Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25 EYLÜL 1991 EKONOMİ CUMHURÎYET/13
Faiz
diyor
• Ekonomi Servisi —
Faizdeki artış dün de
devam ederken faiz arttıran
bankalar arasına Egebank,
TEB, Garanti Bankası ve
Sümerbank da katıldı. 1 yıl
vadeli mevduata uyguladığı
faiz oranını Egebank yüzde
74'e, TEB yüzde 60'a,
Sümerbank ise yüzde 77'ye
yükseltti. Garanti Bankası
da 6 ay vadeliye bugünden
itibaren yüzde 68, 3 ay
vadeliye yüzde 67 faiz
veriyor.
IgtanbuTda
ekmek 1200 lira
• İSTANBUL (AA) —
lstanbul'da ekmeğin satış
fiyatı yüzde 20 oranında
artınlarak, 1.200 liraya
çıkanldı. lstanbul Fınncüar
Odası Başkanı Mustafa
özaydın, dün yaptığı
açıklamada, daha önce
1.000 lira olan 320 gram
ekmeğin satış fiyatının,
girdilerdeki fiyat artışları
nedeniyle 1.200 liraya
çıkarıldığını bildirdi.
özaydın, zamlı fiyattan
satışlara bugün
başlanacağını belirtti.
2.8 trilyonluk
vergi iadesi
• ANKARA (ANKA) —
Ücretlilere ödenen vergi
iadesi yılın ilk sekiz ayında
2 trilyon 832 milyar lira
oldu. Vergi iadesi geçen
yılın aynı dönemındeki bir
trilyon 665 milyar liraya
göre yüzde 70.1 arttı.
Toplam iade ise 8 ayda 4
trilyon liraya yaklaştı.
Kahveci'den
geriadım
• ANKARA
(ANKA) —
Başta ordu
pazarlan
olmak üzere
Kurumlar
Vergisi'nden
muaf kuruluşlardan alınan
fiş ve faturaların vergi
iadesinde kullanılmaması
yönündeki karardan
vazgeçildi. Maliye ve
GUmrük Bakanı Adnan
Kahveci, Kurumlar
Vergisi'nden muaf olan,
ancak KDV odeyen
kurumlardan alınan fiş ve
faturaların eskiden olduğu
gibi vergi iadesinde
kullanılabileceğini söyledi.
Sözleşme farkı
• ANKARA (Cumhuriyet)
— Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Metin
Emiroğlu, 500 bin kamu
işçisinin toplusözJeşme farkı
alacaklannın seçimden önce
iki taksitte ödeneceğini
açıkladı.
Işçilik
nıaliyeti
• ANKARA (Camhnriyet
Bürosa) — TtSK, 1991
yılında işçilik
maliyetlerinde, reel olarak
yüzde 99.8 oranında artış
meydana gelmesinin
beklendiğini açıkJadı. TİSK
çalışma istatistikleri ve
işgıicü maliyetleri
araştırmasına göre geçen yıl
işgücü maliyeti, 12
işkolunda saat başı 6 bin
947 lira Ue 19 bin 148 lira
olarak gerçekleşti.
Sağrada
grev başladı
• İş-Sendika Servisi —
Tek Gıda-lş Sendikası,
örgütlenme çalışmalarını
tamamladığı Ordu'da
kurulu Sağra Fabrikası'nda,
toplu iş sözleşmesi
görüşmelerinin
anlaşmazlıkla sonuçlanması
üzerine grev uygulaması
başlattı.
Citibank
sermaye aıtûrdı
• Ekonomi Servisi —
Geçen yıl sermayesini 5.6
milyar liradan 31.7 milyar
liraya yükselten Citibank
Türkiye, eylül 1991
itibanyla sermayesini 21
milyon dolar (yaklaşık 100
milyar lira) daha arttırdı.
OZEL BORA
SÜRÜCÜ KURSU
67. Dönem kayıtları
Hafta içi ve akşam 18 EylûkJe
Hafta sonu Cumartesi-Pazar
21 Eylülde başlayacaktır.
Oifeksıyon bayan hocalarırmz vardır
Dersane Üsküdar 343 67 82
PISTLERİMIZ:
Kozyatağı 362 47 33
Tarabya 162 08 18
Tek Yol Eflitım
OUvetti CRF 2608T Marka,
BJ 0010032 seri numaralı
yazar kasamızın ruhsatı
kaybolmuştur. Geçersizdir.
JAPON GIDA SATIŞ ve
SERVİS LTD. ŞTI.
SHP liderinideğerlendinen TÜSIAD üyeleri, 'Özelleştirmesiz olmaz'dediler
Inönü'ye şartlı O.K.Ekonomi Servisi — TÜSİ-
AD'da konuşan SHP Genel
Başkanı Erdal tnönii, ortaya
koyduğu "onarun ve sanayide
aüiun" programıyla olumlu pu-
anlar topladı, ama özelleştirme-
deki katı tutumu iş dünyasıyla
arasına mesafe koydu. Sanayi-
ci ve işadamları, Inönü'nün
özelleştirme dışındaki konuşma-
sından tatmin olduklannı, ama
özelleştirme olmadan da serbest
piyasa ekonomisinin uygulana-
mayacağını belirttiler.
Sanayici ve işadamlan tnö-
nfl'yfl şöyle değerlendirdi:
Bttleat Eczaeıbaşı (TÜ-
SİAD Başkanı) — Sayın Inönü
konuşmasında gerçek serbest pi-
yasa ekonomisinin Batı'da ol-
duğu gibi ülkemizde de çağdaş
sosyal demokrat ilkelerı benim-
semiş bir parti tarafından kuru-
labileceğini beürterek rekabete,
girişimciliğe ve dışa açılmaya
dayalı bir ekonomik duzenden
yana olduklarını vurguladı. Sa-
yın lnönü'nün bu ifadelerini ve
"olabildiğince rekabet, gerekli
olduğu kadar planlama" taraf-
tan olmalarını SHP'nin çağdaş
değişimleri yakalayışının işaret-
leri olarak görmeliyiz. Sorunla-
ra koyduklan teshislere "büyük
ölçüde katılıyor, ancak önerdik-
leri çözümler konusunda bazı
kuşkular taşıyonım. örneğin
ekonomide devletin ağırlığını
azaltmadan, Sayın Inönü'nün
üzerinde önemle durduğu enf-
lasyon sonınunun çözülebilece-
ğini sanmıyorum. Ekonomide
istikrara, kaynaklann daha ve-
rimli kullanımına, kamu finans-
manında daha sağlıklı bir den-
geye giden yol ise özelleştirme-
den geçiyor. Sosyal demokrat
program öncelikleri arasında en
başta yer alan gelir dağılımımn
iyileştirilmesi de her şeyden ön-
ce istikrann sağianmasına ve
ekonomideki verimliliğin arttı-
nlmasına bağlı. Biliyoruz ki
enflasyonun yüksek, verimlilik
düzeyinin düşük olduğu ekono-
milerde ne vergilerle ne de baş-
ka önlemlerle gelir dağılımım
iyileştirmek mümkün değildir.
Ancak devlet bankalannın özel-
leştirilmesine taraftar olmayan,
özelleştirme konusunda "sosyal
açıdan gerekmeyen durumlarda
rak değerlendiriyorum. Ve bu
görüşün partisinin yönetim kad-
roları ve taraftarlan açısından
aynen paylaşıldığı ümidini taşı-
mak istiyorum. TÜStAD top-
lantısında konuşuyor olması ne-
deniyle kendi dünya görüşlerin-
den ve özellikle devletçilik ve
özelleştirme konusundaki yak-
laşımları itibanyla taviz verme-
yen açık ifadelerini saygıyla kar-
şılıyorum. Merkez sağ partile-
riyle aralannca büyük yorum
Eczacıbaşı Kocroan Bezmen
Özelleştirme konusundaki sözleri
işadamlannda İnönü'ye karşı kuşku yarattı.
İşadamlan, devlet küçülmeden serbest
piyasanın olamayacağını ve enflasyonun
düşürülemeyeceğini belirttiler.
devlet tekeline taraftar degıliz"
demekten öteye iddia taşınma-
yan bir programla verimli ve is-
tikrarlı bir ekonomik yapıya ge-
çişin güç olacağını düşünüyo-
rum.
AU K « e w n (TÜStAD es-
ki Başkanı) — Sayın Inönü, son
senelerde Avnıpa'daki sosyal
demokrat partilerin piyasa eko-
nomisi gelişimine büyük hizmet
verdiklerini ve kendilerinin de
iktidara geldikleri takdirde bu
misyonu yükleneceklerini ifade
buyurdular. Bunu bir vaat ola-
ayrılıklan yoktur. Özellikle ik-
tidara geldikleri takdirde hükü-
met, işçi ve işveren kesimJerinin
dahil olacağı bir "çalışma
konseyi" kuracaklanm ve eko-
nomik meseleleri burada tartış-
mak arzusunda olduklannı
memnuniyetle not ettim. Kendi
dünya görüşü ve mantığı içinde
değerlendirildiğinde ve makro
açıdan bakıldığında tutarlı bir
konuşma olduğu kanaatinde-
yim.
Halil BezMi (TÜSİAD
üyesi) — Genel olarak her şeyi
güzel anlattı, gayet tutarlıydı.
Ama özelleştirmenin aynntısına
indiğinde iki şey söyledi. Ban-
kalan özelleştirmem dedi. lkin-
cisi, özelleştirmede halka eşit
hisselerin dağıtılmasını istiyo-
rum dedi. Bir iki kişinin eline
geçmesinden ve tekrar tekel ha-
line gelmesinden korktuğunu
söyledi. lnönü'nün bu iki sartı
özelleştirmenin yapılamayacağı-
nı gösteriyor.
Buradan şu sonucu da çıkanyo-
rum. özelkştirmeyi yapmadan
piyasa ekonomisini de tam işle-
temezsiniz veya işletemeyeceği-
ni düşündürüyor bana. özelleş-
tirme ve serbest piyasa ekono-
misi birbirine çok bağlı. Çünkü
sanayinin yüzde 50'si, finans
kesiminin yüzde 70'i kamuya
ait.
özelleştirme yapmayacaksı-
ruz, hep kamu ekonomisi içinde
kalacaksımz. O zaman tutarlı
olmuyor. Bugünkü karma eko-
nomi devam edecek gibi geldi
bana.
Üzeyir Garlh (TÜStAD
üyesi) — Sıcak buldum. Hür te-
şebbüse karşı olmadığı mesajı-
m verdi. Bunu da hür teşebbüs
algıladı. TÜSlAD'a övgü dolu
sözler söyledi. özelleştirmede
ise biraz farklı duşünüyor. Çok
açık ve net değildi. Genelde be-
nim gözlemlediğim, önde gelen
dört partinin felsefi ve doktriner
görüşlerinde farkhlık yok gibi.
Sadece stratejik farklar var.
Gönül arzu eder ki hedefler ra-
kamsal ve zamansal olarak kon-
sun ve inandıncı hedefe ulaş-
mak stratejileri de somut bir şe-
kilde belirlensin. Bugün bu ko-
nuda somut bazı göstergeler su-
nan DYP ve ANAP'ın inandı-
rıcıhğını seçmen takdir ede-
cektir.
Sobalar cep yakıyorNAZİRE KALKAN
Bu yıl soğuklann erken bas-
tıracağa benzemesi soba satıcı-
lanna yaradı. Okul masrafın-
dan belini henüz dogrultamayan
tüketiciler şimdi de kışa hazır-
lık masrafıyla karşı karşıya.
Bir kovalı sac sobanm fiyatı
yaklaşık 300 binden baslayıp
525 bin liraya kadar gidiyor. Bu
rakam döküm sobalarda 1 mil-
yon 650 bin liraya kadar çıka-
biliyor. Tüpgazla çalışan kata-
litik sobalann fıyatları ise 725
binle 1 milyon lira arasında de-
ğişiyor. Piyasalarda son yıllar-
da görtilmeye başlayan ve "Ja-
pon sobası" olarak da adlandı-
nlan gazyağı ile çalışan sobala-
nn fiyatlan ise 2 milyonun üze-
rinde.
Soba deyince akla ilk gelen
döküm sobalar oluyor. Bu so-
balar geç ısınmalanna rağmen
az yakıtla yüksek verim veriyor
ve ıayı geniş bir akna dağıtıyor-
lar. Güvenilir bir döküm soba
alabilmek için lp milyon lira
dolayında bir parayı gözden çı-
karmak gerekiyor. Piyasada
çok daha düşük fiyatlarda dö-
küm soba bulabilmek olası ol-
sa da bunlann gerek dayamklı-
hk gerekse randunan açısından
ne derece iyi olduğu taıtışıhr.
Burada "ucuz mal alacak kadar
zengin değilim" diyen Ingiliz
Kış mevsiminin
yaklaşmasıyla
birlikte soba
satışları hızlandı.
Soba fiyatlan (1000 TL)
CİMİ
HmâımMm
Dökûm soba
Katalitık soba
Kovalı saç soba
Startaş
Saç soba
Katalitık
M*f
Isıtaş Kovalı saç
Zibro Kamin
nyttı
1.350-1.650
725-910
325
300-450
900-1000
soba 350-525
2.400-2 500
atasözünü hatırlamakta yarar
var.
Döküm sobanm nimetlerini
çok olmasına rağmen fıyatlan-
nın yüksek oluşu pek çok tüke-
ticiyi daha az randımanlı olma-
sına rağmen sac soba almaya
yöneltiyor. Eskişehir ve Bursa'-
da yoğun olarak bulunan Isataş,
Isı Cihazlan Fabrikası gibi çe-
şitli soba fabrikalan özellikle
Anadolu piyasasına mal veri-
yorlar. Bu sobalann fıyatlan da
300-500 bin lira arasında deği-
siyor.
Istanbul'daki saüşlan da hay-
li yüksek olan bu çeşit firmalar-
dan pazar kapmak isteyen De-
mirdöküm de ilk defa olarak bu
yıl kovalı sac soba üretti. De-
mirdöküm'ün bu sobası piyasa-
da 325 bin liradan satılacak.
Hareket edebilmeleri nedeniyle
tercih edilen katalitık sobalar ise
lstanbul gibi kışı sert geçiren
bölgelerde ancak 2'nci bir des-
tek soba olarak kullamhrsa eko-
nomik oluyor. Bu sobalarla bü-
tün bir evi ısıtmaya kalkışmak
tam anlamıyla ekonomik bir yı-
kım olabüir.
özelhkle piyasada Japon So-
bası olarak bilinen gaz sobalan
ise aslında pek çok değişik fır-
manın ürflnü. Bunlan satm aür-
ken en çok dikkat edilmesi ge-
reken nokta özel bir gazyağı ge-
rektirip gerektirmediği. Çünkü
Türkiye'de PetroJ Ofisi'nin
ürettiği tek tip bir gazyağı var ve
alınacak sobanın rahathkla kul-
lanılabilmesi için bu tip yağ ile
çalışabiliyor olması gerekiyor.
Bu arada piyasada bazı yerler it-
hal yağ satıyoruz diye Petrol
Ofısi'nin yağuu 2 ya da 3 katı
bir fiyatla satabiliyorlar. Ayn-
ca bu sobalann pek çoğunun ye-
dek parça ve servis olanaklan-
nın kısıtlı olduğu, yedek parça-
sı bulunsa bile oldukça pahalı
olduğu da unutulmaması gere-
ken bir nokta.
Kışı pişmanhkla geçinnek is-
temeyen tüketicilerin fiyatm ya-
nı sıra sobanın özelliklerini de
hesaba katması gerekiyor. So-
bayı bir kez alıp uzun süre kul-
lanmak isteyenlerin ilk arama-
lan gereken şeylerin başında
TSE veya TSEK belgesi olmaiı.
Aynca soba deyip geçmemeli ve
servis güvencesi ile garanti bel-
gesi de ihmal edilmemeli. Kışı
üşümeden geçinnek istiyorsanız
siz de sobanızı şimdiden ahn, kı-
şın ister alın ister almayın.
Türkiye Fonu Başkanı açıkladı
'2. fon seçim sonrasıEkonomi Servisi — Borsa'nın hevesi yi-
ne kursağmda kaldı. Borsaya yeni bir ta-
lep yaratacak ve dolayısıyla hisse senedi fı-
yatlannı yükseltici etki yapacak bir yatınm
fonu kurulmasının ancak seçim sonrasın-
da gündeme gelebileceği bildirildi. Türki-
ye Fonu yanında ikinci bir fon oluşturul-
masının seçim öncesinde suya düşmesiyle
birlikte borsada fiyatlar gevşedi. tMKB En-
deksi dün yüzde 1.93 değer kaybetti. En-
deks, önceki gün yeni bir fon kunılacağı ve
bunun açıklamasının Türkiye Fonu yöne-
ticilerince düzenlenecek basın toplantısın-
da yapılacağı beklentisiyle yüzde 3.25 yük-
selmişti.
1989 yılında Türk hisse senetlerinde oluş-
turulan ve o zaman borsada büyük bir can-
lanma yaratan New York Borsası'na kayıtlı
Türkiye Yatınm Fonu, yönetim tunılu top-
lantısmı lstanbul'da yaptı. Fon Yönetim
Kurulu Başkanı Frederick rVhittemore,
yaptıklan görüşmelerin ardından düzenle-
diği basın toplantısında "koşuilar uygun
oiursa ikinci bir fonu kurmak istedikkrini"
açıkladı. Birinci fonun 84 milyon dolar ol-
duğunu, borsamn bugünkü dunımunun ra-
hatsızlık vermediğini belirten Whitemore,
uzun vadeli yatınm yapanlann kazanç sağ-
layacağını ve fonun Türkiye'ye yatınmla-
nmn süreceğini belirterek şöyle dedi:
"Türkiye'de nangi iktidar gelirse gelsin
fon oluşturma karanmtzdan vazgeçiremez.
Buna rağmen ikinci fon için seçim sonra-
sını bekliyornz."
tkinci fonun hemen devreye girmeyece-
ğinin açıklanması borsada fiyatlan olum-
suz etkiledi. önceki gün, fona alım yapı-
lacağı varsayımıyla yükselen fiyatlar dün bu
varsayırmn ortadan kalkmasıyla düştü.
İMKB Bileşik Endeksi, 55.82 puan kaybe-
derek 2884.21 puana indi ve yüzde 1.93 de-
ğer yitirdi.
İLK KOMPLE TÜRKÇE YAZILIM SİSTEMİ
H A L S O F T / E G S
I B M P S / 2 K E N T İ ' N D E
IBM ve IBM Yetkilı Satıcısı Halıcı Bilgi İşlem işbirliğiyle hazırla-
nan HALSOFT yalnızca Türkçe'yi değil, Türkiye'nin koşullarını da
en iyi bilen yazılım. HALSOFT, kişisel bilgisayar kullanıcılarına
ofis yönetiminden kelime işleme, tablolama yâzılımından veritabanı
uygulamaya dek çözümler sunan 4 ayrı programdan oluşuyor: Asistan,
Halvvord, Halbase ve Halcalc.
HALSOFT'u, 25-28 Eylül tarihleri arasında IBM PS/2 Kenti'nde görebilirsiniz.
Adres: Tüyap Sergi Salonu, The Marmara Oteli, Taksim.
T U K E T I C I G O Z U Y L E
MERAL TAMER
Haydiii! Green Air'e bir-iki...
Özel havayolu Green Air'le ilgili olarak
önümüzde son 1-2 hafta içinde birikmiş tam
5 şîkâyel mektubu bulunuyor. Demek ki Gre-
en Air'de aksayan bir şeyler yar.
Mektuplara şöyle bir göz gezdirdiğimizde
anlıyoruz ki yapılan rezervasyonlarta uçulan
zaman pek üst üste düşmüyor. O zaman ya-
pılan rezervasyonun ne anlamı var diyecek-
siniz? Anlaşılan Green Air charter seferleriy-
le çalışmayı yeğliyor. Bu seferler de adı üs-
tünde 'charter' olduğu için normal tarifeli
seferler gibi düzenli olmuyor. Hatta bazı
durumlarda "dolmuş usulü" müşteri bulur-
sa, gidiyor.
İlk mektup Istanbullu okurumuz Haldun
Gazal'dan. Özetleyerek aktanyoruz:
"Almanya'da tahsil yapan bir akrabam, tatil
için Türkiye'ye geldi ve
bileti Green Air'den
Düsseldorf-İstanbul-
Düsseldorf olarak kesil-
di. İstanbul dönüşü 30
ağustos saat 14.00 ola-
rak rezerve edilmişti.
Dönüşten bir hafta önce
tedbir için Green Air
Harbiye bürosuna tele-
fon ettiğimde böyle bir
uçakları olmadığını og-
rendim. Bunun üzerine
aynı gün sabah 6.15'te
İstanbul - Düsseldorf
uçağında yer olduğu be-
lirtilince rezervasyonu
bu uçağa çevirip bileti
okeylettirdik.
30 ağustos günü sa-
bahın 03 00'ünde kalkıp
04.30'da havaalanına
geldiğımizde Green Air
önunde kuyruk olduğu
ve 06.15 uçağına yer kalmadığını öğrendik.
Bizim durumumuzdaki yaklaşık 50 yolcuya
"Yapacak bir şey yok. Muhtemelen
11.00'de bir uçak kalkacak. Bu uçağı bek-
lemeniz gerek" dendi. Durumu zabıtla
tespit ettirmek istedim, ancak hava meydanı
polisi kayrtsız kaldı, hatta bizi azarladı. Ney-
se ki Devlet Hava Meydanı isletmesi Nöbet-
çi Müdürtüğü memurlan anlayışla karşılaya-
rak 'bu gibi firmalardan bilet alınmaması' ge-
rektığıni belirtıp yolcuları teskin ettiler ve ekli
dilekçemızi yazdırarak durumu DHMİ yetkili-
lerine ileteceklerini belirttiler.
işletme izni alıncaya kadar her türtü girişi-
mi yapan, gazetelere boy boy ilanlar veren
ve çoğunluğu işçi olan yurtdışı yolcu vatan-
daşlarımızdan milyarlarca lira kazanan bu şir-
ketlerin bir denetleyicisi, bir hesap soranı,
bunlara çeki-düzen veren bir merci yok mu-
dur?"
Çorhj'dan yazan okurumuz Handan Var'ın
serüveni daha da ilginç. "^llece gezmeyi
severiz. Keftur aracılığıyla ve Lufthansa
Havayollan'yta yaptığımız bir seyahatten
çok memnun kaMığımız için aynı seyahat
firması aracılığıyla yine Almanya'ya bilet
akhk" diye mektubuna başlayan Handan Var
ne var ki okeyli bıletlerie Istanbul'dan Han-
nover'e birkaç saat içinde uçmayı beklerken
seyahatin yaklaşık 1 tam gün süren bir işken-
ceye dönüştüğünü şöyle anlatıyor:
"18 ağustos akşamı Green Air'in kontua-
rına giden annem ve babam, uçağa alınma-
mışlar. Çünkü uçak doluymuş. Onlar gibi pek
çok yolcu da açıkta kalmışlar. Annemler el-
lerindeki biletleri gösterince, "biz Keftur di-
ye bir acente tanımıyoruz" demtşler. Büyük
mücadeleler ve sert tartışmalann ardından
annemler bir sonraki uçakla Almanya'ya git-
meyi basarmıslar. Ama Hannover yerine Düs-
seldorf'a uçabilmişler.
Çünkü bir an önce ken-
dilerini Almanya'ya at-
mak istiyorlarmış. Bu
nedenle biletin üzerine
"kendi rsteğiyie" iba-
resının konülmasını ka-
bul etmişler.
Dolayısıyla saatlerce
gecikmeli olarak uçağa
binip bir de gereksiz ye-
re Antalya seyahati ya-
pıp oradan başka yolcu-
ları alıp Düsseldorf'a
ulaşmışlar. Bu arada
onları Hannover Hava-
alam'nda karşılayacak
olan amcam, 400 kilc-
metre yol kat edip Düs-
seldorf'a gidip dön-
müş."
Diyarbakır'dan yazan
okurumuz Dr. Kemal
Bircan'ın da Ankaralı
okurumuz Sema Alpan'ın da şikâyeti, üstte-
kilere benzer. Hep vaat edilen saat ve gün-
de uçamamak, hatta yıllık izni bittiği için işi-
ne 3-4 gün geç kalarak üstelik de elinde An-
kara bileti varken istanbul'a uçurularak
İstanbul-Ankara arasını da yeniden otobus bi-
leti alarak kat etmek zorunda kalmak...
Bu arada bir turizmci de Greenair Air'-
den şikâyetçi. Uçarer Turizm'in sahibi Su-
ha Uçarer, 2 müşterisine sattığı okeyli bile-
te rağmen uçuştan bir gün önce seferin ip-
tal edildiğini, sivil havacılık kurallanna göre
bu kadar gelişigüzel davranmanın yasal so-
rumluluklan olması gerektiğini belirtiyor ve
"Bu Isin sorumlusu Green Air değil, 2-3
uçakla özel havayolu kurulmasına izin ve-
renler" diyor.
Arkadaşlarımız bu şikâyetlerie ilgili olarak
Green Air yetkilileriyle bağlantı kurmak, on-
ların da görüşlerini almak istediler. Ancak bir
mektup dışında diğerleri için bağlantı kuru-
lamadı. Green Air yetkilileri arkadaşlarımı-
zın telefonuna çıkmadı.
T U K E T I C I N I N S E S I
LİDO, çantayı değiştirdi
Ankara Kızılay'da bulunan
üdo mağazasından yaklaşık 2
ay önce 240 bin lira vererek
satm aldığım çanta çok kısa
bir süre sonra önce iç astann-
dan, sonra değişik yerierinden
yırtıldı. Mağazaya geri götür-
düğümde çantayı tamir ede-
ceklerini, ancak değiştirmele-
rinin mümkün olmadtğını söy-
lediler. Bu fiyattan satın alınan
bir çantanın 1.5-2 ay gibi bir
sürede tamire ihtiyaç göstere-
cek kadar yırtılması normal bir
durum sayılamayacağından,
bu teklifi kabul etmedim. Ma-
ğazanın değiştirme önerimi
kabul etmemesi açıkçası ben-
de aldatılmış olduğum duygu-
su yarattı.
Zernişan Talcak - Ankara
fArkadaşlanmız, Lido mağazası yetkilisi Bilal
Çolak'la görüştüler. Çolak, tamir etmeyi teklif
ettiklerini, ancak müşterinin kabul etmediğini
söyledi, konuyu patronuna tekrar ileteceğini
betirtti. Daha sonra bizi aradı ve patronuyla
görûştûğünû, çantayı değiştirdiklerini bildirdi.
Levi's adı yetmiyor mu?
Kardeşim Tarkan Oral Gal-
leria Levi's'tan bir kot panto-
lon ve bir gömlek almıştı. İlk
giyişinde gömleğin kolunda
bir defo fark ettik. Aynı hafta
içinde mağazaya götürdü. Fa-
kat satış fişi yanında olmadığı
için hiç bir şey yapamayız de-
mişler. Gerekçe olarak da ay-
nı malın defolularınm Çarşı
mağazasında düşük bedelle
satıldtğını, bazı kişilerin de bu-
nu bilerek, oradan aldıkları
mallan mağazalardan defo-
suzlanyla değiştirdiklerini gös-
termişler. Bence bunlar 149
bin lira vererek bir gömlek
alan müşterinin mağduriyeti-
ne gerekçe değil. Bir diğer
söytedikeri de, Levi's mağaza-
lannın her birinin sahibi farklı
olduğu için değiştirmek için
malı kendisinden aldığımız-
dan emin olması gerektiğiydi.
Oysa ben hangi mağazadan
alınırsa alınsın zararı en kolay
yoldan telafi edecek bir orga-
nizasyona gidilmesi gerektiği-
ni düşünüyorum. Sonuçta ben
ancak uzun konuşmalar sonu-
cunda mağaza sahibini dü-
rüstfüğüme inandırarak malı
değiştirebildim. Levi's gibi
seçkınlik iddiasında olan ma-
ğazalar mûşterilerini böyle
pişman etmemeli.
Hürya Kıroğlu-istanbul
r\taköy Galleria Levi's mağazasının sahibi Emil
Metin'le görüştûk. Kendisi olayı doğrulayarak
sonuçta kotu değiştirdiklerini söyledi: "Müşterinin
haksızlığı yüzde 80 tespit edilse bile, merkezden
kesin emir var, olayı müşterinin lehine
sonuçlandınyoruz. Biz, giyilmiş mallan bile
değiştiriyoruz. Levi's bana defolu malın-bedelini
ödediği için ben mağdur olmuyorum" dedi. Bu
durumda okurumuzun neden zora koşukjuğunu
anlamamız hiç mümkün olmadı.
Çöpleri ayrı ayn toplamak
Bugünlerde beni çok rahat-
sız eden bir oiay var, ne yapa-
bilirim bilemiyorum. Ne za-
man akıl danışsam, "Aaaa
ilahl, burası Türkiye, kim
aldınr" falan şeklinde sustu-
ruluyorum.
Avrupa'da Amenka'da çöp-
ler ayn ayrı konuyor. Şişeler,
tenekeler, kâğıtlar, ayrı ayrı
toplanıyor. Her gün attığımız
gazeteler, dergiler, kasaptan
gelen o kalın kâğıtlar, OMO-
Tursil v.s. kutuları... Bunlar
özel bir şekilde toplanamaz
mı? Yeniden üretime kazandı-
rılmak (recycie) üzere... O şi-
şeler için yapılan büyük topla-
ma kutuları harika bir fikir.
Mesela bize Kanada'dan atık
kâğıtlar üzerine yazılmış yılba-
şı tebrikleri geliyor. Eğer atı-
lan kâğıtlar recycie edilse, gi-
derek yok olmakta olan or-
manlarımızdan da daha az
ağaç kesilmis olur. Ne dersi-
niz? İstanbullu bir okur
URETICIYE
TEŞEKKUR
TUNÇ OPTİK
üzmedi
8 temmuz günü TUNÇ
OPTİK'ten almış olduğum
gözlüğün çerçevesinde ya-
pım hatasından kaynakla-
nan bir çatlak oluştu. Ara-
dan 2 aylık bir süre geçme-
sine rağmen gözlüğü ken-
diterine götürdûğümde hiç-
bir ücret talep etmeden ye-
ni bir çerçeveyle değiştirdi-
ler. Mehmet Ouman -
Izmir
ARÇELİK'in
jesti
ARÇELİK'ten 15 yıl ön-
ce 2 kapılı buzdolabı almış-
tım. Ancak kullanım sıra-
sında buzdolabı bölümü
buzlanıp kaıiandığı için do-
laptan randıman alamadık.
Buzdolabına, soğutma sis-
teminde arıza tanısı kondu
ve Bakırköy yetkili servis
sorumlusu Hakkı Şen, ga-
ranti süresı geçmış olması-
na rağmen buzdolabının
sağlamıyla değiştirilmesini
şağladı. Akay Masaracı
İstanbul
JUMBO
sevindirdi24 yıkjır severek kullan-
dığımız JUMBO yemek ta-
kımına ait 2 bıçak, saplan
çatladığından içine su alt-
yor ve kullananı rahatsız
ediyordu. Çareyi, birkaç ay
önce İzmir Gaddesi'nde
açılan JUMBO mağazası-
na müracaatta bulduk. Ni-
yetimiz bıçaklan tamir ettir-
mekti. Tezgâhtar Dilek ha-
nım bizi mağazalar müdü-
rü Hasim Baydar'a götür-
dü. Haşim bey, bu durum-
da tamirin mümkün olma-
dığını, aynca değil 24
senede, 50 senede bile
böyle bir arızanın olmama-
sı gerektiğini söyledi. Ve bi-
ze 2 büyük bıçağı ücretsiz
olarak verdi. Urününe, sa-
tıldığından 24 yıl sonra sa-
hip çıkan bu firmayı diğer
Cumhuriyet okurlarına du-
yurmak istedim. Dilek Bu-
rat - Ankara