15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Tl OCAK 1992 HABERLER CUMHUkİYET/3 TRT Yönetim Kurulu, 2'ye karşı 4 oyla programm yayından kaldırılmasına karar verdi TnRTekram,32. Gün'e kapandıTV Serrisi — Gazeteci - Ya- - Mchmet AH Birud tarafın- dLan hazırlanan "32. Gön" adb tuaber program yayından kaldı- nl-dı. Programla ilgili sözieşme fesbedildi. TRT Genel Müdünı Kerim A y d ı n Erdem başkaniığvndaki T R T Yönetim Kurulu 32. Gün konusunda karar almak için dO-n toplandı. Toplantıya Akııı Gtiüvcndik, Ersin Çamoglu, Gül- lefcla Samaaa, Ozcan Özal ve Mehmet Özel'ın katıldığı, kara- rın ikiye karşı dört oyla alındığı bil«lirildi. Toplantıda uyelerden HflKim Kamoy yer almadı. "Yaklaşık Qç saat süren top- lantıda "32. Gün" üe ilgili ya- pın sözleşmesinin feshedilmesi veprogramın yayından kaldınl- misı karan aiındı. 3u kararda, Başbakanük Ytksek Denetleme Kurulu mü- fetişlerinin söz konusu prog- ranla ilgili yolsuzluk iddialan kcnusunda önceki gün başlat- tıktan sonışturmanın etken ol- duğu belirtildi. Toplantıya kanlan bir yöne- tin kurulu üyesi karann U2un taıtışmalar sonunda aJındıgını sö'ledi. Aynı uye beğenilen ve izknen bir program olan "32. Gto"ün bazı zorluklardan kal- dınldığını sözlerine ekledi. Programın kaldırılmasına çıkanlar, yargıya intikal etmesine karşın suçu sabit gö- rülmeyen Mehmet Ali Birand'ı "Şu anda soçsuzdur. Onan için programın devam etmesi gerekir" diye savundular. TRT Genel Müdürü Kerim Aydın Er- dem'in bir yıldır tartışüan ve bflyük suçlamalar yapılan bu konunun artık çözülmesi gerek- tiğini söylediği öğrenildi. Yürü- yen bir sözieşme olduğu için programın yapımcısı Karacan'- ın tazminat davası açma hakkı- nın bulunması toplantıda tartış- malara neden oldu. TRT Yönetim Kurulu'nun, 32. Gûn programının sözleşme- sinin feshi ve yayından kaldınl- ması karan üzerine, gazeteci- yazar Mehmet Ali Birand bir açıklama yaparak, TRT yöneti- mini "basiretsiziikle" suçladı. Birand, yazüı açıklamasında, kendisinin ve birlikte çalıştığı ekibin veTemeyeceği hesap bu- lunmadığını bildirerek, şöyle dedi: "Yıkıtmakta olan TRT kunı- mı, bugüne kadar sahip oldu- gu en kaliteii, en çok ödüllii ve en çok begeni kazanan yapımı böyiesiiK hovardaca harcayarak yönetimdeki basiretsiznğin en açık öroeklerinden birini daha vermiştir. 1985'ten beri yapageldigimiz 32. GÜB programı bugüne ka- dar TRT'den en ufak Mr destek görmediği gibi sttrekli engeUe- meierie karşılaşmıştır. Gerek knnım içinde, gerekse yanh ba- sında bazı iDsanlaruı içine gir- digi büyük kıskançlıgın bu so- nuçta büyük paya sahip olduğu- na inanıyoruz. Kimi tck yanlı, Idmi eksik bil- gilere dayanılarak 32. Gun programı gazete sütunlannda suçlanmış, gerçegi ortaya çıka- racak otan tarafsu mahkemenin karan beldenmeden yargHanmış ve idam edilmiştir." Mehmet Ali Birand, yaptığı Apo röportajı nedeniyle DGM'de hakkında açılan dava- nın sonucu beklenilerek 32. Gün programına dokunuhnadığını da hatırlattığı açıklamasında, daha sonra şu göriişlere yer ver- di: "lş kdşnllanmn ağırhğı ve baa mnhasebe kanşıküklan ne- deniyle buyük bir bölümünün yttzünü dahi görmedigim beige- lerde meydana geten bir anlas- mazlık, boyntlan inanılmaz bi- çimde büyütülerek kamnoynna Ukdim edilmiştir. Bemim ve birlikte çauştıgım ekibimin veremeyecegi besabı yoktar. 32. Gün'tin TRT'de yayun- lanmayacak olması bizûB için degU, TRT için bk kayıptır. Bu kararla 32. Gün'ün bittigini sa- namlar yanıldıklannı çok gecme- den anlayacaklardır. TRT kısa taribinde çok genel müdiir de- giştirmiş ama 32. Gün hep var olmnştnr, yine de var olacak- ür." Daha sonra Cumhuriyet mu- habirinin sorulannı yanıtlayan Birand karan bizzat Kerim Ay- dın Erdem'in verdiğini söyledi. Birand basında çıkan yazılann Genel Müdür'ün karanm bü- yük ölçüde etkiledığuıi sözleri- ne ekledi. Mehmet Ali Birand, "Bnn- dan sonra eldp olarak ne yap- mayı döşiniiyorsıuMu" sorusu- na "Birçok teklif var" yamtını verdi. Cudi operasyonu şimdilik durdu Güneydoğu'ya askeri sevkıyat Cudi Dağı ve eteklerinde, PKK'ya karşı 3 gündür sürdürülen hava ağırlıkh operasyonlar dün durduruldu. Diyarbakır, Şırnak, Bingöl, Muş ve Mardin illerine ağır silahlarla donanmış komandolar sevk ediliyor. Konuyla ilgili henüz resmi açıklama yapılmadı. DtYARBAKK (Cumhuriyet) — Güneydoğu'da kanlı eylemler gerçekleştiren PKK'ya karşı üç gün önce Cudi Dağı eteklerinde havadan ve karadan başlaülan operasyona kötü hava koşullan yûzünden ara verildi. Ancak bölgeye geniş çapta askeri sev- kıyat yapıldığı izleniyor. Batman ve Diyarbakır'dan kalkan F-104 savaş uçaklannın PKK'lılann banndıklan nokta- lan bombalamasıyla başlayan askeri harekât, bölgede ağula- şan kötü hava koşullan yüzün- den dün ani bir kararla durdu- ruldu. Apachi heükopterlerin de katıldığı hava harekâtında PKK'nın kayıp verip vermediği konusunda sağhkh bilgi edinile- medi. Bombalama sırasında kaç kişinin ölduğune ilişkin bilginin, karadan yapılacak operasyon ve aramalarda ortaya çıkabileceği belirtiliyor. Bombalama sırasında bir Apachi helikopterinin düşürül- dfiğü ve 6 korucunun kayboldu- ğu yolundaki iddialar doğrulan- madı. Ancak Cudi'de operasyo.. sırasmda 4 kadın PKK'lınm gü- venlik güçlerince yakalandığı belirtiliyor. Cudi'nin bombaJanmasının aıdmdan Diyarbakır, Mardin, Şırnak, Bingöl ve Muş illerine çok büyük bir askeri sevkıyatın yapümakta olduğu izleniyor. Bölgeye sevk edilen birlikler da- ha çok ağır silahlarla donanmış komandolardan oluşuyor. Kara- dan operasyonlann da yer yer başladığı haber veriliyor. Genel- kurmay Başkardığı'nın direktif- leriyle yürudüğu belirtilen sev- kıyat ve operasyonlann geniş bir bölgeye yayıldığı, birliklerin stratejik öneme saiüp kesimler- de konuşlandınldığı görülüyor. Olağanüstü Hal Bölge Valili- ği, bölgede suren askeri sevkıyat ik ilgili bilgi vermekten kaçun- yor. Demirel: Öztürkçe dîli fakîrleştirdi Yeğenleri ve kuzenlerinin kendisini anlamadığından yakınan Başbakan Süleyman Demirel, "Büyük Atatürk'ün Nutuk'unu kendi dilinde anlayabilecek kaç kişi var Türkiye'de" diye sordu. ANKARA (Cnmhuriyet Bü- rosu) — Başbakan Süleyman Demirel, bugüne kadar yapılan dilde özleşme çahşmalanru eleş- tirdi. Demirel, "Biraz özleştire- lim derken dümizi fakiriestirdi- gimizi bepimiz kabul etmdiyiz" dedi. Dilde kuşaklararası bağın ko- panldığını söyleyen başbakan, "Beni kuzenlerim, yegenlerim anlamıyor. Büyük Atatürk'ün Nutuk'unu kendi dilinden anla- yabilecek kaç kişi var Türkiye'- de bilmiyorum" diye konuştu. Başbakan Demirel, özel Tev- fik Fikret Lisesi ile Vakıfbank Genel Müdürlüğu'nün dün or- taklaşa duzenledikleri, "Dünya- da Türkçe-Dünyada Fransızca" konulu semınerin açıhşında yaptığı konuşmada, özleşme ca- balannın dilde fakirleşmeyle so- nuçlandığı söyledi. "Bikmiyonım başka ülketer yeaileştiriyoruz, özteştiriyoruz diye kendi diUerini bu kadar bozmoş, kuşaklararası baglan- öyı bu kadar koparmış nudır" diye soran başbakan, şöyle ko- nuştu: "Osmanlıca bir hazioeydi. Çankü aşagı yukan bin senedir Amtdolu'da yaşayan Türklerin bütün kültür hazioesi Osmanlı- cayia kayıthydı. Biz dil siyase- timizde, dili anndırma gibi bir poUtikayı uyguladık uikemizde. Bir eleştiri yapmak istemiyo- nım, sadece bir gerçege işaret kojmak istiyonun. Beni, benim kszeatefim, yegenlerim anlamı- yor. Ben Osmanlıca falan da kooaşnyor degJttm, ben cumhu- riyet çocuğuyum, ama iyi kötü knublan var. Biz de döndük ymi Türkceye. Yeni Türkçeye döndük de yeni Türkçe-eski Titrtçe meselesi degildi olay. Olay, dili zenginleştirmek- ftkkieştinnek meseksiydi. Bi- raz âzfcştirecegiz derken düimizi fakirteştirdigimizi berkes kabul etımMdir. Ve şimdi biz Türkçey- le yızdraış kitaplan, yeni Türk- çeye çevirerek okntmak zorun- imya. Çünkü bundan 100 sene veyı 80 sene evvet ymzdmış, hat- t» 50 sene evvel yaalmış bir şe- yt ariamakta gücnigümüz var." Demirel şöyle devam etti: * Büyük Atatürk'ün Nutuk'- ••n kendi dilinden, bugünkü k o n ş o l u Türkçeye çevinnek fe^kalsde kolay degildir. Çün- kttıdiBda keümelcr insanın ki- •ttitU gdstcrir. Büyük hatiple- rin hiUbet gücü, lisanı kullan- maktaki raarifetlerinden gelir. Büyük Atatürk, Türkçeyi en iyi kullanan hatiplerden birisidir. Ve o büyük insanın söyledigini dahi bizim gençligimiz anla- makta sıkıntı çekmektedir." Türkçede terkedüen sözcük- lerin yerine yenisi konulamadı- gı için yabancı dillerden ödünç sözcük ahndığmı, karma bir dil kullanan insanların arttığıru an- latan başbakan, "Dil işi, böyle rastgele üzerinde oynanacak bir iş degildir... Ve mutlaka bir ül- ke düini tahrip etmemeudir. Kn- saldararası bağı koparmamalı- du*. Bir şovenizm olayı degildir dil işi" dedi. Eski Sovyetler Birliği'ndeki gelişmeler sonucunda Türkçe konuşan cumhuriyetlerin de ba- ğunsızlığına kavuştuğunu anım- sataran Demirel, Türkiye'nin bölgede önemli roller üstlenece- ğini söyledi. Fransızcanın önemi Türkiye'nin Batı fikirlerine Fransızca aracıiığıyla ulaştığını vurgulayan Başbakan Demirel, dünyanın Fransızcaya "borçlu" olduğunu söyledi. Demirel, Fransız ihtilaliyle dıinyaya yayı- lan "özgürlük, eşitlik, kardeşlik" sözcüklerinin unutu- lamayacagıru anlattı. Türkiye'- de Ingilizce egitim veren çok sa- yıda üniversite olmasına karşın Fransızca eğitimin yaygm ola- rak verildiği bir üniversite olma- dığııu anımsatan Demirel, "ts- tanbul'daki Galatasaray Lisesi'- nin, ismi ne denirse densin, bir Galatasaray Üniversitesi baline getanesini istiyoruz" dedi. De- mirel, bu yönde çalışmalar ya- pıldığıru ve kendisine de iletildi- ğini belirterek her türlü destek vermeye hazır olduklannı da sözlerine ekledi. Tevfık Fikret Lisesi Müdürü Ferihan Gursoy da konuşmasın- da Türkçe ve Fransızca hakkın- da genel bilgiler verdikten son- ra, seminere katılan Banş Man- ço'ya TUrk dilinin tamtımına sağladığı katkıdan dolayı teşek- kür etti. Dünkü oturumunun, başkanlığını Prof. Bozkurt Gü- ven'in yaptığı seminere Fransız Francophonie Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Stello Farand- jis, Fransa Büyükelçisi Eric Ro- oleau'nun yanı sıra çok sayıda bilim adamı, diplomat ve gaze- teci katıidı. >ostlarıyla fotoğraflarda buluştu îf dönümüpde 'fotoğraflarıyla' dostlarının arasındaydı... Nazım Hikmet Kultur ve Sanat Vakfı'nın şairin 90. dogum yıldönümü nedeniyle İslanbul'da duzenledigi kutlama haftası etkinlikleri çerçevesinde dun, Cemal Resit Re> Konser Salonu fuayesinde "Nazım Hikmet Fotoğrafları Sergisi" açıldı. Kızkardeşi Samive Yal- tınm, Lutfi Özkok, Kıymet Çoşkun ile İsa Çelik'in arşivlerinden derlenerek oluş- turulan sergide. Hikmet'in yaşamından çeşiıli kesitler yer alı>or. İstanbul Buyuk- şehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Nureitin Sozen, Adnan Kahveci'nin yanı sıra çok sayıda sanatçı %e yazann katıldığı sergi açıhşında Nazım Hikmet'in kızkar- deşi Sanıiye Valtırım'ın fotoğraflara bakarken oldukça du>gulandığı gozlendi. Yaltırım, Sozen ile birlikte şairin mezannın yer aldığı fotografın ç.erçevesine ya- pıştınlan kırmızı gulu uzun uzun seyretti. Hikmet'n çocuklugundan surgun gun- lerine değin degişik fotoğraflarının yer aldığı sergi bir bafta açık kalacak. Dogu- munun 90. Yılında Nazım Hikmet Haftası etkinlikleri çerçevesinde bugun saat 11.00'de Nazım Hikmet Kultur \e Sanat Vakfı danışma kurıılunun toplantısı ya- pılacak. The Marmara Oteli'nde gerçekleştirilecek toplantının ardından ise 'Na- zım Hikmet Kitaplan' sergisi açılacak. (Fotograf: MLHARREM AYDIN) Türkiye'nin ilk özel radyosu mayıs aymdafaaliyeie geçmeyiplanlıyor Şimdi haberler: Bir radyo kuruluyortstanbul Haber Servisi — Türkiye'nin ilk özel radyo is- tasyonu mayıs ayında faaliye- te geçecek. Müzik ve canlı haber ağırlıklı radyonun kunıcusu Pan Audio Video şirketi sahiplerinden Mehmet Duru, hazırhklann büyük olçüde tamamlandığını, yayın için radyo-televizyon ya- sasının bir an önce çıkmasım beklediklerini söyledi. Mehmet Duru, bir-iki kamu kuruluşunun dışında bugüne kadar özel radyo için kimsenin herhangi bir girişimde bulun- madığım, kuracaklan radyo- nun, TRT'nm yaptığı türden bir radyoculuk anlayışıyla ya- yın yapmayacağım açıkladı. Radyonun hiçbir medyanın yapamayacağı şeyleri gerçek- İeştirme gücüne sahip olduğu- nu söyleyen Duru, "Insanlann yatagindan tuvaletine kadir gi- rebilen bu iletişim aracı devlet Müzik ve canlı haber ağırlıklı yayın yapacak olan radyonun kurucusu Mehmet Duru hedefini şoyle özetliyor: Şimdi haberler deyip 45 dakika haber vermek istemiyoruz. Üstelik hangi siyasi ne demiş turunden haber vermeyeceğiz. "Bugün yağmur yağacak ha, haberiniz var mı, ıslanmayın" diyeceğiz. tebügi okuyarsa kimse dinle- mez. Resmi Gazete ile ilişkisi olan bir insan bile radyoda dev- let tebligi duymak istemez" dedi. Amaçlannm insanlan canlı tutacak, hayata döndürecek yaymlar olduğunu söyleyen Duru, bu işi bir misyonla ger- çekleştirmediklerini, amaçlan- nın para kazanmak olduğunu söyledi. Duru şöyle dedi: "Müzik yayımmız oldukça ağırlıklı olacak. Ama sabah plagı koyup akşam da kaldır- mayacagu knşkusuz. Yasanın resmüeşmesinden sonra kuru- lacak iik istasyonlann, insanla- n radyo günlerine döndünne gibi bir misyonu olacak. 'Şim- di haberler' deyip 45 dakika haber vermek istemiyoruz. Üs- telik hangi siyasi ne demiş tü- riuden bebeıier de yer almaya- cak. Daha çok loka) haberler vermeye çabşacağız. 'Bugün yağmur yağacak ha. Haberiniz var nu? Islanmayın' diyeceğiz. Aslında yayıncüık anlayışımız deneme yanıhna yolnyta zaman içinde oluşacak." Yeni bir şey icat etmedikle- rini, ama TRT'nin bugüne ka- dar yaptığı radyoculuktan farklı bir anlayışla hareket ede- ceklerini belirten Dııru, teknik olarak hemen hemen hazır ol- duklannı ve yasanın yürürlüğe girmesine kadar kadrolaşma- nın da tamamlanacağını söyledi. Bugüne kadar benzin istas- yonu kurar gibi 17 şirketin özel televizyon kurma girişimi için- de olduğunu, kendisinden baş- ka hiç kimsenin radyoculuk düşünmediğini söyleyen Meh- met Duru, radyonun televizyo- na kıyasla daha işlevsel ve fa- ziletli olduğunu savundu. Du- m şöyle konuştu: "Radyo insam angaje etmi- yor. İnsan radyo dinlediginin bazen farkında bile olmoyor. Televizyon insam makine ve mekâna baghyor. Yan odaya geçip televizyon izlemeniz mümkün degU. Radyo dinler- ken konoşulnr, çauşıhr, oto- mobil kullandır, piknife gidi- lir. Radyoyu, tovalete de yata- gınıza da götürebilirsiniz. Te- kvizyonda bir klibi en çok beş kez izieyebittrsmiz, sonrası bay- gınlık verir. Ama aynı şarkıyı radyoda 300 kez dinleyebilirsi- niz." Muhtemelen mayıs ayında yayına başlayacak olan Türki- ye'nin ilk özel radyo istasyonu sadece reklam gelirleriyle yaşa- yacak ve 24 saat yayın yapacak. Erzurum-Kayseri Trafiğe 6 ölü 7 yarah Haber Merkezi — Erzurum- Pasinler karayolu ile Kayseri kent merkezinde meydana ge- len trafik kazalannda altı kişi öldü, yedi kişi yaralandı. Erzurum'dan Pasinler'e gi- den Saim Bingöl yönetiminde- ki 25 DI 407 plakah Erzurum Belediyesi'ne ait kamyon, Ses mevkiinde yolun sisli ve buzlu oluşu nedeniyle, karşı yönden gelen Halim Aydın yönetimin- deki 25 DV 357 plakah sağlık müdürlüğüne ait ambülansla çarpıştı. Kazada Saim Bingöl, HaUm Aydın, Recai Tiysöz, Scdat Kescr, Cüneyt Kn1w>|«l olay yerinde öldüler. Yarala- nan Rnhi Bingöl ise Erzurum Atatürk Üniversitesi Tıp Fa- kültesi Araşünna Hastanesi- ne kaldınldı. Kayseri Hürriyct Mahallesi Fırat Caddesi'nde Ugnr ÇA- dan'ın yönetimindeki 50 DD 404 plakah otomobil, şehir kavşağında Ahmet Tekçe'flin kullandığı 38 DZ 172 plakah otomobUle çarpıştı. Kazada beş yaşındaki Tamer Tekçe ya- şamını yitirdi. Uğnr Çddan, Ahmet Tekçe, Behiye Tekçe, Adil Erdotan, Fethiye Erdo- gan, Mnstafa Balurtaş ise ya- ralanarak Kayseri Devlet Has- lanesi'nde tedavi altma aiındı. Bakan uyardı Anayasa'yı öven ders kitaplan ANKARA (ANKA) — Or- taokul ve liselerde okutulan bazı sosyal bilgiler ve tarih ki- taplarında 1982 Anayasası'm öven pasajlar, Milü Egitim Ba- kanı Köksal Toptan tarafmdan eleştirildi. Milli Egitim Bakanı Köksal Toptan, okul kitaplanmn ya- zumm denetleyen Talim ve Ter- biye Kurulu üyelerıyle bir top- lantı yaptı. Toptan'ın dikkati- ni bu arada bazı sosyal bilgi- ler kitaplannda 1982 Anayasa- sı'm öven cümleler çektL Talim ve Terbiye Kurulu üyelerinden kitaplar hakkında bilgi alan Bakan Toptan, "1982 Anaya- sası kitaplarda öviilüyor ama şimdi de yerden yere vuruluyor" dedi ve bilgilerin değiştirilmesi için üyarıda bulundu. Milli Egitim Bakanhğı'na bağh Talim ve Terbiye Kurulu- nun okul kitaplannda değişik- lik yapabilmesi için bir komis- yon kurulması ve yapılacak de- ğişiküğin bu komisyonca belir- lenmesi gerekiyor. Komisyon- ca belirlenen değişiklikler oto- matikman yürürlüğe giriyor. Gazi Üniversitesi Egitim Bi- limleri Fakultesi Rehberlik Bö- lüm Başkanı Prof. Dr. Saim Kaptan, anayasalann bilim ki- taplannda övüldüğü gibi yeri- lebileceğini, ancak ders kitap- lanmn bunun dışında yer al- ması gerektiğini bildirdi. Prof. Dr. Kaptan, "Ders kitaplan politik malzeme olarak koBa- nılmam«lı, ders kitaptanna politika ginnemeU" dedi. VEEAT Annemiz Menlikli merhum Mustafa Bey ile Petriçli merhume Sıdıka Hanım'ın kızlan; Karaferyeli merhum Kâmil Bey'in eşi; Gamze, Sinan, Deniz Tulpar'ın babaanneleri; Servet Taşman'ın anneannesi 1326 Menlikli doğumlu SENİHA TULPAR'ı10 Ocak 1992 Cuma günü kaybettik. Cenazesi 11 Ocak 1992 Cumartesi günü oğle namazından sonra Şişli Camisi'nden kaldırılacak, Kozlu Mezarlığı'na defnedilecektir. YILMAZ-NURAN TULPAR, MERAL-BÜLENT TAŞMAN, OKAN TULPAR, EROL-ZÜBEYDE TULPAR 'ye her hafta yeni bir 'deli' kahlıyor. Yazı ve röportajları ile kendisinin bile tahmin etmediği bir şöhrete ulaşan |2l£SÛll33i&2J bu hafta Deli'de. Deli okurlarının şeçtiği DIPTEKILER-91 anketi sonuçlandı. Oda Deli1 de... Eee, artık bu hafta Deli alınır... OEKORA6YON SÖYIEŞİ:İLHAN TEKEÜ ve İLBER OR- TAYU İstanbul'un 150 yıllık değişme,ge- lişme, çoğdaşlaşma ve belki de bozulma sürecini konuşhjlar. İÇ DÜNYALAR - FÜREYA KORAL' ın inanılmaz renklilikteki atelye - evi' ni grafik tasarımcısı MENGÜ ERTEL anlattı - Brüksel' de Bir Art Nouveau başyapıtı TASSEL KONAĞI - MODA 70 AAETREKARE PROFİL: Çağdaş Türk mimaHık dünya- sının "sessiz" lerinden bir biçim ustası. ŞEVKİ VANLI. Afife Batur, Doğan Ku- ban, Uğur Tanyeli yazdı, Haluk Pamir söyleşH. DOSYA: Zorba Deli Dumrul' dan günü- müze KÖPRÜLER.Kimi zaman bir tekno- lojik atılımo kimi zaman da bir mitosa dönüşen köprüleri ENİS BATUR, KERİM FERSAN ve MEHMET K. TARMAN yaz- dılar. PROJE: Shell Company' nin Türkiye Şu- besi'nin istanbul Altunizade'de gerçek- leştireceklerı Genel Müdürlük binası için yapılan proje belirleme çalışmaları. - Ayrıca; Restorasyonlar, Ofisler, Sergi- ler, Haberler ve Yaymlar. 4.YILINDA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle