Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 OCAK 1992
7. KURULTAYA DOĞRUSHP
HABERLER CUMHURÎYET/5
Tenilikçiler yol aynmında
Cevdet Selvi:
SHPumut
kaynağı
olacak
ANKARA (AA) — SHP
Genel Sekreteri Cevdet Sel-
vi, 25-26 ocak tarihinde ya-
pıJacak olan SHP olağanüs-
tü kurultayında, delegenin,
" B e n gelirim bu partiyi
kurtannm" diyenlere iltifat
etmeyeceğini bildirerek "27
ocak sabahı her şeye rağmen
b u parti, bütunlüğünü sağ-
layacak, gelişigüzel davra-
nışlardan vazgeçecek, yine
Tiirkiye'nin umut ve güven
kaynağı olma yolunda en el-
kin girişimlere başlayacak-
tır" dedi.
AA muhabirine yaptığı
açıklamada, SHP'nin iki
başlılık, yeniden örgütlenme
zorunluluğu iç kavgadan dı-
şarıya dönüp bakamamak
ve yerel yönetimleriyle ilgi-
lenilmemiş olması gibi
önemli sorunları bulundu-
ğunu kaydeden Selvi, "Ki-
şisel, grupsal ve duygusal
yaklaşımlar" yerine aksak-
lıklar ve eksiklerin neler ol-
duğunun samimi ve objek-
tif değerlendirmelerle tespit
edilmesi halinde bu sorunla-
nn çözümleneceğine inandı-
ğını belirtti.
Öte yandan Dışişleri Ba-
kanı Hikmet Çetin, SHP
kurultayı sırasında yurtdı-
şında olmayı göze alamadı
ve Bush yönetiminin düzen-
lediği yardım toplantısına
katılmaktan vazgeçti.
9 saat süren toplantıda Inönü'nün listesinde ağırlıklı
olarak yer alınması için görüşmeler yapılması savunuldu.
Bu görüşler Genel Sekreter Selvi tarafından înönü'ye
aktarıldı. İnönü'nün bu tür toplantıları onaylamadığmı
söylemesi üzerine Yenilikçi Grup geniş kapsamlı bir liste
hazırlama kararı aldı.
Yenilikçiler, kurultayda izleyecekleri tavır konusunda
görüş birliği sağlayamadılar. 100'e yakın partilinin
katıldığı toplantıda büyük çoğunluk İnönü'nün
desteklenmesini istedi. Toplantıya katılan Genel Sekreter
Selvi, Soysal'ı eleştirerek "Kontenjandan milletvekili
yaptık, şimdi parti eriyor diye başımıza kakıyor" dedi.
FARUK BtLDİRİCİ
ANKARA — Yenilikçiler,
olağanüstü kurultaya yönelik ta-
vırlannı belirlemek üzere yap-
tıklan toplantıda birçok konu-
da görüş birliği sağlayamadılar.
Başbakan Yardımcısı ve SHP
Genel Başkanı ErdaJ İnönü, bu
tür toplantılan onaylamadığı
mesajını gönderince, toplantıda
ağırhğı oluşturan Inönü yanlıla-
rının "genel başkan listesinde
yer almak için görüşme" öneri-
si havada kaldı. Bunun üzerine
partideki tüm kanatları kapsa-
yacak biçimde Mümtaz Soysal,
Lfluç Gürkan, Asaf Savaş Akat
ve Halil Ergün gibi isimlerin bu-
lunduğu bir parti meclisi listesi
hazırlanması görüşü ağırlık ka-
zandı.
"Yenilikçiler"in önceki gün
Ankara'da düzenledikleri top-
lantıya yaklaşık 100 partili ka-
tıldı. Bu toplantıya İnönü yanlı-
sı oldukları bilinen Genel Sek-
reter Cevdet Selvi, bakanlar Ta-
hir Köse ve Seyfi Oktay, Genel
Sekreter Yardımcısı Rıza Yümaz,
Tunceli Milletvekili Kamer
Genç'in de katılması dikkati
çekti.
Istanbul Milletvekili Ercan
Karakaş, "Hiçbir şekilde Baykal
ile yandaş olamayız" görüşünü
savunurken çağdaş bir sosyal
demokrat parti olabilmek için
bagımsız siyaset üretmenin öne-
mini dile getirdi. Ertuğrul Gü-
nay da partinin yapısal sorunla-
rının ve yenileşme gereksinimi-
ni vurguladığı konuşmasında iki
aday arasında tercih yapmadan
bagımsız bir çizgi izlenmesi ge-
rektiğini söyledi. Cevdet Selvi de
inönü'nün desteklenmesini iste-
di ve Baykal'ı eleştirdi. Selvi, ya-
zar ve Ankara Milletvekili
Mümtaz Soysal için "Konten-
jandan milletvekili yaptık. Şim-
di parti eriyor diye başımıza ka-
kıyor. Bunu eleştirmeye hakkı
yok" diye konuştu.
Daha sonra yapılan tartışma-
lar genel başkan adaylanndan
hangisinin destekleneceği, par-
ti meclisi listesi çıkarılıp çıkanl-
maması, parti sorunlarının çö-
zümü için bagımsız siyaset üre-
tilmesi konulannda yoğunlaştı.
Tartışmalar sırasında söz alan
Çanakkale ll Başkanı Tamer
Barçık, Selvi ve Günay'ın genel
sekreter seçiminde çekişmeleri-
ni eleştirerek "Genel başkan
adayı çıkarırsak kime yardımcı
olacağız? Onu dıisünmek lazım.
Parti Meclisi listesi çıkarmaya
kalksak aramızda nasıl anlasa-
cağız? Bir genel sekreter seçi-
minde anlaşabildik mi" diye ko-
nuştu. Barçık, İnönü'nün kurul-
tayda kaybetmesi halinde koalis-
yonun dağılacağı görüşünü sa-
vundu.
Kamer Genç, Karakaş'ın ba-
kanlık, Günay'ın da milletvekil-
liği beklentilerinin gerçekleşme-
mesi nedeniyle parti içinde mu-
halefeti sürdürdüklerini öne sür-
dü. Genç, İnönü'yü destekledi-
ği konuşmasmda Baykal için
"düşman"nitelemesini kullandı.
Genç, "Bazı arkadaşlar gidip
düşmanımızla görüşüyor" dedi
ve Günay'ın Baykal'a yakın ol-
duğunu söyledi.
Konuşmalar sırasında toplan-
tıya katılanların çoğunluğunun
İnönü'yü destekledikleri ortaya
çıktı. Bu görüştekiler ayrı bir
PM listesi çıkarıimamasını, lis-
tesinde ağırlıklı olarak yer al-
mak için înönü ile görüşmeler
Atalay 'Yeni Sol'un yenilikçi kanatla bütünleşme zamanı geldi" dedi
Ifeni SoFdan birleşme çağmsı
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — Yeni Sol'dan Fuat Ata-
lay, "Yeni Sol'un yenilikçi ka-
natla bütünleşme zamanı geldi"
dedi. Yenilikçiler'e birleşme
çağrısında bulunan Atalay, iki
grubun da partinin içinde bu-
lunduğu duruma ilişkin görüş-
lerinin paralellik taşıdığını sa-
vundu. Yeni Sol grubun lideri
Deniz Baykal bugün Karadeniz
gezisine çıkıyor.
Parti örgütlerinin eğilimleri-
ni saptamak üzere çeşitli illeri
dolaşan Yeni Sol grubun temsil-
cilerinin izlenimlerini değerlen-
dirmek üzere önceki gün Cin-
nah Caddesi'ndeki karargâhta
bir toplantı yapıldı. Geçen ku-
rultayda inönü'yü destekleyen
bazı delegelerin bu kez Baykal'ı
desteklediği ve "Seçim öncesin-
de genel başkanı değiştirmek
istemedik" dedikleri toplantıda,
Baykal'ın adaylığının zorunlu
olduğu dile getirildi. Bu kurul-
Yeni Sol grubun lideri
Deniz Baykal bugün 3
günlük Karadeniz gezisine
çıkıyor. Fuat Atalay,
hazırlayacakları PM
İistesine
Yenilikçi kanattan
isimler aiabileceklerini
belirterek "Yenilikten
yana olanlar bir tarafta
yer almalı" dedi.
tayın parti için son şans olduğu
kaydedilirken Baykal'ın gezile-
re devam etmesi kararlaştırıldı.
Adana il merkezinde meyda-
na gelen tartışma benzeri olay-
lann yaşanmaması için Baykal'-
ın gezilerinde basma kapalı top-
lantılar yapması benimsenirken
ilk olarak bugün Karadeniz'e gi-
dilmesine karar verildi.
Baykal'ın bugün çıkacağı ve
Kırıkkale ile Çorum'dan başla-
yarak Rize'ye kadar uzanacağı
Karadeniz gezisi üç gün sürecek.
Baykal bu illerde delegelerin
nabzını yokladıktan sonra An-
kara'ya dönecek ve ardından Sı-
vas, Konya, Kayseri ve Niğde'-
yi kapsayan yeni bir geziye çı-
kacak. Baykal'ın, adaylığı konu-
sundaki "resmi" açıklamayı bu
gezilerden sonra yapabileceği
belirtiliyor.
Baykal yanbsı Fuat Atalay,
Cumhuriyet'e, Yenilikçiler'in
önceki gün yaptıklan toplantı-
yı değerlendirdiklerini belirterek
"Erdal Bey'in, 'bu tip toplan-
tılan yapmayın' mesajı gönder-
mesi yanlıştır" dedi. Sosyal de-
mokrat partilerde farklı çizgile-
rin, farklı ideolojik yaklaşımla-
nn bulunmasının son derece do-
ğal olduğunu savunan Atalay,
sözlerini şövle sürdürdü:
"Bunlar tartışmalar, ama
gerçek olan erime. Erdal Bey'-
in ve çevresinin savunduğu gibi
iktidarda olmak sorunu çözmü-
yor. Yeni Sol'un Yenilikçi ka-
natla bütünleşme zamanı geldi-
gini düşunüyonım. Çünkü par-
tinin içinde bulunduğu durum
konusundaki tespitlerimiz para-
lellik taşıyor/'
yapılmasını savundular.
Bu arada Cevdet Selvi ve An-
kara İl Başkanı Şerif Vural, İnö-
nü'nun, Büyuk Ankara Oteli'n-
de düzenlediği 'yeni yıl' resep-
siyonuna gittiler. Toplantıya iliş-
kin bilgi verilmesi üzerine İnö-
nü, bu tür toplantıları doğru
bulmadığını belirterek Vural
aracılığıyla toplantıdakilere
"selam" gönderdi. İnönü'nün
bu mesajımn PM için görüşme
yolunun kapatılması olarak yo-
rumlanması, bagımsız bir liste
çıkanlması görüşünü güçlendir-
di. Ancak bu konuda kesin bir
karar alınmadı.
Birçok ilde delegelerin görüş
belirlemediği dikkate abnarak
kurultaydan üç-dört gün önce
nihai bir toplantı yapılması, bu
toplantıya değin 20 kişilik bir
komisyonun koordinasyonu
sağlaması kararlaştırıldı. Top-
lantıya ilişkin deklarasyona
"İnönü'nün genel başkanlığı-
'nuı destekJendiği ifadesi konul-
du. Ancak Günay ve bazı parti-
lilerin itirazlan üzerine bu ifade
metinden çıkarılarak "Yenilikçi
gnıba İnönücu ve Baykalcı ya-
kıştırmalarını doğru
bulmuyonız" cümlesi konuldu.
Ancak daha sonra basına yapı-
lan açıklamada bu cümle de çı-
karüarak "Sosyal demokrat par-
tilerde kisi isimleri ile anılan ve
düşünsel temeli olmayan gruplaş-
malan doğru ve geçerli bir yol
saymıyoruz" ifadesi yeterli gö-
rüldü.
Toplantıda üçüncü bir genel
başkan adayı çıkanlması görü-
şü de ortaya atıldı, ancak be-
nimsenmedi. Deklarasyonda yer
alan, "Yenilikçi bareket bu ku-
nütay ve sonrasında si)
ı
aset üre-
timine ve parümizin ideolojik ve
örgütsel yenileşmesine yönelik
çalışmalannı daha büyük bir
özenle ve kesintisiz olarak
sürdürecektir" görüşü, bu doğ-
rultuda bir adım olarak nitelen-
di.
Deklarasyonda "Yenilikçi ha-
reketin bagımsız bir siyaset çiz-
gisi geliştirmeye çauşacagı" vur-
gulanırken koalisyonun destek-*
lendiği kaydedildi.
İl başkanları ne diyor?
AYDIN
Bütünleştirecek bir kadro
Ahmet Öztürk (SHP İl Başkanı): SHP'nin bolünmesini, eri-
mesini durduracak kadroların, guçlu kadroların oluşması ge-
rekmektedir. Partinin butunluk içinde bu kurultaydan çıkma-
sı gerek. Eğer birlik ve beraberlik, butunluk sağlanamaz ıse eri-
me durdurulamaz. Bu kurultayda partinin butunlugunu arz ede-
cek o veya bu grubun değil partinin tumunun benimsediği bir
yönetim kadrosu oluşması gerek. Bir de kurultaydan çıkan ne-
ticeye bütün partililerin sahip çıkması gerekir. Tabii ki yeni-
den gelecek yönetim kadrosunun, mevcut hükümete destek sağ-
laması gerekir. Şu ana kadar İnönü dışında bir aday yok. Ba>-
kal'ın aday olup olmayacağını bilemiyoruz. Şu anda uçuncu
biri çıkmış değil.
NİĞDE
Baykal denenmelî
Orhan Eraslan (SHP II Başkanı): Son kurultayda Genel Baş-
kanımız Sayın İnönü, yüzde 51 ile kurultayı kazandı. Kurul-
taydaki konuşma sırasında partimizi birinci parti yapacağına,
hatta iktidara taşıyacağına dair sözu vardı. Oysa partimiz tari-
hinde ilk defa uçuncu parti oldu. Dunyada ender rastlanan bir
biçimde ana muhalefet partisi ıken kuçuk muhalefete duştuk.
Koalisyon ortağı olunması, partinin uçuncu olduğu gerçeğini
gizlemez. Bize verilen söz tek başına iktidardı. Kaldı ki koalis-
yon ortağı olunması partideki erimeyi durdurmadı. Yani parti
içi iktidarı yuzde 51 ile kazanan ekip başarısız olmuştur. Yuz-
de 51 başarısız ise partinin yuzde 49'una sahip olalım kesin id-
diaları daima gundemde sıcak kalacaktır. Partimizin liderin-
den örgütlenme modeline kadar değişme ve yenileşmeye uğra-
ması gerekir. Sayın Baykal'ın başında bulunduğu yüzde 49 de-
nenmelidir. Zorlama ile lider yaratılmaz.
BURDUR
İnönü-Baykal formtilü
Talât Öztaş (SHP İl Başkanı): Biz istiyoruz ki bu parti içi
çekişmeye bir son verilsin. Eğer parti yıprandıysa, koalis>on
ortağı olmasak daha çok yıpranırız. Türkiye'de sol oyların top-
lamı >uzde 38'i geçmiyor. Bu, iki parti bölunduğu sürece sol
hiçbir zaman tek başına iktidar olamayacak demektir. Ya ko-
alisyonları göze alacağız ya da solda tek parti olacağız. Ben bun-
dan önceki kadronun yönetimde olmasını istiyorum. Yanı İnönu
Genel Başkan, Baykal Genel Sekreter.
Demirel ile Inonu yıllarca muhalefet yapmış iki lider olarak
bir araya geldiler. Aynı safta yer almış, a>nı davada savaşmış
iki kişi neden bir araya gelemiyor?
MANİSA
Tepeden tırnağa değişme
Mustafa Temiz (SHP İl Başkanı): SHP içinde partiyi kuçul-
ten birçok unsur vardır. Bu unsurlann başında HEP ile yapı-
lan bırleşmenin (protokolün) esaslarının, doğru olmasına rağ-
men, örgütlere ve adaylarımıza anlatılamamasıdır. Dolayısı>-
la bilgilendirilmeyen örgütler ve adaylar bu doğruyu halka an-
latamadığı için partimiz buyuk bir oy kaybına uğramıştır.
Bir diğer tehlike ise parti içi çekişmenin hukumet kurulması
aşamasında ve sonrasında devamlı gundemde tutularak bu doğ-
rultuda hareket edilerek taraflı atamalarla parti örgütünün ya-
rısının yok sayılması. Kurultayda bu erimeyi durdurmak için
parti içi tum gorüşlerin temsil edildiği, hiçbir göruşün dışlan-
madığı, SHP'nin ilkelerinin koalisyonda uygulanmasını sağla-
yan bir yontem oluşturulmalı, halkımızda ve tabanımızda tek-
rar partiye guven sağlanmalıdır. Partideki tırmanmayı tekrar
sağlamak için bu kurultayda tepeden tırnağa değişimin sağlan-
ması şarttır. '
SDRECEK
DiyarbakırMilletvekili istifada karursız : ..
Zana: Onyargdı bakıyorlar
SHP'denistifa
etmemesi yönünde
tabandan baskı
yapıldığını belirten
Diyarbakır Milletvekili
Zana, Hatip Dicle'nin
ihracının gündeme
gelmesinden sonra
"Arkadaşlarımla
yeniden görüşüp tavır
belirleyeceğiz" dedi.
İÇ Politika Senisi — SHP li-
deri Erdal İnönü'nün istifasını
istediği HEP kökenli Diyarba-
kır Milletvekili Leyla Zana, "is-
tifa konusunda henüz karar
vermediğini" söyledi. Zana,
SHP'deki diğer arkadaşlan ile
bir değerlendirme toplantısı
yaptıktan sonra tavnnı açıkla-
yacağını bildirdi. Leyla Zana,
"İstifa etmemesi yönünde' ta-
bandan baskı yapıldığını" da
belirtti.
SHP'den istifası istenen
Leyla Zana bu konuda, "Sayın
İnönü çok zor durumda denip,
ona yardımcı olmak açısından
istifamız öngöriilmüştü. Ama
bugün bakıyoruz, arkadaşımız
Hatip Dicle disiplin kuruluna
havaie ediJmiş. tbraç dunımuy-
la karşı karşrya kaldık. Bu ne-
denle, Ankara'da gruptaki ar-
kadaşlarla yeniden görüşüp bir
karara varacağız. Ortak bir ta-
vır belirleyeceğiz" dedi.
Zana, bu aşamada HEP ta-
banının, istifa etmemelerini is-
tediğini de belirterek "thraç et-
mek istiyoriarsa etsinkr diye
baskı yapıyorlar. Bu nedenle be-
lirli bir sıkıntıdayız" diye
konuştu.
Zana, istifa etmemesi yönünde tabandan büyük baskı yapıldığını söyledi.
SHP'deki genel başkanlık ya-
rışına ilişkin bir soruya karşılık
da Leyla Zana şunları söyledi:
"Partinin iç işlerine kanşmak
istemiyoruz. Bu hükümetin düş-
mesi kimsenin işine yaramaz.
Sonuçta Sayın İnönü kaybeder-
se, hükümetten kopma gibi bir
durum söz konusudur. Bunun
belli bir süreçte zarar getirecegi
kanısındayım. Saruyorum bunu
göz önüne alan arkadaşlar, ku-
rultayda tnönü'yü destekieye-
cekJer."
Kürt kökenli milletvekillerine
karşı önyargılı davranıldığını
öne süren Leyla Zana, "Bize,
demokratik bir miicadeleye de-
ğil de sanki bir savaş alanına
gelmisler gibi bakıyorlar. Bu ba-
kışın değişmesini istiyoruz" de-
di. Zana, demokrasi mücadele-
sine devam edeceklerini de be-
lirtti.
Genel Sekreter Yardımcısı Kemal Okutaru
HEP'in kapısı Dicle'ye açık
HEP Genel Sekreter Yardımcısı Okutan, 'Dicle bize gelirse şerefle
partimize alırız" dedi. Okutan başta Dicle olmak üzere
ANAP'tan, DYP'den ve SHP'den partilerine katılacaklara
kapılarının açık olduğunu söyledi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) —
HEP Genel Sekreter Yardımcısı Kemal
Okutan, SHP'den istifa etmesi beklenen
Hatip Dicle için "Gelirse şerefle
partimize alınz" dedi.
Okutan, HEP Parti Meclisi
toplantısında Dicle'nin SHP'den ihraç
istemiyle disiplin kuruluna sevk
edilmesine ilişkin gelişmelerin
görüşülmediğini belirtti. Okutan,
Dicle'nin HEP'e geri dönmesi
konusunda Parti Meclisi'nde
"endişelerin dile getirildiği" haberinin
doğru olmadığını savundu. "Hatip Dicle
ve ilkelerimize uyan herkesi şerefle
kabul ederiz" diyen Okutan,
açıklamasında "Dicle SHP
miUetvekilidir. SHP'nin iç sorunları
bizim partimizin Parti Meclisi
toplantısında gündeme alınıp
görüşülemez" ifadesine yer verdi.
"Dicle başta olmak üzere ANAP'tan,
DYP'den, SHP'den bize katılacak
olanlara kapımız açıktır" görüşünü
savunan Okutan, Dicle'nin Viyana ve
Brüksel'deki konuşmalarının bazı
gazetelerde çarpıtılarak yayımlandığını
öne sürdü.
Okutan, Dicle'nin önceki
gün İstanbul'a döndükten sonra
havaalanında yaptığı açıklamanın
tümünu benimsediğini ve a'dan z'ye
katddıgını belirtti.
SHP Genel Sekreteri Cevdet Selvi,
Diyarbakır Milletvekili Hatip Dicle için
hazırladıkları dosyanın disiplin
kuruluna gönderildiğini, kurulun iki
gün içinde toplanacağını açıkladı.
BAŞKENTTEN
AHMET TAN
Haber Peşinde.
Başbakan "Hesaplar çok
karışmış" dedi.
"Toparladık, imkânlar
ölçüsünde, memlekete en
iyi hizmeti verebilecek
bütçeyi yaptık. Ama yıl
sonuna doğru bir düzeltme
yapmak gerekebilecek."
Demirel, inönü veya önemli bir bakan ile konuşmak
hem de "özel konuşmak", her zaman "büyük haber" ol-
muyor.
Hatta kimi zaman haber bile olmuyor.
Nitekim dün bu gerçeği sınadık. Heyecanlı haber yok-
tu. Tesellimiz, varsayımımızın doğrulanması oldu.
Muhataplarımızın da mutlu olduklarını umuyoruz, sa-
nıyoruz.
Önce Demirel ile konuştuk.
Konumuz "1992 bütçesi" ve "Özal ile ilişkiler" idi.
Başbakan, Allah'ı var, çok hoşgörülü bir insan.
"Bütçe açığı nasıl kapanacak, enflasyon kaça inecek,
Memurlara bir takviye olacak mı, Sayın Özal ile sürtüş-
menizde son durum nedir" türünden en yaratıcı sorulara
bile "ya sabır" çekmedi.
Hepsini tek tek yanıtladı. Ama yanıtlarda haber kırıntı-
sı yoktu.
Oysa ki konular bayat olsa da ortaya kırıntılar döküle-
bilirdi.
Başbakan, "Hesaplar çok karışmış" dedi. "Toparladık,
imkânlar ölçüsünde, memlekete en iyi hizmeti verebile-
cek bütçeyi yaptık. Ama yıl sonuna doğru bir düzeltme
yapmak gerekebilecek."
Nasıl bir düzeltme?
Demirel, sesinin tonunu bir perde yükseltti:
"Ee.. dedi, şartlar, Türkiye'nin şartlan, dünyanın şart-
ları belirsizlikler taşıyor. Sağlam tahminleryapmak zor. Bu
yüzden, yeni durumlara göre, yeni bir gözden geçirme ge-
rekir."
Söz, istemeden enflasyona kaydı.
"Enflasyon düşecek mı" diye sormakla enflasyon el-
bette düşmeyecekti.
Ama biz görevimizi yapmış olacaktık.
Demirel, bu soruyu da sabır ve kararlılık içinde yanıtla-
dı. "Yüzde 50" dedi, "Hedefimiz bunu gerçekleştirmektir.
Hesaplarımızı buna göre yaptık. Bu hedefi sağlamaya
azimliyiz."
Ardından, 20 ekim
sonrasının en banko
sorusunu yönelttik:
"Cumhurbaşkanı
ile ilişkileriniz nasıl
bir seyir izleyecek?
Sayın Özal bir habe-
re göre sizinle tele-
fonla da görüşebıle-
ceğini belirtiyor. Ne
dersiniz?"
Başbakan'ın Al-
lah'ı var, dedik ya, yi- ^ " ~ " ~ " " ^ ~ " ~ ~ ~ ~ * ^ ~ ~
ne en küçük bir sıkıntı belirtisı göstermeden, sabırla ya-
nıtladı:
"Şunu açıklıkla ifade ediyorum. Milletten aldığımız so-
rumluluğun şuuru içinde, millete en iyi biçimde hizmet ne-
yı gerektiriyorsa onu yapmak peşindeyim. Çankaya iliş-
kilerini birprestij meselesi yapmam. Bizim amacımız, he-
defimiz, hizmeti gerçekleştirmektir. Bunun için, durum ne-
yi gerektiriyorsa, onu da yaparım. Konuşmak gerekiyor-
sa, telefonla veya bizzat konuşulur. Gerektiğinde konu-
şuldu da. Bu tür tartışmalar gereksiz..."
Başbakan'dan sonra Başbakan Yardımcısı ile ayaküfr»
tü de olsa baş başa görüşme olanağı bulduk.
inönü, genellikle, hükümet işleri konusunda açıklamat
yapmak eğilimınde değil. Bunu iktidar disiplininin geregt
olarak görüyor.
Çok zorlanırsa, "parti genel başkanı" sıfatıyla konuş-
tuğunun altını çiziyor.
Ama dün bunu yapmak gereksinimi duymadı.
Bütçenin kesin biçimini aldığını, hükümetin program ve
protokol hedeflerini en iyi biçimde gerçekleştırecek bir büt-
çe hazırlamaya çalıştığını belirtmekle yetindi.
Sözü hemen kurultaya getirdik.
Bu konuda söylenmedik sözü kalmadığı için mi, yoksa
bizim üstümüzde "rakibin yöntemini" sınamak istediği için
mi konuşmaya pek yatkın görünmüyordu.
"Dört ayrı liste çıkacakmış, ne dersiniz" diye üsteledik.
"Hayretle gözlerini açarak, "Maşallah" demekle yetindi.
Kendisıne dilerse "rakibinin uyguladığı yöntemle" gö-
rüşlerini yazabileceğimizi anımsattık.
"Nasıl yani?"
Onun ağzından değil de, "arkadaşlarına şöyle şöyle de-
diği öğrenilmiştir" ya da "yakın çevresine söyiediğine göre
böyle böyle düşünmektedir" gibi...
İnönü yıne ikna olmadı.
Gülerek, "Bakalım... bekleyelim..." demekle yetindi.
Ardından Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin büromuzu zi-
yarete geldi.
Yanında Dışişleri Sözcüsü Büyükelçi Filiz Dinçmen de
vardı.
"Kurultay" diyecek olduk. •;
Gülerek, Büyükelçi Dinçmen'i gösterdi.
"Bakın dedi, yanımda devlet memuru var. Memurları-
mın huzurunda parti içi konuları konuşamam."
Nitekim, konuşamadık da...
Hiç kimse konuşmak istemeyen bir politikacı kadar sus-
kun olamaz.
'Insan hakları. insanla vardır'
• ANKARA (AA) — Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta •
Gungor Özden, insan haklarının anayasaların kabul ettiği
oranda yaşanan olgular olmadığını belirterek, "İnsan
hakları insanla beraber vardır ve onlann yaşanması,
anayasanın yazmasına, kabulune bağlı değildir" dedi. i
TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı SHP Mardin
Milletvekili Ahmet Turk ile komisyon uyeleri dun Anayasa
Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden'i ziyaret ettiler.
insan Hakları Komisyonu Başkanı Ahmet Türk, insan '.
haklarının Türkiye'nin en önemli sorunlarından biri *•
olduğunu, gunumuzde insan haklarının bir ulkenin sorunu *
olmaktan çıkıp tüm dünyanın sorunu haline geldiğini
kaydederek, komisyonun amacının, Türkiye'de de insan £
haklarına saygılı bir anlayışın gelişmesine yardımcı olmak .*
olduğunu söyledi. >
Anti-TerÖr l^sası'nın raporubitti^
• ANKARA (AA) — Anayasa Mahkemesi raportöru, '
SHP'nin "Terörle Mucadele Yasasf'nın iptali yönündeki
başvurusu ile ilgili incelemesini tamamladı. Kamuoyunda
Anti-Teror Yasası diye bilinen yasaya ilişkin olarak SHP
TBMM grubu adına Hasan Fehmi Guneş'in 10 mayıs 1991
tarihinde yaptığı iptal başvurusu ile ilgili çalışmayı yaklaşık
8 aydır sürdüren Anayasa Mahkemesi raportörü,
incelemesini tamamladı. Yetkililer, daktilo edilen raporun
onümüzdeki günlerde üyelere dağıtılacağını belirttiler.
Yasaya göre raporun üyelere dağıtımından sonra Anayasa
Mahkemesi Başkanı Yekta Gungor Özden'in mahkeme
gundemine göre belirleyeceği bir günde iptal başvurusu
"esastan" görüşülmeye başlanacak. Yasaya göre Anayasa
Mahkemesi raportörlerinin iptal başvuruları ile ilgili
çalışmaları, konuyu irdeleyen kapsamlı inceleme niteliği
taşıyor, ancak Anayasa Mahkemesi Kurulu açısından
bağlayıcı bir yönü bulunmuyor.