
elektrik üretimi için çok elverişli
bir kaynak oluşturuyor". Alman
Bilim ve Teknoloji Bakanlığı' nın
emriyle hazırlatılan bir uzman
raporu, güneş enerjisinin 21.
yüzyılda vazgeçilmez bir kaynak
haline geleceğini ortaya koydu.
Türkiye'de Ankara'nın hizasmdan asa-
ğıda kalan bölgede kurulacak büyük "gü-
neş enerjisi sanlnd!an"nın elektrik üreti-
minde nükleer veya termik santrallara'al-
ternatif teşkil edeceği belirlendi.
Hükümetleri ve bilim adamlannı güneş
enerjisi hakkında detaylı araşurmalara iten
nedenlerden biri, dünyamızın giderek ısı-
nıyor olması. Stern dergisinde yayımlanan
habere göre "sera etkisi"yle insanlann çe-
şitli biçimlerde atmosfere verdiği sıcak gaz-
lar uzaya dağılmak yerine dünya yüzeyi-
ne yakın tabakalarda birikiyor. Dünyanın
yüzeyi giderek ısınıyor ve mevsim kayma-
lan da bu "sera etkisi"ne bağlı olarak
açıklanıyor.
Dünyanın ısınmasına yol açan faktörle-
rin başında karbondioksit gazı geliyor.
Karbondioksit gazı özellikle kömür, pet-
rol, doğalgaı, benzin ve dizel gibi madde-
lerin yakılmasıyla açığa çıkıyor. Dünyada-
ki "sera etkisi"nin korkutucu sonuçlannı
Akdenizhavzasında güneş enerjisİ
(Bırkılometrekareye duşenkılovatsaatsayısıl \
30"
Yılda 1600 dençokkılovatsaatgünesgorenalanlar gunesener|isı
santrallarının ınsaatınaelvenslı
hesaba katan bilim adamlan aruk kömü-
re, petrole, doğalgaza altematif enerji kay-
nakları üzerinde durmaya ve araştırmala-
rını güneş enerjisi üzerinde yoğunlaştırma-
ya başladılar.
Almanya'da hükümet emriyle yaptırüan
ilk araştırmanın sonuçları, ülkemizin bü-
yük bölümünün içinde yer aldığı Akdeniz
havzası için şu noktalarda yoğunlaşıyor:
— Avrupa'da güneş enerjisi santralla-
rının inşaatına en elverişli bölge. Akdeniz
havzası. Frankfurt Üniversitesi Meteoro-
loji ve Jeofızik Enstitüsü Müdürü Prof.
ChristJan Schönvviese'nin kanısına göre
"Akdeni? havzasında yıllık ortalama gü-
neşli gün sayısı giderek artacak". Alman
meteoroloji uzmanlan, Ankara'nın güne-
yinden başlayan ve Kahire'nin hizasında
son bulan bu enîemde kışlanr da artık da-
ha az bulutlu geçeceğini ve yağmurlu gün-
lerin azalacağını beu'rtiyorlar.
-- Akdeniz'i boydan boya gecen kuşa-
ğın toplam yüzölçümü 6 milyon kilomet-
rekare. Bu yüzeyden santral inşaatına el-
vermeyen akarsulann, dağlık bölgelerin,
çöllerin ve tanm arazisinin çıkartUması so-
nucu geriye 4.6 milyon kilometrekarelik
bir alan kalıyor. Mali nedenlerle santral-
ların elektrik şebekelerine uzaklığının 50
kilometreyi aşmaması gerekiyor. Bu son
koşul Akdeniz çevresinde santral inşaası-
na elverişli alanı 510 bin kilometrekareye
indiriyor.
5 bin nükleer santral
— Bu dev alanın dörtte üçü Mısır, Lib-
ya ve Fas sınırları içinde kalıyor. Türki-
ye'de ise Çanakkale'nin güneyinden itiba-
ren Ege Bölgesi'yle Akdeniz Bölgesi sant-
ral inşaatına elverişli. Hesaplar şunu gös-
teriyor: Akdeniz'deki bu alanda kurulacak
santrallarla dünyanın elektrik ihtiyacının
dört katı elektrik üretilebilecek. Güneş
ışınlarını elektriğe çevirecek santrallar tam
5 bin nükleer santralın kapasitesini sunu-
yor ve en önemlisi, nükleer santrallann
risklerinden hiçbirini içermiyor. Güneş
enerjisi santralları hem temiz, hem üret-
ken, hem tehlikesiz hem de ucuz.
Ekonomik enerji
Ispanya'mn güneyinde ve ABD'nin Ka-
liforniya eyaletinde yapılan uzun vadeli de-
neyler, güneş santraİlarının ekonomik açı-
dan da diğerlerine altematif oluşturduğu-
nu ortaya koydu. Güneş santrallannın tek
dezavantajı, karanlığın bastırdığı, yani in-
sajilann en çok elektrik harcadığı saatleı
de yeterli kapasite sunamayışlan. Kalifor
niya'daki deneyde geceleri petrol yakıla
ralc santrallann yirmi dört saat çalışu- kal
ması sağlandı. Aynca güneş enerjisinin bi
bfSIümünün depolamp geceleri devreye so
kulması da mümkün. Amerikalı uzmanla
şimdi güneş enerjisinin depolanacağı deı
tanklar üzerinde çalışıyorlar.
Alman uzmarüann vardıgı bir sonuç da
ha var ki bu, Türkiye açısından büyüJ
önem taşıyor: Akdeniz havzasında yaygır
biçimde kurulacak güneş santrallarıyk
bölgedeki ülkeler elektrik ihtiyacını uzur
vadeli olarak karşılama şansına sahip. Gü-
neş enerjisinin yaygınlaşması ülke bütçe-
sine büyük tasarruf getiriyor. öneml
avantajlardan biri de yalnız dünyanın ısın-
masına değil havanın zehirlenmesine yol
açan karbondioksit gazjnın böylece daha
az açığa çıkması.
Güneşten faydalanma yollan
Güneşin yüzünü pek az gösterdiği Al-
manya'da bile hükümet emrinde kurulan
komisyonlarda güneş enerjisinden fayda-
lanma yollan tartışıüyor. Türkiye'deki gü-
neş enerjisine gıpta eden kuzey ülkelerin-
de araştırmalar sürerken ülkemizde Ener-
ji ve Tabii Kaynaklar Bakanhğı emrinde
kurulacak bir komisyonun konuya eğüme-
si; gelişmiş üfkelerdeki deneylerin ve bul-
guJarın da ışığında "güneş santrallan"nın
Türkiye'deki uygulanabilirliğini incelemesi
çok isabetli bir karar olacaktu-.
BEYAZ DİŞLİ DtNOZOR - "Bunlar herhaJde dişlerini fırçaJamıyor- nüyordu herhalde. Ohio eyaletindeki Colombus Lunapark'mda kurulan
du. Dişleri nasıl böyle sağlam kalmış peki!" Üç yaşındaki Brad Lubeü, Fantasia adında çocuk oyunları bölümü. yumurcakları heyecan ve hay-
babasının omzunda, bir dinozorutı dişlerini kontrol ederken böyle düşü- ret içinde bırakıyor. (Fotoğraî: AP)
Arkeoloji ve çevre konferansı
'Pamukkaleiçin
ilk kaznıa bu \ıFİstanbul Haber Servisi - Kül-
tür Bakanı Fikri Sağlar. arkeo-
loji biliminin. yerleşmelerin
doğal afetler ve savaşlardan da-
ha çok çevre kirlıliğinden ve
doğa dengelerinin insan eliyle
yok edildiğini gösteren önemli
kanular bulduğunu söyledi.
Atatürk Kültür MerkezTnde
(AKM) dün yapılan Arkeoloji
ve Çevre Konferansı'nda açıhş
konuşmasıru yapan Küllür Ba-
kan^Fikri Sağlar, Türkiye'de 3
bin antik yerleşmenin olduğu-
nun bilindiğini. bu yerleşmele-
nn genellikle nehir, göl ve denız
gibi su kıyılarında, yeşilin ve yi-
yeceğin bol bulunduğu yerlerin
yöresınde oluştuğunu söyleye-
rek, "Yanlış kentîeşme, pîansız
yatınmlar ve çarpık sanayileş-
me sonucunda. günümüzde
pek çok köy ve kasaba ve bu-
nun >anısıra tanm arazıleri yok
olma yolundadır"dedi.
Hükümetlerinin yok oluşu
önlemek için hazırlanan planı
uygulamaya koyduğunu, kısır
bürokratik çemberin kmlarak
bütçeye bu yıl için 15 milyarhk
bir ödenek konduğunu belirten
Fikri Sağlar. doğa ile tarihin
bütünleştiği en önemli merkez-
lerden Pamukkale ve Hıerapo-
lis'in kurtanlması için bu yıl ilk
kazmanın vurulacağmı söyledi.
Arkeoloji ve çevrenin birlikteü-
ğini çeşitli örneklerle açıklayan
Sağlar şunlan söyledi:
"Günümüzden birkaç yüzyıl
sonra İzmır'in Meles Çayı kıyı-
sında kazı yapacak arkeolog-
lar, alt tabakalarda alabahk
kılçıklannı. üst tabakalarda ise
kimyasal artıklan bulduklann-
da "uygar olduğu' savındaki
günümüz insanlanna kimbilir
ne gibi lanetler yağdıracaklar-
dır."
Dia gösterisi ile birlikte şiirsel
bir konuşma yapan Prof. Dr.
Fahri Işık, Noel Baba'njn do-
ğum yeri olan Patara'nın yok
ediliş öyküsünü anlattı. Pa-
tara'nın 3 > ıl içinde lalan edilişi-
ni duygusal ve şiirsel bir dille
anlatan Işık. konferansa katı-
lanlar tarafından büyük bir
coşku ile alkışlandı. Patara ile
çevrenin ve doğanın talan edili-
şinin altında yatanı, "Para ge-
lince bilgiden önce..." sözleriyle
ıfade eden Jşık, "Kurtulusa 5
kala Patara"daydık"diyerek,
Patara'nın kurtuluşundan
umutlu olduklannı vurguladı.
Prof. Dr. Mehmet Karpuzcu
da bakir bir çevre bulmanın ar-
tık mümkün olmadığını belirt-
ti.
Tıp öğrencisiııinderdi, kalabalık sınıflarFÎGEN ATALAY (İstanbulK'Hekimlik, iyi bir tıp bilgisi ve becerisi
ile birlikte kişinin insan sevgisi, alçakgönüllülük, moralde tutarlıhk,
soğukkanhlık gibi insani özellikleri de taşımasını gerektiren bir mes-
lektir."
Bu tanım, Türkiye Büyük Millet Mecli-
si Araştırma Komis>onu'nca hazırlanan
"Türkiye'de Tıp Eğuimi" konulu rapor-
dan alındı. Türkiye'de bu tanıma uygun
doktorlar yetişip yetişmediği. yetişmiyor-
sa nedenini, tıp fakültelerinin sorunlannı,
çözüm önerilerinin neler olabileceğini fa-
külte yönetıcılerine. öğretım üyelerine ve
öğrencılere sorduk. Görüştüğümüz kişi-
ler. tıp fakültelerine kapasıtelerinın üstün-
de öğrenci alımının kaliteyi düşürdüğü
görüşünde bırleştiler.
Kapasite ûstû öğrenci
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi öğ-
retim üyesi Prof. Dr. Coşkun Özdenur. tıp
fakültelerinin sorunlannı şöyle özetledi:
"Türkiye'de son yıllarda okullaşmayı
arttırma gerekçesi ile kalite göz ardı edil-
mış. mınımum koşullar gerçekleştınlme-
den üniversite sayısı arttınlm;ştır. Bu
nedenle sayısı 25'e varan lıp fakültelerin-
dekı eğitimde çok ciddi. kaygj vericı bir
kalite söz konusudur. Gelişmiş tıp fakülte-
leri kapasitelerinin üstünde öğrenci alma-
v a zorlanmaktadırlar. Gelişmiş olanlar da
dahil hiçbır tıp fakültesinde ciddi bir kalite
kontrolü yoktur. Eğitimin eleştirisi. revız-
yonu, değerlendirilmesi. yenilenmesi söz
konusu değildir. Tıp Eğitimi Araştırma
Enstitüleri yok edilmiştir. Daha iyi. daha
çağdaş bir eğitimin sağlanması için hiçbır
zaman ıvı işlememiş olan denetim meka-
nızmalan son on yıl içinde tam anlamı ile
iflas etmiştir. Tıp eğitimi genellikle rasge-
lelik ve başıboşluk icindedir. Tıp fakültele-
rinin öğretim üyesinden yararlanmalan
daima yetersiz kalmıştır. Fakülteler. gö-
revli öğretim üyelerinin bilgisini, emeğini,
yeteneğini başka kurumlarla yersiz. ada-
letsiz, kendileri için verimsiz bir biçimde
paylaşmak durumundadırlar Türkiye'de
ihtiyaçtan fazla hekim üretme yoluna gi-
dilmiş, sağlam, gerçekçi bir sağlık politi-
kası oluşturulmamıştır."
İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fa-
kültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Yavuz
Bozfakıoğlu. tıp fakültelerindeki eğitimin
kalitesinin giderek düştüğü görüşüne ka-
tılmadığını belirterek "Her yıl verdiğimiz
mezunlar. bir önceki yıla göre daha iyi.
1991 yılı mezunlan 1990 mezunlanndan,
1992mezunlan 1991 mezunlanndan daha
iyi olacak" dedi.
En önemli sorunun. fakülte kapasitesi-
nin üstünde öğrenci sayısı olduğuna dık-
kat çeken Prof. Bozfakıoğlu, bunun da
kalite düşmesine neden olmadığını yalnız-
ca öğrenciyi zorladığım söyledi. İstanbul
Tıp Fakültesi'nde üç bine yakın öğrenci
olduğunu, yaklaşık 400 olan öğretim üyesi
sayısının daha çok öğrenciyi eğitmeye ye-
teceğini kaydeden dekan yardımcısı, an-
cak fakültedeki fiziki koşullann buna
yeterli olmadığını vurguladı.
AŞIPI çaba gerekiyor
İstanbul Tıp Fakültesi altına sınıf ö|-
rencışi intern doktor Nur Kaşkır'a göre
ise "Öğretim üyesi çok da olsa bir sırufta
400 öğrenci olması yılgınlık uyandınyor."
Türkiye'deki up eğjtirninin çarpıcı sorun-
lan bulunduğunu belirten Kaşkır şunlan
sövledi:
"Biz bu okula çok yüksek puanlarla bi-
rind tercihimizi kazanarak girdik. Ancak
beklentilerimiz gerçekleşmedi. Anadolu'-
daki tıp fakültelerinde öğrenciler giderek
öz saygılannı yıtınyor. Içyüzünü bilsey-
dim "tıp" demezdim. Kalabalık sınıflarda
iyi doktor olarak yetişmek için aşın bir ça-
ba harcamak gerekiyor. Oğrenciye bu
kadar yüklenilmemeli, organize olunması
gerekli. Pratisyen hekimliğin yeri belli de-
ğil."
Fakültenin bırinci sınıf öğrencileri Aslı-
han Semiz ve Ali Çimen'e göre en önemli
sorun kalabalık sınıflar. Bu nedenle eğiti-
min yetersiz kaldığına değinen Ali Çimen,
"350-400 oğrenciye ulaşmak. hepimizin
iyi birer doktor olmamızı sağlamak çok
zor. Birevse! olarak kendımizi ispatlama-
mız gerekiyor. Uygulamada güçlük çeki-
yoruz. 20 kişilik bir masaya 1 ya da 2
kemik düşüyor. İncelemek için sıramızm
gelmesinı bekliyoruz" dedi. Oğrend sayı-
sının çokluğunun uygulama olanaklanra
kısıtladığmı belirten Aslıhan Semiz. sayı-
nın daha az olması halinde öğrencilerin
yeteneklerinin ortaya çıkabileceğini söyle-
di.
Tıııistik sağhkpersoneliiçin kursÖZCAN ÖZGÜR (Muğla) - •"Gideceğim ülkede ne gibi sağlık
sorunlan ile karşılaşacağım? Hastalanırsam nereye, nasıl
başvuracağım." "Tedavim sırasında masraflan ne şekilde
karşılayacagım?" ...Turistlerin seyahate çıkarlarken duy-
duklan en büyük endişe bu.
Tunstlerin bu endişelerinin gideri-
lebilmesı, "turizmde sağlık sorunu"-
nun bir çözüme kavuşturulması için
kollan sıvayan ilk kuruluş Muğla
Tabip Odası oldu. Muğla Tabip
Odasf nın geçen yıl başlattığı girişim-
ler sonucunu verdi. Şimdi bu sorun-
lann çözümü için "pilot bölge" seçi-
len Muğla'nın Marmaris ilçesinde
"tunstık sağlık personeli" yetiştir-
mek üzere bir haftalık kurs başlatılı-
yor.
Muğla Tabip Odası'nın ginşimlen
şonucu Uluslararası Dünya Sağlık
Örgütü'nün de desteğini alan Türk
Tabıplen Birlığı tarafından "turizme
yönelik sağlık personeli yetiştirmek
üzere" uvgulamaya konulan proje-
nin ilk adımı Marmaris'te atılıyor.
Muğla Tabip Odası Başkanı Dr.
Mustafa Ulusoy'un verdiği bılgiye
göre 21 Mart 1992 Cumartesi günü
Marmaris'te bir haftalık kurs başla-
tılacak. Kurs çerçevesinde ilk iki gün
yapılacak semmerlerin açılışına Tu-
nzm Bakanı Abdülkadir Ateş ile
Sağlık Bakanı Dr. Yıldınm Aktuna
kdtılacak.
"Henüz Türkı>e'nin sağlık sorun-
lan bir çözüme kavuşturulmamışken
böyle bir uvgulamanın lüks gibi gö-
rünebıleceğinı. oysa Tabip Odasf nın
bunu böyle görmediğini" belirten
Muğla Tabip Odası Başkanı Dr
Mustafa Ulusoy, "Yapacağımız ça-
lışma, Türkiye'nin sağlık hizmetinin
dünva sağlık hizmeıi ile entegrasyo-
nuna katkı sağlayacaktır" diyerek
şunlan söyledi: *
"Dünvada her yıl 400 milyon kişi
tunstik seyahate çıkıyor. Bunun 150
milyonu Akdeniz ülkelerinde dola-
şırken en az 5 milyonu da Türkiye'ye
gelmekte. Turist nereye gidersegits'in
kendı grubunun riskini ve de gittiği
ülkenin sağlıkriskinitaşımakta. Baş-
ta A1DS olmak üzere bütün bulaşıcı
hastalıklar onlann korkusu. Bu ne-
denle Dünya Sağlık Örgütü (WHO)
1973'te İspanya'da, 1988'de İtaha'-
da 'uluslararası turizm ve sağlık' ça-
lışmalannı başlattı. Çalışmalann
amacı. bu alanda uluslararası bir
standardizasyon sağlamak."
Bu çalışma için "Muğla'yı pıloı
bölge seçtiklerini ve gelecek yıl aynı
çalışmanm Antalya'da gerçekleştiri-
leceğini" belirten Dr. Mustafa Ulu-
soy. uygulama ile ilgili şu bilgileri
verdi:
'•Avrupa ülkeleri günümüzde tıp
fakültelerinde turizm için uzman he-
kim yetiştirmekte. Bu anlamda üni-
versitelerimizin açık bıraktığı eğitim
boşluğunu da dolduruyoruz. Amacı-
mız turizmin acil sağlık sorununun
çözümünü arayıp bulmak ve buna
katkıda bulunmak. Bu amaçla 21-28
mart tarihleri arasında Marmaris'te
kurs düzenledik. Bu kursa kursiyer
olarak Türkiye çapında 139 doktor
ile 50 yardımcı sağlık personeli katı-
lacak. Aynca 40 yardımcı sağlık per-
sonelinin Muğladan katılacağı kurs-
tan TÜRSAB'ın belirleyeceği 50
turizm elemanı da yararlanacak."
Türk Tabipleri Birliği tarafından
Marmaris'te Altınyunus Otel'de dü-
zenlenen bir haftalık kurs 21 mart
cumartesi günü saat 09.00'da gerçek-
leşıinlecek seminer ile başlayacak.
EH3TAROT
900 900 150
Tarot
Sıradan bir fal
değil...
İnsanlığın
tanıdığı e
eski
keharf
yönterr
ATA NİR
sizi Tarot
kehanetleri
tanıştınyor..
Arayın.
ALO
BiLGi
I *rki\(''ııîıt IKT vcrînclcıt stk
nislerin*i/in
Hikikadır. Alo Bilm P.K. 16 Turab\ü İM.