15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/4 HABERLER 14 OCAK 1992 ÖZGÜRCE TURKER ALKAN Çelişki Yağmurundan Damlalar Çelişkiler yumak, yumak. Hemen hiçbir şey düz bir mantığa sığmıyor. Cezayır'ın demokrasi deneyimi pek kısa sürdü. Demok- rasiyi "kâfiriik" sayan İslâmi Selâmet Cephesi (FIS) seçim- lerde oyların yüzde seksenini alınca, ülke bir iç savaşın eşiğine geldi. Şimdi, askeri müdahale tehdidi karşısında kalan dinciler bastılar yaygarayı: "Demokrasi bu mu, se- çimlerı nasıl iptal edersıniz?" Siz seçimleri ve demokrasiyi "kâfiriik" sayarsanız, el- bette bir iptal edecek bulunur, değil mi? • Çelişkiler salkım saçak. 1950'den berı Türkiye'de iktidarda bulunan sağcı parti- KİT'leri özelleştirmek için yeni bir örgüt kurulacakmış! Büyük bir olasılıkla bu örgüt kurulur, binlerce kişiyi işe alır ve KİT'ler de hiçbir zaman özelleştirilemediği için, ne yapacağını bilemeyen bürokrasi biraz daha şiştiği ler KIT'lerı özelleşti- receklerını söyler du- rurlar. Ama her sefe- rinde KİT'lerin eko- nomideki ağırlığı da- ha da artar. Neden? Çünkü, KİT'ler bu partilerin arpalığı durumuna gelmiştir de onun için. KİT'leri özelleş- tirseler, seçım kaza- kurulu üyeliğine ge- tirecekler? ———~~————— Öte yandan, eski sosyalist ülkeler bile işletmeleri özel- leştirmenin yollarını ararken, bizim sosyal demokratların özelleştirmeyi bir türlü içlerine sindiremediğini görürüz. "Hiç olmazsa şunları özerkleştirsek" diyerek sağcı parti- lerin arpalıklarını korumaya çalışırlar. Çelişkiler düğüm üstüne düğüm. Zaten kâr eden KİT'leri satacak olsanız, "KİT'ler zarar ettiği için satıyoruz" gerekçesı anlamını yitirecek. Zarar edenleri satacak olsanız, alacak kimse çıkmıyor. "Enflasyonu düşürmek ıçın KİT'lerin satılması zorunludur" dıyenler var. Buna karşı çıkan bir görüş de, "Enflasyonu düşürmeden KİT'leri satamazsınız"diyor. Hangisi at, hangisi araba, çık işin ıçinden çıkabilirsen. Bu arada KİT'leri özelleştirmek için yeni bir örgüt ku- rulacakmış! Büyük bir olasılıkla bu örgüt kurulur, binler- ce kişiyi işe alırve KİT'ler de hiçbir zaman özelleştirile- mediği için, ne yapacağını bilemeyen bürokrası biraz da- ha şiştiği ile kalır. İngiliz yazar Parkinson, "Parkinson Yasası" adını ver- diği kitabında buna benzer olayların ingiltere'de nasıl ya- şandığını mizahi bir dille anlatır. Parkinson'a göre bürok- rasiyi küçültmek için başlatılan her ginşim, bu küçültme işini gerçekleştirecek yeni örgütlerin kurulması sonucun- da tam tersine bürokrasiyi büyütmüştür. Kendi kendime gizlice seviniyorum: "İngilizler yapar da biz yapamaz mıyız?" Kutlu ve Sargın TBMJVTde • ANKARA (AA) — TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Ahmet Turk, Anayasa Mahkemesi'nce kapatma kararı verilen Türkiye Birleşik Komunist Partisi'nin (TBKP) iki yoneticisi Haydar Kutlu ve Nihat Sargın'ı kabul ederek bir süre görüştü. Sargın ve Kutlu, Turk'ten, partilerinin kapatılması ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi'nce kapatma kararının yeniden gözden geçirilmesi konusunda hükümet, parlamento ve İnsan Hakları Komisyonu'nun yardımcı olmasını istediler. Kutlu ve Sargın, değişen dünya koşulları ve hukumetin demokratik açılım hareketini başlattığı şu günlerde kapatma kararının yeni sorunlar ve tartışmalar getireceğini bildirdiler. Erken emeklilik yasası • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Hükumet, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın veto ettiği ve erken emekliliği ongören yasa gücünde kararnameyi önümüzdeki hafta TBMM'de yasalaştıracak. Yaş sınırına bakılmaksızm kadınların 20, erkeklerin 25 yılda emekli olmalarını öngören erken emeklilik yasa önerisi, perşembe günü sağlık ve sosyal işler komisyonunda görüşülecek. Pazartesi günü Plan-Bütçe Komisyonu'nda da ele alınacak olan yasa tasarısının gündem sırasına girmeyip Genel Kurul'da hemen göriişülebilmesi için Damşma Kurulu topianıp özel gündem belirleyecek. Yasa önerisi, Damşma Kurulu'nun belirleyeceği gundeme göre önümüzdeki hafta salı ve çarşamba günü TBMM Genel Kurulu'nda görüşülerek yasalaşacak. Silah yüklti gemi davası • İstanbul Haber Servisi — İstanbul Boğazı'ndan transit geçişi sırasında içindeki silah yüküyle ele geçirilen Kıbns Rum bandıralı geminin 2 kaptanı ve telsizcisi aleyhine açılan davaya dün İstanbul 1 Numaralı Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde devam edildi. Savcı Mustafa Emre 1. Kaptan Dimos'un cezalandınlmasını, gemi ve silahların musadere edilmesini ve diğer sanıklann beraatlarına karar verilmesini istedi. Duruşmaya Iran İslam Cumhuriyeti adına katılan avukat Mehmet Kemal Aydın ise gemideki malların Iran'a ait olduğunu öne surerek tran'ın duruşmalara müdahil olarak katılmasını istedi. İstek, mahkeme üyelerince oy birliğiyle kabul edildi. Duruşma dosyadaki eksiklerin tamamlanması için ileri bir tarihe ertelendi. Köşk'te yeni yıl resepsiyonu • ANKARA (AA) — Cumhurbaşkanı Turgut Özal, yeni yıl dolayısıyla üçüncü ve son resepsiyonu dün akşam Çankaya Köşkü'nde verdi. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ve eşi Semra Özal, davetlileri Aynalı Salon'da karşılayarak tek tek yeni yıl tebriklerini kabul ettiler. Cumhurbaşkanı Özal ve Semra Özal, tebrikleri kabulden sonra Havuzlu Salon'a geçerek davetlilerle sohbet ettiler. Resepsiyona, TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Gungör Özden, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Doğan Güreş, ana muhalefet partisi Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, bazı milletvekilleri, Ankara'da bulunan diplomatik misyon şefleri, bazı gazetelerin Ankara temsilcileri, işadamları, sanatçılar katıldı. DYP ve SHP'nin hoyali ihmcat konusundaki önergeleriyarın tartışılacak Hayali ihracat Meclis'teANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — TBMM'de bu hafta yolsuzluk iddialan ele alı- nacak. DYP Samsun Milletvekili trfan Demi- ndp'in Maliye ve Gümrük Bakanlığı ile TMO ve üretici birliklerine ait depolarda, ANAP hükü- metleri döneminde yapıldığı öne sürülen yolsuz- luklara ilişkin Meclis araştırması önergesi TBMM'nin bugünkü oturumunda görüşülecek. Hayali ihracat konusu ise iktidar ortağı iki par- tinin iki ayn Meclis araştırma önergesiyle yann, her yönüyle yeniden gündeme getirilecek. DYP, hayali ihracat yapılmasına zemin hazırlayan ve ödeme emri verenlerin, SHP ise hayali ihracat şir- ketlerinin üzerine gidecek. Hükümet de "haya- ii ihracat" konusunu yeniden incelemeye aldı. Iktidar partileri DYP ve SHP, hayali ihracat konusunu iki boyutuyla kamuoyu gündemine ge- tirecek. DYP Grup Başkanvekili Güneş Müftü- oğlu ile SHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç- in hayali ihracat iddialanna ih'şkin Meclis araş- tırma önergeleri TBMM 4 Genel Kurulu'nda ya- nn görüşülecek. DYP grubunun sözcülüğünü ya- pacak olan Aksaray Milletvekili Mahmut Oz- türk, konunun "Minareyi çalan, kılıfını hazırlar" sözünden hareket edilerek Meclis'te tartışılacağmı söyledi. öztürk DYP'nin Meclis araştırması önergesinin hayali ihracattan yarar- lanan şirketlerle değil, hayali ihracata zemin ha- zırlayan ANAP iktidanyla ilgili olduğunu belirt- ti. SHP ise öztürk'ün yaklaşımıyla, "minareyi calanlar"ı kamuoyunun önünde yeniden tartış- tıracak. SHP'li Genç'in, hayaii ihracat yoluyla devletten para alıp da kendisine zaman aşımı sü- resi içinde tebligat yapılmadığı için zaman aşı- mına uğratüdığını öne süreceği şirketlerin adla- n şöyle sıralanıyor: "Tekfen, Narin Dtş Ticaret, Batı Pazariama, Kontak Cihan Oto, Yekta Dış Ticaret, Volkan- lar tthalat İhracat, Net Turizm, tvar Anonirn Şir- keti, Penta Anonim Şirkeli, Anadolu Eksport Şirketi, Llusoy Dış Ticaret, Suzer Dış Ticaret, Okan Dış Ticaret, Eksel Anonim Şirketi, Yum- san Elektrik, Oryantal Pazariama." Hayali ihrcatta vergi iadesi konusuda 400'ün üzerinde dosya olduğunu, Menteşoğlu Firması'- nın hayali ihracat yaptığmı MİT raporlarına da geçtiğini ve bu konuda 35 dosya olduğunu an- latan Genç, bu şirketin ana şirket yanında iki pa- ravan şirket daha kurduğunu ve incelemelerin paravan şirketlerin hesaplan üzerinde yapıldığuıı söyledi. Vergi inceleme elemanlarının Menteşoğ- lu firmasma, yaptığı ihracat dolayısıyla vergi ia- desi yapılmamasını önerdikleri halde şirkete 520 milyar lira ödendiğini, dönemin Maliye Bakanı Adnan Kahveci'nin ise şirkete 330 milyar lira ödendiğini söylediğini anlattı. Genç, yannki görüşme nedeniyle yolsuzkık- lardan sorumlu Orhan Kflercioglu'ndan, hayali ihracat dosyalanyla ilgili bilgi istedi. Kilercioğ- lu Genç'e gönderdiği bir sayfahk yazıh yanıtta, 1984-1989 yıllan arasında hayali ihracatm özel- likle Isviçre, Batı Almanya, Ingiltere, Fransa, Avusturya, Itaiya, Belçika, HoUanda, Kuveyt ve Suudi Arabistan'a yönelik olarak gerçekleştiril- diğini kaydetti. Tütün, gümrük ve TMO depolanndaki yapı- lan yolsuzlukların araştınlması için verdiği Mec- lis araştırması önergesi TBMM'de bugun görü- şülecek olan Demiralp, bu depolann mevcutla- nyla kayıtlannın farklı olduğunu ve çok büyük yolsuzluklann yapıldığım söyledi. Koalisyon hükümetinin atama ve görevden alma kamrnameleri çığ gibi büyüyor Bürokrasi hallaç pamuğu gibiANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — DYP-SHP ortaklığıyla 20 Kasım 1991'de kurulan ve 55 gününü dolduran koalisyon hü- kümetinin bürokrasi operasyo- nu sürüyor. Dışişleri Bakanlığı yakın tarihinin en kapsamh ata- ma operasyonuna hazırlanırken, çeşitli bakanlıklara ait 43 atama ve görevden alma kararnamesi Köşk'te imza bekliyor. Olağa- nüstü Hal Bölgesi ve 74 il vali- liğini kapsayan valiler kararna- mesiyle ilgili taslak metin de son şekli verilmek üzere Başbakan Süieyman Demirel'e sunuldu. Başbakan Demirel'in "biiyükelçi ve valüerin cumhurbaşkanmı temsil özeüikleri" nedeniyle Dı- şişleri ve valiler kararnameleri- ni Çankaya'ya sevk etmeden ön- ce Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile görüş alışverişinde bulunması bekleniyor. Dışişleri Bakanlığı yakın tari- hin en kapsamlı atama operas- yonuna hazırlanıyor. Sovyetler Büiiği'nin dağıünasıyla ortaya çıkan bağımsız cumhuriyetler nezdinde açılacak sekiz yeni bü- yükelçüik ve üç başkonsoloslu- ğa yönelik atamalarla ilgili ka- ramamelerin hanrlık çalışmala- nmn sürdüğü belirtildi. Önü- müzdeki günlerde Başbakan Sü- ieyman Demirel ile yapılacak görüşmede kesinleşecek atama- ların Bakanlar Kurulu'na sunu- lacağı, ardmdan da Cumhurbaş- kanı özal'ın imzası için Çanka- ya'ya sevk edileceği bildiriliyor. Edinilen bilgiye göre, Bakü Başkonsolosluğu'nun statüsü- nün büyükelçi düzeyine çıkanl- masıyla ilgili kararname ise ge- çen günlerde Çankaya'ya gönde- rildi. Cumhurbaşkanı'nın ona- yı için önümüzdeki günlerde Çankaya'ya sevk edilecek bir di- ğer kararname ise Dışişleri Ba- kanlığı merkez teşkilatma ana hizmet birimleri ile ilgili olacak. Hazırlanan kararname çevre- sinde Türkiye'nin Alma Ata, Aşkabad, Taşkent, Kiev, Minsk, Bişkek, Duşanbe ve Vilnius'a büyükelçiler atayacağı, Tiflis, Moldava ve Erivan'a ise başkon- soloslar atayacağı belirtiliyor. Dışişleri Bakanlığı içinde oluşturulan ve yeni genel müdür ve genel müdür yardımcılan ata- nacak olan birimler ise şöyle: Balkanlar ve Kafkas ülkeleri ile Ilişkiler Genel Müdürlüğu; BDT (Kafkas ülkeleri hariç) ile llişkiler Genel Müdürlüğu, Or- tadoğu ve Afrika ile llişkiler Müdürlüğu, Avrupa ile llişkiler Genel Müdürlüğu, Asya, Pasi- fik ve Latin Amerika ile llişki- ler Genel Müdürlüğu, Kuzey Amerika Genel Müdürlüğu, Müşterek Güvenlik ve Silahsız- lanma Işleri Genel Müdürlüğu, Uluslararası Siyasi Kunıluşlar ve İşler Genel Müdürlüğu, Avrupa Konsevi ve AGİK Genel Müdür- lüğu, Ikili Ekonomik İşler Ge- nel Müdürlüğu, Çok Taraflı Ekonomik İşler Genel Müdür- lüğu, Avrupa Topluluklan Ge- nel Müdürlüğu, Konsolosluk, Hukuk ve Sosyal İşler Genel Müdürlüğu, Kültür Işleri Genel Müdürlüğu, Protokol Genel Müdürlüğu. ' Valiler kararnamesine iliskin taslak metin de hazırlandı. İçiş- leri Bakanlığı'nda oluşturulan kararname taslağmın, son şekli verilmek üzere Başbakan Süiey- man Demirel'e iletildiği kayde- dildi. Demirel'in kararnameye son şeklini koalisyon ortağı SHP'nin genel başkanı ve Baş- bakan Yardımcısı Erdal tnönii ile birlikte vereceği belirtiliyor. Kararname ile halen görevde bulunan valilerin çok büyük bir bölümünün değiştirileceği belir- tiliyor. ANAP döneminde mer- keze çekilen valilere kararname ile görev verileceği belirtilirken, yeni vali yapılacaklara da görev verilmesinin tasarlandığı ifade ediliyor. Bu isimler arasında, Es- kişehir Emniyet Müdürü iken DYP'den milletvekili adayı ol- mak isteyince, görevinden alınan Atilla Aytek'in de Adana'ya va- li yapıLmasının düşünüldüğü öne sürülüyor. Büyük kentler arasında yalnız İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoglu'nun yerini koruyabileceğî de belirtiliyor. Valililer kararnamesinin ar- dından da emniyet müdürleri kararnamesinin çıkacağı belirti- liyor. Semra Özal, 1986 yılında Tıirk Kadınını Güçlendirme Vakfı'nın düzenlediği "Hasbahçe" şenliklerinde giyisileriyle giiniimiizün "Hanım Sultanı' gibiydi. Semra Özal'ın o günlerin "Mustakbel Başbakan eşi" Berna Yılmaz'la bu fotoğrafı, uzun süre diilerde dolaşmıştı. Semra Özal'ın isteği üzerine kitaplaştırıldı 'Hanım Sultan' vakıflanTURAN YILMAZ ANKARA — Türk Kadımnı Ta- nıtma ve Güçlendirme Vakfı'nın ku- rucusu, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın eşi Semra Özal'ın isteği üze- *rine, tarihte vakıf kuran kadınlan ta- nıtan bir kitap hazırlandı. İçinde 13 "hanım sultan"ın tanıtımımn yapıl- dığı kitabm finansmanı Vakıflar Bankası tarafından karşılandı. Kabartma desenli, deri kapaklı, lüks kuşe kağıda basılan "Tarihimiz- de Vakıf Kuran Kadınlar-Hamm Sul- tan Vakfiyeleri" adlı kitabı, Tarihi Araştırmalar ve Dokümantasyon Merkezleri Kurma ve Geliştirme Vakfı hazırladı. Vakıf Başkanı Er- tuğnıl Zekai Ökte, 1990 yılında ha- zırlanan 575 sayfailık kitabm, kale- me aldığı sunuşunda, kitabm hazır- lanış öyküsünü şöyle anlattı: "Tarihimizdeki vakıf kuran kadın- lann ve vakfiyelerinin araştırılması, incelenmesi, gttnümüz ve gelecekte- ki Türk kadınlanna aktanlması fik- ri ve direktifi Sayın Cumharbaşka- nımızın saygıdeger eşi Semra Özal'a aittir. Günümüzde kurduğu vakıfla ve örnek calışmalanyta birçok hayırtı hizmetlere öncülük edeu saygıdeger Bayan Özal'ın başlattığı bu araştır- ma çauşmalan ve manevi destekleri olmasaydı bu eser haznianamaz ve vayınlanamazdı." ökte, kitabın, Vakıflar Bankası- mn finansmanı, Vakıflar Genel MÜ- dürlüğü'nün de katkılan ile hazırlan- dığmı belirterek sunuşunu şöyle nok- taladı: "Eserde emeği, alın teri, göz nu- ru, fikri, diişüncesi, gayreti, teknik imkânlan geçmiş olan biitün şahıs- lara, Allah vardımını esirgemesin. Onlara ebedi huzur versin. Sağlıklar ve esenlikler nesip etsin. Amin." Kitabm onsözünü ise dönemin Va- kıflar Bankası Genel Müdürü tsmet Alver kaleme aldı. Kitapta İngilizce ve Fransızca ola- rak tanıtılan vakıf kurucusu "hanım sultan"lar şunlar: "Ayşe Sultan, Hatke Turhan Va- lide Sultan, Haseki Gülnuş Valide Sultan, Safiyye Sultan, Ayşe Sultan, Mihrişah Valide Sultan, Adilsah Ka- dın. Şah Sultan, Beyhan Sultan, Ayşe Sina-Perver Valide Sultan, Haüce Sultan, Nakş-ı Dil Valide Sultan, Bezm-i Alem Valide Sultan." Cumhurbaşkanı ÖzaVın eleştirilerinipartiyönetimi Tıaksız' buldu ANAJ^muhalefete ısınmayaçalışıyorÖzal'a yakın milletvekilleri ANAP'ın yaptığı muhalefeti etkisiz bulup eleştirirken Grup Başkanvekili Kalemli, "Meclis'i çalıştıran partiyiz" dedi. Trabzon Milletvekili Aşık, "Kim olursa olsun partinin bir kenarından çekiştirip hır çıkarmaya kalkışmamalıdır" diye konuştu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Cumhurbaşka- nı lurgut Özal'ın Mesut Yılmaz ve ANAP yönetimi- yönelik suçlamaları, ne ANAP'ı etkiü muhalefet yolları arama- m ifade ederken Trabzon Milletvekili Eyüp Aşık, "Gnçlü bir ana muhalefet partisi herkese lazım. Özal'a da lazim" dedi. Cumhurbaşkanı Turgut ÖzaJ'ın geçen hafta bazı eski ANAP milletvekillerine ya itti. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ve yaptığı değerlendirmeler, parti yöneti- Istanbul tl Başkanı eşi Semra Özal'a ya- minde tartışümaya başlandı. ANAP yö- kınlığı ile bihnen ANAP milletvekilleri, Yılmaz'ı "pasiT' olmakla suçlarken ANAP gnıbunun büyük bir bölümü özal'm değertendirmelerine tepki göster- di. ANAP Grup Başkanvekili Mustafa Kalemli. Meclis'i ANAP'ın çalıştırdıfı- netiminin Cumhurbaşkanı Özal'ın eleş- tirilerini "haksız" bulduğu öğrenildi. Ancak özal ve eşi Semra özal'a yakın- hğı ile büinen bazı milletvekillerinin Yıl- maz'a yöneUk eleştirilerini sürdürecek- leri ifade edüiyor. Mesut Yılmaz ile aralan açılan İstan- bul Milletvekili Imren Aykut, grup ve Meclis çalışmalarına katılmama tavnnı sürdürürken Semra özal'a yakınlığı ile bilinen İstanbul Milletvekili Naci Ekşi- nin de Yılmaz ve parti yönetimine yöne- lik eleştirilerini sürdüreceği belirtildi. ANAP içinde özal'a yakınlığı ile bi- linen milletvekillerinin değerlendirmeleri şöyle: • Mesut Yümaz dinamik olması gerekir- ken pasif kalıyor. Partililerle, milletve- killeri ile ve eski milletvekilleri ile ilişki kuramıyor, küskünlüklerin giderilmesi gerektiği bir dönemde Yılmaz, kendi et- rafında dar bir ekip oluşturarak tepki topluyor. • ANAP genel merkez yönetimi politi- ka üretemiyor, etkili bir muhalefet yu- rütemiyor. • Meclis grubu ile parti yönetimi ara- sında kopukluk var. • Görüş ve önerilerine ihtiyaç duyulma- sına karşıhk Yılmaz ve ekibi, Cumhur- başkam Turgut özal ile Uişkileri "soğuk" bir çizgide yürütüyorlar. özal'a yakm ANAP'lılann bu eleşti- rilerine karşıhk ANAP Grup Başkanve- kili Mustafa Kalemli, hukumetin kurul- masmdan bu yana 45 yasa önerisi, ^nin üzerinde soru önergesi verdiklerini, her genel kunılda ANAP sözcülerinin çıka- rak gündem dışı konuşmalar yaptığını belirterek "ANAP bugün Meclis'i çalış- tıran gnıptur" dedi. Bu arada ANAP Trabzon Milletveki- li Eyüp Aşık, Cumhurbaşkanı Özal'ın, "Yılmaz bu işi götüremiyor. ANAP mu- halefet yapamıyor" biçimindeki değer- lendirmelerine, "Kuvvetli bir ana muha- lefet partisi rejimin gereğidir, berkese la- zımdır, Cumhurbaşkanı'na da lazımdır" dedi. Çiller ısrarlı 'Osman karamamesi' sorun yarattı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Başbakanhğa bağlı birimlerdeki müsteşar ve müs- teşar yardımcılıklanna yapıla- cak atamalan yeniden düzen- leyen ve Hazine Müsteşar Yar- duncısı Osman Ünsal'm açığa düşmesi sonucunu doğurduğu için bürokrasi kulislerinde "Osman Kararnamesi" diye adlandınlan Kanun Hükmün- de Kararname'nin uygulaması sorun yarattı. Tansu Çiller'in ısran üzerine Ünsal'm aynı gö- reve bu kez de "tedviren" ye- niden atanacağı büdirildi. Kanun Hükmünde Kararna- me, Başbakanlık merkez ve başkanhğa bağlı DPT ile Ha- zine Müsteşar ve Müsteşar Yardımcüığı görevlerine atana- caklarda eskiden aranmayan 12 yıllık kamu hizmetine sahip olma zorunluluğunu yeniden getiriyor. Daha önce 657 sayı- h yasanın 59. maddesinde- ki'istisna" hükmü gereğince yapılmış bulunan atamalann da geçersiz olması hükme bağ- lamyor. Getirilen bu düzenleme üç üst düzey bürokratm "görev- den alınmasına" yol açtı. Bu bürokratlardan ANAP döne- minde atanan DPT Müsteşar Yardımcısı Turgut Tüten ile Başbakanlık Müsteşar Yardım- ası tbrahim Aybar'ın müşavir- lik kadrosuna atanmalan bek- leniyor. KHK'dan etkilenen üçüncü bürokrat ise Devlet Bakanı Tansu Çiller'in göreve getirdi- ği Hazine ve Dış Ticaret Müs- teşar Yardımcısı Osman Ün- sal'dı. Çiller, kendisine yakın bu bürokratm görevden alın- masına tepki gösterdi. Tansu Çiller'in konuyu Baş- bakan DemirePle de görüşerek Ünsal'ın görevde kalması ko- nusunda ısrarlı olduğunu ifa- de ettiği öğrenildi. Olayın hükümet içinde so- run yaratmasını önlemek için son olarak geçici bir çözüm bulunduğu ve Ünsal'ın daha önce asaleten atandığı müste- şar yardımcılığına bu kez "tedviren" yeniden atanacağı kaydedildi. Bürokrasinin "ida- reten görev yapma" diye isim- lendirdiği "tedviren" atama formülünün ise Köşk açısm- dan sorun yaratabilecegine isa- ret edildi. Danıştay'm "vekâleten" ve "tedviren" ata- nacak kişilerin "asaleten" ata- nabilmek için gereken koşulla- ra sahip ounası gerektiği yo- lundaki "mütalaası" bulundu- ğu anımsatüarak, Cumhurbaş- kam lurgut özal'ın bu müta- laaya dayanarak atamayı onay- lamayabileceği kaydedildi. öte yandan, söz konusu KHK ile Demirel hükümetinin atadığı müsteşarlann durumu da tartışma konusu oldu. Hiz- met süreleri "isösnai görev" kapsamında atanmalan gerek- mediği halde, atamalan 59. maddeye dayandınlan üç müs- teşar için yeniden kararname çıkarüması gerektiği ileri sürü- lüyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle