23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
OCAK 1992 EKONOMİ CUMHURİYET/13 Itirierin iorcu 17 "trilyon • ANKARA (ANKA) — Sanayi ve Ticaret Bakanı Tahir Köse, bakanlığına fcağlı Tarım Satış Kooperatifleri ile KÎT'lerin toplam borç tutannın 199) yılı sonu itibarıyla 17 rrilyon 649.6 milyar liraya ulaştığını açıkladı. Tahir Köse düzenlediği basın toplantısında toplam borç içinde en büyük payın 7 trilyon 544 milyar lira ile Tarım Satış Kooperatifleri BirliUerine ait olduğunu, onlan 4 trilyon 748 milyar lira ile şeker fabrikalannın izlediğini söyledi. Köse, bu kuruluşlara geçen yıl tahakkuk eden faizin ise 6 trilyon 190 milyar liraya yükseldiğini, geçen yıl tahakkuk eden faiz tutannın günlük 17 milyar lira düzeyine ulaştığını ifade etti. Sanayîde tasarrııf • ANKARA (AA) — Sanayi sektöründe "hiç yatmmsız veya az bir yatınmla" yüzde 20 oranında enerji tasarrufu yapılabilmesinin miimkün olduğu belirlendi. Elektrik İşleri Etüd İdaresi'nin (EİEİ), son 12 yıl içinde çeşitli sanayi sektörlerinden seçilmiş yaklaşık 60 fabrikada yaptığı enerji tasarrufu çalişmalanna göre sadece sanayi sektöründe yülık enerji tasarruf potansiyeli yüük 2 milyon S80 bin ton petrole eşdeğer bulunuyor. Söz konusu petrolün varili 18 dolardan parasal karşılığı ise 343 milyon 656 bin doları (yaklaşık 1 trilyon 821 milyar lira) buluyor. İşçilerden protesto • BURSA (Cıunhuriyet) — Bursa'da mutfak eşyası üreten lnoksan Fabrikası'nda çalışan işçiler, işten çıkarmalan protesto etmek amacıyla "otunna" eylemi başlattı. Fabrikada çalışan yaklaşık 150 işçi, işten aülmaları protesto etmek için mesai bitiminde araçlara binmeyerek fabrika yemekhanesinde "otunna" eylemi başfettüar. Işçiky, ^ işten çıkarılan 5 arkadaşlarının kıdem ve ihbar tazminatları verilinceye kadar eylemlerini sürdüreceklerini bildirdiler. Tekstüde sözleşme çıkmazı • BURSA (AA) — Bursa Tekstil Işverenleri Sendikası Genel Sekreteri İbrahim Yaşar, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde sendikanın parasal ve temel hükümlerde "aşırı isteklerde" bulunan bir taslak geürdiğini bunun kabulûnün ise imkânsız olduğunu söyledi. Şirketin ortakları arasında en büyük hisseye yüzde 52 ile Assan Demir ve Sac Sanayi ve Ticaret AŞ sahip bulunuyor. Hyundai ile çelik ortaklıgı • ANKARA (ANKA) — Hisselerinin yüzde 6O'ı Türk, yüzde 40"ı Korelilere ait bulunan Assan-Hyundai Çelik Ürünleri Sanayi ve Ticaret AŞ, 10 milyar 600 milyon lira sermaye ile kunıldu. Şirketin her türlü demir-çelik ve paslanmaz çelik üretimi ile uğraşacağı bildirildi. Dişçüer de zanı vaptı • ANKARA (AA) — Diş mua>ene ve tedavi ücretleri arttınldı. Büyük illerde KDV haric, muayene ücreti 24 bm liradan 36 bin liraya, diş çekimi 48 bin liradan 72 bin lraya, protez ücreti de 600 Hn liradan 900 bin lirays yükseldi. Hava-tş'te Ayçin yinebaşkan • L-Sendika Servisi — Havı-lş Sendikası'nın yöncim kurulu kararıyla erkeıe alınan genel kunlunda Atüla Ayçin yerLİIen genel başkanlığa seçiüi. Hava-lş Seradkası'nın hafta somnda yapılan erken geı*4 kurulunda genel ba$lan yardımcılığına Rabne Düzgün, genel sekiBterliğe Şafak Kurnaz, ; maJ sekreterliğe Cumhur Akmay, teşkilat sek^rterliğine Ahmet Izgür, e ğ i t n sekreterliğine Mtatafa Yağcı seçildiler. İşçi depatron da hükümetin istikrarprogramını beğenmedi Paket ne Isa'ya ne Musa'ya ANKARA (Cumhuriyet Bii- ro) — Hükümetin ekonomik paketi ne işçi ne de işveren kesi- mini memnun etmedi. Başbakan Demirel'le yaptığı görüşmelerde vaatlerin tutulma- sı şartıyla hükümete destek sö- zü veren Türk-İş Genel Başka- nı Şevket Yılmaz, ekonomik pa- keti "tavsiyeden ibaret prognun" olarak niteledi. Yıl- maz, dargelirlilerin enflasyonun düşürülmesi için 6 ay bekleme- ye tahammülü olmadığını söy- ledi. Paketi, "vaatler manzume- si" olarak tanımlayan Türkiye Işverenler Sendikaları Konfede- rasyonu Başkanı Refik Baydur ise çahşma hayatına ilişkin so- mut politikalara yer verilmeme- .sinin büyük eksiklik olduğunu savundu. ~ Türk-lş Başkanı Şevket Yıl- maz Tezkoop-lş Sendikası Baş- kanlar Kurulu toplantısında yaptığı konuşmada, pakette iş- sizliğin kaldınlacağı, enflasyo- nun da yüzde 45'e indirileceği- nin belirtildiğini hatırlatarak "Enflasyon altına aydan sonra diişecekmiş. Altıncı aya kadar mutfaktan ne haber, dar ve sa- bit geürliden ne haber?" diye konuştu. Koaiisyon hükümetinin bir dolu vaatle işbaşına geldiğini, taahhüt edilenlerin verine getiril- memesinden endişe duyduklan- nı ifade eden Yılmaz, açıklanan ekonomik pakette "Vergi ve fon- lar bakımından işçiyi iizen bir Şevket Yılmaz Refik Baydur Tansu Çiller tarafından açıklanan ekonomik paketi, "tavsiyeden ibaret program" olarak niteleyen Türk-İş Başkanı Şevket Yılmaz, dar gelirlinin 6 ay dayanacak gücü kalmadığını söyledi. TİSK Başkanı Refik Baydur ise paketin içinin."boş" olduğunu savundu. yan bulunmamakla birlikte, as- gari iicret ve KİT'lerin özelleş- tirilmesi bakımından bu paketi üzüntüyle karşıladıklarını" söy- ledi. KİT'lerin özelleştirilmesiyle işçilerin işten çıkartılacağını kaydeden Yılmaz, asgari ücretin vergi dışı bırakılacağının söylen- mesine karşın bunun ne zaman yapılacağının belli olmadığını anlattı. Doğu ve Güneydoğu'ya yapılacak yatınmlardan kurum- lar vergisi alınmayacağının açık- landığını, ancak bunun bir teş- vik olmadığını kaydeden Yıl- maz, "Çalışanlardan fon kesili- yor. Bu fonlar nerede? Fonlann adedi daha ortaya konmuş de- gildir. tktidar yapacaklannı söylemelidir" diye konuştu. lşsizlik sigortasını istedikleri- ni belirten Yılmaz, "Bu sigorta- yı kuranm, ancak kıdem tazmi- natını kaldınrım diven kafalara •timadımız yoktur" dedi. Türk-lş Genel Başkanı Şevket Yılmaz, Başbakan Süleyman Demirel'i ziyaret ederek çahşma yaşamının sorunlarını aktardık- larını, Demirel'in de "Söyledik- lerinize itirazun yok, aynen ka- bul ediyonım" karşılığını verdi- ğini anlatarak "Şimdi verilen va- atlerin hayata geçirilmesini bekliyonız" diye konuştu. Baydur ise şöyle konuştu: "İstikrar paketinde, toplu iş sözleşmesi olgusu gözardı edile- rek toplu iş sözleşmeletivle ilgi- li politikaların neier olacağı ve verilecek zamlar için ne gibi esasların uygulanacağı hakkın- da tedbirlere yer verilmemiş ol- masını bü>ük eksiklik olarak gormekteviz. Unutmamak gerekir ki KİT'- lerde bağıtlanacak toplu iş söz- leşmelerinin malneti belli ölçü- ler içinde kalmaz ise alınan is- tikrar tedbirlerinden arzulanan sonuç ahnamayacaktır." Enflasyon ve vergi düzenle- meleriyle ilgili hedefleri de yeter- li bulmadıklannı söyleyen Bay- dur şoyle devam etti: "Önümazdeki dönemde enf- lasyonla yogun bir şekilde mü- cadele edileceğinin bclirtilmiş olmasını memnuniyetle karşıla- mış olmakla beraber, bunun yoUarının ve tedbirlerinin yete- rince ortaya konmadıgı gözlen- mektedir." "Enflasyonun belli bir sürede düşürülmesi hedeflenmeli" görüşü savunuldu TÜSİAD takvim istediEkonomi Servisi— TÜS1- AD'ın bugun yapılacak genel kurul toplantısında dağıtılmak üzere hazırlanan "1992 Yılına Girerken Türk Ekonomisi Ra- poru"nda kapsamlı bir ekono- mik istikrar programı onerisi yer aldı. Enflasyonun uzun vadede aşamalı olarak düşürülmesi uy- gulamasının Türkiye'de başarı- lı olmadığına işaret edilen rapor- da, istikrar programının enflas- yonu belli bir sürede makul dü- zeye indirmeyi hedef alması ge- rektiği belirtildi. 1980'de başlayan piyasa ekonomısi uygulamalarının ekonomik ve mali istikrara önem verilmemesi nedeniyle başarısız olduğu anlatılan TÜSİAD raporunda, 1992'ye Türk ekonomisinin "durgun- luk içinde kronik enflasyon, imalat sanayii yatırımlarıriÖa küçülme, gelir dağılımında durdurulamayan bir bozuuna ve likiditcsi büyük ölçüde yok olmuş Hazine parasal yöneti- mi" ile karşı karşıya olduğu vurgulandı. Enflasyonun ka- mu açıklan ve bu açıklann fı- TÜSİAD'ın '1992 Yılına Girerken Türk Ekonomisi Raporu'nda enflasyonun uzun vadede aşamalı olarak düşürülmesi uygulamasının Türkiye'de başarıh olmadığına dikkat çekildi. Raporda, istikrar programının enflasyonu belli bir sürede makul düzeye indirmeyi hedef alması gerektiği belirtildi. nansman biçimi nedeniyle arttığı, bunun için de istikrar politikalannın kamu açığını daraltmayı hedeflemesi gerek- tiği kaydedilen raporda, hü- kümetin yeni istikrar paketini özel sektörle bir uzlaşma ze- mini sağladıktan sonra açıkla- ması istendi. Ekonominin yönetiminde kamu ve özel sektör kuruluş- lannın yer aldığı bir ekono- mik ve sosyal konşeyin etkili olması önerilen TÜSİAD ra- porunda, konseye bağlı ola- rak Stabilizasyon izleme, para ve kredi işleri, işci-işveren iliş- kileri, vergi reformu, bütçe re- fonno, özelleştirme, sanayide globalizasyon, ekonomik ve- rimlilik ve kalite devrimi, arzı arttırıcı tedbirler ve kamu yö- netiminde modernizasyon ko- nulannda çahşma komiteleri oluşturulması istendi. İstikrar programının başa- nsı için şart koşulan diğer maddeler de şöyle sıralandı: — Ekonominin yönetimin- den tek bakanhk sonunlu ol- malı. — Psikolojik enflasyon beklentisini kıracak tedbir alınmah. — Hazine, kamu borçlan- maları ve kamu adına kredi verilmesinde tek yetkili olsun. — KİT'leri mali disipline sokacak şekilde yılhk yatınma ve finansman programlan Ha- zırlanmalı. - Ticari kamu bankalannın sayısı bire indirilerek diğerleri- nin ihtisas bankası olarak faa- liyet göstermesi sağlanmalı. - Yeminli mali müşavirler süratle devreye sokulmalı. - Merkez Bankası bağım- sız yapıya kavuşturuünalı. - Emekli Sandığı, SSK ve Bağkur tek bir sosyal güvenlik kuruluşu olarak örgütlenmeli. - Yatırımcı kuruluşlara Hazine'nin imkânlarının öte- sinde yatırun görevi verilme- meli. - Kamu iç borçlanmasın- da düşük faiz ve uzun vade tercih edilmeli. - Vergi tahsilatı hızlandınl- mah ve mükeUefkre devletten alacaklarının borçlanna mah- subu imkflnı verilmeli. - KtT'lerin devlete ve bir- birlerine olan borçlan tasfıye edilmeli. - Fonlar bütçeye alınmalı ve nakit yönetimi Hazine'ye devredilmeU. Çiller ekonomik paketi savundu 'Tfedek tedbirlerimiz var'Ekonomi Servisi — E>evlet Bakanı Tan- su Çiller, hazırladığı ekonomik paketi dün Istanbul'da işadamlan ve bankacılar karşı- sında savundu. Çiller paketi açıkladıktan 2 gün sonra verdiği ilk zor sınavda da iddialı ekonomik hedeflerini tekrarladı ve "Prog- nun tutmazsa yedek tedbirierimiz var" me- sajı verdi. Ekonomik ve Sosyal Etütler Heyeti'nin dün akşamki yemeğinde kalabalık bir işa- damı ve bankacı topluluğuna paketin vaatte kalmayacağını anlatan Bakan Çiller, vergi affı ve diğer düzenlemeler ile Hazine bono- su stopajlannda artışm perşembe günü Ba- kanlar Kurulu'ndan çıkarılacağım bildirdi. Merkez Bankası'mn para programım 23-24 ocakta açıklayacağuu belirten Çiller, Serma- ye Piyasası Kanunu'nun 2 hafta içinde yü- rürlüğe gireceğini, KİT'lerin "iki yakasını bir araya getirecek" finansman operasyo- nunun da 2-3 ay içinde uygulamaya soku- lacağını söyledi. 250 üyesi bulunduğu belirtilen Ekonomik ve Sosyal Etütler Heyeti'nin The Marmara Oteli'ndeki dün akşamki yemeğine 350'nin üzerinde katılım gerçekleşti. Çok sayıda, işadamı, bürokrat, şirket ve banka yöneti- cisi paketi bakandan dinlemek için otelin balo salonunu doldururken Başkan Nejat Eczacıbaşı salonun büyük ilgiye cevap ve- remediği ve yer yokluğundan geç gelenle- rin yemeğe alınamadığını söyledi. Devlet Bakanı Tansu Çiller'i "ekonomik önlemle- rin baş miman" ve "ekonomik sonınlan iyi bilen bilgin" olarak tanıtan Nejat Eczacı- başı, Çiller'in seçim öncesi açıkladığı UDt- DEM projesinin de siyasi tarihimizin "ilkleri" arasında yer aldığını ifade etti. Konuşmasına ekonomik paketin amacı- nın Türkiye*ye yeni bir ekonomik yön ver- mek olmadığını vurgulayarak başlayan Dev- let Bakanı Tansu Çiller, çalışmanın tek kişi ve tek partinin ürunü de olmadığını savun- du. Ekonomik paketin orta ve uzun vadeli amaçlara yönelik dengeli bir program oldu- ğunu belirten Tansu Çiller, kronik enflas- yon ve bunun en büyük nedenlerinden olan kamu açıklannı da 1 yıl için düşürmeyi he- defleyen kısa vadeli kararlar öngörmedik- lerini kaydetti. Çiller, planlı bütçe, Maliye, Hazine ve' Merkez Bankası dörtlüsünün eş zamanlı uy- gulamalarla aldıklan yolu 3 aylık dönem- ler itibariyle kamuoyuna açıklayacaklarını belirtti. Tansu Çiller, bu yıl 65 trilyonluk kaynak oluşturacak fonlann 17 trilyon li- ralık bölümünün bütçeye katıldığını, kalan bölümünün ise yatırımlar için oluşturula- cak "teşvik havuzu"na aktanlacağım kay- detti. Tansu Çiller, sorulan sorularla ilgili ola- rak da zaman zaman sıkıntıh anlar yaşadı. îstanbul Üniversitesi Iktisat Fakültesi'nden Gül Turan'ın sorusu üzerine, "Eğer prog- ramdaki bu hedeflerimiz tutmazsa Bakan- faur Knrulu'na benüz getirmedigimiz bazı ye- dek tedbirierimiz var. Bunlara sürpriz pa- ket demeyelim, ben spotlar diyonım. Örne- ğin fonlarla ilgili böyle alternatif projeleri- miz var" dedi. Çiller, bir kamu kuruluşu olan Îstanbul Gübre Sanayi Yönetim Ku- rulu Başkanı Dr. Mehmet Akdaş'ın, "Ka- mu kunıluşlannın birbirierine olan borcla- nnın bir kerelik kapatüacagını söylüyorsu- nnz. Bizim hiç borcumuz yok ama kamu kurulnslanndan 100 milyar alacağımız var. Öderler diye güvenip gübre vermiştik, şim- di ne yapacağu" şeklindeki sorusuna da gü- lerek "Alacagınızı satacaksınız" yanıtını ver- di. ÇUler, TİSK Genel Sekreteri Kubilay Atasayar'ın kamu çalışanlanna yönelik üc- ret politikasını sorması üzerine ise zorlan- dı ve hükümetin henüz bir politikası olma- dığını, ancak sendikasız "mutsuz işçi çoğunluğuna" örgütlenme hakkı tanınarak toplusözleşmelerin uzlaşmayla sonuçlandı- nlmasından yana olduklarını vurguladı. Bankalar, geçen yıl piyasadaki durgunluğa ayak uydurdu Ttiketici krecüsi hız kestiANKARA (AA) - Alışve- rişlerdeki durgunluk geçen yıl tüketici kredilerinin de hızını kesti. 1990 yılında patlama yaparak bir önceki yıl 120 mil- yar civannda olan kredi mik- tannı 4 trilyon liranın üzerine çıkaran bankalar, geçen yılın ilk 9 ayında ise tüketici kredi- lerini ancak 5.8 trilyona yük- seltebildiler. Körfez krizi ve seçim öncesi istikrarsızlık nedeniyle piya- sada yılın büyük bölümünde yaşanan durgunluğun, tüketi- ci kredisine olan talebi azalttı- ğı belirtiliyor. Bankalann ise 1990 yılında büyük miktarda kredi dağıtmaları nedeniyle portföylerini doldurdukları. geri dönüş riskini azaltmak MAL VE HİZMET SIMFLANDIRMASI Kredi kullanımı Otomobıl alımı Beyaz ve elekt- esya Konut Ev eşyası Meslekı amac Eğıtım Tatıl Diğer Bu grupta sınıflandırma yapmayan bankalar top Toplam Tutarı (milyon TL) 1 547 728 1 077 748 343.714 623.934 103 587 30.520 68 191 1 130.331 877 775 5.803.528 Kişi sayısı 97.823 284.873 47 449 264.072 • 26 156 13609 24 148 273.843 548 437 1 580 410 için geçen yıl verdikleri kredi- lerde daha dikkatli davran- dıkları kaydediliyor. Tüketici kredileri geçen yıl eylül ayı sonunda 5 trilyon 803 milyar 528 milyon liraya ulaştı. Bankalar Birliği'nden edinilen bilgiye göre 1991 yıh eylül sonunda tüketici kredisi kulanıcılannın sayısı ise 1 mil- yon 580 bin 410*a yükseldi. Söz konusu tarih itibanyla tü- ketici kredisi kullandıran ban- ka sayısı da 19 oldu. 1988"den bu yana Türk bankalannın kredi portföyle- rinde önemli bir yer tutan tü- ketici kredilerinde işlem hacmi, 1989 yıh sonunda da 4 trilyon 170 milyar liraya ulaşmıştj. Verilere göre geçen yıl eylül sonu itibanyla tüketici kredi- lerinin müşteri profili incelen- diğinde, kredilerin yuzde 55'inin memur, işçi ve serbest meslek sahipleri tarafından kullanıldı- ğı gorülüyor. Aynca 19 banka tarafından yapılan bildirimlere göre kre- dilerin yaklaşık yüzde 26"sı otomobıl, yüzde 18.5'i beyaz ve elektronik eşya, yüzde 10. 7*si de ev eşyası alımı amacıyla kullandınldı. TÜKETİCİ GÖZÜYLE MERAL TAMER Arkaya da emniyet kemeriTürkiye Trafik Kazalan Yardım Vakfı Baş- kanı Prof. Dr. Rıdvan Ege'den bir mektup ve küçük bir kitapçık aldık. Bu köşede insan- larla ilgili her türlü sorunun dile getirildiğini kaydeden Ege, "biraz da trafik kazalarına yer verebilir misiniz" diye soruyor. Bu mektubun ardından hafta sonunda tek bir günde 40 kişinin yaşamına mal olan trafik kazalarını televizyonlardan izledik, gazeteler- den okuduk. Ardından dün sabah gazetelerde gencecik insanların ölümüyle noktalanan İs- tanbul'daki trafik kazasının boy boy fotoğraf- ları... Gençlerden biri, hastaneye yerleştirildik- ten sonra hemen müdahale edilemediği için kan kaybından ölmüş. Kuşkusuz hastanele- rimizle ilgili olarak da çok sorunlarımız var. Ama biz bugün Proi. Ege'nin uyarısından yola çıkarak emniyet kemeri konusunun al- tınt çizmek istiyoruz. Gazete haberlerinden gördüyseniz, son ka- zada tek bir kişi kurtu- labilmiş, onun da em- niyet kemeri varmış ve hatta kaza sonrasında bile zorlukla çıkartıla- bilmiş. Rıdvan Ege mektu- bunda bir döküm yap- mış. Geride bıraktığı- mız 1991 yılında trafik kazalan nedeniyle tam 7 bin 646 kişi yaşamı- nı yitirmiş. 17 bin 549 kişi sakat kalmak üze- re 87 bin 693 kişi de yaralanmış. Ege, "Bunlar polis kaydı- na geçenler, yarala nıp kaçanlar ve kaçı- rılanların sayısı çok daha fazla. Bu trafik katliammı durdurmak, trafik cehennemini söndürmek için hepi- miz uğraşmalıyız" diyor. Prof. Ege, emniyet kemeri kullanılması su- retiyle Türkiye'deki trafik kazalan nedeniyle ölenlerin yüzde 4O'ı, sakat kalanların ise yüz- de 35'inin kurtarılabileceğine işaret ediyor. Bu rakam 1991 yılı için 3 bin 356 vatandaşı- mızın yaşamının kurtulması, 6 bin 160 kişi- nin sakat kalmaması anlamına geliyor ki eli- mizin tersiyle bir kenara itebilecegimiz bir ra- kam değil. Prof. Ege'nin kitabında, otomobillerde ar- ka koltukta oturanlar için de emniyet keme- rinin mutlaka zorunluluk haline getirilmesi is- teniyor. Geçmiş yılların istatistikleri değerlen- dirildiğinde, trafik kazalarındaki ölümlerın yüzde 20'sinin arka koltukta oturanlar oldu- ğu gorülüyor. Ege, Türk otomotiv sanayiinin şimdiden arka koltukların tümünde emniyet kemeri otan otomobiller üretmesinin zorunlu hale getirilmesini istiyor. ithal otomobillenn yeni modellerinin çoğun- da arka koltukta da emniyet kemeri olduğur nu biliyoruz. Hatta ön koltuklarda oturanjar emniyet kemerini bağlamadıklan takdirde oto- mobil sinyal veriyor, sizi uyarıyor. Yerli oto- mobillerde de bu tür sistemlerin geliştirilme- si acaba çok mu maliyetli? Prof. Ege, arka koltuğa da emniyet keme- rinin zorunlu hale getirilmesinin yanı sıra şu önerilerde bulunuyor: • Taksi şoförü için biliyorsunuz emniyet ke- meri zorunlu değü. Çünkü bütün gün ararJÜIft oturan kişi için emni- yet kemerinin stres un- suru olabileceği düşü- hülmüş. Oysa Prof. Ege'nin istatistikleri, ön sırada oturup da yaralanan ve ölenlerin yüzde 79'unun sürü- cüler olduğunu göste- riyor ve emniyet keme- rinin sürücüler için de zorunlu hale getirilme- sini gerekli görüyor. Çocukların kesinlik- le arka koltukta otur- maları gerektiğini he- pimiz biliyoruz. Prof. Ege, 0-5 yaş ve 5-15 yaşa göre özel emni- yet önlemleri alınması- nı zorunlu görüyor. • Prof. Ege'ye göre okul araçları ve mini- büslerde de mutlaka emniyet kemeri kulla- nılmalı. Emniyet kemeri zorunluluğu getiril- diği takdirde sanırım çoğumuz çocuklanmızı okul minibüslerine daha gönül rahatlığıyla bindirebileceğiz. Şehir dışı ölümlü kazaların en çok otobüs yolculannda olduğuna dikkati çeken Prof. Ege, uçak oturma yerlerinde nasıl emniyet kemeri varsa, otobüsün tüm koltukları için de emniyet kemeri uygulanması konusunun in- celenmesini gündeme getiriyor. Prof. Ege son olarak da emniyet kemeri kullanmayan ve kullandırmayanlar için para cezasının arttırılmasını savunurken Türkiye'- de 30 bin lira olan bu cezanın Almanya'nın bazı eyaletlerinde 150-250 bin, ABD'de yeri- ne göre 200-400 bin, Avustralya'da 50-200 bin lira olduğunu hatırlatıyor. T U K E T I C I N I N S E S I 6 ay bulunamayan aileGazetenizde gördüğüm bir ilan üzerine Beşiktaş'ta bulu- nan Derin Limrted şirketine Au Pairlik için başvurdum. Onlar bana Fransa'da aile bu- lacak, ben de kendilerine 630 mark ödeyecektim. Peşinat olarak 250 mark karşılığı 575 bin lirayı 9 mayıs günü öde- dim. 15 Ekim 1991 tarihine kadar bana bir aile buluna- mazsa faks ve posta ücreti ke- silerek kayıt ücretinin iade edi- leceği belirtildi. Nitekim bulu- namadı. İstanbul'a giderek 15 Ekim 1991 tarihine kadar bir aile bulunamadığına dair bir kâğıt imzalattım. 16 ekim sa- bahı aile bulundu diye telefon ettiler. Ben nasıl olur da 6 ay- dır bulunamayan aile şimdi bulundu anlamadım diyerek paramın iadesini istedim.275 bin lira masraf keserek 300 bin lira göndermişler. Halbu- ki adıma yapılan masrafların belgelenmesi gerekir. Bana sözlü olarak 50 bin lira dola- yında olduğunu söyiemişlerdi. - „ Elvan özkâya-izmir Arkadaşımız Nuray Köroğlu şirket sahibi Beyhan Derin'le görûştü. Derin "Biz kendisine 15ekimden 1 hafta sonra ya da önce olabilir dedik. Şimdi onun- yerine başka bir kızımız gidiyor. 9 yıldır bu işi yapı- yoruz, hiç şikâyet gelmedi. Londra üzerinden Fran- sa'ya ulaşıyoruz. Faks ve telefonlar var. Aynca Iz- mir'le de görûştûk birkaç kere. Tüm bunlann mas- rafı 50 bin lira olur mu" dedi. Kaybolan düdüklü teıtcere Yeni evli bir tıp doktoruyum. Annem kısıtlı imkânlarına rağ- men bize kolaylık olsun diye 300 bin liraya Başkent Paşa- bahçe Cebeti mağazasırtdan Emsan marka bir düdüklü reyi mağazaya bıraktık, ancak mağaza sorumlusu Cengiz Hindistan, bu isteğimizi geri çevirerek tencerenin Denizli'- deki fabrikaya gideceğini ve onanlarak 2-3 ay içinde teslim tencere aldı. Ancak daha ilk edileceğini söyledi. Tabii bu denememizde yemek bir tür- bizi çok rahatsız etti. Emsan lü pişmedi ve suyu kapaktan yöneticilerine de ulaşamadım. taştı. Değiştirilmesi için tence- Ismail Savaş-Ankara Arkadaşlanmız konuyu Emsan'ın Halkla İlişkiler Müdürü Bahtiyar Aksoy'a ilettiler. Aksoy okuyucu- muzun tenceresinin mağazada kaybolduğunu, an- cak Emsan'ın ürûnü olduğu için kendisine bir adet düdüklü tencere göndereceklerini söyledi. Daha son- ra okuyucumuz bize bir mektup yazarak tencereyi aldığını bildirdi. Yıkama etiketine bakın Aralığın son haftasında Kı- zılay'daki Talip mağazasın- dan 590 bin liraya lensfat bir takım aldım. Taksitle. Bir haf- ta giydikten sonra soğuk su ile elimde yıkadım. Üzerinde ku- ru temizleme yazıyormuş, ma- alesef bunu fark etmemiştim. Yıkama sonunda takım küçül- dü, dsforme oldu. Daha ilk taksidini bile ödemedim. Aldı- ğım mağazaya götürdüm. Ma- ğaza müdürü yapılacak bir şey olmadığını, hatanın ben- den kaynaklandığını söyledi. ilgili firmaya telefon ettiğimde de hatanın bende olduğunu söylediler. Bugüne kadar bü- tün lensfatlanmı elimde yıka- dığımı, şimdiye kadar böyle bir şey olmadığını söyledimse de durum değişmedi. Şimdi soruyorum. Her hafta kazak- lanmı ve takımlarımı kuru te- mizlemeye verirsem benim kârım ne olacak. Serpil Kılıç - Ankara iazaklan ve takımlan her hafta kuru temizleme- ye vermek hem pahalı birçözüm hem de riskli. Do- layısıyla bu konuda size hak veriyorum. Ancak için- de kuru temizleme yazan bir takımı da yıkamama- nız gerek. Dolayısıyla giysi alırken yıkama etiketine dikkatle bakmanızda ve etikette kuru temizleme ya- zanlarla ilgilenmeyip elle ytkanabilenleri tercih etme- nizde yarar var. Anlayabildiğim kadanyla siz aldığı- mız malın doğal olarak yıkanacağını düşündüğünüz için yıkama talimatına bakmaya gerek bile görme- mişsiniz. URETICIYE TESEKKÜB Ankara Pazarlan'ndan 6 kutu Cahve corba aldım. Bir tanesini açtığımda poşetin açılmış olduğunu gördüm. Ankara Pazarları'nı aradım. İlgi göstermediler. Bunun üzerine Calve'nin Ankara temsilcisi Nuray Çapur'un aradım. Hemen ilgilendi ve bana bir Calve bardağıyla, yeni Calve çorba gönderdi. Gülcan Elmacı - îstanbul Derimod sevindirdi Geçen yıl ocakta Ankara Derimod mağazasından bir ayakkabı aldım. Ancak nu- buk olduğunu öğrendiğim ayakkabılar, ayağımı üşü- tünce götürdüm. Ayakkabı- ları değiştirdiler ve deri ayakkabı verdiler. Her gün giydiğim bu ayakkabılar da su sızdırmaya başlayınca, firma ayakkabılan Istanbul- daki atelyesine gönderip tabanını değiştirdi. Nezih Tavlaş - istanbul Dentafresh üzmedi Son aldığım Dentafresh diş macununun dibinde hava olduğundan tüpün dörtte birlik kısmı boş çık- tı. Durumu Eczacıbaşı Dentafresh ürün sorumlu- su Şule Atabey'e ilettim. Kendisi bunun dolum hata- sından kaynaklandığını söyleyerek evime iki Den- tafresh ve bir diş fırçasın- dan oluşan bir set gönderdi. Lebriz D. Eran-İstanbul Mıstık sevindirdi 4-5 ay önce Harbiye'de- ki Mıstık ayakkabı mağaza- sından aldığım ayakkabıntn yan tarafı yırtılınca geri gö- türdüm. Tamir için bırakma- mı istediler. 3 gün sonra al- maya gittiğimde ayakkabı- yı bulamadılar. Arayacakla- nnı söylediler. Ancak bulu- namayınca son derece ki- bar bir biçimde yeni bir ayakkabı verdiler. Hüseyln Uyanık - İstanbul
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle