Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/4 HABERLER 14 OCAK 1992
ÖZGÜRCE
TURKER ALKAN
Çelişki Yağmurundan
Damlalar
Çelişkiler yumak, yumak. Hemen hiçbir şey düz bir
mantığa sığmıyor.
Cezayır'ın demokrasi deneyimi pek kısa sürdü. Demok-
rasiyi "kâfiriik" sayan İslâmi Selâmet Cephesi (FIS) seçim-
lerde oyların yüzde seksenini alınca, ülke bir iç savaşın
eşiğine geldi. Şimdi, askeri müdahale tehdidi karşısında
kalan dinciler bastılar yaygarayı: "Demokrasi bu mu, se-
çimlerı nasıl iptal edersıniz?"
Siz seçimleri ve demokrasiyi "kâfiriik" sayarsanız, el-
bette bir iptal edecek bulunur, değil mi?
•
Çelişkiler salkım saçak.
1950'den berı Türkiye'de iktidarda bulunan sağcı parti-
KİT'leri özelleştirmek için
yeni bir örgüt
kurulacakmış! Büyük bir
olasılıkla bu örgüt kurulur,
binlerce kişiyi işe alır ve
KİT'ler de hiçbir zaman
özelleştirilemediği için, ne
yapacağını bilemeyen
bürokrasi biraz daha şiştiği
ler KIT'lerı özelleşti-
receklerını söyler du-
rurlar. Ama her sefe-
rinde KİT'lerin eko-
nomideki ağırlığı da-
ha da artar.
Neden? Çünkü,
KİT'ler bu partilerin
arpalığı durumuna
gelmiştir de onun
için. KİT'leri özelleş-
tirseler, seçım kaza-
kurulu üyeliğine ge-
tirecekler? ———~~—————
Öte yandan, eski sosyalist ülkeler bile işletmeleri özel-
leştirmenin yollarını ararken, bizim sosyal demokratların
özelleştirmeyi bir türlü içlerine sindiremediğini görürüz.
"Hiç olmazsa şunları özerkleştirsek" diyerek sağcı parti-
lerin arpalıklarını korumaya çalışırlar.
Çelişkiler düğüm üstüne düğüm.
Zaten kâr eden KİT'leri satacak olsanız, "KİT'ler zarar
ettiği için satıyoruz" gerekçesı anlamını yitirecek. Zarar
edenleri satacak olsanız, alacak kimse çıkmıyor.
"Enflasyonu düşürmek ıçın KİT'lerin satılması
zorunludur" dıyenler var. Buna karşı çıkan bir görüş de,
"Enflasyonu düşürmeden KİT'leri satamazsınız"diyor.
Hangisi at, hangisi araba, çık işin ıçinden çıkabilirsen.
Bu arada KİT'leri özelleştirmek için yeni bir örgüt ku-
rulacakmış! Büyük bir olasılıkla bu örgüt kurulur, binler-
ce kişiyi işe alırve KİT'ler de hiçbir zaman özelleştirile-
mediği için, ne yapacağını bilemeyen bürokrası biraz da-
ha şiştiği ile kalır.
İngiliz yazar Parkinson, "Parkinson Yasası" adını ver-
diği kitabında buna benzer olayların ingiltere'de nasıl ya-
şandığını mizahi bir dille anlatır. Parkinson'a göre bürok-
rasiyi küçültmek için başlatılan her ginşim, bu küçültme
işini gerçekleştirecek yeni örgütlerin kurulması sonucun-
da tam tersine bürokrasiyi büyütmüştür.
Kendi kendime gizlice seviniyorum: "İngilizler yapar da
biz yapamaz mıyız?"
Kutlu ve Sargın TBMJVTde
• ANKARA (AA) —
TBMM İnsan Hakları
Komisyonu Başkanı Ahmet
Turk, Anayasa
Mahkemesi'nce kapatma
kararı verilen Türkiye
Birleşik Komunist Partisi'nin
(TBKP) iki yoneticisi
Haydar Kutlu ve Nihat Sargın'ı kabul ederek bir süre
görüştü. Sargın ve Kutlu, Turk'ten, partilerinin kapatılması
ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi'nce kapatma kararının
yeniden gözden geçirilmesi konusunda hükümet, parlamento
ve İnsan Hakları Komisyonu'nun yardımcı olmasını
istediler. Kutlu ve Sargın, değişen dünya koşulları ve
hukumetin demokratik açılım hareketini başlattığı şu
günlerde kapatma kararının yeni sorunlar ve tartışmalar
getireceğini bildirdiler.
Erken emeklilik yasası
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Hükumet,
Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın veto ettiği ve erken
emekliliği ongören yasa gücünde kararnameyi önümüzdeki
hafta TBMM'de yasalaştıracak. Yaş sınırına bakılmaksızm
kadınların 20, erkeklerin 25 yılda emekli olmalarını
öngören erken emeklilik yasa önerisi, perşembe günü
sağlık ve sosyal işler komisyonunda görüşülecek. Pazartesi
günü Plan-Bütçe Komisyonu'nda da ele alınacak olan yasa
tasarısının gündem sırasına girmeyip Genel Kurul'da
hemen göriişülebilmesi için Damşma Kurulu topianıp özel
gündem belirleyecek. Yasa önerisi, Damşma Kurulu'nun
belirleyeceği gundeme göre önümüzdeki hafta salı ve
çarşamba günü TBMM Genel Kurulu'nda görüşülerek
yasalaşacak.
Silah yüklti gemi davası
• İstanbul Haber Servisi — İstanbul Boğazı'ndan
transit geçişi sırasında içindeki silah yüküyle ele geçirilen
Kıbns Rum bandıralı geminin 2 kaptanı ve telsizcisi
aleyhine açılan davaya dün İstanbul 1 Numaralı Devlet
Güvenlik Mahkemesi'nde devam edildi. Savcı Mustafa
Emre 1. Kaptan Dimos'un cezalandınlmasını, gemi ve
silahların musadere edilmesini ve diğer sanıklann
beraatlarına karar verilmesini istedi. Duruşmaya Iran
İslam Cumhuriyeti adına katılan avukat Mehmet Kemal
Aydın ise gemideki malların Iran'a ait olduğunu öne
surerek tran'ın duruşmalara müdahil olarak katılmasını
istedi. İstek, mahkeme üyelerince oy birliğiyle kabul
edildi. Duruşma dosyadaki eksiklerin tamamlanması için
ileri bir tarihe ertelendi.
Köşk'te yeni yıl resepsiyonu
• ANKARA (AA) — Cumhurbaşkanı Turgut Özal, yeni yıl
dolayısıyla üçüncü ve son resepsiyonu dün akşam Çankaya
Köşkü'nde verdi. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ve eşi Semra
Özal, davetlileri Aynalı Salon'da karşılayarak tek tek yeni yıl
tebriklerini kabul ettiler. Cumhurbaşkanı Özal ve Semra
Özal, tebrikleri kabulden sonra Havuzlu Salon'a geçerek
davetlilerle sohbet ettiler. Resepsiyona, TBMM Başkanı
Hüsamettin Cindoruk, Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta
Gungör Özden, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Doğan
Güreş, ana muhalefet partisi Genel Başkanı Mesut Yılmaz,
Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, bazı milletvekilleri,
Ankara'da bulunan diplomatik misyon şefleri, bazı
gazetelerin Ankara temsilcileri, işadamları, sanatçılar
katıldı.
DYP ve SHP'nin hoyali ihmcat konusundaki önergeleriyarın tartışılacak
Hayali ihracat Meclis'teANKARA (Cumhuriyet Bürosu) —
TBMM'de bu hafta yolsuzluk iddialan ele alı-
nacak. DYP Samsun Milletvekili trfan Demi-
ndp'in Maliye ve Gümrük Bakanlığı ile TMO ve
üretici birliklerine ait depolarda, ANAP hükü-
metleri döneminde yapıldığı öne sürülen yolsuz-
luklara ilişkin Meclis araştırması önergesi
TBMM'nin bugünkü oturumunda görüşülecek.
Hayali ihracat konusu ise iktidar ortağı iki par-
tinin iki ayn Meclis araştırma önergesiyle yann,
her yönüyle yeniden gündeme getirilecek. DYP,
hayali ihracat yapılmasına zemin hazırlayan ve
ödeme emri verenlerin, SHP ise hayali ihracat şir-
ketlerinin üzerine gidecek. Hükümet de "haya-
ii ihracat" konusunu yeniden incelemeye aldı.
Iktidar partileri DYP ve SHP, hayali ihracat
konusunu iki boyutuyla kamuoyu gündemine ge-
tirecek. DYP Grup Başkanvekili Güneş Müftü-
oğlu ile SHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç-
in hayali ihracat iddialanna ih'şkin Meclis araş-
tırma önergeleri TBMM
4
Genel Kurulu'nda ya-
nn görüşülecek. DYP grubunun sözcülüğünü ya-
pacak olan Aksaray Milletvekili Mahmut Oz-
türk, konunun "Minareyi çalan, kılıfını
hazırlar" sözünden hareket edilerek Meclis'te
tartışılacağmı söyledi. öztürk DYP'nin Meclis
araştırması önergesinin hayali ihracattan yarar-
lanan şirketlerle değil, hayali ihracata zemin ha-
zırlayan ANAP iktidanyla ilgili olduğunu belirt-
ti.
SHP ise öztürk'ün yaklaşımıyla, "minareyi
calanlar"ı kamuoyunun önünde yeniden tartış-
tıracak. SHP'li Genç'in, hayaii ihracat yoluyla
devletten para alıp da kendisine zaman aşımı sü-
resi içinde tebligat yapılmadığı için zaman aşı-
mına uğratüdığını öne süreceği şirketlerin adla-
n şöyle sıralanıyor:
"Tekfen, Narin Dtş Ticaret, Batı Pazariama,
Kontak Cihan Oto, Yekta Dış Ticaret, Volkan-
lar tthalat İhracat, Net Turizm, tvar Anonirn Şir-
keti, Penta Anonim Şirkeli, Anadolu Eksport
Şirketi, Llusoy Dış Ticaret, Suzer Dış Ticaret,
Okan Dış Ticaret, Eksel Anonim Şirketi, Yum-
san Elektrik, Oryantal Pazariama."
Hayali ihrcatta vergi iadesi konusuda 400'ün
üzerinde dosya olduğunu, Menteşoğlu Firması'-
nın hayali ihracat yaptığmı MİT raporlarına da
geçtiğini ve bu konuda 35 dosya olduğunu an-
latan Genç, bu şirketin ana şirket yanında iki pa-
ravan şirket daha kurduğunu ve incelemelerin
paravan şirketlerin hesaplan üzerinde yapıldığuıı
söyledi. Vergi inceleme elemanlarının Menteşoğ-
lu firmasma, yaptığı ihracat dolayısıyla vergi ia-
desi yapılmamasını önerdikleri halde şirkete 520
milyar lira ödendiğini, dönemin Maliye Bakanı
Adnan Kahveci'nin ise şirkete 330 milyar lira
ödendiğini söylediğini anlattı.
Genç, yannki görüşme nedeniyle yolsuzkık-
lardan sorumlu Orhan Kflercioglu'ndan, hayali
ihracat dosyalanyla ilgili bilgi istedi. Kilercioğ-
lu Genç'e gönderdiği bir sayfahk yazıh yanıtta,
1984-1989 yıllan arasında hayali ihracatm özel-
likle Isviçre, Batı Almanya, Ingiltere, Fransa,
Avusturya, Itaiya, Belçika, HoUanda, Kuveyt ve
Suudi Arabistan'a yönelik olarak gerçekleştiril-
diğini kaydetti.
Tütün, gümrük ve TMO depolanndaki yapı-
lan yolsuzlukların araştınlması için verdiği Mec-
lis araştırması önergesi TBMM'de bugun görü-
şülecek olan Demiralp, bu depolann mevcutla-
nyla kayıtlannın farklı olduğunu ve çok büyük
yolsuzluklann yapıldığım söyledi.
Koalisyon hükümetinin atama ve görevden alma kamrnameleri çığ gibi büyüyor
Bürokrasi hallaç pamuğu gibiANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — DYP-SHP ortaklığıyla
20 Kasım 1991'de kurulan ve 55
gününü dolduran koalisyon hü-
kümetinin bürokrasi operasyo-
nu sürüyor. Dışişleri Bakanlığı
yakın tarihinin en kapsamh ata-
ma operasyonuna hazırlanırken,
çeşitli bakanlıklara ait 43 atama
ve görevden alma kararnamesi
Köşk'te imza bekliyor. Olağa-
nüstü Hal Bölgesi ve 74 il vali-
liğini kapsayan valiler kararna-
mesiyle ilgili taslak metin de son
şekli verilmek üzere Başbakan
Süieyman Demirel'e sunuldu.
Başbakan Demirel'in "biiyükelçi
ve valüerin cumhurbaşkanmı
temsil özeüikleri" nedeniyle Dı-
şişleri ve valiler kararnameleri-
ni Çankaya'ya sevk etmeden ön-
ce Cumhurbaşkanı Turgut Özal
ile görüş alışverişinde bulunması
bekleniyor.
Dışişleri Bakanlığı yakın tari-
hin en kapsamlı atama operas-
yonuna hazırlanıyor. Sovyetler
Büiiği'nin dağıünasıyla ortaya
çıkan bağımsız cumhuriyetler
nezdinde açılacak sekiz yeni bü-
yükelçüik ve üç başkonsoloslu-
ğa yönelik atamalarla ilgili ka-
ramamelerin hanrlık çalışmala-
nmn sürdüğü belirtildi. Önü-
müzdeki günlerde Başbakan Sü-
ieyman Demirel ile yapılacak
görüşmede kesinleşecek atama-
ların Bakanlar Kurulu'na sunu-
lacağı, ardmdan da Cumhurbaş-
kanı özal'ın imzası için Çanka-
ya'ya sevk edileceği bildiriliyor.
Edinilen bilgiye göre, Bakü
Başkonsolosluğu'nun statüsü-
nün büyükelçi düzeyine çıkanl-
masıyla ilgili kararname ise ge-
çen günlerde Çankaya'ya gönde-
rildi. Cumhurbaşkanı'nın ona-
yı için önümüzdeki günlerde
Çankaya'ya sevk edilecek bir di-
ğer kararname ise Dışişleri Ba-
kanlığı merkez teşkilatma ana
hizmet birimleri ile ilgili olacak.
Hazırlanan kararname çevre-
sinde Türkiye'nin Alma Ata,
Aşkabad, Taşkent, Kiev, Minsk,
Bişkek, Duşanbe ve Vilnius'a
büyükelçiler atayacağı, Tiflis,
Moldava ve Erivan'a ise başkon-
soloslar atayacağı belirtiliyor.
Dışişleri Bakanlığı içinde
oluşturulan ve yeni genel müdür
ve genel müdür yardımcılan ata-
nacak olan birimler ise şöyle:
Balkanlar ve Kafkas ülkeleri
ile Ilişkiler Genel Müdürlüğu;
BDT (Kafkas ülkeleri hariç) ile
llişkiler Genel Müdürlüğu, Or-
tadoğu ve Afrika ile llişkiler
Müdürlüğu, Avrupa ile llişkiler
Genel Müdürlüğu, Asya, Pasi-
fik ve Latin Amerika ile llişki-
ler Genel Müdürlüğu, Kuzey
Amerika Genel Müdürlüğu,
Müşterek Güvenlik ve Silahsız-
lanma Işleri Genel Müdürlüğu,
Uluslararası Siyasi Kunıluşlar ve
İşler Genel Müdürlüğu, Avrupa
Konsevi ve AGİK Genel Müdür-
lüğu, Ikili Ekonomik İşler Ge-
nel Müdürlüğu, Çok Taraflı
Ekonomik İşler Genel Müdür-
lüğu, Avrupa Topluluklan Ge-
nel Müdürlüğu, Konsolosluk,
Hukuk ve Sosyal İşler Genel
Müdürlüğu, Kültür Işleri Genel
Müdürlüğu, Protokol Genel
Müdürlüğu. '
Valiler kararnamesine iliskin
taslak metin de hazırlandı. İçiş-
leri Bakanlığı'nda oluşturulan
kararname taslağmın, son şekli
verilmek üzere Başbakan Süiey-
man Demirel'e iletildiği kayde-
dildi. Demirel'in kararnameye
son şeklini koalisyon ortağı
SHP'nin genel başkanı ve Baş-
bakan Yardımcısı Erdal tnönii
ile birlikte vereceği belirtiliyor.
Kararname ile halen görevde
bulunan valilerin çok büyük bir
bölümünün değiştirileceği belir-
tiliyor. ANAP döneminde mer-
keze çekilen valilere kararname
ile görev verileceği belirtilirken,
yeni vali yapılacaklara da görev
verilmesinin tasarlandığı ifade
ediliyor. Bu isimler arasında, Es-
kişehir Emniyet Müdürü iken
DYP'den milletvekili adayı ol-
mak isteyince, görevinden alınan
Atilla Aytek'in de Adana'ya va-
li yapıLmasının düşünüldüğü
öne sürülüyor. Büyük kentler
arasında yalnız İstanbul Valisi
Hayri Kozakçıoglu'nun yerini
koruyabileceğî de belirtiliyor.
Valililer kararnamesinin ar-
dından da emniyet müdürleri
kararnamesinin çıkacağı belirti-
liyor.
Semra Özal, 1986 yılında Tıirk Kadınını Güçlendirme Vakfı'nın düzenlediği "Hasbahçe" şenliklerinde giyisileriyle giiniimiizün "Hanım Sultanı'
gibiydi. Semra Özal'ın o günlerin "Mustakbel Başbakan eşi" Berna Yılmaz'la bu fotoğrafı, uzun süre diilerde dolaşmıştı.
Semra Özal'ın isteği üzerine kitaplaştırıldı
'Hanım Sultan' vakıflanTURAN YILMAZ
ANKARA — Türk Kadımnı Ta-
nıtma ve Güçlendirme Vakfı'nın ku-
rucusu, Cumhurbaşkanı Turgut
Özal'ın eşi Semra Özal'ın isteği üze-
*rine, tarihte vakıf kuran kadınlan ta-
nıtan bir kitap hazırlandı. İçinde 13
"hanım sultan"ın tanıtımımn yapıl-
dığı kitabm finansmanı Vakıflar
Bankası tarafından karşılandı.
Kabartma desenli, deri kapaklı,
lüks kuşe kağıda basılan "Tarihimiz-
de Vakıf Kuran Kadınlar-Hamm Sul-
tan Vakfiyeleri" adlı kitabı, Tarihi
Araştırmalar ve Dokümantasyon
Merkezleri Kurma ve Geliştirme
Vakfı hazırladı. Vakıf Başkanı Er-
tuğnıl Zekai Ökte, 1990 yılında ha-
zırlanan 575 sayfailık kitabm, kale-
me aldığı sunuşunda, kitabm hazır-
lanış öyküsünü şöyle anlattı:
"Tarihimizdeki vakıf kuran kadın-
lann ve vakfiyelerinin araştırılması,
incelenmesi, gttnümüz ve gelecekte-
ki Türk kadınlanna aktanlması fik-
ri ve direktifi Sayın Cumharbaşka-
nımızın saygıdeger eşi Semra Özal'a
aittir. Günümüzde kurduğu vakıfla
ve örnek calışmalanyta birçok hayırtı
hizmetlere öncülük edeu saygıdeger
Bayan Özal'ın başlattığı bu araştır-
ma çauşmalan ve manevi destekleri
olmasaydı bu eser haznianamaz ve
vayınlanamazdı."
ökte, kitabın, Vakıflar Bankası-
mn finansmanı, Vakıflar Genel MÜ-
dürlüğü'nün de katkılan ile hazırlan-
dığmı belirterek sunuşunu şöyle nok-
taladı:
"Eserde emeği, alın teri, göz nu-
ru, fikri, diişüncesi, gayreti, teknik
imkânlan geçmiş olan biitün şahıs-
lara, Allah vardımını esirgemesin.
Onlara ebedi huzur versin. Sağlıklar
ve esenlikler nesip etsin. Amin."
Kitabm onsözünü ise dönemin Va-
kıflar Bankası Genel Müdürü tsmet
Alver kaleme aldı.
Kitapta İngilizce ve Fransızca ola-
rak tanıtılan vakıf kurucusu "hanım
sultan"lar şunlar:
"Ayşe Sultan, Hatke Turhan Va-
lide Sultan, Haseki Gülnuş Valide
Sultan, Safiyye Sultan, Ayşe Sultan,
Mihrişah Valide Sultan, Adilsah Ka-
dın. Şah Sultan, Beyhan Sultan, Ayşe
Sina-Perver Valide Sultan, Haüce
Sultan, Nakş-ı Dil Valide Sultan,
Bezm-i Alem Valide Sultan."
Cumhurbaşkanı ÖzaVın eleştirilerinipartiyönetimi Tıaksız' buldu
ANAJ^muhalefete ısınmayaçalışıyorÖzal'a yakın milletvekilleri ANAP'ın yaptığı muhalefeti
etkisiz bulup eleştirirken Grup Başkanvekili Kalemli,
"Meclis'i çalıştıran partiyiz" dedi. Trabzon Milletvekili
Aşık, "Kim olursa olsun partinin bir kenarından çekiştirip
hır çıkarmaya kalkışmamalıdır" diye konuştu.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) — Cumhurbaşka-
nı lurgut Özal'ın Mesut
Yılmaz ve ANAP yönetimi-
yönelik suçlamaları,
ne
ANAP'ı etkiü muhalefet yolları arama-
m ifade ederken Trabzon Milletvekili
Eyüp Aşık, "Gnçlü bir ana muhalefet
partisi herkese lazım. Özal'a da lazim"
dedi.
Cumhurbaşkanı Turgut ÖzaJ'ın geçen
hafta bazı eski ANAP milletvekillerine
ya itti. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ve yaptığı değerlendirmeler, parti yöneti-
Istanbul tl Başkanı eşi Semra Özal'a ya- minde tartışümaya başlandı. ANAP yö-
kınlığı ile bihnen ANAP milletvekilleri,
Yılmaz'ı "pasiT' olmakla suçlarken
ANAP gnıbunun büyük bir bölümü
özal'm değertendirmelerine tepki göster-
di.
ANAP Grup Başkanvekili Mustafa
Kalemli. Meclis'i ANAP'ın çalıştırdıfı-
netiminin Cumhurbaşkanı Özal'ın eleş-
tirilerini "haksız" bulduğu öğrenildi.
Ancak özal ve eşi Semra özal'a yakın-
hğı ile büinen bazı milletvekillerinin Yıl-
maz'a yöneUk eleştirilerini sürdürecek-
leri ifade edüiyor.
Mesut Yılmaz ile aralan açılan İstan-
bul Milletvekili Imren Aykut, grup ve
Meclis çalışmalarına katılmama tavnnı
sürdürürken Semra özal'a yakınlığı ile
bilinen İstanbul Milletvekili Naci Ekşi-
nin de Yılmaz ve parti yönetimine yöne-
lik eleştirilerini sürdüreceği belirtildi.
ANAP içinde özal'a yakınlığı ile bi-
linen milletvekillerinin değerlendirmeleri
şöyle:
• Mesut Yümaz dinamik olması gerekir-
ken pasif kalıyor. Partililerle, milletve-
killeri ile ve eski milletvekilleri ile ilişki
kuramıyor, küskünlüklerin giderilmesi
gerektiği bir dönemde Yılmaz, kendi et-
rafında dar bir ekip oluşturarak tepki
topluyor.
• ANAP genel merkez yönetimi politi-
ka üretemiyor, etkili bir muhalefet yu-
rütemiyor.
• Meclis grubu ile parti yönetimi ara-
sında kopukluk var.
• Görüş ve önerilerine ihtiyaç duyulma-
sına karşıhk Yılmaz ve ekibi, Cumhur-
başkam Turgut özal ile Uişkileri "soğuk"
bir çizgide yürütüyorlar.
özal'a yakm ANAP'lılann bu eleşti-
rilerine karşıhk ANAP Grup Başkanve-
kili Mustafa Kalemli, hukumetin kurul-
masmdan bu yana 45 yasa önerisi, ^nin
üzerinde soru önergesi verdiklerini, her
genel kunılda ANAP sözcülerinin çıka-
rak gündem dışı konuşmalar yaptığını
belirterek "ANAP bugün Meclis'i çalış-
tıran gnıptur" dedi.
Bu arada ANAP Trabzon Milletveki-
li Eyüp Aşık, Cumhurbaşkanı Özal'ın,
"Yılmaz bu işi götüremiyor. ANAP mu-
halefet yapamıyor" biçimindeki değer-
lendirmelerine, "Kuvvetli bir ana muha-
lefet partisi rejimin gereğidir, berkese la-
zımdır, Cumhurbaşkanı'na da lazımdır"
dedi.
Çiller ısrarlı
'Osman
karamamesi'
sorun yarattı
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) — Başbakanhğa bağlı
birimlerdeki müsteşar ve müs-
teşar yardımcılıklanna yapıla-
cak atamalan yeniden düzen-
leyen ve Hazine Müsteşar Yar-
duncısı Osman Ünsal'm açığa
düşmesi sonucunu doğurduğu
için bürokrasi kulislerinde
"Osman Kararnamesi" diye
adlandınlan Kanun Hükmün-
de Kararname'nin uygulaması
sorun yarattı. Tansu Çiller'in
ısran üzerine Ünsal'm aynı gö-
reve bu kez de "tedviren" ye-
niden atanacağı büdirildi.
Kanun Hükmünde Kararna-
me, Başbakanlık merkez ve
başkanhğa bağlı DPT ile Ha-
zine Müsteşar ve Müsteşar
Yardımcüığı görevlerine atana-
caklarda eskiden aranmayan
12 yıllık kamu hizmetine sahip
olma zorunluluğunu yeniden
getiriyor. Daha önce 657 sayı-
h yasanın 59. maddesinde-
ki'istisna" hükmü gereğince
yapılmış bulunan atamalann
da geçersiz olması hükme bağ-
lamyor.
Getirilen bu düzenleme üç
üst düzey bürokratm "görev-
den alınmasına" yol açtı. Bu
bürokratlardan ANAP döne-
minde atanan DPT Müsteşar
Yardımcısı Turgut Tüten ile
Başbakanlık Müsteşar Yardım-
ası tbrahim Aybar'ın müşavir-
lik kadrosuna atanmalan bek-
leniyor.
KHK'dan etkilenen üçüncü
bürokrat ise Devlet Bakanı
Tansu Çiller'in göreve getirdi-
ği Hazine ve Dış Ticaret Müs-
teşar Yardımcısı Osman Ün-
sal'dı. Çiller, kendisine yakın
bu bürokratm görevden alın-
masına tepki gösterdi.
Tansu Çiller'in konuyu Baş-
bakan DemirePle de görüşerek
Ünsal'ın görevde kalması ko-
nusunda ısrarlı olduğunu ifa-
de ettiği öğrenildi.
Olayın hükümet içinde so-
run yaratmasını önlemek için
son olarak geçici bir çözüm
bulunduğu ve Ünsal'ın daha
önce asaleten atandığı müste-
şar yardımcılığına bu kez
"tedviren" yeniden atanacağı
kaydedildi. Bürokrasinin "ida-
reten görev yapma" diye isim-
lendirdiği "tedviren" atama
formülünün ise Köşk açısm-
dan sorun yaratabilecegine isa-
ret edildi. Danıştay'm
"vekâleten" ve "tedviren" ata-
nacak kişilerin "asaleten" ata-
nabilmek için gereken koşulla-
ra sahip ounası gerektiği yo-
lundaki "mütalaası" bulundu-
ğu anımsatüarak, Cumhurbaş-
kam lurgut özal'ın bu müta-
laaya dayanarak atamayı onay-
lamayabileceği kaydedildi.
öte yandan, söz konusu
KHK ile Demirel hükümetinin
atadığı müsteşarlann durumu
da tartışma konusu oldu. Hiz-
met süreleri "isösnai görev"
kapsamında atanmalan gerek-
mediği halde, atamalan 59.
maddeye dayandınlan üç müs-
teşar için yeniden kararname
çıkarüması gerektiği ileri sürü-
lüyor.