Katalog

SAYFA CUMHURİYET 13 ŞUBAT1992 PERŞEMBE 16 SPOR İlk yanda Orhan'ın golü ile 1-0 öne geçen milli takım, Finlandiya ile 1-1 berabere kaldı Yazık;moralumduk,hüzünbuldııkARtFKIzmfALIN (Adana)- Milli futbol takımımız yine şeytanın ba- cağını kıramadı. 1994 DünyaKupası elemelerinin hazırlıklarına baş- layan millüer, FinlandiyaileAdana'daoynadıklan 'dostluk' maçında 1-1'lik skorlasahadanboynu bükük aynldılar. En son galibiyetini 25 Ekim 1989'da Avusturya'ya karşı alan milliler, o günden bu yana oy- nadıkları 17. maçta da kazanmanın sevincini yaşayamadılar. Oysa milli takım Finlandiya maçı öncesı 'umut' doluydu. Bu karşılaşmayı dönüm noktası olarak gören milliler alınacak gollü bir galibiyetle yeni döneme iyi bir başlan- gıç yapmak istiyorlardı. Teknik kadrodan futbolcusuna, yöneticisinden 6 yıl sonra ilk kez bir milli maça ev sahipliği yapan Ada- nalı sporseverler kadar herkes farkh bir skordan söz ediyordu. Rıza formsuzluğu nedeniyle forma giymezken Piontek gol umudunu da Aykut-Feyyaz ikilisine bağ- lanuştı. Hele hele maç öncesi soyunma odasında edilen galibiyet yemini futbolcu- lan iyice ateşlemişti. 17-18 bin kişinin eş- liğinde söylenen milli marşlar sonrası oyu- na büyük bir baskı altında başlayan mUli- ler, bir an önce golü bulmanın telaşı ile Finlandiya karşısında varlannı yoklannı ortaya koydular. Nitekim Oğuz, Mehmet, Ünal, Ogün'le başlayan tam saha baskı, beraberinde Orhan'ın şık golünü de getir- di. Gol sonrası milli takımın mutlak po- zisyonlan da vardı. Oğuz, Mehmet ve Or- han'ın şutlan Ünal'ın direkte patlayan vu- ruşlanmn gol olmaması milli takım için tek kelime ile 'şanssızlıktı'. Ancak devre Fin- lilerin imdadına yetişti ve skor 1-0'da kal- dı. Ikinci yarı Teknik Direktör Sepp Pi- ontek'in de uyansı ile 2. golü bulmayı he- defleyen milliler yine gol kaçırma hastalı- ğından kurtulamadılar ve kadrosunu genç- leştiren Finlandiya'nm sürpriz 'frikik' golü milli takımı adeta şoka soktu. 1-1 sonrası oyun disiplininden kopan milliler, galibi- yet için Finlandiya kalesine yüklendiler. Ileri ikilide Feyyaz ile anlaşamayan Ay- kut'un yerine Faruk'u oyuna alan teknik kadro bu değişiklikten de istediği sonucu alamayınca milli takımımız kaderine bo- yun eğdi ve 17. maçında da sahadan gali- biyet hasretiyle aynidı. Maç bitiminde üz- gün bir biçimde soyunma odasına giden futbolcular ve Teknik Direktör Sepp Pi- ontek kale arkasındaki bir grup taraftar ta- rafından 'ıslık'lanırken Hayrettin'in afla- dığı görüldü. Maçı topluca izleyen Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu ise karşılaş- manın son düduğü ile birlikte stadı terk ettıler. Ve sonuçta da büyük umutlarla sahaya çıkan milliler 'dönüm noktası' olarak gör- dükleri Finlandiya maçmdan yine hüsranla aynldılar. Piontek: Brezîlya gibi oynadık Maç sonrası futbolcularla yaklaşık 10 dakikahk bir görüşme yapan (A) Milli Ta- kım Teknik Direktörü Sepp Piontek gö- rev aldığ 14 maçta da galibiyete ulaşama- manın hüznü ile doluydu. Kârşılaşrna ile ilgili görüşlerini açıklayan Alman çalıştı- ncı, "Özür dilerim kazanamadık" dedi. Milli takımın ilk yanda çok gol kaçırdığı- nı ve bunu da devre arasuıda oyunculara teker teker anlattıgını belirten Piontek, "Ben de anlamıyorum. Oyun içinde iyi ha- - reketlerimiz vardı. Ama yakaladığımız şansları değerlendiremedik. İlk yan Bre- zilya gibi top çevirdik. Ama ikinci yan ka- zanamadık. Onümüzdeki maçlarda hata- lanmızı düzelteceğimize inamyorum. Ay- rıca 1-2 penaltı pozisyonumuz da vardı, hakem vermedi" dedi. Finlandiya Teknik Direktörü Jukka Vakkila, 1-1'lik skora sevinenlerin başın- da geldi. Finlandiya milli takımının çok iyi bi netice aldığını ısrarla vurgulayan Vak- kila, "Çok, çok iyi bir netice. Çünkü 5 as futbolcumuz bu maçta oynamadı" dedi. Yinegalibiyet alamadık Türkiye; 1 Finlandiya: 1 HAKEMLER: H.Peter DeMng (6), Kurt Witke (6), Sidgbert Rubel (6). TÜRJUYE: Hayrettin (5), Ogün (6), Tu- gay (6), Turhan (S), Recep (7), Oğuz (6), Mehmet (S), Ünal (6), Orhan (6), Feyyaz (4), Aykut (4), (Faruk-5) FINLANDIYA: Hattunen (5), Sulonen (5), Romez (4), Heilekinen (6), Eriksop (S), Karvinen (S), (Nyyssönen 4), Hielm (S), Vanhala (5), Taurrainen (S), Henin (S), Sumiala (6). GOL: Dk. 18 Orhan, Dk. 75 Kervinen. SEMIR YALÇIN (Adana) - A milli ta- kım Amerika 1994 Dünya Kupası hanrlık- lan için Finlandiya ile yaptığı özel karşı- laşmada yine galibiyet alamadı. Milli ta- kım ilk yansını 1-0 önde bitirdiği karşüaş- manın ikinci yansmda yediği golle saha- dan 1-1 berabere ayrümak zorunda kaldı. 18. dakikada geüsen atağunızda, Ünal topu içeri çevirdi. Meydana gelen karam- bolde top Aykut'a geldi. Aykufun şık pa- sında topla buluşan Orhan sol ayağı ile yaptığı düzgün vuruşla, milli takımı 1-0 öne gecirdi. İkinci yanda A milli takımın farkı arttırması beklenirken Finlandiya açıldı. 75. dakikada Turhan'ın elle kesti- g> toptan kazanılan serbest vuruşu Karvi- nen güzel bir plaseyle Hayrettin'in konı- duğu milli takım ağlanna yolladı. 1-1. Daha sonra gelisen atakJar, gol getirme- yince, milli takım galibiyete özlemle Ada- na 5. Ocak Stadı'ndan aynidı. İZ BlRAKANLAR 1- Piontek Milli Takımlar Teknik Direktörü Sepp Piontek 20 aydır A milli takımda görev yapıyor, ama galibiyete olan özletnini Finlandiya karşısında da gideremedi. Göreve geldiğinden bu yana geçen 20 ayda bir türlü kadroyu oturtamadı. İlk aylarda Türk futbolunu tanımıyonım, savunmasım yaptı. Ancak şimdi de arayışları devam ediyor. Finlandiya karşısında 'banko' adamı olarak lanse ettiği Rıza'yı takımdan kesti. Hami'yi kadroya almadı. Geldiği günlerde keşfettiği, şu anda Türkiye liglerinin en formda futbolcusu Ümit'i kadroda düşünmedi. 2- ÜnalTrabzonspor'un Samsunspor ile oynadığı son lig maçındaki formu ile milli takımda başarıh olacağmın işaretini verdi. Ünal'ın ayagına top çok yakışıyor. Yeter ki 'sakatım' diye oynamaktan kaçınmasın ya da diğer bir deyişle sakat olmasın. Finlandiya karşısında takımın en iyisi olarak göze çarptı. Attığımız golde katkısı büyüktü. İlk yan biterken ceza alanı üzerinden vurduğu sert şutta kendisi ve milli takım adına şanssızdı. Top, kaleci Hattunen'in bakışlan arasında direğin içine vurup dışan gitti. Ünal, milli takımın orta alanındaki başansı ile dikkat çekti. 3- Seyird Adanalı futbolseverler milli takıma gerçekten büyük özlem duymuşlar. Dün Adana'da neredeyse yaşam durdu. Birkaç günden bu yana devam eden milli takım heyecanı S Ocak Stadı'nda doruk noktaya ulaştı. Stat, "Türkiye, Türkiye!" sesleri ile çınlarken, "Kırmızı.. Beyaz" tezahüratı maç boyunca devam etti. Golü yediğimiz dakikadan sonra milli takıma güvenlerini yitirmediler. Kısaca milli takımın Finlandiya ile Adana'da oynadığı maçı izlemeyi hak ederken bundan sonra da milli takımı bağırlanna basacaklannı ispat ettiler. Yamtsız kalan sorular ELEŞTÎRİ SAVAŞ. KÜRKLÜ ADANA - Milli Takım, Finlandiya karşısında da gali- biyet alamadı. tşe bu yönden bakın- ca, amaca ulaşma- dığımız net olarak ortaya çıkıyor. Ancak burada ka- nımca yanılgıya ™~"~^^^ düşüyoruz. Çünkü Finlandiya maçı, Ame- rika 1994 Dünya Kupası'na hazniık ama- cını taşıyan bir-özel karşılaşma. Ancak galibiyete o denli büyük bir öz- lem duyuyoruz ki bir türlü diğer faktörle- ri düşunemiyoruz. Böyle bir maçta önemli olan, eksiklerin giderilmesidir. Piontek ne diyordu... "Gol pozisyonu bulamıyoruz. Gol noktalannda zenginliğimiz yok." O halde bu maça önce bu yönden yaklaşmak gerekir. Yeterince gol pozisyonuna girebil- dik mi? Doğrusunu söylemek gerekirse ilk yanda Milli Takım aktif, kolektif bir fut- bol sergiledi. Yine, eksikliğini duyduğu- muz, ikili mücadelelerde savaşan bir gö- rüntü verdi. Kısaca ilk yanda özlenen, bek- lenen bir Milli Takım vardı, sahada. Gol derseniz, Ünal'ın akıllı atağı sonu- cu geldi. Hatta ardından Ünal'ın direğin içine vurup dışan giden topunu da şans- sızlık olarak değerlendirmek yerinde olur. Futbolda bazı anlar oyunun döndüğü pozisyonlardır. Işte Ünal'ın direkten dö- nen topu bu anlardan biriydi. Nitekim ilk yan tek gollü galibiyetimiz ile sonuçlandı. Oyunun seyrine göre ikinci yandan çok şeyler bekliyorduk. Yanıldık. Orta alanda Oğuz, Ünal, Mehmet orga- nizasyonu, rakibin presi yoğunlaştırması sonucu bozuldu. Orta alanrlap çıkan top- larda bu yüzden isabet yüzdesi düştü. lle- ride ise Aykut her zamanki top saklama özelligini gösteremezken, Feyyaz'ın istediği toplarla buluşamaması, hücum gücümü- zü düşürdü. Işte bu durumda cesaretlenip üzerimize gelen Finlandiya, gol pozisyon zenginliği bulamamasına karşın, bir ölü topla istediğini aldı. Bu golden sonra bir Milli Takım klasi- ği karşunıza çıktı. Bilincsiz gelişen atak- lar ve kaybetme stresi, tam anlamı ile olumsuz bir görüntünün sahnelenmesine neden oldu. Kısaca ikinci yandaki Milli Takım, eksikleri oldugu için Avrupa Şa- mpiyonası'nda rakip kalelere tek gol atan ve puan yüzü göremeyen takımdı. Bence Milli Takım'ın olumlu yöne gir- mesi için mutlaka bir galibiyet alması ge- rekiyor. Yoksa bu stres hocayı da futbol- culan da yiyip bitirecek. Ancak hemen ak- la, 5 eksikli Fınlandiya'yı yenemezlerse ki- mi yenecekler sorusu geliyor. Işte bu so- ruya yanıt ben de bulamıyorum. Finlandiya maçında gol provası yapmayı uman milli takım galibıjeti bile koruyamadı. (Fotoğraf: ı.. \UCELMAN) İngilizler, Oğuz, Ünal ve Mehmet'i beğendiLEVENT YÜCELMAN (Adana) - (A) Milli Futbol Takımımızın Finlandiya ile oy- nadığı özel maçı 17-18 bin seyirci ile birlikte 1994 Dünya Kupası elemelerindeki rakibi- mizIngiltere'pin teknikkadrosuda izledi. In- güiz Milli Takım Teknik Direktörü Graham Taylor'un yardımcüan Ken Murphy ve Tre- vor Hartley, maçtan yanm saat Önce şeref tri- bününde yerlerini aldılar. Iki Ingilız futbol adamı, milli takımın ilk yandaki oyununu değerlendirirken özellikle Oğuz, Ünal ve Mehmet arasındaki organizasyonu çok be- ğendiklerini söylediler. İkinci yanda ise Türkiye'nin oyundan düştüğünü kaydeden Ingilizler, Finlandiya takırrunın zayıfbirekip olduğunu beürttiler. tngilizlerle birlikte Fuüüeri seyretmek için Adana'ya gelen Bulgaristan milli takımtek- nik adamlan Penev Dimital üe Krassimir Bo- rissov ve Fransız Futbol Federasyonu üyesi Jacques Devismes de şeref tribünündeydi. YJlar sonrabirmilli maçasahneolan Ada- na 5 Ocak Stadı, bir hayli doluydu. 12 bini bi- leüi yaklaşık 18 bin taraftar, 90 dakika bo- yunca milli takımı destekledi. Bu arada tri- bünlerin bir bölümünün boş olduğunu gö- ren yetkililer, öğrencileri ücretsiz içeri aldı. özellikle tribürüerdeyapılan Meksikaşov U- gi çekti. Son dakikaya kadar milli takıma moral veren taraftarlar, 1-1'lik skor sonrası üzgün biçimdebiraz da kaçan gollere söyle- nerek stadı terk ettiler. Rıza'Rin isyanı Milli takımın son yıllardaki en istikrarlı futbolcusu Rıza ise uzun bir süreden sonra ilk kezyedek kaldı. Son haftalardaki form- suzluğu nedeniyle ilk ll'de yer almayan Rı- za'mn bir hayli üzgün olduğu ve zorla yedek soyunduğu öğrenildi.Yedek kaldıgını öğren- diİcten sonra teknik direktör Sepp Piontek'e isyan eden Rıza, daha sonra Alman teknik adamın,' Benim sana ne kadar güvendiğimi büirsin. Benoyunculandenemekistiyorum" demesi üzerine yatıştı. Yenen frikik golünde topu ellekesenTur- han da milli takımın en üzgün oyuncusuydu. "Farkında ohnadan dönünce top koluma çarptı" diyen Turhan, golde kendisinin ha- talı olduğunusöyledi. Rıza'run yokluğunda kaptanlık bandım takan Oğuz ise "Çabala- nmız galibiyete yetmedi. Şanssızdık, başka bir şey değil" demekle yetindi. Maç öncesi Adana valilıği iki takım kap- tanlanna birer teşekkür plaketi verdi. He- ikenen ile Oğuz'a sunulan bu plaketlerden karşüasmanın Alman hakem üçlüsüne de verilmemesi maçı izleyen futbol federasyo- nu üyelerince tepkiyle karşılandı. Üyeler, " Avrupada bu tür plaketler hakeme su- nulur. Sonra da futbolculara verilir.Bizde ise tersi oldu. Bu arada şeref tribunünde oturan bazı futbol adamlan Rıza'yı takım- dan kesen teknik direktör Piontek'i eleş- tirerek, " herhalde şans deniyor ama bu kez tutmadı" yorumunda bulundular. Ogün sakatlandı Milli takımın başanlüanndan Trabzon- sporlu Ogün Temizkanoğlu, maça sakat sa- kat basladı. Lig maçında ayak başpanna- ğma darbe alan Ogün, Finlandiya karşısın- da da aynı yere gelen tekme nedeniyle sa- ha içinde acılar içinde kıvrandı. Ogün'ün tedavisi sahada yapıldı. Genç futbolcuya daha sonra da alnına gelen krampon dar- besi nedeniyle bir süre daha tedavi yapıl- dı.Bu arada orta alan oyunculanndan Mehmet de Finlandiyalı oyuncularla giriş- tiği ikili mücadelelerde sık sık yere düştü. Ancak Mehmet sakatlanmadı. Finlandiya eksik Finlandiya milli takımı ise dünkü maç- ta gençlerden kurulu bir ekiple mücadele etti. Avrupa liglerinde oynayan dört Finli- nin yanı sıra sakatlığı süren bazı oyuncu- lar da forma giymedi. Finlandiya takımın- da sadece 2ttnlüoyuncu bulunuyordu. Sı- cak havadan etkilenen Finlandiyalılar gü- neşin kendilerini olumsuz yönde etkiledi- ğhîi söylediler. Milli takımın aslan Turhan ile Feyyaz ise maç öncesi sahaya uymayan kramponlanm alelacele değiştirdiler. Maç sonrası otele dönüp ucakla lstan- bul'a hareket eden milli takım oyunculan, yolculuk sırasında genç kızlann imza hu- cumuna uğradı. Hac kafilesinin de bulun- duğu uçakta futbolculann yanı sıra teknik adamlar da büyük ilgi görda Ucak perso- neli ise teknik direktör Piontek'i teselli ettiler. Milli takımın onümüzdeki maçlarda yi- ne aynı kadro ile devam edeceği, ancak ba- zı Ümit Milli Takun oyuncularuıın yavaş yavaş (A) takıma monte edileceği öğrenil- di. özeUİkle Ali, Hamza, Soner gıbı oyun- culann takıma kazandmlacağı belirtildi. Yardımcı antrenÖTİer Fatih Terim ve Ra- sim Kara da yavaş yavaş bazı mevkiilerde gençleştirme politikasına gjdeceklerini söy- lediler. Maçla ilgili olarak yaptıklan yo- rumlarda 'Şanssızdık" demekle yetinen teknik adamlar, Finlandiya'nm da tek atakta golü bulduğunu belirterek " Finlan- diya ile şimdi oynasak farklı kazanınz. Ama olmayınca ohnuyor Ünal'ın direkle- re çarpan topu, Oğuz'un kaleci tarafmdan çelinen toplan hep bizim için şanssızlıktı" diye konuştular ÛycferkızgiR Bu arada Futbol Federasyonu Yönetim kurulu'nda yeralan bir iki üye beraberlik sonrası bir hayli kızgındı. Otelde futbol- culan eleştiren üyeler 'Bu rakibi yeneme- yeceksek kimi yeneceğiz ?" demekten ken- dilerini alamadılar. Baskette profesyonellik istendi HALDUN DOMAÇ (İstanbul) - Bas- ketbol Federasyonu yeni müsabaka yönet- meliği ve basketbolda düzenlemeler konusunda kulüplerin görüşünü aldı. Ku- lüpler mevcut durumun yasallaşması an- lamına gelen profesyonellik istediler. Basketbol Federasyonu özellikle Av- rupa'daki düzenlemeler çerçevesinde basketbol yönetmeliklerine yeniden çeki düzen vermek amacıyla bir taslak hazır- ladı. Hazırlanan bu taslak önceki gün kulüplerin bilgisine sunularak onlann da görüşü ahndı. Kulüplerin üzerinde durduklan en önemli konu. Sicil Lisans Yönetmeliği'- nde bir düzenleme yapılarak veya trans- fer yönetmeliği çıkartılarak profesyo- nelliğin başlamasıydı. Kulüp temsilcileri olaya "mevcut uygulamanın yasallaş- ması" olarak baktıklannı belirterek bu yolla pek çok usulsüzlüğün ortadan kal- kacağını söylediler. Transfer yönetmeli- ği kulüplerin istekleri doğrultusunda oluşursa bundan böyle üniversıte ka- zanma voluyla transfer de başta olmak uzere "hülle"' ortadan kalkacak. İki yabancı Toplantıda kulüplerin isteklerinden biri de mevcut 9 artı 1 kuralının 8 artı 2'- ye dönüşmesiydi. Eczacıbaşı dışında tûm kulüpler bu görüşe sıcak bakarken Başkan Osman Solakoğlu'nun olaya olumlu yaklaşım içinde olmadığı göz- lendi. Tüm kulüplerle Kolejliler ve Karşıya- ka gibi oyuncu yetiştiren kulüp temsilci- leri de 8 artı 2'yi savunurken buna gerek- çe olarak yerli oyunculann transfer ücretlerindeki astronomik artışı göster- diler. Kulüp temsilcileri Avrupa kupala- nnda oynayan Türk takımlannın ikinci yabancı oyuncu aldığını, bunun ise ileri- de sorun olacağını belirttiler. Basketbol Federasyonu kulüplerden aldığı görüşler doğrultusunda bu konu- da çalışmaları yürütecek ve şubat ayı sonu ile mart ayı başlarında kulüp tem- silcileriyle bir kez daha toplanacak. Yapılacak yeni toplantıda süper lig ve ligler statüsü gibi değişik konuların da ele alınması bekleniyor. Albertville'de heyecan dorukta "'• ABD, nıadalyalan topluyor CUMHURİYET (Albertville) -16. Albertville Kış Olimpiyatları tüm heyecanı ile sürüyor. Salon sporlan arasında yer alan hız pate- ninde geçen gün Amerikalı Bonnie Blair'in 500 metrede Ame- rika'nın ilk madalyasını almasından sonra bu kez 3000 metrede büyük mücadele yaşandı. ikinci, Avusturyalı Hunyady üçüncü ol- du. Şampiyonanın gösteri yanşlan ara- sında yer alan Akrobatik Kayak'ta altın madalya Fransız Becker'in oldu. İkinci- liği ise Norveçli Kristiansen kazandı. Tek kışilik bob yanşlan ise Alman ve Avusturyalı Petra Kronberger, ba- yanlar kombine yarışlarında 1.25.84'lük derecesiyle birinci oldu. Dünya şampiyonu Alman Gunda Nie- man ile vatandaşı Warnıcke arasında geçen mücadeie eskı dünya şampiyonu galıbiyeti ile bıttı. 4.19.90 ile altın ma- dalyaya koşanNie- man'ın ardından 4 22.88 ile NVarnıcke Avusturyah sporculann üstünlüğü ile sona erdi. Altın madalyayı Alman Hackl kazanırken gümüş ve bronz ma- dalyaları Avusturyalı bobcular kazandı.