Katalog

25ŞUBAT1992SAU CUMHURİYET SAYFA DIŞHABERLER 11 Kürt lider, "Savaşacaklarsa Türkiye'de savaşsmlar. Askeri yöntemlerden vazgeçerlerse kalabilirler" dedi Barzani PKK'yıKuzeyIrak'taistemiyor KraüçeAvustralya'da • Drş Haberler Servisi - İngıltere K.raliçesi 2. Elizabeth'in birhaftadır sûren Avustralya ziyareti. eski bir İngiliz kolonisi olan ülkede tartışmalara yolaçtı. Avustralya Başbakanı Paul Keating'in Kraliçe'yi karşılama konuşmasında 'Avustralya'nın kendi yolunu çizeceğini' söyleyerek, bağımsızlıklanna kavuştuklan 1901 yıhndan bu yana iki ülke arasında çok şey değiştiğini vurgulaması, ülkedeki kraliyet yanlısı kanadın büyük tepkisını topladı. Saddam'ı devirme planı • Dış Haberier Servisi - Irak lıderi Saddam Hüseyın'i devirmek için # hazırlanan bır planın yürürlüğe konduğu öne sürüldü. El Hayat gazetesinin Batılı kay naklara dayanarak verdiği haberegöre ABD önderliğindeki uluslararası koalisyon velrakmuhalcfctı ışbırliğiyfebuay başında uygulamaya konan plan uyannca çok iyi Arapça konuşan yabancı uzmanlar. Irak'ınçeşitli bölgelerine sızdılar. Plan, Irak yönetimine. özellikleordu ve istihbarat örgütlerine sızılmasını ve mevcut y önetim ya da muhalefet içinde Saddam'ınyerinialabilecek bir lider bulunmasını amaçlıyor Şii muhalefet atakta • Dış Haberier Servisi - Irak'taki Şii muhalefetin önde gelen liderlerinden Muhammed Bekir El Hakim, Irak halkı ve ordusundan, "Yabancı müdahaJesi" olmaksızm Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'i devirmek için çaba harcamalarını istedi. Irak'taki rejime karşı ayaklanmanın yıldönümü dolayısıyla Riyad'da bildiri yayımlayan El Hakim, ABD ve Batı ittifakını, Saddam rejimine halk ayaklanmasını ezmekte yardımcı olmakla suçladı. El Hakim, "Irak halkı, Irak karşıtı koalisyonun gözleri önünde ve bilgisi dahilinde katledildi" dedi. Yüz dinciye hapis • AA (Cezavir) - Cezayir'in balısındaki Sidi Belabes kentinde 100 dinci militanın bır ay ile ûç yıl arasında değışen hapis cezalarına çarptırıldıkları bildirildi. Resmi kay naklardan edinılen bilgiye göre. sanıklar. Sidı Belabes mahkemesi tarafından 'kamudüzeni görevlilerine karşı zor veşiddet kullanılması, birliklere hareket ve trafiği tıkamak' suçlarındanhapislecezalandırıldı. Cezayir'de yetkilıler. 7 şubat tarihinden bu yana beş bin kjşinın tutuklandığını açıklıyorlar. İslami Selamet Cephesi (FIS) ise busayının 14 bin olduğunu ve tutuklulara kötü muamele ve işkence yapıldığını savunuyor. Ote yandan FIS. ülkede bu ay meydana gelen olaylarda 150 kişinin öldüğünü ve 700 kişinin yaralandığını öne sürdü. Wömer Moskova'da • AA (Moskova) - <NATO Genel Sekreteri Manfred Wörner, Orta Asya cumhuriyetlerinin Türkiye'yi örnek almalannın, Baü'run çıkarlan açısından daha uygun olacağım söyledi. Wörner, dün sabah Moskova'da, Rus Ortodoks Kilisesi Patriği Ikinci Aleksey'le görüşmesi sırasmda yaptığı açıklamada, bu cumhuriyetlerin Iran'm çizgisini benimseyerek llma kökten dinciliğini seçmelerinin, Batı'mn çıkarlanna uygun düşmeyeceğini belirtti. Manfred Wörner, dün Rusya Dışişleri Bakanı Andrey Kozirev'den sonra, BDT Silahlı Kuvvetleri Komutanı Yevgeni Şapoşnikov ve Rusya Başbakan Yardımcısı Gennadi Burbulis'Ie de görüştü. Kozirev, Wörner'le görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada, Rusya'nın NATÖ'ya üye olmak için acele etmediğini söyledi. Dury geliyor • AA (Brüksel) - Avrupa Parlamentosu Siyasi Komisyonu tarafından Türkiye hakkında rapor hazırlamakla görevlendirilen Belçikalı Sosyalist Parlamenter Bayan Raymonde Dury, ikinci kez değiştirdiği raporunda Türkiye açısından olumlu noktalara yer verdi. 14 martta temaslarda bulunmak üzere Türkiye'ye gelecek olan Bayan Dury, ATnin Akdeniz ülkelerine verdiği mali ve ekonomik yardımdan yararlanmayan tek ülkenin Türkiye olduğuna dikkat çekti. Türkiye'ye bu açıdan haksızlık yapıldığını belirttikten sonra topluluk bütçesinde rezerv faslına konulan ve insan hakları ile siyasi koşullann iyîleştirilmesi şartına bağlanan 600 milyon ECU'luk (780 milyon dolar) 4. mali protokoiün serbest bırakılması tavsiyesinde bulundu. CUMHURİYET(Ankara)- Irak Kürdistan pemokrat Partisi lideri Me- sut Barzani, PKK'ya destek vermediklerini ve bu örgütün Kuzey Irak topraklanndan Türkiye'ye yönelik saldırüar gerçekleştirmesine karşı olduklarını söyledi. Barzani, "Türk Ordusu ile savaşmak is- tiyorlarsa bunu Türk topraklarında yapsınlar" dediği PKK'nın, "askeri yöntem- leri bırakarak siyasi örgüte dönüşmesi ha- linde Kuzey Irak'ta kalabileceğini" belirt- ti. Barzani, Türkiye'nin PKK'ya karşı Ku- zey Irak topraklarında düzenledigi son sı- nır ötesi operasyonda çoğu kadın ve çocuk 48 kişinin öldüğünü ve 60 kişinin yaralan- dığını bildirdi. Sınır şeridini yeniden iskâ- na açmak istediklerini, ancak bu operasyon- lar ve PKK faaliyetlerinin bunu zorlaştır- dığını belirten Barzani, "Bölge iskâna açı- lırsa sınır güvenliğini sağlamak da kolayla- şu-. Çünkü oraya yerleşecek insanlar çıkar- İannı bu güvenükte bulacaklardır" dedi. Haziran ayında süresi dolacak olan Çe- kiç Güç'ün Irak'ta siyasi çözüme vanlana kadar kajmasının önemine de işaret eden Barzani, Ankara'da yaptığı resmi görüşme- lerde bu konuyu da gündeme getirdiğini bil- dirdi. Ankara'daki resmi temaslannı tamamla- yan Barzani, dün öğleden sonra bir basın toplantısı düzenledi. Çok sayıda yerli ve ya- bancı gazetecinin izlediği basın toplantısın- da bazı Batılı buyükelçiliklerin basın ata- şelerinin bulunması da dikkat çekti. Sorulara geçmeden önce uzun bir açık- lamada bulunan Barzani, kendisini kabul eden Türkiye'ye teşekkür etti. Barzani, Cumhurbaşkanı Turgut özal, Başbakan Sü- leyman Demirel, Başbakan Yardımcısı Er- dal Inönü ve Dışişleri Bakanı Hikmet Çe- tin ile yaptığı görüşmelerde sınır güvenliği dahil Kuzey Irak'a ilişkin genel konuiann kapsamlı bir biçimde ele alındığını ifade et- ti. Bu çerçevede, Kuzey Irak'ta 3 nisanda ya- pılması öngörülen seçimlerin tümüyle böl- gedeki yasal ve yönetim boşluğunu gider- meye yönelik olduğunu bildirdiklerini an- latan Barzani, "Bu, bağımsızlık yönünde veya alternatif hükümet yönünde bir adım değildir. Bizim 1%1'den beri süregelen po- iitikamız Irak'ta demokrasiyi ve Kürdistan için özerkliği desteklemek olmuştur. Yok- sa Irak'tan kopmak gibi bir niyetimiz yok- turî' Ankara'daki temaslarında sınır güvenli- ği konusunun da kapsamlı olarak ele alın- dığını kaydeden Barzani, bu konuda şöyle konuştu: "Türkiye'nin, saygı duyduğumuz egemen- liğini tehlikeye sokmak niyetinde değiliz. Aym zamanda Türkiye'nin iç işlerine kanş- mama politikamız vardır. Pozisyonumuz gayet açıktır. Biz terorizmi desteklemiyoruz, aksine kınıyoruz ve buna karşıyız. öte yan- dan sınır bölgesinin yeniden iskâna açılma- sını istiyoruz. tnsanlar burada Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ve PKK'nın askeri faaliyet- lerinin etkisinde kalmadan yasayabilmeli. Biz aynı zamanda Türkiye'nin başlatmış ol- duğu reform sürecini de memnuniyetle kar- şılıyoruz." Türkiye'nin büyük zorluklar içinde bu- lunan Kuzey Irak halkına yardımlarını sür- dürmesini de istediklerini kaydeden Barza- ni, BM'nin Irak'a yönelik ambargosunun gı- da maddeleri ile ilaçları kapsamaması ge- rektiğine inandıklarını da söyledi. Daha sonra çeşitli soruları yanıtlayan Barzani, yeni bir göç olgusunun önlenme- si için Çeİciç Güç'Un mevcudiyetinin önemli olduğunu belirterek siyasi çözüm buluna- na kadar bu gücun bölgede kalması gerek- tiğini belirtti. Diğer sorulara verdiği yanıtlar çerçevesin- de, "Avrupa stili" bir demokrasinin Irak'ta uzun süreyle gerçekleşebileceğine inanma- dığını belirten Barzani, Saddam Hüseyin'e bağlı güçlerin Kuzey Iraklı Kürtlere karşı baharda yeni saldınlarda bulunacağuıı san- madığını da kaydeiti. Bir soru üzerine, PKK'ya destek sağlama- dıklarını tekrarlayan Barzani, "Ancak PKK'yı takip etmek de bizim işimiz değil" dedi. "O zaman Kuzey Irak'ta PKK'ya karşı önlem almak kimin işi" diye bir soru üze- rine sinirlendiği gözlenen Barzani şöyle ko- nuştu: "Türk ordusu ile savaşmak istiyorlarsa bunu Türk topraklarında yapsınlar, ama bi- zim topraklanmızı kullanması kabul edile- mez. Çünkü bunun bedelini biz ödüyoruz. Askeri yöntemleri bırakarak politik örgüte dönüşmesi halinde burada kalabilirler. Ama askeri amaçlara yönelik olarak değil. Bu arada Irak Kürdistan Cephesi olarak PKK'nın Kuzey Irak'ta faaliyet gösterme- mesi gerektiği yönünde ortak kararımız da var!' Hizbullah intikamiçin kararlı Dış Haberier Servisi - Lübnan'da üsle- nen Hizbullah örgütiınün yeni lıderi Şeyh Hasan Nasrallah, ılımlı davranmaları yönündeki çağrıları reddederek İsraıl tarafından öldürülen lideıleri Şeyh Ab- bas Musavi'nin intikamını almaya karar- lı olduklarını açıkladı. Nasrallah. Beyrut'un Hizbullah dene- tımindeki Şii banliyösünde Musavi'nin anısına yaptığı ve binlerce kışi tarafından dinlenen konuşmasında,"Araplar ile Müslümanlar son günlerde yaptığımız gibi karşı koyabileceğimizi ve kazanaca- ğımızı tüm dünyaya kanıtlayacağız" dedi. Nasrallah ılımlı olmalan yönünde- ki çağnları şiddetle eleştırdiği konuşma- sında "Şeyh Abbas'ın intikamını almaya hazınz ve düşmanımız İsraıl ile giriştiği- miz bu savaştan galip olarak çıkacağız" ifadelerinı kullanarak Hizbullah'ın ka- rarJılığını ortaya koydu. İsrail'in Hizbullah saldırılanna karşı hazırlıklı olmak amacıyla gereklı önlem- leri aldığı gözleniyor. İsrail yönetımi bu amaçla, Lübnan'ın güneyinde tek taraflı olarak ilan etmiş olduğu "Güvenlik Ku- şağı" içinde bulunan bırlıklerıni hafta sonunda gerçekleştirdiği gece harekâtla- nyla takviyeetti. AFP'nin İsrail güvenlik servislerinden edindiği bilgiye göre yırmi kadar zırhlı araç vc tank ile çok sayıda asker, Güvenlik KuŞağı'n:n merkezinde- ki Hula kentine yerleştirildi. Atina diyalogdan yana STELYO BERBERAKİS (Atina) - Yunanistan Parlamcntosu'nda dün gcce partiler düzcyinde düzenlencn özel otu- rumda Türk-Yunan iliskileri ve Kıbrıs sorunu yine başroldcydi. Parti baskanla- rı bu oturumda Yunanistan'ın Balkan ülkelerine karşı izlemesi gereken siyasct konusundaki düşüncelerinı dilc getirdi- ler.Başbakan KonstantinMıtsotakis parti baskanlarına seslenen konuşmasında. "Türkiye ile ne istedığimize karar verme- miz gerekir" dedikten sonra kendisinin ve hükümetin Türkiye ile diyalog kurul- masından yana olduğunu söyledi. Diya- loğu koparmakla aradaki aniaşmazhkla- ra çözüm bulunamayacağım belirten Mitsotakis, iki ülke arasında yoğun bir güvensizligin bulunduğunu ve bunun gi- derilmesi için iki ülke arasında imzalan- masını önerdiği ve Başbakan Süleyman Demirel'in kabul ettiği bir iyi komşuluk. dostluk ve işbirlığı anlaşmasının imzala- nacağını anımsattı. Türk-Yunan savaşından hemen sonra Atatürk ile Venizelos'un çizdiği barış yo- lunda ilerlenmesi gerektigine dikkati çe- ken Mitsotakis, "Eğer diyaloğu redde- dersek uluslararası düzeyde uzlasmaz taraf biz oluruz" dedi. Söz konusu dost- luk anlaşmasının iki ülke arasındaki an- laşmazlıklann uluslararası hukuk cerçe- vesinde çözülmesini de öngördüğünden söz eden Mitsotakis. "Türkiye uluslara- rası hukukuöngören bö>le bir anlaşmayı ilk kez kabul ediyor" şeklinde konuştu. Kıbrıs sorununa da değinen Mitsotakis. "Yunanistan'ın Kıbns sorununun çözü- mü için eldeedebileceği en olumlu sonuç- ları Türk-Yunan diyaloğunu başlatma yoluyla alabileceğine" inandığını da söz- lerineekledi. İşgal altındaki topraklarda >aşa\an Filistinliler, \Y ashington'daki gürüşmelerin gündemine ^ ahudi \erleşimlcrinin de alın ması için Batı Şeria ve Gazze'de gösteriler \apıvorlar.(Fotoğraf:REUTER) Baker: Yahudi yerleşimini dondurun, 10 milyar doları alın Washington,îsrafl'i sıkıştırıyor Dış Haberier Servisi- İsrail ile Araplar arasında Ortadoğu banş görüşme- lerinin dördüncü turu, dün Washington'da başladı. ABD Dışişleri Bakanı James Baker. işgal topraklannda yeni Yahudi yerleşim mer- kezleri yapımını durdurmadıkça İsrail'e 10 milyar dolar kredi garanti- si vermeyeceklerini açıkladı. Baker. Temsılcıler Meclisı Tahsısat Alt Komitesı"ndc vapiığı konuşmada İsrail'in söz konusu kredi için ıkı seçeneği bulun- duğunu sö>ledı. Baker."Ya veni Yahudi verleşım merkezlcn kurma çalışmalanna tümüyle son \enp ABD"den 5 yıl için 10 milvardolarlık kredi garantisı sağlarlarya da vereceğimız kredıden. her yıl bazında yenı yerleşim merkezleri için \aptiklan' harcama kadar kesinti yapacağımızr gözc alarak 1 Ocak 1992"denitıbareninşaetme- ve başladıklan evlen bıtınrler" dedi. ABD Dışişleri Bakanı sözlerini "Scçım İsraiFin" diye bağladı. Si\ asi gözlemciler böylelikle ABD"nin. İsrail'e yardımı ilk kez koşula bağladığına dikkat çekmeklc birlıkte. özellikle ikina seçenek aracılığnla VVashıngton'ın. İsraıl"- in yeni yerleşim merkezleri kurma politi- kasına bütünüvle karşı çıkmadığını belirti- yorlar. İsrail Başbakanı lzak Şamır. Washing- ton"ın kredi garantisini koşula bağlaması- na karşın İsrail'in ABD'den söz konusu garantivi alacağına inandığını söyledi. Kredı garantisının. banş görüşmelenne katılan Araplan >atıştırmak nedeni>le ge- cıktırildığını öne süren Şamır. ABD'nin politıkasını değiştireceğine ve İsrail'in söz konusu garantivi alacağına inandığını sö)ledi. İsrail Malıye Bakanı İzak Modaı ise Ba- ker'ın açıklamasından sonra bir basın top- lantısı düzenleyerek göçmen Yahudiler için ABD'den mali yardım alamamalan durumunda hjir felaketle karşı karşıya ka- lacaklann söyledi. İsraıl hükümeti. dün VVashington'da başlayan banş görüşınelerinın dördüncü lurunda da Araplann tüm ısrarlanna kar- şın işgal altındaki topraklarda Yahudi yer- leşim merkezleri kurulmasının durdurul- ması konusunun görüşülmeyeceğini açık- ladı. Ebu Nidal desteklemiş ASALA'mn eylemlerinde Arap parmağı AA (Washington) - Ortadoğu'nun en kanlı terör örgütlerinden bi- rine liderlik eden Ebu Nidal'in Ermeni terör örgütü ASALA ile işbirliği yaptığı ve Türk he- deflerine yönelik saldırılarda rol oynadığı bildiriliyor. Filistin kaynaklanna yakınlığı ile ta- nınan İngiliz gazeteci Patrick Seale'in Ebu Nıdal hakkında yazdığı kitapta, asıl adı Sabri Al Banna olan Nidal'in Bağdat tarafından yaraüldığı, Şuriye'- de büyütüldüğü, şimdi de Libya'da Muammer Kaddafı'nin elinde olduğu anlatılıyor. Ebu Nidal'in gizli anlaş- malar sonucu Fransa ve Belçika'da korunduğunu, İsviçre'de gizli banka hesaplan olduğunu, İsrail gizli servisi tarafından kollandığını ve ASALA ile yakın işbirliği yaptığını kaydeden ga- zeteci Seale, sanılanın aksine, Ebu Ni- dal'in uluslararası terör örgütleriyle fazla ilişkisi olmadığını savundu. Iraklı bir Ermeni olan ve Filistinliler içinde yetişen Agop Agopyan'ın baş- langıçta "Filistin'in Kurtuluşu tçin Halk Cephesi'ne (FKHC) baglı olduğu biliniyor. Seale'in kitabına göre PFLP ve ASALA 1977-82 arasında Güney Lübnan'da ortak kamp paylaştılar. İs- rail'in Lübnan'ı işgali üzerine Filistin- liler aynlınca ASALA'yı Ebu Nidal devralarak Bekaa'ya taşıdı. 1982-83'te Ebu Nidal'in iki kurmayı, Ebu Nizar ile Abdelrahman İsa, Agopyan' takma ismini taşıyan mili- tanı. Suriye Hava Kuvvetleri'nin istih- barat şeflen ile tanıştırdılar. Suriye vtASAL» Agopyan, Suriye'deki 10'a yakın is- tihbarat biriminden biri olan bu örgüt içinde albay Haitham Said ile ilişki kurdu. Albay Said daha sonra Londra'dan kalkan İsrail 'El Al' yojcu uçağını, h&mile İrlandalı sevgilisine verdiği saatli bombayla uçurmaya çalı- şan Hindavvi'nin patronu olarak yeni- den gündeme geldi. Temmuz 1983'te Orly Havaalanı'n- da THY bankosu da Ebu Nidal'in Mo- jistik desteği' ile bombalandı. Ebu Nidal ise eylemlerdeki silahlan Suriye, Irak ve Libya gibi ülkelerin diplomatik koruması altında taşıyordu. Bu saldınyı gerçekleştiren militanla- nn Paris'te yakalanıp hapis cezasına çarptınlması üzerine, Agopyan olduğu öne sürülen bir kışi, Fransa askeri ata- şesini Eylül 1986'da Beyrut'ta öldürdü. Agopyan, birkaç ay sonra Arapça bir dergiye verdiği mülakatta bu cinayeti , övdü. I 1988de ise Agopyan, Belgrad'da i Ebu Nidal'in adamlanyla buluşmak üzere havaalanına giderken Atina'da öldürüldü. Seale'a göre 1986-88 ara- sında Ebu Nidal Fransa ile anlaşmıştı ve Ebu Nidal'in aracılığı ile Fransız gizli servisi Agopyan'a muhalif bir Er- meni çetesine sızıp Agopyan'ın öldü- rülmesini sağlamıştı. Ebu Nidal'in kendi başına da Tür- kiye'de cinayetler işlediği anlatılan ki- tapta, IstanbuFdaki Neve Şalom Sina- gogu'nun bornbalanmasından, 1985'te Ankara'da Ürdünlü bir diplomatın Şam adına Amman'a baskı yapmak için öldürülmesinden ve 1988'de Suudi Arabistanlı bir diplomatın yine An- kara'da vurulmasından bu çetenin so- rumlu olduğu vurgulanıyor. Nice kentinde yapılan ara seçimlerde aşın sağcı Ulusal Cephe'nin adayı yüzde 49 oy aldı Le Pen'in seçim zaferi Fransa'da şok yarattıMtNE G. SAULNIER(Paris)- Fransa'nın ünlü güney kentlerinden Nice'te, geçen pazar günü yapılan ara yerel seçimleri, Fransa De- mokratik Birliği UDF'nin kadın adayı Marie Jeanne Murcia, aşın sağcı Ulusal Cephe adayı Jacques Peyrat'ya yalnızca 98 oy fark yaparak kazandı. Scçmenlerın % 45.40 oranında katıldı- sağcı Ulusal Cephe'nın bölgenın en çok ğı bu seçım için UDF adayı Bayan Mur- ov alan partisi olduğu ortaya çıktı. cia. "•Cumhuriyetçiler Cephesi" diye anı- Nıce'ıe vapılan bu mıni seçim, ırkçı Je- lan bir anlaşma ile merkez sağcı RPR an Marie Le Pen'ın ne kadar ılerleme (Cumhuriyetçı Birlik Partisi)ve sosyalist- kaydettiğınin bir göstergesi nıteliğı taşı- ler tarafından da desteklenmişli. Dolayı- yor. Söz konusu seçımin, bu önemli ışa- sıyla üç parti yandaşlarının oy verdiği ret ötesinde bir anlamı yok. Çünkü. UDF adayının oylan % 50.65 oranında "kanion" mecüsim oluşturmaya dönük toplamasına karşın, tek parti olarak se- bu ara seçım. 22 martta ulusal ölçekteya- çimlere katılan ve %49.35 ile yenilen aşın pılacak olan yercl seçımler dolayısıle zo- runlüolarak yenilenecek ve Bavan Mur- cıa. oturrnaya fırsat bulamadığı "kan- ton" meclisi koltuğu için bir ay sonra yeniden mücadele etmek zorunda kala- cak. Fransa'da. belediye. yerel yönetim konseyleri vc kanton meclısleri. ulusal parlamento temsılcılerini belirleyen ge- nel seçımler ve cumhurbaşkanlığı seçim- leri olarak dörı tür seçım var. Parlamen- to seçimleri. ulusal ölçekte genel polıtika- yı ve merkez yönetimi belirleyen kurum- İarı oluştururken. yercl yönetim konvcv- lerı. ilgilı oldukları bölgeve değgın yatırım. plan ve sörumlulukları üsılcnı- vorlar. Bir örnek vermck gerekırsc. en küçük yönetim birımlerı olan kantonlar. •sorumlu oldukları bölgenın ilkokul bına ve araç gereçlenni sağlar. Ortaokullann bakımından yerel konseyler sorumludur. liselerlc ulusal ölçekte bakanlık ilgilcnir. Irkçı \e yabancı düşmanı Le Pen'ın parlısı Ulusal Cephe'nın ılcrlemosıne ge- lınce. ötedcn berı aşın sağcı eğılimin oy topladığı Nıce kentinde bu örgütün ına- mlmaz yüksclışi. önemli bir gclışme ol- masına karşın. Fransa genelindc görece bir değer taşıyor. Le Pen ve yandaşları- nın. ülkede büyük yükseliş kaydettiğı kc^ın. Ancak. 22 martta yapılacak ycrcl seçimlerde kendisıne tanınan ortalama oy polansıyclı "'olS dolaylarında Bu oran bile clbetle. Fransa gibi de- mokratik geleneği olan bir toplum için çok büyük bir sapmayı gösteriyor. 22 mart seçimleri. artık kimse için sir olma- yan bir Sosyalist Parti bozgunu biçimini alacak. Aynı seçimler. 1993'teki bir mer- kez sağkoalısyonuna(UDF- RPR) rahat bır çoğunluk sağlarken. yapılan kamuo- yu araştırmaları. çevreci iki partinin Ulu- sal Cephe yı aşan bir oy tırmanışına işa- ret ediyorlar. Fransız Komünist Partisi ise tüm dâ- ğılma öngörülerınc karşın. pekçok böl- gede eski oylarını koruduğu gibi, bazı yerlerdc %2-3 oranında seçmen artışı gösteriyor