15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAU CUMHURİYET HABERLER SAYFA 19 Bush'un zor günleri ABD Başkanı George Bush, Amerikan kamuyonuda popülerlik düzeyinin giderek düştüğü bu günlerde dinlenebilmek için hafta sonlarında soluğu talil evindeahyor. Geçen hafta sonunuyjne Camp David'de geçiren Bush, dün Beyaz Saray'a döndüğünde oldukça neşeliydi. OrduGünü'ndeRusaskerleri * Rusya'nın başkenti Moskova'da önceki gün olayh bir biçimde kutlanan Ordu Günü'nde, törene kaülmayan askerler de vardı. Sovyet ordusunun kuruluşunun 74. yıldönümünü kutlamak üzere düzenlenen. ancak bu yıl adı degişürilerek "BabaToprağını Savunma Günü' haline getirilen günü. askerlerin bir kısmı, kışlalarında oturarak bikk güreşi yapmakla geçirdi. (Fotoğraf:REUTER) Bulgarlar yaşlanıyor AA (Soîya) - Bulgarların hızla yaşlandığı, bunun yanı sıra es- kiye oranla daha sık hastalan- dığı ortaya çıktı. iSağlık' Bakanlığı'na bağlı Sağhk-Demokrafik İncelemeleri Laboratuvan Müdürü Zdravko Bogdanov, yaptığı açıklamada, ulkede olüm oranırun arttığını, buna karşılık doğum oranının azaldığını belirtti. Emekli sayısının da hızla art- tığını ifade eden Bogdanov, bu- na paralel olarak çalışan nufusun oranının da düştüğünu kaydetti. Bogdanov, ulkede bebek ölumlerinin görmezlikten geli- nemeyecek derecede büyük bir oranda olduğunu da belirterek Bulgaristan'ın, bebek ölumle- rinde Avrupa'da üçuncu sırada bulunduğunu açıkladı. Madonnaile çay-kahvesohbeti Ünlü pop şarkıcısı Madonna, önceki aksam alısılmısakşam alışılmışın oldukça dışında bir görüntüyle hayranlarının karşısma çıktı. Tekvizyonda canlı olarak y ayınlanan 'Kahve Sohbeti' adlı programda şarkıcı Barbra Streisand hakkındayapılan bir tartısmada kahve eşliğinde bol bol dedikodu yapan Madonna, programın sonunda Streisand'ın da ekibe katılmasının ardından, yaptığı dedikoduları unutturmak için epeyce uğraşmak zorundakaldı. (Fotoğraf.REUTER) Marmara bölgesine yönelik yayın yapmak istıyor TV 'Flash' devrede H l f a Veldet VelİdedeOglll PO/?77?£/H.V.VELİDEDEOĞLU I Baştarafı'.. Sayfada Böyiesibr felaketten ka- 'ınmak için toplumun çok ieğişik kesinlerine ozellikle çinde yaşaağımız dönemde mem/i görevler düşüyor. Devleli yömtenler, iktidar- ia olsun muhaiefette olsun ûyasal parâler, başta der- nek ve sendikalar olmak üzere tüm sıvil toplum kuru- luşları, tabû basın ve yayın organlarımn yöneticileri. gazeteci ve vazarlar, eğer hu topraklardc barış ve huzur içinde yaşmmasını istiyor- larsa, tümünün bu konuda olağanüstü duyarlüık gös- termeleri gtrekir. Çünkü, ırkçı ve şoven vaklaşımlann bir kan dava- sı halinde karşıhklı olarak tırmandırılmak istendiğine üişkin işarctler git gide be- lirginleşiyor. "Türk - Kûrt düşmanuğı'nın tohumları ekiliyor. Bir zamanlar "ülkücü" diye tammlanan çevrelerde, bugün kendilerini boşluk i£inde hissedenlerin tehlikeli bir oyuna yöneldiklerini gösteren belirtiler de dikka- tiçekiyor. 12 Eylül öncesi ve sonrasından ders almamış olacaklar ki. hâlâ "Yeni bir düşman'lc birlikte politika sahnesinde kendilerinin güç kazanacaklarına inanıyor- lar. Böyle düşünenler kuşku- suz "Kürtçüler" arasında dç var. Birkez daha yinelemek is- teriz: • Irkçı ve şoven yaklaşım- larla Anadolu insanını birbi- rine kırdıracak oyunları bozmak, bir insanlık görevi- dir. Yoksa, gerçekten Sayın Demirel 'in deyişiyle bir fe- laket yaşcnır. ' Bahar yaklaşırken, so- rUmluluk duyan herkesin bu konuyu bir defa daha serin- kanlı biçimde düşünmesini diliyoruz. SİNA KOLOĞLU (tstan- bul) - Yeni bir özel TV daha ya- yın hayatına giriyor. Daha ön- ce adını Flash TV olarak duyu- ran ve Bursa'da merkezi bulu- nan özel TV bugünlerde test ya- yınlanna başladı. Flash TV'nin sahiplerinden Ömer Göktürk yayın için yasayı beklediklerini bu arada da ozellikle İstanbul'a yonelik yayın genişletme çalış- malanna devam edeceklerini söyledi. Çalışmalarını sessiz bir şekil- de surdüren Bursa'nın tanınmış brode sanayii kuruluşlanndan olan Goktuğ Brode'nin kurdu- ğu Flash TV'nin test yayınları ekrana gelmeye başladı. Yayın için kurulan Goktuğ Elektronik AŞ'nin Yonetim Kurulu Başka- nı da olan ömer Goktuğ konu- ya ilişkin verdiği bilgide yayın- ların Kınalıada'da kurulan ve- riciden geldiğini söyledi. Goktuğ İstanbul'da bir büro kiraladıklannı ve burada yayın- lar için koordinasyonu sağlaya- cak olan devamlıük studyosunu kuracaklarını söyledi. Goktuğ, hava şartlarının kö- tü gitmesi nedeniyle daha önce planladıkları verici yerleştirme işlemlerinde gecikmeler olduğu- nu, en kısa zamanda Okmeyda- nı, Beykoz, Yuşa Tepesi ve Ulus'ta guçlü vericiler koyacak- larını söyledi. Bursa için yayın sorununu çö- zumlediklerini Bursa Kühür ve Sanat Vakfı'nın daha önce kur- duğu verici sistemini kiraladık- larmı soyleyen Goktuğ, "Şu an- da yayın yapamayız. Yasayı beklemek zorundayız" dedi. Flash TV diğer özel TV ka- nallarının aksine uydu kirala- mak yerine radyo Iink hatlarını kullanarak yaym yapmayı deni- yor. Ömer Goktuğ ilk aşamada İstanbul, daha sonra İzmit Kel- tepe'de kuracakları verici ile iç Marmara'ya yonelik yayın yap- mayı düşündüklerini söyledi. Teknik altyapının tamamlan- mak üzere olduğunu, Bursa'da duşünülen stüdyo inşaatının ya- pımının devam ettiğini vurgula- yan ömer Goktuğ, prograın ba- zında da bazı projelerinin oldu- ğunu söyledi. Goktuğ yerli ya- pımlar konusunda görüşmelerin devam ettiğini sözlerine ekledi. • Baştarafı I. Sayfada olmuştu. Aynı zamanda kalbin- den rahatsız olan Velidede- oğlu, 17 şubat gününden bu ya- na Amiral Bristol Hastanesi Kardiyoloji Servisi'nde tedavi görüyordu. Önce yoğun bakım iç ünitesine ahnan Velidedeoğ- lu'nun son iki gündür aynı ser- visin dış ünitesinde tedavisi ya- pılıyordu. Velidedeoğlu'nun dün yeniden ağırlaştığı ve 20.45 sıralannda kalbine yenik düştü- ğü bildirildi. Velidedeoğlu'nun vasiyeti üzerine cenazesi 2 gün bekletil- dikten toprağa verilecek. Veli- dedeoğlu'nun cenazesinin bu vasiyeti nedeniyle perşembe gü- nü Erenköy Camii'nde kılına- cak öğle namazından sonra Ka- racaahmet Mezarhğı'nda topra- ğa verileceği öğrenildi. Kurtuluş Savaşı'nda ve cum- huriyetin ilanında Meclis çalış- Bir gazeteci cinayeti daha • Baştarafı /. Sayfada banca ile çok yakından ateş ettiği ve olaydan sonra bir motosikletle kactığı, Altun'un kalabalık arasında vurulması olayında bir kişinin de gözcülük ettiği görgü tanıklannca iddia edildi. Başından ve göğüs bölgesin- den 7 kurşun yarası alan Cen- giz Altun (24) ^ K Hastanesi'- ne kaldırılmak istenirken yolda yaşammı yitirdi. Batman Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, görgü tamklaruun verdiği eşkâl üzerine saldırganın takibine ve olayın araştırması- na başlandığım bildirdiler. Yeni Ülke Gazetesi Genel Ya- yın Yönetmeni Hüseyin Aykol, Cengiz Altun'un "karanlık gilç- lerce öldürüldüğünü" dün bir telgrafla Başbakan Süleyman Demirel'e iletti. Aykol, Başba- kan Demirel'e gönderdiği telg- rafta, "Gazetecilikten başka uğ- raşı olmayan bir kişi daha öldü- rülürken Başbakan olarak ken- dinizi hiç sorgulamıyor" musunuz" diye sordu ve şöyle devam etti: "Cengiz, gerçeğin peşine düş- müş bir avuç gazeteci arkadaşı- mızdan sadece birisiydi. Biz, onun bıraktığı yerden devam edeceğiz. Ne kontrgerilla, ne Hizbullah-kontra ne de başka karanlık güçler bizi yolumuzdan döndüremez." Cengiz Altun'un silahu bir saldın sonucu öldürülmesi ne- deniyle Yeni Ülke gazetesinin Istanbul'daki merkez bürosun- da bir açıklama yapan gazetenin yaym • koordinatörü Mehmet Oğuz, Altun'un daha önce de Gercüş Jandarma Karakolu'nda ölümle tehdit edildiğirü söyledi. Oğuz, Altun'u öldürenlerin Vedat Aydın, Mikhail Bayru ve 2000'e Doğru Dergisi muhabiri Halit Güngen'i de öldürdükle- rini ileri sürdü. Yeni Ülke Ya- yın Koordinatörü Oğuz, "Hizbi-kontra" cinayetleriyle ilgili yayınlanndan sonra tehdit telefonlan aldıklanm, iki gün önce de kimliği belirsiz iki kişi- nin, Altun'un Batman'daki evi- ne gelerek ev sahibine "Cengiz Altun burada mı oturuyor" di- ye sorduğunu açıkladı. Cengiz Altun'u vuranlann kontrgerilla olduğunu ve cina- yetin demokrat ve aydın çevre- lerini kuşatan "bahar sendro- mu" politikası çerçevesinde iş- lendiğini ileri süren Oğuz, Bat- man muhabiri Altun'un daha önceki tehdit edilişine ilişkin şu bilgiyi verdi: "Ekim ayının ilk haftasında Mardin'deki kontrgerilla katü- amlanyla ilgili olarak haber top- lamak için bölgeye giden Bat- man bürosu muhabirimiz Cen- giz Altun, iki gun boyunca göz- leri« elleri ^ajyj göjjjdtında tu- tuldn. Gercüş Jandarma Kara- kolu'nda 'Dua et ki seni aldığı- mıa görenler oldu. Yoksa kayıt- lara geçemezdin' şekünde tehdit edildikten sonra savcılığa çıka- rümadan serbest bırakılmıştı." 'Kürt realitesi'ni tanıyanlann bu realiteye saldırdıklannı belir- ten Oğuz, hükümeti cinayeti kı- namaya ve sorumlulannı bul- maya davet ettiklerini söyledi. Emniyet Genel Müdürü Yıl- maz Ergün, Yeni Ülke Batman muhabiri Cengiz Altun'un öldü- rülmesi olayının çok yönlü ola- rak soruşturulduğunu bildirdi. Genel Müdür Ergün, gazeteci- lerin konuya ilişkin sorusunu, yanıtlarken "Haberi alır almaz sayın valimizle irtibata geçtik. Olayın derhal ve çok yönlü ola- rak soruşturulması için talimat SHP'de Kurtıüan 70 kişi yine çığ altında • Baştarafı 1. Sayfaâa da genel sekreter yardımcısı olması nedeniyle şansırun daha fazla olduğu belirtiliyor. . Bu arada İstanbul'da bir grup feministiıı yaptığı açıklamada şöyle derildi: "Bu parlamento, kadm so- runlanns duyarlı olmayan er- kek bir parlamentodur. Böyle bir bakarlığın başma bu oluşum içinden ümsenin getirilemeye- ceği açıkar. Kadın sorunu, gü- nü kurtartnaya yönelik göster- melik poitikalarla değil, kadın- lann talolerini, sorunlanru cid- diye alar kadro ve progTamlar- la çözül«bilir." Ankaıa'da da aralannda An- kâra Bilîükşehir Belediyesi 'Ka- dınlann \nkarası Komisyonu'- nun da julunduğu çok sayıda kadın kıruluşu ortak bir açık- lama yajtı. Açıklamada kadın sdrunlar bakanlığının kurulma- sıhın önenmek istendiği belirti- lerek "liz kadınlar, kadın so- runlan lakanhğının kurulması- nı, kadu mücadelesınin, kadın hareketnin bir kazanımı olarak görüyouz" denildi. TÜRK K/U.P VAKFI S«lık Merkezlenmiz, Y"ni Cihazlan ve U m a n Kadrosu ile Hijmetinizdedir. T < 275 12 44/45 Z~* 58 66-Fax. 266 47 12 U Baştarafı 1. Sayfada lunduğu bir taksi ile bir kam- yondan haber alınamadı. Altın- su köyünde çığ altında kalan Nazım Gelici ve Erkan Gelici- nin cesetleri kar altından çı- kanldı. Siirt'in Şirvan ilçesine bağlı Akçaynr köyünde iki evin üze- rine çığ düşmesi sonucu kar altına kalan evlerdeki 9 kişi köylüler tarafından kurtanlır- ken 40 kadar hayvanın büyük çapta hasara uğrayan evde bulunduğu belirtildi. Yurttakış Orta Akdeniz ve Balkanlar üzerinden gelen soğuk ve ya- ğışlı hava, bütün Türkiye'de yaşamı olumsuzetkiliyor. Kö- tü hava koşullannın etkilediği kara, hava ve deniz ulaşvmın- da son durum şöyle: Karayollarr. Kırklareli'nin Dereköy sınır kapısı ulaşıma kapandı. Demirköy, Vize, Pı- narhisar ve Kofcaz ilçelerine bağlı 57 köy yolu kapalı bulu- nuyor. Trabzon, Giresun, Ri- ze. Artvin, Gümüşhane ve Bayburt'ta ulaşıma kapalı bin 250 köy yolunu açma çalışma- ları sürüyor. Van-Tatvan. Van-Yeniköprü- Yeniköprü- Yüksekova, ılakkâri-Yeni- köprü. Hakkâri-Çukurca, Yüksekova-Şemdinli. Yükse- kova-Esendere, Çaldıran- Doğubeyazıt, Ayrın-Kacak- başı, Bitlis-Mutki. Tatvan- Hizan, Tatvan-Mutki, Biths- Bölükyazı, Hizan-Aksar, Adilcevaz-Güldere, Erciş- Patnos, Tatvan-Ahlat-Adilce- vaz yollan halen ulaşıma ka- palı. Kar yağışının sürdüğü Şır- nak'ta, Şırnak-Uludere, Ulu- dere-Beytüşşebap, Şırnak- Eruh, Diyarbakır-Dicl-\ Dicle-Lıce yollan ulaşıma ka- palı bulunuyor. Yoğun kar yağışı vc tıpi yü- zünden iki gündür kapılı bulu- nan Kayseri-Ankara karayo- lu veniden ulaşıma açıldı. Kırşehir'de 178, Nevşehifde 103, Niğde'de de 85 köy yolu ulaşıma kapalı. Havayollan: Türk Hava Yollan'run dün yapılması ge- reken İstanbul-Diyarbakır ve İstanbul-Ankara-Gaziantep uçak seferleri iptal edildi. Üç gündür yapılamayan Ankara- Van uçak seferlerine dün yeni- den baslandı. Denizyollan: Çanakkale ve çevresinde etkili olan kar yağı- şı nedeniyle Gelibolu, Lapse- ki. Çanaİckale-Eceabat araba vapur seferleri ile Çanakkale- Kilitbahir arasındaki motor seferleri iptal edildi. Kapalı yolfiMM Gaziantep'in Kilis ilçesi Po- laybey köyünde meydane ge- len olayda Miyafer Çorba adlı 16 yaşındaki genç kız zehirlen- di. Köy yolunun kapalı olması yüzünden hastaneye görütüle- meyen genç kız ancak dün sabah yola çıkarılınca kurtan- lamadı. Okuiiaptafll Elverışsiz hava koşullan yü- zünden 23 ildeki ilk ve orta dereceli okullarda öğrenime ara verildi. Okullarda son du- rum şöyle: Kayseri 2 mart, Bitlis ve ilçelerinde 27 şubat, köylerinde 2 mart, Van, Bin- göl, Nevşehir. Hakkâri ve Karaman'da 27 şubat, İstan- bul. Yozgat, Kırşehir, Niğde, Kars ve tzmit'te 26 şubat, Ordu'nun İkizce ilçesinde 2 marta. Gölköy ve Akkuş'ta 27 şubat. Kabataş ve Mesudiye'- de 26 şubat, Konya-Bozkır 27 şubat, Sarayönü, Kadınhan, Taşkent, Güneysınır ve Taş- kent ilçelerinde 26 şubat, Samsun'un Salıpazan ilçesin- de 2 mart, Asarcık ve Ladik, Ayvacık 27 şubat. köylerinde 2 mart, Tekkeköy ilçesi ve köylerinde 27 şubat, Adana'- nm Feke, Isparta'nın Yalvaç, Giresun'un Şebinkarahisar ve Alucra. Muğla'nın Çameli 27 şubat, Kahramanmaraş- Andırın. Batman-Baykan ile Rize'nin köylerinde 26 şubat, Balıkesir 27 şubat, Ancak'ta 28 şubat, Şırnak kent merkezi ve Güçlükonak ilçesinde 2 marta kadar öğrenime ara ve- rildi. İstanbul İstanbul'da üç gündür ara- lıklarla süren kar yağışı kent içinde deniz, hava ve kara ula- şımında aksamalara neden oluyor. Yollann açık tutulma- sı için çalışmalar aralıksız sür- dürülüyor. Önceki gece mey- dana gelen don sabah ulaşım- da aksamalara neden oldu. Buzlanan yollar tuz atüarak ulaşıma açıldı. Şehir Hatlan'run Çınarcık-Pendik seferi iptal edildi. Diğer hatlardaki sefer- ler ise gecikmeli olarak yapıla- bildi. lstanbul'un çevre illerle olan karayolu bağlantısı açık. İSKİ'den yapılan yaz\lı açıklamada soğuk havalarda don olaylannın görülebileceği hatırlatılarak aboneler. su sa- yaçlannın donmasma karşı önlem almaya çağnldı. verdik. Soruşturmayla yakın- dan ilgiliyiz" dedi. Basın Konseyi Başjcanı Oktay Ekşi de olayla ilgili olarak Baş- bakan Süleyman Demirel'e gön- derdiği telgrafta, hükümetin gö- reve başlamasından itibaren yüz gün bile geçmeden 2 gazetecinin öldürüldüğünü, bir gazetecinin de işyerinin bombalandığını ha- tırlattı. Ekşi, bu sure içinde çeşitli olaylarda gazetecilerin dövüldü- ğünü ve fotoğTaf makinelerinin alındığını, kınldığını ifade ede- rek şöyle dedi: "Basın mensup- larının görevlerini hakkıyla ya- pabilmeleri için devletin deste- ğine en fazla muhtaç olduklan sırada karşılaştığımız tablo, so- rumluluğunu taşıdığımz hükü- met için maalesef başanh değil- dir. Taşıdığımz tarihi sorumlu- luğun gereğini bir an önce yeri- ne getireceğinize, kaynağı ne olursa olsun terörün tüm odak- larını söndüreceğinize, meslek- taşlannuzın ve tüm yurttaşları- mızın huzur içinde yaşayacağı bir Türkiye'yi bizlere gösterece- ğinize inanmak istiyoruz. Siz, bu Türkiye'yi gerçekleştirmek için oradasınız." Merkezi Diyarbakır'da bulu- nan Güneydoğu Gazeteciler Ce- miyeti, gazetecilere yönelik öl- dürme eylemlerinin kaygı veri- ci boyutlara trrmandığını kayde- derek cinayetlerin basını görevi- ni yapmaktan alıkoyamayacağı- m bildirdi. Batman'da üçüncü faili meçhul cinayet 1968'de Batman'ın Gercüş il- çesinde doğan ve iki yıldır Yeni Ülke gazetesinde görev yapan Cengiz Altun'un, birkaç gün önce kimliği meçhul kişilerce ev adresinin sorulduğu ve takip edildiği bildirildi. Gazetenin Batman büro tem- silcisi Hayrettin Çelik, üç kişi- nin Cengiz Altun'un evini ara- dığını ve sürekli adresini sor- dukları konusunda kendilerine bilgi geldiğini söyledi. Cengiz Altun'un öldurülme- si, Batman'da üçüncü "faili meçhul" cinayet olarak polis kayıtlanna geçiyor. tlk faili meçhul cinayet 27 ocakta işlen- di. Beşiri ilçesine bağlı Uçkuyu- lar köy muhtan Hüseyin Pa- mukçu, Batman kent merkezin- de gündüz gözüyle öldüruldü. Sol görüşlü olarak tanınan muhtar Hüseyin Pamukçu'yu tabanca ile vuranlann izine bu- ğüne kadar rastlanamadı. İkinci faili meçhul cinayete kurban gıden bakkal Metin Elikçi, 12 şubatta, dükkânını kapatıp evine giderken dün Cengiz Altun'un vurulduğu yer- de kafasına vurulan sert cisim- le yaşamını yitirdi. Faili meçhul cinayetlerle bağ- lantısı olduğu öne sürülen Hiz- bullahçılann Güneydoğu'daki varhklan, ilk kez Batman'da ge- çen yıl sonunda bir kepenk ka- pama eylemi ile ortaya çıktı. Aralık başında, bölgedeki olaylann rroteste edilmesi ama- cıyla kapanan dükkânlardan bazılan, Hizbullah yanlılarınca kundaklandı. Buna misilleme olarak kepenk kapamaya katıl- mayan kimi Hizbullahçılann dükkânlan da karşı tarafça ya- kıldı. malanna tanık olan Velidedeoğ- lu, Ankara Hukuk Fakültesi'ni bitirdikten sonra yurtdışında doktora yapmış, 1934 yıhnda İs- tanbul Üniversitesi Hukuk Fa- kültesi Medeni Hukuk Doçent-' liği'ne atanmıştı. 1942'de profe- sör olan Velidedeoğlu, 1948'de ise ordinaryüslüğe yükselmişti. Öğretim üyeliği döneminde çok sayıda öğrenci yetiştiren Velide- deoğlu'nun 'Medeni Hukuk' alanında yayınlanmış çok sayı- da kitabı bulunuyordu. 1961 Anayasası'nın hazırlık çalışma- larına katılan Velidedeoğlu, 1942 yıhndan beri gazetemizde yazıyordu. Atatürk'ün Büyük Nutuk'unu 'Söylev' adıyla gü- nümüz diline çevirerek geniş kit- lelerin bu önerrüi tarihsel belgeyi okumasını sağlamıştı. Velidede- oğlu, 5 Ocak 1992'den beri Mil- liyet gazetesine yazıyordu. Ne dediler? Atatürk ilkelerinin savunucuşu Haber Merkezi - Ordinaryils Prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidede- oğlu'nun ölümü büyük üzüntü yarattı. Dostlan, yakınları ve okurlan, Türkiye"nin büyük bir aydını, hukukçuyu ve yazan yi- tirdiğini bildirdiler. Velidedeoğ- lu'nun ölümü ile ilgili görüşler şöyle: tlhan Seiçuk: Türkiye'nin bü- yük kaybıdır. Bunu söylemek bi- le gereksiz. Yanm yüzyüdan beri yazdığı gazetesinden ayrı düş- mesi ölümünü daha da aalaştiT- mıştır. Anadolu aydınlanması- nın en büyük adlanndan biridir. Sami Karaören: Kurtuluş Sa- vaşı'nın bütün acılannı çekmiş, ilk Meclis'in kuruluşuna lanık olmuş ve kendisini büytik bir hukukçu olarak yetiştirmiş, bil- ginlik niteliğini kazanrruş bu de- ğerli hocamız, Ordinaryüs Pro- fesör Hıfzı Veldet Velidedeoğlu- nun ölümünü bu kışm acılı gün- lerinde öğrenmekmiş demek yazgımız. Bu ne acı, onun şu sözlerini hiç unutamıyorum: "Sami Bey Cumhuriyet gazete- sine yazışımın mayıs ayında 50. yıhm doldurmuş olacağım ve 1992 mayıs ayında 50 yılını dol- durmuş olarak yazı yazmaya son vereceğim. Bütün dileğim bugü- ne ulaşmaktır" demişti. Gerçekten yeri doldurulmaz bir hukukçumuzu, Atatürk Türkiyesi'ne gönül vermiş ger- çek bir yurtseveri, yüreğinde so- rumluluk duygusunu hiç eksilt- meden yaşayan bir bilge kişiyi kaybetmenin acısını, yaşadığım sürece yüreğimden çıkarmayaca- ğım. Işıklar içinde yatmasını di- liyorum. Oktay Akbal: Çok büyük bir kayıp. Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilkelerini yıllardır savunan bir düşünce adamım kaybetme- nin acısını duyuyorum. Yerine konulmayacak kişiler vardır. Ve- lidedeoğlu hocam da bu kişiler- den biriydi. Şimdihk söyleyecek- lerim bu kadar. Turgut Kazan: Kendisini en son cumartesi günü Amiral Bristol Hastanesi'nde görmüş- tüm. Ölümünü sizden oğreniyo- rum. Türkiye tarihi ve Türk hu- kuku için tarihin çöküşüdür. Derin bir üzüntüyle karşıladım. Yekta Güngör Özden: Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, cumhuriyet dönemini yaşayan, tüm nrtelik- leriyle özümseyen, konularıyla, sorunlarıyla ilgilenen ve çözum- lerini yakından bilen ve her gün çağdaşlığını koruyan devrimci bir bilim adamı, özel hukuk ala- nında uzman oluşuna karşın ka- mu hukukunda unutulmaz kat- kılan geçmiş bir hukukçuy- du. Yaşarmnı Türkiye'nin ba- ğımsızlığı ve Türk ulusunun öz- gürlüğü, egemenliği ve hukuk devletini her alanda geçer kıl- mak için adamış, ozellikle huku- kun üstunlüğü için çabalarda bulunan bir yuce kişiydi. Suptai Karaman: Ben Hıfzı Veldet Velidedeoğlu'nu ilk kez 21 mayıs sabahının erken saat- lerinde gördüm. Istanbul'dan gelen bilim heyetinin içerisindey- di. Daha önceleri kitaplarını okurdum. 1961 Anayasası'nın hazırlanmasında büyük katkıla- n oldu. İlk Meclis'in tanığı Çorumlu bir ailenin oğlu olan Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, 24 Ağustos 1904'te İstanbul'da doğdu.Babası, j eski yargıç ve öğretmen olan Hüseyin Hüsnü Velidedeoğlu'dur. İlk ve ortaokulu Çorum ve Yozgat'ta, üseyi Ankara, Konya ve Trabzon'da okuyarak 1922'de Trabzon Lisesi'ni bitirdi. Ankara'da 1925'te açılan Hukuk Fakültesi'ne yazılan Velidedeoğlu, bu fakülteyi 1928'de bitirerek, Adalet Bakanlığı'nın açtığı sınavı kazanıp 1929'da hukuk doktorası için İsviçre'nin Neuchatel kentine gitti. Lisans sınavını verip mezun olduktan sonra Almanya'da Berlin Hukuk Fakültesi'nde öğrenim gördü ve doktora tezini hazırladı. Yeniden İsviçre'ye dönen H.V. Velidedeoğlu, 1933'te sınavını vererek doktorasını tamamladıktan sonra Roma'ya gidip Hukuk Fakültesi Yüksek Uzmanlık Okulu'ndan da sertifika aldı. 1934 martında üç de yabancı dil (Fransızca, Almanca, İtalyanca) öğrenmiş olarak yurda dönen Velidedeoğlu 1934 mayısında, tstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk doçentliğine atandı. 1942'de profesörlüğe, 1948'de ordinaryüslüğe yükseldi. Beş büyük ciltlik Medeni Hukuk kitabı, yetmişe yakın büimsel inceleme, araştırma ve konferansı, Almanca ve Fransızcadan büyüklü küçüklü 15 kitap ve inceleme çevirisi yayımlandı. Ayrıca, başka bilim yazarlarıyla ortaklaşa yazdığı dört Medeni Hukuk ve Borçlar Hukuku kitabı bulunuyor. Velidedeoğlu iki kez de Hukuk Fakültesi'nde dekanlık yaptı. Anayasa, Medeni Kanun ve başka yasalar üzerindeki araştırmalan arasında ozellikle 27 Mayıs Anayasası da denen 61 Anayasası üzerindeki çalışmalan da var. Velidedeoğlu'nun küçük yaşta başladığı memurluk yaşamı parlak başarılarla dolu: Lisenin 11. sınıfındayken, 23 Nisan 1920'de açılan ilk Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne memur olarak atandı, liseyi bitirmek için 5 Ekim 1920'de bu memurluktan ayrılarak öğrenciliğe döndü. 1922 haziranında Trabzon Lisesi'ni bitirip yine Ankara'ya dönen genç Velidedeoğlu, yeniden Meclis'e memur atandı ve 1929 yılı başına değin burada çahşırken hukuk eğitimini de tamamladı. Kurtuluş Savaşı'nın ve cumhuriyetin ilanı yıllarında Meclis çahşmalanna, yapılan konuşmalara, tartışmalara tanık oldu. Atatürk'ün çağdaş Türkiye'yi kurduğunun tanığı olmak, onu devrimlere sımsıkı inançlarla bağladı. Bu yıllann anılannı "Bir Lise Öğrencisinin Milli Mücadele Anıları" adlı kitabında dile getirdi. Velidedeoğlu bu kitabında 23 Nisan 1920'den başlayarak çalıştığı ilk Meclis'in, ilk ve son yıllardaki olaylarını, Meclis'in turlü yönlerini, renkli kişilerini; anüanna, günce ve gözlemlerine, ozellikle de açık ve gizli oturumların tutanaklarına dâyanarak kendine özgü akıcı bir dille anlattı. Kitapta ilk ulusal hükümetin programı başta olmak üzere, Ulusal Ant (Misak-ı Milli), padişaha gönderilen yazı ve daha birçok belge yer alıyor. Bilinçli, ileri, aydınlık varlığıyla yaşamı boyunca ışık saçan yazılarını, yakın bir döneme kadar Cumhuriyet'te sürdürdü. Cumhuriyet'teki ilk yazısı 1942'de yayımlandı. Geçici kısa arahklar dışında 49 yıl aralıksız yazdığı yazılar, okurların buyük ilgisini çekti. Bilimci ve bilge kişiliği, bir yazın adamının titizliğiyle yazdığı özgun çalışmalan, onun çok verimli yazarlığının kanıtı olarak sayılıyor. Bunun somut ömekleri olan başlıca yapıtları şunlardır: Türkiye'de Üç Devir (2 cilt), Sağsız Solsuz Demokrasi, Devirden Devire (3 cilt), İnsancı Yolcular, Yol Kesen Irmak, Anılarm İzinde (3 cilt), Ailenin Çilesi: Boşanma, 12 Mart Faşizminin Felsefesi, 12 Eylül: Karşı Devrim. Atatürk'ün Büyük Nutuk'unu Söylev adıyla günümüz diline çevirerek geniş kitlelerin bu önemli tarihsel açıklama belgesini okumasını, Atatürk devrimlerine bağlanmasını sağlamıştır. KULIS • Baştarafı 1. Sayfada kadrosunu açıklamak anlamına geliyor çünkü. Ve bu, genel müdürün yetkileri arasında bulunuyor. Bir süre önce Kültür Bakanlığı tarafından yetkilen ahnan Bozkurt Kuruç'un, "mücadeleden vazgeçmediği" ve son eylemiyle de bunu gösterdiği belirtiliyor. ANAP'lı Gökhan Maraş'ın Kültür Bakanlığı döneminde "DevletSanatçısı" unvanmı alan Bozkurt Kuruç'un. yerine dönebilmek için bazı üst düzey pohtikacılan arkasına almaya çalıştığı da konuşuluyor. Bu arada Devlet Tiyatrcları'nda, yeni Genel Müdür Mehmet Ege'yi destekleyen sanatçılar da bir imza kampanyası başlattı. Söylenenlere göre Ankara ve İstanbul'da 100'er, Bursa'da da 50 kadar sanatçının imzasıyla katıldığı kampanyanın amacı, "geriye dönüş olmasın..!' Bu sanatçılar, "ozerküği ve yeniden yapılanmayı" savunuyorlar ve genel müdürlük tartışmasını sona erdirip kolları SIN amak gerektiğini söylü> orlar. Birkaç güne kadar kampanyanın bitirileceği ve imzalann Başbakan Süleyman Demirel ile Kültür Bakanı Fikri Sağlar'a sunulacağı kaydediliyor. İmzalann, Bozkurt Kuruç'un görevden ahnmasma ilişkin kararnameyi "veto" eden Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a gönderilip gönderilmeyeceği ise henüz belli değil. Ama genel eğilim, "Ozarın tavnnı açıkça ortaya koyduğu ve bu nedenle imzalann ona gönderilmesıne gerek olmadığı" yönünde. Kültür Bakanı Fikri Sağlar'ın başı, Devlet Tiyatrolan nedeniyle iyice ağrıyacağa benzıyor. Ama Sağlar asıl. ayn kamplara ayrılan sinemacılar yüzünden sıkıntılı. Bir yanda başkanlığını Hülya Koçyiğit'in yapuğı SODER kapısını aşmdınyor, bir yanda da başkanlığını Tank Akan'ın yaptığı Çağdaş Sinema Oy unculan Derneği yeni sinema yasası için bastırıyor. Fikri Sağlar, her iki kanadı da hoşnut etmeye çalışıyor. Ama Yeşilçam'ın sinema yasası bir türlü çıkmadığı için Sağlar'dan pek de hoşnut olmadığı söyleniyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle