29 Mart 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/16 22 OCAK 1992 HAVA DURUMU TÜRKİYE'DE BUGÛN yevre Bakanlığı Meteorolojı Ge- nel MüdürtüOü'nden alınan bılgn ye göre yurdun doğu kesimleri patçak bukrthı. Doflu Karadeniz ite Do0u Anadokj'nun doğustı karia kanpk yaflmur ve kar yağışlı, di- Qar ywier az buiutlu geçecek. Marmara üe yuıtiun iç kestmterin- de sis görötocek. HAA SICAKLI- â : Deflişmeyecek. RÛZGÂR: Ku- ay w doğu yönlerden hafif ara sıra orta kuvyette, yurdun kuzey- baü kesimtehnde kuvvetlice ese- cefc. Denizterimizde, Marmara, Ege ve Bafi Karadeniz'de yıktave poyraz, dijer derfcterimcde yıl- dız ye karayeklen saatte 4-16 dentz mili hızta esecek. Van Gölû'nde hava kar yağışlı geçecek. Rüzgâr, kuzey ve do- ğu yönlerden hafif ara sıra orta kuvvette esecek. Göl ha- frf çaJkantılı olup gorüs uzaMığı 3-8 km. dolayında olacak. BngM BMs Botu Bursa ÇmUola Çonım Oamzf 14° 4° Diyarbataf 8° -1° Edwrw 6° O"Erancan 0°-9° Eraıun -1° -8° EstaştKr 0°4°fiazıamgp A 14° PGnsun A 17° 4°GumûşhaneK K 1°-4» HakUri K A A K Y S S S s s 2°-<° Manisa 6° -1° K Maraş -*>-12°M«sn -4° -11° Muftta 1°7° Muş S°-2°N«le e° rort s s . . ... S r-T° bnr S K 0°-5°Kastvnonu S 4° -2°KsMmi B 11» 1° K W S -1° -12°Kütjhya S 1°-5° « a 0° -5° Samsun 3°-8°Sîrt 6° 2°Sınop 13° 2°S«as -5° -12°Te«rtaO -1° -12°Tratann •2° KPTuncal 4° 0°Usak 3° -8" van -1° -8° Ybzoat 3° -7° Zongrtbfc A 8» -2° A 5°-2° A 13° 5° S 8°-P K -1° -6° S -2° -7° B 7° 0° K 8° 0° Y 7° 1° S 2°-3° Y 8° 2" S -3"-11° B 6° 2° K 8» 0» S 1°-7° S 5°-8° K 2» -3° S -2° -11° B e° p 'yajmurtu A-aç* B-bukıOu G-güneşlı K-kaıh S-as* Y-yaCmurlu Helsınkı l ü l [ finınnrari m • J Moskova Kahıre • DÜNYA'DA BUGÛN AmstonJamB 6° Amman B 17° Atra BaOdat Bareetooa Basel Btfgrad Btrin Bor» Brtteei Budape* Cenevre Ccayv Odde Duba frınkfurt Ktfm Y 15° B 17° Y 12° A 17 K 3° S 0» s r B 6° S 0° K 3° Y «° B 18° A tt S 1° B 16° B -1° B 18°Kopenhag 8 8° KMı Leftoşa S 1° B 18° Londra Madnd MUaı» Montreaf Mosfawa Münh He* Yort Osfo Pans Prag Ron» Sofys $am X Mm \mus Vaışoa Vtend* Viyana Zûrih S B 9° B 8° K 7° Y -12° S 1" B -2° B 7° S 2° B 20° Y 10° K 4° B 18° S 0° B 7° K -1° K 3 BULMACA SOLDANSAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ 1918'de Fransa'da 1 ortaya çıkan ve bi- çimlerde, kuruluşta 2 kesin bir hareketsiz- „ liğe önem veren re- sim akımı... Bir no- 4 ta. 2/ Alkolsüz içki, meşrubat... Eskilere 5 göre, dünya atmos- \ ferinin ötesindeki *" boşlukları dolduran j çok uçucu akışkan. 3/ lnsan vücudunun 8 dış yüzü... Döl ver- me yetkinliğine eren. 9 4/ Ekonomik alan- da kendi kendine yeterli olmaya yö- nelen bir ülkenin rejimi... Boru sesi. 5/ Bir nota... Genellikle hamsi, ki- mi zaman çaça, sardalye, tirsi balık- larından yapılan tuzJu ve yağlı ezme. 6/ Türlü renklerde kareli olan ku- maş... Radon elementinin simgesi. 7/ Ağaçsız yerlerde, kuş yakâlamak icin üstüne ökse yerleştirilen ağaç. 8/ Bir bağiaç... Zihnin, nesnelerden edindi- gi tasanm ya da düşünce. 9/ Osman- lılar'da Yunan felsefesinin ve lslam düşünce sistemi ile felsefe- nin ayrı ayrı okutulduğu, kıyaslama ve tartışma yöntemlerine bir ölçüde yer verildiği medrese. YUKARIDAN AŞAGIYA: 1/ Bir heyecan ifadesi taşıyan doğa manzarası. 2/ Şalvarın üs- tüne giyilen ve önde uzun iki parçası olan kıyafet... Duman le- kesi. 3/ Tırpana balığına verilen ad... Ateş. 4/ Terbiyesiz kim- se... Irkçılık. 5/ Hayvanların ısırmaması için burunlarına takı- lan demir halka. 6/ Türkiye ile Yunanistan arasındaki ırmak... Mezar. 7/ Silisyum elementinin simgesi... Urenin kanda birik- mesi sonucu ortaya çıkan hastalık. 8/ Abdülhak Hamit'in bir tiyatro yapıtı... Kamer. 9/ Bir yüzey ölçüsü birimi... Nişan... Tır- nak boyası. A. L A EL A. Q A • M I L • A K i ş•JS. o E NİJ. EB y|A jjo İP •A B. Ee j •< c D e N o /A •E. A •i ş A. D T •M 0 M A L_ İ S. A 60 YIL ONCE Cumhuriyet Gaz ve benzin fiyatlan '22 OCAK 1932 Petrol fıatlan bütün dünyada yükselmege başlamıştır. Romanya'da fiatlar 57 şilinden 85 şiline kadarçıkmıştır. Fiatlann bu tahavvülü memleketimizde de tesirini göstermiş, petrol ve benzinde yüzde sekiz nisbetinde bir tereffü kaydedilmiştir. Şehrimizdeki büyük gaz kumpanyalarından biri MüdafaaiMilliye Vekaletine 23 kuruştan fıat verdiği halde umumi merkezinden aldığı biremir üzerine bu şerait dahilinde teslimatta bulunamıyacağını tahriren bildirmeğe mecbur kalmıştır. Diğer taraftan İstanbul'daki bazı otomobililerin aralannda bir tröst teşkil ederek doğrudan doğruya benzin celbettirecekleri haber verilmektedir. 30 YIL ONCE Cumhuriyet Küba meselesi 22 OCAK 1962 Küba Cumhurbaşkanı Cavaldo Dorticos, dün gece Punta Del Este'yegelmiştir. Dorticos, pazartesi gününden itibaren çahşmalanna başlıyacak olan Amerika Devletleri Teşkilatı Konferansına katılacak Küba heyetine başkanhk etmektedir. Bu konferansta, Amerika devletlerinin Küba ile ilgili kararlar almaları beklenmektedir. Anlaşıldığına göre, Birleşik Amerika, Fidel Castro komünist dünya ile bağlannı muhafaza ettiği taktirde, Küba'ya karşı müeyyideler tatbik edilmesini konferansta talep edecektir. Buna karşilık, Brezilya, Arjantin ve Meksika'dan dahil olmak üzere, bazı Amerika devletleri, Küba'ya karşı müştereken sert tedbirler alınmasına muhaliftirler. Castro GEÇEN YIL BUGUN CumhuriY et Esirler canlı hedef 22 OCAK 1991 Irak, savaşta ele geçirdiği 25 havacıyı önemli merkezlerine yerleştirdiğini açıkladı. Bağdat'ın savaş tutsaklannı canlı kalkan olarak kullanması çok sert tepkilere yol açtı. ABD Başkanı George Bush, Irak ın uluslararası sözleşmeleri ihlal ettiğini söyledi. Bu arada Irak televizyonunda savaş esiri olduğu iddia edilen 7 kişinin görüntüleri, Batılı televizyonlarca da yayımlandı. Irak dün akşam yaptığı resmi açıklamada 2 pilotun cesedinin bulunduğunu, çeşitli ülkelerden sayılannı açıklamadığı pilotlann da esir alındığını duyurdu. Irak Deyrim Komutanı Konseyi'nin 13 nolu bildirisinde 13 uçak ve füzenin düşürüldüğü de açıklandı. DÜZELTME • ODTÜ Gazetenizde 14 Ocak 1992 günü 4. sayfa 1. sütunda "ODTÜ'den îlişiği Kesilenler" başlıkh bir haber yayımlanmıştır. Geçmişte de benzeri haberler gazetenizde yer almıştır. Gazeteciliğin temel gereği olan, haberin doğruluğunu kaynağından doğrulatmadan yayımlamama ilkesine daha fazla ihtimam göstermeniz halinde hem gazeteniz hem de üniversitemiz bundan böyle gereksiz zaman harcamaktan kurtulacaktır. Söz konusu haberde, örneğin ilişkisi kesilen öğrenci sayısı "1170" olarak verilmiştir. Oysa gerçek sayı "5O5"tir. Üniversitemiz afla ilgili yasal düzenlemelerin gereğini de tam olarak yerine getirmiştir. Üniversitemizin bu konuda bir polemik yaratmak amacında olmadığını, sadece kanıtlanabilir gerçeklerin yayımlanmasını arzu ettiğini ve yasal düzenlemelere doğal olarak saygılı ve uyumlu olduğumuzu bir kez daha yineler, çalışmalannızda başarılar dilerim. Prof. Dr. Ural AKBULUT Genel Sekreter V. IARTISMA SayınEğitiın BalcanınaAçıkMektup Bu devrim yasası Atatürk'ün sağlığmda büyük ilgi gördü. Çünkü, kendilerine çok şeyler borçlu olduğumuz kuruluş dönemi aydınlarının başında bulunan bu büyük insan, yasaya uymarçın ilginç örneklerini göstermekte idi. Bay Bakan, Türkiye'miz, durdurulma- sı olanaksız bir gelişim süreci yaşamakta- dır. Bu olayı kavrayamayanlann engelleme çabalan, hızıazaltmakta ise de süreci durduramayacaktır. Günümüz in- sanı, geçirilen acı olaylardan aldığı ders- le, hukukun ûstünlüğü, yasalara uymak zonınluluğu, laiklik vb temel kavramların bilincine erişmiştir. Şunu hemen belirteyim, bu konuda ilk bakışta görüş aynhğımız olabilir. Isteği- min bir devlet yasasına işlerlik kazandır- mak olduğu düşünülünce, böyle bir aynlıgın söz konusu olamayacağı hemen anlaşılır. Devletimiz, 26 Kasım 1934'te benim- senmiş olan 2590 sayılı, Unvan ve Lakap- lann Kaldırılması'na ilişkin yasa ile: (Ağa, Hacı, Hafız, Hoca. Molla, Efendi, Bey, Beyefendi, Paşa, Hanım, Hanune- fendi, Hazretleri) sözcüklerini devlet di- linden kaldırmıştır. Güdülen amaç, çoğu kez yerinde kulla- nılmayan bu sözcüklerle karmakanşık bir durum almış olan sesleniş biçimlerine bir duzen vermek ve bu sözcüklerin kimi- leri ile kişiler arasında yaratılan eşitsizliği ortadan kaldırmak olarak özetlenebilir. İmtiyazsız, sınıfsız bir toplum oluşması istendiğine göre insanlan, efendi; bey, be- yefendi; hanım, hanımefendi diye değer- lendirmek uygun olmazdı. Bu devrim yasası Atatürk'ün sağlığın- da büyük ilgi gördü. Çünkü, kendilerine çok şeyler borçlu olduğumuz kuruluş dö- nemi aydınlarının başında bulunan bu büyük insan, yasaya uymanın ilginç ör- neklerini göstermekte idi. Onun Münir Hayri Egeli' -(1902-1970)ye yazdırdığı BAY ÖNDER adlı destanda, "Bey, Ha- nım kalkacak. Genellikle Erkek için Bay, Kadın için Bayan kullanılacak") diye yap- tığı uyan (yapıtta elyazısı ile görülmekte- dir), yasanın benimsenmesinden sonra kendisine Paşa Hazretleri diyen bir ba- kana: "Bundan sonra bana Paşa demeyi- zin" uyansında bulunması ilginç örneklerdir. (F.R. ATAY -1894- 1971- Çankaya). ölümünden sonra bu yasaya, kişisel yorumlarla karşı çıkanlar; "odacıya bey dersek müsteşara ne diyeceğiz" savunma- sını(!) yapan hukukçular bile görülmüş- tür. Şuracığa, Gazi Üniversitesi, Tarih Prof. Bay Reşat Genç'in, Marmara Üni- versitesi Türklük Bilgisi Araştırma Ensit- tûsû'nde, yaptığı konuşmadan birkaç satır koyacağım: Bay Genç, Yusuf Has Hâcib'de devlet geleneği'ni ışledi. Halkın Hükümdar'dan istedikleri arasında, Ya- saların adil biçimde uygulanmasınıo; Hükümdar'ın halktan istedikleri arasın- da da yasalara ve emirlere uyma'nın bulunduğunu, bunlann toplum dûzenini sağlamadaki önemlerini vurgulayarak dile getırdı. Konumuzla çok ilgili gördü- ğüm için buraya aldım. Rio 1992 Ve Doğru Kalkınma, gelecekte yaşam-destek sistemlerini, örneğin; iklimleri meydana getiren, suyun temizlenmesini sağlayan fîziksel ve ekolojik etkileşimleri korumalıdır. Eğer biz insanlar, bir tür olarak devam edeceksek, bitki ve hayvan türlerini ve tüm yaşam biçimlerinin bağımh olduğu hava, su ve toprağı, bundan böyle, kendi çıkarlanmız için feda etmekten kaçına- rak ve en kısa zamanda, dünya ve tüm çeşitliliği ile türleri ve ekosıstemleri mah- vetmeden yaşamayı öğrenmeliyiz. Yeryüzü için kaygılanmalı ve sürdürü- Iebilir bir yaşam stratejisi geliştirmeliyiz! Bu stratejinin ana prensipleri: • Yaşamın birliktetiğine saygı ve ilgi gös- termek. • İnsan yaşamı kalitesini iyileştirmek, • Yeryüzü canlılık ve çeşitliliğini korumak, • Yeryüzü kapasitesinin sımrlan içinde ya- şamak, • Bireysel da vranış ve uygulamaların geliş- tirilmesini yüreklendinnek, • Çevreleri için sorumluluklan olan toplu- luklar yaratmak, • Kalkınma ve konımacıltğın uzlaştınla- bilmesi için gerekli ulusal mekanizmaları sağlamak, •Sürekülik kavramına uluslararası ve bi- reysel bağhhk olmalıdır. Yaşam kalitesinin ölçütleri evrensel olarak, uzun ve sağhklı yaşam, eğitim, politik hürriyet, insan hak ve hürriyetleri ve şiddetten annmışlık olarak kabul edi- lir. Kalkınma, bu sayılanlan da içerdıği zaman anlamını tam kazanmış olacaktır. Pratikte, gelir seviyesi düşük olan ülke- lerde -ki geri kalmış ülkelerdir- temiz ve yeterli su ve gıda temini ve eğitim olanak- larının arttınlması, yüksek gelir grubu ülkelerinde ise kaynak ve enerji kullanı- mının azaltılması ve çevre bozulmasının önlenmesi, yaşam kalitesinin iyileştiril- mesi demek olacaktır. Askeri harcama- larda gerçekleştirilecek azalmalar amaca daha da çabuk vanlmasını sağlayacaktır. Kalkınma, gelecekte yaşam-destek sis- temlerini, örneğin; iklimleri meydana getiren, suyun temizlenmesini sağlayan fiziksel ve ekolojik etkileşimleri koruma- lıdır. Bunun anlamı, türlerin birlikteliği- ni sağlayan, türlerin ve ekosistemlerin çeşitliliğinin devam ettirilmesidir ki, do- laylı olarak, yenilenebilir kaynaklann kendilerini yenileyebilmelerinin sağlan- ması demektir. Yenilenemeyen kaynaklann (örneğin mineraller, gaz, kömür ve petrol) kullanı- mı en aza indirgenmeli, tekrar kazanım ile kaynak kullanımında verim arttınl- malı, yerlerine kullanılabilecek malzeme- ler ile de daha uzun bir süre bu kaynakla- nn kullanımı devam ettirilmelidir. Bu amaca ulaşabilmek için nüfus artışı ve kaynak kullanımının dengelenmesi ge- rekmektedir. Yeni vergiler ve ekonomik teşvikler amaca vanlmasını sağlayacak- tır. Sayılanlann başanlabilmesi için gerek- li olan demokratik karar alma mekaniz- malan, akıllı kaynak idaresinin yaru sıra geniş yerel çevresel bilgilendirme çabala- nnın olması gerekir. Hükümetlerin ve ilgili kurum ve kuruluşlann yönlendir- mesi ile çiftçilerin, balıkçılann, orman işçilerinin, şehir ve kırsal alan insanlan- nın, yatınmcılann bilgilendirilmeleri sağlanabilir. Çevre eğitimi okul tedrisatı- na yerleştirilir. Bütün toplumlar gelişmelerinin rasyo- Sizden isteklerimi şöyle özetleyebili- rim: 1- Yönetimini üstlendığiniz kuruluş- lar- da bu yasanın uygulanmasını sağlayınız. Elinizdeki ordudan yetişecekler, kişilere saygılı olmak için, yasalara saygısızlık et- memek gerektiğinin bilincine ersinler. Hanımefendi, Beyefendi vb yasaklanmış sözcükleri kullanmasınlar. 2- Ögretimin her aşamasında en büyük saygı sözcüğü, "Öfretmen" olsun. Bu gü- zel sözcük ilkokullarda kalmasın. Öğren- ciler üniversitede de kendilerini yetişti- renlere "öğretmeniın" diyebilsinler. Böylece Üniversitelerde, öğrencilerini "Bana noca demeyiniz" diye uyaran öğ- retmenlerçoğalsın. Üniversite öğretmen- leri, başöğretmen ATATÜRK'ü örnek alsınlar. (Sizden öncelerin Sayın Eğitim Bakanı Em. Getıeral Bay Hasan Sağlam'ın, okullarda hoca sözcüğünü yasaklayan bir genelgesi olduğunu sevinçle anımsı- yorum.) 3- TRT ve üniversitelerle ortaklaşa ha- zırladığınız izlencelerde bu yasaya uyulmasına titizlik gösteriniz. Böylece, bilgi ve eğitimin yaygmlaşmasında çok büyük etkisi olan TRT yayınlannda ko- nuşanlar, milletvekiünden, sunucusuna değin, yasaya uyma konusunda da ör- neklik edeceklerdir. Düzene susamış olan ulusumuza yar- dımcı olacağınıza güvendiğimi bildirir, saygılar sunanm. RÜŞTÜ ERGUN Işinbflünd (Radyolog) nel olabilmesi için temel olarak bilgiye, çerçeve olarak kanun ve kurumlara ve tutarlı ekonomik ve sosyal politikalara ihtiyaç duyarlar. Ulusal kurumlann ve bilhassa ekonomik politikalan geliştirip uygulayanlann aldıklan kararlann çev- resel etkilerini değerlendirebilecek ortak karar alma mekanizmalan bulunmalıdır. Sürekli gelişmeriin sağlanabilmesi tüm ülkeler için faydah, gerçekleştirilememe- si ise zararlı olacaktır. Ülkelerin gelişme dereceleri eşit olmayacağına göre çevre- sel-sürekli ekonomik yöntemler geliştirip uygulayabilmeleri için azgelişmiş ülkele- re yardım etmek, bu amaca yönelik fon- lan arttırmak gerekecektir. Gelişmekte olan ülkeler kaynaklan üzerindeki baskı- lann azaltılması yolu ile kendi çevrelerini koruyabileceklerinden borç yüklerinin hafifletilmesini isterler. Bu çerçeve içeri- sinde, bu ülkelerin ihracatlannı kısıtla- yan ticari engeller ve kaynaklann aşın kullanımmı teşvik eden zirai sübvansi- yonlar kaldınlmalıdır. Bu durum geliş- miş ve gelişmekte olan ülkelerin her iki- sinde de yöntem değişikliği gerektirmek- tedir. * Rk) de Janeiro, 1-12 Haziran 1992 tarihle- ri arasında Birleşmiş Milleder Çevre ve Kal- kınma Konferansı'na (UNCED) sahne olacak- tır. "Dûnya Zinesi" olarak anılacak olan bu konferans ile ilk defa tüm dünya devletlerinin insanhğı ilgiJendiren evrensel konularda uy- gulanacak eylem planlannın temellerini sap- tamak için bir araya gelmeleri sağlanmış ola- caktır. 100'den fazla devlet ve hükümet başkanının, dünya toplumunun tüm sektörle- rinden temsilcilerin, yüzlerce gazeteci ve böl- gesel kurum ve kuruluşlann konferansa katıl- malan beklenmektedir. COŞKAN DAŞ Türkiye Tabiatmı Konıma DerneğifiyesiAn- kara cluru lurızm HER HAFTA ve SÖMESTREDE İNDİRİMÜ FİYATLAR ve PEŞİN FİYATINA 0TAKSITLE,!UUŞm HAfTA İÇİ ÛCKTSİZ, HAFTÂ 5OMU n SOHESWTDf: 1MM0 U. ^*Lüx HBOPLAH VEYA UÇAKLA % 3 İndirim HAFTA SONU • HAFTA İÇİ ve HAFTALIK CEZILER I|SOM£STBE | SÖMESTREDE ILIMAN TATIL VÖBE I TESISLER untutTi Cunu | l**tM*mhe] Pmzar 395000^(25OOO ! 575000 SIUVRI ABAHTRJUACC A1AHT KOSKU BOtU KOtU OTIL V I 700 OOC 550 000 S60 OOC , 890 000 re 380 OOO \ 530 000 SAPANCÂ o m I TP ! 525 OOO \ 765 000 HOTIL DOBUKKAYA I rP ' 537SO0 I 750 000 DOtUKKATA OeiRJ HOTH KBtVANSMUt KLASStS OTIL 550 000 637 500 740 000 595.000 | 700 000 340.000 I 480 OOO 400.000 600.000 345 000 505 000 652.000 795 000 ı 720.000 750 000 590 000 578 000 900 000 860 000 595 000 520.000 670.000 600.000 809.000 670.000 380.000 1 162.500 990.000 1 SOOOOO 1 700 000 1 390.000 590 000 510.000 755.000 " " « l DEDEMANOTEL| 450.000 g \ C 5 ^aş uc-s's z FALEZ HOTEL 495.000 •i" " RAMADA OTEL 699.000 ITEL I SORGUNTURTEL 375.000 [ ip 5 yaş uc-eis z - ANTALYA SHERATON 750 000 • SOE KAYA OTEL 450 OOC •ANTALYA TALYA HOTHL 480 000 - llıman Tatıl hyaoarma 4 aun 3 gece MSJbaS' yarun panst- yon KûnaMama oahııdi' • ULASIM ıGKjtsOonus 220 000 •4 ve "gy^Gİık'ıyaCarım 2< burolanmzsar ogrenebılırsım; # Kartttkâym ve Uvdağ tryaOan A *uş*ta oöa uıermünf oKıc 2ve 3 Jusri* İıyaaanma ogrenrhz m Somestre tyanarırrn: LJudad öa * gece Katelkaya ve S<tıvn oe 3 gece Aeant Boiu S3pancs ButS3 ve Yatova aa 2 gece honakttmaiar Km OBcerif okjp j 4 7 ve 8 gecehk czei ftyattarımzı üurc lanmızctin oprşoebıt>fS>r *z • TP.Tum yemek)er> YP&abah kafoalusj ve aksamyemektern kapsar • Sapanca Abant somesîre nanc °azar D ersembe ttyattar YP vzenndenaır 9 Grmnd Ymztcı da oes-i oOeme mdmm. vokne • Kaıialkaya öa tse tndtnm yertne oesjn coe meoe hana somj *e sornestreoe wa$ım ocreit abnmaz • 3- kışı v* çocutUara supw ımbnmter • KADIKOY:345 4710 (6 Hat) • HARBIYE231 90 00(11 hal) - 246 50 56 (6 Hat) • MNGAITI J3K724 n-n. • UKKKOT -sn 13 a •*» • MECİSITtKÖT: :7169 SO * < N K t l l |4i«0 7S 76 |Pt,J • IZMII I5H21 20 26 • 2115« • »NI»1T» ,3'i 12 91 66 • İZMİT (21) 123 628 • IUIS« İ2JI 24 M 42-13 Ooruk ^ B 1 K/VY r » . . SOUEST? • TELESKI CIKISLARI 1 r • SAUNA • 5CAYLARI 1 r / V • D'SKO SIRISLERI I "T^ • Vfc PEŞINODEMEDE 1 HÜC KAYITLARIMIZ DEVAM EDIYOR Yun ûısı gezılerımız ıie ıkfılı aynnlılı bıigı burola'ımızda Nüfus cüzdanımı ve Yıldız Üniversitesi'nden aldığım 1326 nolu kimliğimi kaybettim. Geçersizdir. ZERRİN ALTJOKKA Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. AYLA ÖZMEN KAPALIÇARŞI'DA İki katü kiralık dükkân Tel: 513 19 94 KALBİNİZ SİZİN İÇİN ÇAUŞIYOR, YA SİZ ?.. f k TÜRK KALP VAKFI Tel: 175 12 44/45 148 58 66 CUMHURİYET FOTO LABORATUVARI Elektronik Leitz agrandizörlerimiz ve otomatik kart banyo makinalarımızla * siyah-beyaz veya renkli negatif filmlerinki değer kaybettirmeden siyah-beyaz basartz Adres: Cumhuriyet Gazetesi Türkocağı Caddesi No: 39/41 Cağaloğlu Tel: 512 05 05-442 . l y y m Fl • AT LISTESI •x 13....................... I .OOO Tt. 13x18.....................3.5OO TL. 20x30 20.000 TL. 30x40...................3 5 .OOO TL. 43x6O................;..6O.OOO Tl. Film banye İ.....7.OOO TL. Kontak batkı 1 S.OOO TL. L VE OTESI MEHMED KEMAL Sürgünde Bir Şair Bir çok yurttaşımız 12 Eylül darbesiyle yurttaşlıktan atıl- dı. Bunlardan kimi yavaş yavaş dönüyor, kimi de hâlâ yurt- dışında... 12 Eylül darbesiyle yurttaşlıktan atılan yazar ve şair Nihat Behram'dan bir mektup aldım. "Köşenizde yer vererek, sorunun kamuoyunda duyurulmasına yardımcı olacağınız inancıyla..." deniyor. Ben de duyulsun diye ye- rimi kendisine veriyorum: "12 Eylül Askeri darbesinden bu yana, "Türkiye hariç bütün ülkeler için geçerli" olarak kayıtlı, bir "politik mülte- ci seyahat belgesi" ile Türkiye'den uzakta yaşıyorum. Bildiğiniz gibi, '12 Eylül Rejimi'nin, toplumumuz katla- rında açtığı sayısız yaralardan birisi de, insanların en do- ğal hakları olan '12 Eyül Rejimi Türkiye's\ dışında, bir de Hitler Rejimi Almanyası'nda vardır. Bu uygulamaya hedef olanların bir kesimi, '12 Eylülcü- lerin döviz hesapları'nın kurbanlarıdır. 12 Eylül Rejimi, yurtdışındaki emekçi çocuklarını, 'Yirmibin Mark verip, kh sa dönem paralı askerliğe gelmezseniz, yurttaşlıktan atılacaksınız' diye tehdit etmistir. ve binlerce gencin, emekçi çocuğunun yurttaşlık hakkı gasp edilmiştir. Yurttaşlıktan çıkarılanların bir kesimi, Türkiyeli Rumlar- dır. Bu uygulamaya hedef olmalarının altında, "Türkiye 1 deki mal varlıklarına el konulması hesaplannın yattığı" söy- lenmektedir. Yurttaşlıktan çıkarılanların mal varlıklarına el konulması, aynı yasanın, 'kıyakçı şıkları' içindedir. Yurt- taşlıktan çıkarılan Türkiyeli azınlıkların, el konulan mal var- lıklarının, bugün, kimlerin eiinde olduğu araştırılırsa, sa- nırım çok ilginç sonuçlar çıkacaktır. Yurttaşlıktan çıkarma kararı, benim de içinde olduğum bir kesim için ise, yurtdışında Türkiye aleyhinde çalışmak" gibi bir gerekçeye dayandırılmıştır. Resmi devlet dilinde, 'vatan hainliği'ne denk düşen bir suçlamadır. Birçok ya- zar, sanatçı, sendikacı, örgüt yöneticisi hedef alınmıştır. Kenan Evren r \n cumhurbaşkanlığı, Turgut Özafm baş- kanlığı altındaki hükümetçe, hakkımda çıkarılan, 'Dön ve teslim ol' çağrısından bir süre sonra, 'yurttaşlıktan çıkarıldığım' duyuruldu. Kenan Evren, Turgut Özai ve tüm bakanlann imzasıyla alınan Bakanlar Kuaılu karan, 17 Ha- ziran 1986 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak 'yürür- lüğe girdi. Düşünün ki bir rejim ve o rejimin hükümeti, ken- disine karşı olanı, ülkeye karşı sayıyor ve alacağı kararın hem savcısı, hem _ ^ ^ ^ _ ^ ^ _ _ _ ^ _ ^ ^ ^ ^ ^ ^ _ _ _ yargıcı olarak kendi- sini görüyor, özünde faşizm budur. 12 Eylül Darbesi- ne ve bu darbenin uzantısı, '12 Eylül Rejimi Hükümetle- ri'ne karşı mücade- le içinde olduğum doğrudur. Demokra- si inançlarım doğ- rultusunda, faşizme karşı tüm gücümle mücadeleyi, halkı- ma olan bağlılığı- mın, aydın onuru taşıyabılmenın, her şeyden önce, insan olabilme sorumlulugumun temel kıstası saydım. Türkiye 1 den uzakta yaşamak zorunda kaldığım bu on iki yıl bo- yunca, dünyanın bir çok ülkesinde, bir çok 'Uluslararası Yazarlar ve Aydınlar Kurultayı'na, Türkiyeli bir yazar ola- rak davet edildim. Yüzlerce toplantıya, sanatçı ve konuş- macı olarak katıldım. Bütün bu toplantılarda, Türkiye'de yaşanan acıyı duyurmayı görev saydım. 12 Eylül Rejimi- ne karşı sürdürülen çalışmalar içinde yer aldım. Bu güne dek de, düşüncelerim, çalışmalarım ve eserlerimde, de- mokrasiye olan özlemin ve halka bağlılığın gereği ne ise, onu yapmayı, onurlu aydın olmanın ölçüsü saydım. Bun- dan sonra da böyle sürecektir. Türkiyeli aydın, insanların yurttaşlık haklarının gasp edil- mesi sorununa karşı duyarlı yaklaşmadı. Kuruculanndan birisi olduğum TYS de dahil, aydın kuruluşları ve aydın- lar, genel anlamıyla sessiz kaldılar. Bu sessizlik 12 Eylül- cülerle uzlaşmayı reddedenlere daha koyu bir biçimde uy- gulandı. Söz gelimi, Kürt ulusunun demokratik haklarını savunanların isimleri, konuya ilişkin gazete haberlerinin içinden dahi ayıklandı. Yurttaşlıktan çıkarma uygulamasına hedef olanlarda da tutarsızlıklar izlendi. Kimisi, kendi canını kurtarma telaşı- na düştü. Özal'la ya da, 12 Eylülcülerle ilişkiye geçenler, anlaşanlar oldu. Kimisi hasrete yenik düştü. DÖnemin yük- sek bürokratları arasında tanıdıklar arayanlar oldu. "Hak- larının iadesi için dilekçeler yazdılar. Dilekçeleri sert bu- lunanlardan, dilekçelerini yumuşatarak tekrarlayanlar ol- du. Ülkeye, başka ülkenin vatandaşı olarak, turist konu- munda dönmek zorunda kalanlar da var. Kendi adıma, kuşkusuz ki devrimci onurum, hasretime ağır basmıştır. Son olarak, T. Özal'dan güdümlü ANAP Hükümetinin çıkardığı ve Anti-Terör Yasası'yla güdümlü af adı altındaki 'koşullu Salıverme Yasası'na, yurttaşlıktan çıkarılanlar da eklendi. 'Gelip teslim olmalan ve yeniden vatandaşlığa başvurmaları' gibi 'inceden inceyepazarlık' ölçüleriyle... Hakkımda tek taraflı ve gaspçı bir yaklaşımla yurttaş- lıktan çıkarma kararı verenlerle, pazarlığa girmeyi onur- suzluk saydım. Tam tersi, mücadeie içinde olmayı yeğle- dim. Her şeyden önce, böyle bir başvuru, 12 Eylül Hükü- meti'nin, başta hakkımda verdikleri vatan hainliği kararı olmak üzere, tüm anti-demokratik kararlarını meşru say- mak anlamı taşıyacaktı. Yapılması gereken, 12 Eylül Hükümeti'nin, bu anti- demokratik karannın iptali ve gasp altındaki doğal yurt- taşlık haklarının pazarlıksız iadesidir. Size belirttiğim bu düşüncelerimi, bir mektupla öz ola- rak, Kültür Bakanı Fikri Sağlar'a da ilettim. 12 Eylül Reji- mi anti-demokratik mirasımn, somut bir biçimde redde- dilmesi doğrultusunda çaba göstermeleri dileğimi bildir- dim. Mektubuma köşenizde yer vererek, sorunun kamuoyun- da duyurulmasına yardımcı olacağınız inancıyla, sevgi ve saygılar..." 12Eylül darbesiyle yurttaşlıktan atılan yazarve şairNihatBehranfdan bir mektupaldım. "Köşenizde yervererek, sorunun ~ kamuoyunda duyurulmasına yardımcı olacağınız inancıyla..." deniyor. Bende duyulsun diye yerimi kendisine veriyorum. İLAN GAZİOSMANPAŞA SULH HUKUK HÂKİMLIĞİ'NDEN 1991/1231 Davacı İsmail Gürel, Fatma GUrel, trfan Gürel tarafmdan açılan çek iptali davasında: Davacılann zayi ettiğini ileri sürdukleri ve tpsala Ziraat Bankası şubesine ait 30003/1432.2 no.lu hesabında kayıüı L-2647028, 2647029, 2647030, 2647034, 2647035, 2647037, 2647038, 2647039, 2647040, 2647041, 2647042, 2647043, 2647044, 2647045, 2647046, 2647047, 2647048, 2647049, ve C-3819757, 3819760, 3819746, 3819765, 3819771, 3819776, 3819777, 3819779, 3819785, 3819789, 3819795, 3819796, 3822809, 3822816 ve M-2335301, 8235319, 8235322 no.lu çekleri bulan veya eline geçiren şahıslann anılan çekJeri 17.2.1991 günü yapılacak duruşmaya getirmeleri, aksi takdirde çeklerin iptaline ka- rar verileceği hususu 3. şahıslann ıttılâına sunulmak üzere ilan olu- nur. 27.12.1991 Basın: 366
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle