Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 18ŞUBAT1992SAJJ
4 HABERLER
MİTönerisine
MÇPdesteği
• UBA (Ankara) -
Milliyetçi Çalışma Panisi
,"MÇP) Kahramanmaraş
Milletvekili Esat Bütttn,
SHP Milktvekili Mahmut
Alınak'ın "MİT fişlenmesi
kaldınlsın" önerisini
destekledi. Bütün, "Bu
fişlenme her zaman kötüye
kullarulmıştır. Bir hukuk
devletinde vatandaşın
fişlenmesi normaJ değildir.
Kişinin bir suçu varsa
cezasını çeker. Suçu yoksa
kişiyi raağdur etmek sosyal
devlet aniayışına stğnaaz"
dedi.
Emlak
Bankası
• CUMHURİYET
(Ankara) - DYP Edircıe
Milletvekili Evren Bulut,
Emlak Bankası'nı
milyarlarca lira zarara
sokan bazı usulsüzlüklerin
Hazine Müsteşarlığı yeminli
murakıpları tarafından
belirlendiğini bildirdi.
Bulut, dönemin bakanlan
Gflneş Taner ve Ekrem
Pakdemirli'nin bunlan
"hasıraltı" ettiğini öne
sürerek, Başbakan
Süleyman Demirel'in
cevaplandırması istemiyle
TBMM Başkanlığı'na
verdigi önergede şu sorulara
yer verdi: "Hazine
Müsteşarhğı yeminli
murakıplarının Emlak
Bankası'nın bazı inşaat
firmalanyla olan
işlemlerindeki milyarhk
usulsüzlükleri tespit eden
30.11.1990 tarih ve R-H-19
sayılı raporu zamanın ilgili
bakanı Güneş Taner
tarafından işleme
konulmayıp hasıraltı
edilmiş midir?
Hazine Müsteşarlıgı
yeminli murakıplannın
raporlarını hasıraltı edip,
işlem yapmamak suretiyle
Emlak Bankası'nın büyük
zarara uğratılmasına sebep
olan zamanın ilgili
bakanları Güneş Taner ve
Ekrem Pakdemirli
hakkında herhangi bir
soruşturma açılmış mıdır?"
Öldürülen
işçinin eşi
• CUMHURİYET
(Adana) - Bir süre önce
evinden maskeli iki kişi
tarafından abnarak
öldurülen Süleyman Duran
adlı fabrika işçisinin eşi
Salime Duran ve oğiv
Orhan Duran, "suçu ve
suçluyu" sakladıkları
şavıyla gözaltına alındılar.
PKK davasından bir süre
tutuklu kaldığı da
belirlenen Süleyman
Duran'm eşi Salime*nin,
maskeli olduklan ileri
sürülen kişilerle eşinin
öldürüldüğü DSt kanalına
kadar birlikte giderek eve
geri döndüğü aniaşıldı. 7
çocuk annesi Salime
Duran'ın ilk ifadesinde
konuyla ilgili hiçbir şey
söylemediği belirtildi.
Adana Emniyet
Müdürlüğü'nden dün
cinayete ilişkin yapılan
açıklamada, cinayeti işieyen
kişilerin kimlikleri
hakkında somut bir
ilerleme kaydedilemediği
bildirildi.
Görevi Menzir'e devreden eski İstanbul Emniyet Müdürü Ağar:
Terör suçlan özel yargılansınİç Politika Servisi - Görev
yerleri değişen Valiler dün
devir-teslim törenlerini yap-
tılar. Emniyet Genel Mü-
dürlüğüne getirilen Elazığ
Valisi Yılmaz Ergun, 1992-
nin "terörle mücadele yılı"
olacağını söyledi.
Erzurum Valiliği'ne atanan
İstanbul Emniyet Müdürü
Mehmet Ağar. görevde kaldı-
ğı süre içinde, terörün kendilc-
rine pahalıya malolduğunu
belirterek, teknik teçhizat ve
sosyal gereksinim eksiklerine
karşın istanbul polisinin üstü-
ne düşen görevi yerine getirdi-
ğini söyledi.
Yılmaz Ergun, Emniyet Ge-
nel Müdürlüğü görevini, Ola-
ğanüstü Hal Bölge Valiliği'ne
atanan Ünal Erkan'dan dün
devraldı. Törende konuşan
Ergun, anayasa ve hukuk dev-
leti kapsamında görev yapma-
nın baş amacı olduğunu söyle-
di. Ergun, hükümetın emniyet
örgütünün araç ve gereç soru-
nunun çözümünde çok duyar-
lı olduğunu kaydetti.
Güne> doğu'da terör olayla-
nnın önemli ölçüde tırmandı-
ğına dikkat çeken Yılmaz
Ergun, "Ancak, alınan ve alı-
nacak tedbirlerle. o inanç için-
deyim ki. bu yıl, terörle müca-
delede en hızlı yıl olacaktır."
dedi.
1990'dan beri Istanbul'da
Emniyet Müdürlüğü yapan
Mehmet Ağar, dün veda ettı
ve görevini törenle Necdet
Menzir'e devretti. Gayrettepe
Emniyet Müdürlüğü sinema
salonunda düzenlenen tören-
de konuşan Mehmet Ağar,
terör olaylarının yoğun oldu-
ğu bir dönemde İstanbul Em-
nı>et Müdürlüğü görevine
Erzurum Valiliği'ne atanan Mehmet Ağar dün istanbul polisine veda etti. (Fotoğraf: MUHARREM AYDIN)
atandığını hatırlattı. Ağar.
görevi sırasında arkadaşlarıy-
la birlikte insanüstü bir çaba
harcadığını belirterek "Terör-
le mücadele bize biraz pahalı-
ya maloldu. Birçok şehit ver-
dik. Acılarımızı kalbimize
gömdük, yaralarımızı kendi-
miz sardık. Yılmadık. şehit ai-
lelerini mağdur bırakmadık.
Kişiler geçicidir. devletten
güçlü kimse olamaz." dedi.
İstanbul polisinin. teknik
teçhizat ve sosyal gereksinim
eksikleri olmasına karşın, gö-
revini başanyla yaptığına
inandığını anlatan Mehmet
Ağar, terör suçlanna özel so-
ruşturma, yargılama ve infaz
hükümleri getirilmesi gerekti-
ğini söyledi.
Necdet Menzir de, yaptığı
konuşmada, görevin, "nöbet
değişimi, bayrak yanşı" oldu-
ğunu söyledi. Menzir, başarı-
nın kişilere değıl. İstanbul
polisine ait olacağını ifade et-
ti.
Devir teslim töreninde ko-
nuşan İstanbul Valisi Hayri
Kozakçıoğlu ise, terörün dev-
Ieti hedef aldığını söyledi.
Kozakçıoğlu. olaylann önlen-
mesini sağlamak amacı>la
uğraş veren polise karşı, ka-
muoyunun biraz sabır göster-
mesini. hoşgörülü davranma-
sını istedi.
Öte yandan, Giresun'a ata-
nan Siirt Valisi Atilla Koç,
zırhlı araç ve jandarma koru-
ması altında dün Siirt'ten ay-
rıldı. Güvenlik nedeniyle Si-
irt'e bağlı ilçeleri helikopterle
dolaşarak veda ziyaretlerini
lamamlayan Atilla Koç için
dün vila>ette bir tören düzen-
lendi. Koç daha sonra, 40 kişi-
lik jandarma komando timi ve
panzer eşliğinde Diyarbakır'a
gitti.
Aydın Menderes ile demokratikleşme ve siyasi gelişmeler üzerine söyleşi
'Cumhurbaşkanı yüriitmenin içinde olmamalı'
CUMHURİYET (Ankara) - Aktif politikaya girme-
me kararlılığını koruyan Aydın Menderes, cum-
hurbaşkanının 'yürütme ile ilişkisi', demokratik-
leşme ve yeni bir anayasa konusundaki görüşle-
rini açıkladı. Aydın Menderes'e yönelttiğimiz so-
rular ve yanıtları şöyle:
- Demokratikleşme için yeni
bir anayasa gerekli mi?
MENDERES - Türkiye'nin
gündeminde demokratikleşme
var. tktidarın gündeminde de
demokratikleşme var, ancak de-
mokratikleşme ile ilgili hedefler
çok fazla kristalleşmiş değil. Ne-
yi demokratikleşme sayip neyi
saymayacağımız henuz çok be-
lirgin hale gelmedi. Önümüzde-
ki zaman umarım ki bu konu-
da netleşmeyi sağlar.
Mevcut anayasayı muhafaza
ederek belirli değişikliklerle de
demokratikleşmeye hız verilebi-
lir. Ancak ben bunu doğru bul-
muyorum. Türkiye'nin bugüne
kadar sahip olduğu anayasala-
nn hiçbirisi demokratik bir kay-
naktan gelmiyor. Kaynak de-
mokratik olmayınca, uygulama
nasıl demokratik olur?
Türkiye'nin sahip olduğu
anayasalar, 1982 Anayasası da
öyle, bir askerj dönem içerisin-
de sahip olunmuş anayasalar-
dır. Türkiye tamamen demok-
ratik şartlar içerisinde yeni bir
anayasa yapmalıdır. Bunu yap-
madığı takdirde demokratikleş-
me eksik kalır. Demokratikleş-
menin bir boyutu da toplumun
uzlasmasım yansıtmasıdır. De-
mokratikleşme ile yeni bir ana-
yasanın birbirinden aynlması
mümkün değildir.
- Bu Meclis'in demokratik ve
yeni bir anayasa yapabileceğine
inanıyor musunuz?
MENDERES - Hükümetin
gündemine demokratikleşmeyi
alması, Türkiye için bir fırsat-
tır. Siviller askerlerden ödünç
almadıkları bir anayasayı yap-
mak ve ülkenin bununla yöne-
tilmesi imkânına sahipler. Bu
imkânı da kullanmaları gerek.
- Demokratikleşme için yeni
anayasa neleri hedef almalı?
MENDERES - Türkiye'de
toplum, demokrasiyi benimse-
di. Toplum demokratikleşti, an-
cak devlet demokratikleşemedi.
Gereken devletin demokratik-
leşmesidir. Nasıl olur bu? Bana
göre iki ilke kararına ihtiyaç
var. Birincisi, her fikir ve dü-
şünce kendisini rahatça ifade
edebilmeli, temsil edilebilmeli,
rahatça teşkilatlanabilmeli, si-
yasi fikirler demokratik yarış
Aydın Menderes
olan seçimlere aynı imkanlar
içerisinde girmeli. İkincisi, artık
devleti, belirli bir ideoloji ve
inancı, düşünceyi topluma ka-
bul ettirme aracı olarak görme-
meliyiz. Devletin çeşitli fikirler
ve ideolojiler arasında tam bir
tarafsızlığmı sağlamamız lazım.
Çağdaş devletler de bu iki un-
suru yerine getiren devletler ol-
muşlardır. Bana göre demokra-
tikleşmenin vazgeçilmez iki te-
mel ilkesi de budur.
- Cumhurbaşkanımn seçimi,
görev ve yetkilerinin yeniden
düzenlenmesi ihtiyacı var mı?
MENDERES - Cumhurbaş-
kanı ile hükümet ilişkileri bugü-
ne kadar çözülememiş. Cum-
hurbaşkanı, hem hükümetle iliş-
kisi var, Bakanlar Kurulu'na is-
tediği zaman başkanlık ediyor,
hem Milli Güvenlik Kurulu top-
lantılanna başkanlık ediyor hem
de sorumsuzluğu var. Hem As-
keri Şura'ya başkanlık ediyor,
hem sorumsuzluğu var. Böyle
bir durumu sonsuza kadar sür-
dürmek mümkün değil. Türki-
ye, yeni bir anayasayı gerekli kı-
lan konulardan biri de Cumhur-
başkanı'nın yerinin ve konumu-
nun net bir biçimde belirlenme-
sidir. lcranın içinde mi dışında
mı? Siyasi kavga olarak gözü-
ken hükümet-cumhurbaşkanı
çatışmasının temelinde anayasa-
nın çozemediği ve Türkiye için
kalıtımsal diyebileceğimiz bu sı-
kıntı yatıyor. Bu ilişkilerin ye-
niden düzenlenmesine gerek
vardır.
Benim kişisel kanaatım, cum-
hurbaşkanı yürütmenin içerisin-
de olmamahdır. Çünkü yeni bir
sistem geliştirecek değiliz.
- Türkiye'de demokrasinin ve
rejimin kesintiye uğrama olası-
lığı var mı?
MENDERES - Türkiye'de
herkes yeni bir kesintiye karşı.
Demokratik sistemin birinci va-
zifesi bu havanın devamıdır.
Doğu Avrupa ve Sovyetler'de-
ki gelişmeler demokrasi açısın-
dan son derece olumlu olmuş-
tur. Tüm dünyada demokrasi
en üst noktasına çıkmıştır. Do-
ğaldır ki demokrasi tüm dünya-
da standart rejim haline gelme
yolunda ilerlerse Türkiye'nin de
demokratik rejim içinde kalma-
sı o kadar kolayJaşmış olur. Biz
gelecek için derrtökrasi adma o
ölçüde iyimser tahminlerde bu-
lunabiliriz.
- Hükümetin önceliklerine ve
programına katılıyor musunuz?
MENDERES - Önceliklere
katıhyorum. Değerlendiriliş bi-
çiminde katılmıyorum. Milli
eğitime daha fazla bütçe imkâ-
nı, milli eğitimi değiştirmezsek
bana göre çarçur olacak bir im-
kân. Milli eğitimi bu anlayış
içinde bırakacak olursak ayıra-
cağımız yeni kaynaklar umulan
neticeleri doğurmaz. Bence cid-
di bir takvim içerisinde milli eği-
timi özelleştirmeye açmamız la-
zım. Belki ferdi eğitim kredisi
uygulamalan yoluyla doğrudan
doğruya hilelere ve gençlere im-
kân tanımamız gerekiyor. Bun-
ların üzerine program geliştir-
mek gerekir. Türkiye demokra-
tikleşecekse milli eğitimimizin
dt demokratikleşmesi gerekir.
Eğer devlet bir ideoloji kabul et-
tirme aracı olmaktan çıkacaksa
milli eğitim de bir ideoloji ka-
bul ettirme aracı olmaktan çıka-
rılmalıdır.
ÖZGÜRCE
TURKER ALKAN
Sevginin Coğrafyası...
S
evginin de bir coğrafyası vardır, nefretin de ön-
'yargının da. "Gözden ırak olan gönülden de ırak
olur" derken biraz da sevgimizi mesafeye vurup
ölçmüş olmuyor muyuz?
Terör, Kapalıçarşı'ya veya Galleria'ya bomba attığında
gazetelerin birinci sayfasında hatırı sayılır bir yer alıyor.
Ne de olsa gazetelerin büroları İstanbul'da, degii mi? Ay-
nı bomba Doğu'nun ücra bir kasabasında çok daha faz-
la sayıda insanı havaya uçurduğunda iç sayfalarda son
derece mütevazı bir yeri zorlukla buluyor.
Belli ki terörün marjinal değeri Batı'da daha yüksek.
Pazar günkü Cumhuriyet'ten bir haber: Mardin'in bazı
köylerinde jandarma dört kadını gözaltına almak istemiş.
Köylüler kadınları vermek istemeyince çatışma çıkmış ve
altı kişi ölmüş. Bu ölenlerden ikisi on yaşında, üçüncüsü
on beş yaşında çocuklar!
Kadınları gözaltına alamayınca, çocukları öldürüyoruz!
ve bu haberi birçok gazete iç sayfasında bile vermedi.
Aynı olayın İstanbul'da Nişantaşı'nda geçtiğini varsa-
yalım. Polis bazı kadınları gözaltına almak isterken çıkan
çatışmada üç çocuk ölse, üstelik bunlar, varlıklı ailelerin
kolejlere özene bezene gönderdiği çocukları olsa. Bu ço-
cuklardan bazılarının babaları basın dünyasından, iş
çevrelerinden veya ~ * " " " " " ^ ™ " ~ ~ ~ ^ ~ ~
m m
poiitikacıiardan olsa, K i i r t sorununu çözmenin
haber nasıl vehiirdi tek y o l u , insan haklarına
sonuna kadar saygılı,
dersiniz?
Kürt olayını sadece
şiiahia çözemeyiz. demokratik bir yönetimin
ır
JJ~ kurulmasıdır. Baskı
yasal tartışmalar ya- isyani, sevgisizlik nefreti,
S S M M K Ş
i«det şiddet. geürir.
metin kurulurken açıkladığı bazı önlemler umut verdi. Si-
yasal boyutun daha da derinleştirilerek götürüleceğini
umarım.
Ama işi sadece siyasal bir olay gibi görmek de yeter-
siz kalıyor. Siyasal kararların ve kararsızlıkların da geri-
sinde yatan çok derin kültürel, psikolojik, toplumsal olgu-
lar var.
Mardin'de alnından vurulup toprağa düşen bir Kürt ço-
cuğunu, İstanbul Nişantaşı'nda, Ankara Çankaya'da ve-
ya Izmir Karşıyaka'da vurulup düşen bir Türk çocuğun-
dan ayırmamak gibi. Gazetelerde, televizyonlarda ve kal-
bimizde hepsine aynı yeri verip, aynı duyarlığı göstermek
gibi.
Ve de en önemlisi, çocukları öldürmemek gibi!
Polis kızgın, sokakta yürüyüp bağırıyor: "Kana kana, in-
tikam!" "Bu slogan," diyorum kendi kendime, "12 Eylülön-
cesi bir partinin sloganı değil miydi? Hani şu titreyip ken-
dine dönenlerin sloganı? Yoksa bir zamanlar o sloganı
atanları birer b'.rer polis örgütüne mi yerleştirdiler?"
"Kana kan, intikam!" Hiçbir uygar ülkede polis sokak-
larda böyle bağıramaz. Hiçbir uygar ülkede devlet yurt-
taşlarından intikam almaya kalkmaz. Hiçbir uygar ülke-
de jandarma kadınları alamayınca çocukları öldürmez.
Hiçbir uygar ülkede böyle bir haberi basın görmezlikterî
gelemez. Hiçbir uygar ülkede polis "insan haklarım" suçlu
diye tutuklayıp sanık sandalyesine oturtamaz. Karakolla-
rın "şeffaflaşmasına" karşı çıkamaz.
Kürt sorununu çözmenin tek yolu, insan haklarına so-
nuna kadar saygılı, demokratik bir yönetimin kurulması-
dır. Baskı isyani, sevgisizlik nefreti, şiddet şiddeti getirir.
Asıl bölücülük, şiddet yanlısı olmaktır.
Çocukları öldürmek ve umursamamaktır.
İLAN
SAMANDAĞ SULH HUKUK HAKİMLİĞİ
SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN
DosyaNo: 1991 12
Tapuya Samandağ Çığdede Mah. 907 No.lu parselde kayıtlı, 2859
metrekare yüzölçümlü taşmmaz, 61.645.000 TL. muhammen bedelle.
10.3.1992 günü saat 13.30-13.45"de Samandağ Sulh Hukuk Hâkımliği
Satış Memurluğunda açık arttırma suretiyle satı^a çıkarılacaktır. Mu-
hammen bedelın
O
o75"ıyle satış ve paylaşlırma masraflarını karşılaya-
cak şekılde alıcı çıkmazsa. en çok arttıranın taahüdü bakı kalmak üze-
re
20.3.1992 günü aynı yer ve saatte ikinei arttırma yapılacaktır. Ancak
arttırma bedelinin muhammen bedeünin %4O ila satış ve payiaştırma
masranannı aşması gereklidir. Arttırmaya iştirak için muhammen be-
delin %20sı oranında nakit ve\a buna eşıt milli bir bankanın teminat
mektubunun verilmesi gerektıği hususları,
Taşınmazdakı ortaklardan Nazıre Uzunay. Natalya Fırsatbul ve
Mari Azaroğlu'na. adresleri tespit edilemedığinden tebliğ yerine kaım
olmak üzere ılanen tebliğ olunur. 24.1.1992
TEŞEKKÜR
Pace maker ameliyatımı başanyla yaparak beni
sağlığıma kavuşturan, ameliyat öncesi ve sonrası
yakın ügilerini esirgemeyen
Prof. Dr.
NURAN YAZICIOĞLU
ile ameliyat ekibi
Tek. MEHMET METİN
Hemşire NURTEN ÖZGÜR'e,
Florance Nightingale Hastanesi 4-A Servisi
doktorlanndan Dr. YÜCEL SEZER'e,
gösterdikleri ilgi ve her türlü anlayıştan dolayı
başta sekreter FATOŞ AKTÜRK olmak üzere
hemşireler TÜLAY YAVUZ, ESİN ÖZTÜRK,
ZEYNEP HANCIOĞLU, PINAR GÜNGÖR,
SEVİNÇ KESKİN, EMRAN AKSOY ve
VASFİYE TÜRKSOY'a ve diğer hastane
personeline sonsuz teşekkürlerimi sunarım.
ERTUĞRUL SÖNMEZ
VEFAT ve TEŞEKKÜR
14 Şubat 1992 günü yakalandığı amansız hastahktan
kurtulamayarak aramızdan aynlan biricik evladımız,
kardeşimiz ve eşim
Galatasaraylı Elektrik Yüksek Mühendisi
ALPARSLAN ERİŞKON'un
hastalığı süresince ve cenazesinde büyük yardımları olan;
Prof. Dr. MESUT PARLAK
prof. Dr. ONKOLOG ERKAN TOPUZ
Doç. Dr. TUNCAY ALTUĞ
Dr. BURHAN TANYILDIZ
Dr. YURDAGÜL CEYHUN
Sevgi Kardeşleri, Osmanoğlu Kliniği, Amerikan
Hastanesi ve Çevre Hastanesi personeline, ayrıca çeşitli
yardımlannı ve ilgilerini gördüğümüz;
Prof. Dr. SÜHEYLA SERDENGEÇTİ
Doç. Dr. HASAN KALAFAT
Doç. Dr. COŞKUN YILDIR
Galatasaraylı arkadaşlan ve tüm candan dostlarımıza
teşekkürü borç biliriz.
ERİŞKON AİLESİ
Galeri • Atölye 232 64 2 6 B 230 21 87
ASIMIŞLER
BUBİ
HALEARPACIOĞLU
ÖZDEMİR ALTAN
NURKOÇAK
KarmaResim Sergisi
18Şubat-14Mart
13A T
G A ı ( 1 ! S
Atıye Sok. 12^2 Teşvıloye
Tel: 247 48 78-240 44 48
4-25 Sutatl992.il 00-18.00
tsnklal Caddesı 141
Beyoğhı-İstanbul t ! 1521698
BALKAN NACİ İSLIMYELI
•Deiiûomleğı'
E 3 G A R A N T 1 5 A N A T C A L E R 1 S I
E r g i n Ç a v u ş o ğ l u
ResimSergisi
5-26Şubati992.UjQ0-18W
ı PâzsrğunlcridışinöB) £fc Vfanr'îî
Modem Sanat
Galerisi-»--^
\r
alıkonağı Caddesı No. H7'2 Nışantaşı-lstanhul Ttl: 130 39 80
Özdemir Altan
Resim Sergisi
18 Şutet 5 Mart 1992
V A P I K R E D 1
KÂZIM TAŞKENT
SANAT GALERISr
Istıklâl Caddesı Beyoğlu
RJfSIM Vp HEYKEL
MUZEURI DERNEĞI
NURİ TEMİZSOYLU
ATÖLYESİ
Resim Sergisi
14 Şubal-1 3 Marf'92
Halil Dikmon Galerisi
M.5.Ü ResınveHeykel
Mözesı Akarefler
T.L259 47 39
galeri • atölye
232 64 26 • 230 21 87
İLAN
MAZGİRT 1 NOLU KADASTRO
MAHKEMESİ'NDEN
ESAS NO: 1957/2326
KARAR NO: 1961/243
PARSEL NO: 982
Mahkememizce verilen 27.6.1961 tarih ve 1957/2326 Esas, 1961/243
Karar sayılı hükmiı ile Mazgirt ilçesi Kardere (Sulüntaş) köyü hudut-
ları dahilinde kalan 982 nolu parselin davalı Hüseyin Esmeray adına
tapuya tesciline karar verildiği, davalı Huseyin Esmeray ve davacı Se-
vinç Kelekçi'nin adresleri meçhu) olduğundan ve bütün aramalara rağ-
men tespit edilemediğinden ve kendilerine karar tebliğ edilemedığinden
işbu ilan gazete ilamndan 15 gun sonra davalı ve davacıya karar teb-
liği yerine kaim olmak uzere ilanen tebhğ olunur.
Basın: 19281
İLAN
Kartal 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden
1991 566
Davacı Derviş Taban vekıli Av. Arzu Dündar tarafından davalı
Adıle Baban ale>hıne mahkememıze ıkâme edilen boşanma davasın-
da:
Davacı vekıli 1976 yılında evlendiklerini. 3 mûşterek çocukları bu-
lunduğunu. taraflann ruhen ve bedenen anlasamadıklannı davalının
bu nedenle mûşterek çocukları baba evıne bırakıp kendisinın evı terk
ederek babasının evine sığındığını. bu nedenlerle boşanmalarına karar
verilmesini talepetmekle Diyarbakır-Ergani. Kemaliye Mah. Rüzgâr-
lı sok No:43 adresıne teblıgat yapılamamışzabıta marıfetıylede bulu-
namadıgından duruşmanın bırakıldığı 25.3.1992 günü »aat 10.00'da
duruşmada hazır bulunmanız. hazır bulunmadığınız. mazeretinizı bıl-
dırmedığıniz veva kendınizi bir vekille temsil ettirmediğinız takdirde
H.U.M K."nın 213 ve 377 maddeleri gereğince yokluğunuzda tahki-
kat vapılıp karara bağlanacağı hususu ılanen tebliğ olunur. 5.2.1992
Basın. 1508
İLAN
ILGIN ASLİYE HUKUK
1990/617 MAHKEMESİ'NDEN
Davacı Mevlut Unver vekili tarafından davalılar Mustafa (Musta-
fa oğlu) İzzet (Hasan oğlu) Hürmüz (Hasan kızı) aleyhine açılan ta-
pu iptali ve tescil davasının yapılan duruşmasında verilen ara kararı
gereğince;
Ilgın Çamiatik Mahallesi Navnşık yolu mevkiinde kain, 295 ada,
parsel 8'de kayıtlı 42902 m' miktarındaki gayri menkulün davalılar
Mustafa (Mustafa oğlu)'na 18/96, İzzet (Hasan oğluna) 6/96, Hur-
müz (Hasan kızı)'na 6/96 hisse olarak gayri menkul, bu sahıslar adı-
na tescil edilmiş olup, bu şahısların soyadlarımn tespit edilemediği,
adreslerıne dava dilekçesi ile duruşma günü de tebliğ edilemediğin-
den ve adresleri zabıta marifetiyle de tespit edilemediğinden bu sa-
hıslann kısaca dava dilekcesinde ileri sürülen Ilgın Çamiatik Mahallesi
295 ada, 8 parselde kayıtlı bulunan gayri menkulde bir haklan oldu-
ğunu iddia ediyorlarsa durusma günü olan 25.3.1992 tarihinde saat
9'da hazır bulunmaları, hazır bulunmadıkları takdirde dava dilekce-
sinde ileri sürülen gayrimenkulün tapusunun iptali ile davacı adına
tesciline karar verileceği duruşma günü ile dava dilekçesi yerine kaim
olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 16.1.1992
Basın: 45623
r~ İLAN
T.C
SUNGURLU SULH HUKUK
MAHKEMESİ
SAYI: 1991/121 E.
Davacı Kemal Kavurkacı vekili Av. Rifat Zobu tarafından davalı-
lar Şahin Kavurkacı ve aıkadasları aleyhine açılan paydaslığın gide-
rilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
Mahkememizce dava konusu Sungurlu ilçesi, Beyyurdu köyü, Ye-
nipınar mevkii, parsel no: 356, 555, 414, 440, 437, Killik mevkii, par-
sel no: 119, 204, Ardıçaltı mevkii, parsel no: 1423, Bağlarbaşı mevkii
parsel no: I484'te kayıtlı tasınmazların taraflar arasındaki ortaklığı-
mn tasınmazların satışı suretiyle giderilmesine karar verilmiş olup ka-
rar, davalılardan Nuriye Kavurkacı'nın belirtilen adresine yapılan
tebligatın tebliğsiz iade edildiği ve adresi, yapılan zabıta arastırma-
sında da tespit edilemediğinden kararın ilanen tebliğine karar veril-
miş oünakia yukanda adı gecen davalı Nuriye Kavurkaa'mn kendisine
asaleten, küçük oğlu Ulubey Kavurkacı'ya velayeten mahkememizce
verilen karann ilanen tebliği karar tebliği yerine geçmek üzere ilanen
tebüğ olunur. 27.11.1991
Basın: 45513