19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
OCAK 1992 EKONOMİ CUMHURİYET/13 rro ııo yaşında • Ekonomi Servisi — 146 bin üyesi bulunan fstanbul Ticaret Odası 110. ydına gLriyor. Oda'nın 110. kuruluş yılına girmesi dolayısıyla yazılı bir açıklama yapan Yönetim Kürulu Başkanı Atalay Şahinoğlu, Oda tarihçesi ve faaJiyetleri hakkında bilgi vererek Oda'nın kuruluşundan bu yana genel menfaatlerin ve ticarette dürüstlüğün konınması için çalıştığını söyledi. TYT Bank'tan faiz indirimi • ANKARA (AA) — Tiirkiye Tlırizm Yatınm ve Dış Ticaret Bankası (TYT Bank), faiz oranlarını 1 ile 2 puan arasında düşürdü. Banka yanndan itibaren 50 milyon liraya kadar olan Türk lirası vadeli mevduat hesaplarında, 1 ay vadeli mevduata yüzde 58, 3 ay vadeliye yüzde 71, 6 ay vadeliye yüzde 73, yıllık mevduata da yüzde 74 faiz verecek. Tekel 2000'in yıikselişi • ANKARA (ANKA) — lYurtiçi sigara satışı 1991 yılında, bir önceki yıla göre jyüzde 0.4 oranında •.azalarak 76.4 bin tona jgerilerken, Tekel 2000'in satışı yüzde 79 artarak 8 ibin tona yükseldi. Böylece Tekel 2000'in toplam satış içindeki payı yiizde 6'dan lyüzde 10'a çıktı. Tekel İGenel Müdürlüğü'nden edinilen verilere göre, yerli jfiltreli sigaralann satışları ;geçen yıl yüzde 0.1 loranında azalarak 52.5 bin ttona geriledi. Buna karşılık •yerli filtresiz sigara satışlan iyüzde 11 oranında arttı ve 4.3 bin ton oldu. Avrupah işverenler i • ANKARA (AA) — Avrupa Sanayi ve İşveren Konfederasyonları Birligi (UNICE) Başkanı Carlos Ferrer yarın Türkiye'ye geliyor. Türkiye İşveren Sendikaları JConfederasyonu'nu (TÎSK) fciyaret emacıyla Türkiye'ye gelecek olan Ferrer onuruna TİSK Başkanı Refik Baydur aynı gün bir akşam yemeği verecek. Yemeğe, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü de katılacak. İşadanıları dernegi • ANKARA (AA) — Edirne, tzmir ile Elazığ sanayici ve işadamlan dernekJerinin kurulmasıyla, sanayici ve işadamlan deraekleri sayısı 23'e ulaştı. Ankara Sanayici ve İşadamlan Derneği (ASİAD) Başkanı ve Sanayici ve İşadamlan Dernekleri Konseyi Başkanı Veli Santoprak yaptığı açıklamada, EDSİAD, ELSİAD ve IZSİAD'ın faaliyete geçtiğini belirtti. Üaşar grubu Rusya'da • ANKARA (UBA) — Yaşar Holding, bu yıl Rusya Federasyonu'ndaki 5 şehirde 105 milyon dolarlık (takriben 600 milyar lira) beş fabrika gerçekleştirecek. Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı DUer Bilgin, "Karadeniz kıyısında Krasnodar, Hazar Gölü kıyısında Astrakhan, Volga boyunda Lipetsk, Volskij ve Belgorad ^ehirlerindeki beş fabrikayı 18 ayda tamamlayacağız" dedi. Irak'a ambargo kalkıyor • ANKARA (UBA) — Irak'a petrol ambargosu kalkıyor. Kerkük- Yumurtalık petrol boru hattının, şubat ayının ortalarından itibaren çalışmaya başlayacağı bildirildi. SÜRÜCÜ KURSU HaftaSonu 18 0cak Hafta Iç 20 Ocak (Gündüz-Akşam) TAKStTLE KADIKÖY (Sojjutluçeşme Camıı yanı) Te 349 1824-3360206-3360279 Fax 349 18 25 lş vetşçi Bulma Kummufûmcüiksektörününfıgümn ihtiyacınıkarşılayacak Işsizler Wtist' olacakİş ve İşçi Bulma Kurumu aybaşından itibaren televizyon dizileri ile reklam ve sinema filmlerinde rol almak isteyenlere iş bulmayabaşladı. BÜLENT KIZANLIK ~ İşsizler, bundan sonra şöh- ret kapılarında da iş araya- caklar. İş ve İşçi Bulma Kuru- mu. televizyon ve sinemanın eleman ihtiyacını karşılayan ajansların tekelini kaldırarak, kuruma başvuran işsizlere fılmcilik sektöründe iş bulma- ya başladı. İş ve İşçi Bulma Kurumu'nun, fılmlerde rol al- mak isteyen işsizlerle ilgili ola- rak İstanbul'da oluşturduğu iş bulma merkezi de ay başın- da faaliyete geçti. TRT ile özel sinema ve rek- lam şirketlerine uyanda bulu- narak, kurum dışındaki yol- lardan eleman bulmalannın İş Kanunu'na aykırı olduğunu bildirdiklerini belirten İstan- bul şube müdürü Ali Çolak "İş ve İşçi Bulma Kurumu olarak bugüne kadar ajanslar tarafından yürütülen işi iistle- nerek, bu piyasada çalışan in- sanlann sömürülmesini önle- meye çahşıyoruz" dedi. Ali Çolak. ajansların iş buldukla- rı kişilerden " komisyon" adı altında haksız kazanç sağla- dıklannı söyledi. Bu ajansları belirleyerek haklannda kanu- ni işlem yaptırdıklannı anla- tan Çolak. İş ve İşçi Bulma Kurumu'nca, bu sektörde iş bulunan kişilerin sosyal gü- venceye kavuşturulması için de çalışmalann sürdürüldü- ğünü bildirdi. Televizyon dizileri ile sine- ma ve reklam filmlerinde rol almak isteyenlerin İş ve İşçi Bulma Kurumu'nca İstanbul Tophane"de oluşturulan mer- keze başvurmasını isteyen İs- tanbul Şube Müdürü Ali Çolak. başta TRT olmak üze- re sektörden yoğun eleman talebi geldiğini söyledi. Film- lerde rol almak isteğiyle baş- vuranlara fotoğraflı bir form doldurtarak, özelliklerini be- lirlediklerini ve hangi tip rolle- ri üstlenebileceklerini sorduk- lannı anlatan Şube Müdürü Ali Çolak. daha sonra TRT ya da özel şirketlerin elemanlar arasından seçim yaptıklannı belirtti. Ali Çolak, "Şu anda çekimleri siiren Kurtuluş adlı televizyon dizisine figüran gön- deriyoruz. Ayın 6'sında 70 kişi gönderdik. göndermeye de de- vam ediyoruz. Bu dizide rol alanlara TRT günde 55 bin lira iicret ödüyor. Filmcilik sektö- ründe ay başından bu yana günlök iş bulduğumuz kişi sayı- sı 150'ye ulaştı "dedi. Geçen ağustos ayında çeki- mine başladıklan dizide rol alacak figüranlan yılbaşından bu yana Iş ve İşçi Bulma Ku- rumu'ndan sağladıklarını be- lirten Kurtuluş dizisi yardımcı prodüktörü Mustafa Şen, "Rol alanlara günlük brüt 75 bin, net 54 bin 500 lira ödüyo- ruz" dedi. Mustafa Şen, "Ajanslar kişilerin iizerinden farklı ücretler alıyorlardı. Ba- zen ödemeyi rol alana değil, onu gönderen ajansa yapıyor- duk" şeklinde konuştu. TRT Ankara Televizyonu Müdürü Atilla Oray da İş ve İşçi Bulma Kurumu'nun 2 hafta kadar önce başlattığı yeni bir teşki- latlanma çerçevesinde filmler- de rol alacak eleman ihtiyacını karşılamaya başladığını be- lirtti. TRT dizilerinde rol alan figüranlara 55 bin lira ile 75 bin lira arasında brüt ücret ödediklçrini kaydetti.Atilla Oray, "İş ve İşçi Bulma Kuru- mu film sektöriine bu anlamda sadece figüran temin edebilir. Kameraman ya da yönetmen için kurumdan eleman sağlan- ması düşünülemez. "dedi. Sanayicinin özleıııi bankacılık Ekonomi Servisi - Finansman güçlük- 1 leri, kredi maliyetlerinin yüksekliği, talep yetersizliği ve ekonomideki belirsizlik or- tamı, sanayiciliği, sanayicilerin gözünde de "cazip" olmaktan çıkardı. İSO'nun "Türkiye özel Kesim Imalat Sanayii'nde Firma Devranış Kalıpları ve Yatınm Kararlan" adlı raporunun so- nuçlan açıklandı. İmalat sanayiinin "fotoğrafını" çek- mek amacıyla hazırlanan raporda sırala- nan bulgular özetle şöyle: • Yabancı sennaye, sanayinin finans- raanında önemli rol oynamadı. • Türk fırmalan, dünyadaki teknolojik düzeyin ve atılımm gerisinde kaldı, ileri teknolojiye geçememe nedenleri, "im- kânsızlık", "pazar sorunu" ve "emeğin ucuzluğu". • Teknolojik gelişimin hızlanması içta sanayinin desteklenmesi şarttır. • Orta ve büyük firmalann yatınm eği- limlerinde düşme var. Firmalann yüzde 38'i yeni yatınm planlıyor. • Yeni yatınm planlamamanın en önem- li nedeni şartlann belirsizliği. Bunu kredi maliyetleri, rınansman güçlüğü ve talep yetersizliği izliyor. • Sanayicilerin büyük çoğunluğu üc- retlerin enflasyona endekslenmesinden yana. • Son bir yılda firmaların yüzde 48'i işçi çıkardı. Bu oran büyük firmalarda yüzde 70. • İşçi çıkarmalar ekonomik nedenlere dayanıyor. Sendikalann varhğının işçi çıkanlmasını önleyici ya da yokluğunun işçi çıkanlmasını kolaylaştıncı etkiler yapmadığı görüldü. • Firmalar yüzde 80'e yakın oranda Körfez krizinden etkilendi. Kriz süresince firmaların yüzde 81'inin girdi maliyetleri arttı, yüzde 91'inin satışları azaldı. • Sanayicilerin yaşam standardı beş yıl öncesine oranla yükseldi. • Firmalar en büyük tehlike olarak iç talebin azalmasını, ikinci büyük tehlike olarak da rınansman maliyetlerinin yük- selmesini görüyorlar. • Küçük ve orta ölçekli fırma sahipleri- nin dörtte biri, büyük fıntıa sahiplerinin ise yüzde 5'i şirketini satmayı düşünüyor. • Sanayicilerin en kârlı gördükleri alan bankacılık. Bunu gayrimenkul ve döviz alım satımı izliyor. • Küçük fırma sahiplerinin yüzde 34'ü. orta büyüklükteki firma sahiplerinin yüzde 41'i, büyük sanayicilerin ise yüzde 16'sı sanayici olduğuna pişman. Raporun tanıtımı dolayısıyla düzeple- nen basın toplantısında konuşan İSO Başkanı Memduh Hacıoğlu, küçük ve or- ta ölçekli firmalar için yeni fınans yollan bulunmasını, bölgesel finans kurumlan- nın oluşturulmasını ve bankacılık sektö- rüne de serbestliğin getirilmesini istedi. Yüksek faizi "Türkiye'nin belası" diye ni- teleyen Hacıoğlu, "Yüksek faizden kur- tulmadan sanayileşemeyiz, büyüyemeyiz" dedi. VesteFin biııas Garanti'ninEkonomi servisi-Bir süreden beri genel müdürlük binası arayışlarını sürdüren Garanti Bankası Vestel'in Maslak'taki inşaatı tamam- lanmak üzere olan binasını satın alıyor. Şu anda 5 ayn bi- nada bulunan genel müdürlük birimlerini tek bir çatı altında toplamak isteyen Garanti Bankası'yla, Vestel arasında binanın satışıyla ilgili yapılan görüşmeler hemen hemen so- nuçlanmak üzere. Vestel'le yaptıklan görüşmeler sonucunda belli mutakabatlara vardlklannı ve artık satışın neredeyse bir-iki tapu işlemine kaldığın dile ge- tiren Garanti Bankası Genel Müdürü Akm Öngör konuyla ilgili olarak şunları söyledi: "Halen görüşmeler devam etmekle birlikte şunu açıkça söyleyebilirim ki çok önemli mesafeler aldık. Büyük olasıhkla satış işlemi 1-2 gün içinde sonuçlanacakttr. Ancak yapılması gereken son bir iki rötuş daha var. Binanın tapu- suyla ilgili işlemler henuz ta- mamlanmamış durumda. Bun- lar da çözümlendikten sonra sanıyorum bina bize gecmiş olacak" Garanti Bankası yet- kilileri bina arama zorunlulu- ğunun yalnızca şimdiki dağı- nık durumlanndan kaynak- lanmadığını, son yıllarda bankacılık sektörünün Mas- lak ve 4'üncü Levent taraflan- na kaymasının da bu kararla- nnda etkili olduğunu belirti- yorlar. " Tahsin Karan" ise. "Gerçi Garanti Bankas-'yla aramızda binanın satışıyla ilgi- li pazarlık devam ediyor ve ama biz satmaya niyetliyiz. Bir kere de el sıkıştıktan sonra ar- tık bizim için ortada herhangi bir sorun kalmaz" dedi. Ga- ranti Bankası'nın Vestel'in Maslak'taki binasını satın alacağı yolundaki söylentiler geçtiğimiz hafta boyunca şir- ket hisselerinin borsada prim yapmasına neden olmuş ve Vestel hisseleri haftayı yüzde 13.4'lük bir değer artışıyla ka- patmıştı. Vestel'in Maslak'ta yaptırdiğı bina Garanti Bankası'na genel mü- dürlük olacak. (Fotoğraf: KADİR CAN) İKV Başkanı Jak Kamhi üîşküeri değerlendirdi AT ile iliskilerde zor dönem YAPRAK OZER 1991'i "renksiz" kapayan Türkiye-Avrupa Topluluğu ilişkileri, 1992 yılına çok umut- lu girmedi. İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV), Başkan Jak Kamhi ve yönetim kurulu üyelerinin ka- tıldığı bir toplantıyla Türkiye ve Avrupa Topluluğu'nun geçmişi ve geleceğini değer- lendirdi. Kamhi, bir yüın parlak görünme- yen bilançosundan, Avrupa Topluluğu'nun kendisi kadar Türkiye'yi de sorumlu tuttu. Türkiye-AT ilişkileri 1991 yümda önem- li bir aşama kaydetmedi. 1987 yılında tam üyelik için başvuran Türkiye 30 eylül tari- hinde toplanan Ortaklık Konseyi dışında, başta Türk basuunda adından sıkca soz edi- len Dördüncü Mali Protokol olmak üzere önemli sorunlardan hiç birinde ilerleme sağ- layamadı. Ortaklık Konseyi de Türkiye'nin kronikleşen sonınlanna cevap bulmaktan uzakta kaldı. Türkiye ile Topluluk arasın- da yaşanan sorunlara ilave olarak dünvada meydana gelen değişiklikler de Türkiye'nin AT nezdinde önemini düşürürken, Kamhi1 nin ifadesiyle AT, Türkiye'yi dosyamn en al- tına koydu. Türkiye'nin Toplulukla ilişkilerini 1992 yılı için şekillendirecek konu başlıklan ise birbirinden farklı. Bunlann başmda, yıl so- nuna kadar ortak dış politika ve ortak gü- venlik politikası oluşturmayı hedefleyen Topluluğun, savunma birimini oluşturacak Batı Avrupa Birligi (BAB) içinde Türkiye1 nin yerinin olmaması geliyor. Türkiye'nin 92'de karşüaşmayı beklediği konulardan biri de Matutes Paketi. Paketin içinde en popü- ler öğe, Yunanistan'ın ısrarlı vetosuna he- def olan 600 milyon Eculuk Dördüncü Mali Protokol. Diğer unsurlar, iş çevrelerinin şu sıralarda pek de sıcak bakmadığı, 1995 so- nuna kadar gümrük birliğinin sağlanması konusu ve Türkiye ile siyasi kültürel işbir- liğinin canlanması ile sermaye-teknoloji transferinin özendirilmesinden oluşuyor. Cumhurbaşkanı Tlırgut Özal'uı ifadesiyle "uzun ince" AT yolunda 1992 itibanyla Türkiye'nin karşı karşıya kalacağı, dikkate değer öğelerin başında ise birleşerek Avru- pa'da devleşen Almanya yer ahyor. Almanya bu konudaki önemini hissetir- meye başladı bile. 1992 yılı içinde daha çok Türk özel sektörünü etkileyecek gelişmele- rin başmda "yeşil nokta" gibi uygulamalar geliyor. Almanya'yı, İngiltere ve Fransa'mn izleyeceği uygulama, nihai tüketim ürünle- rinin ambalajlanmn çevreye uygun olduğu- nu gösteren "yeşil nokta" işaretlerinin am- balajlann üzerinde yer almasını şart koşu- yor. özellikle tekstil sektöründe ortaya çıkan bazı somut uygulamalar, Almanya'ya ihra- cat yapan tekstilciler arasında panik yara- tınca Giyim Sanayicileri Derneği acil olarak toplanarak çeşitli tedbir kararlan aldı. Bu kararlarda, "yeşil nokta"nın öncelikli ola- rak Türkiye'de de uygulanması gerektiği üzerinde duruluyor. İkinci tedbir ise en azından bir süre için Almanya'ya yapılacak ihracatta ambalajın yurtdışından getirilme- TUKETİCİ GOZÜYLE MERAL TAMER Taklit 501 'ler cirit atıyor LEVI'S 501'lerin ne kadar popüler ve "dayanılmaz " olduklannı, ilk kez 4-5 ay ka- dar önce yaptığım bir Amerika gezisinde fark ettim. Bir grup gazetectyie birlikte iş gezisi için gittiğimiz Amerika'da, neredeyse her gazeteci arkadaşımm cebindeki "slpartş" listesinde "birkaç 501" yer alıyordu. Hk? aklımda olma- dığı halde ben de kızıma bir LEVI'S 501 al- dım ve 40 dolar (o günkü değeriyle 200 bin lira) ödedim. Türkiye'ye döndükten sonra baktım ki bu 501 'ler müthiş moda. LEVI'S magazalannda bulunmuyor, (hâlâ bugün de bulunmuyor). Bi- rilerinin tek tük getirttikleri gerçek 501 'ler ise o günlerde 1 milyon lira dolaytannda bir fi- yattan satılıyor. Sonra Osmanbey - Nisanta- şı'nda dotaşırken işportada bile 100 bin lira- ya LEVI'S 501'ler gördüm. Tabii ki bunlar taklrtti... Ama LEVI'S'lerin daha "kalltell" taklrt- leri de varmış anlaşı- lan. Nitekim bunlar- dan birini okurumuz Mualla Başdoğan 550 bin liraya torunu- na almış. Yine Os- manbey'deki bir ma- ğazadan. Ancak LE- VI'S mağazalarından değil kuşkusuz. Zaten onlara sorsanız "yok" diyorlar. Ne var ki pantdon, aradan daha 1 ay geçmeden ağ kısmın- dan, dikişlerinden ve ön kısmından erimeye başlamış. Okurumuz pantolonu satın aldığı yere götürdüğünde ise "Siz makasla kesmissiniz. Yoksa böyle ohnazdı. Bu It- hal malıdır, değiştirmemiz söz konusu değil" demişler. Mualla Başdoğan konuyu bize aktannca ar- kadaşımız Nuray Köroğlu da satıcı mağaza- nın yetkilisiyle görüştü ve ısrarta "kotun ma- kasla kesüdiği" yanıtını aldı. Kotu görmedi- ğimiz için kim haklı, kim değil saptamamtza imkân yoktu. Ancak okurumuz, bilinçli tüketi- ci olarak hakkını aramakta kararlıydı ve İstan- bul Ticaret Odası'na başvurdu. Tabii şansı da yaver gitti. Kendisi tekstilci olan İTO Başkanı Atalay Şahinoğlu blucini bizzat inceledi ve bu pan- tolonun elle kesilmiş olmasının mümkün ola- mayacağı, kumaş iştenirken bir yanlış muame- le sonucu makavemetsiz hale.geidiği sonucu- na vardı ve arabasına atladığı gibi etinde pan- tolon satıcı fırmaya gitti. Pantolonu gösterdi, gerekçelerini anlattı ve yerine yeni bir panto- lon olarak Mualla Basdoğan'a iletti. Şahinoğlu bu konuyla ilgili olarak şöyte diyor: "O yırtık yerteıi gördüm. Parmağınızla bastınp çeMnce delik büyuyüveriyor. Oy- sa Uucin kumaşı çok mukavlmdir. Hatta TV veski Mianta gösterllan blucln rektamlı rrnı hatartarsHHz. Nasıl iki araba üd tarafa ç ^ Myordu da Mucin yırtılmıyordu... Bu dsnll mukavim bir kumasta makasla bir dsNk aç- sanız bile parmağınızı sokup da bu d«liğl buyütomazsiniz. Doiayısryla tüketici kesinHMe hakJrydı. At- ladım arabaya, grttim ve pantolonu değtş- tlrdlni. İTO Başkanı Şahinoğlu'nun gosterdiği bu hassasiyet çok önemli. Ayrıca Şahinoğlu, İTO'nun tüketiciyi koruma konusunda neyi ne- reye kadar yapabileceğinin de bilincinde ve açık yüreklilikle diyor ki': "Ticaret Odası olarak biz bu ise 06- nül verdlk, ama ça- lışmalanmız bir nok- tadan ileriye gide- mez. Ben de sahsen her tüketicinin matt- nı alıp mağaza ma- ğaza dolasamam. Bizlm çeşrtH yayin- tarta, TV konusmato- nyta vs. yapmak Is- tedlğlmlz, kamuo- yunda böyle bir nos- yonun, böyle bir bi- llncln oluşmasını sağlamaktır. Bu bi- linç olussun ve tüke- tksi kendl örgutierlnl kursun Istiyoruz." Evet, Şahinoğlu'- nun da dedtği gibi iş dönüp dolaşıp tüketi- cinin kendi örgütünü kurmasına dayanıyor. Tüm yazılarımızı alt alta koysanız, çıkan so- nûç aynı... Bu arada LEVI'S mağazaları koordinatörü Tuncay Yassıtepe'den de okurlarımıza LE- VI'S 501'lerin gerçekleriyle taklitlerini birbir- lerinden nasıl ayıracakları konusunda bir me- saj var. Yassıtepe diyor ki: "hhal diye 300 bine, 500 bine satılan 501 'lerin gercekten tthal otdugunu Mç san- mıyorum. İstanbul'da bu isin ticaretini ya- pan çok sayıda insan var ve çesltli fiyat ve kalltelerde takttt 501 'ler piyasada... Gerçek 501'lerin ise içlerinde, yıkama etiketinde ül- kelerin üretim kodu ve üretllolğl yıl yazar. Btudnln arkastnda derl etiketi OHJT. Duğme- lertnin arkastnda ise T-85 yazar. Tüketici bt- zlm logomuzu görmeden LEVI'S almastn. Logoyu hatırtayamıyorsa bir LEVTS mağa- zasına girip danıssın." T Ü K E T İ C İ N İ N S E S I Hangi demeğe üye olayııri? 7 yıldır emekli eczacıyım. Bu zaman içinde daha çok okuyup düşünme fırsatım ol- du, ama ilk yazıyı size yazıyo- rum. Adeta yazı yazmayı unut- madığıma sevineceğim. "Kaç demeğe üyesiniz" başlıklı yazınız beni size yazmaya zor- ladı. Senelerce okuyup düşü- nüp de dilsiz kalmaya alışa- madım. Bazı zamanlar sokak- lara çıkıp bağırmadığıma şa li derinden htssetmeme rağ- men hiçbir derneğe üye deği- lim. Bunda faal yaşımı geçmiş olmamın yanı sıra bu dernek- lerin sesini yeterince duyura- maması da önemli etken. Bir diğer önemli nokta ise sizin cümlenizle "kendlnize uy- gun, dürüst çalıstığına Inarv dığınız demek." Ya bunu na- sıl öğreneceğiz? Demek seçimi konusunda şryorum. Örgütlenmeden sesi- yardımcı olur musunuz? Ner- mi duyuramayacağımı bu den- min Hatipoğlu-İstanbul Bten ancak tüketiciler konusunda siza fikir verabi- lirim. 1990 yılı süresince gazetede birlikte çalışbğt- mız arkadaşımız Ayşe Akman'ın, yine çoğunluğu Cumhuriyet okurlanndan oluşan çalışma arkadaşla- rıyla birlikte kurduğu Tüketiciyi Koruma Demeği'ni size önerebilirim. Telefon: 349 85 70. Adres: Osman- ağa MahaHesi, Reştt Efendi Sok. Çe/ürV işhanı 66/14 Kadıköy Faiz nezaman başlar? 21 Haziran 1991 günü 40 milyon liralık emekli ikrami- yemi Ziraat Bankası Pertek- Tunceli şubesine 1 ay vadeli olarak yatırdim. 21 haziran, bayram öncesindeki son iş günüydü. 40 milyonun faiz tu- tarı olan 15 milyon lirayı tem- muzda çekmedim. Daha son- ra 22 ağustosta aynı bankanın İzmir-Karşıyaka şubesine gi- derek birikmiş faizimi almak istedim. İşlem sırasında ban- ka görevlisi, bayram tatili sü- resince faiz işlemediğini bu nedenle ağustosun 2Tsine ka- dar beklemem gerektiğini söy- ledi. Aksi halde eğer para çe- kersem, ağustos vadesi bozu- lacaktı. Bu arada Pertek şube- siyel işlem başlamıştı. Ben iş- lemin kesilmesini, parayı çek- meyeceğimi söyledim ve baş- ka çare olup olmadığını sor- dum. Bunun üzerine banka görevlisi Hertek şube müdü- ründen olumlu yanrt aldığını, benim 22 ağustos günü çeke- ceğim parayı, 27 temmuzda çekmişim gibi gösterecekleri- ni belirttiler. Bu durumda ben temmuz faizi olan 1.5 milyon lirayı aldım. Geri kalan 40 mil- yon anapara ile 15 milyon li- ralık ağustos faizinin de İz- mir'e havale çıkartılmasını is- tedim. Ne var ki 20 gün sonra gittiğimde sadece 40 milyon li- ra vardı. Bana muhatap olan banka görevlisi Pertek'i aradı ve bu arada söz konusu vaa- di yapan müdürün tayininin çıktığını söylediler. Ben tüm paramı çektim. Sonra Anka- ra'daki genel müdürlüğe duru- mu bildirdim. Müdürün tayini gercekten çıkmış. Acaba za- ten gideceğini bildiği için mi bana boş bir vaatte buiunmuş ve beni zarara uğratmış? Mtf- tah Aygün - İzmir fArkadaşunız Nuray Köroğlu, Ziraat Bankası yet- kilileriyle görüştü ve tüm bankalarda faizin bir son- raki iş gününden itibaren işlemeye başladığını, do- layısıyla 21 haziran cuma gününden sonraki ilk iş gü- nü 27 haziran perşembe olduğu için faizin bu tarih- ten itibaren yürütüldüğünü öğrendi. Ziraat Bankast nin bu noktada yanlış bir işlemi yok. Başka bankala- ra da para yatırsa, aynı işlem uygulanacaktı. Banka müdüriinün verdiği söze gelince... Orada bir hata var. Her zaman söylüyoruz, sözlü vaatlere kanmayın, ya- zılı belge isteyin diye... Eğer okurumuzun elinde de yazılı bir belge olsaydı, sanırız böyle bir yanlış anla- ma meydana gelmezdi. En azından faizini 5 gûn son- ra ceker, 1.5 milyon lira kayba uğramazdı. URETICIYE TEŞEKKUR Şişli'deki Letemps optik mağazasından 1990 yılında Movado marka attın kapla- ma saat aldım. 15 yıl son- ra saatin kordonunda be- yazlaşma oldu. Başvurdu- ğumda hemen beyazlaşan saatimi alarak yerine yeni- sini verdiler. Selahattin Bozkurt - istanbul Ceyo üzmedi Yaz başında Ceyo marka terlik aldım. Üst kısmı çok kısa bir sürede yırtıldı. De- falarca tamirciye diktirme- me rağmen sorunumu hal- ledemeyince durumu tele- fonla fırmaya bildirdim. Ba- na hemen teriikleri gönder- memi söylediler. Ve aynı gün paketi götüren arkada- şıma terliğin üst bandını değiştirip geriye vermişier. Jale Mlndanoğlu - istanbul Çağın Optik sevindirdi Çağın Optikten afdığım göztüğün camında bir süre sonra dökülmeler oldu. Ca- mı inceltilmiş, hafif, yansrt- malı bir gözlüktü. Durumu aldtğım firmaya ilettiğimde hemen ilgilendiler ve ara- dan 6 ay geçmesine rağ- men herhangi bir ücret ödemeden gözlüğü yeni- siyle değiştirdiler. Bimur Varlık - İstanbul Arçelik'injesti Uzun bir süre önce aldığh mız Arçelik marka 2 kapılı buzdolabı, ilk günlerden iti- baren buzlanma ve eritme sorunu çıkartmaya başladı. Birçok kez servis geldiği halde, ancak geçtci çözüm bulunabiliyordu. Bu arada garanti süresi geçti. Sc- nunda Arçelik Tüketici Danısma Merkezi'ne baş- vurmaya karar verdim. So- runumuzu aktardığımda il- gilendiler ve Moda'dan yet- kili servis gönderdiler. Kısa bir süre sonra da buzdola- bı, aynı nitelik taşıyan daha yeni bir modelle değiştiril- di. Atilla Akın - İstanbul
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle