23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
OCAK 1992 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/U JVashington, 'PKK'yayardım* haberlerinin, Türkiye'de Batı aleyhtarlığının var olduğunu gösterdiği kanısında ABD'den'bize güvenin' mesajıU F U K GÜLDEMİR WASHINGTON - ABD'nin Irak muhalefetine silah yardımına t>aşlayacağı yönünde son günlerde y oğunlaşan haberler, Türk kamuo- yıında Amerika'nın geçmişte İran v e Irak'taki Kürt hareketlerini des- teklemiş olması nedenıyle bir tedir- ginlik doğuruyor ve "ABD bu karı- şaJdık sırasında PKK'ya da malzeme verir mi" sorusu gündeme geliyor. Biz bu soruyu doğrudan üst dü- zeyde bir yönetim mensubuna yö- nelttik ve beş maddede özetlediği bir yamt aldık: 1. Yetkilinin söz konusu soruya hîç düşünraeden getirdiği ilk açı, "Biz Saddam Hnseyin gibi bir dûş- nuuumızı dahi yıkmak için Irak Kürtletine silah vetmezken Tûrkiye gibi bir müttefıkimizi istikrarsızlaş- ünnak için neden PKK'ya silah ve- reüm"oldu. 2. Yetkili ikinci olarak "Tür- kiye'nin ABD'nin Ortadoğu ve Orta Asya Ue ilişkllerinde yaşamsal bir rolü olduğunu" vurguladıktan son- ra '"Elimizde bu role hazır bir Tfir- kiye varken biz neden Amerika'nın menfaatierine zarar verecek bir şe- kilde Türkiye'yi bölmeye çaksalım" sorusunu yöneltti. Yetkili "Bizim Güneydoğu Anadolu'da sizden iste- yip de almadığıınız hiçbir şey yok ki orâda yeni bir düzen, yeni bir ülke arzulayalun" diye ekledi. 3. Getirdiği üçüncü nokta ise şöyleydi: "Çöl fırtınası operasyonu sırasında Tûrkiye Batı ile birtikte hareket etti. Eğer Güneydoğu Ana- dolu'da bir Kürt devleti olsaydı Irak'a karşı topraklarından Ameri- kan saldırısı yapılmasına veya hava sahasının kuUanılmasına izin vere- cek miydi? Belki verirdi. Ama biz belirsizlikten hoşlanmayu. Neden yeni bir egemen devlet ile daha uğ- raşmak dunımunda kalalun? 4. Yetkilinin üzerinde durduğu bir başka açı da Turkıye'nin "de- mokratik özlemleri olan, laik, Batı yanlısı bir siyasi yapıya" sahip ol- masıydı. Turkıye'nin mükemmel olmasa da bu sistemıyle bölgeye bir model sunduğuna dikkat çeİcerek "Bizim arzuladığunız siyasi sistem bu. Neden PKK'ya yardun ederek zaten istediğimiz sistemi yıkalım" dedi. 5. Son nokta ise bugüne kadar verilmiş Amerikan yardjmının si- yasi anlamına işaret ediyordu. Yet- kili hiçbir süper devletin destabilize etmek istediği bir ülkeye her yıl mil- yonlarca dolar tutannda askeri ve ekonomik yardım vermeyeceğini, uçak fabrikalan kurmayacağını belirttıkten sonra "Siz de KKTC'ye yardun veriyorsunuz. Amacınız KKTC'yi bölmek mi" diye sordu. Türkiye'de zaman zaman ABD'- nin PKK'ya helikopterle silah attı- ğı yönünde çıkan haberleri geçmiş- te "Sovyet propagandası zannettik- leri için fazla aldırmadıklarun, ancak bu haberlerin SSCB'mn çök- tüğü, ABD'nin de Irak muhalefetine silah vennediği bir dönemde çıkma- ya devam etmesinin Türklerde kökü tarihsel nedenlere dayanan esraren- giz bir Batı aleyhtarlığı olduğunu gösterdiğini" ilen süren yetkili, "Amacımız Türkiye'yi bölmek oba sizin ordunuz bugfin PKK'ya karşı Amerikan silahları kuilanmıyor olurdu" dedı. Ancak yetkilinin Tûrkiye ve PKK için getirdiği bu nedenlerin Irak için geçerlilıği tartışmalı. Ger- çi ABD şu ana kadar Irak Kürtleri- ne insani yardım dışında askeri destek vermedi. Hatta Körfezsava- şının sonunda Irak helikopterleri- nin Kürtlere karşı kuUanılmasına göz yumdu. Ama bu politikanın sonsuza kadar süreceğı yönünde garanti yok. Seçime yol alan ABD yönetimi Saddam Hüseyin iktidan- nı sürdürdüğü için eleştiriliyor. Kongre adalet komitesinin yayım- ladığı yeni bir raporda yönetımin Kuzey Irak polilikası yine "yeter- siz" bulundu. Bu bakımdan ABD'- nin önümüzdeki günlerde Irak Kürtleri ve Şiileri ile askeri boyutlu bir ilişkı geliştirmesi olasılık dışı de- İü. Hatta New York Times bu konu- da bir senaryo da yayımladı. Buna göre Kuzey Irak'ta Kürtler, güney- de de Şiiler bir ayaklanma başlatı- yor. Saddam Hüseyin elit cumhuri- yet muhafızlan ile karşılık veriyor Bu aşamada ABD uçaklan (muh- temelen Türkiye'den kalkarak) Hüseyin'in arhlı birlik ve helikop- terlerini imba ediyor. Bu da Bağ- dat'ta bir rejim değişiklıgi getiri- yor. VRUPA PARLAMENTOSU Kürt raporu yenîden yazılacak SABETAY VAROL BRÜKSEL — Avrupa Parla- mentosu Siyasi Komisyonu'na sunulan "Kört Halkının Haklan" isimli rapor tasansı, Tûrkiye, Suriye ve Iran'da ya- şayan Kürtlerin haklannı da kapsayacak şekilde genişletile- cek. Italyan Liberal Parlamenter Jas Gawronski tarafından kale- me alan ilk. taslak, siyasi komis- yonda bazı uyelerin şiddetli eleş- tirisine uğradı. Raportör bunun üzerine eleş- tirileri hesaba katacak şekilde raporu yeniden kaleme alacağı- nı beh'rtti. İlk rapor taslaguıda, yaşadık- lan bölgenin özel koşulları yü- zünden, Kürtlerin "self deter- minasyou hakkını kullanama- yacaklan" ve bağımsız devlet kuramayacaklan ifade ediliyor- du. Gawronski raporu üstüne ya- pılan görüşmeler sırasında bazı Denktaş, BM Genel Sekreteriyle görüştü Kıbns'ta görüşmelere devam ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK — Yeni BM Ge- nel Sekreteri Bntros GaH Kıb- ns'ta taraflar arasında karşıhk- lı güvenin sağlanabilmesi için çabalanna başladı. Önceki gün Rum lideri Yorgo Vasiliu ile gö- rüşen Butros Gali, dun KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ile görüştu. Görüsmeler sonra- sında yapılan açıklamalar ve de- meçler, taraflar arasındaki gü- ven krizinin halen devam ettiği- ni, Eski BM Genel Sekreteri Pe- rez de Cuellar'ın Denktaş'ı suç- layan son iki raponından sonra daha da guçlendiğini gösteriyor. BM iyi niyet misyonu göreylile- rinin dışında, ABD Dışişleri Ba- kanlığı Kıbns Koordinatörü Nebon Ledsky'nin mekik diplo- masisine rağmen taraflar arasın- da karşılıkh kuşku sürüyor. Denktaş, Genel Sekreter'in yardımcılan ile "görüsmeleri" sûrdürmeye "evet" dedi. Böyle- ce Oscmr Camilüon ve Gustave Feistti şubat başında yeniden görüşmelere başlayacaklar. An- cak Denktaş göruşmelerin "•ereden" devam edeceği konu- sunu belirsiz bıraktı. 45 dakika süren görüşme çıkısında gazete- cilerin sorulannı cevaplarken Denktaş, "Genel Sekreter büe •ocde kafabgımızı bümiyor. Ben 4e •erede kaldıgnnızı bilmiyo- raa, çttnka Vasiliu'non neter «ed^ini bUmiyornm. Bunn bU- •Kmiz uuun" dedi. parlamenterler, belgenin Irak Kürtlerine büyük ağırlık verdi- ğini, diğer ulkelerde yaşayan Kürtlerin haklanmn boylece "ihmal ediWigi"ni dile getirdi- ler. Alman Yesil Parlamenter Ba- yan Oaudia Roth, Irak dışında kalan ülkelerdeki Kürt toplu- lukları ile hükümetler arasında- ki ilişkilerin de taslakta yer al- ması gerektiğini söyledi. Bayan Roth, Türkiye ile Su- riye'nin polisiye konularda Kürtlere karşı işbirligi içinde ol- .dugunu da iddia etti. Eski Fransa Dışişleri Bakanı ve sosyalist grup Uyesi Qande Cbeysson, Gawronski taslağuun Irak dışmdaki Kürtleri hiç hesa- ba katmadıgım öne sürerek, adının "Irak Kttrtlerinin haklan" olarak değiştirilmesi gerektiğini alaylı biçimde vurgu- ladı. Ingiliz Işçi Partisi üyesi Ric- hard Balfe ise, "PKK teroriznü- nin teşvik edilmemesi" üstünde durdu ve Dışişleri Bakanı Hik- met Çetin'in, bu arada Cum- hurbaşkanı özal'ın annesinin Kürt olduğunu dile getirerek "Ben bir sosyalist olarak mei- tlng pot (erune poUsı) fikrinin teşvik edilmesi gerektiğine inânıyorum" dedi. Raporun "gerekçe" bölü- münde toplam 18 milyon Kürt yaşadığı bclirtilmesine rağmen bazı parlamento üyeleri bu sa- yının 25-27 milyon olduğunu söyleyerek sayının düzeltilmesi- ni istediler. Bu arada daha ön- ce Kürtlerle ilgili Avrupa Parla- mentosu'nun aldığı kararlann belge yazıhrken hesaba katılma- dığı söylendi. Bu eleştiriler üze- rine Italyan raportör Gawrons- ki, metni tekrar kaleme alaca- ğım ve bu kez Türkiye, İran ve Suriye Kürtlerinin haklarına da- ha fazla yer vereceğini bildirdi. Özbekistan'da zamlar nedeni>le yaşanan çatoşmalar simdilik dvnlda, ancak askerler bâlâ tetikte. (Fotograf: AP) BDT'de zamlara tepki korkusu Dış Haberler Servisi— Eski Sovyet cumhuriyetlerinde fiyatlannın serbest bırakılmasıyla birlikte başgösteren hoşnutsuzluk giderek büyür ve homurdanmalar yükselirken, cumhuriyet yöneticileri gerginliğin artmasını önlemenin yollanm anyorlar. özbekistan'da zamlar yüzünden meydana gelen ve iki öğrencinin ölümüyle sonuçlanan olayların ardından Azerbaycan ve Türkmenistan'da bazı malların flyatlarında indirim yapılırken, Tacikistan'da Devlet Bakanı Rahman Nabiyev öğrenciler ve emekliler için bazı indirimler yapılması yolunda emir verdi. Beyaz Rusya'da ve zamlara karşı gösterilerin yapıldığı Rusya'da ise, yönetimin geri adım atacağı yönünde hiçbir işaret görülmüyor. Fiyat artışları nedeniyle kanlı olaylara sahne olan Özbekistan'da, öğrencilerin apar topar tatile çıkanlmalarıyla olaylar simdilik yatışırken, cumhuriyet yöneticileri yeniden başgösterebilecek bir ayaklanmanın korkusunu yaşıyorlar. BANGEMANN: Al uyeliğı hayal değil AT Komisyon Başkan Yardımcısı Martin Bangemann, dün Başbakan Yardımcısı Erdal Inönü ile birlikte AT-Türkiye tşbirliği Protokolünü' imzaladı. ANKARA (Cumhuriyet Bö- rosu) — AT Komisyonu ile Türkiye arasındaki ilişkilerin güçlendirUmesini öngören işbir- ligi anlaşması Başbakan Yar- dımcısı Erdal Inönü ile AT Ko- misyonu Başkan Yardımcıların- dan Dr. Martin Bangemann ta- rafından imzalandı. Bange- mann, "Sovyetler Birligi sonrası" dönemde Turkıye'nin Islamiyet-Hıristiyanlık, Doğu- Batı ve Asya-Avrupa arasında- ki köprü rolünü yeniden üstle- neceğini söyledi. AT Komisyonu Başkan Yar- dımcılanndan Dr. Martin Ban- gemann'ın Türkiye'ye yaptığı iki günlük resmi ziyaret dün sona erdi. Komisyon ile Türk hükü- meti arasındaki temaslann 1963 tarihli ortakJık anlaşması ve 1970 tarihli Katma Protokol çer- xevesinde guçlendirilmesini ön- gören "1992 yıh işbiriigi prog- ramı"nda dün imzalandı. Ben- gemann, imza töreninde yaptı- ğı konuşmada, "Sovyetler Bir- tip sonrası dönemde" Türki- nin siyasi öneminin artacağı- nı ve Doğu-Batı arasındaki köp- rü rolünü yeniden kazanacağı- nı umduğunu söyledi. Bangemann, şoyle devam etti: "Pariamento secimleri, iç is- Ükran yönelik şanslan artürmıs- ür. Sosyal demokrat parti ile muhafazakâr partinİD oluştur- doklan koatisyon; Kürt sonura, demokrasinin istikrara kavnstn- rnlması, sanayinin rehabUitas- yonn gibi temel sornnlann çö- zümü yolunda saglam bir poö- ttk temel olusturmaktadır. Bn oltunlu geUsmeler, Türki- ye'yi hem bir ortak olarak, hem de üyelik açısından AT için ca- rip kdnuktadır. ATye tam üye- lik bir hayal depdir." Fnansız Sosyalist Parti merkeande bulunan diskette rüşvet alan milletvekillerinin adlan yer alıyor \blsuzhık belgeleri ele geçtiMİNE GSAULNİER PARİS — Fransa'da on yıldu ikti- darda bulunan Sosyalist Parti, 1987 yı- hndan bu yana 2000 sayfayı bulan yol- suzluk soruşturmasının örgutü iyice sarstıgı bir noktaya varmış bulunuyor. 1986 yılmda patlak veren ve URBA dosyası olarak bilinen yolsuzluk soruş- turması, geçen hafta dosyadan sorumlu sorgu yargıcı Renaud Van Ruymbeke 1 nin Sosyalist Parti genel merkezinde bir arama yapması ve bazı bdgelere el koy- ması ile yeni bir ivme kazandı. Sosyalist Parti merkezinde yapılan polis aramasuun, parti genel sekreter- liğine seçilen eski başbakan Lanrent Fabius'un görevi teslim aldığı güne denk getirilmesi, siyasi örgütün sözcü- leri tarafından "Sosyalist Parti ile özel olarak uğraşridıgV' biçiminde yorum- lanıyor. Ülkenin en önemli sağ görüş temsil- cisi Le Figaro gazetesi önceki günkü sa- yısında, sorgu yargıcı Van Ruymbeke 1 nin Sosyalist Parti merkezine yaptığı baskın sırasında önemli bir bilgisiyar disketine el koyduğunu öne sürdü. Le Figaro'nun iddiasına göre bu diskette, URBA olayında rüşvet alan ve partr- nin seçim kampanyalanna para sağla- yan milletvekillerinin adlan var. Ancak gazete bu adlan açıklamıyor. Fakat söz konusu disketin varlığının basına yan- smıası, Sosyalist Parti yetkilileri tara- fından adaletin bir kez daha "sağ mu- halefetin aleti" olduğu suçlamasıyla karşılandı. URBA-SORMAE, devletin açtığı ihale pazannda aracı bir şirket etkin- liği gösteriyor. Yaptığı yolsuzluk, ara- cı olduğu ihalelerde, sorumlu kılınan kuruluştan aldığı % 3 komisyonu, iha- lenin bu kurulaşa verümesinde rol oy- nayan Sosyalist Parti millevekillerine dağıtması. Fakat bu paralann büyük bölümü, söz konusu milletvekilleri ta- rafından doğrudan parti kasasına ak- tanhyor ve seçim kampanyalannda kullamlıyor. Dolayısıyla URBA soruş- turması doğrudan partiyi kirleten bir dosya görünumünde. Bir de naylon fatura ve gayrimenkul yolsuzluğu var ki, bu dosyanın ucunun doğrudan sosyalist bakanlann cebine dokunduğu gün geçtikçe geçerlik ka- zanmakta. Sosyalist iktidar zamanın- da Paris'in batısında kurulan La De- fense semündeki gökdelenlerin satışıyla ilgili olan yolsuzluk dosyasıyla ilgili olarak, Cresson hükümetinin inşaat damşmam olan Fransa'mn en büyük müteahhitlerinden Christian PeUerin, partinin genel merkezinde arama yapıl- dığı günlerde polis tarafından tutuklan- dı ve 48 saat sorguya çekildi. Christian PeUerin, iki yüksek görevli "poUs"in kurduğu yasa dışı aracı şir- ketler yoluyla British Petroleum bina- sının satışından 200 milyar TL'lik bir "afiktan para" almakla suçlanıyor. Pel- lerin'in bu paramn bir bölümünü Sos- yalist Parti ileri gelenlerine dağıttığı da yapılan suçlamalar arasında. Olaym açığa çıktığı 1989 yıhnda baş- layan sonışturmada kilit noktayı oluş- turan şirket sahibi iki polis, 1990 yıhn- da "intihar" ettüer. Sosyalist Parti'nin kanştığı yolsuz- luk dosyalan bir haftadan bu yana tüm basını işgal ediyor. Le Monde gazete- si, çok kanşık olan bu dosyalan kamu- oyuna anlaşıhr biçimde yansıtabilmek üzere iki sayfalık bir hukuk dosyası ya- yımladı. Bulgaristariın eski komünist Devlet Başkanı Todor Jivkov, eski Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile ilişkilerini anlattu Evren bana Bıılgarların babası derdîJivkov, göz hapsi altında bulunduğu evinde Yunan televizyonuna verdiği demeçte, 70'li yılların sonlarında Türk-Bulgar ilişkilerinin çok iyi olduğunu, ancak 12 Eylül'den sonra ilişkilerin bozulduğunu söyledi. Jivkov, Kenan Evren'in cumhurbaşkanlığı döneminde Türk azınlık arasında milliyetçiliğin arttığını savundu. STELYO BERBERAKİS TODOR JİVKOV— Baba! ATİNA - Bulgaristan'ın, göz hapsi altın- da bulunan eski Devlet Başkanı Todor Jivkov, Yunanistan'ın özel TV kanallann- dan biri olan MEGA'ya verdiği özel demecinde Türk-Bulgar, Yunan-Bulgar ve Türk-Yunan ilişkilerini değerlendırdı. Jivkov, Bulgaristan'ın şimdiki yöneticile- rinin de şahsına yönelik siyasi entrikalar çevirdikleri görüşünü savundu. Jivkov, gözaltında bulunduğu evinde ME- GA kanalının muhabiriyle yaptığı söyleşi- de Bulgaristan'daki Türk azınlık arasında- ki milliyetçilik akımının Kenan Evren döneminde başladığını söyledi. Jivkov bu konuda şöyle dedi: "Süleyman Demirel'in başbakanhğı döneminde Türk-Bulgar iliş- kileri fevkaladeydi. Demirel ile çok iyi iliş- kiler içindeydik. Çok olumlu sonuclar veren tşbirliği yapma fırsatlan buhnuşruk. Ancak Kenan Evren'in darbesinden bemen sonra bu ilişkikrimiz bozuldu. Bulgaristan'daki Türk azınlık arasında şiddetli bir milliyetçi- lik akımı başladı. Evren'den sonra aynı durum Turgut özal yönetimiyle de sürdü. Ancak Evren bana ne zaman mektup yazsa bep 'Bulgarlann babası' olarak bitap eder- di... Evren Türk-Yunan ilişkilerinin her zaman Bulgar-Türk ve Bulgar-Yunan iliş- kilerinin dunımuna göre değiştiği görüşünü savunurdu." Jivkov daha sonra Yunanistan ile Make- donya Cumhuriyeti arasındaki sorunlarla ilgili sorulan yanıtladı. Jivkov, Makedon- ya Cumhuriyeti'nin Tito tarafından zor kullanılarak Stalin'e kabul 'ettirildiğıni söyledi ve bu cumhuriyetin 'yapay' oldu- ğunu savundu. Buna gerekçe olarak da Yugoslavya'nın bugünkü Makedonya Cumhuriyeti olarak adlandınlan sınırlar içinde yaşayanlann yüzde 40'ının Bulgar kökenli olduğunu, ancak bunlann zaman- la asimile edildiğini gösterdı. Jivkov 'Makedonya'adının bu konumunda ulusal bır kımlik olmadığını, bütünüyle bir coğ- rafi anlam taşıdığı görüşünü savunuyor. Ancak Jivkov Balkanlar'daki kanşıkhk- larda en çok tslami ve pantürkist akımın tehlikeli boyutlara ulaşabileceginden endi- şe duyduğunu belirtti. MEGA muhabiri- nin Vatikan'ın Katolik mezhebüıi kullanarak Balkanlar'ı etkilemeye çalışıp çalışmadığım sorduğunda Jivkov "Bulga- ristan, Ortodoks bir ülkedir ve bu böyle kalacaktır. Vatikan şu anda bölgede disle ilgjsi olmayan olumlu bir rol oynamakta- dır" dedi ve "Bizi en çok duşündören konu tslamın ve pantürkizmin yaydması obnalı- dır" şeklinde konuştu. Yaklaşık iki senedir göz hapsi altında bu- lunan Jivkov, kendi aleyhindeki suçlama- lar için süren büyük mahkeme hakkında bunun kendi şahsını hedef alan siyasi bir komplo olduğunu, ancak tarihin er ya da geç gerçekleri ortaya çıkaracağına inandı- ğım söyledi. Jivkov, cezaevine girmekten korkmadıgını, fakat gırerse siyasi yaşamı- nın haksız bir biçimde sona ereceği için üzüldügünü dile getirdi. Özal Jelev'i kutladı • ANKARA(AA)- Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Bulgaristan Devlet Başkanlığı'na yeniden seçilen Jelyu Jelev'e bir kutlama mesajı gönderdi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Büyükelçi Kaya Toperi tarafından yapılan açıklamaya göre özal mesajında, Jelev'in seçilmesinin, "Bulgaristan'ın başında, gerçek bir dostu olduğunu bilen Türk halkı için de bir mutluluk kaynağı" olduğunu belirtti. Başbakan Süleyman Demirel de Bulgaristan Devlet Başkanlığı'na yeniden seçilen Jelyu Jelev'e bir kutlama mesajı gönderdi. Ecevit, Türk birligi önerdi • MOSKOVA(AA) - DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in, Türkiye'nin, eski SSCB'den bağımsızlıklannı ilanedenTürk cumhunyetleriyle bir ekonomik birlik kurulabıleceğini söylediği bildirildı. Bir gazete adına Azerbaycan ve Orta Asya cumhunyetlerini ziyaret eden Ecevit'in gezisini izleyen Azerbaycan Haber Ajansı Assa-lrade'ye göre DSP lideri, bu ekonomik birliğın Amerikan, Avrupa ve Japon ekonomileriyle yanşabılecek duruma gelebileceğıni söyledi. Arnavutlara Ingiliz yardımı • LONDRA(AA)- Ingiltere'nin Arnavutluk'a 900.000 dolar tutannda acil ınsanı yardımda bulunacağı bildirildi. tngiltere Denizaşın Gelişme Bakanı Lynda Chalker tarafından yapılan açıklamada, bu yardımın 234.000 dolanmn Arnavut çocuklara yiyecek, ilaç sağlanmasında kullanılacağı belirtildi. Chalker, kırsal kesimlere yiyecek ve ilaç sağlanması amacıyla Kızılhaç örgütü'ne de 360.000 dolar verileceğıni kaydetti. Lynda Chalker, geri kalan yardım miktannın da bu yıl içinde yardım ajanslanna ulaştınlacağını bildirdi. i Bosrıa-Hersek'te referandum • SARAYBOSNA(AA) - Yugoslavya'nın Bosna-Hersek Cumhuriyeti liderliğı, bagımsızlık için referanduma gıdılmesini kararlaştırdı. Cumhuriyetin kolektif devlet başkanhğı dün aldığı bir kararla parlamentodan cuma günü yapacağı toplantıda, referandum için tarih belirlemesini istedi. Başbakan Yardımcısı Mehmed Cengız yaptığı açıklamada, "Sorunu çözmenin demokratik tek yolubu"dedi.Bu cumhuriyetin nüfusunun yüzde 44'ünü Müslümanlar oluşturuyor. Atina AT'yi yanılttı • LONDRA(AA)- Ingiltere'nin önde gelen ciddi fîkir gazetelerinden The Guardian. Avrupa Topluluğu'nun, "Yunanistan ve Almanya'nın baskısı altında Balkanlar'da hata işlediğini" yazdı. Gazetede, Balkanlar'daki güç oyununda AT'nin Hırvatistan ve Slovenya'nın bağımsızlıgını tanıyıp Makedonya'nın bagımsızlık ısteğini göz ardı etmesinin Balkanlar'da istikrardan çok, potansiyel yıkıcı tehlıkelere sahip yeni ittifaklara yol açacağı kaydedildi. Kongo'da çatı^ma • BRAZZAVtLLE (AA) - Konga'da ordunun yönetime el koymasının ardından, yer yer çatışmalar görülüyor. Devrik Başbakan Ander Milongo'yu desteklemek amacıyla önceki gün bir araya gelen kalabalık bir gruba, askerlerin ateş açtığı ve çok sayıda kişınin yaralandığı bildirildi. Olayda ölen olup olmadığı konusunda henüz haber alınamadı. öte yandan, darbecilerden kaçarak gizlenen Milongo, yayımladığı bir bildiri ile uluslararası destek istedi. Milongo, askerlerin uzaklaştınlması için "Tüm demokratik güçlerin, mümkün olan her yolu kullanmalan" gerektiğini kaydetti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle