Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
OCAK 1992** HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/19
OLAkTAREy ÖzaPdan hükümete yine veto
^RDEVDAKI
Gecekondu îmar Baııkası Yılmaz: Paket hayalci
GERCEK'Batştcrafı l.Styfada)
iir bûtçediı Kaldı kı bu butçe
ıçıgı da sanımı değıldır ve çok
iafıa yuksek gerçekleşmesi
nızhtemeldT.
Birtarafu tkonomiyı denge-
\eme program yapılmakıa, di-
\er tarafta tkonomık dengeleri
tumüylt bouuak kararlar birer
birer yururüğe konulmaktadır.
Betedıytlenıt borçlanmn konso-
lide edıimesı, erken emeklilık,
çiftçi borçlanmn affı, Bağ-Kur
borflannın iffı gibı uygulama-
lar, enflasyonu azdıracak uygu-
lamaJardır."
j4na muhılefet lıderının altı-
nı ç-ızdığı bu konular kuşkusuz
onem taşıyo
r
Kamu açıklarının
makul bır duzeye mdırılmesı,
burfenın deik bağlanabılmesı,
vergı gelırlerınm arttırüması,
sağ/am kaynağa dayanmayan
gıderlerden kaçmılmast. Bunla-
rın tunıu enflasyonun dusurul-
mesı ıçın olmazsa olmaz koşul-
lardır
Ama bır nokta var
Bu konulara dıkkat çekılme-
sı ıle şımdıden bunlann olama-
yacağınm soylenmesı, bırbırın-
den ayrılmalıdır.
Ekonomik paketm yumuşak
karnını, gerçekten Sayın Yıl-
maz'ın da ışaret ettığı konular
oluşturuyor Bu konularda ge-
reklı ûzen gosterılemezse, koa-
lısyon hukumetı ekonomıde to-
kezler.
A ncak bu konuda daha sağ-
lıklı bır yargıya varabılmek ıçın
bıraz daha zamana gerek oldu-
ğuna ınanıyoruz.
Ama Sayın Yılmaz, ana mu-
halefet lıden olarak koalısyon
hukumetmın başansız kalacağı-
nı daha bugunden vurguluyor
Bu şımdılıkyalnızca bır ıddıa
değerı taşıyor
Tabıı, ıddıanm ınandırıcılığı
açısından bır nokta daha anım-
satılabûır Sekız yıllık ANAP ık-
tıdarlarının enflasyon ve hayat
pahalılığı, kamu açıkları, butçe
açıkları, vergı gelırlerı, K/T'le-
rın özelleştırümesı gıbı konular-
dakı başartsızlıkları Son ola-
rak da 20 Ekım öncesı ızlemış
olduklan "seçım ekonomısı"nm
bugune bıraktığı olumsuz eko-
nomik mıras..
Son söz.
tktıdarın kendmı gosterebıl-
mesı, muhalefetm mandırıa ola-
bılmesı ıçm zamana gereksmım
var
* * *
Yaşasın grip!
(Baştarafı 1. Sayfada)
tatil ettı ~ ' "
Öğrencılen sevındınrken ha-
zırlıksız yakalanan vehlen şaşır-
tan karann, Aktuna'nın Mıllı
Eğmm Bakanı Köksal Toptan'ı
dun telefonla arayarak "Grip
salgınının daha tehlikeli boyut-
lara vannasını onlemek için
okullann tatilini onermesi"yle
alındığı ıfade edıldı
Mıllı Eğıtım Bakanhğı da bu-
nun uzerıne yazılı bır açıklama
yaparak "Grip salgını nedeniy-
le okullann 4 gun tatil edildi-
ğini" duyurdu
Bakanhğm açıklaması aynen
şoyle "Son gunlerde yayılma
istidfltı gosterdiği izlenen grip
salgını nedeniv le Saglık Bakan-
lığı'nın onerisı de dikkate alına-
rak 21.1.1992 salı sabahından
geçerii olmak uzere Turkiye'de-
ki resmi ve ozel tum ilk ve orta
dereceli okullar ile sunıcu kurs-
lan valilik takdirinde kalmak
kaydıyla tum dershaneler ve
kurslar 4 gun sureyle tatil edil-
miştir."
Bakanhğm kararlaştırdığı
dort gunluk tatıhn, arkasına so-
mestr tatılının de eklenmesıyle
oğrencıler, yaklaşık 25 gunluk
bır tatıle gırecekler
Mıllı Eğıtım Bakanlığı'nın,
Sağlık Bakanlığı'nın ısteğı uze-
rıne anıden erken yarı yıl tatılı
karan alması, bn suredır kamu-
oyunun gundenunı meşgul eden
"grip salgını tehlikeli boyutla-
ra ulaştı mı" sorusunu da yeni-
den gundeme getırdı
Mıllı Eğıtım Bakanlığı yetkı-
lılerı, okullarda grip salgınının
tehlikeli boyutlarda olmadığını,
ancak alınan onlemle olası bır
salgının önune geçılmesının he-
deflendığını soyledıler
Sağlık Bakanlığı yetkılılerı de
benzer bır açıklama yaparak
"Bu karar geniş çaplı bır salgın
olduğu için değil, olası bir sal-
gına karşı alınmıştır" dıye ko-
nuştular
Yetkılıler, endışeye kapılma-
ya gerek olmadığını da savun-
dular Bu arada açıklamanın
akşam saatlennde yapılması yu-
zunden, sadece basına ıletılebıl-
dığı, Mıllı Eğıtım Mudurlukle-
rı'ne ıse talımat gondenlmedığı
belırlendı Bu yuzden oğrencıle-
rı sevındıren karar, \ehler gıbı
Mıllı Eğıtım Mudurluklerını de
şaşırttı
Ankara'dakı Numune Hasta-
nesı ve Hacettepe Tıp Fakulte-
sı'ndekı yetkılıler de "Çok bu-
yuk çaplı olmamakla birlikte
grip vakalarında artış olduğu-
nu" ıfade ettıler Başvuruların
basuıda çıkan "Çin gribı oldu-
ruyor" turunden haberler yu-
zunden vatandaşlann endışelen-
mesı yuzunden de antığına dık-
kat çeken yetkılıler, "Ancak bi-
ze yapılan başvurularda nonnal
grip teşhisi konulmuştur. Salgı-
nın oldurucu boyuta ulaştıgına
ilişkin bir saptamamız olma-
mışür" dedıler
(Baştarafı 1. Sayfada)
lenmesı yasası, erken emeklilık
karan ve Yığıt Guloksuz'un
atanma kararında olduğu gıbı
"veto" ıle karşılaştı Daha ön-
cekı açıklamalannda, söz konu-
su KHK'yı "Borcunu zamanın-
da odeyen çiftçileri haksızlığa
uğratıyor" dıye eleştıren özal,
veto gerekçesınde de aynı goru-
şe yer verdı
Cumhurbaşkaru Ozal, gerı
gonderme yazısında, "Çiftçile-
rin borç faızlennın affına ilişkin
KHK'nın, anayasanın eşıtlik il-
kesini zedelediğini ve kararna-
meden bankacılık sektonınun
olumsuz yonde etkilenecegini"
savundu
Toplam 577 mılyar lırayı bu-
lan kredı faızlennın affı halın-
de, özellıkle Zıraat Bankası'nın
"çok kısa zamanda kendisınden
beklenen hizmeti veremez hale
gelecegi" kaydedılen gerekçede,
kararın "yeniden gozden geçi-
rilmesi" ıstendı
Özal'ın gerekçesınde, "Ben-
zer bir kararın ANAP iktidan
tarafından da seçım oncesinde
sunuldujju ve aynı gerekçelerle
iade edildiği" de aynca belırtıl-
dı.
tmzalanan kararnameler
Çankaya Köşku'nden dun bır
'veto'nun yanı sıra çok sayıda
ımzalı atama karamamesi çıktı
1987 yılında yolsuzluk dosya-
lannı hazırlatan kışı olarak son
gunlerde adı gundeme gelen
Kutlu Savaş'ın ıstıfasıyla boşa-
lan Başbakanlık Teftış Kurulu
Başkanlığı'na Turan Guven
atandı Başbakanlık Idarı îşler
Daıre Başkanlığı'na Hasan Er-
gun, muşavırlıklere de tbrahim
Aybar, Orhan Taneri, Murat
Deniz, trfan Soylemezoglu, Ne-
catı Ozturk, Mithat Sirmen ve
Hasan Şahan getınldı
tmzalanan karamameler ara-
sında, Bayındırlık ve Iskân Ba-
kanlığı Musteşarlıgı'na Prof
Dr. Atay Birand'ın, Sağbk Ba-
kanlığı Musteşarlıgı'na Prof
Dr. Ühan Ozdemir'ın atamala-
n da yer alıyor
Bu arada, ANAP eskı Mıllet-
vekılı Namık Kemal Zeybek'e
"buyukelçUik" unvanı verüme-
sıne ılışkın kararname de Ozal
tarafından onaylandı
Özal, 39 Bakanlar Kurulu ka-
rarı ıle 92 uçlü kararnameyı ım-
zalarken, dun Çankaya Koşku'-
ne yenı atama kararnamelerı
gonderıldı
TPAO Genel Muduru Ozer
Altan'ın gorevden alınarak ye-
nne Okan Ozdemir'ın getınlme-
sı, Kultur Bakanlığı Muşavırlı-
ğVne de SHP Genel Başkaru Er-
dal tnonu'nun eskı sekreterı
Hadiye Nugay'ın atanmasına
ılışkın kararlar Cumhurbaşka-
nı'nın onayına sunuldu
Hükümette YOK aynmı
(Baştarafı 1 Sayfada)
Hukumetın ıkı kanadının
YÖK konusuna yaklaşımlannda
farklılıklar var En onemlı yol
ayrımını ıse Prof Doğramacı-
nın yasa değışıklığıyle gorevıne
son verılıp venlmemesı oluştu-
ruyor.
Edınüen bılgıye göre SHP'nm
taslağında, Doğramacı'nın
emeklı edıimesı ıstemyor Tas-
lakta, YÖK'un profesör uyelerı-
ne uygulanan 67 yaş sınınnın
YÖK Başkanı ıçın de getmlme-
sı önenlıyor Bu durumda 76 ya-
şındakı Doğramacı'nın gorev su-
resı yenı yasayla bırlıkte sona
erecek Başbakan Yardımcısı Er-
dal tnonu'nun de bır sure once
Toptan'ı zıyaret ederek SHP'nın
YÖK Yasası konusundakı goruş-
lerının dikkate alınması ıçın an-
laştığı bılınıyor
Öte yandan Toptan'ın tasla-
ğında Doğramacı'nın YÖK'un
başından ındırılmesıne olanak
sağlayan bır hukum >er alma-
ması durumunda, bazı SHP
mılletvekıllerının tasarının
TBMM'de goruşulmesı sırasın-
da yasa değışıklığı önerısı verme
hazırlığında olduklan öğrenıldı
SHP'run taslağında anayasa
Jeğıştırlemedığı ıçın YÖK'un
varlığımn ">etkueri budanarak"
>urmesı öngöruluyor SHP'nın
yukseköğretıme yaklaşımı uç
asamada ozetlenıyor Bırıncı
aşama olarak YÖK'te ve unıver-
sıtelerde acü olarak ıç demokra-
tıkleştırmenın sağlanması öngö-
nilürken, ıkıncı aşama mevcut
anayasa degışmeden yapılacak
ayrıntılı bır yasa değışıklığını,
son aşama ıse anayasayı değış-
tırerek sonınun köklu bır çözu-
me bağlanmasını hedeflıyor
SHP'mn taslağındakı bazı so-
mut onenler de şoyle
YOK Başkanlığı: 67 yaş sını-
rı getırılerek Doğramacı emeklı
edıiecek
Rektor ve dekan seçimi: Rek-
tör ve dekanlar yarı seçım usu-
luyle atanacaklar Rektor, unı-
versıtelerın seçtığı ıkı ada> ara-
sında s.umhurbaşkanı tarafın-
dan, dekan ıse fakultelerın seç-
tığı ıkı aday arasından YOK ta-
rafından atanacak
YÖK'un yapısı: Yasa değışık-
lığıyle, YÖK uyelerı yeniden be-
lırlenecek Unıversıtelerarası ku-
rulun seçtığı uye sayısı arttırılır-
ken Cumhurbaşkanı'nın kon-
tenjanı ıkı>e ındırılecek Bazı
uyelerı de hukumet atayacak
SHP'nın taslağının kendısıne
ıleuldığını doğnılayan Mılb Eğı-
tım Bakanı Toptan, Doğrama-
cı'nın emeklı edılmesını öngoren
yasa değışıklığı konusunda,
"Alıp okuduğumuz, degerlen-
dirmeye çalıştığınuz bir goruş.
Ama hukumet goruşu olması
soz konusu degildir" dedı
ANKA'nın haberıne göre
Toptan, gazetecılerle yaptığı bır
sohbet toplantısında, YÖK de-
ğışıklığıyle ılgdı bır soruyu "Siz
sormaktan, ben cevaplamaktan
bıkmadık" dıye yanıtladı Top-
tan şoyle konuştu
"Bakanlık olarak taslağı ba-
zıriayıp, kimseye haber verme-
den Bakanlar Kurulu'na gotu-
rup, orada da bir kanun tasan-
sı balinde Meclis'e sevk etmeyi
duşunmuyonız. Yani çok acele
etmektense doğru bir şey yap-
maya çalışıyoruz. Bir sure
degişik >onlenyle tartışıldıktan
sonra daba duzgun, beğeni ka-
zanabilecek, olgunlaşmış bir
taslağı Bakanlar Kurulu'na go-
turecegiz."
(Baştarafı I. Sayfada)
kım ekıplerı ılk önce 10 yıllık
İETT şoforu Dursun Çelen'ın
evmı yıkmaya başladı Çelen aı-
lesı bıreylerının dırenmelerıne
karşın gecekondunun buyuk bır
bölumu yıkıldı.
Bu sırada dığer gecekonducu-
lar da yıkım ekıplerını taş yağ-
muruna tutmaya başladı Gece-
konduculann attıkları taşlardan
bırı, ola\ı goruntuleyen arkada-
şımız Ahmet Şık'ın kafasına ısa-
bet ettı Kanlar ıçmde yere du-
şen Ahmet Şık, zabıta ekıplenn-
ce Istınye Devlet Hastanesı'ne
kaldırıldı. Amelıyata alınan
Şık'ta hayatı tehlıke bulunma-
dığı behrtıldı
Gecekonduculann dıremşının
surmesı uzerıne bolgeye takvıye
çevık kuvvet göndenldı Dursun
Çelen'ın gecekondusundan son-
ra Halıt Aydın'ın gecekondusu-
nu yıkmaya yönelen ekıpler ye-
niden taş yağmuruna tutuldu
Kadınlı çocuklu grubun taşh so-
palı saldırısı sonucu bır zabıta
memuru da yaralandı Çatışma
sırasında gecekonduculardan
Meryem tlgın'le Havva Çelen'-
ın de çeşıtlı yerlennden yaralan-
dıkları öğrenıldı
Guvenlık kuvvetlerının mu-
dahalesıyle olay buvumeden ön-
lendı. Bu arada, vatandaşlar be-
ledıyeyı suçladılar Kendılerıne
yıkım ıçm önceden haber venl-
medığmı, evlennın yıkılması du-
rumunda kışı sokakta geçırmek
zonında kalacaklarını belırten
yurttaşlar, şunlan soyledıler:
"Devlet, yurtdışından gelen
Bulgar goçmenlerine ev verirken
bizi evlerimizden atmaya calışı-
yoriar. Seçim zamanı bize izin
verenler şimdi evlerimizı yıkma-
ya geüyorlar. Bizım evterimizin
bulunduğu arazi, Oto Sanayii
Sitesi Kooperatifı ik ihtüafh. Bu
yuzden mahkememiz halen de-
vam ediyor, mahkeme sonuç-
lanmadan evlerimizin yıkılma-
ması gerekir."
Yıkımı yanm kalan 2 evı ta-
mamen yıkmak ıçın son bır kez
daha harekete geçen zabıta
ekıplerı, çevrede ıoplanan hal-
kın taşlarla ve sopalarla uzerle-
nne saldırması sonucu olay ye-
rinden ayrıldılar
ve Adabank
Hürriyet'e
dava açtı
tSTANBUL (AA) — Imar
Bankası ve Adabank, Hurrıyet
gazetesı sahıbı Erol Simavi, ga-
zetenın yazarı Emin Çolaşan ve
gazete sorumlu mudurlennden
Doğan Satmış aleyhınde tazmı-
nat davası açtılar
Imar Bankası ve Adabank'tan
ayn ayn yapüan yaab açıklama-
larda, Hurrıyet gazetesının 17
Ocak 1992 tarıhlı nushasında
Emın Çölaşan ımzası ıle yayım-
lanan "tmar Bankası vurgunu
mu" başlıklı yazının, bankala-
rının ıtıbannı hedef alan bır sal-
dırı olduğunu, buna neden olan
sorumlular aleyhınde savcılığa
şıkâyette bulunulduğu kaydedıl-
dı. Imar Bankası'nın açıklama-
sında şoyle denıldr
"tmar Bankası vurgunu mu
başlıklı yazı 3e bir kısım gaze-
teierde çıkan maksatlı yazılar ve
surdurulen karalama kampanya-
sı yuzunden bankamızın vurgun
vurduğu ıthamı >er almıştır. ln-
safla bagdaşma>an ve basın hur-
riyetinin kotu kullanımının üpık
bir ornegirü oluşturan bu gerçek
dışı iddia ve yonımia gerek tmar
Bankası, geerekse Uzan ailesi
agır ve haksız bir saldınya mu-
batap olmuştur.
Uzan ailesinin ve bankamızın
itibannı hedef alan bu saldın so-
nımluları Erol Simavi, Emin
Çolaşan ve Doğan Satmış aley-
hine savcılığa şıkâyette bulunul-
muş, aynca S milyar liraltk ma-
nevi tazminat davası açılnuştır."
Adabank'tan yapılan açıkla-
mada da bankanın söz konusu
yazı dolayısıyla ağır ve haksız
bır saldınya muhatap olduğu
belırtılerek "Bankamızın itiba-
nnı hedef alan ve mudilerimizin
guvenini sarsmaya matuf bu sal-
dın sonımluları Erol Simavi,
Emin Çolaşan ve Doğan Satmış
aleyhine savcılığa şikâyette bu-
lunulmuş, aynca 2 milyon lira-
lık manevi tazminat davası açıl-
mıştır."
İlk Ateş
İlk ateşi yakıyoruz...
İstanbul'da doğalgaz çağını açıyoruz.
İstanbul'un damarlarında şimdi
yeni bir enerji dolaşıyor:
Doğalgaz.
Şimdi kentimize, çevremize
doğalgaz sağlığı, temizliği geliyor.
İnsanımıza mutluluk, kolaybk,
konfor geliyor.
Dünyanın en büyük doğalgaz
projesi tamamlandı. Şimdi doğalgazı
evlere veriyoruz.
Tüm halkımızı "İlk Ateş" törenine
bekliyor... Doğalgaz mutluluğunu
paylaşmaya çağırıyoruz.
Merhaba Doğalgaz... Merhaba sağlıklı çevre.
Prof. Dr. Nurettin Sözen
İstanbul Buyukşehir Belediye Başkanı
22 OCAK 1992
Sahrayı Cedid Kavşağı, Sahrayı Cedid Camii Yanı
Kayışdağı Caddesi Kadıkoy
Saat 11.00'de "İlk Ateş"i birlikte yakıyoruz.
(Baştarafı 1. Sayfada)
leştınlmesı hedeflennın gerçek-
leştınlmesının mumkun olmadı-
ğını savundu Yılmaz, progra-
mm başansızlığının hukumetm
geleceğıne ılışkın sıyası sonuçlar
da doğurabıleceğını soyledı
Yılmaz, hukumetın ekono-
mik programını, partı genel
merkezınde kurmavları Husnu
Doğan, Ekrem Pakdemırlı ve
Işın Çelebi ıle bırlıkte duzenle-
dığı basın toplantısında değer-
lendırdı Programın sahıbının
hukumet, bızzat da Başbakan
Suleyman Demirel olduğunu
belırten Yılmaz, "Başka bir ba-
kan tarafından hazırianıp açık-
lanması ve açıklanırken kendi-
sinin davul zurnalı heyetleri ka-
bul ediyor olması, hiçbir şekil-
de Sayın Başbakanı bu progra-
mın sorumluhığundan kurtara-
maz" dedı DYP'nın seçımler-
den önce açıkladığı UDİDEM
modelını program olarak getır-
dığını, bu modelı en çok eleştı-
ren SHP'nın de şımdı hıçbır re-
zerv koymaksızın bunu kabul
ettığmı savunan Yılmaz, "Hat-
ta UDtDEM'i en çok eleştiren-
lerin bugun hukumette yer al-
malan, SHP'nin ulke ekonomi-
si için onereceği hiçbir şeyi ol-
madığını acıkca ortaya koymuş-
tur" dedı
Hukumetın dış ıtıban yuksek
bır Türkıye devraldığını behrte-
rek, "Bu nedenle ekonomik
programın esas hedefi enflasyon
olmahydı" dıyen Yılmaz, "Enf-
lasyonu aşağıya çekmek, ancak
kamu açıklarını azaltmakla
mumkundur ve bunun başlıca
araçlan da vergı gehrlennı artür-
mak ve KİT'leri ozetleştirmek-
tir. Maalesef her iki alanda da
ciddiye almabilecek hiçbir ted-
bir getirilmemiştir" dıye konuş-
tu. Butçede öngörulen 32 trıl-
yonluk açığın da samımı olma-
dığını, açığın çok daha yuksek
gerçekleşeceğını savunan Yıl-
maz, "Bir taraftan ekonomivi
dengeleme programı yapümak-
ta, diger taraftan ekonomik
dengeleri tumuyle bozacak ka-
rarlar birer birer yururluğe ko-
nulmaktadır. Belediyelerin
borçlanmn konsolıde edilmesi,
erken emeklilık, çiftçi borçlan-
mn affı, Bağ-Kur borçlannın
affı gibi uygularaalar enflasyo-
nu azdıracak uvgulamalardır ve
ması mumkun degildir. Ama
boyle bir mudze gerçekleşse bile
geriye kalan uç ayda yuzde
42'den yuzde 10'a inmesi hayal-
dir" dedı. Hukumetm vaatlen-
nın şımdıden cıddı erozyona uğ-
radığım da savunan Yılmaz,
Başbakan Demırel'ın enflasyon
hesabında tuketıcı fıyatlan en-
deksıne ıtıbar edıimesı gerektı-
ğını savunduğunu, bu endekse
göre enflasyon oranırun yuzde
71 olduğunu anımsattı.
Yılmaz, "Sonuç olarak bu
ekonomik paket, bugun Turki-
ye'yi yonetenterin Turkiye'de 10
senedir başanyla uygulanmak-
ta olan serbest pıyasa ekonomisi
modeUni kavrayamamış olduk-
lannı ve buna uygun bir ekono-
mik program hazıriamakta ne
kadar vetersiz ve hazıriıksız ol-
duklannı ortaya koymuştur"
dedı
Bu- soru uzenne, açıklanan
programın olumsuz sonuçlanm
3 ay sonunda göstermeye başla-
yacağını kaydeden Yılmaz,
"Enflasyonla UgUi hedefkrin
gerçekleştirilememesi, hatta en-
lasyonun daha da ürmanması,
dovize kaçışla biriikte doviz
kurlanmn vukselmesi, KtT
urunlerine çok yuksek zamlar
yapılması ve cauşanJara yılın ilk
yansında olduğu gibi ikinci ya-
nsında da enflasyonun alünda
bir ucret artışı yapılması" gıbı
olumsuz sonuçlann doğabılece-
ğını bıldırdı.
4
Koalisyon
(Baştarafı l. Sayfada)
rı yerıne hukumet konusuna
çev rıldı
SHP kuhslennde ıl ıl delege
hesapları yapılırken her ıkı ta-
raf da geçen kurultaydakı oyla-
ma sonucunun kendı lehlenne
değıştığı ıddıasında bulunuyor.
Denız Baykal, ıl örgtıtlennı
dolaşarak yaptığı kurultay çalış-
malannı bugün de İstanbul'da
delegelerle toplanarak surdure-
cek. lnönu ıse Uşak, Afyon ve
Samsun dışında bır gezıye çık-
madan, kurultay çalışmalannın
ağırlığım bakanlara ve genel
merkeze bırakıyor.
Delegelerdekı hukumet deste-
bu ortaklığın devamı yö-nu azdıracak ujgulamalardır e y
1975-«0 donemınde ulkeyı ıfla- nundekı duyarlığın beürlenme-
sa goturen ekonomik politika-
s l
uzerıne her ıkı kanat da kulıs
lan hatıriatmaktadır" dedı faabyetlennı bu noktada yoğun-
Programın vaat edılenın ak- laştırdı
sıne toplumsal uzİLşma üe değü, Baykal kanadı, kazanmaJarı
kapah kapılar ardından hazır- halınde koalısyonun bozulma-
landığını da öne süren Yılmaz, yacağı tezını vurgularken tnönü
"Ortada hiçbir dddi tedbir yok-
k a n a d j
koalısyonun devam ede-
tur. Yapılan iş, DPT'nin meyeceğını, tüm bakanlann çe-
1%3'ten bu yana her yıl hanr- kıleceğıru anlatıyor.
SHP Genel Sekreten Selvı,
Cumhurıyet'e gezı ızlenımlennı
aktanrken "Umdugumdas da-
ha olumlu" değerlendırmesınde
bulundu Delegelerı hukumetın
devamı konusunun etkılediğını
l S l
ladığı klasik yıllık programı al-
layıp pullayıp yenı bir program
gibı sunma gayretınden ıbaret-
tir. Seçim oncesinde ve seçim sı-
rasında yapılan vaatler bu pa-
ketle temennilere donuşmu^tur.
Ancak ongorulen tedbirierie bu soyleyen Selvı, "Hepsinden
temennilerin gerçekleşmesi onemlisi bıkkınlık var. Herkes
mumkun degildir" dıye konuş- ardı arkası gelmeyen kurultay-
tu Genışhalk kesımlerının gelı- lann partınin dışa donuk orarn-
rını arttırıcı hıçbır onem getırıl- lu çalışmalannı etkilediginin
medığını kaydeden Yılmaz, farkında. Bu sonınu çozecek-
ler" dedı
istanbul'da
program ıle ozelleştırmenın ka-
derının de çok başlı, karmaşık
burokratık yapılara terk edıldı-
ğını öne surdu. Hukumetın 500
gunde enflasyonun vuzde 10'un
altına ındınleceğını vaat ettığı-
nı de anımsatan Yılmaz, "1991
yenıhkçi kanat
adına yayımlanan ve bağımsız
bır çızgı ızlenmesını savunan bil-
dınden sonra Ankara'da yıne
'Yenilikçi" kanat adına açıkla-
ma yapılması ıçın surdurulen
yılında toptan eşya fiyat endek- çalışmalar dun tamamlandı. Bu-
sinegoregerçekleşenenflas>on gun bu kanattan bazı kışılenn
oranı vuzde 59'dur. 5>ımdı 1992 ımzasını taşıyan büdınnın açık-
yüında yuzde 59'un yuzde 42'ye lanması ve tnonu'nun destekle-
indirilmesi hedeflenmektedir. neceğının duyurutaıası bekleni-
Bu tedbirierle bu bedefe ulaşıl- yor.
STEFANOS YERASİMOS
(Baştarafı 2. Sayfada)
nın sahıp olabıleceğı bır ayrıcalıktı Sonradan kentlerdekı arsa
spekulasyonu sosyal konutları alabıldığıne ust üste yığmaıya, da-
ha da olmayınca dar gelırlılerı kentten 40-50 kılometre uzak, bah-
celı. tek katlı konutlara dağıtmaya başladı Kentın göbeğınde ıse
eskı hâkım sınıfların konakları, ışyerierını ya da en az gelırlı aı-
lelerı barındırıyordu
Aynı zamanda yetmıslı yıltann başında başgösteren savas son-
rası ılk ekonomik krız ve gıderek artan çevre kırlenmesı "mo-
dern"e, ılerlemeye olan guvenı sarstı, geleceğın kaçınılmaz ola-
rak daha 1yı olacağı konusunda kuşkular yaratarak eskının çe-
kıcıhğını arttırmaya başladı Reklamcılıkta bıle eskı "geleneksel"
sloganlar, "yenı" ve 'modern"\ bastırmaya başladı Boylece ko-
nutta da eskıye ve dolayısıyla eskı kent merkezlerıne dönus baş-
ladı Ancak bu donuşun ıkı kosulu var Bırıncısı "modern"ın ta-
dına bakmıs ve ondan bıkmış olan eskıye dönmeye meraklı So-
kakta camura batıp evınde susuz kalanı, mutfağı zemın katta,
helası bahçede olanı eskının cekıcılığıne ınandırmak otdukça zor
Ikıncısı, eskıyı restore etmek, yanı aslına uygun tnçımde tamır
etmek ve aynca ıcıne, goruntusunu bozmayacak bıçımde, mo-
dern kontoru yerleştırmek, yenı ınsaattan çok daha pahalıdır Yanı
kısacast, eskıde yaşamak gorgulu zengın ışıdır Oysa bugun eskı,
genellıkle kır kokenlı dar gelırlının barınağı halıne gelmıştır
Bu durumda neyı kımın ıçm korumak gerek''
Bunun yanıtını tam olarak vermek olanaksızdır Sokağı, çeş-
mesı, dukkânı çevresı ıle geleneksel konut alanları, kultürel bır
değer olarak toplumun malı olmalıdır Ancak bır muzenın, bır
anıtın aksıne, boyle bır butunün en onemlı ozellığı, ıçınde yaşa-
yan ınsanlarla bırlıkte var olmasıdır Oysa bugun, burada yaşa-
yanlar ya bınaları eskı ıslevlerıne aykırı bıçımde bannak olarak
kullanan kısıler ya da mahallenın eskı sakınlerıdır Fakat özlem-
lerı genellıkle, modern mekânlara yonelıktır
Eskı sakınlerın mekânlarına çok bağlı olduğu yerler, her za-
man bır ıstısna olmuştur Geriye, buraya meraklı özel kışılerı çek-
mek ya da yerlı meraklısı çıkmazsa turızme tahsıs etmek kalı-
yor Bırkac yıl once Tunzm Bankası'nm tum Galata ve Beyoğlu^
nu bır turıst pansıyonu bolgesı olarak duşunmesı gıbı Bunun
altında, "Eskı bızım umurumuzda değıl, yabancı beğenıyorsa ten-
dısı kullansın" ya da 'Burası ılgınç ama yaşanılacak gıbı değıl,
once tunst burasını senlendırsın sonra bız de arkadan gelınz"
gıbı ıkı ayn duşunce yatabılır
Turıst gettoları kurmakla sorunun çozûleceğı şüphelı Enınde
sonunda bır toplumun kultürel değerını oluşturan geleneksel ko-
nut alanlarına toplumun kendısı sahıp çıkmalı Bunun önculerı,
dünyanın her yerınde olduğu gıbı artıstler, aydınlar, gençler, "Bu-
rada oturulmaz buradan gece geçılmez" denılen yerlerde yer-
lesmeyı goze alanlardır Yoksa "gece geçılmez" Beyoğlu, yaya
yolları ve tramvaylarla şenlendırıldıkten bır yıl sonra oyun salon-
larıyla doluyorsa, kısa bır zamanda yeniden "gece geçılmez"
oır hale gelecektır
Prof. Dr. STEFANOS YERAStMOS, Parıs Ünıversıtesı öğretım
uyesıdır