15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/10 DIŞ HABERLER 21 OCAK 1992 BRÜKSEL SABETAY VAROL 'Davos'un Adı Bile Kötü...' BRÜKSEL — Bundan tam bir ay önce idi.. Bir basın mensubu, o sırada Brüksel'de bulunan Dışişleri Bakanı Hlkmet Çetirfe, "Bu yılki Davos buluşmasında, bir Demirel- Mitsotakis görüşmesi olup olmayacağını" sormuştu. Çe- tin'in bu soruya verdiği karşılık, kelimesi kelimesine "Da- vos olmaz, Davos'un adı bile kötü!" şeklınde olmuştu. SHP'li Dışişleri Bakanı Hıkmet Çetin, Davos adının şim- diye kadar zihinlerde kötü izler bıraktığını belirtirken, kuş- kusuz bu dağ kasabasının, Turgut Özal'm dış politikasını çağrıştırdığını ima ediyordu. Aradan kısa bir süre geçti. Başbakan Süleyman Demireftn Davos'a gideceği, orada Yunanistan Başbakanı Konstantin Mitsotakı$"\e görüşece- ği açıklandı. Turgut Özal'la Andreas Papandreu tarafından başlatılan Davos süreci, Türkiye ile Yunanistan arasındaki sorunla- rın iki değişik çalışma grubunda ele alınmasını öngörü- yordu. Davos'ta benimsenen yöntem, teknisyen düzeyin- de sürecek olan muzakerelere, herhangı bir tıkanma olun- ca siyasi iradenin müdahale edebılmesı ve görüşmeleri bu yolla tıkanıklıktan çıkarması idi. Ancak zamanın Yunan Başbakanı Papandreu'nun, ünlü Koskotas skandalı ile sarsılması, bir süre sonra da ANAP : ın belediye seçimlerinde ünlü 'yüzde 21.75'lik hezimet'e uğraması, sürecin etkıli olma şansını yok etmişti. Son gün- lerde aklanan Papandreu erken seçim istiyor, Özal ise cumhurbaşkanı... Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin'in geçen ay Brüksel'de, Davos süreciyle ilgili olarak dile getirdiği karşıt görüşleri- rağmen Giderek daha yoğun biçimde bunalımlar bölgesi haline gelen yakın çevremizde siyasi ve ekonomik anlamda etkili olmak, tek başına hiçbir zaman Batı Avrupa ile bötünleşmenin alternatifini oluşturamıyor. ne rağmen ilk Demirel-Mitsotakis görüşmesi için Da- vos'un seçilmesi, iki eski başbakan tara- fından başlatılan sü- recin haleflerince tazeleneceği olasılı- ğını güçlendirdi. Ekim ayındaki Paris fiyaskosundan sonra Türk-Yunan ikili temaslarını tek- rar canlandırmak, bugünün dünyasında vazgeçilmez bir zorunluluk... Bal- kanlar'da istikrarın hızla yitirildiği bir ortamda, Türkiye ile Yunanistan arasındaki mevcut sorunların kısmen de ol- sa yumuşaması, yarımadadaki gerginliği büyük ölçüde azaltacak bir gelişme oluşturacaktır. Çünkü kuzeybatımızdaki gelişmelerle ilgili olarak olay- lara, yaygın deyışıyle 'dürbünün tersinden' bakacak olur- sak, göreceğımiz manzara şöyledir: Balkanlar, şimdiki haliyle zaten yeterince sorunlu bir böl- gedır. Geleneksel Türk-Yunan görüş aynlıkları da, olaylar böyle devam ederse Avrupa'nın bu bölgesine ister iste- mez yansıyacaktır. Yunanistan, şimdiden Ankara'nın Balkanlar'la fazlaca ilgilenmesinden endişe duymaktadır. Türkiye'nin Make- donya'yı tanıyabileceği haberlerinin yayılması bile Atina hükümetini tepki göstermeye itmiştir. Yunanlılann endişesi nedir? Türkiye'nin, Avrupa kıta- sının bu bölgesindeki Müslüman nüfus topluluklarına, yani Boşnaklara ve özellikle Kosova Arnavutlarma, 'arkanızdayırrf demesi ve onlara destek verdığını hisset- tirmesı, bu destek Belgrad kadar Atina'yı da güç durum- da bırakabilecektir. Öte yandan bölgede tansiyonun da- ha da artmasının, yüzyıl başını hatırlatırcasına 'çapraz tttifaklar' oluşturulmasının, Yunanistan gibi Türkiye'nin de çıkarına olduğu fazlasıyla kuşkuludur. • • * Türkiye, 28-29 ocak tarihlerinde Moskova'da yapıtacak çok taraflı Ortadoğu barış görüşmelerinin hazırlık toplan- tısına katılacaktır. Öte yandan Ankara, 'BDT' ülkelerine yapılacak Batılı yardımlarla ilgili ve AT ülketerinin büyük önem verdiği VVashington'daki uluslararası toplantıda ye- rini alacaktır. Orta Asya ve Kafkasya ülkelerı üzerınde Türki - ye'nin ağırlığı, dünya kamuoyunda dikkatle izleniyor. Bun- lar olumlu gelişmelerdir. Diğer yandan AT içinde, yeni ülkelere 'genişleme' so- rununun masaya yatırılacağı devreye girmiş bulunuyoruz. Türkiye, bir o/asılıkla son bir-iki yılın siyasi ve ekonomik gelişmeler bilançosunu çıkararak, Avrupa Topluluğu'nun önüne getırme olanağına sahıp olabılecektir. Giderek daha yoğun biçimde bunalımlar bölgesi hali- ne gelen yakın çevremizde siyasi ve ekonomik anlamda etkili olmak, tek başına hiçbir zaman Batı Avrupa ile bü- tünleşmenin alternatifini oluşturamıyor. Bütünleşme ise böyle bir dönemde, ancak Yunanistan engelini asarak mümkün olacaktır. Bunun için de Süleyman Demirel'in, Davos'ta, tüm diplomatik esnekliğini ve hünerini göster- mesi gerekecek. Közlar eksik değil. >ANGEMANN: luriayesız bir ÂT düşünülemezDış Haberlcr Servisi — Ye- ni Ankara hükümetiyle görüş- meler yapmak ve Avrupa'nın Türkiye'deki ilaç endüstrisi ko- nusundaki şikâyetlerini iletmek üzere önceki akşam Türkiye'- ye gelen AT Komisyonu Baş- kan Yardımcısı Martin Bange- mann, "Turkiyesiz bir Avrupa Topluluğu düşünülemeyeceği- ni, ancak Türkiye'nin Avrupa'- daki yerini alabilmek için elini çabuk tutarak ekonomisini dü- zeltmek zorunda olduğunu" söyledi. Istanbul'da dün Türk- Alman İlaç Endüstrileri Işbir- liği toplantısına katılan Martin Bangemann toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye ile Avru- pa Topluluğu arasındaki ilişki- lerin bundan sonraki dönemde yoğunlaştınlmasından yana ol- duğunu vurgulayarak Türki- ye'nin ilaç endüstrisinde AT'- ye uygun olarak yapacağı de- ğişikliklerin, AT'ye entegras- yon yolunda atılmış bir adım olacağını belirtti. Konuşmasın- da, Türkiye'deki ilaç üreticile- rinin AvrupaJı ilaç üreticisi fir- maiarın patent haklarına say- gj göstermedikleri yolundaki eleştirilere ağırhk veren Bange- mann, Avrupa'nın Turkiye'- den patent uygulamasına geçil- mesi gibi isteklerinin, 'Avru- pa'dan Türkiye'ye bir davet' niteliği taşıdığını söyledi. Bangemann, Turkiyesiz bir Avrupa düşünemediğini belir- terek Avrupa'da politikayı yönlendiren odaklarm büyük çoğunluğunun da kendisiyle aynı görüşte oldugunu savun- du. Bazı politikacıların bu gö- rüşü paylaşmadıklarmı kabul eden Bangemann, ancak Tür- kiye'nin ekonomisini geliştire- rek kendisini kabul ettireceği- ne inandığını söyledi. Ote yandan lktisadi Kalkın- ma Vakfı'mn düzenlediği ye- mekli toplantıda konuşma ya- pan Bangemann, tekstilciler ta- rafından soru yağmuruna tu- tuldu. İKV Yönetim Kurulu Başkanı Jak Kamhi ile Rona Yırcalı ise dikkatleri kamuo- yunda oluşmaya başlayan Top- luluk karşıtı duygulara çektiler. Yırcalı, Türkiye'ye yönelik dam- ping iddialannın haksız oldu- gunu savundu. Bu arada Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Erdal loönii dün akşam Ankara'ya gelen AT Komisyon Başkan Yardımcısı Martin Bangemann onuruna bir yemek verdi. Inö- nü, yemekte yaptığı konuşma- da, Avrupa Topluluğu'nun ka- pılarını üyelere açmasmın bek- lendiğini belirterek Türkiye'nin Uyelik için gerekli şartlara sahip oldugunu söyledi. Islami Selamet Cephesi'nin kapatılması gündemde. Başkent Cezayir'de gerginlik büyüyor Cezayirlde yüksek gerilimBir askerin ölümü, iki polisin yaralanmasıyla sonuçlanan bombalı saldırıların ardından başkent Cezayir'de güvenlik önlemleri şıklaştırıldı. Bir grup İslamcı, saldırıyla ilişkili oldukları gerekçesiyle tutuklandı. Dış Haberler Servisi — Ceza- yir'de yönetimi elinde bulundu- ran Yüksek Devlet Komitesi (YDK) giderek sertleşiyor. YDK'nın dil, din, ırk ya da böl- ge esasına dayalı parti kurulma- sını yasaklamak için çalışmalar yaptığı bildiriliyor. Bu arada YDK'nın, büyük çoğunluğu Is- lamcıların elinde bulunan yerel yönetimlerin yetkilerinin merke- ze kaydınlması hesaplannı yap- tığı da gelen haberler arasında. Islamcılara iktidar yolunu ka- patan anayasal darbenin ardın- dan önceki gün bir askerin ölü- müne, iki polisin yaralanması- na yol açan bombalı saidırılar- dan sonra başkent Cezayir'de güvenlik önlemlerinin arttınldı- ğı haber veriliyor. Ajanslar, olaylarla ilgili oldukları gerek- çesiyle bir grup Islamcının tu- tuklandığını bildirirken Islami Selamet Cephesi (FIS) "dikta- törliik" uyansında bulundu. FIS lideri Abdülkadir Hacani Cezayir'de durumun patlama noktasına ulaştığını söyledi. YDK'nın çalışmalan AP'nin büdirdiğine göre Mu- hammed Budiaf başkanlığında- ki 5 kişilik Yüksek Devlet Ko- mitesi (YDK), FlS'ın kapatıl- ması için 1989 Anayasası esas alınarak yeni düzenlemelere gi- decek. Bunu Fransız Le Matin gazetesinin haberine dayandıran ajans, yeni düzenlemeyle ırk, din ve dil esasına dayalı parti kurulmasının yasaklanmasının amaçlandığını öne sürdü. Arap basuıı da dün bu yöndeki haber- lere yer verdi. Gözlemciler, Tutuklamalar dışında olavsız atlatılan geçen cuma namazından sonra gozler >imdi bu haftaki cuma namazına çevrildi. Gerilim \ukselirken bu cumanın ola>lı geçeceği beklentisi artı>or.(Fotograf: AP) YDK'nın amacuıın FlS'ın kapa- tılması oldugunu belirtiyorlar. Cezayir'deki bir Batılı diplomat da AFP'ye verdiği demeçte "FlS'ın ömrü çok az" dedi. Ajanslar, YDK'nın yerel yö- netimlerin yetkilerini merkeze devretmek yönünde de çalışma- lar yaptığını haber veriyorlar. Cezayir'de 1990 hazirarunda ya- pılan yerel seçimleri FIS kazan- mış ve yerel yönetimlerin büyük çoğunluğu ele geçirmişti. Bu arada YDK'nın ulusal bir danışma konseyinin genel kuru- luş koşullarını incelediği bildiril- di. YDK yayımladığı bildiride, "Yüksek Devlet Komitesi, sivil halkın çesitli kesimleriniıt lem- silinin gerçekleştirilmesini sağ- la>acak olan kıslasları incelemiştir" dendi. Bildiride ayrıca Ulusal Danış- ma Konseyi'nin Yüksek Devlet Komitesi yanında yer alacak bir merci olduğu, komiteye siyasal, ekonomik, sosyal ve kulturel so- runların incelenmesinde yar- dımcı olacağı ve komite ile ulu- sal kamuoyu arasında bir bağ oluşturacağı kaydedildi. Bu arada Cezayir yönetimi başkent Cezayir'de güvenlik ön- lemlerini arttırdı. AFP'ye göre baskente takviye birlikler gön- derildi, tank sayısı arttırıldı. Ajans, önceki gü:ı henüz kim tarafından gerçekleştirildiği bi- linmeyen bombalı saldırılardan sonra başkentte durumun ger- gin oldugunu duyurdu. Cezayir'de geçen cumartesi günü bir karakola düzenlenen saldırıda bir asker ölmüş, iki polis yaralanmıştı. önceki gün de başkentte Jandarma Kuvvet- leri Komutanlığı'na bombalı bir saldırı duzenlenmişti. AP'nin haberine göre saldın- lann ardından güvenlik güçleri bir grup İslamcıyı tutukladılar. Polis tarafından yapılan açıkla- mada tutuklanan Islamcılann üzerinde balta, bıçak gibi kesi- ci aletler bulunduğu bildirildi. Bu arada önceki akşam geç sa- atlerde başkent Cezayir'in El Awasser semtinde bir karakola bombalı saldırı düzenlendiği bil- dirildi. Polis olayla ilgili ayrın- tılı bilgi vermedi. Ote yandan AP ajansının ha- berine gore Yüksek Devlet Ko- mitesi dun yayımladığı bir bil- diride, güvenlik güçlerine karşı girişilecek gerilla tipi saldırıları bertaraf etmek amacıyla her tür yontemin kullanılacağını duyur- du. Bu arada resmi APS Ajansı da bir imamın, "halkı camiler- den devlete karşı isyana teşvik ettiği" gerekçesı ile ülkenin gu- neyindeki bir yerleşim birimin- de tutuklandığını bildirdi. Polis kaynaklarına gore de bugün en az 5 kişi gözaliına alındı. FlS'ın geçici Uderi Abdülka- dir Hacani, dün bir ttalyan ga- zetesine verdiği demeçte Ceza- yir'de patlama noktasına gelin- diğini bildirdi. Hacani, yöneti- me karşı büyük caplı bir kızgın- lık oldugunu, bunun da çok ya- kında patlayabileceğini kaydet- ti. Hacani, Cezayir'de yaptığı açıklamada YDK'nın "dikta- töringe" yönelmekte oldugunu belirtti ve gerek duymaları ha- linde alternatif bir yönetim ku- racaklanm ileri sürdü. Hacani'- nin verdiği bilgiye göre alterna- tif yönetim, 26 aralıkta yapılan ilk tur genel secimlerde parla- mentoya girmeyi kazananlar arasında oluşturulacak. Yandaşlarının dinenişigidemkzayıflarken devrik Gürcü liderin ülkeden kaçtığı öne sürüldü Gamsahıırdia'dan ses yokDış Haberier Servisi — Gürcistan'da devrik Devlet Başkanı Zviad Gamsahur- dia'nın taraftarlannın ülkenin batısında Tiflis'teki Askeri Konsey yönetimine kar- şı başlattıklan direniş, giderek zayıflıyor. Ajanslar, Gamsahurdia'nın bulunduğu sanılan ülkenin batısındaki kentlerden büyük bölümünün Askeri Konsey'e bağlı birlikier tarafından denetim altına alın- dığını bildiriyorlar. Tifüs'te yönetimi elinde bulunduran Askeri Konsey'in liderlerinden Tengiz Ki- tovani, dün gazetecilere yaptığı açıkla- mada, "Gamsahurdia artık bitti. Gürcis- tan'da hiçbir etkisi olamaz" dedi. Dev- rik devlet başkanı Gamsahurdia'nın ne- rede olduğu ise bilinmiyor. Direniş zayıfladı 6 ocakta Tiflis'i terk ettikten sonra ge- ri dönen ve Gürcistan'ın batısında üsle- nerek Tiflis'teki yönetime karşı direniş çağnsı yapan Gamsahurdia'nın artık ül- keyi terk etmekten başka bir çaresinin kalmadığı bildiriliyor. Ajanslar, Gamsa- hurdia'nın çağrısıyla çeşitli kentlerde to- parlanan eski devlet başkanının yanlılan- mn direnişten vazgeçtiklerini ve^ilahla- rını bıraktıklannı haber veriyorlar. Reuter'in büdirdiğine göre Askeri Konsey'e bağlı Ulusal Muhafızlar, ülke- nin batısındaki birçok kentte başgöste- ren direnişi kınnış gözüküyorlar. Tiflis'i batıya bağlayan yollann kesişme nok- tası niteliğindeki Kutaisi kenti tamamen Ulusal Muhafızlarca denetim altında tu- tuluyor. Aynca ülkenin batısındaki Aba- za ve Samtredia kentlerindeki denetim de Ulusal Muhafızlar'da bulunuyor. Ajanslar, Zugdidi kentinde de direni- şin zayıfladığını, Gamsahurdia yanlıla- nnın silahlannı bıraktıklannı ve kentin belediye başkanının Tiflis yönetimi ile te- maslar yaptığını bildiriyorlar. Gamsa- hurdia, Gürcistan'a döndükten sonra ilk olarak Zugdidi de gorülmuştü. Kent Gamsahurdia'nın "kaielerinden" biri olarak büiniyor. TifUs'te yönetimi elinde* bulunduran Askeri Konsey'in liderlerinde Kitovani, dün yaptığı açıklamada, Gamsahurdia- nın Gürcistan'ın hiçbir etkinliğinin kal- madığını ileri sürdü. Bu arada Interfaks ajansı, Moskova'- daki Ulusal Demokratik Parti Temsilci- liği'nin sözcüsüne dayanarak verdiği ha- berde, Gamsahurdia'nın, Çeçen Cumhu- riyeti'nin başkenti Grozny'ye gittiğini du- yurdu. Haber, henüz başka kaynaklarca doğ- ruianmazken Askeri Konsey, Gamsahur- dia'nın halen Zugdidi yakınlarında bu- lunduğunu bildirdi. Bu arada Tiflis yönetiminin bütün uyanlanna karşın önceki gün Gürcis- tan'a bağlı Güney ösetya Ozerk Cum- huriyeti'nde yapılan halk oylamasımn sonucu "bagunsızlık" yönünde oldu. BuLGARİSTAN Jelev, soydaş oyuyla kazandbı Jelev, seçim zaferini şampanya patlatarak kutladı. (Fotoğraf: AP) Dış Haberler Servisi - Bul- garistan'da ilk kez yapılan devlet başkanlığı seçimlerin- den Jelyu Jelev galip çıktı. Je- lev'in secilmesinde çoğunlu- ğunu Türklerin oluşturduğu Hak ve özgürlükler Hare- keti'nin (HÖH) verdiği deste- ğın önemli bir rol oynadığı bildiriliyor. Reuter'in haberine göre res- mi olmayan kesin sonuçlara göre Jelev, oylann yüzde 53'- ünü, Vulkanov da yüzde 47'- sini aldı. Bu sonuçlarla Jelev, Bulgaristan tarihinde ilk kez olarak halk oyuyla seçilen devlet başkanı oldu. Ajanslann büdirdiğine göre Jelev, en yüksek oy oranına Türklerin yoğun olarak yaşa- dığı bolgelerde ulaştı. Kır- atamalara kızdı ve hükümeti devirdi Kongo'da garip darbe KAMERUN ORIAAFR CUM / f) y / f KONGO / Xf\ I ^ ^ # Brazoville ZAIRE Demokrasiye geçiş süreci içindeki Afrika ülkesinin geçici hükümet başkanı Milongo, yüksek komutanlığa danışmadan tayin yapınca ordu isyan etti. Yeni başbakan atanmasını isteyen darbeciler hükümette yer istemiyor. Dış Haberier Servisi — De- mokrasiye geçiş süreci içindeki Afrika ülkesi Kongo'da, ordu ile geçici hükumet arasında atama- lar nedeniyle doğan hoşnutsuz- luk dün darbe ile noktalandı. Andre Milongo başkanlığında- ki geçici hükümeti görevden uzaklaştırdığıru ilan eden Silahlı Kuvvetler Yüksek Komutanlığı, geçiş döneminin yasama organı Yüksek Cumhuriyet Konseyi'n- den yeni bir başbakan ataması- nı istedi. Silahlı Kuvvetler Yüksek Ko- mutanlığı dün bir bildiri yayım- layarak Başbakan Andre Milon- go başkanhğındaki geçici hükü- met in görevden ahndığını ilan etti. Kongo Radyosu'ndan oku- nan bildiride, Milongo hüküme- tinin "yetersiz" olduğu belirtile- rek "Silahlı Kuvvetler Yüksek Komutanlığı, Konsey'den yeni bir başbakan belirleınek üzere anayasal sorumlulukJannı yeri- ne getirmesini istiyor" ifadeleri- ne yer verildi. Genelkurmav Başkanı, yeni hükümette yer is- temediklerini açıkladı. Darbenin nedeni, Başbakan Milongo'nun Yüksek Komutan- lığa danışmadan ordudan üst düzey atamalar yapması. Ordu birlikleri önceki gün radyo ve havaalanını işgal ederek Miion- go'nun Savunma Bakanı Micbei Gangouo ile yeni atanan kolor- du ve birlik komutanlannı geri almasıru istediler. Ordunun iste- ğini reddeden Milongo, önceki gün radyodan yaptığı konuşma- da, hükümetin "serbestçe ve baskı altında kalmadan" atama yetkisine sahip oldugunu belirtti ve ordunun isteğini "siyasi" ola- rak niteledi. Bunun üzerine ha- rekete geçen ordu dün yönetime el koydu. caali'de jelev, oylann yüzde 64'ünü alarak rekor kırdı. Ni- tekim, devlet başkanlığı yan- şını kaybeden Vulkanov, düzenlediği basın toplantısın- da, "Jelev, HÖH'ün desteğij- le seçildi" dedi. Sosyalist Parti'nin yayın orgam Dumas gazetesi ise, "Jelev, artık HÖH'un rehini" şeklinde başük attı. Jelev, secildiğinin kesinleş- mesinden sonra düzenlediği basın toplantısında "Dini ve etnik farkulıklan gözetmeksi- zin tüm Bulgar vatandaşlanmn iasan haklan için çalışmaya hazır olduğuna" söyledi. Je- lev'in dikkat çeken bir diğer mesajı da "Bulgar vatandaşla- rını etnik özeUUderi açısından birinci sınıf, ikinci sınıf diye ayırt edemem" diye konuşma- sı oldu. Jelev kimdir? Jelev (56) Şumnu kenti ya- kmlanndaki Veselinovo İcö- yünde doğdu. 1958 yıhnda Sofya Üniversitesi Felsefe bö- lümünden mezun olduktan sonra 1961'de aynı üniversite- de öğretim görevlisi olarak çalışmaya başladı. 1966 yıhnda resmi ideoloji- ye yönelik eleştirilerinden ötü- rü Burgaz yakınlannda bir köye sürûldü. 1972 yılından itibaren kültürel faaliyetler merkezi ve Sofya Kültür Ens- ütüsü'nde çalıştı. 1982 yıhnda ise "Faşizm" isimli kitabı yü- zünden görevinden uzaklaştı- nldı. Jelev, 1989 yıhnda Jivkov'- un devrilmesinden sonra ülke- nin ilk kurulan Muhalefet Gücü Demokratik Güçler Biriiği'nin başkanlığına getı- rildi. 1990'da ise pariamento tarafından cumhurbaşkanlı- ğına seçildi. SuriyeTye BPTden silah • BRÜKSEL (AA) — Suriye*nin, Körfez krizinden yararlanarak sağladığı yardımlan, dağüan Sovyet cumhuriyetlerinden süah alımı için kullandığı bUdiriliyor. NATO'ya ulaşan istihbarat raporlannın bu yönde oldugunu belirten bir yetkili, göruşierini açıklarken Suriye'nin, özellikle Rusya, Ukrayna ve Beyaz Rusya'dan konvansiyonel silah satın almakta oldugunu kaydetti. Azerbaycan BM kapısında • MOSKOVA (AA) — Azerbaycan Birleşmiş Milletler'e üyelik için başvurdu. Interfaks Ajansı'nın haberine göre Azerbaycan Devlet Başkanı Ayaz Muttalibov, BM Genel Sekreteri Butros Gali'ye bir mektup göndererek, ülkesinin BM üyeliğine kabul edilmesini istedi. Azerbaycan, daha önce de IMF ve Dünya Bankası'na üyelik basvumsunda bulundu. İsrail: İşgale devam • KUDÜS (AA) — Israil Maliye Bakanı İzak Modai, ABD'nin kredi güvencesi ohnadan yasayabileceklerini, ama işgal topraklan ellerinden giderse ayakta duramaycaklannı söyledi. Israil radyosunda konuşan Modai, "ABD, bize kredi güvencesi vermese de olur, ama Batı Şeria ve Gazze Şeridi olmadan yaşamamız olanaksız gibi bir şey" dedi. "İşgal topraklanm geri verirsek, buralara bir daha yerleşemeyiz" diyen Modaj, "Yerleşebilmek için, çok kanlı bir savaşı göze almak gerekir ki biz böyle bir şeye karşıyız" diye konuştu. Fransız yolcıı uçağı düştü • STRASBOURG (AA) — Kaybolduğu bildirilen Fransız Air Inter Hava Yollan'na ait bir yolcu uçağının, içindeki 96 yolcu ve mürettebatı ile birlikte Vosges Dağları'nda düştüğü bildirildi. Reuters'in haberine göre Strasbourg'un 50 km. güneyinde bulunan Barr köyunden bir görgü tanığı, dun TSİ 20.30 dolaylannda şiddetli bir patlama duyduğunu belirtti. Kurtarma ve itfaiye ekiplerinin yoğun bir duman yükselen bölgeye doğru hareket ettikleri bildirildi. Karabağ'da saldın: 9 ölü • MOSKOVA (AA) — Azerbaycan'a bağlı olan ve Ermenilerin çoğunluğu oluşturduğu Dağhk Karabağ bölgesinde dun gece meydana gelen 2 ayn saldında 9 kişi öldü. TASS ajansının, Karabağ'daki Erm«ni yetkililere dayanarak verdiği habere göre Azerbaycanlılann yaşadığı Emiranlar Köyü'nden Martuni kentine açıîan top ateşinde 8 kişi öldü, 4 kişi de yaralandı. Karabağ'ın başkenti Hankenti'ne (Stepanakert) düzenlenen saldırıda ise bir Ermeni milletvekili öldü, 5 kişi de yaralandı. Neonaziler dil kesti • FRANKFURT (AA) — Federal Almanya'nın Berlin sehrinde neonazilerin, 19 yaşındaki bir Polonyah'mn düini kestikleri bildirildi. Berlin polisinin açıklamasına göre, Tiegranten bölgesinde dolaşan Polonyah genç, kimlikleri bebrlenemeyen bir grup neonazinin saldırısına uğradı. Polonyah'mn dıline uyuşturucu sıkarak bıcakla kesmeye çalışan saldırgarüar, bunda başanlı olamayınca makasla dilin yansmı kestüer. '300 bin Jraklı çoeuk öldti' • VAN (AA) — Iran'ın sesi radyosu, Körfez savaşının yol açtığı olumsuz koşullardan dolayı geçen yıl 300 bin Iraklı çocuğun öldüğünü duyurdu. Radyo, "Almanya Nükleer Savaş Karşıtı Doktorian Uluslararası Birh'ği"nin açıklamasına dayanarak verdiği haberde, savaştan sonra Irak'ta çocuk ölümlermin artmasının gıda ve ilaç yetersizliğinden kaynaklandıgını kaydetti
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle