15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/14 22 OCAK 1992 Eczacılar Birliği H Ü K Ü M E T T E N N E B E K L İ Y O R L A R ? İlaçlar işportaya düşürülmemeliBürokrasi ve devlet kurumlan eczacılığa basit bir ticaret gibi bakmaktadırlar. SSK eczanelerinin durumu ise gözler önündedir... Türkiye'de ilaçlar neredeyse işportada satılacak hale gelmıştir. Eczacılar' ve eczaneler hakkındaki kanun değiştirilmelidir. Türk Eczacılar Birliği, 6643 sayılı Turk Eczacılar Birliği Kanunu ile 1956 yılmda tüzel kisiliği oluşmuş bir birlıktir. Kamu kuruluşu niteliğindeki birliğin yapılaşmasını ve çalışma yöntemlerini de bu kanun belirlemiştir. Birliğin amacı, Türkiye sımrları içinde meslek ve sanatlarım yürütmeye yetkili eczacıların ve ayrıca halk sağlığının korunabilmesine hızmettir. Birliğin Başkanı Ahmet Yüksel Uras, 30 yıldır îçel'ın Tarsus ılçesinde serbest eczacılık yapmaktadır. M. ürkiyemizde halen mevcut bütün ku- rumlann, yakın bir gelecekte de, hüküme- timiz programı gereği genel sağlık sigortası kunımunun, bakmakla yukumlu olduklan kisüerin ilaç gereksinmelerini karşılamada karmaşaya meydan verilmemesi için bir yö- netmelik hazırlanması geregine inaruyoruz. Yeni hükümetimiz hür teşebbüsün şart- lılığını ve serbest piyasa ekonomisinin ge- rekliliğini ifade etmiştir. Aynı görüşu benimseyen ülkelerde olduğu gibi ayakıa tedavilerde bütün hastaların ilaçlarıru ser- best eczanelerden karşılamalan kaçırul- mazdır. Bugüne kadar ve halen de bürokrasi ve devlet kurumlan eczacılığa basit bir tica- ret gibi bakmakta, hizmeti tam veremedi- ği gibi teşebbils ettiği bu işi rantabl olarak sürdürememektedirler. SSK eczanelerinin durumu gözler önündedir. Zamanımızda ülkemiz için artık fayda- sı olmadığı gerçekleşen devletçilik uygula- malarına asla başvurulmayacağına da inanmaktayız. Bu görüşün devamı vatan- daşlar arasında çifte standarda yol açmak- tadır. Günümüzde emeklinin, memurun, Bağ-Kur'lunun, SSK'luun bu hizmetten faydalanma yöntemleri ve imkânları fark- lılık göstermektedir. Laboratuvarlannda hazırladıklan ve sa- nayi tarafmdan üretilen, sağlığın vazgecil- mez unsurlanndan birisi olan üaçlan vatandaşlannuza biünçli ve bilimsei olarak sunmakta tek görevli olan eczacıdır. Bu se- beple ilaç konusunda her türlü uygulama hazırlıklarında da Türk Eczacıları Birliği- nin birlikteliğüıin aranacağına inanmakta- yız. Sayın Sağlık Bakanımızın görüşü ve ifadeleri de bu yöndedir. 6197 sayüı eczacılar ve eczaneler hakkın- daki kanun 1953 yılında çıkmıştır ve gün- celliğini kaybetmiştir. Türkiyemiz ilerlemiştir. Dolayısıyla yasalar geri kalnus- tır. Yeni yasa hazırlama çalışmalanna kat- kıda bulunmak için çalışmalara başlamış bulunuyoruz. Bu kanunun kısa zamanda değistirilmesi ülkemiz için şarttır. HUkümetimizden ilgi bekliyoruz ve gerekenin yapılacağına da inanmaktayız. Antidemokratik maddelerle dolu 6643 sayılı Türk Eczacılan Birliği Kanunu da ih- tiyaca cevap verememektedir. Gunümüzün çok gerisindedir. Anayasa Mahkemesi da- hi bazı maddelerini iptal etmiş, değiştiril- rnesi için karar vermiştir. Birliğimiz mevzuat komisyonu bu yasa- nın değiştirilmesinde katkıda bulunmak için çalışmalanna başlamıştır. Yeni hükümet programmda kuruluş ya- salarının değiştirilmesi hususu mevcut ol- duğundan kısa zamanda yenileneceğine inanmaktayız ve beklentimizdir. Eczanelerin kâr oranlan Avrupa ve Amerika'daki eczanelerin en alt düzeyi se- viyesine çıkanlmalıdır. Bu oran Batı ülke- lerinde Vo35'tir. Gerekçe: 1973-1975 yıllan arasında Ma- liye Bakanlığı'nca yapılan incelemelerde ec- zane işletme masraflannın yıllık satışımn %11-14'ünü bulduğu tespit edilmiştir. Bü- rüt Vt20 olan kâr bu masrafı karsılayama- makta, çeşitli yolsuzluk teşebbüslerine ve ithamlanna sebep olmaktadır. Veteriner ilaçlar, Sağlık BakanlığYnın kontrolüne verilmeli ve 1262 sayüı yasada yapüacak degişikliklerle bütün beşeri ve ve- teriner Uaçlann eczaneler dışında satılma- sırun katiyetle önlenmesi gerekmektedir. 1262 sayılı yasa 1928 tarihlidir. Yasa yeter- sizliğinden ilaçlar neredeyse işportada sa- tılacak bale gelmiştir. Yenilenmesinin şart olduğuna inaruyoruz. Sağlık sınıfı arasında olan memur ecza- cılar ile diğer meslek gruplannın arasındaki özlük haklan yönünden buyük farkın te- lafı edilmesi de temin edilmelidir. Türk Eczacılan Birliği her husustaki, ge- nel sağlık sigortası dahil, sağlık çaüşma- lannda hizmet yükJenmeyi zevkli bir görev saymaktadır. Ziraatçılar DerneğiTanmıdesteklemepolitikası eskidiBugün tanmda uygulanan destekleme politikalan artık eskimiştir. l&pısal sorunlann çözümü hedeflenmelidir. Tanmda istihdam edilenlerin gelirlerini arttına politikalar belirlenmelidir. Bu politikalann en önemli araa da yeni tanm teknolojüeri olmalıdır. 1949 yılında kurulmuş olan Türkiye Ziraatçılar Derneği, 11.500 üyeye sahiptir. 1959 yılından bu yana "Kamu yaranna çalışan dernekler" statüsunde faaliyet göstermektedir. Derneğin 12 Eylul öncesinde, 64 ilde şubesi varken, bugun 30 ilde şubesi, 44 ilde temsilciliği bulunmaktadır. Tanm ve ev ekonomisi teknisyenlerin ekonomik, demokratik haklarını savunan TDZ, ülke tanmınm sorunlan ve çöziim önerileri konusunda çalışmalar yapmaktadır. Tanm Meslek Lisesi çıkışlı ve Sevk ve tdare Yuksek Okulu mezunu tbrahim Yetkirt, 1983 'ten bu yana derneğin başkanlığını yürütmektedir. enel seçimlerden sonra kurulan hükümet toplumun her kesiminde ve elbette herkesimin öncelikli istemlerinin çözüleceği şeklinde ümit ve beklentiler yaratmıştır. Yeni hükümetin, bundan öncekilerden farklı bir değerlendirmeye tabi tutulduğu da genel olarak gözlemlenmektedir. Toplumdaki bu farklı değerlendinne iki ana konuda yoğunlaşmaktadır. Birincisi, hükümet programı ve onun temelini oluşturan koalisyon protokolünde, toplumsal yaşantımızda adeta kader haline gelmiş sonınlarımıza yaklaşım mantığı; ikincisi ise yıllardır birbiriyle kıyasıya mücadele etmiş iki büyük ve köklü siyasaJ partinin kavgayı gürültüyü bir yana bırakıp ülkenin ağır sorunlarının çözümü için belirli bir iç plan çerçevesinde bir araya gelmeleridir. Kırsal kesimin insanlan, üreticiler, tanm işçileri, teknik elemanlar da toplumun diğer kesimleri gibi ümitli bir beklenti içine girmişlerdir. Bu ümitli beklentinin sonsuza kadar sürüp gideceği düşünülmemelidir. Kırsal kesim insanı geçen dönemlerde en çok ezilen, horlanan. sömürülen, yoksullaşmaya itilen kesimi oluşturmaktadır. Sabırh bir insan karakterine sahip bu kesimin sorunlannın çözümü için bir süre sessizce beklemesi ve gelişmeleri izlemesi doğaldır. Ancak bu hükümet, onların son ümit durağıdır. Gözlemim odur ki kırsal kesim insanı, şairin dediği "gayrik yeter" noktasına çeyrek kala bir konumdadır. Yeni hükümetten kırsal kesimin bel kemiğini olusturan insanların öncelikli beklentisi elbette sofrasından her gün azalan ekmeğinin çoğaltılması, alınterirün tam karşılığını bulmasıdır. Bunun için tanm kesiminin geçmiş dönem kayıplanru giderecek bir şekilde desteklenmesi gerekmektedir. Tanmda bugün uygulanan destekleme politikalan artık eskimiştir. Bunlann yerine tanmda yapısal sorunlann çözümünü hedefleyen politikalar geliştirilmesi gerekmektedir. Tanm kesiminde odağına kırsal kesim nüfusunu azaltan ve tanmda istihdam edilenlerin gelirini arttıran politikalann belirlenmesi ve uygulanması gerekmektedir. Bu politikalann en önemli aracı da yeni tanm teknolojileri olmalıdır. Kırsal kesimde belirttiğimiz hedeflere vanlabilmesi için izlenecek politikalan bir anlamda şematize ederek belirtmek istersek, şunlar söylenebilir: — Türkiye tarımı yeni bir yapılanma sürecine girmelidir. Bu yeni yapılanma, topraktaki mülkiyet düzeninden üretilen ürünlerin iç ve dış pazarlarda değerlendirilmesine kadar bir dizi öğeyi içermelidir. — Tanm kesiminde yaratılan kaynaklann tanm kesiminin refahını arttırıcı, tanmdaki iş gücü fazlasını mas edici yatınmlara yöneltilmesi sağlanmalıdır. — Tanmda yeni teknolojilerin uygulanması mutlaka sağlanmalıdır. Bunun için bugün kapısına kilit vurulu YENt TEKNOLOJI — Ziraatçıiar Derneği'nin yeni hükümetteıı beklentileri arasında, tanmda ileri (eknolojinin uygalanması talebi ön sıralarda yer alıyor. araştırma kuruluşlan yeniden faal hale getirilmeudir. — Son yıllarda çok büyük kaynak aktanlan GAP'ın tanma dayalı çağdaş bir gelişmenin, toprak insan ilişkilerinin optimum mülkiyet ve işletme yapısı, tanma dayalı sanayileşme, kentleşme ve çevre ilişkileri gibi önemli konularda ekonomik ve teknolojik boyutlan ile programa bağlanması gereklidir. — Türkiye tanmında çalışanlann sosyal güvenlik şemsiyesi altına alınmalan gecikmeden gCTçeklestirilmelidir. — Tanm işçilerine yönelik yasal düzenlemelerdeki boşluk giderilmelidir. — İç ve dış pazarlardaki gelişmeler yakından izlenmeli ve bu pazarlardaki olası gelişmeleri baz alan üretim planlaması yapümahdır. — Şu an izlenen destekleme politikalan tedricen terk edilerek üretim planlaması ve pazar koşullanndan hareketle ürünlerin selektif olarak desteklenmesi yoluna gidilmelidir. — Üreticilerin katkılan ile kurulan ve onlann malı olan Tanm Kredi ve Tanm Saöş Kooperatifleri Panko-Biriik yeniden üreticilerin yönetim ve denetimine teslim edilmelidir. — Üretici kesimleri kendi belirledikleri alanlarda kendi kooperatiflerinin yatay ve dikey olarak örgütlenebilmelerine olanak veren yasal düzenlemeler yapılmalı ve kooperatifler her yönüyle desteklenmelidir. — Tanmsal ürün ithalatı zorunluluklar dışında terk edilmeli ihraa için ek teşvik tedbirleri getirilmelidir. — Kentleşme ve sanayileşme politikalan uygulanırken çevrenin korunmasına özel bir önem verilmeli, tanm topraklarının tanm dışı kullamlması engellenmelidir. — Tanmda kamu görevlisi olarak çalışanlann sorunlanndan bazılan, mevcut sistem içerisinde hemen çözümlenmeli, bu kesimin özlük haklanmn ücret ve çalışma koşullannın düzenlenmesinde serbest pazarhk ilkesi kabul edilerek bu kesime diğer kamu görevlileri ile birlikte, grevli-toplu sözleşmeli sendikal haklar verilmeli ve yasal guvenceye kavuşturulmalıdır. — Tanmda çalışan teknik elemanlann üretim - pazarlama zincirindeki inisiyatiflerini arttına bir organizasyon ve buna bağh istihdam poliükası belirlenmeli ve başta Tanm ve Köy İsteri Bakanlıgı olmak üzere tanmsal hizmet veren tüm kurumlann organizasyonlan yeniden düzenlenmelidir. — Tüm bu beklentilere yönelik politikalann oluşturulması sürecine üretici kuruluşlan tanmda çalışan tüm kesimlerin örgütlü yapılannın katılımı sağlanmalıdır. Bu kesimlerin katümayacağı, paylaşmadığı politikalann sadece kâğıt üzerinde kalacak bir kısım temenniden oluşacağı öncelikli olarak kabul edilmelidir. Veteriner Hekimler Hayvanalıkta ayn bakanlık gerekTürkiye hayvan varlığı açısından, dünya sıralamasının "ilk"leri arasında Ancak birim başına verimde; gelişmiş ülkelerin dört kez gerisinde... Bu gerçeğin görülmesi ve aşılması için, hayvancılık ve su ürünleri bakanlığının kurulmasını talep ediyoruz. .ükümetten beklentilerimiz genelde şunlar: Kamu kurumu niteliğindeki mes-* lek kuruluşlanmn, kamuya yararlı işlev gösterebilmesini engelleyen anayasal engel- lerin kaldınlmasını; yasaJannm yeniden dfizenlenerek günün koşullarına uyarlan- masıru; ilgili bakanın müdahalesi ile görev- den alınabilen seçilmiş yönetim kurullarının toplumun demokratikleşme- sine katkılannı sınırlandıran, vesayet altın- da baskı ile sözde demokratik örgütler konumundan kurtarılmasıru istiyoruz. Meslek kuruluşlamnn diğer kitle örgüt- leri ve siyasal partilerle isbirliği yapmasmı yasaklayan hükümlerin ivedi olarak kaldı- nlmasını, kendi alanlan ile ilgili görüşle- rini rahathkla kamu adına dile getirebilen, öneren, ilişkiye geçen, işleyen kumluşlar statüsüne getirilmesini istiyoruz. İlgili bakanlıklarca meslek kuruluşlan- mn parasal yönden destekJendirilmesini, ortak eylemler yaparak yöneticilere fıkir paketleri sunabilmesinin sağlanmasım is- tiyoruz. Hükümetten özelde beklentilerimiz ise şunlar: Bir hayvancüık ülkesi görünümündeki ülkemiz insamnın kişi başına et ve süt tü- ketiminde geri kalmış ülkeler sırasında ye- ralmasmın, yeterli ve dengeli beslenemeyen, çok hasta olan, antibiyotik tüketen sağlık- sız insanlar toplumu olmaktan çıkanlma- sı için hayvancıhğın gelişmiş ülkeler düzeyinde üretime sokulması için insanı- mızın Batı düzeyinde protein tüketebilme- sini sağlamak için hayvansal ürünleri işleyen sanayinin dışa bağımlılıktan kurta- nlması için kırsal kesimden kentlere göçün önlenmesi için çayır-meralann yok edilme- si, yeni bitkîleri üretiminin Batı'nın 1/20'si düzeyinde yapüması sonucu toprak eroz- yonunun büyük boyutlarda olmasına son Türk Veteriner Hekimleri Birliği, 9 Mart 1954 gün ve 6343 sayılı yasa ile kurulmuş, kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşudur. 24 bölge odası ve üst yönetimi ile veteriner hekimliğin ülke hayvancıhğına ve halk sağlığına yararlı katkılarda bulunması için görev yapmaktadır. Sağlık alanındaki diğer meslek birlikleri ile ortak platformlarda sağlık önerileri üretmektedir. Türk Vetfriner Hekimleri Birliği Merkez Konseyi Başkanlığı'nı, Hasan Metin 1982 yılından bu yana kesintisiz olarak sürdürmektedir. vermek için, kirlenen akarsular ve nehir- lerde balık üretiminin tehlikeye düşmesini önlemek için, üç tarafı denizlerle çevrili olan ve yüzlerce kilometre akarsuyu - göl kıyısı bulunan ülkemizde ithal balık yen- mesine son vermek için, komşu olduğumuz Islam ülkelerinin geniş pazarı, et, süt ve ünmlerini pazarlayamayan ATnin et ve süt ürünlerini bu pazarlarda satarak dolarlan ülkelerine götünnesine son vermek için, ye- ni oluşan cumhuriyetlerin gıda ihtiyacını (Sovyetlerin dağılması ile) karşılamak üzere hazırlanan dış ödemeler dengesini salt hay- vansal ürünlerle sağlayabilecek bir Türki- ye yaratmak için, 1935 yılında imzaladığunız Cenevre Anlasması'nm ye- rine getirilmesi için, Batı'nın bize endişe ile bakmasına neden olan (Sığırvebası, brucella-yavnıatma has- taiığı, kısırhk hastalığı), şap, tüberkuloz, paraziter hastahklar... vs.) salgın hastaük- ların sagıümı için, Ası serum, biyolojik madde üretim ağı- nın yeniden kurulması, hayvan hastahkla- nmn kaynağmda çözümü için, sağlıkü hayvan, sağbklı hayvansal ürün denklemi ile insan sağhğımn kaynağmda çözümlen- mesi için, Hayvan varlığı açısından dünyada ilk sı- ralarda yer alan ancak birim başına verim- de (et, süt, deri, yapağı vs.) gelişmiş ülkelerin 1/4 düzeyinde verimliliğe sahip hayvan popülasyonunun ırk ıslahı için. Hayvansal girdiye dayalı sanayinin ithal eden değil ihraç eden bir statüye kavuşması için, Hayvan ve hayvansal ürünlerin ülke içi ve ülkelerarası hareketlerini dUzenleyerek hastalıklann yayümasım önlemek için, Hayvancüık sektörünü öne çıkararak ye- şü bir çevre yaratıp ekolojik boyutun çar- pık kalkınma Ue bozulmasına son vennek için. Sağhk Bakanlığı'nda ve yerel yönetim- lerde veteriner halk sağhğı birimleri olus- turup başta kuduz olmak üzere zoonoz dediğimiz hastalıklann insan sağlığuıı teh- dit eden durumdan çıkanlması için, ülke- mizde üretüen etin ( î'o80'inin mezbaha dışı hekim kontrolünden yoksun şartlarda, sü- tün %90'ımn süt endüstrisinin gerektirdi- ği hijyenik koşullardan uzak koşullarda soframıza gelişine son verrnek için. Hayvancılık ve su ürünleri bakanlığı- nın Cenevre Anlaşması uyannca kurulma- sını toplum sağlığı ve özkaynaklara dayalı sanayileşme adına talep ediyoruz. Başba- kan, başbakan yardımcısı, Tanm Köyişle- ri Bakanı Ue yaptığımız görüşmelerin bu doğnütuda olduğunu, yöneticilerin bu sek- törü yeniden örgütleyeceklerini deklare et- tiklerini adının önerimiz doğrultusunda olması gerektiğini kamuoyuna büdiriyoruz.'
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle