Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
'>25 EYLÜL 1991 * • • HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/17
BAŞKENTTEV AHMET IAN
(Baştarafı 1. Sayfada)
listelerini Yiiksek Seçim Kuru-
In'na (YSK) teslim etmeleriyle.
seçünin gerçek "finiş"i başladı.
YSK'nın görevi, bu yanşın
düzenini sağlaraak.
Yansın bakemi, YSK'dır.
Anayasanın 79. maddesine gö-
re ise YSK, seçim yansının
"başlamasından bkimine ka-
dar", "seçimin diizeo içinde
yapılması" ve "seçimin dürüst-
hıgü ile Ugili tüm yolsuzluklan"
şikâyet, inceleme ve kesin kara-
ra baglamakla görevlidir.
"Meydanlara çıkacagını"
açıkiayan Cumburbaşkanı'nın
dün üç yerde birden konuşma-
sı, seçim düzenine ve esenligine
etkisi nedir?
Bu soruyu incekme sorumlu-
lugu ve yetkisi, belirttiğimiz gi-
bi YSK'nın Uzerindedir. Ancak,
YSK'nın Cumhurbaşkanı'na
kendiliğinden düdiik çalması
zor.
Daba dogrusu, çalabilecek
durumda olduğu nalde, Türki-
ye'de yiiksek yargının hukuk
devleti anlayışı, "o kadar uzun
boylu" degil.
YSK'nın bunu yapması için
birilerinin, SHP, DYP veya
ANAP'ın (?) başvunısu gereki-
yor.
Bizce, Cumhurbaşkam'nı
YSK'ya şikâyet konusunda
ANAP'ın önceligj olmalı. Çiin-
kü, "seçim stratejisi" aJtüst
olan, bu partimizdir.
Fransız reklamcının ana he-
defi, Yılmaz'ın öne çıkanlma-
sıydı.
Başbakan'ın camsız çerçeve-
li, çene lutan resimlerinin önü-
ne, camlı çerçeveleri ye çenesi-
ni tutmayan hali ile Özal geçti.
Geçmekle kalmayıp sloganlan-
nı da etkisiz hale getirdi.
Nitekim, dün yeni ilcemiz Sa-
raykent'te konuşurken, "kasa-
baJarm iiçe, ilçelerin U yapılarak
çag atlandıgım" söylerken, Yıl-
maz'ın gazete sayfalanndaki re-
simli sloganlannı yalanlıyordu.
Seguela, bu reklamlannda
"Çagı yakalamak için Mesut
Yılmaz" demekledir.
Seçmenin kafası altüst.
Türkiye, Özal'ın dedigi gibi
"çagı atladı" ise, Yılmazın
"çagı yakalama" hedefi telaşı
niye?
YSK'nın yöneticileri konuş-
raak istemiyorlar.
Biz de YSK eski başkanvekil-
ierinden Kâzun Yenice ile görüş-
tiik.
Yenice, "CumhurbaşkanT-
mn, seçim döneminde meydan
konuşmaJannın seçimi etkileye-
cek nitelikte olup olmadığını in-
celeme yükümlülüğünde oldu-
ğunu" belirtiyor.
Yenice'ye göre YSK bunu,
partilerden birinin istegi ile de
yapabilir, kendiliğinden de ya-
pabilir.
Bu seçim döneminde
YSK'nın "hakem" olarak ya-
kından izlemesi gereken iki ku-
mm var.
Birisi Cumhurbaskankgı, öte-
ki Starl.
Kısaca YSK, "aileyi" iyi iz-
lemeüdir.
Babanın ağzından veya ogu-
lun ekramndan çıkanlar ve çıka-
cak olanlar, seçim düzenini bo-
zacak nitelikte mi, degil mi?
YSK'nın ilk görevi bunu araş-
tırmak ve önlemek olmalıdır.
Duvariara yapıştınlacak parti
afişlerinin birbirinden iki par-
mak geniş veya dar olması ya da
seçim pusulalarındaki parti
amblemlerinin mürekkeplerinin
solukluğu, seçim düzenini etki-
lemez.
Düzeni etküeyecek olan, bir
günde üç defa meydanlara çı-
kan Cumfaurbaşkanı ile onu yi-
ne, bir günde üç defa ekranlara
çtkaran Starl 'dir.
Özal, niçin meydanlara çıkı-
yor?
ANAP için çıkngı söyleniyor.
Anıı bu dogru degil. Özal,
meydanlara kendisi için çıkıyor.
Bir zaraanlar. Kenan Evren'in
çıktığı gibi çıkıyor.
Özal biliyor ki muhalefet ka-
zanırsa, Çankaya'daki omrii bi-
tecek. Kendisine "iniş bileti"
kesilecek.
BunuD sonu ise "hesap sorul-
ma" süreci.
Dün Saraykent'te "Benden
hesap soramazsınız, ben hesabı-
mı mahşerde Allahıma veririm"
diyen Özal, bu olasılığın yuksel-
digini göriiyor, bu süreci önle-
mek istiyor.
Bir günde üç meydana birden
çıkması, bunun için.
Özal, kendi yazgısını kendi
"dizayn" etmek istiyor. "Mah-
şerden ve Allah'tan" söz etme-
si, bunun kanıtı...
w w
Ozal: Hesap soramazsınız
Demirağ'ın 'Hariçten
GazePi yasaklandı
ANKARA (Cumhnriyet Bü-
rosu) — Melike Demirag tara-
fından söylenen şarkı ve türkü-
lerin yer aldığı kaset, Kiiltür Ba-
kanlığı tarafındaa yasaklandı.
Avukat HaJit Çelenk yasaklama
karannın iptali için Ankara Ida-
re Mahkemesi'ne dava açtı.
Melike Demirağ tarafından
"Hariçten Gazel" adlı kasete
\ izin verilmesi için yapılan başvu-
; ruya Kültür Bakanlığı olumsuz
yanıt verdi. Kültür Bakanlığı'na
bağlı Istanbul Telif Haklan ve
; Sinema Müdüdüğü tarafından
; denetleme kuruluna gönderilen
; kaset, yönetmeliğe aykın bulun-
idu. Kurul, kasette yer alan
"AlışamadıırT adlı şarkı sözle-
rinin "milli duygulan incitici"
olduğu karanna vararak şarkı-
run kasetten çıkarılmasını iste-
di. Yasaklamaya gerekçe olarak
sinema, video ve müzik eserle-
rinin denetlenmesi hakkındaki
10901 sayılı yönetmeliğin 10.
maddesi gösterildi.
9 PKKTı ölü ele geçirildi
edildiği belirtildi.ı Haber Merkezi — Diyarbakır
ive Bitlis'te güvenlik güçleriyle
içatışmaya giren teröristlerden
1
üçü ölü olarak ele geçirildi. Dic-
le ilçesinde ise 3 teröristin cese-
dinin bulunduğu bildirildi.
Kars'ın Iğdır ilçesinde Çilli da-
ğındaki TV verici istasyonu, ön-
ceki akşam teröristlerin roketa-
tarlı saldınsına uğradı. Burada
çıkan çatışmada 1 terörist, terö-
ristler tarafından kaçınlan ko-
rucuların kurtarılması için baş-
latılan operasyonJar sırasında
çıkan çatışmada da 2 terörist
ölü olarak ele geçirildi.
Olağanüstü Hal Bölge Valisi
Necati Çetinkaya, Siirt'in köy-
lerinde göreve başlayan yeni ge-
çici köy korucularına silah ve
para dağıttı.
Diyarbakır Büromuzun habe-
rine göre Olağanüstü Hal Böl-
ge Valiliği, Diyarbakır'ın Lice
ilçesi Dibek köyünde görev ya-
pan güvenlik güçlerinin köye
gizlice girmek isteyen bir grup
teröristle karşılaştığı bildirildi.
Açıklamada 'dur' ihtanna ateşle
karşılık verilmesi üzerine çıkan
çatışmada bir terörist uzun
namlulu silahıyla birlikte ölü
olarak ele geçirilirken diğer te-
röristlerin kaçtıklan belirtildi.
Açıklamada, yine aynı gün
Bitlis'in Mutki ilçesi kırsal ke-
sinünde çıkan çatışmada 2 terö-
ristin ölü olarak ele geçirildiği
kaydedildi.
Diyarbakır'ın Dicle ilçesi kır-
sal kesiminde alman durumları
değerlendiren güvenlik güçleri-
nin 23 eyltil günü bir grup terö-
ristle sıcak temas sağlandığı,
uyanlara ateşle karşılık verilme-
si üzerine çatışma çıktığı bildi-
rildi. Olay bölgesinde 24 eylül
günü yapılan aramada uzun
namlulu silah bir adet seyyar te-
lefon ve üç teröristin cesedi ele
, geçirildi.
; Vaülik bildirisinde ölü ele ge-
çirilen teröristlerin kimlik belir-
leme çalışmalarıyla bölgedeki
I arama ve operasyonlara devam
TV istasyonuna saldın
AA'nın haberine göre Kars'-
ın Iğdır ilesinde Çilli dağmdaki
TV verici istasyonuna terörist-
lerce roketatar saldırısında bu-
lunuldu. Edinilen bilgiye göre
önceki gün saat 20.30 sıraların-
da Çilli dağındaki TV verici is-
tasyonu yakınlanna gelen bir
grup bölücü eşkıya, verici istas-
yonuna roketatarla saldırdı.
Roketatar mermilerinden biri-
nin isabet etmesi sonucu verici
istasyonunda hasar meydana
geldiği bildirildi. Daha sonra
olay yerine gelen güvenlik kuv-
vetleri ile teröristler arasında ça-
tışma çıktıgı ve çatışmada bir te-
röristin ölü olarak ele geçirildi-
ği kaydedildi. Yetkililer, gece
karanlığından yararlanarak ka -
çan teröristlerin yakalanması
için operasyonların geniş çapta
sürdürüldüğünü söylediler.
AA muhabirinin edındiği bil-
giye göre bir süre önce Mutki'-
ye bağlı Çaygeçit köyü yakmla-
nnda bir yolcu minibüsünde
kimlik kontrolü yapan terörist-
ler, araçta bulunan bir astsubay
ile üç köy korucusunu yanları-
na alarak kaçtılar. Bunun üze-
rine güvenlik kuvvetlerince böl-
gede düzenlenen operasyonlar
sürdüriilürken önceki gün ak-
şam saatlerinde, kaçınlan astsu-
bay Ömer Dogan'ın cesedi
Geyikpınar-Kavakbaşı köyü
dağlık kesimlerinde bulundu.
Vali silah dağıttı
Siirt'in Şirvan ilçesine bağlı
Taşlı, Damlı, Taşlıkaya ile Bay-
kan'ın ziyaret köylerinde yeni
geçici köy korucularına silah
dağıtım törenlerinde konuşan
Olağanüstü Hal Bölge Valisi
Necati Çetinkaya, vatandaşlar
arasında hiçbir ayırım yapma-
dıklarını, yapanın da karşısma
önce kendisinin dikileceğini be-
lirtti.
(Baştarafı 1. Sayfada)
nanistan'ı 1980'de yakaladığı ve
sanayi ihracatında üç kat ileri
geçtiğini söyledi. Özal şunları
söyledi:
"Hadi kıyaslayaJım. 1980 ön-
cesi 10 seneyle 1980 sonrası 10
seneyi her alanda kıyaslayalım.
Kimse kimseyi kandırmasın, ra-
kamlar yaJan söylemez. 1970
oncesi adamlann gerisinde kal-
mışız. Şimdi en az 3 kat daba
gelişmişiz. Etrafta bir sünı gö-
letler var. Bunlar ne zaman ya-
püdı?"
Özal, Türkiye'nin her tarafın-
daki gecekonduların son model
elektronik ve beyaz eşyayla do-
lu olduğunu savundu.
Özal, Türkiye'nin karanhk
günlerinde devletin yönetimin-
de sorumluluklar aldığım ve Al-
lah'ın o günleri Türkiye'ye bir
daha göstermemesini dileyince,
kalabalık "Amin" diye bağırdı.
Özal, 1980 öncesinde Başbakan-
lık'ta paltoyla oturduğunu, ka-
pı kapı dolaşarak para dilendi-
ğini söyledi. Aydmcık'ta yaptı-
ğı konuşma sırasında kalabalık-
tan bir yurttaş, Cumhurbaşka-
nı'na "Eskiden dövizimiz yok-
tu, aç degildik. şimdi döviz var
açız' diye bağırdı. Özal, bu söz-
leri duymazlıktan geldi. Bu sı-
rada kalabalık "Özal...Özal"
diye tempo tuttu.
Seçim vaatleri
Cumhurbaşkanı özal, seçim-
lerle ilgili olarak da şunları söy-
ledi.
"Herkes size Göğü
vereceğiz' diyor. 'Çalışmanıza
gerek yok, sizi emekli edeceğiz'
diyenler de vardı. 1980 öncesin-
de bunlan vaat ettiler. Turkiye,
felakete gitti. Çalışmadan ver-
mek. AJIah'a mahsustur. Çalış-
madan bir şey olmaz. Ben baş-
bakanken, bir gazeteci arkadaş
bana 'Keşke bir petrol yatağı
bulsak da bu sorunlardan
kurtulsak' dedi. Beleşe alışmış.
Ben de ona ' Allah göstermesin'
dedim. Çünkü, önce çalışmalı-
yu. Çalışmayı ögrenmeliyiz. Ne
oldu? Bir petrol krizi çıktı. fi-
yatlar düştü, kötü oldular. tşte
fazla zenginlik Saddam Hüse-
yin'i şunarttı. Bakın, ne dunı-
ma geldi? Ben Cumhurbaşkanı-
yım. Her şeyi açıkça ifade etme-
liyim. 1980 öncesinde partiler,
ülkeyi ekonomik çıkmaza gö-
türdüler. Şimdi de aynı tehlike-
yi görüyonım. İki anahtar vere-
ceklermiş. Bir de yeşil kart çı-
kardılar. Oldu mu bu? Kayna-
gı ne? Paralar nereden geliyor?
Şimdi bir kart daha çıkarmışlar.
Bu kartı alan işsizse. iş veriyor-
larmış. Bu palavralara kim ina-
nacak? Bu palavralara inanırsa-
nız felaket başınıza gelir. Hep
bn yanlış politikalar yüzünden
geriye gidildi."
Kendi yönetimleri dönemin-
de, 1970 li yıllarda olduğu gibi
vatandaşlar arasında ayrım ya-
pılmadığını, vatandaşa yapıla-
mayacak işler için söz verilme-
diğini dile getiren Özal, "Şim-
di sizlere gökyıizunii. dünyayı
vaat ediyortar. Yapılamayacak
şeyin süzünü verenlerin iktidar
olmak hakkı degildir. Gençleri-
mizi, çocukiarımızı düşünmeli-
yiz. 70 yıldır çabalıyoruz. Ha-
yal kurmayalım. Ancak çalışa-
rak ulaşabiliriz istedigimiz
şeylere" dedi.
Türkiye'de istikrarın devam
etmesi durumunda "fişek gibi
ileri gidilecegini", bunun örne-
ğinin geçen 8 yıl içinde görüldü-
ğünü dile getiren Cumhurbaşka-
nı Özal, "Allah, her şeyin bol-
lugunu bu ülkede devam ettir-
sin" şeklinde konuştu.
"Biz bu ülkeyi 20. asra götür-
mek istiyoruz. Birliğimizi, bera-
berligimizi bozmayın. Memle-
keti yanlışlara gölürmevin. Her
millet layık olduğu idareyi bu-
lur. Bizim mflletimiz iyi idare-
ye layıktır. Türkiye çok gelişmiş
bir ülkedir, ama bunu devam et-
tirmeli" diyen Cumhurbaşkanı
özal, vatandaşlara Kayseri'de
ettirdiği andı tekrarladı. Kendi-
sine vatandaşların katılmasını
isteyen Özai ile vatandaşlar, bir-
likte şu sözleri tekrarladılar:
"El ele, gönül gönüle, hep
bcraber ülkemizi 21. asra götü-
relim. Çagın önüne geçelim. 21.
asır, Allah'ın izniyle Türkiye'-
nin ve Türklerin asn olacaktır."
Cumhurbaşkanı Turgut Özal
ile birlikte Yozgat ANAP mil-
letvekilleri de geziye katıldılar.
Yozgat Milletvekili eski Tarım,
Orman ve Köyişleri Bakanı Lüt-
fullah Kayalar'ın Özal ile birlik-
te olmadığı gözlendi. Yozgat
ANAP ll Teşkilatı da Ozal'ın
gezisinde hemen hemen tam
kadro yer aldı.
Cumhurbaşkanı Turgut Özal,
DYP lideri Suleyman Demirel'-
in seçim propagandasının teme-
lini oluşturan, "Hesap soraca-
gız" sözlerine Yozgat'ta yanat
verdi. Özal, "Siz bana hesap so-
ramazsımz. Ben mahşerde hesa-
bı Allahıma veririm" dedi.
özal, "Ben kaçakçıuğı önledim.
F-16 projesini gerçekleştirdik,
12 bin köye elektrik götürdük,
yeşil futbol sahalan yaptık.
renkli ve çok kanallı televizyo-
nu getirdik, bunların hesabını
mı bana soracaklar? Bunların
hesabı kolay verilir" şeklinde
konuştu. Özal, kendisini sevme-
yenlerin bulunduğu, bunlann
eski kaçakçılar ve karaborsacı-
lar olduğunu da söyleyerek va-
tandaşlara "Siz, dogru ve yalan
söyleyeni gözünden tanırsınız"
de'di.
Hesap soramazlar
Cumhurbaşkanı Turgut Özal
Kadışehri'nde vatandaşlara hi-
taben yaptığı konuşma su'asın-
da, bugün her gittiği yeri il ya-
panların bulunduğunu, bu kişi-
iere, 9 yılı aşkın suren iktidar-
lan süresinde söz verdikleri şey-
lerden kaçını yerine getirdikle-
rinin sorulması gerektiğini dile
getirdi. Özal, "Biri çıkıyor her
gittigi Uçeye 'Sen bilmem kaçın-
cı ilsin' diyor. Ayinesi iştir kişi-
nin, lafa bakılmaz. İnsan yap-
tıklarıyla belb' olur, lafla değil"
dedi.
Cumhurbaşkanı Özal, konuş-
masında devamla "hesap sor-
ma" sloganını, seçim propagan-
dasının önemli bir unsuru hali-
ne getiren Süleyman Demirel'e
bir kez daha yanıt verdi. Özal,
şunları söyledi:
"11 yıldır, çalışıyorum. Canı-
mı disime taktım. Hizmet ver-
mek için çabalıyorum. Daha da
hizmet vermek istiyorum. An-
cak hesap soracağız diyorlar.
Benim için önemli olan, hesap
günü o hesap venne onlan on-
lann dedigi gibi degil. o hesap
günü bazı şeylerin hesabının so-
rulmasıdır. Mahşer gunüdür.
Siz bana hesap soramazsınız.
Ben o hesabı Allahıma veririm.
O denli söyleyenler var. Ben on-
lara eski kaçakçılar, karaborsa-
cılar diyorum. Özal'ın çok düş-
manı var. Bunlar başmda geli-
yır. seni indirip 'Hesap
soracağız' diyorlar. Ben kaçak-
çılığı önledim. Memleketimizin
iyiligini düşünuyoruz. Siz hiz-
met edenleri, doğrayu söyleyen-
leri ve yaîan söyieyenleri gözie-
rinden tanırsınız. Rahmetli
Menderes'i yanlış tanıttılar ve
bizi aldaltılar. Ancak tarih,
böyle yapanları unutturdu git-
ti. Şimdi onlar. Adnan Mende-
res ve merhum arkadaşlan ts-
tanbul'da bizim >aptırdıgımız
anıt kabirlerindeler. Hakikatler
gün gibi ortaya çıkıyor. Bunun
hesabı mahşer günü verilir. Biz
bu memlekete çok hizmet ettik.
Bütün dünyayı tanıyonım. Bi-
ze her gittigimiz yerde itibar edi-
yorlar. Şahsen üç defa da çok
çalışmam nedeniyle ameliyat ol-
dum. Ama canım, vatandaşla-
nma feda olsun."
Cumhurbaşkanı ÖzaJ, yeni il-
çe olan Avdıncık'ta düzenlenen
törende de vatandaşlara hitap
etti. Özal, 8 yılda 250'den fazla
kasabayı ilçe, 7 ilçeyi de il yap-
tıklannı belirterek "Bu seçimler
öne alınmasaydı 30 kadar ilçe-
yi daha il yapacak, ilçe sayısını
da 300'ün üzerine cıkaracaktık"
dedi. Özal, birçok ülkeyi gezdi-
ğıni ve çok sayıda devlet ada-
mıyla tanıştığını bildirerek
Türkiye'de ilk defa bir siyaset
adamının dünya çapında bu ka-
dar tanındığını söyledi.
Cumhurbaşkanı özal, konuş-
masını şöyle sürdürdü:
"Önümüzde bir 9 sene var.
Bu 9 sene için de gelecek seçim-
lerden sonra istikamet belli ola-
caktır. Ya ileriye gidecegiz,
2000')i yıUarda çagın ötesine ge-
çecegiz veya yanlışlık yapacagız
geriye gidecegiz."
"Hayır, çünkü geride kavga
var. Sahneler benziyor. Aynı in-
sanlar sahnede. Şimdi başka
türlü gözüküyoriar ve 'Anahtar
vereceğiz, kart vereceğiz, şunu
bunu vereceğiz' deyip, duruyor-
lar. O vakit onlara sorun, 'Da-
ha evvel niye verrr-^diniz?' diye.
Bunlar vatandaşı bir parça saf
zannetme zihniyetinin eseridir.
Ama benim vatandaşım zeki-
dir. "
Avukat Halit Çelenk, yasak-
lamanın anayasaya aykın oldu-
ğunu belirterek Ankara Idare
Mahkemesi'ne iptal davası açtı.
Dava düekçcsinde, şarkı sözle-
rinden hangisinin yönetmeliğin
hangi maddesine aykın olduğu-
nun kurul raporunda beürtilme-
diği ileri süruldü. Yasaklamanın
somut bir hükme dayandınlarak
yapılmadığı belirtilen dilekçede,
kararın anayasaya aykın olduğu
savunuldu. Karânn yönetmeli-
ğin yanhş değerlendirilmesinin
bir sonucu olduğu ifade edilen
dava dilekçesinde şu görüşlere
yer verildi:
"Yasaklama, anayasanın te-
mel hak ve özgıirlükler başlıklı
13. maddesine aykındır. Kaset-
te yer alan kimi şarkı sözieri son
derece masumane eleştirilerdir.
Ülkede düşünce özgürlügünün
sağlandığı söylenirken bir yan-
dan da bu iür yasaklamalann
getirilmesi demokratikleşme su-
recine ters dü$mektedir."
Küçüklerin
4
büyük protestosu
tlkögretim Okulu ögrencileri, okullannın ilk ve orta bölumle-
rinin kapatılarak binanın liseye dönüşlürülmesi karannı pro-
testo etmek amacıyla okul önünde gösteri yaptılar, slogan ata-
rak caddeyi bir süre trafiğe kapattılar. Çocuklanyla birlikte pro-
testo gosterisine katılan veliler, okuldaki öğrencilerin ve ögret-
menlerin yavaş yavaş başka okullara nakledildiklerini öne sur-
düler. Veliler, "Alınan bilgilere göre önce belli bir sınıfın ög-
rencilerinin tamamının kaydı Beşiktaş İlkögretim Okulu'na ya-
pılıyor. Daha sonra bu sınıtın öğrelmeni de geçici olarak Be-
şiktaş İlçe Milli Egitim Miıdürlüğü'nce öğrencilerinin bulun-
duğu okula tayin ediliyor. Tayinlerde kıdem ve terfi esasları,
çevre okulların ihtiyaçlan dikkate alınmıyor" dediler. Veliler,
Beşiktaş semtinde tüm ilkokullann çok kalabalık olması ve çift
öğrenim uygulaması nedeniyle bu okulun kapatılması kararı-
nın çevre halkına da zarar verdiğini söylediler. Yıldız Sabancı
İlkögretim Okulu ögrencileri, anne-babalarıyla birlikte okulun
önünde "Bizi okulumuzdan kovmayın" diye slogan atarak,
"oturma eylemi" yaptılar. (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ)
Çocuklar 6
mal' gibi icra ediliyor
İDİL GÜRSEL
ANKARA
— Çocuklar
da, bir "mal"
gibi "icra" edi-
liyor. Boşan-
mış anne ve ba-
balar arasında-
ki anlaşmazlık
nedeniyle ço-
cuklar "icra" I
yoluyla ebe-
veynlerine gös-
teriliyor. Yal-
nızca Ankara
1
da geçen yıl
800 çocuk
"icra" edildi.
Hacettepe Üni-
versitesi Çocuk
Ruh Sağhğı
Bölümu Öğre-1
tim Üyesi Doç.
Dr. Bahar |
Gökler, "icra"
1, huıcmolunan çocu^u .$bu cra emrmın :etl:gı LarjiLnden
ııbaren vefl. gan ıçjıde .es!,m eunenj. kuçLıyjn lUr-, hukumle-, dAj-
-esir.de lehıne nujtura venlen ile 3&hj>ı aıunaseo«t tesı^ıre engej :lma
~an-z AKS h&ide ;ocui ne-eae t>u.unursa bUunsuc tcya ve Iflas Ka
- jr.unun 25 c-addes. gcmç^çe .lâm hukraom.n zor!s ır-a olunacagj
3~ ia çocj^ g.zlen-r .»ya şahsı manaaebe: eSjS_Te
jj-sa &\i\ı Kandrjn -4" T.adoesır.aeK .-sanın . ^ j ı^s
agi ıhuır DİUfiur
If K 25 Zi al lc-a Vleaıunj
Muhur l e Imza
y o l u n a b a s v u - 'VHAYET KARART— Boşanan anne-baba, mahkemeden "velayet
i karan" alıyor Velayet karannda, çocuğun kımın velayetıne venldığı
n u m a s ı m n , ço- ^ tarafin, çocuğu ne kadar sıklıkla görebılecegı yazıyor Eğer ço-
c u k l a r a yapıla- cu
^, karşı tarafa gösterilmek ıstenmezse. icra daireane basvuruluyor
cak e n b ü y ü k Yap&rım gücüne sahıp olan icra daıresı, icra belgeani çocuğu göster-
i ş k e n c e o l d u - ™& ıstemeyen tarafa gönöenyor ve karann uygulanmasını ıstryor İcra
^ ı n n Ivlirfprpk belgesınde belırienen süre ıçerisınde çocuk yine karçı tarata göstenl-
g u n u UCUIICICK m e z s e ıcra
yoiuyia aimıyor İcra emnne karşın çocuflu göstermek ıs-
A n n e ve b a o a teme
yen taraflara, bir aya kadar hapis cezası venlebılıyor
arasındaki ça-
tışmalarda çocuk, odak nokta-
sı olmamalı" dedi.
Hukukçular, çocuğu karşı ta-
rafa göstermek is'emeyen anne
ya da babalar hakkında kaçır-
ma ya da alıkoyma davası açıl-
dığını, bunun da bir aya kadar
hapis cezası gerektirdiğini söy-
lediler. Ankara Barosu avu-
katlarından Çigdem Özcan,
şu bilgiyi verdi:
"Boşanma sonucu çocuk, ta-
raflardan birine veriliyor. Diger
tarafla 'şahsi münasebet tesisi'
kunıluyor. Çocuklar ya kendi is-
tekleriyle ya da anne ve babala-
nn istemesi nedeniyle karşı ta-
rafa gösterilmediklerinde icra
yoluna basvuruluyor. Türk Ce-
za Yasası'na göre genelde çocu-
ğun 'şahsi münasebet tesisi'nde
buluodugu tarafı haftada bir
görmesi gerekiyor. İcra yoluna
başvunılduktan sonra taraflara
icra emri geliyor. Bu emirden
sonra 7 gün içinde çocuğu gös-
termeyenler, İcra ve İflas Kanu-
nu'nun 25. maddesine göre zor-
la icra ediliyor. Çocuk, icrası sı-
rasında gizlenir veya şahsi mü-
nasebet tesisine engel olunursa,
buna neden olan kişi 1 aya ka-
dar hapisle cezalandırüıyor."
Ankara Barosu avukatlan,
çocukların genelde "nafaka"
problemi nedeniyle anneleri ta-
rafından babaya gösterümediği-
ni veya kaeırıldığınj ifade edi-
yorlar. Avukatlar, anne ve baba
arasındaki "kin" duygusu nede-
niyle birçok çocuğun taraflara
karşı soğutulmaya çahşıldığını
anlatarak, "Eğer anne-baba zi-
na nedeniyle boşandıysa çocuk-
lar gösterilmek istenmiyor" gö-
ruşünu savundular.
İcra memurlan, çocuk icrala-
rının "trajik sahnelere" neden
olduğunu anlatıyorlar. Bir icra
memuru, "genelde icra edüme-
ye gelindiğinde çocuk kapıyı ki-
litliyor, ağlıyor. gitmek istemiyor
veya çocuk gitmek istese dahi
kaçınlıyor, engel olunmaya ça-
lışılıyor. Bu nedenle yanımızda
bir polis memuru götürmek zo-
runda kalıyonız" diye konuştu.
Adını açıklamak istemeyen
bir avukat, ergenlik cağındaki
çocuklann icra edilmesinde bü-
yük problemler yaşadıklannı
belirterek, "Geçen yıl takip et-
tigim bir icra davasında orta
üçüncü sınıftaki 13 yaşındaki
kız, babasını görmek istemedi-
ğinden bileklerini keserek inti-
har etmeye kalkıştı, zor
kurtanldı" dedi. Avukatlar, belli
bir ya$a geuniş çocukların iste-
memesi halinde icra edilmedik-
lerini kaydettiler.
Doç. Dr. Bahar Gökler, ço-
cuklann icra yoluyla görülmesi-
nin intihara kadar varan ciddi
kişilik bozukluklanna neden
olacağını söyledi. Gökler, "Okul
oncesi çocuklarda anne ve baba-
lardan kaynaklanan anlaşmaz-
lık sonucu ebevey nlerinden biri-
ni görmemesi, çocuğun 'bu ay-
rıiığın yegane nedeni, birlikte ol-
duğum ebeveyn' şeklinde düşün-
GOZLEM
UGUR MUMCU
(Baştarafı 1. Sayfada)
Kuno Frick, "Trevisa-Treuhand-Anstalt ve Trebona Anstalt"
şirketinin de mali müşaviri.
Aynı şirket, Magic Box'ın Vaduz'daki temsilcisi.
Kısa adı TTA olarak bilinen şirketin adresi "Vaduz Bal-
zers Landstrasse 983."
Bu adres, Federal Almanya'da "gurbetçi" yurttaşlarımız-
dan para toplayarak kayıplara kanşan banker Nihat Orhan'ın
Vaduz'daki "Arava Handels-Finanz A.G" şirketinin de ad-
resldlr!
Cem Uzan, Ahmet Tevfik Özal, Yekta Okur ve Erol Hür-
baş 1.12.1989 tarihinde Türkiye'de "M.B.I. Reklamcılık ve
Filmcilik Sanayi AŞ" adıyla bir şirket daha kurmuşlar; şir-
ketin istanbul Ticaret Sicili'ndeki kayıt sayısı: 259 947-207
519.
Aynı ortaklar, İstanbul'da, "Test Reklamcılık Sanayi ve Ti-
caret AŞ" adiı bir şirket daha kurmuşlar.
Ahmet Tevfik Özal'ın Yavuz Çizmeci ile bir başka şirketi
var. O da biliyorsunuz: VIR
Yavuz Çizmeci de "Türk Invest" şirketinde Nasrullah
Ayan'ın ortağıdır. Nasrullah Ayan, Ankara 4 Nolu Sıkıyöne-
tim Mahkemesı'nde (1983/421 esas sayılı dosya) yargılanan
altın kaçakçılığı davası sanıklarındandır.
Bu dava, Özal hükümetinın çıkardığı bir yasa ile düşmüş;
bir ucu ünlü altın kaçakçısı Muhammed Şekerci'nin "Shar-
kargo A.G." şirketine dayanan altın kaçakçılığı dosyası da
kapatılmıştı.
Ahmet Tevfik Özallı şirketlerin topoğrafyası bu.
Ahmet Tevfik Özal, ne iş yapar? Bu kadar parayı nere-
den bulur? Nedir kazanç kaynağı? Nereden para kazandı
da Magic Box'a yurtdışında ortak oldu?
Nereden geliyor bu degirmenin suyu?
*
"Ahmet'in televizyonu"nöar\ sonra gelelim "devletin tele-
vizyonu"na.
TRT Teftiş Kurulu'nun "32. Gün" adlı program yapımcısı
M. Ali Birand ve kurum muhasebe görevlileri hakkında dü-
zenlediği 14 Haziran 1991 günlü rapor, dün TFÎT Başhukuk
Müşaviri Akın Beşıroğlu tarafından Ankara Cumhuriyet Baş-
savcılığı'na gönderildi.
Teftiş Kurulu raporunda, Birand hakkında "hususi evrak-
ta sahtecilik" ve bu yolla "dolandıncılık" yapmak suçların-
dan dava açılması ve faturaların tahsil zamanındaki döviz
kurları üzerinden yapılan hesaba göre de yaklaşık 594 mil-
yon lıranın Birand'dan geri alınması isteniyor.
Hani "inceleme" sürüyordu? Hani Birand, TFÎT Genel Mü-
dürlüğü'nün "güvendiği" bir gazeteciydi? Hani bu bir "iç ya-
z/şma"ydı? TRT Genel Müdürlüğü kimi aldatıyordu? Birand
kimi kandırıyordu?
Bu soruşturma, Birand ile de bitmez. Böyle bir yolsuz-
luk olayı, TRT içinde ve dışında daha geniş halkaları da içine
alır.
Başsavcılık, büyük bir olasılıkla olayın bu yönünü de göz
önünde tutacaktır
Birand olayı, bu soruşturmayla da bitmedi. Yeni yeni olay-
lar da var.
Son haber de Londra'dan.
TRT'ye Eurovısion görüntüleri satan ingiliz "Visnew$
LJmited" şirketi uluslararası ilişkiler sorumlusu Michael
Evans, TRT'ye bir "ihtamame" göndererek yaklaşık 314 mil-
yon lira karşılığı dolar ve sterlin istiyor.
"Parayı 14 gün içinde ödemezseniz" diyor;
— TRT ile aramızdaki sözleşmeyi fesheder ve ingiliz mah-
kemelerinde djva açarım.
Süre de bu ayın sonunda bitiyor.
Bu faturaların çoğu M. Ali Birand'ın. Bu faturaların bir kıs-
mı da TRT tarafından Birand'a ödenmış!
Birand, "32. Gün" adına Visnevvs şirketinden görüntü al-
mış; para ödenmemiş, ancak paranın bir kısmı TRT tara-
fından Birand'a ödenmiş.
•
Mucit Bakan Kahvecfden bir haftalık suskunluktan son-
ra Bursa tekstil kaçakçılığı ile ilgili bir mektup geldi. Mek*
tubu ve yanıtını da yarın okuyacaksınız. Ben Bakan'ı yeni-
den tartışmaya çağıracağım, patentli Bakan yine kaçacak.
Bakan'ı, seçim bölgesi Pendik'te tartışmaya çağırsam ne
dersıniz?
Pendik'in mayonezlerine de doyum olmaz!
Birand'ın dosyası
mesine neden olur. Bu çocuk,
ebeveynine, 'Sen isteseydin, ba-
bam/annem bizimle kalırdı, sen
beni onunla buluşturmuyorsun'
gibi sitemlerde bulunuyor" de-
di. Çocuğun, ebeveyne gösteril-
memesi veya aranmaması duru-
munda "yalnız bırakılma" duy-
gusu yaşayacağını da anlatan
Gökler, "Böyle bir çocukta hu-
zursuzluk, hırçınlık, okulda
uyum zorlugu, evde kaldıgı ki-
şilerie inatlaşma, söz tutmama,
içe kapanıklık, altını ıslatma,
korkular geliştirme olabilir" di-
ye konuştu.
Ergenlik çağında çocuğun ic-
ra yoluyla görülmesinin, "ciddi
davranış bozukluklanna yol
açacagını" anlatan Doç. Gökler,
"Çocuk evden ve okuldan kaç-
ma, çetelere girme, sigara içme,
intihar etme yoluyla ebevey nle-
rinden öç almaya çalışır. Ergen-
lik cağındaki bu çocuk, 'Siz mi
beni alet ediyorsunuz, alın bak
ne yapıyorum, kendinize gelin'
davranışı içine girer" diye ko-
nuştu. Evliliği anlaşarak götür-
meyi başaramayan anne ve ba-
balann, çocuk yetiştirilmesini
birlikte deneyip öğrenmeleri ge-
rektiğini saNiınan Gökler şunları
söyledi:
"Boşanan anne ve babalann,
çocuğu zorluklardan korumala-
rı için bir araya gelmeleri gere-
kir. Kendi eski evliliklerinden
dogan çatışmalan, çocuğu odak
alarak sürdürmemeleri lazım.
Çocuğu aracı olarak kullanma-
malan, icra yoluna başvurulma-
sına yol açmamalan gerek. An-
ne ve baba, çocuklanna 'Biz ay-
nlıyoruz, ama bu bizim sorunu-
muz, senin yine anne ve
babanız' deyip, çocuklan kendi-
lerine aracı yapmadıklan zaman
çocuklann biçbir nıhsal proble-
mi olmayacaktır."
(Baştarafı 1. Sayfada)
fatura etmek" gibi eylemlerle
"hususi evrakta sahtecilik" ve
bu yolla "dolandıncılık" yap-
mak suçlanndan cezalandınl-
ması ve aynca 594 milyon lira-
nın da Birand'dan geri alınma-
sı isteniyor.
Türk Ceza Yasasf nda "husu-
si evrakta sahtecilik" suçu için
1 yüdan 3 yıla, dolandıncılık su-
çu için de 1 yıldan 5 yıla kadar
hapis cezası öngörülüyor.
Dün Ankara Cumhuriyet
Başsavcıuğı'na verilen soruştur-
ma raporunda Merkez muhase-
be Müdürü Yıimaz Güngör ile
Şaban Adıgüzel'in görev ve so-
rumluluklannı yerine getirmek-
te "ihmalleri" nedeniyle ceza-
landırılmalarının istendiği de
öğrenildi.
Türk Ceza Yasası'nın bu suç-
lar için öngördüğü ceza 6 aydan
3 yıla kadar hapis.
Raporda, TRT görevlileri
hakkında aynca disiplin cezalan
verilmesi de öneriliyor.
Merkez Muhasebe Müdürü
Yıknaz Güngör'e "ayüktan kes-
me", Müdür yardımcısı Şaban
Adıgüzel ve uzman llyas ön-
gün'e "lunama", Muhasebe ve
Mali İşler Dairesi eski Başkanı
Ahmet Sağ'a "uyanna" cezata-
n verilmesi de öneriliyor. Me-
mur Kezban Ates hakkında da
"gayretli ve iyi yöndeki
çalışmalan" nedeniyle disiplin
cezası verilmeyip, "yazdı olarak
dikkaünin çekilmesi" isteniyor.
Soruşturma raporunun sonuç
bölümünde muhasebe görevlile-
rinden Şaban Adıgüzel, Nihal
Eser, llyas öngün, Mehmet
Seyrentepe, Yıimaz Güngör,
Kezban Ateş ve Edip Kuzudiş-
li'den 600 bin liradan 3 milyon
liraya kadar değişen kurum za-
ranrun ödenmesi istemi de yer
aldı.
VELİEFENDrDEN FÎKRETDAĞLIOĞLU
Rosemead'a güveniyoruz
1. Ayak: Avrupa orjinli ka-
liteli kısrak Rosemead'ın güzel
formu ile bu yanşı kazanması-
nı bekliyoraz. En yakm rakibi
ilk startında ikincı olan Celli-
TAHMİNLER
1. Koşu: F. (8) Muska, P. (3)
Akifbey, P. (6) Cariye, S. (4)
Birtaç.
2. Koşu: F. (7)Rosemead, P.
(2) Cellini, P. (4) Pirana, S. (1)
Aybastı.
3. Koşu: F. (1) Bellaluna, P. (3)
Sun Glow, P. (4) Yazgülü, S.
(2) Kafkasya.
4. Koşu: F. (4) Tomboy, P. (3)
Mimi, P. (9) Golden Isle, S. (5)
Mihre.
5. Koşu: F. (5) Last Girl, P. (7)
Hatsoff, P, (3) Robinson, S.
(1) Good Luck.
6. Koşu: F. (6) Tanyıldızı, P.
(7) Tesadüf, P. (5) Mercangü-
zeli. S. (12) Arzu 4. S. (8) Si-
nem 2.
7. Koşu: F. (9) Volta, P. (8) Sa-
rar, P. (4) Alipaşalı, S. (5) Er-
soy.
fil
ni'dir. Pirana ve Aybastı koşu-
nun sürpriz taylan.
2. Ayak: Kalite ve perfor-
mans olarak bu rakiplerinden
üstün görünen Bella Luna'nın
kazanacağına inanıyoruz. Çok
iyi bir hazırlık devresi geçiren
Yazgülü ve Sun Glow rakip
tayiardır.
3. Ayak: Bulduğu üstün for-
munu muhafaza eden Tomboy
ve her geçen gün daha iyi du-
ruma gelen Mimi yanşın en
şansü isimleridir.
4. Ayak: Mesafe ve pist le-
hine olan Last Girl düzelen for-
mu ile bizim başta şans verdi-
ğimiz isim olup istikrarlı yanş-
ları ve güzel form durumu ile
Hatsoff yakm rakibidir. Dün
sabahki 36.5 23.5 R sprintinde
göz dolduran Good Luck ve
son yarışını kazanan Robinson
bu iki ata sert rakip olacaklar-
dır.
5. Ayak: Usta aprantisi ile
Tanyıldızı'na ilk şansı veriyo-
nız. Sevdiği bu pistte Tesadüf
3 ve toparlanma yolunda gör-
düğümüz Mercangüzeli rakip-
leridir.
6. Ayak: Her geçen gün yük-
selen formu ile Volta ve ilk koş-
tuğu yarışı kazanırken ilerisi
için ümit veren Sarar, arasın-
daki mücadele birinciyi belirle-
yecektir.