29 Mart 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 DIŞ HABERLER 14 OCAK 1992 BRUKSEL SABETAY VAROL OrtaAsya'yaOmek Olmak, Cezayir'den Ders Almak... BRÜKSEL — Son zamanlarda Orta Asya cumhuriyet- lerine "örnek" olmaktan ve bu yeni devletlere yol göster- mekten sık sık söz ediliyor. Oysa laik ve çoğulcu rejimin, her kesimde "övünç kaynağı" gıbi görülmesi Türkiyei de oldukça yeni bir gelişmedir. Başkalarına örnek olma iddiası ise biraz daha gerilere gidiyor. Sovyetler Birliği'nin dağılması ve bağımsız devletlerin ortaya çıkmasından önce benzer yaklaşımlar Arap ülke- leri için gündeme getiriliyordu. O tarihlerde 141-142 ve 163. maddeler henüz yürürlükte ıdi. Batılı kuruluşlar Türkıye1 nin dikkatini işkence iddialanna çekiyor, insan hakları ih- lalleri yüzünden suçlanıyorduk. Ama suçlamaların en yo- ğun biçimiyle devam ettiği dönemlerde bile, her şeye rağ- men hükümet çevrelerinde Avrupa ile Ortadoğu arasın- da "köprü" görevi üstlenme umudu besleniyordu. "Sınıriı" demokrasinin Müslüman-Arap ülkelerine Türki- ye'nin örnek oluşturması yolunda bir engel teşkil etmedi- ğine inanılıyordu. Avrupa Topluluğu'na kabul edilmek için Türkiye'nin coğrafi Ortadoğululuğu ve laik cumhuriyet ya- pısı bir koz olarak değeriendirilmek isteniyordu. Uygula- maya konma şansı az olmakla beraber, bu stratejide hak- lılık payı yok değildi. • • • Türki cumhuriyetlerin ortaya çıkışı, Ortadoğu'yu birden ikinci plana itti... Orta Asya Türkleri ile 800 yıl sonra yeniden buluşma- nın heyecanıyla ihmal edilen Arap ülkeleri, Türkıye'ye sor- madan kendi kendilerine Türkiye'yi örnek almaya başla- dılar bile... İşte Cezayir! Şimdi askeri rejim konusunda hayli deneyimli Arap ül- kelerinin askeri dar- İktidann eşiğine geldiği için aleyhine darbelericat edilen İslamcı Selamet Cepbesi 1989 yılından önce yok denecek kadar küçükbirgrupçuktu. be yapmak için biz- den ders almaya ne ihtiyaçları var diye- ceksiniz. Ama şunu unutmayın ki anaya- sa sahasının taç çiz- gisinde top oynaya- rak darbe yapmayı becermek herkesin harcı değildir. Büyük devlet deneyimi ister. Başka bir gezegene ait olan Sudan'ı bir yana bırakır- sak Arap ülkelerinde çok uzun zamandan beri askeri mü- dahale söz konusu olmamıştı. Belleğimizi biraz yoklarsak Arap dünyasında başarıyla sonuçlanan son askeri darbe Hafız Esad'\ 1971'de iktidara getiren darbedir. Muhtıracı generaller en kısa zamanda çok partili de- mokrasiye dönüş vaadi, Başbakan SidAhmet Ghozali gi- bi sivil işbırlikçiler, şeriat tehlikesi... Üstelik bütün bunlar şimdiye kadar bilinen klasik Ortadoğu darbeterinin temel öğeleri değildir. * • • örnek almak, ders çıkarmak! Hep başkaları bizden ders alacak değil ya. Biraz da biz ders çıkarsak. Zaten hiçbir ülke bir diğerine pek o kadar çok benzemez. Şimdi Cezayir'den ders çıkaralım desem neresi bize benziyor diyebilirsiniz. Ama öyle değıl. İktidarın eşiğine geldiği için aleyhine darbeler ıcat edilen İslamcı Selamet Cephesi 1989 yılından önce yok denecek kadar küçük bir grupçuktu. 1985'te başlayan petrol fiyatlarındaki düşüşün toplum- sal yapıda birdenbire ortaya çıkardığı sosyal boşluğu ra- dikal dinciler dolduruverdi. Esasen yoksulluk, işsizlik ve umutsuzluk ne zaman din- sel faktörle bırleşse ortaya patlayıcı bir kimya çıkıverir. îürkiye'de sosyal demokratların son bir iki yılda hızla güç kaybetmesi, arkasından da iktidar ortağı olarak top- lumsal muhalefet alanını boşaltması da işsız, konutsuz, genç yığınlar açısından büyük bir boşluk yaratacağa ben- ziyor. Doğa boşluktan hoşlanmadığına göre bu boşluğun bas- kaları tarafından doldurulacağı apaçık ortada. Kâğıthane belediye seçimleri bunun ilk işareti olmasın? Ben şahsen bu koşullarda dinciler dışında söz konusu boşluğu dol- duracak siyasi akım düşünemiyorum. Büyük kurultay ön- cesi Cezayir örneği umarım Başbakan Demirel'in ve SHP'lilerin akıllarından çıkmaz. İddialı bir uluslararası politika projesine evet. Ama Dim- yat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olmayalım. MAKEDONYA SORUNU Atina, Sofya ile bozuştuBulgar meslektaşı Ganev ile görüşen Yunanistan Dışişleri Bakanı Samaras, "Sofya, Makedonya adını taşıyan bu cumhuriyetin bağımsızlığını tanımakta ısrar edecek olursa iki ülke ilişkileri tehlikeye girer" dedi. STEIYO BERBERAKİs" ATİNA — Yunanistan'ın ku- zey komşusu Bulgaristan ile al- tı yıldır sürdürdüğü "fevkatade" ilişkileri bir ay içinde ikinci dar- besini yedi. Yunanistan ve Bul- garistan dışişleri bakanlarının geçen hafta sonunda Atina'da yaptıklan görüşmelerde Atina ile Sofya'nın "göriis «ynlıfı Jçfade" buhınduklannda "mota- bakata" vanldı. Bu görüş ayn- lıği Yugoslavya'nın "Makedon- ya C«nfcariyeti'nia bagunsızlı- gmıa tanınıp UBinmaması" ile ilgiliydi. Bulgaristan Dışişleri Bakanı Stoyaa Ganey, Sofya hükümeti- nin "Makedonya Cmntauriyeti- •i ba isim ataada tanıyacagiDj" Yunanlı meslektaşına açıkça ile- tirken "bicbir Ukeniıı dlfer bir jUkeain tapdıgı ismc karşı pka- ntayacagı'' görüşünde "sabh" kaldı. tNGtUZCE>i 8 ayda konnfnn d«i Amerikalı doatlarunısla tanıştıralım. Bafaariye Cad. 62/3 349 59 38 Samaras'ın verdiği bu AT üyesi Yunanistan'm Bulga- ristan ile AT ilişkilerini "olum- saz yönde etldleyebUeccfr an- lamını taşıyor. Samaras, "Sofya eger Anna'nın son derece doyar- lı oldnğu bu konoda hilfl Ma- kedooya Cnmhuriyeti' ile ilgüi konuya "degişik acıdan" baktı- ğını dile getirdi ve bu cumhuri- yetin "Makedonya" adıru taşı- masıyla Güney Yugoslavya'daki banşın konınacağı görüşünü sa- vundu. Ganey aynca Samaras'a SvMstaa Cumboriyeti bagnnaz- hgııu Uan etmezse; NATO gibi hiçbir mekanizmaya üye olma- yan Boigaristaa'ıo sınırJannın tetadit edflebUeceginden endişe dayulduğnnB" belirtti. İki dışişleri bakanı bu konu- daki görüş aynlığı içinde bulun- duklannı açıkça dile getirdiler; ancak iki ülke arasındaki dost- luğun sürdürülmesi için gösteri- len uğraşılann sürdürtllmesine karar verdiler. Ermeni lobisi, Türk-Amerikon üişküerindefaktör olmaya soyunuyor Erivan'dan ABD atağı UFUK GÜLDEMtR SSCB'nin çöküşünden sonra ABD tarafından tanınan Ermenistan, bu konumunu Ermeni lobisi sayesinde güçlendirerek Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerde Rum ve Yahudi lobilerinin oynadığı rolü kazanmaya çalışıyor. cirin halkalan içinde belirli ölçülerde yer alırdı. Bu etki, gücünü, her iki ülkenin de ABD'de örgütlü lobisi bulunmasın- dan alıyordu. SSCB'nin çöküşü, bu iki ülkeye bir de Ennenistan'ı ekledi. ABD'deki Ermeni lobisi bugüne kadar sadece Ermeni ka- rar tasarısı kapsanunda mobilize oluyor- du. Ermenistan bağımsız olmadığı için Türkiye'nin bu ülke ile ilişkilerini Was- hington araolığı ile etkilemek arayışı he- men hemen yoktu. Oysa şimdi Ermenis- tan bağımsız. ABD'de yayımlanan 'The Armenian Mirror Spectator' gazetesinin WASHINGTON — SSCB'nin çökü- şünden sonra dünya uluslar topluluğu- na katılan Ermenistan, ABD'deki lobi- si sayesinde Türk-Amerikan ilişkilerin- de 'yabancı faktör' olmaya doğru iler- liyor. 1950'den bu yana Türk-Amerikan iliş- kileri üzerinde daima iki ülkenin dolay- lı etkisi oldu: Yunanistan ve Israil. ABD Kongresi ve yönetiminin düşünce zinci- rinde Türkiye ile ilgili bir karar ne za- man söz konusu olsa, bu iki ülke, zin- yazarlanndan Mnrad Maradyan, geçen günlerde, bu yeni boyuta, "Arök bizim Amerika'daki tüm lobi faaUyetimiz, ABD'nin Tiirkiye'ye verdiği yardımı et- kilemeye döniık olmalıdır" diye yaza- rak dikkat çekti. Bu yeni boyut, Ame- rika'run Ennenistan'ı tanırken Azerbay- can'ı tanımamas! ile de kendisini hisset- tirdi. Ermenistan'ın dünya uluslar toplulu- ğuna katılmasının doğurduğu bir başka yan etki ASALA'mn canlanışı oldu. Er- menistan yöneticileri geçen günlerde sı- nırlan gayet dikkatli çizilmiş bir politi- kayla Ankara ile ilişki arayışına girdi. Bu politika, "Ermeni soykmmı ortadan kalkü" demiyor, sadece soykınm iddi- alannı bir ölçüde geri plana itiyordu. Ankara da buna olumlu yaklaştı. Uz- manlara göre iki ülke ilişkilerindeki bu Israil'in 12 FilisHnliyi sınır dışı e(me karan diinyada oldugu ^ a f ü , k e i ç j n d e d e , e p k j g ö r ü y o r D o g u Kudüs'te geçen cu- martesi bir gösteri düzenleyen Filistinliler İsrail'in kararını protesto elliler. Israil polisi gosteri- cilerden bazılannı tutukladı. FKÖ lideri Vaser Arafal da telefon aracıiığıyla göstericiiere hita- ben bir konuşma yaptı. Arafat, tsrail Başbakanı tzak Şamir'i suçladı ve "Bilsinler ki öliım, tutuklanma ya da sınır dışı edilme Filistin halkının intifadasını durduramayacaktır" dedi. Bu arada lsrail \ uksek Mahkemesi, Savunma Bakanlıgı'nın sınır dışı karanna karsı askeri mahke- mede açılan davanın halka açık olarak gorülmesini isterii. İlk kez gerçekleşen bu uygulamayla gazeteciler ve sınır dışı edilecek Filistinlilerin akrabalan duruşmayı izleyebilecek. (Fotograf: AP) AKKA centilmence atmosfer, varlık nedeni soy- kınm iddialanna dayalı terör örgütü ASALA'yı rahatsız etti ve Bedrettin Tn- nabaş'a yapılan saldırı ile 'bayrak gös- teıildi.' UzmanJar, ASALA'mn bu gös- terisinin bundan sonra zaman zaman tekrarlanabileceği analizini yapıyor. Ermeni lobisi, Türk-Amerikan ilişki- lerinde Ermenistan boyutlu bir 'yaban- a onsor' olmaya hazırlarurken, konu- nun bir de öbür yüzü bulunuyor. Yuna- nistan çeyrek yüzyıl Türk-Amerikan iliş- kilerini Washington uzerinden etkiledi, ama farkmda olmadan da Türkiye'yi ay- nı arenaya çekti. Yunanistan, son za- manlarda Batı Trakya Türkleri konu- sunda ABD'den sık sık darbe yiyorsa, bunda Türk diplomasisinin Amerikan insan hakları kuruluşlan ile geüştirdiği ilişkilerin rolü hiç de az değil. Ankarada BDT rahatsızlığıTürkive, Avrupa'da Konvansiyonel Kuvvet îndirimi Anlaşması'nın onayını, Rusya ve Ukrayna arasında askeri alanda yaşanan görüş ayrılıkları nedeniylegeciktiriyor. Ankara, özellikle cumhuriyetler arasında konvansiyonel güçlerin nasıl paylaşüacağını merak ediyor. SEMİH İDtZ ANKARA — Sovyet Karade- nız fılosunun paylaşımıyla ilgi- li olarak Rusya Fçderasyonu ile Ukrayna arasında geçen hafta yaşanan bunalım nedeniyle Türkiye, Avrupa'da Konvansiyo- nel Kuvvetler Antlaşması'mn (AKKA) onaylanmasını gecikti- riyor. Deniz kuvvetlerinin AK- KA kapsarruna dahil olmaması- na rağmen yetküiler, Rusya ile Ukrayna arasındaki gerginliğin "bmzı soru işaretlerine yol acan bir emsal olusturdaguau" bildi- riyorlar. p Varşova Paktı ve NATO'ya mensup Ulkeler arasında kasım 1990*da imzalanan AKKA An- laşması'na göre "Atlantik'ten UraMarV kadar uzanan alan içinde olmak üzere üç kategori- deki konvansiyonel silahta (tank, top ve zırhlı personel ta- şıyıcılan) karşılıklı indirimler öngörülüyor. tndirimler için Or- ta Avrupa'dan dışa doğru geniş- leyen halkalar şeklinde beş alan tespit eden anlaşmaya göre Türkiye beşinci alanda yer ah- yor. Bu alan içinde bulunan Sovyetler Birliği'nin "Kie?" ve "Odessa" askeri alt alanlan da doğrudan Türkiye'nin karşısın- da yer alan Varşova Paktı böl- geleri olarak saptamyor. Türki- Washington> daki görüşmedeFûistin heyetiilesüreceilişkin sorun çözüldü îsraiTden ikili görüşmeye 'evet' İsrail, Filistin ve Ürdün heyetlerinin yapacağ: genel toplantının ardından lsrail ve Filistin heyetleri ikili görüşmelere başlayacak. Israil- Suriye görüşmelerinde ise ilerlemesağlanamadı. Dış Haberler Servisi — Orta- doğu Barış Konferansı-'nın ABD'nin başkentinde süren üçüncü tur görüşmelerinde tsra- il ve Filistin heyetleri arasında, Filistin heyetinin kimlerden olu- şacağına ilişkin anlaşmazhğın giderildiği ve ikili görüşmelere başlanacağı bildirildi. Sağlanan anlaşmaya göre Fi- listin heyeti, ikisi Urdünlü on bir üyeden oluşacak. Aynı şekilde Ürdün heyeti de ikisi Filistinli on bir üyeden oluşacak. tsrail heyeti başkanı Eliakim Rubinstein, izlenecek yönteme ilişkin sorunlan gidermek ama- cıyla dün gece yapılan görüşme- lerin ardından bir açıklama ya- parak "Filistinlilerie sörece iliş- kin anlaşmazlıgı gidermiş bulunuyoruz" dedi. Önce tsra- il, Filistin ve Ürdün heyetlerinin katüacağı bir genel toplantı ya- püacağım belirten Rubinstein, ardından ikili görüşmelere geci- leceğini söyledi. VVashignton'da dün başlayan görüşmelerde Ürdün heyetinde yer alan Abdoi Salim MajaU de Filistin heyetinin 9'u Filistinli, 2'si Ürdünlü olmak koşuluyla 11 kişiden oluşacağun söyledi. Washington'da ABD Dışişle- ri BakanlığYnda yapılan dün ge- ceki ilk görüşmeler sonrasında gazetecilere bir açıklama yapan Filistin heyeti başkanı Haydar Abdül Şafi de "Yenideıı görüş- memiz konusunda göriiş birtigi- ne vardık" dedi. Şafi üç heyetin de katüacağı kısa bir toplantı ar- dından tsrail heyeti ile masaya oturarak ikiü görüşmeler yapa- caklanm söyledi. Filistin heyeti sözcüsü Hanan Asrevi de "Ar- bk koridor diplomasisi sona erdi" dedi. Filistin ve lsrail heyetlerinin ikili görüşmelere geçmeyi karar- laştırmalarına karşın tsrali- Suriye ve tsrail-Lübnan görüş- melerinde üerleme sağlanamadı- ğı bildirildi. lsrail heyetinin bir- kaç gün içinde ülkesine geri dö- neceğini acıklaması da Suriye tarafından tepkiyle karşılandı. lsrail heyetinin çarşamba gü- nü Washington'dan aynlabilece- ğini acıklaması üzerine bir ko- nuşma yapan Suriye heyeti baş- kanı Mavaffak ADaf, bansın ya- nm günlük bir iş oünadığını söyledi. Banşın sağlanması ko- nusunda iyi niyetli olan tarafm, sonuna kadar cauşması gerekti- ğini belirten Allaf, bu konunun önemini yineledi. ye'nin içinde yer aldıği beşinci ffianHaH tavanlar ise tanklar için 4700, toplar için 5500 ve zırhlı personel taşıyıcılan için 5500 ile sınnianıyor. Diğer taraf ülkelerle birlikte AKKA'yı imzalayan Türkiye, onaylanması için kısa bir süre önce antlaşmayı TBMM'ye sevk etmişti. Ancak ağustos darbe gi- rişiminden sonra Sovyetler Bir- liği'nin fiilen dağılması "merke- zi otorite" konusunda bircok so- ruyu beraberinde'getirirken son olarak Rusya ve Ukrayna arasın- da yaşanan gerginlik, belirsizJi- ği daha da arttırdı. Bu çerçeve- de bir diğer etken de Beyaz Rus- ya'mn eski Sovyet ordusunu kaynak alarak ulusal ordu ku- racağım açıklamasıydı. Tüm bu tartışmalann temsil ettiği coğra- fi alanın "Kiev" ve "Odessa" as- keri bölgelerini kapsaması ise Türkiye için konuyu daha da acil kıldı. Bu nedenlerle TBMM, Dışişleri BakanlıgYndan gelen öneriyi de değerlendirerek AK- KA'yı onaylamayı şimdilik erte- leme karan aldı. Ankara'daki askeri ve sivil yetkUilerin şu anda açıklığa ka- vuşmasım istedikleri konular ise şunlar: 1- Bağımsız Devletler Toplu- luğu'na dahil cumhuriyetler Sovyetler Birliği'nin uluslarara- sı taahhutlerine saygılı olacak- larını beyan ettiler. Ancak eski Sovyetler Birliği'nin silahlannı paylaşmak konusunda yaşanan bunalım bu taahhütlere gölge düşürdü. 2- Karadeniz filosu emsalin- de olduğu gibi her cumhuriye- tin AKKA çercevesinde sapta- nan alt tavanlar içindeki tank, top ve zırhh personel taşıyıcıla- nmn paylaşımı kavgasına gidip gitmeyecekleri de belli değil. Başka bir ifade ile bu tavanlan kendi aralannda nasıl paylaşa- cakları konusunda anlaşmaya varamazlarsa AKKA'mn hayata geçirilmesine olanaksız gözüyle baiulıyor. 3- AKKA'nın en önemli boyu- tunu "verification" (denetleme) konusu oluşturuyor. Egemen ol- duklanm vurgulayan cumhuri- yetlerin denetim konusunda va- nlan mutabakatlara uyup uy- mayacaklannı da zaman geçme- den beyan etmeleri gerekiyor. Yunanistan Dışişleri Bakanı Andonis Samaras ise Atina'mn Yunan tarihiyle bağlantıh olan "Makedonya" adını taşıyacak hiçbir ülkeyi tamyamayacağı gö- rüşünde ısrar ederken Bulgar meslektaşına Sofya'nın bu ko- nuyu yeniden gözden geçirme- sini "sahk" verdi. BüyükeiçiDr. Istvan Vasary, Macaristan - Türkiye ilişkilerini Cumhuriyefe (kgerlendirdi: Balkanlar'da istikrar ortak hedefMacaristan Büyükelçisi Dr. Vasary, Ankara'nın da Budapeşte gibi Yugoslavya'nın bütünJüğünü koruma düşüncesinin "hüsnükuruntu"dan öteye gidemeyeceği inancında olduğunu düşünüyor. Büyükeiçi, Balkanlar'da istikrarın iki ülkenin çıkarına olduğuna ve bölgede ekonomik işbirliğinin geliştirilmek istendiğine dikkat çekti. YONCA ÖZKAYA "Türkiye'nin Kafkasya ve Orta Asya^ da artan etldalig] aracıügı iie bölge is- dkraruıa katlada bnlanması Batı dttnya- sının yarannadır." Macaristan'ın Anka- ra Büyükelçisi Dr. Isrnuı Vasary, Türki- ye'nin bu bölgelerde artan etkinhğini "Pantürkizm tehlikesi olarak gönBedikJerini" belirtti. Büyükeiçi Dr. Vasary, Macaristan Dı- şişleri Bakanı Geza Jeszerszky'nin Türki- ye ziyareti öncesinde, iki ülke ilişkileri- nin durumunu Cumhuriyet'e değerlen- dirdi. Büyükelçiye göre bir yü önce plan- lanan, ancak gerek Dışişleri Bakam'mn yoğun temaslan gerek Türkiye'deki er- ken seçim nedeniyle bugün başlayacak ve "yojnn" tarihi gelişmelerle dolu bir dönemde gercekleşecek olan resmi ziya- retin gündemini "doğal" olarak, "dağı- bw Sovyeder BirHtifc Yngostavya krizT oluşturacak. "1991 kasumna kadar gekoeksd dış politika çizgisine aygun olarak son de- rece dcngeU ve tnesafeli bk yaklaşun iz- lejvn Ankara"run Sovyetler Birliği'nin dağüışı ve Yugoslavya'da yaşanan olay- lar sırasında attığı adımlar "çok cesurca" olarak niteleniyor. Büyükeiçi Dr. Vasary'ye göre Türki- ye, "NnJeobire" Kafkasya ve Orta Asya ile olan dil ile kültür bağlannın, öncele- ri beraberinde ekonomik yük getirse de bölgenin modernleşmesine katkı sağla- yacak "tek olanak" olduğunu fark etti. Macaristan, "Türkiye'nin her iki bdl- gede artaa etkinliginin gerek Kafkasya ve Orta Asya ülketerine gerekse Anka- ra'ya faydata olacagına" inanıyor. "Mo- dera vt laik" bir devlet olarak Türkiye, "DÖByaBin bu köşesine modern diişiin- celeri yayablir." Büyükeiçi Dr. Istvan Vasary, Budapeş- te'nin eski Sovyetler Birliği ile Yugoslav- ya'ya bakış acısını şöyle dile getirdi: "Her fld iüte de, dönyadaid siyasi kon- Joakttre aymnyor ve bo nedenle işlev- lcrW süıdibebflıiMİeıi için dcjjsmesi.gc- reidyor. Sovyeder Birliği parçâiandı. Yu- goatarya da parcalanma yofaua girdi. Macaristan, otaylaruı kacaubnaz tarihi geüsiınin bir parcası otdafn ioaacıyia aıMdakale etmek istemedL Ancak oiay- lara seyird kalmadı. Macaristaa, Sovyetler Biriigi'nin par- çaianma SÜRCÜM girdigi son bir baçnk yıl boyanca Ukrayna ve Rusya federas- yonn ilefflskBerİBİgetiştirdir Büyükeiçi Dr. Vasary'ye göre kan dö- kühnesinin önüne gecilemeyen Yugoslav- ya'ya karşı hem Budapeşte hem Ankara çok dikkatli bir yaklaşım benimsemek zorunda. Ancak Budapeşte'nin, Sırbistan'a bağ- h Voyvodina özerk bölgesinde yaşayan 500 bin Macann geleceğine kayıtsız İcal- ması söz konusu olmazken "Macar ve Sırp halklannuı nznn vadede ortak çı- karna oMnfa", "Yagosiayya'daki, özd- Hkle de Strbistan'daki iç savaşm Yugos- \mv halkımn cıkanaa oimadıfı' 1 düşünü- lüyor. Budapeşte, Türkiye'nin Yugoslavya krizmde taraflara karşı benimsediği den- geli yaklaşnnı yerinde bulurken Ankara 1 daki yetkililerin de Macar meslektaşlan gibi "Yngostavya'ıun birüginin koruna- s dosiincesiııin bir 'hüsnükunıntu'dan öteye gidemeyeceği göraşande birtestiklerine" inanıyor. Büyükelçiye göre Ankara ile Budapeş- te'yi Balkanlar bölgesindeki tarihi geç- mişleri bağlıyor. Bölgede banşın ve is- tikrann korunması her iki ülkenin de çı- kanna. Bölge ülkeleri ile ticari ve eko- nomik ilişkilerin geliştirilmesi isteniyor. "Macaristaa'iM Slovenya, Hırvatistaa ve Mr ölçüde Sırbistaa ve BOMM ile yakın fliskisi söz konum otmıktn Tiirkiye'ııİB BoMa-Henek, Makedoaya ve Sırbistaa ile olaa UiskOeriaİB yakınlıgı da tards- m* götürmez." Macaristan büyükelçisine göre Varşo- va Paktı üyesi iken ülkesinin NATO üyesi Türkiye ile ilişkiJeri "sonınsazda", an- cak "kibariık düzeyini de aşmıyordn". Mayıs 1990 tarihinde Macaristan'da de- mokrasiye geçilmesi ile "ideolojik engefler" kalkarken Budapeşte, dış po- litikasında birincil önceliğini AT üe kom- şu ülkelerle yakınlaşmaya veriyor. Macaristan Dışişleri Bakam'mn ziya- reti, böylesi bir dönemde, ekonomik ve külturel işbirliğinin geliştirilmesi amaay- la gerçekleştiriliyor. Hırvat-Sırp yine çatıgtı • BELGRAD (AA) — Yugoslavya'da Hırvat ve Sırp birlikleri arasında çatışma çıktığı bildirildi. TANJUG Ajansı, AT destekli ateşkesin yürürlüğe girmesinden sonra meydana gelen en şiddetli çatışma olarak nitelediği olayda 5 kişinin öldüğünü duyurdu. Ajansın haberine göre Macaristan sınınndaki Baranja bölgesinde Hırvat güçlerinin saldınsma Sırp güçlerinin karşüık vermesi üzerine iki Sırp, üç Hırvat öldü. Bir saat süren çatışmada iki Sırpın da yaralandığı bildirildi. Katimerini elegtirdi • ATtNA (AA) — tsviçre'rün Davos kasabasında bu ay sonunda yapılacak uluslararası ekonomi forumu çerçevesinde Yunanistan Başbakanı Konstantin Mıtsotakis ile Başbakan Süleyman Demirel arasında gerçekleştirilecek bir görüşmenin "zamansız" olacağı öne sürüldü. Yunanistan'm önde gelen gazetelerinden muhafazakâr eğilimli Katimerini gazetesi, Atina'daki diplomatik çevrelerin, Balkanlar'daki son durum ve Yunanistan'm dış politikada karşüaştığı güçlükler yüzünden, Türkiye ile Yunanistan arasında "özüne inilen" ciddi bir görüşme yapılmasımn sonuçsuz kalacağina inandıklannı bildirdi. Gürcü askeri konsey fesh • MOSKOVA (AA) — Gürcistan'da geçen hafta yönetimi ele aldıği açıklanan askeri konseyin kendini feshettiği bildirildi. Haberi veren Rusya televizyonu, bu konuda başka hiçbir aynntıdan bahsetmedi. Geçici Başbakan Tengiz Sigua daha önce yaptığı bir açıklamada, konseyin yönetimi en kısa zamanda geçici bir sivil hükümete devredeceğini bildirmişti. KazaJostan IMF kapısında • MOSKOVA (AA) — Kazakistan Cumhuriyeti, Uluslararası Para Fonu'na üyelik için başvurdu. Kazakistan Başbakanı Sergei Terescenko'nun imzasıyla IMF'ye gönderilen başvuru mektubu, bu ülkenin Dünya Bankası, Uluslararası Finans Kunımu ve Uluslararası Kaikınma Birliği'ne üye kabul edilmesi çağrısını da içeriyor. Jelev: KP darbe yedi • SOFYA (AA) — Bulgaristan cumhurbaşkanlığı seçimlerine "Demokratik Güçler Birliği" adayı olarak katılan ve gayri resmi sonuçlara göre ilk turda en çok oyu toplayan Jelyu Jelev, "Bulgaristan'da komünizm bu seçimkrle ağır bir darbe daha yedi" dedi. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin 2. tura kaldığına Sofya'da kesin gözüyle bakılıyor. Yasalara göre ilk turda adaylardan birinin cumhurbaşkam secilebilmesi için yüzde 50'den fazla oy alması gerekiyor. Lüksembuı^g için gösteri • BERLİN (AA) — Almanya'da eski komünist düşünür ve üderlerden Rosa Lüksemburg ve Karl Liebknecht'in öldürüImelerinin yıldönümünde büyük bir gösteri düzenlendi. Poüs yetkilileri, Birinci Dünya Savaşı sonrasında kaos içinde olan Almanya'da sosyalist bir devrim için savaşan, ancak 1919 yıhnda askerler tarafından öldürülen Rosa Lüksemburg ve Liebknecht'in mezarlannda yaklaşık 50 bin kişinin toplandığını beMrttiler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle