Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
•25 EYLÜL 1991 HABERLER CUMHURİYET/3
[ Şimdüik sadece büyük kentler izleyecek
!Demokrasi Kaııalı denemedeBir partinin organı degil Demokrasi Kanalı'yla ilgili ayrıntılar SHP
ve Yorum Ajans'ın birlikte düzenleyeceği bir basın toplantısıyla
açıklanacak. Demokrasi Kanalı'nın bir partinin yayın organı olmadığını
savunan Mega-10'un sahibi Osman Uslu "Demokrasi Kanalı Mega 10
yayınlan içinde sadece bir bölüm olacak" dedi.
AYŞE SAYIN
ANKARA — Siyası partilerin
"ekrandan propaganda" yanşı
hızlanırken SHP'nin "Demok-
rasi Kanalı" bugün düzenli de-
neme yayınlanna başlıyor.
Demokrasi Kanalı'yla ilgili
ayrıntılar, SHP ve Yorum
Ajans'ın birlikte düzenleyeceği
bir basın toplantısnda açıklana-
cak. Yorum Ajans, yayınların
geniş kitlelerce izlenebilmesi
amacıyla büyük kentlere yansı-
tıcı antenler kuruyor.
Yorum Ajans ve SHP'nin De-
mokrasi Kanalı yayınlannı ya-
pacağı Mega-10'un sahibi Os-
man Uslu, bugün başlayacak
deneme yayınlarının kamuoyu-
na yönelik olmadığını söyledi.
Uslu, geçen pazar gunu de de-
neme yayını yaptıklarını anım-
satarak, halkın bu yayınlan na-
sıl izleyeceği ve program içerik-
lerine ilişkin ayrıntılı bilgiyi
önumüzdeki günlerde düzenle-
yecekleri basın toplantısıyla du-
yuracaklarını açıkladı. Uslu,
Demokrasi Kanalı'nın kuruluşu
ve yayın karannı 15 gün önce al-
dıklarını belirterek, "Bu siire
içinde tüm Türkiye'yi kapsaya-
cak yayın yapmamız beklene-
mez" dedi. Demokrasi Kanalı-
nın Magic Box'ın izlendifi her
yerde izlenebilmesi için çaba
harcadıklannı anlatan Uslu,
"Biz özellikle büyuk kentlerde
yayınların izlenmesi için çaba
harcayacagız. Bu amaçla büyük
kenüere kendimiz yansıtıcı an-
tenler kurduruyoruz" diye ko-
nuştu. Uslu, "Demokrasi Kana-
h'nı izJemek için SHP'li beledi-
yeler, Starl antenlerini kapata-
cak mı?" sorusunu da şöyle ya-
nıtladı:
"Bizim Starl kesilsin, diye bir
öneri ve talebimiz yok. Bu, ta-
mamen SHP'nin vereceği bir
karar. Şimdi, Nurettin Sözen'le
ilgili yayından sonra SHP ve
Starl'in arası iyice açıldı. Beledi-
yeler de partinin karannı bekli-
yor olmalılar. Biz, mevcut veri-
ci antenlerden ve kendi kuraca-
ğımız antenlerden yararlanaca-
gız."
Demokrasi Kanalı'nın bir
partinin yayın organı olmadığı-
nı savunan Uslu, "Bu özel bir
kuruluş. Adı da Mega 10. De-
mokrasi Kanalı. Mega 10 yayın-
ları içinde sadece bir bölüm
olacak" diye konuştu. Uslu,
şimdilik program isimleri vere-
meyeceklerini, programlara yö-
nelik çalışmalann sürduğünu
ifade ederek, yayınlar arasında
açıkoturumlar, müzik-eğlence
programları, halk röportajla-
rının yer alacağını bildirdi. Her
akşam saat 20.00-22.00 arası ya-
yın yapacak olan Mega 10, se-
çımden sonra yayın suresini art-
tırmayı hedefliyor
Uslu'nun verdiği bilgiye göre
Demokrasi Kanalı'nda kullanı-
lacak görütü ve haberler yetiş-
tirilebilirse, kurulacak "Mobil
Uydu Yer tstasyonu" aracüığıyla
Almanya'ya anında geçilebile-
cek. Sistemin kunılması tamam-
lanamazsa paket programlar ha-
zırlanacak ve bunlar uçakla ya-
yın merkezine gönderilecek.
Starl ve TRT
Starl siyasi parti lıderleriyle
düzenleyeceği söyleşiler için
DYP'nin yanıtını bekliyor. Siya-
si partilerin, olumlu ya da olum-
suz yannlarını en geç bugün
17.00"ye kadar Magic Box'a ilet-
mesi gerekiyor. ANAP ve DSP,
Magic Box'ın söyleşilerine katı-
lacaklar. DYP, aday belirleme
çalışmalan ve genel idare kuru-
lu toplantılan nedeniyle Starl'in
çağrısına dün de yanıt vermedi.
DYP yöneticileri, Starl'in öne-
risini düşünecek zamanları oi-
madığını öne sürerek kesin ka-
rarlarının belirlenmediğini vur-
guladılar. SHP lideri Erdal İnö-
nii, Starl'in çağrısım kabul et-
memişti.
YSK
YSK, radyo ve televizyon pro-
paganda esaslan ile TRT'nin
uyacağı ilkeleri belirledi. Buna
göre TRT ekranından ANAP,
SHP, DYP, DSP, RP, MÇP v SP
propaganda konuşması yapabi-
lecek. Radyo ve TV'den ANAP
50, SHP 40, DYP 30, seçime ka-
tılacak diğer partiler de 20'şer
dakika yararlanabilecek. Seçime
katılan butün siyasi partiler,
10'ar dakikahk iki propaganda
hakkınm birini 13 ekim pazar,
diğerini de 19 ekim cumartesi
gunü saat 18.0O'e kadar kullana-
bilecek.
TBMM'de grubu bulunması
nedeniyle ANAP, SHP ve DYP
10'ar dakika, iktidar partisi ol-
duğu için ANAP 20, ana muha-
lefet partisi olması nedeniyle de
SHP 10 dakikahk ek propagan-
da hakiarım 13-19 ekim tarihle-
ri arasındaki tarihlerde kullana-
caklar.
Radyo ve TV'den propagan-
da yapma hakluna sahip olan si-
yasi partilerin hakiarım nasıl
kullanacaklannı en geç 29 eylül
pazar gunu saat 17.00'ye kadar
YSK'ya bildirmeleri gerekiyor.
Partilerin, yayın zaman ve sı-
raları 30 eylül pazartesi günü
YSK'da yapılacak ad çekmeyle
belirlenecek.
Basın Konseyi'nden Sağlar'ın
(
sansürcü yaklaşımı'na protesto
Sözen,Stari KohTe şikâyet etti; Büyukşehir Belediye
Başkanı Sözen, Alman
; Başbakanı'na gönderdiği
I mektupta, yayın
sorumlularının
cezalandırılmasını, kanalın
, kapatılmasını,
S kapatılmaması halinde en
', kısa sürede cevap hakkının
î kullanılmasını istedi.
1 Basın Konseyi Başkanı
: Oktay Ekşi, SHP'li
5 Sağlar'ın Magic Box TV
\ antenlerini kapatma
' uyansını protesto için Erdal
î Inönü'ye telgraf çekti.
tstanbul Haber Servisi — ls-
tanbul Büyukşehir Belediye Baş-
kanı Prof. Nurettin Sözen, Ma-
gic Box'ın peşini bırakmıyor.
! Sözen, Magic Box hakkında
yaptığı suç duyunısundan ve
maddi ve manevi dava açacağı-
m bildirmesinden sonra Starl
kanalının kapatılması için Al-
manya Başbakanı Helmut
Kohl'e başvurdu.
Sözen mektubunda, "Ülke-
nizden yayın stüdyosu, link uy-
du çıkış kanalı ve (uplink) kira-
faryarak Eutelsat ll-F-2 10 dere-
ce doğu üzerinden ülkemize ya-
ym yapan Magk Box (Starl) TV
kanalının, trafik yasalan, bele-
j diye hizmetleri ve tarihi-turistik
gyerlerle ilgili kurallara aykın
5 olarak yerleştirilmiş uydu yer is-
\ tasyonunun neden olduğu basit
Jbir trafik kazası bahanesiyle,
£ hiçbir mantıgın kabul edemeye-
J cegi gülünç bir yorumla, bu ka-
jzaji bilerek yapürdığım iddia
3 edilerek onuruma ve temel kişi-
2 lik haklanma tecavüz edilmis-
Stir."
Ç Aym yayın kuruluşunun "de-
^ mokraük gruplar ve siyasi par-
2> tüer arasında eşinık" ilkelerini
diyesi, Çember-
litaş'ta Vezirhan'ın avlusuna Magic Box'ın beton dokerek yer-
leştirdiği uydu anten ile ilgili olarak savcılığa suç duyunısunda
bulundu. Belediye, "işgal" olarak nileiendirdiği bu durumun eski
eserler yönunden incelenmesi için de 1 Numaralı Kultür ve Ta-
biat Varlıklan'nı Koruma Kunılu Mudürtügu'ne başvurdu. Magk
Box Genel Koordinatörü Yekta Güngör'ün gazetemizde yayım-
her gun çiğnediği, nitekim âde-
ta sorgulandığı için yanm bırak-
tığı ve yayımlanmasım istemedi-
ği bir programın da montajlana-
rak ve mesajının değiştirilerek
seçimler arifesinde, kendisine
yöneltilen haksız suç isnadından
sonra yayına sokulduğunu anla-
tan Prof. Sözen, mektubunda
daha sonra şöyle dedi:
"1. Avrupa Konseyi Bakanlar
Komitesi'nin 5.5.1989 tarihli
toplantısında kabul edilen ve ül-
kenizce de imzalanan Avrupa
Sırurötesi Televizyon Sözleşme-
si'nin (Avrupa Sözleşmesi No:
32) önsöz 3. paragrafı "tnsan
onurunun ve eşitiiğiııin bu pren-
siplerin temeli olduğu" beşinci
paragrafı "Butün demokratik
gruplar ve siyasi partiler arasın-
da eşitlik ve çogulculuğun konı-
lanan söderinie|eptirwı Eıninönu BeledijeBaskanı Abtnet Naci
Akgün, "Hiç kimse bir belediye başkanına kendi amaçlan ve çı-
karları doğrullusunda emir veremez. Starl yetkililerini, tarafsız
basın yayın ilkesine saygılı yayın yapmaya çağırıyorum" dedi.
UBA'ya açıklama yapan İstanbul Basın Savcısı Ayfaç Toloy da
Starl'in, "İstanbul'un zorba belediye baskanının son icraatı"
anonslu haberi nedeniyle, Sözen'in başvurusundan sonra soruş-
lurma açıldığını soyledi. (Fotoğraf: CUMHURtYET)
2- 11 federe eyalet tarafından
1-3 Nisan 1987 tarihinde imza-
lanan "yayının yeniden yapılma-
sı üzerine eyaletlerarası anlaş-
narak, düşüncenin serbestçe
oluşumunda ve kültünin geliş-
mesinde yayıncılıgın önemini
vurguladıgı", madde 7. yayıncı-
lığın sorumluluklan bölümünün
1. maddesi "Program hizmetle-
rinin, sunusu ve keriği ilgilen-
diren butün öğeleri, insan onu-
runa ve kişilerin temel haklan-
na saygı gösterir" maddeleri ve
ilgili maddelerine,
ma"ya,
3. Yayın yapılan eyaletin ya-
ymcüık ilkelerine göre bir yayın-
cılık suçu işle>-en Magic Box
(Starl) kuruluşunun ve yayın so-
rumlularının cezalandırılması,
kanalın kapatılması, kapatılma-
\Maliye Bakanı ile her yerde tartışmaya hazır olduğunu söyleyen Mumcu:
IKahvecfnin yakasını bırakmam* Kahveci ile her yerde tartışacağım söyleyen Uğur Mumcu
"Bursa'daki tekstil kaçakçıhğını soruyorum, susuyor;
patenti neden hayır kurumlanna bağışlamadın diyorum,
susuyor. tsterse Pendik'te seçmenlerinin önünde
tartışahm. Kahveci'nin yakasını bırakmayacağım" dedi.
ANKARA / tSTANBUL
(UBA) — Maliye ve Gümrük
Bakanı Adnan Kabveci ile
gazeteci-yazar Uğur Mumcu
arasındaki tartışma giderek bü-
yürken Kahveci, "Mumcu, Ba-
sın Konseyi'nin bakemliğini
reddetti " dedi. Uğur Mumcu ise
Bakaıı Kahveci'nin bu iddiası-
nın "tümüyle büyük bir yalan"
olduğunu belirterek "Kendisine
Basın Konseyi statüsünü iyice
okumasım ve mayonez yemesi-
ni öneririm" dedi.
seyi'nin statüsünü, yetkilerini
bilmiyor. Ben Basın Konseyi
üyesi degilim. bu nedenle Basın
Konseyi'nin benim taraf odu-
ğum bir konuda hakemlik yap-
ması statüsüyle bağdaşmaz.
Sayın Oktay Ekşi'nin beni
aradığı ve benim bu hakemliği
ret ettigi iddiası Bakan Kahve-
ci'nin büyük bir yalanıdır. Ben
daha önce kendisine yalan ma-
kinesi icat etmesini önerrniştim.
Bakan Kahveci benimle önce
her yerde tartışacağım söyledi.
Sonra Bakanlığa geleyim, orada
tartışalım dedim, reddetti. Mül-
kiyeliler Birliği çağırdı, onu da
reddetti. Kahveci'nin yakasını
bırakmayacağım. Bursa'daki
tekstil kaçakçılıgını soruyorum,
susuyor. Patent olayını
TBMM'de neden gizledin diyo-
rum, susuyor. Patenti neden ha-
yır kurumlanna bağışlamadın
diyorum, susuyor. Kendi adına
patent alıyor, bir de devletten
devletçilikten bahsediyor.
Kabveci ile her yerde tartış-
maya hazınm, isterse Pendik'-
te seçmenlerinin önünde de tar-
tışalun.
Ama daha önce okumasım
öneriyonım. baş\ıırduğu Basın
Konseyi'nin statüsünü de oku-
masını ve mayonez yemesini
öneriyorum."
Öte yandan Kahveci'nin iddi-
ası üzerine ne diyeceği sorulan
Basın Konseyi Başkanı Oktay
Ekşi'de şöyle dedi:
"Sayın Bakana telefonla da
daha önce birkaç defa izab et-
tiğim gibi Basın Konseyi'ne is-
teyen gazeted uye olur, isteme-
yen olmaz. Sayın Mumcu da
üye olmayan meslektaşlanmız-
dandır. O nedenle Basın Konse-
yi, Sayın Kahveci'ye başvurusu
üzerine konseyin berhangi bir
işlem yapmadığını bildirdi. Bi-
zim için olay bundan ibarettir.
Basın Konseyi hiç kimsenin
kendi amacı için kullanabilece-
ği bir polemik aracı değildir."
ması halinde en kısa sürede ce-
vap hakkımın kullanılması hu-
susunda gereğini emirlerinize
sunanz. Ayrıca ilgililer hakkın-
da ceza ve tazminat davaları
açacağımı da bilgilerinize suna-
nm."
Marmara ve Boğazlan Bele-
diyeler Birliği encümeninin,
Starl'in Sözen'e yönelik yayını-
nı göruşmek üzere, üye beledi-
ye başkanlannı yarın olağanüs-
tü toplantıya çağırdığı bildirildi.
Çankaya Belediye Başkaru
Doğan Taşdelen, "tek yanlı,
haksız ve gercekleri sapbran"
Magic Box yayınlarını protesto
ederek Çankayalıları bu yayın-
ları izlememeye çağırdı. Taşde-
len, "Nurettin Sözen'in görevde
kalması ya da gitmesine karar
verecek tek guç İstanbul balkı-
djr" dedi.
Bursa Büyukşehir Belediye
Başkanı Teoman Ozalp, Starl'in
Sözen'e yaptığı davranışın hoş
olmadığını belirtti ve "en kısa
sürede taraflı yayınına son
vermesini" istedi. Mudanya ilçe-
si bağımsız Belediye Başkanı AM
Narin Demirtaş da Sözen'e ya-
pılan davranışı tüm belediye
başkahlanna yapümış bir hafta-
ret olarak nitelendirdi ve Starl'in
yayınını kesti.
Basın Konseyi
Basın Konseyi Başkanı Oktay
Ekşi, SHP Genel Sekreter Yar-
dımcısı Fikri Sağlar'ın, Magic
Box TV antenlerini kapatma
uyansını protesto amacıyla Ge-
nel Başkan Erdal tnönü'ye telg-
raf çekti.
Oktay Ekşi, Magic Box'ın ya-
yın poliükasmın, bu kuruluşun
başındakilerin belirleyeceği bir
husus olduğunu belirttiği telgra-
fında şöyle dedi:
"Bu politikayı begenip begen-
memek de tum izleyicilerin bak-
kıdır. Ama beğenilmeyen vayın-
lann, alıcı-izJeyici kişilere ulaş-
masına engel olmaya kalkmak,
kimsenin hakkı değildir. Kaldı
ki tam anlamıyla sansür sayüa-
bilecek bu tıir bir yaklaşım, Sos-
yaldemokrat Halkçı Parti'nin
bugüne kadar kamuoyuna yan-
sıyan potitikalanna da taban U-
bana zıttır.
SHP Genel Sekreteriigi gibi
üst duzeyde ve sorumlu konum-
da bir parti ileri gdeninin savun-
duğu sansür anlayışını benimse-
mediginizi bilmekten, kamuo-
yunun memnunluk duyacağuu
dikkatinize sunuyorum."
Hak-lş Sendikası Genel Baş-
kanı Necati Çelik, Sözen ile
Starl arasında başlayan tartış-
manın "Sözen'in gerçek y üzünü
ortaya çıkardığıu" savundu.
DUNYADA BUGIJN
ALİStRMEN
Reklamcılar Savaşı
Gecıkmiş 20 Ekim erken seçimlerinin en ilginç yanların-
dan bıri de, medya savaşlanna dönüşmüş olması. Gerçi, da-
ha önce de partiler reklam firmalarına başvurmuşlardı. An-
cak şimdiye dek hiçbir seçim böylesine yoğun reklamcılar
çekişmesine dönüşmemişti.
Olay, belki geniş kesimlere biraz garip gelebilir. Ama yine
de kabul etmek gerekir ki, reklam firmalarının ışi ele alma-
ları, kampanyanın belki de daha düzeyii, daha olumlu ve daha
ılımlı geçmesıni sağlayacaktır. Hatta ANAP'ın, demokrasi ge-
leneğı güçlü bir ülkenın, konuda uzmanlaşmış reklamcısıpa
başvurması sayesinde çağdaş sloganlarla da karşılaşabile-
ceğımiz düşünülebilir.
Gerçekte, kültür düzeyi çok yüksek olmayan, kitap oku-
ma oranı oldukça düşük bir toplumda TV'nin yaygınlaşma-
sından bu yana geçen yirmi yıl içinde, insanların reklam spot-
larındaki sloganlarla düşündügü, çocukların sokaklarda cin-
gıllan şarkı diye söyledigı, salt TV ve reklam kültürü üzerine
oturmuş bir gülmece türünün çıktığı, dizilerin kötü adamla-
rının adlarının sıfata donüştüğü, birçok yerde "Dallas" bira-
hanelerinın açıldığı gözönünde bulundurulunca, siyasi par-
tilerin, seçmene ulaşmak ıçın bu garip kültüre başvurmala-
rınj yadırgamamak gerekir.
Üstelik ıletişım devrimınin getirdiğı olanaklardan yararla-
nılması, yenı etkıleme tekniklerinin kullanılması çağdaş bir
davranış olarak da görülebılir.
Ancak teknolojiye, her türlü yeniliğe, eskıye sanlarak kar-
şı çıkmak ne denlı yanlış ise en iyi teknolojınin her zaman
en iyi sonuçları vermediği (ABD'nin Vietnam Savaşı ve nük-
leer silahlar ömeğini unutmamak gerek) gerçeğini görmez-
den gelerek, her yeninin illa salt iyi olduğunu düşünmek de
yanlıştır.
Frenklerin dediğı gibi, "Ne yapttğınız veya neyi kullandı-
ğınız değıl, onu nasıl yaptığınız ve nasıl kullandığınız önem-
lidir"
Olayın bu yanını düşününce, insan biraz ürpermekten ken-
dini aiamıyor.
Gerçekten ıletişım devrımi, her zaman ve her yerde kişiyi
daha bılgıli ve daha bilinçli kılmıyor. Hatta zaman zaman, ile-
tişım araçlannın kullanılma tekniği, toplumun test usulüne
göre yanıtları önceden belırlenmiş seçeneklerden birini seç-
me sistemiyle yetiştirilmesı sonucunda, bıreyin özgür seçı-
mi daha az gelişmiş teknoloji dönemlerine oranla bile gerı-
leyebiliyor. Prof. Dr. Ünsal Oskay, Ankara Reklamcılar Der-
neği'nin düzenlediği sempozyumda, Felix Green'in, Demir
ve Bambu Perde (Bambu Perde Asya diktatörlükleri için kul-
lanılan bir deyim) yanı sıra, "Cehalet Perdesi" (Curtain of İg-
norance) kavramını geliştirdiğinı anlatıyordu.
Ne yazık ki "Cehalet Perdesi", kitle iletişim araçlarını amaç-
larına uygun olarak ustaca kullananların başansı yüzünden
"iletişim devn"nde pekişmiş bir kavramdır.
Kişinin on sekiz saat süreyle, neyi alıp neyi tüketeceği ko-
nusunda şartlandınldığı bir toplumun yaratacağı bıreylerin
özgür seçımlen konusunda ciddi kaygılar olmasında yadır-
ganacak bir yön yok.
Çocuklann sokaklarda cıngılları söyiedikleri, insanlann rek-
lam spotlarının sınırlı dünyasının içinde düşündükleri bir top-
lumda, arkadaşımız Uğur Mumcu'nun da belirttiği gibi, mer-
kez yoklamasıyla atanmışların seçmene sunulduğu ya da sı-
nırlı bir çıkar grubuna dönüşmüş etnik, mezhepsel kökenli
delegelerin seçtiği adaylann seçmen önüne çıkanldtğı bir sıs-
temde, daha baştan sınırlanan seçim hakkı, yasal yasaklar
ve yasal barajlarla daha da sınırlanmaktadır. Üstelik butün
bu çarpıtma ve sınırlamalar, zaten demokratik olmayan bir
ortamda, şeffaf olmayan bir devlet düzeni içinde gerçekleş-
mektedir.
Bu durumda seçmenin, kişinin özgür seçim olanağı ko-
nusunda ciddi kaygılara duşülmesı, ulusal ıstencin ne denli
sağlıklı bıçımde gerçekleştıği konusunda kuşkular doğması
dogaldıt . .
Şimdi bütün buntarın üstüne bir de, reklamcıların usta mak-
yajlannı ekledinız mi, kişinin özgür seçim olanağının daha
da çarpıtılması kaygısına kapılmanız kaçınılmazdır.
Gerçi tüm reklamcılarımız, reklamın kötü bir malı sattıra-
cak sihirlı bir araç olmadığını süreklı vurguluyoriar, hatta "iyi
bir reklamın kötü bir malın en büyük düşmanı oldugu"nu soy-
leyip, kötü malın iyi reklamın yaratacağı umutları sıleceğini
ve böylelikle birbirlerıyle çelişeceğını soylüyorlar.
Ama gerçekten usta, becerıklı, yaratıcı güçleri yüksek rek-
lamcılarımızın, tüm topluma yıllar boyu dünya standartların-
dan çok daha aşağıda kalitede, ama dünya fıyatlarının üs-
tünde ederlerde malları satmada gösterdıklerı başanyı dü-
şününce, seçim kampanyasında gösterecekleri hünerienn bı-
zi korkuya düşürmesım de anlayışla karşılamak gerekir sa-
nıyorum.
KlSA KISA
• Yurdun çeşitii yerlerinde meydana gelen trafik
kazalannda 6 kişi öldü. Kütahya-Bursa karayolundaki
kazada Ömer Yenilmez (33) ile Ahmet Çetin (28), Ereğli-
Karaman karayolundaki kazada Ufuk Gören (6),
Akşehir'de Gülfidan Kılıç (55), Hacıbektaş'ta Dilara
Atmaca (48), Şehitkamil'de meydana gelen kazada da
Leyla Zurnacı (55) adlı yurttaş yaşamını yitirdi.
• Samsun Vali Yardımcısı Ergun Doğanay, Bartın
Valiliği'ne atandı. Doğanay'ın Bartın Valiliği'ne
atanmasına ilişkin Bakanlar Kunılu karari Resmi
Gazete'de yayımlandı. Bu arada, Emniyet Genel Müdürü
Ünal Erkan, Basın Ilan Kurumu Genel Kurulu'nda boş
bulunan lçişleri Bakanlığı Temsilciliğine getirildi. SSK'da,
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı temsilci yönetim
kurulu üyelerine de Mehmet Zekâi Ozcan atandı.
• Aydtn'ın Karacasu ilçesıne bağla Ataeymir kasabasında
özel sektore aıt bir maden ocağının yemekhane bölümünde
önceki gün meydana gelen patlamada, ölenlerin sayısı ikiye
çıktı. Patlama sırasında yemekhanede bulunan işçilerden
Ali Bozoğlu (50), olay yerinde ölmüştü. Ağır yaralı olarak
Izmir Tepecik SSK Hastanesi'ne getirilen Ali Kabak (31)
ise, dün sabah yaşamını yitirdi.
Mülkiyeliler Birüği'nin yaptı-
ğı "gelin tartışın" çağrısım red-
dettikten sonra Uğur Mumcu
hakkında Basın Konseyi'ne baş-
vurduğunu açıklayan Bakan
Kahveci, Mumcu'nun Basın
Konseyi'nin hakemliğini redde-
tiğini öne sürerek şunları söyle-
di:
"Uğur Mumcu ile aramızda-
ki tartışmada hakemlik vapması
için Basın Konseyi'ne müraca-
at etmiştim. Konseyin Başkanı
Sayın Oktay Ekşi'den Uğur
Mumcu'nun konseyin hakemli-
ğini reddettiğini öğrendim.
Ugur Mumcu'ya şunu sonnak
istiyonım: Basın Konseyi objek-
tif bir kurul degil mi? Bu konu-
da Türkiye'de Basın Konseyi'n-
den daha yetkili bir kuruluş
var mı? Madem ki Mumcu ken-
dine güveniyor, Basın Konseyi'-
nin hakemliğini niçin reddedi-
yor? Yoksa meslektaşlanndan
mı korkuyor? Hodri meydan!"
Kahveci'nin bu iddiası üzeri-
ne Uğur Mumcu şunlan söyle-
di:
"Bakan Kahveci; Basın Kon-
Geleceğin Kenti" Sizi Bekliyor. IBM PS/2 Kenti adını verdigimiz ve tüm uygu-
lamaları\la IBM PS/2"leri tanıttığımız fuarları-
mızın ikincisi 25 Eylül'de açüıyor. Geçtiğimiz yıl
IBM PS/2 Kenti'nde her türlü işkolu için "özel yazı-
kmlar"a yer vermiş, sizi. çalışmalarLnızı daha verimli
hale getirecek uygıılamalarla tanıştırmıştık.
Bu yıl kentimizi daha da geh^tirdik. U}'gula-
malanmızın sayısı daha da arttı. donanımlarımız
mükemmeUeşti. IBM PS/2 Kenti. "Geleceğin Kenti'"
olma\a aday şimdi.
Mesleğinizde yeni ufuklar açacak uygulama-
larla ve en son donanımlarla tanışmanız için. sizi.
IBM PS/2 "Geleceğin Kenti'ne davet ediyoruz.
IBM PS/2 Yetkili Satıcıları ve IBM görevlileri
dilediğiniz konularda bilgi vermek, çalışmalarınız-
da yardımcı olmak için sizi bekliyor. Her zaman
olduğu gibi...
Giriş ücretsizdir.