15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet | Sahibı: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecibk Türk Anonım Şirketı adına Btriı Nadi 0 Murahhas Üye Emine UşaUıgil 0 Genel Yayın Mudürü" Hasan Oraal, Yazı lşlerı Müdürü. Okay Göaensin 0 Yazı lşlerı Mudur Yardımcılan Saüra Alpaslan, Kerem Çakjkın, Necdel Dojan, Lutfu TIDÇ Sayfa Duzem Yönetmenr Ali Aau- £ Ankara Temsılcısu Ahmet TM tç Politika: Mehmet Tezkaa Ekonomi: Menü Ttmer, Kultür: Celal Üster, lstanbul Haberleri; Muhirtin Sirer, Spor. Abdalkadir YactUnan, Makaleler: Şahin Alpay, Duzeltme- Abdallah Yaacı • Koordina- tör Ahmel Korulsan % Mali Işler: Erol Erkut # Muhasebe- Bulent Yener % Bütçe-Planlama: Sevgj Osmanbeşeoglu % Reklam: Ayşe Tonın # Idare. Huseyin Gurer • Işletme- Onder Çelik « Bılgı-lşlem Nail Inal % Personel: Sevgi Bostancıoğlo Soaaı vt Yayan. Cujnimn)W Mjtbuoh* w GacudSk TAJ. THrkoo* Cıd. 39/41 Cfcfalof 343J4 1« PK 246 isunbul Til 512 05 05 (20 h»t), Tao. 22246. Tax (I) 526 60 75 0 SaroA AJuım: Zıy. G«k«lp BIv lnfcıljp S. No 19/4,1İ1. 133 II 41-47, THa. 42344, F»x- (4) 133 05 ı • k™* H z 'y> B l » '352 S 2/3, Td 13 12 30, THe*. 52359, FM. (51) 19 53 60 # "ım lnOnt) C«d 119 S. No I b l l , 1» 19 37 52 (4 bx), lilot 621J5, Fta (71) 19 25 TAKVIM. 11 OCAK 1992 Imsak- 5 50 Guneş: 7.21 Öğle: 12 16 Ikındi: 14.41 Akşam: 17.02 Yatsı: 18.27 Çalışan gazeteci :>ayram yaptıGazetecilerin çalışma koşullarını düzenleyen yasanın yürürlüğe girişinin 31 'inci yıldönümü dün kutlandı. Basın sektöründeki kriz nedeniyle işsiz kalan gazeteciler bayramı buruk geçirdi. Haber Merkezi — Kriz icindeki Turk basmı, Çalışan Gazeteciler Bayranu'nı bu- ruk kutladı. Gazetecfler Cemiyeti Baş- kanı Nezih Demirkent, 1991 yılında Turk basınının talih- siz bir dönem yaşadığını, ba- sında kurumsallaşma yerine duygusallığın ve yüzeyseUi- ğın ağır bastığını söyledi. Gazeteciler Bayramı nede- niyle siyasi liderler de birer mesaj yayımladılar. Cum- hurbaşkanı Turgut Özal, de- mokrasinin etkinlik ve işler- liğinde hür basının önemli yeri olduğuna işaret etti. TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk da mesajında, "Btanımmn başta İŞSİZÜk ve is güvencesi olmak üzere agviaşan ekonomik sonın- fauia karşı karşıya kalması üzüntü vericidir" dedi. Başbakan Demirel, bası- nın sorunlanna işaret ederek "Hökumetinıiz, basın sektö- rünün temel sonınlanoın çö- zümlenmesi, çagdaş ve hür dasünce düzeyine nlaşması ve çalışanlannın daha iyi sartlara kavuşturulması yo- hında gayret sarfetmeye de- vam edecektir" dedi. Devlet Bakanı ve Başbakan Yar- dımcısı Erdal lnönü ise çalış- ma ve düşünce özgurlüğünün güvence altına alınması ça- balarında basının en büyük destekçileri olduğunu vurgu- ladı. Basından sorumlu Dev- let Bakanı Gökberk Ergene- kon da bir mesaj la, gazete- cilerin çalışma koşullarını düzenleyen yasanın 31. yıl- dönümünü kutladı. Türkiye Gazeteciler Sendi- kası Genel Başkanı Orhan Erinç de yaptığı açıklamada, "20 Ekim secimlerinin yarat- bgı oiumlu havaya karşın ba- sın çalışanlannın içinde bu- lunduklan sıkıntılar ve bas- kılar karşısında bayramımı- zı bu yıl da kuttayamıyoruz" dedi. Izmir ve Antalya Gazete- ciler cemiyetleri de yayımla- dıkları mesajlarda basının 1991'i buruk kutladıgıru be- lirttiler. HAYVANAT BAHÇESİ DEĞlL CEZAEVİ — Gülhane Parkı'ndaki hayvan kafeslerine yaklaşmak için burnunuzu iki parmağınızla kapatmanız gerekiyor. (Fotograf: KADİR CAN) Gülhane Parkı'ndaki hayvanlar, bakımsızlık ve ilgisizlik yüzünden ölmeyi bekliyorlar Devlet hayvan da sevmiyorMERT ALİ BAŞARIR Devlette hayvan sevgisi olma- h mı? Bugune kadarki göstergeler, devletin böyle bir hassaslıktan uzakta oldugunu ortaya koyu- yor. Geçen yıllarda dönemin Iz- mir Valisi Vecdi Gönül'ün "Dimyatasanlariçindir" değer- lendirmesi ile Belediye Başkanı Burfaan Özfatura'nın "Şehirde hayvan besiemek de ne halt oiu- yor?" sorusunun ardından lz- mir'de kedi köpek itlafı başla- tılmıştı. Yine Bedrettin Dalan, lstan- bul Büyükşehir Belediye Başka- nı iken, "insan sağlığı benim için ön planda" diyerek Kore'- den getirteceği insanlara sokak- taki kedi köpeği yedireceğini söylemijti. Insanlık öldtt Bir zamanlar insanlar hafta sonlarında Gülhane Parkı'na akın ederdi. İstanbul'da askerlik yapan taşralı gençler, izinlerini Gülhane Parkı'nda geçirir, bir ellerini asker arkadaşlarının omzuna atarak fotograf çektirirlerdi. Hayvanlar, tüm bu olan bitenlerden bir şey anlamazdı. Şimdi insanlık öldü. Parkta ölüme terk edilen hayvanlar insanların ne yaptığını anlamakta zorluk çekiyor. O günlerde lstanbul Belediye- si'nin öldürmek üzere topladı- ğj 24 ayı, Hayvanseverier Der- negi'nin aracılığıyla Alman Konsolosluğu tarafından Da- lan'ın eünden kurtanlmıştı. Nurettin Sözen de lstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı se- çildikten sonra başıboş hayvan- ların aşılanacağı, kısırlaştuîlaca- ğı ve korunacağı merkezler aca- cağıru vaat etmiş, bu arada Gül- hane Parkı'nda da iyileştirme çalışmalarına başlanacağını açıklamıştı. Türkiye Hayvanları Koruma Derneği Başkanı Zafer Mnrat Çetintaş, Nurettin Sözen'in hâlâ sözunde durmadığını, Gülhane Hayvanat Bahçesi'nin zavallı koşullarının sürduğunu vurgu- luyor. Gerçekten orda bir Gülhane Parkı mı var uzakta? Gülhane Parkı'nın bir za- manlar hafta sonlan 100-150 bi- ne varan çoluklu çocuklu ziya- retçileri, fıli, fok balıkları, sa- muru, kirpisi, tavus kuşlan yok artık. 1950'li yıllarda sirk ve pa- nayırlardan geride kalan hay- vanlann banndınlması amacıy- la kurulan hayvanat bahçesinin serüveni aradan 6 yıl geçtikten sonra kafeslerin yapılmasıyla sürdü. Daha sonra bir Hayvanat Müzesi kuruldu. Burada bakım- sızhktan ölen hayvanlann dol- dunılmuş mumyaları teşhir edil- di bir süre. Ancak hayvanların ölusune de bakılanıadığından bu müze de kapatıldı sonunda. Yaklaşık 6.5 dekarlık bir ala- nı kaplayan hayvanat bahçesi- nin yüzde 6O'ı kafesler ve ban- naklara ayrılsa da "nohut ka- fes, bakla kulubelerin" gerçek- te bu kadar alan kaplamadığı bir gerçek. Hayvanat bahçesinin yoklama defterinde 190 baş me- Tabelada "Minorka tavagu" diyor, ama tavuk yerinde yok, yemliği ise yadigâr. Beç tavuk- ları ise yemliğin kenarında ta- vaftalar. Danalann ve keçilerin bakıcı- meli, 350 adet kanatlı, 10 tane» sı Ahmet Özdemir, danalan sürüngen olmak üzere 58 türde eliyle tımar etmekten kaçınmı- 550 hayvan ile 3500 akvaryum balığı gözüküyor. Ancak Gülhane'de 3500 hay- van ortalıkta gözukmüyor. Tavuk enflasyonu Zamanında fok balıklannın "cup" diye suya atladıklan, sonra da pelikanların kenarın- da kanat kuruttuklan havuz ar- tık boş. Hayvanat bahçesinin bir tavuk enflasyonuna manız kaldığ; açık. Tavuğun Denizli'- si, Plymouth'u, Beç'i, tspençi, Fizan'ı mevcut. lyımlan* \akit: Zamanla yanşan gazeteJamanak'ı II. Meşrutiyet'in ilan edildiği 1908 yıhn,da Sarkis Koçunyan ile kardeşi çıkarmaya başlamış. Görevi baba Sarkis'ten oğlu Ara Koçunyan devralmış. Yazısı bol, fotoğrafı az Jamanak gün boyu süren hummalı bir faaliyet sonrasında akşam piyasaya sürülüyor. KAYIHAN GÜVEN lstanbul tstiklal Caddesi'nde- kj Narmanlı Han'da haznianan gündelik bir gazete 83 yıldan be- ri arabksız olarak okurlanna ulaşma basansını gösteriyor. Er- meni harfleriyle Ermenice ya- yımlanan "Jamanak" (Vakit) Türkiye'de yayını süren en eski gazete unvanına sahip. Gazeteyi yöneten 79 yaşında- ki A n Koçunyan, "Buna, diin- jnuım em ozun süre yayımlanan füdeük Ermeaice gazete nnva- •uu da ekleyebflirsiniz" diyor ve gazetenin kurulma nedenini an- latıyor: "Taşnaklar 1908'io fcür- riyetçj ortanunda Ermenice harfleriyle Türkçe yayımlanan ManzumeH Efkar gazetesi baş- yazan amcam Sarkis Koçnn- yan'a taraflı yan yazması icin baskı yapnuslar. Gazeteden ay- rrian ••«••—, babam Sarkis Ko- çanyan'la 1908'de Jamanak'ı kBrmuş." Jamanak bir akşam gazetesi. 1000-1100 tirajlı, yazısı bol, fo- toğrafı az dört sayfalık Ermeni- ce Günlük Siyasi Gazete'nin ya- yın politikasını "Biz hangi par- ti hökamete geiirse ona destek veririı, ama Ermeni cemaati aieykine karariar aündıgmda 'Üvey evlat mıyız' gibisinden eteşürikr yapmaktan geri dnr- mayız" diye açıklayan Ara Ko- çunyan, yan işlerinin çerçevesi- ni şöyle çiziyor: "Gazetede gün- Itk siyasi haberiere yer veririz. Cemaat arasındald oiaylar, ve- fatiar da gazeteye girer. Ulnsla- BABA KOÇUNYAN — Marlon Brando'ya benzeyen 79 yaşındaki Ara Koçunyan, Ermenice giınluk siyasi gazete Jamanak'ı oğlu Sarkis ve gelini Nadia ile beraber çıkanyor. raraa siyasi haberier bizim için önemlidir. Onun için Amerika, Fransa, Beyrut, Mısır, Kanada- dan gekn Ermenice gazeteler her gün tanuur ve kimi yaz^ar derienir. 1-2 yıldan beri Erme- nistan'daki getişmeleri, okuyu- cnmaz flgilendigi için oranın ba- suıından da izliyoruz." Yabancı Ermenice gazeteler- den yazılan, küçük yazı işleri odasının bir köşesinde Krikor Hüdaverdyan derliyor. 60 yıldan beri bu işi yaptığını söyleyen eski gazeteci, bizimle pek ilgili değil, çünku zamana karşı çalışıyor. Yazılan öğleden sonraki gazete- ye girecek. Jamanak'ın muha- birleri ise amatör. Kiliselerden, Ermeni cemaatinden haber ta- şıyorlar. Şair gazeteci Yazı işlerinin diğer bir temel direği 50 yıllık yazar-şair- gazeteci Yervant Gobelyan. Er- menice yayınlarda yazı işleri mü- dürlükleri yapmış, dergiler çı- karmış. Gobelyan, Jamanak'ta sanat yazılan, denemeler, şiirler, röportajlar yayımlıyor. llk şiir kitabının 1948'de yayımlandı- ğmdan, kuşakdaşlan Orhan Ve- U, MeHh Ceydet'le dostluğundan söz açıp "Biliyor musunuz" di- yor biraz da övünerek "Cara- kayt dergisinde 1947-48'lerde Attila llban'ın Duvar adb şiiri- ni Ermenkeye çevirerek vayinla- dım. Sait Faik, Orhan Kemal, Meiih Cevdet, Cahit Sıtkı'dan çeviriler yapaıak dergide yer ver- dim." Gazetenin 1. sayfa sol ust kö- şesinde Latin harfleriyle verilen künyede gazetenin sahibi olarak görulen Sarkis Koçunyan (ak- sansız Türkçe konuşuyor) Ara Koçunyan'ın oğlu, Yazı İşleri Müdürü Nadia Koçunyan ise ge- lini. Kan-koca Koçunyanlar ku- çük bir odada sabah erkenden gelip gazetenin teknik işlerini üstleniyorlar. Sarkis Koçunyan, eşinin dizdiği yazılann filmleri- ni alelacele banyo edip getirdik- ten sonra pikaj-montajın başına geçiyor. Gazetenin ilan, tahsilat, dağıtım işleri de Sarkis Koçun- yan'ın çalışma alanı içinde. Elektronik dizgi makinesi başın- da değme dizgicileri kıskandıra- cak tempoda çalışan Nadia Ha- nım'ın aklı surekli evinde. Her haü böylesine bir izlenim veri- yor. Galatasaıay Lisesi 10. sını- fında okuyan oğlunun gazeteci olmasım pek istemiyor. Laf dönüp dolaşıp basındakı krize geldiğinde Ara Koçunyan gülumsüyor: "Türk basımnda lotaryayı Uk kez biz düzenledik. 1930'lardaki çekilişte piyano, top top kumas ve amorti olarak bir şişe şarap ya da bir kutu çi- kolau verdik. Tiraj 3-4 binden 5 bine yükselmişti." Gazeteden kimkrin gelip geç- tiğini sorduk. Prof. Dr. Arman Manukyan, Ara Güler, Pars Tuğlacı gibi pek çok sima, Ja- manak'ta çalîşmış. Yılların Ge- nel Yayın Yönetmeni Ara Ko- çunyan (Gazeteciler Cemiyeti üyesi) adaşı Ara Güler'i çok iyi anımsıyor: "Bizde çaltştı. Kum- kapı'da yapOldan balıkçı röpor- tajından sonra bahkçılann gaze- lenin kaptsunı hışunla dayandık- lannı nnutamam. Babası Dacat Bey ıtriyatçıydı, kolonya yapar- dı. Ara Göler için 'Adam olmayacak' derdi. Sonradan Ara, dünyamn en iyileri arasına girioce bir gün sordıım; 'Bir nu- mara da olsa benim için önemi yok' dedi. Oglunun ticaret yap- masını istiyordu." Araştınnacı Ziyad Ebüzziya- ya göre "Osmanlı teb'alan ara- sında en tazla gazete çıkaranlar 601 adet ile Ermeni uosuru ol- mnstur. Bunlann 414'ü Istan- bul'da çıkarılmıştır. 39Tsi impa- ratorluk, lTsi camhariyet dev- rine airtir." Şündilerde Jamanak ve bir di- ğer Ermenice gazete "MannanT 50 bin kişilik Türk Ermeni ce- maati arasındaki iletişime yar- dım ediyor. Ara Koçunyan, Er- menice gazetelerin az satmasını, "Eski ktışak Anadoiu'dan tstan- bnl'a göç eden Ermeniler Erme- nice okumasuu bilmiyorlar, bu da okur sayıstnı azaltıyor" diye açıklıyor. Biz Narmanlı Han'ın yalnız avlusuna çıkmaya hazırlanırken Jamanak ilgilileri şu cümleye değinmeden edemiyorlar: "ıs- dklal Savaşı sırasında Istanbu), Anadolu haberlerini Jamanak- tan almıstır." yor. Danalardan biri 2.5 milyo- na kasaba satılmış. Keçilerin ka- patıldığı yerin kapısı ise kınk. Keçiler ikide bir. tos vurup ka- pıyı kırdığmdan, umumi arzu üzerine kapı kınk bırakılmış. özdemir'in hemşerileri beyaz Erzurum Keçileri'nin renkleri Yargıa Modası'na uymuş. Hep- si simsiyah. tlgi alanma akbaba ve puhu kuşlan da giren özde- mir, elinde taşlarla toz, toprak ve tüy yığmı haline gelmiş pash kafeslere dahyor. Akbabalar ar- tık uçma yeteneklerini yitirdik- lerinden kafeste "sek-sek" ya- parak, tavuk gibi uçmaya çalı- şıyorlar. Akbabalar burada günlerini kaşınmakla geçiriyor- lar. Afrika, Asya anavatanb de- veler, insanlara ot muamelesi yapıp hemen yanınıza yaklaşı- yor. Kangal ve kurt köpekleri önlerine atılan kokmuş kemik- leri büyük bir nimetmiş gibi ke- mirmekle meşguller. Anavatanı Türkiye olan ayı, tilki ve sırtla- mn hayatlanndan bezmiş ol- dukları her hallerinden belli. Yaban domuzu ile evcil domuz arasmda bir sını^ farkı kalma- mış. Renkleri sararmış beyaz Ankara kedilerinin gözlerinde- ki çapaklar, ne onlan ne de ba- kıcılarını rahatsız etmiyor olsa gerek. Israil posta güvercini ise Körfez savaşından çıkmış gibi. Aslanın yattığı yer Aslan kafesine "dogal ortam saglansu" diye bir ağaç gövde- sini bırakmayı ihmal etmemiş hayvanat bahçesi yetkilileri. As- lanlann bulunduğu hasbelkader kaloriferle ısınan bölmede, ampul patladığmdan, hayvanlar karanlıkta. "Kasım Sakası" gi- bi küçük kafeslere tıkıştınlmış 30 maymunun bulunduğu bölü- mü burnunuz tıkalı geçmekte fayda var. Kuş departmanı ola- rak hizmet veren kısımda yüze yakın kanaryanın, Gülhane Parkı'nın gayriresmi sahibi fa- relerden bulaşan bir hastalık yü- zünden öldüğünü öğreniyonız. Bu nedenle radikal bir çözüm olarak kuşlann bulunduğu ka- feslere fare zehiri konmuş. Hayvanat bahçesinin dokuz yıllık müdürü veteriner Mehmet Arslan, hayvanat bahçelerinin ayrı bir uzmanlık işi olduğunun bilincinde. Kendisi sadece tedavi yapabiliyor. Hayvanlar daha çok kalp yetmezliğinden ya da bir zehirlenmeden dolayı devlet- ten kurtulup eşek cennetini boy- luyorlar. Diş iltihabından, grip- ten ve sırt yaralanndan şikâyetçi olanlar ise olümu beklemeye de- vam ediyorlar. İstanbul Beledi- yesi Veteriner İşleri Mudur Yar- dımcısı Adnan Öney ise, önü- müzdeki aylarda ihaleye çıkara- caklan bir projeyle kafesleri bü- yüteceklerini, daha doğala ya- kın bir hayvanat bahçesi oluş- turacaklarını açıklıyor. Gerçekten. Orada bir Gülha- ne Parkı var mı uzakta? I Tüp üçüzler nurtopu gibi • İZMİR(AA)- Kuvözlerde 20 gündür bakılan Türkiye'nin ilk üçüz tüp bebekleri doğum kilolanna ulaştılar. Ege Üniversitesi Tüp Bebek Merkezi'nin başanh uygulaması sonucu 22 aralıkta bıri 1 kilo 560 gram, diğerleri 1.5 kilo olarak dünyaya gelen tüp üçüzler, prematüre servisinde kontrol altında tutuluyorlardı. Servis yetkılilen, bebeklerin doğumdan sonra kilo kaybettiklerini belirterek anne emzirmesinın yeterli olmadığı tüp üçüzlere ek besin verdıklerinı, bebekleri bir kilo 600 gramın üzerine çıkmalan halinde taburcu edeceklerinı bildirdiler. Başkanlar Yunanistan yolcusu • NEVŞEHtR(AA)- Avanos, Dıkilı ve Salihli belediye başkanlan, Abdi Ipekçı Banş ve Dostluk ödülü Organızasyon Komitesı'nın davetlisi olarak Yunanıstan'a gidecekler. Nevşehir'in Avanos ilçesi Belediye Başkanı Seyhan Duru, Izmır'in Dikili ilçesi Belediye Başkanı Osman özgüven ve Manisa'nın Salihli ilçesi Belediye Başkanı Zafer Keskiner, Abdı Ipekçı Banş ve Dostluk Ödülü'nün dağıtım törenleri dolayısıyla Organizasyon Komitesi Başkanı Tasos Atanasiadis'in resmi konuğu olarak Yunanıstan'a gidecekler. 3 belediye başkanı, 22 ocakta Yunanistan'da olacaklar. Ege Tıp'ta karaciğer nakli • İZMİR(AA)- Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesı'ndegelecek yıl, karaciğer transplantasyonuna başlanacak. Fakültenin Organ Nakli Araştırma ve Uygulama Merkezi Başkanı Prof.Dr. özdemir Yararbaş, 1988'de kurulan merkezde bugüne kadar böbrek nakli operasyonlan gerçekleştınldiğini, önümüzdeki dönemde ise pankreas ve karaciğer naklinı hedeflediklerini söyledi. Almanya'daki merkezın yılda 100 karaciğer nakli yaptığını ifade eden Prof.Dr. Özdemir Yararbaş, ABD'deki transplantasyon merkezlerinden birine de hekım gönderilebileceğini bildirdi. Kalp hastaları çoğalıyor • İSTANBUL (AA) — Türk Kalp Vakfı (TKV) Başkanı Çetin Yıldınmakın, kalp ve damar hastalıklannın son yıllarda görülmemiş oranda artış gösterdigini belirterek "Türkiye nüfusunun yüzde 10-H'i, yani 5-6 milyonu kalp hastasıdır" dedi. Yıldınmakın, Dünya Saglık örgütü'nün (WHO) geçen günlerde açıkladığı bir raporda, dünyada her yıl . 12 milyon insanın kalp ve damar hastaiıklarından öldüğünü duyurduğunu kaydederek Türkiye genelinde de kalp ve damar hastalıklannın arttığını bildirdi. 'Çocuğıı tanımak • tstanbnl Haber Servisi — Türkiye'de ilk kez kurulan ve üstün zekâlı öğrencilere egitinıin verildiği "Yeni Ufuklar llköğretim Okulu" tarafmdan "Çocuğunuzu Tanıyor musunuz?" konulu bir panel düzenlendi. Sarayburnu'ndaki Uluslararası Basın Merkezi'nde yapüan panelde, Yeni Ufuklar Ilkokulu kurucusu ve sahibi Nazif Ülgen, Türkiye'de egitimin ana sorunlanmn egitimin dinle kanştmlması, milliyetçi gözlükle eğitim yapüması ve merkeziyetçi bir anlayışın uygulanması olduğunu belirterek 1920 yılında çıkarüan ve eğitimi laikleşen Tevhid-i Tedrisat Yasası'nın Türk milli eğitimini yeniüklere kapadığım savundu. • "Çocuğunuzu tanıyor musunuz?" konulu panele geleceği bildirilen Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan, programmın değişmesi nedeni ile kaülamadı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle