19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 EYLÜL 1991 EKONOMİ CUMHURÎYET/13 Faiz diyor • Ekonomi Servisi — Faizdeki artış dün de devam ederken faiz arttıran bankalar arasına Egebank, TEB, Garanti Bankası ve Sümerbank da katıldı. 1 yıl vadeli mevduata uyguladığı faiz oranını Egebank yüzde 74'e, TEB yüzde 60'a, Sümerbank ise yüzde 77'ye yükseltti. Garanti Bankası da 6 ay vadeliye bugünden itibaren yüzde 68, 3 ay vadeliye yüzde 67 faiz veriyor. IgtanbuTda ekmek 1200 lira • İSTANBUL (AA) — lstanbul'da ekmeğin satış fiyatı yüzde 20 oranında artınlarak, 1.200 liraya çıkanldı. lstanbul Fınncüar Odası Başkanı Mustafa özaydın, dün yaptığı açıklamada, daha önce 1.000 lira olan 320 gram ekmeğin satış fiyatının, girdilerdeki fiyat artışları nedeniyle 1.200 liraya çıkarıldığını bildirdi. özaydın, zamlı fiyattan satışlara bugün başlanacağını belirtti. 2.8 trilyonluk vergi iadesi • ANKARA (ANKA) — Ücretlilere ödenen vergi iadesi yılın ilk sekiz ayında 2 trilyon 832 milyar lira oldu. Vergi iadesi geçen yılın aynı dönemındeki bir trilyon 665 milyar liraya göre yüzde 70.1 arttı. Toplam iade ise 8 ayda 4 trilyon liraya yaklaştı. Kahveci'den geriadım • ANKARA (ANKA) — Başta ordu pazarlan olmak üzere Kurumlar Vergisi'nden muaf kuruluşlardan alınan fiş ve faturaların vergi iadesinde kullanılmaması yönündeki karardan vazgeçildi. Maliye ve GUmrük Bakanı Adnan Kahveci, Kurumlar Vergisi'nden muaf olan, ancak KDV odeyen kurumlardan alınan fiş ve faturaların eskiden olduğu gibi vergi iadesinde kullanılabileceğini söyledi. Sözleşme farkı • ANKARA (Cumhuriyet) — Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Metin Emiroğlu, 500 bin kamu işçisinin toplusözJeşme farkı alacaklannın seçimden önce iki taksitte ödeneceğini açıkladı. Işçilik nıaliyeti • ANKARA (Camhnriyet Bürosa) — TtSK, 1991 yılında işçilik maliyetlerinde, reel olarak yüzde 99.8 oranında artış meydana gelmesinin beklendiğini açıkJadı. TİSK çalışma istatistikleri ve işgıicü maliyetleri araştırmasına göre geçen yıl işgücü maliyeti, 12 işkolunda saat başı 6 bin 947 lira Ue 19 bin 148 lira olarak gerçekleşti. Sağrada grev başladı • İş-Sendika Servisi — Tek Gıda-lş Sendikası, örgütlenme çalışmalarını tamamladığı Ordu'da kurulu Sağra Fabrikası'nda, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlanması üzerine grev uygulaması başlattı. Citibank sermaye aıtûrdı • Ekonomi Servisi — Geçen yıl sermayesini 5.6 milyar liradan 31.7 milyar liraya yükselten Citibank Türkiye, eylül 1991 itibanyla sermayesini 21 milyon dolar (yaklaşık 100 milyar lira) daha arttırdı. OZEL BORA SÜRÜCÜ KURSU 67. Dönem kayıtları Hafta içi ve akşam 18 EylûkJe Hafta sonu Cumartesi-Pazar 21 Eylülde başlayacaktır. Oifeksıyon bayan hocalarırmz vardır Dersane Üsküdar 343 67 82 PISTLERİMIZ: Kozyatağı 362 47 33 Tarabya 162 08 18 Tek Yol Eflitım OUvetti CRF 2608T Marka, BJ 0010032 seri numaralı yazar kasamızın ruhsatı kaybolmuştur. Geçersizdir. JAPON GIDA SATIŞ ve SERVİS LTD. ŞTI. SHP liderinideğerlendinen TÜSIAD üyeleri, 'Özelleştirmesiz olmaz'dediler Inönü'ye şartlı O.K.Ekonomi Servisi — TÜSİ- AD'da konuşan SHP Genel Başkanı Erdal tnönii, ortaya koyduğu "onarun ve sanayide aüiun" programıyla olumlu pu- anlar topladı, ama özelleştirme- deki katı tutumu iş dünyasıyla arasına mesafe koydu. Sanayi- ci ve işadamları, Inönü'nün özelleştirme dışındaki konuşma- sından tatmin olduklannı, ama özelleştirme olmadan da serbest piyasa ekonomisinin uygulana- mayacağını belirttiler. Sanayici ve işadamlan tnö- nfl'yfl şöyle değerlendirdi: Bttleat Eczaeıbaşı (TÜ- SİAD Başkanı) — Sayın Inönü konuşmasında gerçek serbest pi- yasa ekonomisinin Batı'da ol- duğu gibi ülkemizde de çağdaş sosyal demokrat ilkelerı benim- semiş bir parti tarafından kuru- labileceğini beürterek rekabete, girişimciliğe ve dışa açılmaya dayalı bir ekonomik duzenden yana olduklarını vurguladı. Sa- yın lnönü'nün bu ifadelerini ve "olabildiğince rekabet, gerekli olduğu kadar planlama" taraf- tan olmalarını SHP'nin çağdaş değişimleri yakalayışının işaret- leri olarak görmeliyiz. Sorunla- ra koyduklan teshislere "büyük ölçüde katılıyor, ancak önerdik- leri çözümler konusunda bazı kuşkular taşıyonım. örneğin ekonomide devletin ağırlığını azaltmadan, Sayın Inönü'nün üzerinde önemle durduğu enf- lasyon sonınunun çözülebilece- ğini sanmıyorum. Ekonomide istikrara, kaynaklann daha ve- rimli kullanımına, kamu finans- manında daha sağlıklı bir den- geye giden yol ise özelleştirme- den geçiyor. Sosyal demokrat program öncelikleri arasında en başta yer alan gelir dağılımımn iyileştirilmesi de her şeyden ön- ce istikrann sağianmasına ve ekonomideki verimliliğin arttı- nlmasına bağlı. Biliyoruz ki enflasyonun yüksek, verimlilik düzeyinin düşük olduğu ekono- milerde ne vergilerle ne de baş- ka önlemlerle gelir dağılımım iyileştirmek mümkün değildir. Ancak devlet bankalannın özel- leştirilmesine taraftar olmayan, özelleştirme konusunda "sosyal açıdan gerekmeyen durumlarda rak değerlendiriyorum. Ve bu görüşün partisinin yönetim kad- roları ve taraftarlan açısından aynen paylaşıldığı ümidini taşı- mak istiyorum. TÜStAD top- lantısında konuşuyor olması ne- deniyle kendi dünya görüşlerin- den ve özellikle devletçilik ve özelleştirme konusundaki yak- laşımları itibanyla taviz verme- yen açık ifadelerini saygıyla kar- şılıyorum. Merkez sağ partile- riyle aralannca büyük yorum Eczacıbaşı Kocroan Bezmen Özelleştirme konusundaki sözleri işadamlannda İnönü'ye karşı kuşku yarattı. İşadamlan, devlet küçülmeden serbest piyasanın olamayacağını ve enflasyonun düşürülemeyeceğini belirttiler. devlet tekeline taraftar degıliz" demekten öteye iddia taşınma- yan bir programla verimli ve is- tikrarlı bir ekonomik yapıya ge- çişin güç olacağını düşünüyo- rum. AU K « e w n (TÜStAD es- ki Başkanı) — Sayın Inönü, son senelerde Avnıpa'daki sosyal demokrat partilerin piyasa eko- nomisi gelişimine büyük hizmet verdiklerini ve kendilerinin de iktidara geldikleri takdirde bu misyonu yükleneceklerini ifade buyurdular. Bunu bir vaat ola- ayrılıklan yoktur. Özellikle ik- tidara geldikleri takdirde hükü- met, işçi ve işveren kesimJerinin dahil olacağı bir "çalışma konseyi" kuracaklanm ve eko- nomik meseleleri burada tartış- mak arzusunda olduklannı memnuniyetle not ettim. Kendi dünya görüşü ve mantığı içinde değerlendirildiğinde ve makro açıdan bakıldığında tutarlı bir konuşma olduğu kanaatinde- yim. Halil BezMi (TÜSİAD üyesi) — Genel olarak her şeyi güzel anlattı, gayet tutarlıydı. Ama özelleştirmenin aynntısına indiğinde iki şey söyledi. Ban- kalan özelleştirmem dedi. lkin- cisi, özelleştirmede halka eşit hisselerin dağıtılmasını istiyo- rum dedi. Bir iki kişinin eline geçmesinden ve tekrar tekel ha- line gelmesinden korktuğunu söyledi. lnönü'nün bu iki sartı özelleştirmenin yapılamayacağı- nı gösteriyor. Buradan şu sonucu da çıkanyo- rum. özelkştirmeyi yapmadan piyasa ekonomisini de tam işle- temezsiniz veya işletemeyeceği- ni düşündürüyor bana. özelleş- tirme ve serbest piyasa ekono- misi birbirine çok bağlı. Çünkü sanayinin yüzde 50'si, finans kesiminin yüzde 70'i kamuya ait. özelleştirme yapmayacaksı- ruz, hep kamu ekonomisi içinde kalacaksımz. O zaman tutarlı olmuyor. Bugünkü karma eko- nomi devam edecek gibi geldi bana. Üzeyir Garlh (TÜStAD üyesi) — Sıcak buldum. Hür te- şebbüse karşı olmadığı mesajı- m verdi. Bunu da hür teşebbüs algıladı. TÜSlAD'a övgü dolu sözler söyledi. özelleştirmede ise biraz farklı duşünüyor. Çok açık ve net değildi. Genelde be- nim gözlemlediğim, önde gelen dört partinin felsefi ve doktriner görüşlerinde farkhlık yok gibi. Sadece stratejik farklar var. Gönül arzu eder ki hedefler ra- kamsal ve zamansal olarak kon- sun ve inandıncı hedefe ulaş- mak stratejileri de somut bir şe- kilde belirlensin. Bugün bu ko- nuda somut bazı göstergeler su- nan DYP ve ANAP'ın inandı- rıcıhğını seçmen takdir ede- cektir. Sobalar cep yakıyorNAZİRE KALKAN Bu yıl soğuklann erken bas- tıracağa benzemesi soba satıcı- lanna yaradı. Okul masrafın- dan belini henüz dogrultamayan tüketiciler şimdi de kışa hazır- lık masrafıyla karşı karşıya. Bir kovalı sac sobanm fiyatı yaklaşık 300 binden baslayıp 525 bin liraya kadar gidiyor. Bu rakam döküm sobalarda 1 mil- yon 650 bin liraya kadar çıka- biliyor. Tüpgazla çalışan kata- litik sobalann fıyatları ise 725 binle 1 milyon lira arasında de- ğişiyor. Piyasalarda son yıllar- da görtilmeye başlayan ve "Ja- pon sobası" olarak da adlandı- nlan gazyağı ile çalışan sobala- nn fiyatlan ise 2 milyonun üze- rinde. Soba deyince akla ilk gelen döküm sobalar oluyor. Bu so- balar geç ısınmalanna rağmen az yakıtla yüksek verim veriyor ve ıayı geniş bir akna dağıtıyor- lar. Güvenilir bir döküm soba alabilmek için lp milyon lira dolayında bir parayı gözden çı- karmak gerekiyor. Piyasada çok daha düşük fiyatlarda dö- küm soba bulabilmek olası ol- sa da bunlann gerek dayamklı- hk gerekse randunan açısından ne derece iyi olduğu taıtışıhr. Burada "ucuz mal alacak kadar zengin değilim" diyen Ingiliz Kış mevsiminin yaklaşmasıyla birlikte soba satışları hızlandı. Soba fiyatlan (1000 TL) CİMİ HmâımMm Dökûm soba Katalitık soba Kovalı saç soba Startaş Saç soba Katalitık M*f Isıtaş Kovalı saç Zibro Kamin nyttı 1.350-1.650 725-910 325 300-450 900-1000 soba 350-525 2.400-2 500 atasözünü hatırlamakta yarar var. Döküm sobanm nimetlerini çok olmasına rağmen fıyatlan- nın yüksek oluşu pek çok tüke- ticiyi daha az randımanlı olma- sına rağmen sac soba almaya yöneltiyor. Eskişehir ve Bursa'- da yoğun olarak bulunan Isataş, Isı Cihazlan Fabrikası gibi çe- şitli soba fabrikalan özellikle Anadolu piyasasına mal veri- yorlar. Bu sobalann fıyatlan da 300-500 bin lira arasında deği- siyor. Istanbul'daki saüşlan da hay- li yüksek olan bu çeşit firmalar- dan pazar kapmak isteyen De- mirdöküm de ilk defa olarak bu yıl kovalı sac soba üretti. De- mirdöküm'ün bu sobası piyasa- da 325 bin liradan satılacak. Hareket edebilmeleri nedeniyle tercih edilen katalitık sobalar ise lstanbul gibi kışı sert geçiren bölgelerde ancak 2'nci bir des- tek soba olarak kullamhrsa eko- nomik oluyor. Bu sobalarla bü- tün bir evi ısıtmaya kalkışmak tam anlamıyla ekonomik bir yı- kım olabüir. özelhkle piyasada Japon So- bası olarak bilinen gaz sobalan ise aslında pek çok değişik fır- manın ürflnü. Bunlan satm aür- ken en çok dikkat edilmesi ge- reken nokta özel bir gazyağı ge- rektirip gerektirmediği. Çünkü Türkiye'de PetroJ Ofisi'nin ürettiği tek tip bir gazyağı var ve alınacak sobanın rahathkla kul- lanılabilmesi için bu tip yağ ile çalışabiliyor olması gerekiyor. Bu arada piyasada bazı yerler it- hal yağ satıyoruz diye Petrol Ofısi'nin yağuu 2 ya da 3 katı bir fiyatla satabiliyorlar. Ayn- ca bu sobalann pek çoğunun ye- dek parça ve servis olanaklan- nın kısıtlı olduğu, yedek parça- sı bulunsa bile oldukça pahalı olduğu da unutulmaması gere- ken bir nokta. Kışı pişmanhkla geçinnek is- temeyen tüketicilerin fiyatm ya- nı sıra sobanın özelliklerini de hesaba katması gerekiyor. So- bayı bir kez alıp uzun süre kul- lanmak isteyenlerin ilk arama- lan gereken şeylerin başında TSE veya TSEK belgesi olmaiı. Aynca soba deyip geçmemeli ve servis güvencesi ile garanti bel- gesi de ihmal edilmemeli. Kışı üşümeden geçinnek istiyorsanız siz de sobanızı şimdiden ahn, kı- şın ister alın ister almayın. Türkiye Fonu Başkanı açıkladı '2. fon seçim sonrasıEkonomi Servisi — Borsa'nın hevesi yi- ne kursağmda kaldı. Borsaya yeni bir ta- lep yaratacak ve dolayısıyla hisse senedi fı- yatlannı yükseltici etki yapacak bir yatınm fonu kurulmasının ancak seçim sonrasın- da gündeme gelebileceği bildirildi. Türki- ye Fonu yanında ikinci bir fon oluşturul- masının seçim öncesinde suya düşmesiyle birlikte borsada fiyatlar gevşedi. tMKB En- deksi dün yüzde 1.93 değer kaybetti. En- deks, önceki gün yeni bir fon kunılacağı ve bunun açıklamasının Türkiye Fonu yöne- ticilerince düzenlenecek basın toplantısın- da yapılacağı beklentisiyle yüzde 3.25 yük- selmişti. 1989 yılında Türk hisse senetlerinde oluş- turulan ve o zaman borsada büyük bir can- lanma yaratan New York Borsası'na kayıtlı Türkiye Yatınm Fonu, yönetim tunılu top- lantısmı lstanbul'da yaptı. Fon Yönetim Kurulu Başkanı Frederick rVhittemore, yaptıklan görüşmelerin ardından düzenle- diği basın toplantısında "koşuilar uygun oiursa ikinci bir fonu kurmak istedikkrini" açıkladı. Birinci fonun 84 milyon dolar ol- duğunu, borsamn bugünkü dunımunun ra- hatsızlık vermediğini belirten Whitemore, uzun vadeli yatınm yapanlann kazanç sağ- layacağını ve fonun Türkiye'ye yatınmla- nmn süreceğini belirterek şöyle dedi: "Türkiye'de nangi iktidar gelirse gelsin fon oluşturma karanmtzdan vazgeçiremez. Buna rağmen ikinci fon için seçim sonra- sını bekliyornz." tkinci fonun hemen devreye girmeyece- ğinin açıklanması borsada fiyatlan olum- suz etkiledi. önceki gün, fona alım yapı- lacağı varsayımıyla yükselen fiyatlar dün bu varsayırmn ortadan kalkmasıyla düştü. İMKB Bileşik Endeksi, 55.82 puan kaybe- derek 2884.21 puana indi ve yüzde 1.93 de- ğer yitirdi. İLK KOMPLE TÜRKÇE YAZILIM SİSTEMİ H A L S O F T / E G S I B M P S / 2 K E N T İ ' N D E IBM ve IBM Yetkilı Satıcısı Halıcı Bilgi İşlem işbirliğiyle hazırla- nan HALSOFT yalnızca Türkçe'yi değil, Türkiye'nin koşullarını da en iyi bilen yazılım. HALSOFT, kişisel bilgisayar kullanıcılarına ofis yönetiminden kelime işleme, tablolama yâzılımından veritabanı uygulamaya dek çözümler sunan 4 ayrı programdan oluşuyor: Asistan, Halvvord, Halbase ve Halcalc. HALSOFT'u, 25-28 Eylül tarihleri arasında IBM PS/2 Kenti'nde görebilirsiniz. Adres: Tüyap Sergi Salonu, The Marmara Oteli, Taksim. T U K E T I C I G O Z U Y L E MERAL TAMER Haydiii! Green Air'e bir-iki... Özel havayolu Green Air'le ilgili olarak önümüzde son 1-2 hafta içinde birikmiş tam 5 şîkâyel mektubu bulunuyor. Demek ki Gre- en Air'de aksayan bir şeyler yar. Mektuplara şöyle bir göz gezdirdiğimizde anlıyoruz ki yapılan rezervasyonlarta uçulan zaman pek üst üste düşmüyor. O zaman ya- pılan rezervasyonun ne anlamı var diyecek- siniz? Anlaşılan Green Air charter seferleriy- le çalışmayı yeğliyor. Bu seferler de adı üs- tünde 'charter' olduğu için normal tarifeli seferler gibi düzenli olmuyor. Hatta bazı durumlarda "dolmuş usulü" müşteri bulur- sa, gidiyor. İlk mektup Istanbullu okurumuz Haldun Gazal'dan. Özetleyerek aktanyoruz: "Almanya'da tahsil yapan bir akrabam, tatil için Türkiye'ye geldi ve bileti Green Air'den Düsseldorf-İstanbul- Düsseldorf olarak kesil- di. İstanbul dönüşü 30 ağustos saat 14.00 ola- rak rezerve edilmişti. Dönüşten bir hafta önce tedbir için Green Air Harbiye bürosuna tele- fon ettiğimde böyle bir uçakları olmadığını og- rendim. Bunun üzerine aynı gün sabah 6.15'te İstanbul - Düsseldorf uçağında yer olduğu be- lirtilince rezervasyonu bu uçağa çevirip bileti okeylettirdik. 30 ağustos günü sa- bahın 03 00'ünde kalkıp 04.30'da havaalanına geldiğımizde Green Air önunde kuyruk olduğu ve 06.15 uçağına yer kalmadığını öğrendik. Bizim durumumuzdaki yaklaşık 50 yolcuya "Yapacak bir şey yok. Muhtemelen 11.00'de bir uçak kalkacak. Bu uçağı bek- lemeniz gerek" dendi. Durumu zabıtla tespit ettirmek istedim, ancak hava meydanı polisi kayrtsız kaldı, hatta bizi azarladı. Ney- se ki Devlet Hava Meydanı isletmesi Nöbet- çi Müdürtüğü memurlan anlayışla karşılaya- rak 'bu gibi firmalardan bilet alınmaması' ge- rektığıni belirtıp yolcuları teskin ettiler ve ekli dilekçemızi yazdırarak durumu DHMİ yetkili- lerine ileteceklerini belirttiler. işletme izni alıncaya kadar her türtü girişi- mi yapan, gazetelere boy boy ilanlar veren ve çoğunluğu işçi olan yurtdışı yolcu vatan- daşlarımızdan milyarlarca lira kazanan bu şir- ketlerin bir denetleyicisi, bir hesap soranı, bunlara çeki-düzen veren bir merci yok mu- dur?" Çorhj'dan yazan okurumuz Handan Var'ın serüveni daha da ilginç. "^llece gezmeyi severiz. Keftur aracılığıyla ve Lufthansa Havayollan'yta yaptığımız bir seyahatten çok memnun kaMığımız için aynı seyahat firması aracılığıyla yine Almanya'ya bilet akhk" diye mektubuna başlayan Handan Var ne var ki okeyli bıletlerie Istanbul'dan Han- nover'e birkaç saat içinde uçmayı beklerken seyahatin yaklaşık 1 tam gün süren bir işken- ceye dönüştüğünü şöyle anlatıyor: "18 ağustos akşamı Green Air'in kontua- rına giden annem ve babam, uçağa alınma- mışlar. Çünkü uçak doluymuş. Onlar gibi pek çok yolcu da açıkta kalmışlar. Annemler el- lerindeki biletleri gösterince, "biz Keftur di- ye bir acente tanımıyoruz" demtşler. Büyük mücadeleler ve sert tartışmalann ardından annemler bir sonraki uçakla Almanya'ya git- meyi basarmıslar. Ama Hannover yerine Düs- seldorf'a uçabilmişler. Çünkü bir an önce ken- dilerini Almanya'ya at- mak istiyorlarmış. Bu nedenle biletin üzerine "kendi rsteğiyie" iba- resının konülmasını ka- bul etmişler. Dolayısıyla saatlerce gecikmeli olarak uçağa binip bir de gereksiz ye- re Antalya seyahati ya- pıp oradan başka yolcu- ları alıp Düsseldorf'a ulaşmışlar. Bu arada onları Hannover Hava- alam'nda karşılayacak olan amcam, 400 kilc- metre yol kat edip Düs- seldorf'a gidip dön- müş." Diyarbakır'dan yazan okurumuz Dr. Kemal Bircan'ın da Ankaralı okurumuz Sema Alpan'ın da şikâyeti, üstte- kilere benzer. Hep vaat edilen saat ve gün- de uçamamak, hatta yıllık izni bittiği için işi- ne 3-4 gün geç kalarak üstelik de elinde An- kara bileti varken istanbul'a uçurularak İstanbul-Ankara arasını da yeniden otobus bi- leti alarak kat etmek zorunda kalmak... Bu arada bir turizmci de Greenair Air'- den şikâyetçi. Uçarer Turizm'in sahibi Su- ha Uçarer, 2 müşterisine sattığı okeyli bile- te rağmen uçuştan bir gün önce seferin ip- tal edildiğini, sivil havacılık kurallanna göre bu kadar gelişigüzel davranmanın yasal so- rumluluklan olması gerektiğini belirtiyor ve "Bu Isin sorumlusu Green Air değil, 2-3 uçakla özel havayolu kurulmasına izin ve- renler" diyor. Arkadaşlarımız bu şikâyetlerie ilgili olarak Green Air yetkilileriyle bağlantı kurmak, on- ların da görüşlerini almak istediler. Ancak bir mektup dışında diğerleri için bağlantı kuru- lamadı. Green Air yetkilileri arkadaşlarımı- zın telefonuna çıkmadı. T U K E T I C I N I N S E S I LİDO, çantayı değiştirdi Ankara Kızılay'da bulunan üdo mağazasından yaklaşık 2 ay önce 240 bin lira vererek satm aldığım çanta çok kısa bir süre sonra önce iç astann- dan, sonra değişik yerierinden yırtıldı. Mağazaya geri götür- düğümde çantayı tamir ede- ceklerini, ancak değiştirmele- rinin mümkün olmadtğını söy- lediler. Bu fiyattan satın alınan bir çantanın 1.5-2 ay gibi bir sürede tamire ihtiyaç göstere- cek kadar yırtılması normal bir durum sayılamayacağından, bu teklifi kabul etmedim. Ma- ğazanın değiştirme önerimi kabul etmemesi açıkçası ben- de aldatılmış olduğum duygu- su yarattı. Zernişan Talcak - Ankara fArkadaşlanmız, Lido mağazası yetkilisi Bilal Çolak'la görüştüler. Çolak, tamir etmeyi teklif ettiklerini, ancak müşterinin kabul etmediğini söyledi, konuyu patronuna tekrar ileteceğini betirtti. Daha sonra bizi aradı ve patronuyla görûştûğünû, çantayı değiştirdiklerini bildirdi. Levi's adı yetmiyor mu? Kardeşim Tarkan Oral Gal- leria Levi's'tan bir kot panto- lon ve bir gömlek almıştı. İlk giyişinde gömleğin kolunda bir defo fark ettik. Aynı hafta içinde mağazaya götürdü. Fa- kat satış fişi yanında olmadığı için hiç bir şey yapamayız de- mişler. Gerekçe olarak da ay- nı malın defolularınm Çarşı mağazasında düşük bedelle satıldtğını, bazı kişilerin de bu- nu bilerek, oradan aldıkları mallan mağazalardan defo- suzlanyla değiştirdiklerini gös- termişler. Bence bunlar 149 bin lira vererek bir gömlek alan müşterinin mağduriyeti- ne gerekçe değil. Bir diğer söytedikeri de, Levi's mağaza- lannın her birinin sahibi farklı olduğu için değiştirmek için malı kendisinden aldığımız- dan emin olması gerektiğiydi. Oysa ben hangi mağazadan alınırsa alınsın zararı en kolay yoldan telafi edecek bir orga- nizasyona gidilmesi gerektiği- ni düşünüyorum. Sonuçta ben ancak uzun konuşmalar sonu- cunda mağaza sahibini dü- rüstfüğüme inandırarak malı değiştirebildim. Levi's gibi seçkınlik iddiasında olan ma- ğazalar mûşterilerini böyle pişman etmemeli. Hürya Kıroğlu-istanbul r\taköy Galleria Levi's mağazasının sahibi Emil Metin'le görüştûk. Kendisi olayı doğrulayarak sonuçta kotu değiştirdiklerini söyledi: "Müşterinin haksızlığı yüzde 80 tespit edilse bile, merkezden kesin emir var, olayı müşterinin lehine sonuçlandınyoruz. Biz, giyilmiş mallan bile değiştiriyoruz. Levi's bana defolu malın-bedelini ödediği için ben mağdur olmuyorum" dedi. Bu durumda okurumuzun neden zora koşukjuğunu anlamamız hiç mümkün olmadı. Çöpleri ayrı ayn toplamak Bugünlerde beni çok rahat- sız eden bir oiay var, ne yapa- bilirim bilemiyorum. Ne za- man akıl danışsam, "Aaaa ilahl, burası Türkiye, kim aldınr" falan şeklinde sustu- ruluyorum. Avrupa'da Amenka'da çöp- ler ayn ayrı konuyor. Şişeler, tenekeler, kâğıtlar, ayrı ayrı toplanıyor. Her gün attığımız gazeteler, dergiler, kasaptan gelen o kalın kâğıtlar, OMO- Tursil v.s. kutuları... Bunlar özel bir şekilde toplanamaz mı? Yeniden üretime kazandı- rılmak (recycie) üzere... O şi- şeler için yapılan büyük topla- ma kutuları harika bir fikir. Mesela bize Kanada'dan atık kâğıtlar üzerine yazılmış yılba- şı tebrikleri geliyor. Eğer atı- lan kâğıtlar recycie edilse, gi- derek yok olmakta olan or- manlarımızdan da daha az ağaç kesilmis olur. Ne dersi- niz? İstanbullu bir okur URETICIYE TEŞEKKUR TUNÇ OPTİK üzmedi 8 temmuz günü TUNÇ OPTİK'ten almış olduğum gözlüğün çerçevesinde ya- pım hatasından kaynakla- nan bir çatlak oluştu. Ara- dan 2 aylık bir süre geçme- sine rağmen gözlüğü ken- diterine götürdûğümde hiç- bir ücret talep etmeden ye- ni bir çerçeveyle değiştirdi- ler. Mehmet Ouman - Izmir ARÇELİK'in jesti ARÇELİK'ten 15 yıl ön- ce 2 kapılı buzdolabı almış- tım. Ancak kullanım sıra- sında buzdolabı bölümü buzlanıp kaıiandığı için do- laptan randıman alamadık. Buzdolabına, soğutma sis- teminde arıza tanısı kondu ve Bakırköy yetkili servis sorumlusu Hakkı Şen, ga- ranti süresı geçmış olması- na rağmen buzdolabının sağlamıyla değiştirilmesini şağladı. Akay Masaracı İstanbul JUMBO sevindirdi24 yıkjır severek kullan- dığımız JUMBO yemek ta- kımına ait 2 bıçak, saplan çatladığından içine su alt- yor ve kullananı rahatsız ediyordu. Çareyi, birkaç ay önce İzmir Gaddesi'nde açılan JUMBO mağazası- na müracaatta bulduk. Ni- yetimiz bıçaklan tamir ettir- mekti. Tezgâhtar Dilek ha- nım bizi mağazalar müdü- rü Hasim Baydar'a götür- dü. Haşim bey, bu durum- da tamirin mümkün olma- dığını, aynca değil 24 senede, 50 senede bile böyle bir arızanın olmama- sı gerektiğini söyledi. Ve bi- ze 2 büyük bıçağı ücretsiz olarak verdi. Urününe, sa- tıldığından 24 yıl sonra sa- hip çıkan bu firmayı diğer Cumhuriyet okurlarına du- yurmak istedim. Dilek Bu- rat - Ankara
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle